Günümüzde kimi yatırımcılar maalesef plansız, hızlı büyümeden dolayı finansal dar boğaza girmekte ve iflas etmektedirler. Yatırım kararları ise sadece pazar , rekabet, teknoloji yönünden olduğu kadar finansal açıdan da kurgulanmalıdır.
Bir yatırım yapıp yapmama kararında finansal olarak o yatırımın ne kadar süre içinde geri döneceğini hesaplamak gereklidir.Finansal olarak bir yatırımın öngörülebilir olup olmadığı, yatırımın ne kadar süre içinde kendini amorti edeceği hesabını yaparken de bir yatırımcı olarak ödeyeceğiniz vergiyi de işin içine katmak bir gerekliliktir. İndirimli oranda vergi uygulamanız ile ödeyeceğiniz vergi değişiyorsa, hele hele daha yatırımı tamamlamadan diğer kazançlarınıza uygulayabildiğiniz bir yatırım teşvik belgesine bağlanmış bir yatırımınız varsa doğru bir şekilde yatırımın geri dönüşünü hesaplamak için de indirimli oranda vergi uygulamalarına yönelik sağlam bir projeksiyon yapmalısınız.
Yatırıma katkı tutarı, indirimli kurumlar vergisi uygulanmak suretiyle tahsilinden vazgeçilen vergi yoluyla yatırımların Devletçe karşılanacak tutarıdır. Dolayısıyla yatırıma katkı tutarımı ne zaman bitirebilirim sorusu yatırıma başlamadan kesinlikle belli bir öngörü ile cevaplanması gereken sorulardan biridir.Yalnız bu soru o kadar kolaylıkla cevaplanacak bir soru değildir. Yapacağınız yatırımın komple olup olmaması , daha önce yaptığınız ve hala indirimli oranda vergi uygulaması gerektiren yatırımlarınızın olup olmaması, diğer kazançlarınızın varlığı, istisna kazançlarınızın bulunup bulunmaması gibi tüm bu hesaplamaları yaparken dikkate almanız gereken parametreler vardır.Şimdi bu parametrelerden bazılarına yakından bakalım
Diyelim ki yatırım teşvik belgesine bağlı (bağlı olduğu BKK hiç önemli değil) bir yatırımı bitirip işletmeye aldınız. Komple bir yatırım ise bildiğiniz üzere sadece yatırımdan elde ettiğiniz kazanca indirimli oranda vergi uyguluyorsunuz.Peki komple olmayan bir yatırım yaptınız ve bunun kazancını tam olarak ölçemediğinizde ne olacaktır ? Bu durumda da yatırımdan gelen kazancınızı tespit etmeniz için de ATİK oranlaması yapmak zorunda kalıyorsunuz. Yalnız bunu yaparken, yani yatırımı yapıp bitirdiğiniz faaliyet koluna ait kazancınızı tespit ederken sadece yatırım yaptığınız faaliyet kolunun ATİK'lerini değil, tüm amortismana tabi sabit kıymetlerinizi dikkate almak durumundasınız.
Bu durumu örnekle izaha çalışalım. Diyelim ki öteden beri X ve Y gibi birbirinden bağımsız faaliyet kollarında üretim yapıyorsunuz ,işinizi her iki faaliyet kolunda da büyütmeye karar verdiniz ve her iki faaliyet alanında tevsi yatırımlara başladınız ve bu yatırımları bitirdiniz, şimdi iş yaptığınız bu yatırımlardan elde ettiğiniz kazançlarınıza indirimli oranda vergi uygulamaya kaldı.Eğer yaptığınız yatırımdan gelen kazancınızı fiilen ölçemiyorsanız kanunun size tanımış olduğu sabit kıymet orantılaması yoluna gideceksiniz. Burada hesaplamalarda ki olası yanlışlıklardan bahsetmek yararlı olacaktır.Mesela X faaliyetine ilişkin yatırım teşvik mevzuatına bağlı indirimli oranda vergi uygulanacak kazancı orantılama yoluyla hesaplarken, X faaliyet kolunda yapılan yeni yatırımı sadece X faaliyet koluna ait sabit kıymetlerine bölünüyorsanız yanlış bir uygula yapıyorsunuz demektir.
Çünkü bu durumun yanlışlığı Kurumlar Vergisi Kanunu Genel tebliğinde 32.2.8 nolu bölümünde geçen "Birden fazla tevsi yatırımı bulunan kurumların oranlama yaparken sadece tevsi yatırıma konu hizmet ve üretim işletmesiyle ilgili sabit kıymetleri değil, kurumun aktifine kayıtlı olan ve amortisman mevzuunu oluşturan tüm sabit kıymetlerin toplamını dikkate almaları gerekmektedir" şeklinde ki açıklamalardan rahatlıkla anlaşılmaktadır.
