Ülkemizde ve dünyada; sosyal güvenlik sistemindeki eksiklik ve aksaklılar, insanların daha iyi şartlarda sağlık hizmeti alma talebi, insanoğlunun doğasında yer alan kendini güvende hissetme ve tasarruf/biriktirme arzusu, emeklilik sonrası hayat standardını koruma isteği gibi pek çok sebebin sonucu olarak, özellikle sağlık sigortaları ve bireysel emeklilik sistemi başta olmak üzere sigortacılık pazarı günden güne büyümektedir.
Şahıs sigortaları ve özellikle de özel sağlık sigortalarının kamu üzerindeki yükü azaltması, bireysel emeklilik sistemi aracılığıyla toplumdaki tasarruf oranı ve miktarının artması gibi sebepler ve sosyal devlet rolünün bir sonucu olarak ülkemizde kanun koyucu da vatandaşların gelirlerinden tasarruf ederek sigortacılık sistemine aktardığı tutarlara ilişkin çeşitli dönemlerde çeşitli teşvikler sağlamıştır.
29/06/2012 tarihli ve 28338 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 13/03/2012 tarihli ve 6327 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun (GVK) birçok maddesinde değişiklikler yapılmıştı.
Söz konusu değişiklikler ile vergi mevzuatımızda değişiklikler yapılmış olup, bu sebep ile aşağıdaki kavramları birbirinden ayırt etmemiz gerekecektir.
a-Ticari Kazançtan İndirim
b-Ücretten İndirim
c-Beyannameden İndirim
Konunun vergi mevzuatımızdaki yeri;
193 Sayılı GVK Madde 40/9 (İndirilecek Giderler)
6327 sayılı kanunun 4.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 01.01.2013)
9. İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları (İşverenler tarafından bireysel emeklilik sistemine ödenen ve ücretle ilişkilendirilmeksizin ticari kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılacak katkı paylarının toplamı, ödemenin yapıldığı ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz. Gerek işverenler tarafından bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları, gerekse bu Kanunun 63 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi kapsamında indirim konusu yapılacak prim ödemelerinin toplam tutarı, ödemenin yapıldığı ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz.)
Bakanlar Kurulu bu oranı yarısına kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya ve belirtilen haddi, asgari ücretin yıllık tutarının iki katını geçmemek üzere yeniden belirlemeye yetkilidir.(****)
193 Sayılı GVK Madde 63/3 (Gerçek Ücretler)
Ücretin gerçek safi değeri işveren tarafından verilen para ve ayınlarla sağlanan menfaatler toplamından aşağıdaki indirimler yapıldıktan sonra kalan miktardır.
3. (6327 sayılı Kanunun 5.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 01.01.2013) Sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla; ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortası poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50'si ile
Ölüm, kaza, sağlık, hastalık, (6462 sayılı Kanunun 1 inci maddesiyle değişen ibare. Yürürlük; 03.05.2013) engellilik (5), işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primler (İndirim konusu yapılacak primler toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz. Bakanlar Kurulu bu bentte yer alan oranları yarısına kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya ve belirtilen haddi, asgari ücretin yıllık tutarının iki katını geçmemek üzere yeniden belirlemeye yetkilidir.).(****)
Yukarıda gördüğünüz üzere paragrafları ikiye ayırdım. Çünkü hayat sigortaları %50, geriye kalan şahıs sigortaların tamamı vergiye tabi ücret matrahının tespitinde indirilebilecektir.
Konut, taşıt ve tüketici gibi kredilerin kullanımı sırasında bu kredilere bağlı olarak ilgili bankalarca yapılan hayat sigortası poliçelerine ilişkin ödenen primler, GVK'nın 63. maddesinin 1. fıkrasının (3) numaralı bendinin uygulamasında, indirim olarak dikkate alınabilecektir (85 seri no.lu GVK Sirküleri)
1-Çalışanlarca Bireysel Emeklilik Sistemine Ödenen Katkı Payları
GVK’ da 6327 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklikler sonucunda çalışanlarca Bireysel Emeklilik Sistemine ödenen katkı payları artık ücret matrahının tespitinde indirim olarak kabul edilmemektedir.
