Katma Değer Vergisi Kanununda karşılaşılan en karmaşık işlemlerden bir tanesi olan İhraç Kayıtlı Teslimler, imalatçı vasfı bulunan mükelleflerin imal etmiş olduğu ürünleri, 3 ay içerisinde ihraç edilmek şartı ile ihracatçı firmalara KDV tahsil etmeden teslim etmesini ifade etmektedir.
KDV Kanunu 11/1-c maddesinde
“İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.
Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından bu Kanunun 32 nci maddesi hükmü uygulanmaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek Katma Değer Vergisi, ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Katma Değer Vergisi, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır. İade veya tecil olunacak vergi miktarı, mükellefin ilgili dönem beyannamesinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.
İhracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebilir.
Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Katma Değer Vergisi tahsil edilmeden teslim edilecek mal miktarını; ihracatçı ve ihracatçıya mal teslim edenlerin her biri için bir önceki yıl iş hacmi, cari yıldaki işlemler ve vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla gerekli görülen hallerde sınırlamaya ve bu istisnaların uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ile istisnanın uygulanacağı asgari miktarları tespite yetkilidir.” Denilmektedir.
*** Bu yazımız, İhraç Kayıtlı Teslimlere ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen Özelgelerin derlemesi niteliğindedir. Söz konusu Özelgeler İhraç Kayıtlı Satışlarda karşılaşılacak sorunlar dikkate alınarak seçilmiştir.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-366
Tarih: 30/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-366
30/01/2012
Konu : DİİB kapsamında ithal edilen iplikten üretilen kumaşın, DİİB'i olmayan firmalarca ihraç kaydıyla satın alınarak konfeksiyon ürünü haline dönüştürüldükten sonra ihracında tecil-terkin uygulaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, dahilde işleme izin belgesi (DİİB) kapsamında ithal ettiğiniz iplikten ürettiğiniz kumaşların, dahilde işleme izin belgesi olmayan firmalarca ihraç kaydıyla satın alınarak konfeksiyon ürünü haline dönüştürüldükten sonra ihraç edilmek istendiği belirtilerek;
-Bu şekilde satışlarınızın olması halinde dahilde işleme rejiminden faydalanıp faydalanamayacağınız,
-İhraç kaydıyla kumaş sattığınız firmaların DİİB'e haiz olmasının zorunlu olup olmadığı,
-Ek süre talep etmenize rağmen alıcının süresinde ihracat yapmaması halinde, Şirketinizin zor duruma düşmemesi açısından, bu kapsamda alıcıyı zorlayıcı düzenlemenin olup olmadığı,
konularında görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
71 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Dahilde İşleme veya Geçici Kabul Rejimi Kapsamında İthal Edilen Maddelerle Üretilen Malların İhraç Kaydıyla Teslimi" başlıklı 2 nci bölümünde; KDV Kanununun 11 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak, geçici kabul ve dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen ham veya yardımcı maddeler kullanılarak üretilen malların ihracatçılara ihraç kaydıyla teslimlerinde tecil-terkin sisteminin uygulanması uygun görülmüştür.
Buna göre, dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen ipliklerin kullanılması suretiyle üretilen kumaşın, firmanızın sanayi sicil belgesine sahip olması kaydıyla firmanız tarafından dahilde işleme izin belgesine sahip olmayan bir alıcıya KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre ve tecil-terkin sistemi kapsamında teslim edilmesi mümkündür.
Ancak, kumaşı ihraç kaydıyla teslim alan firmanın, kumaş üzerinde herhangi bir değişiklik yapmadan, teslim aldığı haliyle ve teslim tarihini takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ihraç etmesi gerekmektedir.
