2-Muayenenin Suistimali
— Sürekli olarak belgeli giriş, belgesiz çıkış şeklinde çalışan işletmelerin sahipleri bu durumdan bir süre sonra rahatsız olmaya başlayacaktır. Çünkü, kaydi stokları aşırı kabarık bir işletmenin, her ay verilen KDV beyannamelerinde devamlı olarak “devreden KDV” beyan etmesi, Maliye İdaresinin dikkatini çekecek ve bu durum işletmenin vergi incelemesine alınmasına neden olabilecektir. İnceleme esnasında fiili envanter yapılması belgesiz satışları kolaylıkla ortaya çıkaracaktır.
— İncelenme riski, işletme yetkililerini, belge düzenleyecek yer arayışına veya düzenlenen belgelerdeki adetlerde oynama yapma eylemine itecektir. Fatura düzenlenebilecek en ekonomik yön dış satımlardır. Çünkü; ihracı yapılan eşya için yüklenilen KDV geri alınabilmektedir.
— Genellikle, dış satımda birim fiyatlar, iç piyasaya yapılan satışlardaki birim fiyatlardan daha düşüktür. Bunun sebebi uluslararası rekabetin daha zorlu olmasıdır. Sonuç olarak; iç piyasaya belgesiz satılan eşya adedi kadar ihracat faturasındaki eşya adedini kabartmak miktar dengesini koruduğu gibi gelir/kurumlar vergisi matrahının da düşük seviyelerde kalmasını sağlayacaktır.
— Yüksek seviyelerde yapılmış gibi gösterilen ihracat, düşük faiz oranlarına sahip kredilerden yararlanılmasını sağlayabilecektir.
— Yurtdışındaki kaynağı belirsiz paralar, ihracat bedeliymiş gibi gösterilerek yurda sokulabilecektir.
— Dahilde işleme rejimi kapsamında getirilen hammaddeden elde edilen işlenmiş ürünün ihraç edilmiş gibi gösterilmesini ve belge taahhüdünün kapanmasını sağlayacaktır.
Sebeplerin daha da çoğaltılabileceği tabiidir.
3-İpuçları
İhraç edilen eşya adedinin gerçekte olduğundan yüksek gösterildiği (adet şişirmesi yapıldığı), hava-deniz konşimentoları, CMR, CIM, CIV, TIR Karnesi gibi taşıma belgelerindeki ağırlıklardan anlaşılabilir. Toplam ağırlık, ihraç edildiği beyan edilen eşyanın birim ağırlığına bölündüğünde gerçek adet ortaya kolaylıkla çıkmaktadır.
Diğer veriler beyan sahibinin insiyatifinde iken, ihracatlarda ağırlık üzerinde oynama yapılması oldukça güçtür. Ağırlıklar üzerinde oynama yapılamasının nedenleri şöyle sayılabilir.
— Çıkış anında eşyalar kantarlarda tartılabilmektedir.
— Taşıma belgelerinin karşı ülke makamlarına da ibraz ediliyor olması, bu belgelerde kayıtlı ağırlıklar üzerinde oynanma yapılmasını güçleştirmektedir.
— Gümrük Yönetmeliğinin 67. maddesi uyarınca, orjinal manifesto veya ana konşimentonun özet beyana eklenmesi, taşıma belgelerinin özet beyanlara uyumlu olması zorunluluğunu doğurmaktadır. Bu durum ağırlık yönünden, ihracat beyannamesinin özet beyana, ihracat faturalarının da beyannameye uyumlu olması gibi zincirleme bir etkiye neden olmaktadır.
— Özellikle havayolu taşımacılığında, uçağın kalkış ve iniş anındaki dengesinin korunabilmesi için pilot taşıdığı eşyanın ağırlığını bilmesi gerekmektedir.[1] Bu gereklilik, konşimentolarda yer alan ağırlıklardan daha fazla eşya yüklenmesine engel olarak konşimentoların gerçeği yansıtması sonucunu doğurmaktadır.
— Karayolu taşımacılığında, araç birden çok ülkeden transit olarak geçebilmekte ve geçilen her ülkede taşıma belgeleri o ülkenin makamlarına ibraz edilebilmektedir. Hatta giriş ve çıkış anında araç geçilen ülke makamlarınca tartılabilmektedir. Araçta, taşıma belgelerinde kayıtlı olmayan eşyanın varlığı, taşıma şirketlerini aracın geçtiği ülkelerde sıkıntıya sokabileceğinden ağırlık üzerinde oynama yapılması güçtür.
— Deniz taşıtlarının yükleme, taşıma ve boşaltma esnasında kayıtlı bulundukları liman idarelerince veya diğer mercilerce verilmiş yola elverişlilik belgesi ile hacim kapasitelerini ve taşıdıkları yükü gösterir bir belgeye sahip olmaları ve her kontrolde ilgili birimlere ibraz etmeleri zorunluluğu, taşıdıkları eşyanın ağırlığı üzerinde oynama yapılmasını güçleştirmektedir.
