T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından, son günlerde “kayıt dışılıkla 7/24 mücadele” edileceği ve Kamu harcamalarında tasarruf gibi konulara kararlılık mesajları verilmektedir.
Vergiyi tabana yayma ve kayıt dışılıkla mücadele edilerek Hazineye ekstra gelir sağlama hedeflenmektedir. Bununla ilgili özellikle küçük ölçekli Ticari, Serbest Meslek Kazancı veya Potansiyel (Menkul sermaye iradı, Gayrimenkul Sermaye İradı gibi) kazanç elde edenleri ilgilendiren denetimler gündeme gelmektedir.
Vergi Usul Kanunu Madde 148’e göre; Kamu idare ve müesseseleri, mükellefler veya mükelleflerle muamelede bulunan diğer gerçek ve tüzel kişiler, Maliye Bakanlığının veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların istiyecekleri bilgileri vermeye mecburdurlar. Hükmüne göre Vergi İdaresinin her türlü interaktif bilgileri kullanma yeteneğinin sonucu olarak, Şahıs ve Şirketlere ait Banka Hesapları, Tapu, Belediye vs. bilgilerine erişilebilmekte, bilgi sistemleri arasında veri akışı sağlanmaktadır.
Gelir İdaresi tarafından yaygın olarak kullanılan, POS ödemeleri ve Kira Ödemeleri otomatik olarak banka bilgi sisteminden çekilerek, aylık veya yıllık beyanlarla kıyaslanmakta, fark durumunda sistem uyarı vermektedir. Mükelleflerin beyan etmesi gereken kira gelirlerinin olduğu hk. SMS ile bilgi verilmektedir.
Mükellefler tarafından, İBAN kullanmanın sakıncalı olduğu düşüncesi gibi, ticarete ve küçük esnafın gelişiminin önüne geçilebilecek bir durum oluşmaması için bu denetimlerin nasıl yapılacağı ve esnafa İBAN kullanımının ne gibi vergisel etkiler oluşturacağının tam olarak açıklanması gerekmektedir. Zira Maliye İdaresinin amacı İBAN kullanımını engellemek değil, vergi kayıp ve kaçağıyla mücadele etmektir.
Maliye İdaresinin kullanmakta olduğu denetim tekniklerinden, bilgi işlem vasıtasıyla, Bankalardan “Ticari Ödeme” yöntemi seçilerek yapılan Havale/EFT tutarlarının aylık bazda toplamları, tıpkı POS tahsilat bilgisi gibi, eklenerek “POS+Havale/EFT tahsilatları toplamı” tutarı bilgisi ile KDV veya diğer Beyan ve bilgilerin kıyaslaması otomatik olarak yaptırılabilir. En uygun, geniş etki edecek ve hızlı sonuç verecek sistem budur. Zira uygulamada POS Tahsilat tutarından düşük bir KDV beyanı verildiğinde uyarı vererek uyumsuzluk mükellefe bildirilmektedir. Bunun için mükellefin banka hesaplarının POS hesapları gibi sisteme entegre edilmesi gerekir. Böylelikle vergi kayıp kaçağı oluşmadan bir erken uyarı sistemi olacaktır.
Maliye İdaresi ihbar veya resen yaygın ve yoğun denetim veya vergi incelemesini, zamanaşımı süresince yapabilir. Bu durumda mükellefin Banka hesapları memur veya Müfettişler tarafından incelenmesi gerekecektir. Mükellefler tarafından stresli görülen ve uzun sürebilen, zamanaşımı içinde geçmiş işlemlere yönelik yapılan denetimlerdir.
EFT/Havale de tıpkı POS ödemesi gibi bir ödeme yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Gönderen kişinin dikkat etmesi gereken en önemli husus işlemi ispat etme konusudur. Çünkü para gönderilen hesabın bir hizmet sağlayıcı veya mal temin eden kişinin üzerine olup olmadığını denetlemeleri zor olabilir. Kullanılan banka hesabının suç unsuru olabilecek işlemler yapılmış bir hesap olup olmadığı, para gönderenler tarafından bilinmeyebilir. Bunun için hesaplara para gönderme amacını belli etmeleri gerekmektedir.