Öte yandan, firmanız tarafından DİİB kapsamında ithal edilen iplikler kullanılarak üretilen kumaşın, DİİB sahibi olmayan bir firmaya KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi ile 83 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (1.) bölümündeki esaslar dahilinde ihraç kaydıyla teslim edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ayrıca, KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen malların süresinde ihraç edilmemesi halinde hesaplanan ancak tahsil edilmeyen KDV firmanızdan, geçici 17 nci maddesi kapsamında gerçekleşen ihraç kaydıyla teslimlere ilişkin hesaplanan ve tahsil edilmeyen KDV ise alıcı firmadan aranılmaktadır. Şirketinizden ihraç kaydıyla mal teslim alan firmaların ihracatlarını süresinde gerçekleştirmelerine yönelik mevzuatta zorlayıcı bir düzenleme bulunmamakta olup, bu hususu dikkate alarak alıcılarla özel sözleşmeler yapmanız mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-5875
Tarih: 06/01/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-5875
06.01.2017
Konu :İmalatçılar tarafından ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ait KDV'nin terkin ve iadesi için ihracatçıdan alınacak belge.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kayıtlı satışlardan doğan katma değer vergisi (KDV) iade/mahsup işlemlerinin gerçekleştirilmesi için gümrük beyannamesinde imalatçı bilgilerinin yer alması durumunda ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan alınan onaylı yazının vergi dairesine ibraz edilmesine gerek bulunup bulunmadığı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.5.) bölümünde;
"… İhraç kaydıyla mal teslimlerine ait beyan edilen ve tecil edilen KDV, ihracata konu malın süresi içinde ihraç edildiğinin tevsik edilmesi kaydıyla terkin edilir.
Terkin işleminin yapılabilmesi için, ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesi veya listesinin ihraç kaydıyla satış faturaları ile birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi gerekir.
Gümrük beyannamesi üzerinde imalatçı firma bilgilerine ilişkin kayıt bulunmaması halinde, imalatçılar ihraç kaydıyla teslimettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan bir yazı alarak gümrük beyannamesi veya listesine eklerler. Buyazıda;
- İhracata ilişkin gümrük beyannamesinin tarihi ve sayısı,
- Belgeyi talep eden imalatçının; adı-soyadı veya unvanı, bağlı olduğu vergi dairesi ve vergi kimlik numarası,
- İhraç kayıtlı teslim edilen mala ilişkin fatura tarihi, numarası, malın cinsi, miktarı, bedeli, KDV oranı ve hesaplanan KDVtutarı, gösterilir.
İmalatçılara ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine ilişkin yazı veren ihracatçılar, bir ay içerisinde bu yazıyı verdikleri imalatçılara ait bir listeyi (Bu listede en az, yazı verilen imalatçıların adı-soyadı, unvanı, bağlı bulunduğu vergidairesi ve vergi kimlik numarası ile adres bilgilerine yer verilir.), izleyen ayın 15 inci günü akşamına kadar kendilerinin bağlıbulunduğu vergi dairelerine verirler.
Vergi daireleri, imalatçı tarafından verilen gümrük beyannamesi listesi ve ihracatçının yazısına istinaden terkin işleminiyapar.
…"
açıklamaları yer almaktadır.
Buna göre, 3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimde bulunan imalatçı vasfınahaiz mükelleflerin terkin ve iade işlemleri yapılması için ibraz edilen gümrük beyannamesinde imalatçı bilgilerinin yeralması ve söz konusu bilgilerin yeterli olması ile başkaca bir tereddüt bulunmaması şartıyla ihraç kayıtlı teslim edilenmalların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan bir yazı alınarak vergi dairesine ibraz edilmesine gerekbulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2010/5-66
Tarih: 02/12/2010
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2010/5-66
02/12/2010
Konu :İHRAÇ KAYITLI TESLİM
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; imalatçı olduğunuz, 2008 yılı Ağustos döneminden günümüze kadar ihraç kayıtlı olarak satış yaptığınız, kapasite raporunu imalata başlamadan aldığınız, sanayi sicil belgesini ise yeni aldığınız belirtilerek, sanayi sicil belgesi almadan önceki dönemlerde yapmış olduğunuz ihraç kayıtlı satışlarınız nedeniyle Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde belirtilen uygulama kapsamında ihracatçılara teslimde bulunup bulunamayacağınız hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde; tecil-terkin uygulamasından yararlanacak imalatçıların nitelikleri belirlenmiş ve bunların sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip olmaları gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca yine aynı Genel Tebliğ ile sanayi sicil belgesine sahip olmamakla beraber sanayi sicil belgesi almak için Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvurup, sanayi sicil belgesi verileceği konusunda bu Bakanlıktan olumlu görüş alanların, diğer nitelikleri taşımaları şartıyla sanayi sicil belgesinin verilmesini beklemeden imalatçı kabul edilerek tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmaları sağlanmıştır.