Mali İdare, Bireysel Emeklilik Sistemi ve kişisel tasarrufu özendirmeye yönelik bu hükmü kişilerin Bireysel Emeklilik Sistemi’ne ödediği katkı paylarına belli sınırlamalar çerçevesinde yapacağı %25 oranında devlet katkısı uygulaması ile ikame etmiştir. İşverenlerce hizmet erbabı adına ödenecek olan bireysel emeklilik katkı payları için devlet katkısı hesaplanmamaktadır.
2-İşverenler Tarafından Ücretliler Adına Bireysel Emeklilik Sistemine Ödenen Katkı Payları
6327 Sayılı Kanun ile değiştirilen GVK’nın 40. Maddesinin birinci fıkrasının (9) numaralı bendi çerçevesinde işverenler, ücretliler adına Bireysel Emeklilik Sistemi’ne ödediği katkı paylarını ticari kazancın tespitinde belli sınırlamalar çerçevesinde ücretle ilişkilendirmeksizin doğrudan bir gider kalemi olarak değerlendirebilmektedir.
Bu çerçevede doğrudan gider olarak ticari kazançtan indirilecek ödemeler, aylık olarak ödemenin adına yapıldığı personelin ödemenin yapıldığı ayda elde ettiği brüt ücretin %15’i ve yıllık olarak da yıllık asgari ücret tutarı ile sınırlıdır.
Bu üst sınır tutarı belirlenirken; GVK’nın yine 6327 Sayılı Kanun ile değiştirilen 63. Maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan hizmet erbabı tarafından ödenen şahıs sigorta primleri de dikkate alınmalıdır. Diğer bir deyişle; aylık olarak o ayki brüt ücretin %15’i ve yıllık olarak da yıllık asgari ücret, burada açıklanan işverenlerce hizmet erbabı adına Bireysel Emeklilik Sistemi’ne yapılacak ödemeler ve hizmet erbabı tarafından ödenen şahıs sigorta primlerinin toplamı için geçerlidir.
İşverenler tarafından Bireysel Emeklilik Sistemi’ne yapılacak mezkûr sınır dâhilindeki ödemeler ticari kazancın tespitinde doğrudan gider olarak dikkate alınacak, sınırı aşan bir ödeme olması durumunda aşan kısım ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen ücret kapsamında değerlendirilecek ve herhangi bir sınırlama olmaksızın bordro yoluyla stopaja konu edilecek ve gider yazılabilecektir.
3-Hizmet Erbabı Tarafından Ödenen Şahıs Sigorta Primlerinin Ücret Matrahının Tespitinde İndirimi
6327 Sayılı Kanun ile değiştirilen GVK’nın 63. Maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi çerçevesinde hizmet erbabı tarafından bireysel emeklilik primleri dışında kalan şahıs sigortaları için yapılan prim ödemeleri belli sınırlamalar çerçevesinde vergiye tabi ücretin tespitinde indirim konusu yapılabilmektedir.
Buna göre, sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla;
- Ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortası poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50'si ile
- Ölüm, kaza, sağlık, hastalık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin tamamı,
vergiye tabi ücretin tespitinde indirim konusu yapılabilmektedir.
İndirime konu edilebilecek primlerin toplamı ödendiği ayda elde edilen brüt ücretin %15’ini ve yıllık olarak da yıllık asgari ücreti aşamayacaktır.
Sigorta Priminin Ücretli / Mükellef – İşveren Tarafından Ödenmesi Durumunda:
Örnek 1: Ücretlinin Kasım/2013 döneminde şahıs sigortalarına yaptığı prim ödemelerinin tutarı 200 TL'dir. Bu tutara ilave olarak ücretli tarafından 250 TL, (ticari kazanç sahibi) işveren tarafından 150 TL olmak üzere bireysel emeklilik sistemine (BES' e) ödenen katkı payı tutarı 400 TL'dir. Hizmet erbabının aylık brüt ücreti 2.000,00 TL'dir. Önceki dönemlerde (Ocak-Ekim/2013 döneminde) indirim konusu yapılmış BES katkı payı toplamı ise 800 TL'dir.
