Türk Dil Kurumu güncel Türkçe sözlüğünde kâr payı: “Bir işletmenin maliyet giderleri ve zararları çıkarıldıktan sonra kalan net kârın pay senedi başına düşen bölümü, temettü hissesi.” huzur hakkı ise “Belli bir konuyu görüşmek için toplanan bir kurulun üyelerine ödenen para, hakkıhuzur.” olarak karşılık bulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 507’nci maddesinde “(1) Her pay sahibi, kanun ve esas sözleşme hükümlerine göre pay sahiplerine dağıtılması kararlaştırılmış net dönem kârına, payı oranında katılma hakkını haizdir. Şirketin sona ermesi hâlinde her pay sahibi, esas sözleşmede sona eren şirketin mal varlığının kullanılmasına ilişkin, başka bir hüküm bulunmadığı takdirde, tasfiye sonucunda kalan tutara payı oranında katılır.”
Sermaye Piyasası Kurulunun 23 Ocak 2014 Tarihli 28891 Sayılı Resmî Gazete Yayınlanan Kar Payı Tebliğinin 3/e maddesinde “Kâr payı: Genel kurulca belirlenen politika çerçevesinde hesap dönemi itibarıyla net dönem kârı ve kâr dağıtımına konu edilebilecek diğer kaynaklar üzerinden ortaklara ve kâra katılan diğer kişilere genel kurulca dağıtılmasına karar verilen tutarı” tanımı yapılmıştır.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun (GVK) “ücretin tarifi” başlıklı 61’inci maddesinde “Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.”
Aynı Kanunun 75’inci maddesinde ise menkul sermaye iradı “Sahibinin ticari, zirai veya mesleki faaliyeti dışında nakdi sermaye veya para ile temsil edilen değerlerden müteşekkül sermaye dolayısıyla elde ettiği kâr payı, faiz, kira ve benzeri iratlar menkul sermaye iradıdır.
Kaynağı ne olursa olsun aşağıda yazılı iratlar menkul sermaye iradı sayılır:
1. Her nevi hisse senetlerinin kâr payları (kurucu hisse senetleri ve diğer intifa hisse senetlerine verilen kâr payları ve pay sahiplerine hazırlık dönemi için faiz olarak veya başka adlarla yapılan her türlü ödemeler ile Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan yatırım fonları katılma belgelerine ödenen kâr payları ile konut finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen ipoteğe dayalı menkul kıymetlere ve varlık finansmanı fonlarını temsilen ihraç edilen varlığa dayalı menkul kıymetlere ödenen faiz, kâr payı veya benzeri gelirler dahil.)
2. İştirak hisselerinden doğan kazançlar (Limited Şirket ortaklarının, iş ortaklıklarının ortakları ve komanditerlerin kâr payları ile kooperatiflerin dağıttıkları kazançlar bu zümreye dahildir. Kooperatiflerin ortakları ile yaptıkları muamelelerden doğan kârların ortaklara, kooperatifle yaptıkları muameleler nispetinde tevzii, kazanç dağıtımı sayılmaz.)” hükümleri yer almaktadır.
TTK’nın 394’üncü maddesinde “(1) Yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kârdan pay ödenebilir.”
-622’nci maddesinde “(1) Bu Kanunun anonim şirket genel kurul kararlarının butlanına ve iptaline ilişkin hükümleri, kıyas yoluyla limited şirketlere de uygulanır.”
-623’üncü maddesinde “(1) Şirketin yönetimi ve temsili şirket sözleşmesi ile düzenlenir. Şirketin sözleşmesi ile yönetimi ve temsili, müdür sıfatını taşıyan bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara ya da üçüncü kişilere verilebilir. En azından bir ortağın, şirketi yönetim hakkının ve temsil yetkisinin bulunması gerekir.” hükümlerine yer verilmiştir.
