Bu yazı Vergi Sorunları Dergimizde yayımlanan ilk köşe yazım. İmkânım olduğu sürece iki haftada bir sizlerle birlikte olmayı planlıyorum. Belki de ünlü bilim adamı Albert Einstein’ın “Dünyadaki anlaşılması en zor şey Gelir Vergisidir” yorumundan etkilendiğim için, özel sektör tecrübem vergisel konular yerine bağımsız denetim konusunda daha yoğun bir şekilde sürüyor. Dolayısıyla, çoğunlukla bu konuda paylaşımlar yapacağım. Umarım; sizlerin de geri dönüşleriyle, değişik düşüncelerin tartışılacağı, ilginizi çekecek bir köşe yazısı serisi ortaya çıkar.
Mevzuatımıza çok kısa bir süre önce girmesine rağmen birçok konuda sorumluluğun yüklendiği, adeta bir kaçış ve güvence aracı haline getirilen bağımsız denetim konusunda bir genel çerçeve çizmek istiyorum. Bağımsız Denetim; kelime anlamı itibariyle bir güven ve tarafsızlık içerdiğinden birçok konuda başvurulan bir araç haline gelmiş durumda. Ancak, yapılan düzenlemelerin hazırlanması aşamasında; ihtiyaçların çok iyi belirlenmesi ve denetçiden talep edilen sonuç raporun içeriğinin amacı karşılayacak şekilde tarif edilmesi çok büyük önem taşımaktadır.
Yazının başlığında belirttiğim üzere, Bağımsız Denetim birçok farklı kamu otoritesi tarafından yapılan düzenlemelerde dayanak haline getirilmiştir. Örnek olarak; Konkordato ile ilgili yapılan düzenlemeler, Döviz kredisi borçlanmaları ile ilgili yapılan düzenlemeler, bankaların kredi işlemlerinde talep edeceği belgeler kapsamında yapılan düzenlemeler sayılabilir.
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile birlikte, öteden beri halka açık şirketler ve finansal kuruluşlar için zorunlu olan bağımsız denetim yaptırma yükümlülüğü önce tüm ticaret şirketleri için zorunlu hale getirildi. Ardından, daha madde yürürlüğe girmeden kapsam daraltılarak, belli koşulları taşıyan şirketler açısından yükümlülük getirilmiştir. Bu aşamada bağımsız denetim yetkilendirme ve gözetim açısından otorite kurum olan Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) yerine yepyeni bir kurum, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standardı Kurumu (KGK) oluşturuldu. Sürece ilişkin açıklamalara aşağıda yer vereceğim.
Ülkemizin muhasebe ve denetim tarihinde en önemli aktörler olan Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler (SMMM) ve Yeminli Mali Müşavirler (YMM) tarafından başarıyla yürütülmekte olan birçok konuda artık Bağımsız Denetim ve Bağımsız Denetçilik etiketi gerekli koşul haline gelmeye başlamış durumda.
Bu kadar çok sorumluluğun yüklendiği bağımsız denetçilik aynı zamanda otorite kurum olan KGK, SPK ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından çok sıkı gözetime tabi tutulmaktadır. Dolayısıyla, yapılan çalışmaların yasal düzenlemelere uygun yürütülmesi ve bağımsız denetçi unvanının, yürüttüğü kamu adına görev yapma yükümlülüğünü, karşılayacak yeterlilikte görev yapılması şarttır.
Bağımsız denetim faaliyeti; Uluslararası standartların getirdiği çok sayıdaki evrak toplama ve denetim süreçleri nedeniyle yoğun bir denetçi mesaisi gerektiren bir faaliyettir. Özellikle aşağıdaki hususlar bu konuda belirleyicidir;
Yasal mevzuat gereğince (Bağımsız Denetim Yönetmeliği Madde 30, TTK Madde 409, Madde 617); Türk Ticaret Kanunu uyarınca yapılan denetimlerde denetim raporlarının, denetimi yapılan finansal tabloların ait olduğu hesap dönemine ilişkin olağan genel kurul toplantısından en az 20 gün önce ve her durumda anılan Kanunda olağan genel kurul toplantıları için öngörülen azami sürenin sonuna kadar (takvim hesap dönemi dikkate alındığında Mart ayı sonuna kadar) denetlenen işletmenin yönetim organına teslim edilmesi zorunludur.