Aylık Brüt Ücret |
2.000 |
Şahıs Sigortalarına Yapılan Prim Ödemesi |
200 |
BES Katkı Payı Ödemesi (İşveren) |
150 |
BES Katkı Payı Ödemesi (İşçi) |
250 |
Brüt Ücretin % 15'i (İndirim Üst Sınırı) |
300 |
Ücretli tarafından bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payı tutarı olan 250 TL hiçbir surette vergiye tabi ücret matrahından indirilemeyecektir.
Hem işveren tarafından bireysel emeklilik sistemine katkı payı ödenmesi hem de ücretli tarafından şahıs sigortalarına prim ödemesinin bulunması ve bunların toplam tutarının yukarıda belirtilen sınırı aşması halinde, indirimin öncelikli olarak ücret matrahının tespitinde mi yoksa ticari kazancın tespitinde mi yapılacağı konusu taraflarca, mükerrer indirime izin verilmeksizin, serbestçe belirlenebilecektir. (GVK 85 No.lu Sirküler)
İşverence ödenen katkı payı ile ücretli tarafından ödenen primlerin toplam tutarı 350 TL olmasına rağmen brüt ücretin % 15 'inin 300 TL olması nedeniyle işçi ve işveren tarafından toplam indirilecek katkı payı tutarı 300 TL olacaktır.
İndirimde ücret matrahının tespitine öncelik verilmesi durumunda ücretli tarafından ödenen prim tutarı 200 TL GVK'nın 63/1-3. maddesi uyarınca ücretin safi tutarının tespitinde indirim konusu yapılacaktır. Aynı dönemde işveren tarafından ödenen katkı payı tutarının ise sadece 100 TL'lik kısmı ücretle ilişkilendirilmeksizin ticari kazancın tespitinde direkt gider olarak indirilecektir. İşveren tarafından ödenen ancak GVK'nın 40/1-9. maddesi uyarınca direkt indirilemeyen 50 TL ise ücret olarak stopaj yoluyla vergilendirilmek suretiyle ticari kazancın tespitinde (GVK'nın 40/1-1. maddesi kapsamında) dikkate alınabilecektir. Asgari ücretin yıllık tutarı ayrıca dikkate alınacaktır.
Örnek 2
Ödenen şahıs sigorta priminin, asgari ücretin altında ve brüt ücretin %15'inin de altında kalması halinde;
Aylık Brüt Ücret: 2.000-TL Yıllık Brüt Asgari Ücret: 12.000-TL
Aylık Ödenen Sigorta Primi: 95-TL Aylık Ücretin %15'i: 300-TL
Kanun uyarınca brüt ücretin %15'i (2.000,00 x 0.15 = 300,00-TL) ile asgari ücretin yıllık brüt tutarı (12.000-TL) karşılaştırılacak küçük olan rakam yani 300,00-TL limit olarak alınacaktır. Bu örnekte ödenen aylık sigorta primi (95,00-TL); her iki rakamdan da düşük olduğu için tamamı indirime konu edilebilecektir.
|
Şahıs Sigorta Primi İndirilmeden Önce |
Sigorta Primi İndirildikten Sonra |
Aylık Brüt Gelir |
2.000-TL |
2.000-TL |
SGK Primi İşçi Payı (%14) |
280-TL |
280-TL |
İşsizlik Sigortası İşçi Payı (%1) |
20-TL |
20-TL |
Şahıs Sigorta Primleri |
--- |
95-TL |
Gelir Vergisi Matrahı |
1.700-TL |
1.605-TL |
Gelir Vergisi (%15) |
255-TL |
240,75-TL |
Damga Vergisi (%0,6) |
13,20-TL |
13,20-TL |
Kesinti Toplam |
568,20-TL |
553,95-TL |
Net Ücret |
1.431,80-TL |
1.446,05-TL |
FARK |
95 * %15 = 14,25-TL |
Yukarıdaki örnek ödenen sigorta priminin, kişinin gelir vergisi yüzdesi oranında net gelirine ek olarak yansıdığı rakamsal olarak gözlenmektedir.
