Yıllık izin nedir, yıllık izin süreleri ne kadardır, nasıl hesaplayabilirsiniz, yıllık izin hakkı ve aklınıza takılan tüm sorulara ait yanıtlar yazımızda. Çalışanlar bu yazıyı iyi okuyun, 2024 yılında yıllık izine ait haklarınızı öğrenin! Çalışanlar yıllık izni kaç gün kullanabilir? Çalışanlar ne kadar süre çalıştıktan sonra yıllık ücretli izin kullanabilir? Yıllık izin ücrete dönüşür mü? Yıllık izin süresi sonraki yıla devreder mi? Yıllık izin süreleri kullanılmazsa iptal olur mu? Bu sorular gibi sigortalı olarak çalışmakta olan milyonlarca çalışanı çok yakından ilgilendiren, yıllık ücretli izine ilişkin son dakika uygulamalarını da içeren tüm merak edilen soruların cevaplarını bu yazı da bulabilirsiniz.
Bir işyerinde çalışmakta olan işçilerin belirli bir süre aynı işyerinde çalışmaları sonrası elde edecekleri yıllık izin hakları mevcuttur.
Bu süre işçinin aynı işyerinde çalışmakta olduğu yıllık kıdem süresine ve yaş durumunda göre değişmektedir.
Çalışılan Yıl Süresi |
Yıllık İzin Süresi |
1 - 5 Yıla Kadar |
14 Gün |
5 - 15 Yıla Kadar |
20 Gün |
15 Yıl ve Fazlası |
26 Gün |
Yıllık izin süresi yaşa göre değişir.
Çalışma süreleri ne kadar olursa olsun, yıllık ücretli izin almaya hak kazanan on sekiz (18) ve daha küçük yaştaki işçiler ile elli (50) ve daha yukarı yaşta çalışan işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresi yirmi (20) günden az olamaz.
Tabloda belirtilen izin süreleri çalışma yılına ve yaşa bağlı değişkenlik gösteren yıllık ücretli izin süreleri olup, alt sınır olarak kabul edilen sürelerdir.
Yıllık ücretli izin süreleri sözleşme ile daha aşağısı olmamak şartıyla daha uzun süreler olarak da belirlenebilmesi söz konusudur.
Bir iş sözleşmesi ile işverene karşı bağımlı olarak iş gören işçinin, uzun çalışma süreleri ve çalışma hayatının zorlu koşulları sebebiyle ruhen ve fizikken güç kaybetmesi nihayetinde, iş ilişkisinin devamı şartıyla en az bir yıl süreyle çalışmasını tamamlaması halinde yorulan işçiye işveren tarafından verilen anayasal hak yıllık izin hakkıdır.
İş kanununa göre işçilerin hak edeceği senelik izin süreleri işçilerin aynı işverene ait bir veya birkaç işyerinde sahip oldukları kıdem sürelerine göre belirlenmektedir. İşe giriş tarihi itibariyle deneme süresi dâhil bir (1) yılı dolduran işçiler yıllık izin kullanmaya hak kazanırlar.
Örnek; 10.01.2018 tarihi itibariyle işe giren Semih Bey, 10.01.2019 tarihi itibariyle birinci yılını doldurmuş olup, 11.01.2019 tarihi itibariyle yıllık izin kullanmaya hakkı kazanmıştır.
1 yıldan az süre çalışanların yıllık izin hakkı yoktur.
İşçiler, aynı işverene ait işyerlerinde deneme süreleri de dâhil olmak üzere 1 tam yılı doldurmak suretiyle yıllık ücretli izne hak kazanırlar.
Dolayısıyla 1 yıldan az süreli olarak (1 ay, 6 ay, 10 ay… ) çalışanlar için yıllık ücretli izin hakkı yoktur.
Özel koşullar saklı kalmak kaydıyla (mevsimlik işçiler için ve basın iş kanuna tabi çalışanlar ile Deniz İş Kanuna tabi çalışanlar hariç) 1 yıldan az süreyle çalışan işçilerin yıllık ücretli izin hakları bulunmamaktadır.
Vefat etme ya da işten ayrılma gibi durumlarda kullanılamayan yıllık ücretli izin ücreti son brüt ücreti esas alınarak hesaplanmaktadır.
Bu hesaplama işlemine fazla mesai ücreti, prim ya da ek yardım ücretleri gibi ücretlerin dahil edilmediğini bilmenizde fayda var.
Yıllık ücretli izin ücreti hesaplaması yapılırken asıl ücret hesaplamasında olduğu gibi SGK işçi ve işsizlik primi, Gelir Vergisi ve Damga Vergisi kesintilerinin hesaba katılması gerekmektedir.
Söz konusu işçinin; SGK işçi ve işsizlik primi, Gelir Vergisi kesintisiyle Damga vergisi kesintisi de bu hesaplamaya dahil edilmektedir.
Örnek; Brüt ücreti 3000 TL olan Taner Beyin kalan yıllık izin hakkı 10 gündür. İşten çıkarıldığında kendisine kalan izin hakkı için yapılacak brüt ödeme miktarı;
3000/30 = 100 (Brüt günlük kazanç) 100x10 = 1000 TL olarak yapılacaktır.
Brüt Ücret |
Günlük Brüt Ücret |
Kalan Yıllık İzin Süresi |
Yıllık İzine Tekabül Eden Ücret |
SGK Payı () |
Gelir Vergisi Matrahı |
Gelir Vergisi (*)
|
Damga Vergisi
|
Yıllık İzine Tekabül Eden Net Ücret |
(a) |
(b)=(a)/30 |
(c) |
(d)=(b)*(c) |
(e)=(d)*0,15 |
(f)=(d)-(e) |
(g)=(f)*0,15 |
(h)=(d)*0,00759 |
(ı) = (d)-[(e)+(g)+(h)] |
3.000,00 |
100,00 |
10 |
1.000,00 |
150,00 |
850,00 |
127,15 |
7,59 |
714,91 |
(*) Gelir vergisi oranında ilk dilim alınmış, hesaplama sırasında ilgili ayda oluşan dilime ait orana göre hesaplama yapılması gerekmektedir.
Yıllık izin sürelerinin süresi içerisinde kullanılması esastır.
Anayasal bir hak olan yıllık izin hakkı işçinin dinlenmesi esasına dayalı olup, iş sözleşmesi devam ettiği sürece ücrete dönüşemez.
Yıllık izinlerin, işçi tarafından hak edildiği yıl içerisinde mutlaka kullanılması gerekmektedir.