Bu nedenle, denetim kuruluşları açısından çok kısıtlı bir süre içerisinde, çok kapsamlı bir mevzuat çerçevesinde denetim çalışmalarının gerçekleştirilip raporlama yapılması gerekmektedir. Çalışma dosyalarının oluşturulması için rapor tarihinden itibaren 60 günlük süre bulunmasına rağmen (Bağımsız Denetim Standardı 230 ve Kalite Kontrol Standardı 1) bu süre çalışma kâğıtlarının nihai denetim dosyalarında birleştirilmesi işleminin tamamlanması için kullanılmaktadır. Yoksa bu kanıtlar toplanmadan raporlamanın yapılması anlaşılmamalıdır ve böyle anlaşılması doğru olmayacaktır.
Bağımsız denetim sürecinde ortaya çıkacak iş yükünün üstesinden gelebilecek bir yapı için denetçi yardımcılarının varlığı kaçınılmazdır. Ayrıca, üst düzey kalifiye personel maliyetine ilave olarak, mekân, ofis giderleri ve yıllık harç maliyeti olmak üzere önemli bir işletme maliyeti ortaya çıkmaktadır. Asgari denetim kalitesinin temin edilmesi açısından giderlerin düşürülmesi ihtimali olmadığına göre, gelir önem taşımaya başlayacaktır.
KGK tarafından bağımsız denetim açısından bir tarife belirlenmemiş olması, 278 Bağımsız Denetim Kuruluşu ve 18.000 civarındaki Bağımsız Denetçi sayıları ile ortaya çıkan ilgi ve rekabet ortamı, gelir tarafında da önemli bir belirleyici olmuştur. KGK’nın sektörü disipline etme çabalarına rağmen bence en önemli sıkıntı, ülkemizde çok yeni olan bağımsız denetimin, şirketler açısından sağlayacağı fayda göz ardı edilerek, zorunlu bir denetim yükümlülüğü olarak anılması ve dolayısıyla şirketler açısından sadece ek bir gider kalemi düşüncesiyle yaklaşılması sonucunu doğurmakta ve ucuz olanın tercih edilmesi olağan hale gelmektedir.
Belki de çok iyi bildiğiniz bağımsız denetim konusunda genel çerçeveyi aşağıda özet olarak vermeye çalışacağım.
Genel Bilgi:
Türk Ticaret Kanunu’nda yer aldığı anlamıyla bağımsız denetim;
Uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) ve Türkiye Finansal Raporlama Standartlarına (TFRS) veya Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardına (BOBİ FRS) uygun olarak oluşturulmuş olan finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluğu ve doğruluğunun Türkiye Denetim Standartlarına (TDS) uygun olarak makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtları ile denetiminin gerçekleştirilmesi ve raporlanmasıdır.
Ancak, özel amaçlı bağımsız denetim başlığı altında değerlendirilebileceği üzere; şirketlerce vergi mevzuatı dikkate alınarak oluşturulmuş finansal tablolar üzerinden ya da çeşitli amaçlar için üretilmiş her türlü finansal bilginin denetim ve raporlamasını yapmaya yönelik çalışmaların yapılması da her zaman için mümkündür. (Sınırlı Bağımsız Denetim Standartları, Güvence Denetimi Standartları, İlgili Hizmetler Standartları)
Bağımsız denetimin esas önemi, denetim sonucunda üretilen bilginin kullanıcıları açısından ortaya çıkmaktadır. Bağımsız denetim raporlarının kullanıcıları;
•Ortaklar
• Kredi verenler
• Kamu kurumları
• Ortak olmak isteyenler
• Yöneticiler
• Diğer karar alıcılardır.
YMM ya da SMMM tarafından üretilen raporlamalarda kullanıcılar kamu otoriteleri olmakta ve içerdiği finansal tablolar bu otoritelerin mevzuatları olduğundan, çoğu durumda yasal düzenlemelerin izin verdiği farklı muhasebeleştirme imkânları şirketlerin gerçek durumlarını sadece raporun konusu itibariyle yansıtmaktadır. Oysa bağımsız denetimde raporlama, her şirket için aynı kurallara göre oluşturulması gereken finansal tablolar üzerinden yapılmaktadır. Dolayısıyla, şirketlerin iyi ya da kötü unsurlara aynı kurallar dâhilinde yer vermek zorunda oldukları ve finansal açıdan gerçek ya da gerçeğe yakın durumlarını yansıtan bir raporlama yapılmış olmaktadır.