Öte yandan, sanayi sicil belgesine ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı tarih itibariyle sahip olmayan mükelleflerin, bu belgeyi daha sonra almaları ve ihraç kaydıyla yapılan teslim tarihi itibariyle de söz konusu belgeye sahip olmak dışındaki imalatçı sayılmanın diğer şartlarını taşıdıkları bir vergi dairesi müdür yardımcısı, bir şef ve iki memurdan oluşan yoklama grubu tarafından tespit edilen mükelleflerin, tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapması mümkün görülmektedir.
Bu durumda, firmanız tarafından ihraç kayıtlı teslimde bulunulan dönemde sanayi sicil belgesine sahip olunmaması, ancak belgeye sahip olmak dışındaki imalatçı sayılmanın diğer şartlarının yukarıda belirtilen yoklama grubu tarafından tespit edilmesi halinde, sanayi sicil belgesine sahip olunmayan dönemlerden önceki dönemlerde de tecil-terkin uygulamasından faydalanılması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 97726449-130[1410259917]-84525
Tarih: 04/07/2023
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Kocaeli Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü
Sayı : E-97726449-130[1410259917]-84525
04.07.2023
Konu : İhraç kayıtlı satışta ihracatın gerçekleşmemesi
… tarihli ve … gelen evrak sayılı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, firmanızca yurt içinde ihracat yapan bir firmaya ihraç kayıtlı satış yapıldığı, ihraç kayıtlı ürünlerin projesinin iptal olması nedeniyle ihracatçı firma tarafından ihraç kayıtlı satışlara ilişkin katma değer vergisi (KDV) işlemlerinin başlatılmasının istenildiği, söz konusu vergi tutarlarının ihracatçıya nasıl rücu edileceği hususunda tereddüt hasıl olduğundan Başkanlığımız görüşünün istenildiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı KDV Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,
- 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı,
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunacağı, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A.8.7.) bölümünde;
"İhracatçıların ihraç kaydıyla aldıkları malları hiç ihraç edememeleri ya da süresinden sonra ihraç etmeleri durumunda, ihraç kaydıyla yapılan teslim mahiyet itibarıyla yurtiçi mal teslimine dönüşür.
Bu durumda, ihraç kaydıyla teslim bedeli üzerinden hesaplanan ve tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte imalatçıdan tahsil olunur.
Ancak, ihraç kaydıyla teslim edilen malların 213 sayılı Kanunda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil olunur.
İhraç kaydıyla teslim edilen malın ihracatının gerçekleşmemesi üzerine imalatçının ödediği vergi için ihracatçıya rücu etmesi halinde, ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ilişkin hesaplanan KDV, ihracatçı açısından ihracatın gerçekleşmesi gereken sürenin (ek süre verilmişse bu süre) sonu itibarıyla indirilebilir hale gelmektedir. Bu kapsamda, ihracatçının süresinde ihraç edemediği mallara yönelik olarak imalatçıya ödediği KDV'yi en erken ihraç süresinin (ek süre verilmişse bu süre) sona erdiği tarihi takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılını takip eden takvim yılı içerisinde indirim konusu yapması mümkündür. Malların ihraç edilmesi durumunda ise indirim hesaplarına alınan bu tutarlar, ihracattan kaynaklanan KDV iade taleplerinde iade hesabına dâhil edilebilir."
açıklamaları yer almaktadır.