İşte burada X faaliyet koluna yaptığınız yatırımı , X faaliyet koluna ait sabit kıymetlere değil, sahip olduğunuz tüm amortismana tabi olan sabit kıymetlere orantılamak yani örneğimizde X ve Y faaliyet kollarında bulunan sabit kıymetlere orantılama yapmak zorundasınız. Aynı şeyi Y faaliyet kolundan elde ettiğiniz kazancı bulmak içinde yapacaksınız.
Kısacası her iki yatırımdan elde etmiş olduğunuz kazancın tespitinde oranlama yolunda payda kısmı tüm sabit kıymetlerinizi içerdiğinden ilgili indirimli kurumlar vergisi uygulayacağınız kazanç miktarı düşecek ve dolayısıyla yatırımın geri dönüş süresi ister istemez uzayacaktır.
Yatırım teşvik mevzuatımızda diğer kazançlara da yatırım döneminde indirimli kurumlar vergisi uygulamasının önü açılmıştır. Daha önceki yazılarımızda da vurguladığım üzere 2012/3305 sayılı BKK göre çıkarılmış bir yatırım teşvik belgeniz varsa , yatırım döneminde diğer kazançlarınıza da indirimli vergi oranı uygulanabilmektedir.
Diğer kazançlar ise mevzuatımızda tanımlanmış olup,yatırıma katkı tutarları henüz bitmemiş olan 2009/15199 ve 2012/3305 sayılı yatırım teşvik belgeleriniz ile indirimli oranda vergilendirilen kazançlarınız dışında kalan kazançlardır.Yatırıma katkı tutarınız bitmişse artık ilgili yatırımdan elde ettiğiniz kazancınızı da diğer kazanç grubu içinde gösterebilirsiniz. Bu şu demek aslında bir yatırım teşvik belgeniz var, yatırımı tamamladınız ve işletmeye aldınız, kazanç elde ediyorsunuz, akabinde ikinci bir yatırım teşvik belgeniz var yatırım dönemindesiniz, diğer kazançlarınıza uygulamak istiyorsunuz fakat ilk yatırım teşvik belgenize ait yatırım katkı tutarınız bitmeden ilgili yatırımdan elde ettiğiniz kazançlarınız diğer kazanç kapsamında sayılmadığından bu durum ikinci yatırımınızın geri dönüş süresinin uzamasına sebebiyet veriyor.
Birden fazla yatırım teşvik belgeniz var kiminde yatırım döneminde kiminde işletme dönemindesiniz, ve yine yatırım teşvik belgesine bağlı yatırımlara devam edeceksiniz. Eğer yatırım teşvik belgesine bağlı yatırımlarınızın diğer koşulları arasında bir fark yoksa benim önerim en çabuk yatırıma katkı tutarınızı bitirebileceğiniz yatırımı seçmeniz üzerine olacaktır. Çünkü yatırıma katkı tutarını bitirdiğiniz her yeni yatırımdan elde ettiğiniz kazanç artık diğer kazanç sayılacaktır. Diğer kazanç sayılan her kazanç ise, başladığınız yeni yatırımlarınızda mevzuatımızın izin verdiği ölçülerde indirimli vergi oranı uygulanacak kazanç demektir bu da başladığınız yatırımlarınızın sizlere daha çabuk dönmesi demek olacaktır.
Son olarak ta uygulamalarda karıştırılan bir durumu anlatarak yazımı bitirmek istiyorum.
Bir önceki yazımda belirttiğim üzere 2012/3305 sayılı BKK göre alınmış olan bir yatırım teşvik belgeniz ile yatırımından kazanç elde etmeden de diğer kazançlarınıza indirimli oranda Kurumlar Vergisi uygulayabilirsiniz. Bu dönemde yatırımınızın türü olan komple, tevsi, modernizasyon olup olmaması bir önem arz etmiyor, kısacası herhangi bir oranlama yapmanız söz konusu olmayacak. Oranlama yapmanız gereken dönem yatırım dönemi değil, yatırımınızdan kazanç elde etmek için , yatırımı işletmeye aldığınız dönem , oranlamayı da eğer yatırımdan elde ettiğiniz kazancı tam olarak ölçemiyorsanız bu yola başvuruyorsunuz.
Kısacası, yatırım bittikten sonra ister istemez oranlama yapmak zorunda kalacağınız bir yatırım teşvik belgesine bağlı yatırım için, diğer kazançlarınız mevcutsa , hiç bir oranlama yapma zorunluluğu olmadan da yatırım döneminde bundan istifade ediyor olmanız menfaatine olacaktır.
Bir sonraki yazımda ise yatırım teşvik mevzuatına dair yatırımı özendirecek değişiklik önerilerine yer vereceğim.
Saygılarımla,
28.06.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.