İşçiler tarafından yıllık ücretli izne hak kazanılan yıl içerisinde yıllık izin süresini tamamını kullanmaması halinde kullanılmayan yıllık izin süresi herhangi bir kanuni düzenlememe olmamasına rağmen bir sonraki yıla devretmesinde ve devredilen sürelerin kullanılmasında engel teşkil edecek kanuni bir zorunluluk yoktur.
Yıllık ücretli izin süreleri bölünerek kullanılabilmektedir.
Fakat bu bölünme sırasında bir takım farklı esaslar bulunmaktadır.
Yıllık ücretli izin süresinin bir bölümü on (10) günden aşağı olmamak üzere bir bütün halinde kalan süreler ise kısım kısım kullanılabilecektir.
Örnek; Yıllık izin süresi 14 gün olan işçi yıllık izinin bir bölümünü on (10) gün olarak kullandıktan sonra kalan günleri işverenin onayı ile birlikte arzu ettiği şekilde kullanabilecektir.
Örnek; Yıllık izin süresi 26 gün olan işçi yıllık izin süresinin bir bölümünü on (10) gün olarak kullandıktan sonra kalan günleri işverenin onayı ile birlikte arzu ettiği şekilde kullanabilecektir.
Sonuç olarak yıllık ücretli izin süresi kaç gün olursa olsun işçi tarafından bu sürenin kısım kısım kullanılmak istenilmesi halinde yıllık ücretli izin süresinin bir kısmı on (10) günden aşağı olacak şekilde kullanılamaz.
İşçilerin sahip oldukları yıllık izin hakkı Anayasa’mızın verdiği bir hak olup, temeli işçinin işe gitmeyerek dinlenmesi esasına dayanmaktadır.
Dolayısıyla anayasal bir hak olan yıllık izin hakkının çalışılırken ücrete dönüşmesi mümkün değildir.
Yıllık İzin Hakkı Kullandırılmazsa, İşçi Tarafından Haklı Fesih Hakkı Doğar.
Yıllık iznin yıl içerisinde ne zaman kullanılabileceği, işveren tarafından belirlenir.
İşverenin sahip olduğu bu hakkı iyi niyet kuralları çerçevesinde kullanması gerekmektedir.
Yıllık ücretli izin yönetim hakkının, işveren tarafından kötüye kullanılması durumunda çalışan yasal haklarını kullanabilir.
Yani çalışan iznini hak ettiği tarihten, bir sonraki hak ediş tarihine kadar kullanması gerekir.
İş Kanununun 24. maddesi, işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle fesih edebileceği gerekçeleri göstermiştir. Çalışanın yıllık ücretli iznini hak ediş tarihinden itibaren, yeni hak ediş tarihine kadar kullandırmayan işverenin bu davranışı, Ahlak ve İyi niyet kurallarına uymayan davranışlar kapsamına girmektedir. Aşağıda bulunan Yargıtay kararları da bu doğrultudadır.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2001/17459 esas numaralı kararlarında; Hak kazandığı izni çalışmakta iken işverenden isteyen işçi kendisine böyle bir iznin kullandırılmayacağı açık ve kesin şekilde ifade edildiği takdirde iş Kanununda tanınmış olan haklarını kullanabilir. Örneğin işçi için bu durum sözleşmeyi haklı nedenle fesih yetkisi verir demektedir.
22. H.D.`nin 2013/7567 E. , 2014/6472 K. sayılı ve 18.03.2014 tarihli kararında konuya ilişkin olarak vermiş olduğu emsal nitelikteki kararda; yıllık izinin hangi tarihlerde kullandırılacağı işverenin yönetim hakkı kapsamında olmakla birlikte talep hakkının doğduğu yıl içerisinde izin hakkının kullandırılması gerektiği; ancak, yıllık ücretli iznin kullandırılmamasının haklı fesih sebebi oluşturabilmesi için çok uzun süre hiç izin kullandırmaması ya da talep edildiği halde gerekçesiz olarak izin kullandırılmaması gerekli olduğunu belirtmiştir.
2011/31608 E. , 2011/35332 K. sayılı ve 06.10.2011 tarihli Yargıtay 9. H.D.`nin konuya ilişkin olarak vermiş olduğu bir kararında; “ Her ne kadar işveren hak edilen yılın sonuna kadar izin vermekte serbest ise de ancak bir yılı aşkın süreden sonra nedensiz izin vermeme halinde davacı işçinin fesih hakkı doğacağı gibi, işveren izin talebine muvafakat vermek zorundadır. ” şeklinde değerlendirme yapmıştır.
Yargıtay 9. H.D. 24.03.2011 T. , 2009/7959 E. , 2011/8629 K. sayılı kararında Yıllık izin süresi tarafların anlaşmasıyla ve bir bölümü 10 günden aşağı olmamak üzere bölünebilir. Yıllık izinlerin talep edilmesine rağmen çok kısa sürelerle kullandırılması işçi açısından haklı fesih sebebi olarak değerlendirilebilir. Ancak sırf 10 günden kısa olması nedeniyle kullanılmamış gibi değerlendirilmez denilmiştir.
Yıllık izin sürelerinin işçiler tarafından hak edilen yıl içerisinde tamamının kullanılması esastır.
Ancak çeşitli nedenlerle kullanılamayan yıllık ücretli izin süresinin iptal edilmesi mümkün değildir.
Memurlar için durum farklı
Kamuda çalışan memurlara, birbirini izleyen iki yılın izni bir arada verilebilir.
İlk olarak geçmiş yıldan gelen yıllık izin süresi toplam izin süresinden düşülür.
Bununla birlikte cari yıl kapsamında ve bir önceki yıl kapsamında kullanılmamış olan yıllık ücretli izinler iptal olur.
Bu izinlerin sonraki yıllarda kullanılması mümkün olmaz.
İş kanuna göre, herhangi bir sebeple iş sözleşmesinin sona ermesi durumunda işçinin hak kazanıp ta kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir.
Dolayısıyla, iş sözleşmesi herhangi bir sebeple sona eren işçinin hak kazanmış olduğu fakat kullanamadığı yıllık izin sürelerine tekabül eden ücretin, iş sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden işçinin kendisi veya hak sahiplerine ödenmesi gerekmektedir.
Çalışan istifa ettiğinde, yıllık ücretli izin parasını almaya hakkı vardır.