Dayanak |
Tarih |
Açıklama |
6102 sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) |
14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazete |
Tüm sermaye şirketlerine bağımsız denetim yükümlülüğü getirildi |
KGK Kuruldu |
2 Kasım 2011 tarihli 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname |
|
6335 sayılı Kanunla Yeni TTK’nın 397’inci maddesine eklenen 4’üncü fıkra |
Kabul Tarihi: 26.06.2012 |
Denetime tabi şirketlerin Bakanlar Kurulu tarafından belirleneceği hüküm altına alınmıştır |
2012/4213 Sayılı “Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Karar” |
23.01.2013 Tarihli 28537 Sayılı Resmi Gazete |
Bağımsız denetime tabi olacak şirketler belirlenmiştir |
“Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul Ve Esaslar” hakkındaki 75935942-050.01.04 – [01/05] sayılı KGK kurul kararı |
12.03.2013 Tarihli 28585 Sayılı Resmi Gazete |
Hadlerin belirlenmesinde tereddüt edilen konular hakkında açıklamalar |
TTK’nın 397’inci maddesinin 5’inci fıkrası |
28/3/2013 Tarihli 6455 Sayılı Kanun |
|
Dördüncü fıkra kapsamı dışında kalan anonim şirketler ile 4572 sayılı Kanun kapsamındaki kooperatifler ve bunların bağımsız denetime tabi olmayan üst kuruluşları bu fıkra hükümlerine göre denetlenir, hâlihazırda bu fıkra kapsamında yapılacak denetimin usul ve esaslarını belirleyen bir yönetmelik yayınlanmamıştır. Ancak, bilanço esasına göre defter tutma hadlerini sağlayan ve bağımsız denetime tabi olmayan işletmelerin finansal tablolarının, gerçeğe ve ihtiyaca uygun ve karşılaştırılabilir finansal bilgi sunmasını teminen KGK tarafından hazırlanan, Küçük ve Mikro İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı Taslağı kamuoyuyla paylaşılmıştır. |
||
2014/5973 sayılı BKK, |
14.03.2014 tarihli 28941 sayılı Resmi Gazete |
Denetime tabi olacak şirketlere ilişkin hadler yeniden belirlenmiştir |
2014/7149 sayılı BKK, |
01.02.2015 tarihli 29254 sayılı Resmi Gazete |
|
2016/8549 sayılı BKK, |
19.03.2016 Tarihli ve 29658 Sayılı Resmî Gazete |
|
2018/11597 sayılı BKK |
26.05.2018 Tarihli ve 30432 Sayılı Resmi Gazete |
Hadlere ilave olarak bir takım içerik değişiklikleri de yapılmıştır. |
14.02.2019 tarihli KGK kurul kararı |
Hadlerin belirlenmesinde tereddüt edilen konular hakkındaki 12.03.2013 tarihli açıklamalar güncel hale getirilmiştir |
|
397 nci maddenin dördüncü fıkrasında yer alan “Bakanlar Kurulunca” ibaresi “Cumhurbaşkanınca” şeklinde değiştirilmiştir |
2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 192 nci maddesiyle |
TTK’nın 397’inci ve takip eden maddeleri dikkate alındığında, 4’üncü fıkra kapsamında bağımsız denetime tabi olacak şirketler aşağıdaki şekilde tasnif edilmiştir; (2012/4213 Sayılı “Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Karar” ile bu kararda değişiklik yapan 2014/5973 sayılı, 2014/7149 sayılı, 2016/8549 sayılı ve 2018/11597 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları kapsamında)
Kararın 3-1-b/3’üncü maddesinde genel olarak bağımsız denetime tabi olacak şirketler belirtilmiştir. Buna göre, tek başına veya bağlı ortaklıklar ve iştirakleriyle birlikte, iki yıl üst üste, aşağıdaki üç ölçekten en az ikisini sağlayan şirketler bağımsız denetime tabidir.
İLGİLİ BKK |
YIL |
AKTİF TOPLAM |
YILLIK NET SATIŞ HASILATI |
ÇALIŞAN SAYISI |
2012/4213 |
2013 |
150 milyon |
200 milyon |
500 |
2014/5973 |
2014 |
75 milyon |
150 milyon |
250 |
2014/7149 |
2015 |
50 milyon |
100 milyon |
200 |
2016/8549 |
2016 |
40 milyon |
80 milyon |
200 |
2018/11597 |
2018 |
35 milyon |
70 milyon |
175 |
Dolayısıyla 2017 ve 2018 yıllarında bu 3 kriterden herhangi ikisini (35 milyon aktif toplam, 70 milyon net satış hasılatı ve 175 çalışan) sağlayan şirketler (üst üste 2 yıl, aynı kriterlerin aşılması aranmamaktadır) 2019 yılında bağımsız denetime tabi olacaktır. 2013 yılında 2 bin 500, 2014 yılında 3 bin 500 civarında, 2015 yılında 5 bin civarında ve 2016 yılından günümüze 8 bin civarında şirket bağımsız denetime tabi olmuştur.
