YAZARLARIMIZ
Vedat İlki
İş ve Sosyal Güvenlik Uzmanı
vedat.uzman@gmail.com



''Yeni Kaşarlarını Buldun'' İfadesi İşçiyi Tazminatsız Çıkış Sebebi Olur Mu?

Çalışma hayatında ağzınızdan çıkacak kelimeleri tartarak konuşmanız gerekir,dilin kemiği yoktur anlayışı ile kazanılmış haklarınız birden bire elinizde alındığı gibi işe iade davalarını da kayıp edeceğinizi bilmeniz gerekir.

Çalışma hayatı  bütünlükle ele alındığı için başta işvereniniz olmak üzere,çalışma arkadaşlarınıza karşı da nezaket ölçüleri içinde davranmanız gerektiği gibi,bu konularda ölçü ve sınırları aşmamanız gerekliliğini  de unutmamak gerekir.

İşverenin haklı nedenle derhal fesih hakkı

Madde 25 - Süresi belirli olsun veya olmasın işveren, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

I- Sağlık sebepleri:

a) İşçinin kendi kastından veya derli toplu olmayan yaşayışından yahut içkiye düşkünlüğünden doğacak bir hastalığa yakalanması veya engelli hâle gelmesi durumunda, bu sebeple doğacak devamsızlığın ardı ardına üç iş günü veya bir ayda beş iş gününden fazla sürmesi.

b) İşçinin tutulduğu hastalığın tedavi edilemeyecek nitelikte olduğu ve işyerinde çalışmasında sakınca bulunduğunun Sağlık Kurulunca saptanması durumunda.

(a) alt bendinde sayılan sebepler dışında işçinin hastalık, kaza, doğum ve gebelik gibi hallerde işveren için iş sözleşmesini bildirimsiz fesih hakkı; belirtilen hallerin işçinin işyerindeki çalışma süresine göre 17 nci maddedeki bildirim sürelerini altı hafta aşmasından sonra doğar. Doğum ve gebelik hallerinde bu süre 74 üncü maddedeki sürenin bitiminde başlar. Ancak işçinin iş sözleşmesinin askıda kalması nedeniyle işine gidemediği süreler için ücret işlemez.

II- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:

a) İş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri için gerekli vasıflar veya şartlar kendisinde bulunmadığı halde bunların kendisinde bulunduğunu ileri sürerek, yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler veya sözler söyleyerek işçinin işvereni yanıltması.

b) İşçinin, işveren yahut bunların aile üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarfetmesi veya davranışlarda bulunması, yahut işveren hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ihbar ve isnadlarda bulunması.

c) İşçinin işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması.

d) İşçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması, işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi ya da işyerinde bu maddeleri kullanması.

e) İşçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması.

f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi.

g) İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi.

h) İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.

ı) İşçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması.

III- Zorlayıcı sebepler:

İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması.

IV- İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17 nci maddedeki bildirim süresini aşması.

İşçi feshin yukarıdaki bentlerde öngörülen sebeplere uygun olmadığı iddiası ile 18, 20 ve 21 inci madde hükümleri çerçevesinde yargı yoluna başvurabilir.

4857/25 maddesini ele aldığımızda böyle ölçüsüz ifadelerin bedeli işçiler hakkında ağır bir yaptırım olarak karşımıza daim çıkıyor.

YARGIYA BAŞVURAN TARAF!

Davacının davalı firmada .....2000-....2021 tarihleri arasında ...... sorumlusu olarak çalışmakta iken iş akdinin .....2021 tarihinde davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini, işveren tarafından verilen fesih bildirgesinde açık, net ve kesin olmadığını, fesih belgesinde davacının fesih sebebinin ne olduğu açık yazmadığını, davacının durumunun görüşülebilmesi amacıyla toplanan disiplin kurulunda oy çokluğu ile alınan karar gereği çalışma arkadaşına karşı sarf ettiği iddia edilen hakaret içeren ve onur kırıcı sözleri nedeni ile hizmet akdi İş Kanunu’nun 25/II-b bendine göre tazminatsız feshedildiğini, davacının davalı işyerinde ilk günden beridir hiçbir disiplin soruşturması gerektiren fiil işlemediğini, davacının ilk işe girdiği zamandan beridir çok yakın arkadaşı olan ve başka bir bantta çalışan ve eskiden beri samimiyeti devam eden arkadaşıyla sigara içerken şakalaştığını, işveren tarafça sırf bu sebepten dolayı davacının işen çıkarıldığını, davacının işten çıkarılırken işten ayrılış kodunda 43 yazdığını, davacının iş kanunu’nun 25/II-b fıkrası uyarınca işten çıkartıldığını, işverenin işten çıkış kodunda bildirdiği kodla bağlı olup işten ayrılış sebebini daha sonradan değiştirmesi de mümkün olmadığını, feshin son çare ilkesine işveren tarafından uyulmadığını, işverence yapılan feshin geçersizliğini talep etmiştir.