Yıllık ücretli izin, işçinin işten ne şekilde ayrıldığına göre ödenen bir alacak çeşidi değildir. Çalışmakta olduğu süre boyunca izinlerinin tamamını kullanmayan ve işten ayrıldığı anda kullanılmayan yıllık izine ait sürelerin ücretini hak eden işçiye, kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin ödenmesi gerekir.
Kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkının işçinin iş sözleşmesinin fesih edilmesi halinde işçiye ödenmesi esastır. Aynı şekilde iş sözleşmesinin feshi halinde kullanılmayan yıllık ücretli izin sürelerine ait ücretlerin işçiye ödenmesi gerekirken ilgili tutarın işçinin prime esas kazancına dâhil edilmesi şarttır.
Buna göre, sigortalılar tarafından iş akdinin sona erdiği tarihte sahip olunan ve kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkına ait ücretlerin işçinin hizmet akdinin sona erdiği tarihteki ayın kazancına dâhil edilmesi gerekmektedir.
Örnek; Çalışmakta olduğu işyerinden 09.09.2018 tarihi itibariyle iş akdi fesih edilen Mehtap Hanımın kullanmadığı yıllık izin ücreti iş akdinin fesih edildiği tarihte kendisine ödenmiştir. Dolayısıyla Mehtap Hanıma ödenen yıllık izin ücretinin Eylül/2018 kazancına dâhil edilerek prime tabi tutulması gerekmektedir.
Örnek; Çalışmakta olduğu işyerinden 10.08.2017 tarihi itibariyle iş akdi fesih edilen Nermin Hanımın kullanmadığı yıllık izin ücreti 01.10.2017 fesih edildiği tarihte kendisine ödenmiştir. Nermin Hanıma ödenen yıllık izin ücretinin hangi tarihte ödenmiş olduğuna bakmaksızın iş akdinin fesih edildiği tarih olan Ağustos/2017 kazancına dâhil edilerek prime tabi tutulması gerekmektedir.
İş akdinin feshi ile doğan yıllık izin hakkının işçiye ödenmesi esnasında prime esas kazancın üst sınırın dikkate alınması gerekmektedir.
İşçilerin iş akdinin feshi sonrası kullanılmamış yıllık ücretli izin haklarından doğan ücretleri iş sözleşmesinin fesih edildiği ayın kazancına ilave edilerek prime tutulması gerekmekte olup, bu işlemin yapılması esnasında prime esas kazancın üst sınırının dikkate alınarak işlem yapılması gerekmektedir.
2020 yılı için belirlenen günlük üst kazanç limiti 735,75 TL’dir.
Örnek; Çalışmakta olduğu işyerinden 09.01.2020 tarihi itibariyle iş akdi fesih edilen Ahmet Beyin kazancı 3.500,00-TL’dir. Kullanmadığı yıllık izin ücreti olarak ise kendisine 1.200,00-TL ödenmiştir. Her iki kazancın toplam tutarı 4.700,00-TL olup, 9 günlük prime esas kazancın üst sınırı olan 6.621,75 TL’den düşük olması neticesinde tamamının prime tabi tutulması gerekmektedir.
Örnek; Çalışmakta olduğu işyerinden 10.01.2020 tarihi itibariyle iş akdi fesih edilen Hakan Beyin kazancı 7.000,00-TL’dir. Kullanmadığı yıllık izin ücreti olarak ise kendisine 1.100,00-TL ödenmiştir. Her iki kazancın toplam tutarı 8.100,00-TL olup, 10 günlük prime esas kazancın üst sınırı olan 7.357,50-TL’den yüksek olması neticesinde toplamda 7.357,50-TL’nin prime tabi tutulması gerekmektedir.
Sonuç olarak işçiler için iş akdinin feshi ile doğan yıllık ücretli izin hakkının ücrete dönüşerek işçiye ödenmesi durumu iş akdinin fesih edildiği tarihteki kazanca dâhil edilmesi gerekmektedir. Aynı şekilde bu işlemin yapıldığı sırada prime esas kazancın üst sınırını dikkate alınarak işlem yapılması gerekmektedir.
Çalışanlar, yıllık ücretli izinlerini mutlaka işyerinin olduğu yerde geçirmek zorunda değildir.
Farklı bir yerde yıllık izinlerini geçirmek istemeleri durumunda, gidiş ve dönüşlerini belgelemeleri şartı ile yoldaki süreleri işveren 4 güne kadar ücretsiz yol izni vermek durumundadır.
Fakat dört (4) günlük ücretsiz yol izninin işçinin hakkı olan yıllık izin süresinin tamamında dikkate alınması gerekmektedir.
Aksi durumda yani, izin sürelerinin parça parça kullanılması halinde her izin süresi için ayrı bir yol hakkı doğacaktır ki bu da düzenleme ile bağdaşmaz.
Dolayısıyla (4) dört günlük ücretsiz yol izninin bütün yıllık ücretli izin süresinin tamamı açısından değerlendirilmesi gerekmektedir.
İş yerlerinde yıllık izin hakları ile alakalı işlemlerin yürütülmesini sağlama amacıyla kurulan kurullara “Yıllık izin kurulu” adı verilmektedir.
Çalışan personel sayısının 100’ün üzerinde olduğu iş yerlerinde yıllık izin kurulu kurulması zorunlu bir durumdur.
Çalışan sayısının 100’ün üzerinde olduğu yerlerde yıllık izin kurulunun kurulması zorunlu olup, İşveren ya da işveren vekilini temsilen bir, işçileri temsilen ise iki kişi olmak üzere toplamda üç kişiden oluşan yıllık izin kurulu kurulması gerekmektedir.
Çalışan sayısının 100’ün altında olduğu yerlerde yıllık izin kurulunun kurulması zorunlu değildir. İşveren ya da işveren vekilinin görevlendireceği 1 kişi ile işçilerin kendi arasından seçecekleri bir temsilci vasıtasıyla yerine getirilir.
Yıllık izin kurullarının yerine getirmesi gereken görev ve yetkileri şu şekildedir;
İşveren, işyerinde çalışan işçilerin yıllık ücretli izinlerine ilişkin kullanımlarını gösteren izin kayıt belgelerini tutmak zorundadır. Yıllık izin forumunda işçinin adı ve soyadı, işçinin sicil numarası, iznin başlama tarihi ve bitiş tarihi, yol izni talebi, işe başlama tarihi, çalışanın ve onaylayanın imzalarının bulunması gerekmektedir. Yıllık İzin Formu Örneği indirmek için tıklayınız.
Yıllık izin kayıt defteri olarak adlandırılan fakat uygulama da izin cetveli olarak da bilinen, çalışanların izin durumlarına ilişkin bilgileri gösteren listeler, işverenlerin çalıştırmakta olduğu işçilere ait izin bilgilerini gösteren tutmakla zorunlu oldukları defterdir.
İşverenler her işçinin yıllık izin durumunu, aynı esaslara bağlı olmak üzere düzenleyeceği izin defteri veya kartoteks sistemiyle de takip edebilir.
Yıllık izin cetvelinde çalışan işçinin adı-soyadı, işyeri sicil numarası, işe giriş tarihi ve yıllar itibariyle; bir yıl önceki izin hakkını kazandığı tarih, bir yıllık çalışma süresi içinde çalışılmayan gün sayısı ve nedenleri, izne hak kazandığı tarih, işyerindeki kıdemi, izin süresi, yol izni, iznin başlangıç ve bitiş tarihi, izinden dönüş tarihi, işçinin imzasının bulunması gerekmektedir. Yıllık Ücretli İzin Cetveli indirmek için tıklayınız.
Yıllık izin kurulunca hazırlanıp ilan edilecek çizelgede işçinin;
Bilgilerinin bulunması gerekmektedir.
Yıllık ücretli izin hakkı Anayasa’mızın çalışanlara sunmuş olduğu bir hak olmasından dolayı yıllık izin hakkı hiçbir suretle engellenemez. Bu nedenden dolayı yıllık izin hakkının kullanıma engel olan kişi ve kurumlara cezai yaptırım uygulanmaktadır. 2019 yılı için yıllık ücretli izne aykırı şekilde hareket edenlere verilecek ceza miktarları verilmiştir.
2020 Yılı İtibariyle İş Kanunu’na Göre Uygulanacak İdari Para Cezaları |
|
Cezayı Gerektiren Fiil |
Ceza Tutarı (İşçi Başına) (TL) |
Yıllık ücretli izni yasaya aykırı şekilde bölmek |
511,16 |
Sözleşmesi fesh edilen işçiye yıllık izin ücreti ödememek |
511,16 |
Yıllık izin yönetmeliğinin esas usullerine aykırı olarak izni kullandırmamak veya eksik kullandırmak |
511,16 |
Ceza oranları her yıl yeniden değerleme oranlarına göre arttırılmaktadır.
İşçilerin yıllık ücretli izin hakkının hesaplanması sırasında;
çalışılmış gibi sayılan hallerdir.
İşveren ya da işveren vekili Nisan ve Ekim ayları arasındaki süre kapsamında işçilerin tamamını ya da bir kısmını toplu izne çıkarabilir.
Toplu iznin uygulanması halinde işveren, işyerinin korunması, işyerinde bulunan araç, gereç veya makinaların güvenliği, temizlenmesi, hazırlanması veya bakımı amaçlı zorunlu durumlar için yeterli sayıda personeli toplu izin uygulaması dışında tutabilir. Bu durumda olan işçilerin yıllık izin hakları toplu iznin öncesinde veya sonrasında kullandırılır.
Toplu izin uygulamasına karar verilmesi durumunda henüz yıllık izne hak kazanmayan işçiler de toplu izinden faydalandırılabilir.
Toplu izin uygulamasında karar verilmesi halinde izin kurulu; yıllık toplu izne ayrılacak işçilerin tümünün izin süresini, yol izni isteklerini ve bitimini ayrı ayrı gösterecek şekilde izin çizelgelerini düzenlemek zorundadır.
Yıllık ücretli iznin iş sözleşmesinin devam ettiği süre boyunca 4/a’lı sigortalı çalışanlar için zamanaşımına uğrama imkânı yoktur. Fakat iş sözleşmesinin bitimi ile birlikte kullanılmayan yıllık izinler ücrete dönüşmektedir. Belirli bir süre içerisinde talep edilemeyen yıllık izin sürelerine ait ücretler zamanaşımına tabi olmaktadır.
Yıllık izin ücretine ilişkin zamanaşımı süresinin 5 yıl mı yoksa 10 yıl mı olduğu yönünde tartışmalar sürmekte iken asıl olan her ikisinin de doğru olduğudur. Şöyle ki; Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce yapılan fesihlerde yıllık izin ücreti zamanaşımı süresi fesih tarihinden itibaren 5 yıldır.
Feshin 01.07.2012 tarihinden sonra yapılması durumunda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146, 147/1 inci maddeleri uyarınca zamanaşımı süresi 10 yıl olarak kabul edilmiştir.
9. Hukuk Dairesi bir kararında benzer şekilde, “Yıllık izin ücreti iş sözleşmesinin feshiyle muaccel olup dönemsel bir nitelik taşımadığından, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu uygulaması yönünden 10 yıllık genel zamanaşımına tabidir.” Şeklinde görüş vermiştir.
Sonuç olarak;
İş Akdinin Fesih Tarihi |
Zamanaşımı Tarihi |
01.07.2012 tarihinden Önce Yapılan Fesihler |
5 yıl |
01.07.2012 tarihinden Sonra Yapılan Fesihler |
10 yıl |
İş Kanunu’nun 54. Maddesi çalışanların yıllık izinlerini hangi yıl kullanabileceklerini açıklar. İlgili maddede yer alan ifade şöyledir:“İşçi, her hizmet yılına karşılık, yıllık iznini gelecek hizmet yılı içinde kullanır.” Bu madde ile hüküm altına alınmış olup, yıllık ücretli izin hakkı kazanan işçi kazanmış olduğu süreyi bir sonraki çalışma yılı içerisinde kullanabilecektir. Dolayısıyla 1. yılın izni, 2. yılda 2. yılın izni 3. yılda kullanılacaktır.
İşçi ve işverenler açısından özellikle gün değişimlerine neden olan yıl değişimlerinde elde edilecek yıllık ücretli izin hakkı süresi kimi zaman soru işaretlerine neden olmaktadır.
İlgili madde hükmünün gereği olarak bir işyerinde çalışmakta olan işçi 5. yıl çalışmasının karşılığı olarak 14 gün yıllık ücretli izin hakkını 6. yılı içerisinde kullanacaktır.
Altı (6) yıllık çalışmasının karşılığı olarak ise elde edeceği yirmi (20) günlük yıllık ücretli izin hakkı 7. yılın içerisinde hak kazanacaktır.
Örnek; 14.09.2012 tarihinde bir işyerinde çalışmaya başlayan Mehtap Hanım, 14.09.2017 tarihi itibariyle beşinci (5.) yılını doldurmuş, 15.09.2017 tarihinden itibaren 14 gün yıllık ücretli izin hakkı elde etmiştir. Mehtap hanım 14.09.2018 tarihinde altıncı (6.) yılını doldurmuştur. 6 yıllık çalışma süresinin karşılığı olarak 15.09.2018 tarihinden itibaren yirmi (20) gün yıllık ücretli izin hakkı elde etmiştir.
Çalışanların hak etmiş oldukları yıllık ücretli izin sürelerinin hesaplanmasında resmi tatiller ve hafta tatilleri genel tatil kapsamında sayıldığından işçinin yıllık izin sürelerinin hesaplanması sırasında genel tatil günleri izin hesabına katılmaz.
Yıllık izin süresinin hesaplanması sırasında cumartesi günleri çalışmayan işletmeler için cumartesi günlerinin hesaplamaya dâhil edilip edilmeyeceği işçi ve işverenler açısından soru işareti yaratan bir konudur. İş Kanunu açısından hafta sonu tatili sayılmayan cumartesi günleri, işçilerin cumartesi günleri çalışıp çalışmadığına bakılmaksızın iş günü sayılmaktadır.
Dolayısıyla yıllık ücretli izin süresinin hesaplanması sırasında cumartesi günlerinin de iş günü olarak değerlendirilerek yıllık ücretli izin süresi içerisinde değerlendirilmesi gerekmektedir.
Örnek; Çalışmakta olduğu işyerinde ilk yılını dolduran ve 14 gün yıllık ücretli izin hakkı kazanan Ayşe Hanım, 03 Eylül 2018 Pazartesi günü yıllık iznine ayrılmış ilk olarak 14 günlük yıllık iznini kullanmıştır. 14 günlük yıllık izin süresi 18 Eylül 2018 tarihinde bitmiş 19 Haziran 2018 tarihinde iş başı yapmıştır. Cumartesi günleri çalışmayan Ayşe Hanımın yıllık izin süresinin hesaplamasında 03-19 Eylül 2018 tarihleri arasında yer alan cumartesi günlerinin 14 günlük sürenin hesaplanmasında izin süresine dâhil edilmesi gerekmektedir.
Yıllık izne ilişkin merak edilen sorulardan biride, işçi ile işveren arasındaki iş sözleşmesinin ihbar süreleri kullandırılmasıyla sona erdiğinde, işçinin yıllık izne hak kazanıp kazanmayacağıdır. Burada süreç iş sözleşmesinin işçi veya işveren tarafından sonlandırılmasına göre değişmektedir.
İş kanunun 59’uncu maddesinde, “İşveren tarafından iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde ihbar süresiyle yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremez.” Olarak hüküm altına alınmıştır. İlgili maddeden anlaşılacağı üzere iş sözleşmesinin işçi veya işveren tarafından sonlandırılmasına göre ihbar süresi ile yıllık ücretli izin sürelerinin kullanımının şekilleneceğidir.
İş sözleşmesinin İşveren tarafından sonlandırılması
İş sözleşmesini işveren tarafından sonlandırılması durumunda, işçiye ihbar süresinin kullandırılması süresinde aynı zamanda sahip olduğu yıllık izin süresi kullandırılmaz. İhbar süresinde yıllık izin hakkının kullandırılması, halinde ise ihbar süresi eksik kullandırmış veya kullandırılmamış olarak kabul edilir ve işveren ihbar tazminatı ödemek durumunda kalır.
İşverenin yıllık izine tekabül eden ücretin ödenmesi yerine yıllık izin kullandırmak istemesi durumunda, yıllık izin süresi kadar ihbar süresi uzamalıdır.
İş sözleşmesinin İşçi tarafından sonlandırılması
İş sözleşmesini işçi tarafından sonlandırılması durumunda ise ihbar süresinde yıllık izin kullandırılabilir.
Yıllık ücretli izin süresini kullanan işçinin bu süreler içerisinde ücretli veya ücretsiz bir şekilde çalışması yasaktır. Yıllık ücretli iznini kullanmakta olan işçinin izin süresi içinde ücret karşılığı bir işte çalıştığı anlaşılırsa, bu izin süresi içinde kendisine ödenen ücret işveren tarafından geri alınabilir.
Dolayısıyla esas olan işçinin yıllık ücretli izin süresinde dinlenmesidir ve bu sürelerin kullanıldığı zamanlarda ücretli ya da ücretsiz olarak çalışmaları yasaktır.
İşçiler açısından daha önce çalışmakta oldukları işyerinden ayrılmaları ve sonrasında tekrar aynı yerde işe başlamaları çalışma hayatında sık karşılaşılan durumlarından biridir. İşçinin ayrılmış olduğu işyerinden yıllık ücretli izinlerini alıp almamalarına göre tekrar aynı yere işe girişlerinden kaynaklanan yıllık izin hakları değişecektir.
İşçi daha önceki çalışma süresinde yıllık izinlerini kullanmamış ise ücretini alması gerekir.
İşçiler daha önceki çalışma sürelerine ait kullanılmamış yıllık ücretli izni mevcut ise ve iş akdinin sonlandığı sırada bu izinlere ait ücretini almamış ise, ödenmemiş yıllık ücretli izne tekabül eden ücretin işçiye her hâlükârda ödenmesi şarttır. Hatta işçinin aynı işyerinde tekrar işe başlamamış olsa dahi kullanılmayan izinlere ait ücretlerin ödenmesi zorunludur.
İşçi daha önceki çalışma süresinde yıllık izinlerini kullanmış ise eski süreler dikkate alınmaz.
İşçiler daha önceki işyerinde 1 yıllık süreyi dolduramaması nedeniyle yıllık ücretli izne hak kazanmadan işten ayrılmış ise, işçinin aynı işyerinde tekrar işe başlaması durumunda önceki çalışmasından kalan süre yıllık izne hak kazanmayı sağlayan 1 yıllık çalışma süresinin hesabında dikkate alınmalıdır.
Fakat önceki çalışma sürelerine tekabül eden ilgili izinlerin tamamen kullanmış ya da kullanmadığı izne ait ücretini almış ise, daha sonra aynı işyerinde tekrar işe başlaması halinde yıllık izne hak kazanılması için gereken 1 yıllık sürenin hesabının sıfırdan başlatılmalıdır. Dolayısıyla önceki çalışma sürelerine ait geçen zamanlar dikkate alınmaz.