Ayrıca 193 sayılı GVK’nın;
-22’nci maddesinde “3. Tam mükellef kurumlardan elde edilen, 75’inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarının yarısı gelir vergisinden müstesnadır. İstisna edilen tutar üzerinden 94’üncü madde uyarınca tevkifat yapılır ve tevkif edilen verginin tamamı, kâr payının yıllık beyanname ile beyan edilmesi durumunda yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edilir.”
-94’üncü maddesinde “Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
1. Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61’inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104’üncü maddelere göre,”
Diğer yandan 22 Aralık 2021 tarihli ve 31697 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 4936 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 15 ve 30’uncu maddeleri kapsamında kâr payı dağıtımında yapılacak vergi kesintisi oranı %15’ten %10’a düşürülmüştür.
Örnek: ABC A.Ş. 2023 yılında yönetimde yer alan ortaklarına toplamda 1.000.000 TL brüt huzur hakkı veya kâr payı ödemesi yapmayı planladığını varsayalım.
Huzur hakkı ödemesi ile vergisel yükümlülükleri aşağıdaki tabloda yer almaktadır.
Huzur hakkı ödemesi için 2023 yılında toplam 277.562 TL gelir vergisi stopajı ile damga vergisi ödemesi gerekecektir. Fakat bu noktada şirketin ödeyeceği 1.000.000 TL brüt huzur hakkını gider yazarak yaklaşık 250.000 TL kurumlar vergisini az ödeyecektir. Günün sonunda şirket toplamda net 27.562 TL vergi ödemesine katlanacaktır.
Şirket huzur hakkı ödemesi yerine kâr payı dağıtımı yapmak isterse 100.000 TL tevkifat yapıp ödemesi gerekir. Ayrıca bu kâr payından dolayı ortak yıllık gelir vergisi beyanı vermelidir. Bu beyandan dolayı da ayrıca 31.400 TL vergi ödeyecektir. Ortak ve şirketin ödeyeceği toplam vergi ise 131.400 TL’dir.
Yukarıda yer alan tablolardan da görüleceğe üzere 1.000.000 TL huzur hakkı ödemesi veya kâr payı ödemesinin toplam vergisel yükü ödenen brüt tutarlara oranlandığında huzur hakkı ödemesinin daha avantajlı olduğunu söyleyebiliriz.
Özetle;
1-Huzur hakkı ödemeleri ücret sayılır ve anonim şirketlerde yönetim kurulu üyeleri ile limited şirketlerinde müdürlere ödenir. Kâr payı ödemeleri ise şirketin tüm ortaklarına veya hissedarlarına menkul sermaye iradı olarak ödenmektedir.
2-Huzur hakkı ödemeleri ücret sayıldığı için şirketlerce gider yazılarak ticari kazançtan indirilebilir fakat kâr payı ödemeleri şirketlerce gider yazılamaz.
3-Huzur hakkı ödemeleri ücret niteliğinde olduğu için ödeme gelir vergisi stopajına tabidir. Kâr payı ödemesi ise menkul sermaye iradı olduğundan yıllık gelir vergisi beyanına tabidir.
4-Huzur hakkı ödemesi ücret sayıldığından geçerli asgari ücret istisnası kadarı vergi dışı olup fazlası gelir vergisine tabidir. Kâr payında ise, %10 sabit stopaj ödenerek kalan net tutar hissedara ödenir.
5-Huzur hakkı ücret sayıldığından, tek işverenden alınan ve yıllık tutarı (2023 yılı) 1.900.000 TL’yi aşmıyorsa ayrıca yıllık beyanname verilmez. Kâr payında ise, yıllık tutar (2023 yıl) 150.000 TL’yi aşmıyorsa ayrıca yıllık beyanname verilmez.
6-Huzur hakkı ödemeleri için şirketlerin kar elde edip etmediğine bakılmaz. Kâr payı ödemelerinde ise şirketlerin kâr etmiş olması gerekmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu
10.07.2023
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.