1. GİRİŞ
02 Kasım 2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile bağımsız denetimde köklü değişiklikler yapılmış ve bağımsız denetim sistemi yeniden tasarlanmıştır. Yeni sistemin bağımsız denetimde çığır açtığını, bir anlamda bağımsız denetimin milenyumu olduğunu söyleyebiliriz.
660 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) amacı; uluslararası standartlarla uyumlu Türkiye Muhasebe Standartlarını oluşturmak ve yayımlamak, bağımsız denetimde uygulama birliğini, gerekli güveni ve kaliteyi sağlamak, denetim standartlarını belirlemek, bağımsız denetçi ve bağımsız denetim kuruluşlarını yetkilendirmek ve bunların faaliyetlerini denetlemek ve bağımsız denetim alanında kamu gözetimi yapmak yetkisini haiz Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun kuruluş, teşkilat, görev, yetki ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak belirlenmiştir.
Kararnamenin 2. Maddesinde bağımsız denetçi ve bağımsız denetim şu şekilde tanımlanmıştır:
2. KAMU GÖZETİMİ, MUHASEBE VE DENETİM STANDARTLARI KURUMU
Bu KHK’de belirtilen görevleri yerine getirmek üzere kamu tüzel kişiliğini haiz ve idari özerkliğe sahip, Başbakanlıkla ilişkili Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu kurulmuştur. Kurul; Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı tarafından önerilecek dörder aday arasından ikişer kişi, Hazine Müsteşarlığı, Sermaye Piyasası Kurulu ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun bağlı olduğu Bakanlıklar ile Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından önerilecek ikişer aday arasından birer kişi olmak üzere, Bakanlar Kurulu tarafından atanan dokuz üyeden olacaktır. Kararnamenin 9. maddesinde kurula aşağıdaki görev ve yetkiler verilmiştir:
3. KURUMUN DENETİM VE İNCELEME GÖREVİ VE DENETÇİLER SORUMLULUKLARI
Kararnamenin dördüncü bölümü denetim ve inceleme konusuyla ilgilidir. 23. Maddeye göre kamu yararını ilgilendiren kuruluşlarda denetim sadece bağımsız denetim kuruluşları tarafından yapılacaktır. Bağımsız denetim kuruluşları ve bağımsız denetçiler; denetledikleri finansal tablo, bilgi ve raporlara ilişkin olarak hazırladıkları bağımsız denetim raporlarının denetim standartlarına aykırı olması ile bu raporlardaki yanlış, eksik ve yanıltıcı bilgi ve kanaatler nedeniyle doğabilecek zararlardan hukuken sorumludurlar. Bağımsız denetim kuruluşları ve bağımsız denetçiler, verdikleri hizmetlerden doğabilecek zararları karşılamak amacıyla genel şartları Hazine Müsteşarlığınca belirlenen sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır.
25. maddede kurumca yapılacak incelemeler ele alınmıştır. Buna göre kurumca yapılacak seçilmiş denetim dosyalarının yeterli testini içeren kalite güvence sistemi incelemeleri; bağımsız denetim kuruluşlarınca gerçekleştirilmiş denetim çalışmalarının Kurum standart ve düzenlemeleri çerçevesinde gözden geçirilmesi ve bu kuruluşların faaliyetlerinin Kurum düzenlemelerine uygunluğunun denetimi ile harcanan kaynakların nitelik ve niceliği, alınan denetim ücreti ve bağımsız denetim kuruluşunun iç kontrol sistemi ile ilgili değerlendirmesini kapsamaktadır. İncelemeler, kamu yararını ilgilendiren kuruluşları denetleyen bağımsız denetim kuruluşları için asgari üç yılda bir, diğerleri için ise asgari altı yılda bir yapılacaktır. Kurumun; planlanmış bu incelemeler yanında ihbar, şikayet, bildirim gibi durumlarda ve gerekli görülen diğer hallerde inceleme yapma ve yaptırma yetkisi saklı bulunmaktadır.
Bağımsız denetçilerin kalite güvence sistemi incelemeleri ise, usul ve esasları Kurul tarafından belirlenen ilkelere uygun olarak Kurum tarafından yapılacak olup bu incelemelerin yürütülmesi için Kurum bünyesinde yeterli sayıda kalite güvence uzmanı istihdam edilecektir. Kurum, incelemeleri kendi meslek personeli eliyle yürütebileceği gibi, gerekli hallerde kanunlarla belirli alanları düzenleme ve denetleme yetkisini haiz olan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Sermaye Piyasası Kurulu ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun ilgili denetim birimleri vasıtasıyla da yürütebilecektir.
İnceleme sonuçları her yıl bir raporla kamuoyuna açıklanacaktır. Bağımsız denetçiler ve bağımsız denetim kuruluşları, yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen görüş ve öneriler doğrultusunda gerekli tedbirleri almakla yükümlü olup belirlenen sürede gerekli tedbirleri almayanlar hakkında uyarı, lisansın askıya alınması ve iptali de dahil olmak üzere uygun yaptırımlar uygulanacaktır.