Kullanılamayan süreler aynı işverene bağlı yerdeki yeni işe girişte hesaba dahil edilir.
İş Kanunu kapsamında bu konu şu madde ile açıklanmıştır:“Yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır” şeklindedir.
Dolayısıyla işçinin bir tam yılı doldurmadığı için yıllık izne hak kazanılmadığı sürelerin, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışma sürelerine eklenerek yıllık izin hakkının belirlenmesi gerekmektedir.
Örnek; Bir atölyede işçi olarak çalışmakta Adnan Bey 1 yıl 5 ay hizmeti süresine sahip iken yasal hakları ödenerek iş sözleşmesi feshedilmiştir. Adnan Bey’in 1 yıllık çalışmasına karşılık gelen yıllık izin hakkını kullanmıştır. Fakat kullanamadığı ya da ücretini alamadığı 5 aylık çalışma süresi mevcuttur. Adnan Bey aynı işverene bağlı iş yerinde tekrar işe başlamıştır. Bu durumunda söz konusu 5 aylık tasfiye edilemeyen çalışma süresi yeni işe başladığı dönem hizmet süresine eklenmesi gerekmektedir.
Yıllık ücretli izne hak kazanan işçinin ilgili yılda ücretli izin süresini kullanması işverenin yükümlülüğündedir. Fakat işçinin yıllık ücretli izin hakkını kullanmak istememesi halinde ise işverenin işçiyi kendi inisiyatifini kullanarak yıllık ücretli izne çıkarabilir.
Ücretsiz izin, İş Kanunu kapsamında karşılığı olan, yasal bir izin türüdür. İşçinin çalışmadığı ve dolayısıyla işverenden ücret alma hakkının olmadığı zaman dilimini kapsar. İş Kanunu, ücretsiz izin durumunun 3 şekilde mümkün olabileceğini belirtiyor. Kanun kapsamında bu 3 durum şu şekilde:
Bu haller dışında işveren işçiyi ücretsiz izine çıkarmaya zorlayamaz, ücretsiz iznin uygulamaya konulabilmesi işçinin rızasına bağlıdır. İşçinin rızası olmadan işveren tarafından işçinin zorla ücretsiz izne çıkarılmaya çalışılması işçinin haklı fesih hakkını doğurmakta olup işçiye haklı fesih hakkı sağlar.
Daha detaylı bilgi için; https://www.muhasebetr.com/yazarlarimiz/erkan/016/ linkine tıklayınız.
Yıllık ücretli izin hakkı işçilere, en az bir yıllık kıdemleri karşılığında verilmektedir.
Yıllık izin hakkı Anayasa’mızın vermiş olduğu bir hak olup işçi kendi arzusu ile bu hakkından vazgeçemez.
Aynı şekilde işveren de bu hakkın kullanımına engel olamaz.
Yarım günlük yıllık izin hakkına olup olmadığı mevzuatta belirlenmemiştir. İşçi ile işveren arasında mutabakatın sağlanması koşuluyla özellikli dini bayramlar öncesi arife günlerine ilişkin yarım günlük çalışma süresi yıllık izne dönüştürülebilir. Sonuç olarak kanuni açıdan herhangi bir kısıtlama olmaması dolayısıyla işçilerin talebi doğrultusunda yarım günlük yıllık izin hakkının kullanılması mümkün olabilir.
İş Kanununda bu sorunun yanıtı oldukça açık, ilgili madde şöyle diyor:“ İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.” olarak hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla hastalık nedeniyle alınmış olan raporların yıllık izinden sayılamayacağı ifade edilmiştir.
Yıllık izin sırasında rapor alan işçinin raporlu olduğu günler yıllık izinden sayılmayacaktır. Yıllık izin süresinde raporlu olunan günler yıllık izinden sayılmayacak ve işverence ileride bir tarihte kullanılmasına müsaade edilecektir.
İşçi tarafından alınan rapor tarihi eğer yıllık izin bitiş tarihinden önce ise yıllık izin bitiş tarihinde, sonra ise rapor tarihinde işçinin işbaşı yapması gerekmektedir.
İşçi tarafından işyerine açılan işe iade davası sonucu işe dönmeye hak kazanan işçinin boşta geçen sürelerinin hizmet süresine eklenmesiyle yeni hizmet süresi üzerinden yıllık izin hakkı doğabilir. İşveren de işe iade davasını kazanan işçiye 4 aya kadar boşta geçen süreleri için ücret ve diğer haklarını faydalandırmakla yükümlüdür.
Örnek; Geçersiz feshin gerçekleştiği sırada on bir (11) ay hizmet süresi bulunan Taner Bey yıllık ücretli izin hakkı bulunmamaktadır. İşe iade davası sonucu boşta geçen üç (2) aylık süresinin hizmet süresine ilave edilmesi sonucu Taner beyin hizmet süresi bir (1) yıl bir (1) ay olacağından işe başlatılmadığı takdirde kendisine yıllık izin ücretinin de ödenmesi gerekmektedir.
İşveren 1 ay içerisinde işçiyi işe başlatmazsa işçinin yıllık izin alacağını o tarihte ödenmesi gerekir.
İşçinin işe iade davası açması halinde, işçinin 4 aya kadar geçen boşta geçen süreleri çalışılmış gibi sayılır ve boşta geçen ücretin işçiye ödenmesi gerekmektedir. İşçinin işten çıkış tarihi itibariyle sahip olduğu yıllık cüretli iznine ilişkin alacağını alması işe iade davasına göre belirlenecektir.
İşçinin işe iade davasını kazanması ve işyerine başvurusunu yapmasına rağmen yasal bir aylık işe başlatma süresi içerisinde işe başlatılmaması durumunda işe başlatmama anı fesih anı olarak kabul edilecek ve yıllık izin alacağı bu tarihte muaccel olacaktır.
İşe iade davası sonucu işe başlatılması halinde yıllık izin ücretini isteyemez.
İşçinin işe iade davası sonucunda işe başlatılması halinde, önceki fesih iptal olmuş olduğundan ve iş ilişkisi devam ettiğinden yıllık izin ücretini isteyemez.
Kamuda çalışmakta olan memurlar belirli süre ve şartlarda çalışması sonucu hak edecekleri yıllık izin hakları mevcuttur. Yıllık izin süresi çalışılan yıl ve memuriyet görevine göre değişmektedir. Hizmet süresine göre memurların hak edecekleri yıllık izin süreleri aşağıdaki gibidir.