İBAN’a para gönderirken, bunun bir ticari ödeme olduğu, hizmet veya mal temini ödemesi veya borç ödemesi olup olmadığı belirtilmelidir. Çünkü kullanılan hesap, karşı tarafın başka (bireysel-ticari vs.) amaçlarla da kullanmasına açıktır.
Açıklamanın önemine değinen Yargıtay kararları aşağıdaki gibidir;
Bazı medya organlarında, her İBAN transferlerinden 3.240 TL’den az olmamak üzere özel usulsüzlük cezası kesileceği haberleri yer almakta, tespitin nasıl yapılacağına yönelik başka bir açıklama yapılmamaktadır. Ancak her transfer bir ticari veya serbest meslek hasılatı tahsilatı olmayabilir. Bireysel ve diğer tahsilatlar gibi bir hasılat niteliği taşımayan transfere fatura veya fiş kesilmemesinden ceza yazılması söz konusu değildir.
Ayrıca teknik olarak, bir hizmet veya mal alışında birden fazla, parça parça, aynı gün veya farklı günlerde ödeme alınabilir. Avans alınabilir. Alınan paranın ticari olsa dahi niteliği ortaya çıkarılmalıdır. Aynı mal/hizmet teslimi için, aynı gün içinde parça parça veya farklı şahısların hesaplarından yapılan, ödemelerin tek ödeme olarak kabul edilmesi, bu ödemenin niteliği, avans olup olmadığı fatura-fiş düzenleme zorunluluğu olup olmadığının tespit edilmesi gerekir. Yine fatura düzenleme süresi (azami 7 gün) göz önüne alınması gerekmektedir.
Hesaba her gelen havaleye, işlemin gerçek mahiyetinin (fatura belge düzenleme durumu) ortaya çıkarılmadan özel usulsüzlük cezası uygulanması, Kanuna aykırı olacaktır.
213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 3’ncü Maddesi; Vergi Kanunlarının uygulanması ve ispat:
B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya, ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.
Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz. İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir.
Sadece EFT veya Havaleye bakarak, hasılat hesaplaması yapılması da Kanunlara aykırı olacaktır. Bir mal veya hizmet tesliminde ödeme harici veriler araştırılıp, ortaya çıkarılması gerekir. Örneğin mal, hizmet teslim formu, nakliye, stok kayıtları, randıman hesaplaması, iş ve işlemlerin hacmi, alıcılardan bilgi alınması gibi araştırmaların da yapılması gerekir.
Buna göre ödemelerin karşılığı mal veya hizmet tesliminin araştırılması gerekmektedir. Bu İBAN açıklamasında da yazılabilir. Örneğin taksit ödemesi, mal veya hizmet alış ödemesi gibi, eğer açıklama yazılmamışsa ispat külfeti idarede olacaktır. Yargıtay kararlarına göre açıklama yazılmadığı durumların borç ödemesi niteliği taşıdığı belirtilmiştir. Başkaca bir tespit yoksa açıklama olmayan havale ve eft’lerin hasılat olarak değerlendirilmesi yanlış olacaktır.
KDV konusunda ise herhangi bir tarhiyata maruz kalmamak için, aylık POS+ Ticari veya Mesleki işlem neticesinde elde edilen hasılata yönelik Havale/EFT tahsilatları + Nakit tahsilatları kapsayan matrah bildirimi yapılmalıdır.
İşlemlerin gerçek mahiyetinin esas olduğundan, hesabı kullanan kişi veya şirketin gelir ve matrahını oluşturan tahsilatlarla ilgili, hesabı kullanan tarafından belge düzenlenmeli ve vergilerinin beyan edilmesi gerekmektedir. Öte yandan hesabını kullandıran kişilerin de iktisadi ticari ve teknik icaplara göre bedava kullandırma söz konusu olmayacağından, Şahsi Gelir Vergisi tarhiyatına maruz kalacaktır. Hesabından geçen paralar üzerinden, belirlenecek bir komisyon oranına göre geliri ve ödemesi gereken vergiler hesaplanacaktır. Suç gelirlerinin aklanması gibi suç unsuru taşıyan havalelerde ayrıca bunlara yönelik işlemler yapılacağından, hesabını başkasına kullandırma, kaçınılması gereken bir konudur.
06.05.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.