4- Sigorta Primlerinin Yıllık Beyannameden İndirimi
6327 sayılı Kanun'un 8. maddesiyle GVK'nın 89. maddesinin 1. fıkrasının (1) numaralı bendi aşağıdaki gibi yeniden tanzim edilmiştir. "Beyan edilen gelirin % 15'ini ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla (Bu şartın tespitinde işverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları ile 63'üncü maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi ve bu bent kapsamında indirim konusu yapılacak prim ödemelerinin toplam tutarı birlikte dikkate alınır) mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenen primlerin % 50'si ile ölüm, kaza, hastalık, sağlık, sakatlık, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri (Sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması, prim tutarlarının gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olması ve ücret geliri elde edenlerin ücretlerinin safi tutarının hesaplanması sırasında ayrıca indirilmemiş bulunması şartıyla, eşlerin veya çocukların ayrı beyanname vermeleri halinde, bunlara ait prim kendi gelirlerinden indirilir).
Bakanlar Kurulu bu bentte yer alan oranları yarısına kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya ve belirtilen haddi, asgari ücretin yıllık tutarının iki katını geçmemek üzere yeniden belirlemeye yetkilidir." Yapılan bu değişiklik uyarınca 01.01. 2013 tarihinden itibaren elde edilen gelirler için verilecek yıllık gelir vergisi beyannamelerinde bireysel emeklilik dışında kalan şahıs sigortaları için ödenen primlerin beyan edilen gelirin % 15'ine kadar olan kısmı matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilecektir.
Dikkat edileceği üzere bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları (Gelir Vergisi Mükellefinin kendisi için ödediği BES ) hiçbir surette indirim konusu yapılmayacaktır. Beyan edilen gelir olarak yıllık gelir vergisi beyannamesinde yer alan indirimler ve geçmiş yıl zararları düşülmeden önceki tutar esas alınacaktır (85 seri no.lu GVK Sirküleri).
Yıllık beyannamede matrahın tespitinde dikkate alınacak sigorta primleri;
- Mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait birikim priminin alındığı hayat sigortalarına ödenen primlerin % 50'si ile,
Mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait ölüm, kaza, hastalık, sağlık, sakatlık, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primlerinin % 100' ünden, müteşekkildir.
İndirim konusu yapılacak primlerin toplamı, beyan edilen gelirin % 15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacaktır.
Bu sınırlamaların tespitinde;
- İşverenler tarafından ücretliler adına bireysel emeklilik sistemine ödenen katkı payları ile,
- GVK'nın 63. maddesinin 1. fıkrasının (3) numaralı bendi ve 89. maddesinin 1. fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında indirim konusu yapılacak prim ödemelerinin toplam tutarı, birlikte dikkate alınacaktır.
Şahıs sigorta primlerinin matrahın tespitinde indirim konusu yapılabilmesi için sigortanın Türkiye'de yerleşik ve merkezinin Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş ve prim tutarlarının gelirin elde edildiği yılda ödenmiş olması gerekmektedir. Mükelleflerce ödenen primlerin yıllık beyanname ile beyan edilen gelirden indirebilmesi için bu primlerin ücretin safi tutarının tespitinde ayrıca indirilmemiş olması gerekmektedir.
Mükellefin eş ve çocuklarının ayrı beyanname vermeleri halinde eş ve çocuklar adına ödenen primler öncelikle kendi gelirlerinden indirilecektir.
"Küçük çocuk" tabiri mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları; "eş" tabiri ise aralarında yasal evlilik bağı bulunan kişileri ifade eder (85 seri no.lu GVK Sirküleri).
Ölüm, kaza gibi risklere karşı yaptırılan şahıs sigortaları belirli bir dönemi kapsamakta ve bu dönem için hesaplanan prim peşin olarak veya taksitler halinde ödenebilmektedir. Birikimli sigortalarda ise primler aylık, üç aylık, altı aylık ve yıllık dönemler itibariyle belirlenebilmekte ve ödenmektedir.
Bu bağlamda yıllık beyanname üzerinde sadece gelirin ilgili olduğu yıla ilişkin prim tutarı indirim konusu yapılacaktır (256 seri no.lu GVK Genel Tebliği ). Örneğin 1 Temmuz 2012 tarihinden başlamak üzere bir yıllık yapılan ve bedeli peşin olarak ödenen sağlık sigortası priminin altı aylık kısmının 2012 yılına, diğer altı aylık kısmının da 2013 yılına ilişkin beyannamede indirim konusu yapılması gerekir. Ödenmemiş primler, sigorta poliçesi bulunsa dahi indirim konusu yapılamamaktadır. Geçmiş dönemlere ilişkin olarak yapılan prim ödemelerinin düzeltme yoluyla ödemenin ilgili olduğu dönemin matrahının tespitinde indirim konusu yapılması da mümkün değildir. Ancak ödemenin geçmiş dönem, cari dönem veya izleyen dönemleri de içeren bir ödeme olması halinde geçmiş döneme ilişkin prim tutarı da ödemenin ilgili olduğu kalan aylarda indirim konusu yapılabilecektir (256 seri no.lu GVK Genel Tebliği).