Hizmet Süresi |
Yıllık İzin Süresi |
1 - 10 yıl |
20 gün |
10 yıl ve yukarısı |
30 gün |
Öğretmenlerin yıllık izin süresi
Kamuda öğretmen olarak çalışan memurların yıllık izin süresi yaz tatili süreleri içerisinde değerlendirildiğinden ayrıca yıllık izin hakları bulunmamaktadır.
Radyoaktif bölümlerde çalışanlar ekstra bir ay izin
Kamudaki hizmetleri esnasında radyoaktif ışınlar ile çalışan personellerin, her yıl yıllık izin sürelerine ilave olarak 1 ay sağlık izni verilir.
İki yılın izni birlikte kullanılabilir.
Devlet memurları hangi resmi devlet kurumunda çalışıyor olursa olsun, ardı ardına iki yılın iznini bir arada kullanma hakkına sahiptir.
İlk olarak geçmiş yıldan gelen yıllık izin süresi toplam izin süresinden düşülür.
Cari yıl ile bir önceki yıl hariç, önceki yıllara ait kullanılmayan izin hakları ise düşer.
En fazla ikişer toplamda dört gün yol izni
Memurların yıllık izin sürelerine ek olarak gidiş ve dönüş süreleri için en fazla dört gün izin verilebilmektedir. Bu izin süresinin görevlerini ifa ettikleri yerler dışında geçirmesi şartı ve izinlerini geçiren memurlara, çok zorunlu ve çok ender durumlarda yetkili amirlerinin gerek ve uygun görmesi durumunda kullandırılması esastır.
Yıllık izin süresinin bir takvim yılı içerisinde kısım kısım kullanılması halinde ise sadece tek bir kısmı için yol iznin verilmesi ve kullanılan yol iznin gidiş ve dönüş süreleri için ikişer toplamda dört gün olması esastır.
Cumartesi ve pazar günleri yıllık izin hesabına dâhil edilir.
Kamuda çalışan memurlar için yıllık izin sürelerinin hesaplanması esnasında yıllık izin kulanmış oldukları tarihler arasında kalan cumartesi ve pazar günleri yıllık izin hesaplamasında dâhil edilir. Fakat yıllık iznin başlangıç ve bitiş tarihlerinin cumartesi ve pazara denk gelmesi durumunda ise bu süreler yıllık izinden sayılmaz.
Örnek; Kamuda çalışmakta olan Ahmet Bey, 18 Haziran 2018 Pazartesi tarihi itibariyle sahip olduğu yıllık izinin 12 günü kullanmıştır. Ahmet Beyin kullanmış olduğu 12 günlük yıllık izin süresinin içerisinde yer alan cumartesi ve pazar günleri toplam 12 günlük yıllık izin süresi içerisinde değerlendirilirken, iznin başlangıç ve bitiş tarihinde yer alan cumartesi ve pazar günleri bu hesaba dâhil edilmez.
Memurlar yıllık izin sürelerini parça parça kullanabilir mi?
Kamu personelleri için yıllık izin sürelerinin parça parça kullanılmasına engel teşkil edecek bir durum bulunmamaktadır. Ancak hizmet gereksinimi açısından bu sürelerin birer gün birer gün olarak kullanılmasında kısıtlamalar doğabilir.
Bunun doğrultusunda, hizmet gereklerinden kaynaklanan oluşan zorunlu durumlar dışında, memurların yıllık iznini parça parça kullanımına sayı sınırı getirilmesi uygun olmaz. Dolayısıyla memurların sahip oldukları izin sürelerini yetkili amirlerinin izni dâhilinde ve hizmet gereksinimleri nedeniyle oluşabilecek zorunlu durumlar dışında kısım kısım kullanmalarında herhangi bir engel husus bulunmamaktadır.
Taşeron olarak çalışmakta olan işçilerin sahip oldukları yıllık ücretli izin hakları diğer çalışan işçilerin yıllık ücretli izin haklarından bir farkı bulunmamaktadır.
Kimi hallerde işçilerin çalışmakta oldukları taşeron şirketler değişebilmektedir. İşçilerin çalışmakta oldukları taşeron şirketler değişirken aynı iş işyerinde çalışmaya devam edebilirler. Yani, işçiler asıl işverenin işyerinde çalışmasını sürdürürken işçileri istihdam eden şirketler değişebilmektedir.
İş Kanununda yapılan düzenleme ile “Alt işveren işçilerinden, alt işvereni değiştiği hâlde aynı işyerinde çalışmaya devam edenlerin yıllık ücretli izin süresi, aynı işyerinde çalıştıkları süreler dikkate alınarak hesaplanır. Asıl işveren, alt işveren tarafından çalıştırılan işçilerin hak kazandıkları yıllık ücretli izin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmek ve ilgili yıl içinde kullanılmasını sağlamakla, alt işveren ise tutmak zorunda olduğu izin kayıt belgesinin bir örneğini asıl işverene vermekle yükümlüdür.” Fıkrası eklenmiştir.
Sonuç olarak, asıl işverenler alt işverenler tarafından çalıştırılmakta olan işçilerin hak ettikleri yıllık ücretli izinin sürelerinin kullanılıp kullanılmadığı kontrol etmek zorunda olup, işçilerin yıllık ücretli izinlerini hak ettikleri yılda kullanılmalarını sağlamaları gerekmektedir. lAlt işverenler izin kayıt belgelerini hazırlamak ve muhafaza etmekle birlikte asıl işverene bu belgelerin bir örneğini de beyan etmek zorunluluğundadır.
Mevsimlik iş çalışmanın sadece yılın belirli dönemlerinde yapıldığı yapılan iştir. Özellikle ülkemizde kimi ürünlerin hasat dönemlerinde iş yoğunluğu artmakta ve mevsimlik olarak çalışan insan gücüne yani mevsimlik işçilere ihtiyaç duyulmaktadır.
Mevsimlik işte iş yoğunluğun arttığı bu dönemlerde ifa edildiğinden yıllın tüm süresine yayılmamaktadır. Bu ifa imkânsızlığı, iş sözleşmesine taraf olan işçi ve işveren nedeniyle değil, işin mevsimsel olarak yapılmasından ortaya çıkmaktadır.
Mevsimlik işçiler için yıllık izin hakkı, en az 1 yıllık aynı işveren bağlı olarak çalışma koşulunun sağlanmamasından dolayı doğmaz. Fakat yıllık izin hakkının kanuni açıdan elde edemeyen mevsimlik işçiler ile işveren arasında bir sözleşme yapılarak yıllık izin hakkının sağlanmasında herhangi bir engel durum yoktur.