Hiçbir ölçüt sınırlamasına tabi olmadan bağımsız denetime tabi olacak şirketler Karara bağlı (I) Sayılı Listede belirtilmiştir. Bunlar genel itibariyle; Sermaye Piyasası Kurulu’nun düzenleme ve denetimine tabi şirketler ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun düzenleme ve denetimine tabi şirketlerden oluşmaktadırlar.
Bazı sınırlamalar dikkate alınarak bağımsız denetime tabi olacak şirketler Kararın 3-1-b/1 ve 2’inci maddeleri ile karara ekli (II) Sayılı Listede belirtilmiştir.
Hadlerin belirlenmesinde tereddüt edilen konular hakkında açıklamalar içeren, “Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına İlişkin Usul Ve Esaslar” hakkındaki 75935942-050.01.04 – [01/05] sayılı KGK kurul kararı, 12.03.2013 tarihli 28585 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
Daha sonra 14.02.2019 tarihli KGK kurul kararı ile konuya ilişkin usul ve esaslar hakkında güncel açıklamalara yer verilmiştir.
Genel Olarak Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketler |
||||
Bağımsız Denetime Tabi Olma |
||||
|
2017 |
2018 |
2019 |
|
Tek başına veya bağlı ortaklıklar ve iştirakleriyle birlikte |
iki yıl üst üste, aşağıdaki üç ölçekten en az ikisini (aynı kriterler olasına gerek yok) |
sağlayan şirketler bağımsız denetime tabidir |
||
|
||||
Bağımsız Denetimden Çıkma |
||||
Eşik değerleri aştığı için denetime tabi olan şirketler, tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte 5 inci maddede belirtilen ölçütlerden en az ikisine ait eşik değerlerin iki hesap döneminde art arda altında kalması durumunda, müteakip hesap döneminden itibaren denetimin kapsamından çıkar. Birbirini takip eden hesap dönemlerinde eşik değerlerin altında kalınan iki ölçütün aynı olması şart değildir. |
||||
Tek başına veya bağlı ortaklıkları ve iştirakleriyle birlikte, bir hesap döneminde 5 inci maddede belirtilen ölçütlerden en az ikisinin eşik değerlerinin yüzde yirmi veya daha fazla oranda altında kalması durumunda, müteakip hesap döneminden itibaren denetim kapsamından çıkar. |
||||
Hadlerin Belirlenmesinde Dikkate Alınacak Hususlar |
||||
Denetime tabi olunup olunmadığının belirlenmesinde, şirketler ile bu şirketlerin bağlı ortaklıkları ve iştiraklerinin aktif toplamı ve yıllık net satış hasılatı hesaplanırken vergi mevzuatı çerçevesinde kamu idarelerine sunulmak üzere hazırlanan son iki hesap dönemine ilişkin bilanço ve gelir tablosu dikkate alınır |
Kararın 6’ıncı maddesi |
|||
Denetim kapsamına girildikten sonra |
Kararın 11’inci madde hükmü |
|||
Daha sonraki hesap dönemlerinde denetim kapsamında olup olmadıklarını değerlendirirken, aktif toplamının ve yıllık net satış hasılatının hesabında varsa TMS’ye uygun olarak hazırladıkları finansal tablolarda yer alan tutarları esas alırlar |
||||
Çalışan sayısı kriteri |
Kararın 8’inci maddesi |
|||
Birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerine” ilişkin hususlar |
Kararın 9’uncu maddesi |
|||
Doğrudan ana mevzuat içerisinde yer almamasına rağmen, bir takım özel düzenlemeler ile belirli özellikteki firmalara bağımsız denetim yükümlülüğü getirilmiştir.