— Taşıma belgelerinde kayıtlı olmayan eşyanın hasara uğraması, sigorta hizmetlerinden yararlanılamaması sonucunu doğuracağından taşıma belgeleri gerçeği yansıtır şekilde düzenlenmek zorundadır.
— Taşıma şirketlerince navlun bedelinin doğru hesaplanabilmesi için eşyanın ağırlığının doğru şekilde bilinmesi gerekmektedir.
4-Sonuç Olarak
Tüm ihracatlar, kırmızı hat tam muayene kriterine göre (tüm eşyalar tek tek sayılarak) muayene edilerek, adetler üzerinde oynama yapılması şeklindeki suistimalin önüne geçilmeye çalışılmamalıdır. Tüm ihracatların kırmızı hat tam muayene kriterine göre muayene edilmesi teknik olarak mümkün olmadığı gibi gümrükte çalışan muayene memuru sayısı da bu işlemin yapılması için yetersiz kalacaktır. Bu durumda şunlar yapılabilir.
— Maliye İdaresi, stoklara giren eşyanın çıkıp çıkmadığı yönündeki kontrollerini, sadece eşya cinsi ve parasal yönden yapmamalıdır. Özellikle, KDV iade incelemelerinde alt faturalarda yer alan cins, adet, kıymet ve ağırlıkların, ihracat faturalarında bire bir yer alıp almadığına bakılmalıdır. Giren adet-ağırlık orantısıyla çıkan adet-ağırlık orantısının aynı olduğuna dikkat edilmelidir. Bunun yapılabilmesi için, alt faturalar ve sevk irsaliyelerinde birim ağırlık ve toplam ağırlıkların belirtilmiş olması gerekmektedir.
— Gümrük idaresi, muayene esnasında Gümrük Yönetmeliğinde belirtilen numune alma kuralları çerçevesinde aldığı numuneleri tartarak, ihraç edilen eşyaların birim ağırlığını bulabilir ve bunu tutanağa bağlayarak mükellefle birlikte imza altına alabilir. Birim ağırlığın bulunması, ihracat beyannamesinde kayıtlı toplam ağırlık içerisinde kaç adet eşya ihraç edildiğini ortaya çıkaracaktır.
— Ağırlığın ipucu olduğunu gören kötü niyetli kişiler adet-ağırlık uyumunu sağlamak maksadıyla kapların içine ağırlığı arttırıcı başka maddeler koyabilir. Risk analizi çalışmaları sonucunda belirlenen ihracatlar konusu eşyalar, X-Ray cihazlarından geçirildiği taktirde özkütle (yoğunluk) farklılığı ortaya çıkacaktır. Yoğunluk farklılığı ihracat eşyası içinde farklı maddeler olduğunu göstererek kötü niyetli eğilimlerin önüne geçecektir.
— İhracatçı Birlikleri, dahilde işleme izin belgelerinin kapatılması esnasında, adet-ağırlık uyumuna dikkat etmelidir. Nitekim, Dış Ticaret Müsteşarlığı, 31.12.2003 tarihli 25333 sayılı (2. Mükerrer) Resmi Gazetede yayımlanan Mülga 6 Seri No.lu Gümrük Genel Tebliğinin (Tarife) 3. Maddesine dayandırdığı 26.03.2004 tarihli 1970 sayılı dağıtımlı yazısıyla, dahilde işleme izin belgelerinin taahhütleri arasına ağırlık kriterini de sokmuştur. Belgelerin kapatılması esnasında, para-metraj-döviz kullanım oranı gibi taahhütlerinin yanısıra ağırlık taahhüdünün de gerçekleştirildiğine bakılmalıdır. Taahhütte yer alan ağırlık ile ihraç edilen ağırlık arasındaki fark, fire oranları ile de açıklanamıyorsa, bu durum vergiden muaf bir şekilde getirilen eşyanın Türkiye Gümrük Bölgesinde bırakıldığı anlamına gelecektir.
— Adetler üzerinde oynama yapılması, birisi Türk makamlarına diğeri ithalatçı ülke makamlarına ibraz edilmek üzere iki adet fatura düzenlenmesine neden olacaktır. Taşıma belgelerine uyum gösteren ve karşı ülke makamlarına ibraz edilen gerçek faturalar yurtdışı araştırması yapılarak elde edilebilir. Bu yolla, Türk makamlarına ibraz edilen ihracat faturalarının adet yönünden gerçeği yansıtmadığı öğrenilebilir.
[1]YAKAL, Cem, Uçaklarda Ağırlık ve Denge, http://www.uted.org/dergi/2002/haziran/haziran_3.htm, Uçak Teknisyenleri Derneği Dergisi, Haziran 2002, (Erişim Tarihi: 07.03.2008)
12.03.2008
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.