Yargıtay’daki kıstas 11 ay
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi daha önce baktığı bir davada şu kararı aldı: “… davacının her yıl ne kadar çalıştığı tespit edildikten sonra 11 ay ve üzerindeki çalışmasının bulunduğu yıllar bakımından yıllık izin hakkının doğduğu, 11 ayın altındaki çalışmaların geçtiği yıllar açısından ise yıllık izin hakkının bulunmadığı dikkate alınarak izin alacaklarının hesaplanması gerekir.” Şeklinde hüküm vermiştir.
Sonuç olarak, mevsimlik işçiler için yıllık izin hakları bulunmamakta olup işçi ve işveren arasındaki bir sözleşme ile yıllık izin hakkı mevsimlik işçilere yıllık izin verilebilir. Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından alınan karar kapsamında, mevsimsel işlerin 11 aya kadar uzayan bir süre boyunca devam etmesini, tüm yıl boyunca çalışmaya yakın olduğu belirtiliyor. Dolayısıyla bu karar, mevsimsel olarak çalışan işçilerin de yıllık izin kullanabileceğini gösteriyor.
İşçiler belirli bir süre çalışıyor olabilir ya da gelen bir çağrı üzerine çalışmaya başlamış olabilir.
Bu durumda da yasalar kapsamında yıllık ücretli izin kullanma hakları mevcuttur.
Kısmi süreli olarak çalışmakta olan işçiler yıllık izne hak kazandıkları süreleri, izin süresi içerisinde kullanabilirler.
Sonuç olarak, yıllık ücretli izne hak kazanan kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışan işçilerin tam süreli olarak çalışmakta işçilerin sahip oldukları yıllık izin haklarından bir farkı bulunmamaktadır.
Geçici işçi başka bir ifadeyle kiralık işçi uygulaması özel istihdam büroları yönetmeliği ile belirlenmiş olup, ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanlar geçici işçi konumundadır. Geçici işçilerin asıl işvereni özel istihdam bürolarıdır.
Ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışanlar geçici iş ilişkisi kapsamında değerlendirilmesi nedeniyle, geçici işçinin asıl işvereni, işçiyi ödünç veren sürekli işveren statüsünde olan özel istihdam bürolarıdır.
Dolayısıyla süresiz olarak ev hizmetlerinde 10 günden fazla çalışan geçici işçilerin başka bir iş kapsamında çalışması yok ise ödünç veren işveren olan özel istihdam büroları tarafından bir yıllık süre sonunda çalışanlara yıllık izin verilmesi gerekmektedir.
İşletmelerde çırak, çırak adayı ya da stajyer sıfatı ile çalışanlar da her yıl 1 ay ücretli izin kullanma hakkına sahiptir.
Ayrıca mazeretleri kabul edilenlere okul müdürlüğünün görüşü alınarak bir aya kadar ücretsiz izin de verilebilecektir.
Madenlerde ve yeraltı işlerinde çalışan işçilerin hakları, kimi hallerde diğer işçilerden farklılık arz etmektedir. Yıllık ücretli izin hakkı da bunlardan biridir. Maden işçilerinin kullanabilecekleri yıllık ücretli izin gün sayısı 2014 yılında, ilgili yasada yapılan bir düzenleme 4 gün artırıldı. Bu düzenleme kapsamında yıllık ücretli gün sayısı şu şekildedir:
Madenlerde ve Yeraltı İşlerinde Çalışan İşçiler İçin Yıllık Ücretli İzin Hakları |
|
Çalışılan Yıl Süresi |
Yıllık İzin Süresi |
1 - 5 Yıla Kadar |
18 Gün |
5 - 10 Yıla Kadar |
24 Gün |
15 Yıl ve Fazlası |
30 Gün |
2014 yılında yapılan düzenleme ile arttırılan yıllık ücretli izin süreleri tüm yer altı işlerinde çalışanlarını kapsamaktadır. Buna göre, maden işçileri ya da diğer başka bir sektörde çalışan işçilerin işi devamlı surette yer altında çalışmasını gerektiriyorsa, bu işçilerin yıllık ücretli izin süreleri (4) dörder gün artırılarak uygulanması zorunludur.
Gazeteciler için yıllık izin süresi günlük basılı bir yayında çalışıp çalışmadığına göre ayrılacaktır. Gazeteci eğer günlük bir süreli yayında çalışıyor ise en az 1 yıl çalışmış olması şartıyla yıllık ücretli izne hak kazanacaktır.
Gazeteci eğer günlük olmayan bir süreli yayında çalışmakta ise bekleme süresi 6 ay olup, hizmet akdinin devam etmiş ya da aralıklarla yeniden kurulmuş olduğuna bakmaksızın gazetecilik mesleğinde geçirdikleri hizmet süresi olarak dikkate alınması gerekmektedir.
Basın İş Kanununa göre gazeteciler için yıllık izin süresi hafta esasına göre düzenlenmiş olduğundan, bahsi geçen ifadeden takvim haftası anlaşılmaktadır.
Yıllık izin süresinin izne hak edildiği tarih ile onu izleyen yıllık izne hak edileceği tarih arasındaki bir dönemde kullandırılması gerekmektedir.
Yasalara göre gemi adam şayet aynı işverenin emrinde yahut aynı gemide yıl içerisinde en az 6 ay çalışmışsa yıllık ücretli izin kullanma hak kazanmış demektir.
Gemi adamları, bir takvim yılında yani 01 Ocak ile 31 Aralık arasında en az 6 ay çalışmış olmaları koşuluyla yıllık ücretli izin süresi 15 günden, çalışmakta olduğu süre 1 yıldan uzun süreli olan gemi adamları için ise yıllık ücretli izin süresi 1 aydan kısa olamaz.
Yargıtay geçtiğimiz günlerde yıllık izinle ilgili emsal niteliği taşıyan bir karar aldı. Bu karar yıllık ücretli izinlerin ücrete dönüşmesi konusunu kapsıyor.
Yıllık ücretli izinlerin ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin sona ermiş olması zorunluluğu Yargıtay tarafından karara başlandı.
İş sözleşmesi sona ermemiş ise yıllık ücretli izin ücrete dönüşemeyecek.
YAZAR: E.ÖĞR.GÖR. NURTEN ÖRNEK
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale yazılı veya elektronik ortamda kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak göstermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.