İnceleme için görevlendirilen kişiler; ilgili rapor, defter, belge ve çalışma kâğıtları ile elektronik, manyetik ve benzeri ortamlarda tutulanlar dahil tüm kayıtları ve sair bilgi ihtiva eden vasıtaları incelemeye ve bunların örneklerini almaya, işlem ve hesapları denetlemeye, ilgililerden yazılı ve sözlü bilgi almaya, gerekli tutanakları düzenlemeye yetkili kılınmıştır. İlgili kişi ve kuruluşlar da istenilen bilgi, belge, defter ve sair vasıtaların örneklerini ibraz etmek, yazılı ve sözlü bilgi vermek ve tutanakları imzalamakla yükümlü olup kendilerinden bilgi istenilen gerçek ve tüzel kişiler özel kanunlarda yazılı gizlilik ve sır saklama hükümlerini ileri sürerek bilgi vermekten imtina edemeyeceklerdir.
4. MUHASEBE VE DENETİM SÜRECİ
Kararnamenin 26. Maddesinde kanuni defterlerin Kurulca yayımlanan Türkiye Muhasebe Standartlarına uygun olarak tutulması ve finansal tabloların bu standartlara göre düzenlenmesi şartı getirilmiştir. 5018 sayılı Kanun kapsamındaki idareler ile bilanço esasında defter tutmakla yükümlü bulunmayanlar bu KHK hükümlerine tabi tutulmamıştır. Ayrıca Kurul, değişik işletme büyüklükleri, sektörler ve kâr amacı gütmeyen kuruluşlar için uluslararası muhasebe standartlarından farklı düzenlemeler yapmaya yetkili kılınmıştır.
Kurulun yetki ve sorumluk alanı ile ilgili çıkaracağı yönetmeliklerde detaylı açıklama yapacaktır. Kanunlarla belirli alanları düzenlemek ve denetlemek üzere kurulmuş bulunan kurum ve kurullar, Kurulun onayını almak ve Kurul tarafından yayımlanan standartlarda yer alan esaslara uygun olmak kaydıyla Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartlarına ek olarak kendi alanları için geçerli olacak ayrıntıya ilişkin sınırlı düzenlemeler yapabileceklerdir. Kararnamede hüküm bulunmayan hallerde 2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun bağımsız denetimle ilgili hükümleri uygulanacaktır.
Peki eski düzenlemeler ne olacak? Buna göre Kurum tarafından yayımlanacak standart ve düzenlemeler yürürlüğe girinceye kadar, bu hususlara ilişkin mevcut düzenlemelerin uygulanmasına devam edilecektir. Denetim standartları ve bağımsız denetimle ilgili olarak diğer kanunlarda yer alan hükümlerin bu KHK’ye aykırılık teşkil eden hükümleri uygulanmayacaktır. Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihte Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun her türlü varlıkları, borç ve alacakları, yazılı ve elektronik ortamdaki kayıtları ve diğer dokümanları ile nakit ve benzerleri Kuruma devredilmiş sayılmıştır.
5. SONUÇ
Finansal tabloların işletmenin gerçek durumunu yansıtması, muhasebeden beklenen bilgi sistemi olma özelliği muhasebe standartlarının uygulama sürecinde kabul edilmesi ile mümkün olacaktı. Bu konuda TTK’da getirilen düzenleme ile 01.01.2013 yılında bir dönüşüm yaşanacaktır. Finansal tabloların muhasebe standartlarına uygun düzenlenip düzenlenmediğiyle ilgili bağımsız denetim görevinin de aynı kanun ile tanımlanmış olması son derece önemlidir.
KHK ile kimlerin bağımsız denetçi olacakları belirlenmiş olup kararnameden anlaşılan SMMM ve YMM ruhsatı olan meslek mensupları kurum tarafından yetkilendirileceklerdir. Bu süreçte bir eğitim ve belki bir sınav olabileceğini düşünüyorum. Kurumun konuyla ilgili çalışmalarını en kısa zamanda sonuçlandırıp kamuoyu ile paylaşacağını ümit ediyorum.
Muhasebe ve denetim standartları ile gözetim görevinin tek bir kurumda birleştirilmiş olması olumlu bir durum olarak değerlendirilebilir. Bu kurum ile denetim ve gözetim sistemi daha fonksiyonel hale gelecektir. Dünya uygulamaları incelendiğinde yıllardır eksikliği hissedilen kamu gözetim otoritesinin belirlenmiş olması Türkiye’de denetim mesleğinin gelişimi açısından önemli bir gelişme olmuştur. Bu gelişmeyi denetim mesleğinin milenyumu olarak kabul etmek yanlış olmayacaktır. Kurumun muhasebe ve denetim mesleği için hayırlı olmasını dilerim.
10.11.2011
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.