Yabancı Para Nakdi Krediler ile Dövize Endeksli Kredileri Toplamı 15 Milyon ABD Doları ve Üstünde Olan Firmalara Merkez Bankası’na (TCMB) Sürekli Bildirimde Bulunma ve Bağımsız Denetim Yaptırma Yükümlülüğü Getirilmiştir: |
||||
“Döviz Pozisyonunu Etkileyen İşlemlerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Tarafından İzlenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik (Yönetmelik)” |
17/02/2018 tarih, 30335 sayılı Resmi Gazete |
yurt içinden ve yurt dışından sağlanan yabancı para nakdi krediler ile dövize endeksli kredilerinin toplamı ilgili hesap döneminin son iş günü itibarıyla 15 milyon ABD doları ve üstünde olan firmalara, veri formu ile talep edilen bilgileri, açıklama formuna uygun olarak müteakip hesap döneminden itibaren TCMB’ye bildirme yükümlülüğü ile bağımsız denetim yaptırma yükümlülüğü getirilmiştir. işlemlerinin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası bünyesinde kurulan Sistemik Risk Veri Takip Sistemi ile izlenmesi yapılacaktır |
||
Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılarak Bağımsız Denetimle İlgili Yükümlülükler Getirildi: |
||||
Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik |
19.02.2019 tarih 30691 sayılı Resmi Gazete |
(bir takım istisnaları hariç olmak üzere) İki milyon Türk Lirasını geçen kredi başvurularında, bağımsız denetime tabi şirketlerin KGK tarafından yayımlanan muhasebe ve finansal raporlama standartlarına uygun şekilde hazırlanmış ve bağımsız denetimden geçmiş finansal tablolarını ibraz etmeleri zorunlu hale getirilmiştir. |
||
Bankaların Kredi İşlemlerine İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik |
16.08.2019 tarih 30860 sayılı Resmi Gazete |
Bankacılık sektöründeki toplam riski talep edilen kredi dahil, Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi nezdindeki en güncel bilgilere göre 100 milyon TL ve üzerinde olan kredi müşterilerinden, kredi tahsis aşamasında"; Bağımsız denetim kuruluşlarınca denetlenmiş konsolide ve konsolide olmayan finansal tablolar ile söz konusu finansal tablolarda yer verilen bilgilerden hareketle hazırlanacak ve bağımsız denetim kuruluşunun güvence raporunu içeren analiz tablosunun ibraz edilmesi gerekmektedir. |
||
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 285’inci maddesi gereğince talep edilecek Konkordato işlemleri nedeniyle düzenlenmesi gereken Bağımsız Denetim Raporu: |
||||
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nda, 28.02.2018 tarihli 7101 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ve 30.03.2019 tarih 30671 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik |
Konkordato talebinde bulunacak firmaların bağımsız denetim raporu ibraz etmeleri zorunlu hale getirilmiştir. |
|||
2006/4 Sayılı “Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve Turquality®nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ Kapsamında Düzenlenmesi Gereken Bağımsız Denetim Raporu: |
||||
30/5/2019 tarihinde yürürlüğe giren 2006/4 Sayılı “Türk Ürünlerinin Yurtdışında Markalaşması, Türk Malı İmajının Yerleştirilmesi ve Turquality®nin Desteklenmesi Hakkında Tebliğ”e İlişkin Uygulama Usul Ve Esasları Genelgesi’nin 33’üncü maddesi |
Marka ve TURQUALITY® Destek Programı kapsamında bulunan şirket, destek kapsamına alındığı yılı müteakiben her yıl en geç Haziran ayı sonuna kadar, Bakanlık tarafından talep edilen bir önceki takvim yılına ait mali verilerini içeren Bağımsız Denetim Kuruluşu onaylı raporu ilgili Bakanlığa sunmak zorundadır. |
|||
Çeşitli Bakanlıkların; verdikleri hibe, teşvik ve benzeri düzenlemeler nedeniyle talep ettikleri Bağımsız Denetim Raporları bulunmaktadır: |
||||
Çeşitli Bakanlıkların; verdikleri hibe, teşvik ve benzeri düzenlemeler nedeniyle talep ettikleri Bağımsız Denetim Raporları bulunmaktadır. Orta-Yüksek ve Yüksek Teknolojili Ürün İhracatı Ticarileşme Desteği nedeniyle Ticaret Bakanlığı’nca talep edilen Katma Değer Hesabı Tablosunun hazırlanması ile ilgili makul güvence denetimi konuya örnek olarak verilebilir. |
||||
İki hafta sonra yeniden birlikte olma dileklerimle. Önerileriniz için e-posta adresimden bana erişebilirsiniz.
NOT: Makalemiz www.vergisorunlari.com.tr adresinde yayınlanmıştır.
04.09.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.