5- İşveren Tarafından Çalışan/Ücretli Adına Şahıs Sigorta Primlerinin Ödenmesi
Önce Ücrete Eklenir Daha Sonra Matraha Ulaşılırken İndirim Konusu Yapılır Sınırı Aşan Kısım Ücret Vergi Matrahına Dahil Edilir.
Özel sağlık poliçeleri 85 nolu gelir vergisi sirküsünde hiç bahsedilmemiştir. Bakanlıkla yapılan görüşmeler sonucunda 256 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğindeki hususların geçerli olduğu 01.01.2013 tarihi öncesi uygulamanın aynen devam ettirilmesi gerektiği hatırlatılmıştır.
İşveren tarafından ödenen özel sağlık poliçesi prim tutarları, ücret matrahının tespitinde, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15’ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak kaydıyla indirilebilecektir. Aşan kısımlar vergiye tabi olmalıdır. Ayrıca asgari ücretin %30’unu geçmeyen özel sağlık sigorta primleri tutarı prime esas kazanca tabi tutulmamalıdır. Aşan kısım prime tabi olmalıdır.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı belirtilmiş; aynı maddenin ikinci fıkrasında da safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm uyarınca, safi kurum kazancının tespit edilmesinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi yanında Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde, safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler sayılmış olup, aynı maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespitinde gider olarak indirileceği hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun "Ücretin Tarifi" başlıklı 61 inci maddesinde; "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez..." hükmü yer almıştır.
Aynı Kanunun ücretin gerçek safi değerinin tespitinde yapılacak indirimlere ilişkin 63 üncü maddesinin (3) numaralı bendinde, "(6327 sayılı Kanunun 5.maddesiyle değişen bent; Yürürlük 01.01.2013) Sigortanın Türkiye'de kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla; ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortası poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primlerin %50'si ile ölüm, kaza, sağlık, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primler (İndirim konusu yapılacak primler toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz. Bakanlar Kurulu bu bentte yer alan oranları yarısına kadar indirmeye, iki katına kadar artırmaya ve belirtilen haddi, asgari ücretin yıllık tutarının iki katını geçmemek üzere yeniden belirlemeye yetkilidir.)" hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, 23.10.2012 tarih ve GVK-85/2012-7 sayılı Gelir Vergisi Sirkülerinde konu ile ilgili açıklamalara yer verilmiştir.Buna göre; indirim konusu yapılacak primlerin toplamı, ödendiği ayda elde edilen ücretin %15'ini ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamayacaktır. İndirim konusu yapılacak prim tutarının tespitinde esas alınacak ücret ise, işveren tarafından çalışana hizmet karşılığında ödenen aylık (maaş), prim, ikramiye, sosyal yardımlar ve zamlar gibi vergiye tabi sürekli nitelikteki ödemelerin brüt tutarının toplamı olacaktır. Gider karşılığı olarak ödenen tutarlar (yapılan gerçek bir giderin karşılığı olsun olmasın) dikkate alınmayacaktır.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, işverenlerce ödenen şahıs sigorta primleri, işle ilgili olarak ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için ödenen ücret kapsamında olduğundan, söz konusu primlerin öncelikle ücretin matrahına ilave edilerek Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince gelir vergisi tevkifatı kesilmek suretiyle vergilendirilmesi ve aynıKanunun 40 ıncı maddesinin (1) numaralı bendi çerçevesinde genel gider olarak herhangi bir tutar ve oran sınırlaması olmaksızın indirim konusu yapılması mümkündür.
6-Bireysel Emeklilik Sistemine Göre Ödenen Katkı Payı ve Özel Sağlık Sigorta Primlerin SGK Matrahından İstisnası:
5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinin birinci fıkrasında;“… işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgarî ücretin % 30’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tâbi tutulmaz.” denilmektedir.