DAVALI TARAF

Davacının iş akdinin haklı ve geçerli nedenle ve fesih usulüne uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacının çalışma arkadaşları .... ve ......’ya karşı yanlarında vardiya amiri ......’ün de bulunduğu sırada, onur şeref ve namuslarına dokunacak söz sarf ettiğini, .... ve .... çay molasında ..... ile sohbet ederken davacının uzaktan yüksek sesle ..... “… yeni kaşarlar bulmuşsun kendine” şeklinde sözlerle seslendiğini, davacının bu sözlerinden her üç kişinin de rahatsız olarak şikayette bulunduğunu, davacının disiplin kurulu tutanaklarına da yansıyan tavrı ve sözü işverene tam da İş Kanununun 25/ll-d maddesi uyarınca fesih hakkı verdiğini, İş Kanunu düzenlemesinin yanında davalı işyerinde yürürlükte bulunan TİS’in eki olan İç Yönetmeliğin 36/32. Maddesi hükmü uyarınca gerçekleştirilen iş akdi feshi, TİS’in 24/A-5 ve 6. Maddesi uyarınca süresinde ve usulüne uygun olarak gerçekleştirildiğini açıklanan nedenlerle davanın reddine  talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEME GEÇERLİ FESİH DEMİŞ!

“yeni kaşarlarını buldun” dediği ancak söz konusu cümlenin hakaret kastı bulunmasa dahi bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına zarar verebilecek bir söz olduğu, davacı tanıklarının arkadaş grupları içerisinde benzer konuşmalar yapıldığını beyan etmelerinin söz konusu durumu değiştirmeyeceği, her ne kadar davalı işverenlikçe davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiği belirtilmişse de davacının hakaret kastının bulunmadığı ve özür dilediği anlaşılmakla bu aşamada haklı nedenle feshin ölçülü olmayacağı, davacının iş akdinin davalı tarafça geçerli nedenle feshedildiği anlaşıldığından yargılama sonunda oluşan vicdani kanaate göre davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçeleriyle karar verildiği görülmüştür.

20 YILLIK İŞÇİYİ BAKIN NE YAKIYOR ÖZLÜK DOSYA EVRAKIN ÖNEMİ!

-Ayrıca dosya kapsamında yer alan özlük dosyasında bulunan tutanaklardan anlaşıldığı üzere davacının ilk eylemi de olmadığını, davacı 2018 yılında da işyerinde çalışmakta olan bir çiftin özel yaşamı hakkında dedikodu yapmasını ve ondan önce de başka bir kadın çalışan hakkında benzer konuşmaları nedeniyle uyarıldığını, davacının bu tür rahatsız edici konuşmalar yaptığı tanık beyanları ile de sabit olduğunu, davacının bu tür davranışları, feshe neden olan son olayda da hiçbir işyerinin tahammül edemeyeceği noktaya geldiğini, hal böyle iken işbu davanın da reddi gerektiğini belirterek; istinaf itirazında bulunmuştur.

İSTİNAF KARARINI NET VERMİŞ!

Davacının eylemi sabit olup söz konusu hakaret içeren ve onur kırıcı sözlerin şaka ile söylendiğinden bahisle bu yönde bir karar verilmişse de davacının sarf etmiş olduğu sözler nedeniyle şikayetçilerin namuslarına halel gelmesi endişesini yaşadıkları, şakanın da ölçüsü olup davacının bu sınırı aştığı, davacının eyleminin sataşma mahiyetinde olduğu açık olduğundan davanın reddedilmesi yerinde olup davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde bulunmamış, buna karşılık aynı gerekçelerle davalı şirket vekilinin istinaf nedenleri yerinde bulunmuş, ilk derece mahkemesinin gerekçesinin yerinde olmaması nedeniyle yeniden kurulan hükümde iş akdinin davalı işverenlikçe haklı nedenle feshedilmiş olduğundan davanın reddine karar verilmiştir.

Sonuç:

Dilin kemiği yok dediğimizde şaka ile söylenen bir kelime 20 yıllık işçilik hakkınız olan kıdem tazminatı gittiği gibi işe iade hakkınızda ortadan kalkacaktır.

Esas No : 2023/294

Karar No : 2023/1282

Tarihi : 27/09/2023

İlgili Kanun/Madde : 4857 S. İşK/17-25

Yargı Yeri: T.C SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 12. HUKUK DAİRESİ

Kaynak: Çalışma ve Toplum Dergisi

25.09.2024

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM