Serhat Taşpınar
Sayıştay Denetçisi
serhattaspinar@gmail.com

Yüksekokul Müdürü İle Meslek Yüksekokulu Müdürü Aynı Değil Mi?

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun “Gösterge Tablosu ve ek göstergeler” başlıklı 5’inci maddesinde:

“Üniversite öğretim elamanlarının aylıklarının hesaplanmasında, Devlet memurlarının aylıklarına esas olan gösterge tablosu ve katsayı dikkate alınır.

(Değişik: 9/4/1990- KHK -418/28 md.; İptal: Ana.Mah.'nin 5/2/1992 tarih ve E.1990/22, K.1992/6 Sayılı Kararı ile; yeniden düzenleme: 18/5/1994-KHK/527/20 md.) Aylıkların hesabında ayrıca, bu Kanuna ekli ek gösterge cetvelinde unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamları dikkate alınır.” Denilmektedir.

Buna göre, ek gösterge 2914 sayılı Yüksek Öğretim Personel Kanunun 5.maddesinde yer alan hükümler uyarınca Ek gösterge cetvellerinde hizmet sınıfı, kadro unvanı ve derecesine göre belirtilen gösterge rakamlarının memur aylık katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak miktarı ifade etmektedir. Anılan kanuna ekli unvan ve derecelere göre belirlenen ek gösterge rakamlarına göre;

Profesörlerden Rektör, Rektör Yrd., Dekan, Dekan Yardımcısı Yüksekokul Müdürü Olanlar ile Profesör kadrosunda 4 yılını tamamlayan Profesörlere (1.Derece) 6400, diğer Profesörlere (2.Derece) ise 5300 ek gösterge aylığı ödenir.

2914 sayılı Kanun’a ekli ek gösterge cetvelinde 6400 ek gösterge alabilecek ünvanlar tek tek sayılmıştır. Diğer bir ifade ile Kanun koyucu bu ünvanları sayma suretiyle belirlemiş ve sınırlamıştır. Sayılan (sınırlanan) ünvanlar arasında Meslek Yüksekokulu Müdürlerinin bulunmadığı görülmektedir. Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü’nde görevli profesörler ancak profesörlük kadrosunda dört yılını tamamlamış olmaları halinde 6400 ek göstergeye hak kazanabileceklerdir.

Paralel bir düzenleme 2914 sayılı kanunun “Üniversite Ödeneği” başlıklı 12’inci maddesinde yer almıştır. İlgili madde hükmü şu şekildedir:

“657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuru bürüt aylık (ek gösterge dâhil) tutarının;

1) Profesörlerden Rektör, Rektör Yardımcısı, Dekan,
Dekan Yardımcısı, Yüksekokul Müdürü olanlar ile
Profesör kadrosunda üç yılını tamamlamış bulunanlara % 245'i,

2) Diğer Profesör kadrosunda bulunanlara % 215'i,

….
Her ay üniversite ödeneği olarak ödenir.” Denilmek suretiyle %245 oranında üniversite ödeneği alacak unvanlar sayılmıştır. Madde hükmünde “Meslek Yüksekokulu Müdürleri” nin dâhil edilmediği anlaşılmaktadır.
Benzer bir düzenlemenin İdari Görev Ödeneği konusunda da bulunduğu görülmektedir;

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun “İdari görev ödeneği” başlıklı 13’üncü maddesinde “sayma suretiyle” İdari Görev Ödeneği alabilecek kamu görevlileri tek tek belirtilmiştir. İlgili madde şu şekildedir:

“Almakta oldukları aylık gösterge ve ek gösterge brüt tutarının;

Rektörlere %70’i, Rektör Yardımcıları ve Dekanlara %30’u, Dekan Yardımcıları, Enstitü ve Yüksekokul Müdürleri, Konservatuar Müdürleri ile Bölüm Başkanlarına %20’si, Enstitü, Yüksekokul ve Konservatuar Müdür Yardımcılarına %15’i idari görev ödeneği olarak ayrıca ödenir.”

Mezkûr kanun metninde İdari Görev Ödeneği alabilecek unvanlar tek tek sayılmıştır. Diğer bir ifade ile Kanun koyucu bu unvanları sayma suretiyle belirlemiş ve sınırlamıştır. Sayılan (sınırlanan) unvanlar arasında Meslek Yüksekokulu Müdürlerinin, Müdür Yardımcılarının, Bölüm Başkanlarının bulunmadığı görülmektedir. Dolayısıyla Meslek Yüksekokulu Yöneticilerine “İdari Görev Ödeneğinin” ödenmesi mümkün değildir.