Bu hükme göre; sigortalı adına ay içinde özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payı adı altında işverence yapılan ödemeler toplamının aylık asgari ücretin % 30’una isabet eden kısmı prime esas kazanca dahil edilmeyecek, kalan tutar ise ödendiği ayın prime esas kazancına dahil edilecektir.
TABLO
Aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere;
İşverenler tarafından çalışan adına ödenen Hayat Sigorta primi ( kendisi, eşi, küçük çocukları adına) ,Diğer şahıs Sigorta primleri ( ölüm, kaza, sağlık, hastalık, engellilik, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri) ödemelerinin brüt ücrete dahil edilerek ve gelir vergisine tabi tutularak, Gelir vergisi yasasının 40/1 maddesinde Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel gider kapsamında kayıtlara gider olarak intikal ettirilmesi gerekmektedir.
Bu konuda farklı görüşte olanlar ise İşveren tarafından ödenen yukarıda yazılı prim ödemelerinden Hayat sigorta poliçesine yönelik ödeme tutarının %50 sinin, diğer şahıs sigortası prim ödemelerinde ise yapılan ödeme tutarının; aylık ücretin %15’ i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabileceğini öne sürmektedirler.
Sebebi 59 nolu GVK sirkülerde yer alan ifadenin GVK 85 no.lu sirküde yer almaması . Ancak; 256 numaralı GVK Genel Tebliği’nde. Tebliğde; “Sigorta priminin sigorta şirketine doğrudan ödenmeyip işverenler aracılığıyla ödenmesi halinde (grup sigortası) … hizmet erbabı için işveren tarafından sigorta şirketine ödenen ve/veya hizmet erbabının ücretinden kesinti yapılmak suretiyle tahsil edilen sigorta primi ücretin vergi matrahının tayininde indirim olarak dikkate alınabilecektir.” ifadesine yer veriliyor.
Bu ifade gayet açık. İşveren tarafından ödenen değil, işveren aracı kılınmak suretiyle ödenen şahıs sigorta primleri indirim olarak dikkate alınabilir. Örneğin bir işverenin personeli için sınırlar içerisinde kalan sağlık sigortası primi ödediğini varsayalım. Bu tutar öncelikle bordroda brüt ücrete dahil ediliyor, tebliğdeki düzenleme kapsamında ücret matrahının hesabında indirim olarak dikkate alınıyor, en sonunda da personelin net ücretinden kesiliyor. Böylelikle aslında bu primler de hizmet erbabı tarafından ödenmiş oluyor. Yani tebliğde belirtildiği gibi, prim doğrudan çalışan tarafından ödenmiyor, işveren ödemeye aracı oluyor.
Kendi görüşüme göre vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabilir.
PRİM CİNSİ |
ÖDEYEN |
GELİR VERGİSİ UYGULAMALARI KARŞISINDAKİ DURUM |
Hayat Sigortası Primi |
İşveren |
Tartışmaya açık bir konu olmakla beraber ödenen primin %50'sinin, aylık ücretin %15'i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabileceği fikrindeyiz. |
Hayat Sigortası Primi |
Çalışan |
Ödenen primin %50'si, aylık ücretin %15'i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. |
Diğer Şahıs Sigortası Primleri |
İşveren |
Tartışmaya açık bir konu olmakla beraber ödenen primin tamamının aylık ücretin %15'i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabileceği fikrindeyiz. |
Diğer Şahıs Sigortası Primleri |
Çalışan |
Ödenen primin tamamı aylık ücretin %15'i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere vergiye tabi ücret gelirinin tespitinde indirim konusu yapılabilecektir. |
BES Katkı Payları |
İşveren |
Aylık brüt ücretin %15'i ve yıllık asgari ücretle sınırlı olmak üzere doğrudan gider kaydedilecek, sınırı aşan tutar bordro ile ilişkilendirilecektir. |
BES Katkı Payları |
Çalışan |
Herhangi bir istisna ya da indirim konusu değildir. |
Yararlanılan Kaynaklar,
*193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu,(40-89-63)
*5510 Sayılı SGK Kanunu, (80 Madde b Fıkrası)
*256 Seri Nolu GVK Tebliği
*85 Nolu GVK Sirküleri,
22.12.2015
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.