Malum olduğu üzere İdare Hukukunun en temel ilkelerinden biri olan bu ilkeye göre “İdarenin her türlü iş ve eylemi bir mevzuat hükmüne dayanmalı ve yapılan işlem, mevzuat hükmünde açıkça zikredilmelidir.” İlgili mevzuatta zikredilmeyen bir işlemin, hukuki dayanağı olmadığından, icrası da mümkün değildir. Diğer bir ifade ile mevzuatta açıkça zikredilmemiş, sarih bir şekilde icrasına cevaz verilmemiş bir işlemin (olgunun), “mevzuatta zikredilmemesi bu işleme (olguya) karşı çıkılmadığını gösteriyor” şeklinde değerlendirilmesi idare hukukunun ilkeleriyle bağdaşır bir yorum tarzı değildir. Zira idarenin kanuniliği ilkesi, bir işlemin (olgunun) tesisini, o işlemin (olgunun) açıkça zikredilmesine bağlamıştır.

Malum olduğu üzere kanun koyucunun amacı tahlil edilirken kullanılan araçlardan birsi de kanun metninde “sayma suretiyle” bir sınırlama yapılıp yapılmadığıdır. Eğer ki kanun metninde sayma suretiyle hüküm ortaya konmuşsa, bu durum, kanun koyucunun “sınırlama” yaptığını, genellemeye izin vermediğini göstermektedir. 

İdari görev Ödeneğini düzenleyen 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu’nun 13. üncü maddesindeki hükmün “sayma suretiyle” ortaya konulduğu, diğer bir ifade ile kanun koyucunun genellemeye izin vermediği açıktır.

Mezkûr madde hükmünün şu şekilde olduğu görülmektedir.

"Almakta oldukları aylık gösterge ve ek gösterge brüt tutarının; Rektörlere %70'i, Rektör Yardımcıları ve Dekanlara %30'u, Dekan Yardımcıları, Enstitü ve Yüksekokul Müdürleri, Konservatuar Müdürleri ile Bölüm Başkanlarına %20'si, Enstitü, Yüksekokul ve Konservatuar Müdür Yardımcılarına %15 'i idari görev ödeneği olarak ayrıca ödenir. Birden fazla idari görevi bulunanlara İdari Görev Ödeneğinden en yüksek olanı verilir”.

Madde metninde sayma suretiyle zikredilen, dolayısıyla sınırlanan, kamu görevlileri şunlardır:

Rektör, Rektör yardımcısı, Dekan, Dekan yardımcısı, Enstitü ve Yüksekokul müdürleri, Konservatuar müdürü, Bölüm başkanı, Enstitü, Yüksekokul ve Konservatuar müdür yardımcıları.

Görev unvanları zikredilen bu kamu görevlilerinin dışında, atanma şekli aynı olan, benzer görevleri ifa eden başka görevlilerin, idare görev ödeneğine müstahak olması mümkün değildir. Mesela Tıp Fakültesi Dekan yardımcısının idari görev ödeneğine müstahak olması, Tıp Fakültesinde görev yapan Başhekim yardımcısının da bu ödeneğe müstahak olduğu anlamına gelmeyecektir.

Bunun gibi kamuda, aynı şekilde ataması yapılan, aynı işi yapan farklı ünvanlı kamu görevlilerinin farklı mali haklara sahip oldukları da bir hakikattir. Mesela Devlet Gelir Uzmanı ile Gelir uzmanı aynı şekilde atanıp, aynı işi yaptıkları halde farklı mali haklara sahiptirler.

Bununla birlikte yükseköğrenim mevzuatında yer alan ve Yüksekokul Müdürleri ile Meslek Yüksekokul Müdürlerini aynı kapsamda değerlendiren bazı hükümleri gerekçe göstererek her iki kamu görevlisi grubunun “aynı” mali haklara sahip olmaları gerektiğini ileri sürmeleri, İdarenin kanuniliği ilkesi karşısında anlamsız kalmaktadır.

Ayrıca, Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü (BÜMKO), Yüksek Öğretim Başkanlığı’na vermiş olduğu, 07.07.2015 tarih ve 45516974-110.04.05-(825.15)–6336 sayılı görüş yazısında, Yüksekokul Müdürü görevi ile Meslek Yüksekokulu Müdürü görevinin farklı görevler olduğu belirtilmiş ve Meslek Yüksekokulu Müdürü kadrosunda bulunan kamu görevlilerinin Ek gösterge, Üniversite Ödeneği ve İdari görev ödeneği bakımından Yüksekokul Müdürü kadrosunda bulunan kamu görevlileri ile aynı mali haklara sahip olmadıklarını bildirmiştir.

Yukarıda mevzuat hükümlerine göre Meslek Yüksekokulu Müdürleri, Yüksekokul Müdürlerinin faydalandığı ek gösterge, üniversite ödeneği, geliştirme ödeneği, idari görev ödeneği ve ek ders muafiyetlerinden yararlanamayacaklardır.

Ancak kanımca özellikle ilçe MYO’larda görev yapan kişilerin birçok fedakârlık yaparak bu görevleri yerine getirdikleri de açıktır. Bu nedenle hem idareci olarak görevlendirip hem de saydığımız haklardan faydalandırmamak Anayasa da aykırı olacağından bir an önce Kanuni düzenlemelerin yapılması gerektiği kanaatindeyim.

13.11.2015

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.