Buna göre, firmanız tarafından ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracatının gerçekleşmemesi halinde, ihracatçıdan tahsil edilmeyen KDV için ihracatçı firmaya fatura düzenlemek suretiyle rücu edilebilecek olup, söz konusu faturada; ihraç kaydıyla teslim nedeniyle düzenlenen ilk faturaya atıf yapılıp teslim bedeline yer verilmeyerek, sadece bu teslime ilişkin KDV tutarı gösterilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-130[Özelge]-268375
Tarih: 26/03/2021
T.C.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130[Özelge]-268375
26.03.2021
Konu : DİİB de yan sanayici olan şirket tarafından üretilen malın ihraç kayıtlı teslimi
11/09/2019 tarihli ve 2888295 evrak kayıt numaralı dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçe eki özelge talep formunda; X A.Ş. ye ait dahilde işleme izin belgesinde (DİİB) Şirketinizin yan sanayici olarak yer aldığı, X A.Ş. tarafından yurt dışından belge kapsamında KDV ödenmeksizin ithal edilen malların KDV hesaplanmak suretiyle Şirketinize teslim edildiği, Şirketiniz tarafından da girdi olarak kullanılan bu mallarla üretilen yeni malların Y Tic. A.Ş.ye ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapıldığı ve Y Tic. A.Ş. tarafından yapılan ihracata ilişkin gümrük çıkış beyannamesinde Şirketinizin yan sanayici olarak adının geçtiği belirtilerek,
- DİİB sahibi X A.Ş. tarafından KDV ödenmeksizin satın alınan malların yan sanayici olan Şirketinize KDV hesaplanmak suretiyle satışının yapılıp yapılmayacağı,
- Şirketiniz tarafından DİİB sahibi X A.Ş.den KDV ödenerek satın alınan ham maddelerle üretilen malların ihraç kayıtlı olarak satışının yapılıp yapılamayacağı,
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2025 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanı yetkili kılınmış, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-9.1.) bölümünde;
"3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi ile dahilde işleme rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin tesliminde bölgeler, sektörler veya mal grupları itibarıyla 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi hükmüne göre işlem yaptırma konusunda Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir.
Söz konusu yetkiye dayanılarak yayımlanan 16/4/2001 tarih ve 2001/2325 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla dahilde işleme izin belgesi kapsamında ihraç edilecek ürünlerin imalinde kullanılacak maddelerin dahilde işleme izin belgesine sahip mükelleflere tesliminde sektörel ayrım yapılmaksızın 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesinde düzenlenen tecil-terkin kapsamında işlem yapılabileceği karara bağlanmıştır.
3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinin uygulanmasında ihracat süresi olarak 3065 sayılı Kanunun (11/1-c)maddesindeki üç aylık süre yerine dahilde işleme izin belgesinde öngörülen süreler esas alınır.
Dahilde işleme rejimi kapsamında ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir.
Dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi mükelleflerin, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettiği malları kullanarak ürettiği malların DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimi mümkündür. Ancak, bu kapsamda teslim edilen malların diğer DİİB'nin girdisi mahiyetinde olması ve her bir DİİB'nin dahilde işleme mevzuatına uygun olarak kapatılması gerekir."
açıklamaları yer almaktadır.
2006/12 sayılı Dahilde İşleme Rejimi Tebliğinin 17 nci maddesinde, "(6) Dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni sahibi imalatçı-ihracatçılar, belge/izin ihraç taahhüdündeki işlem görmüş ürünün üretiminin bir kısmını veya bir aşamasını, yan sanayiciye yaptırabilirler." denilmektedir.
Buna göre; DİİB sahibi X A.Ş. nin yurt dışından KDV ödemeksizin ithal ettiği malların X A.Ş. tarafından üretimde kullanılması gerekmekte olup, bu malların yan sanayici konumunda olan Şirketinize KDV hesaplanarak veya ihraç kaydıyla teslimi mümkün değildir.
Öte yandan, X A.Ş.nin, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettiği veya KDV ödenmeksizin ithal ettiği malları kullanarak ürettiği malların; DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimi ile ihracatçılara 3065 sayılı Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında teslimi mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778
Tarih: 01/06/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778
01/06/2012
Konu: Kamyon üzerine monte edilen vinçlerin ihraç kayıtlı alınıp alınamayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda 2. el kamyonların üzerine vinç monte ettirip bunları muayene istasyonlarında vinçli kamyon olarak tescil ettirerek kamyonları yurt dışına ihraç ettiğiniz belirtilerek, ihraç ettiğiniz kamyonlara monte edilen vinçlerin ihraç kayıtlı alınıp alınmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV, ihracatçılar tarafından ödenmemekte, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmaktadır.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "1.İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde, ihraç edilecek mallar ile bu malların eklentisi veya ayrılmaz parçası mahiyetindeki malların KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kaydıyla ve ayrı ayrı satın alınması halinde, eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde de tecil-terkin uygulamasından yararlanılabileceği; eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için asıl malın KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınmasının gerekmekte olduğu; ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilmesinin uygun görüldüğü ifade edilmiştir.
Buna göre, kamyonların üzerine vinç monte ederek ihraç eden firmanızın söz konusu vinçleri tecil-terkin uygulaması kapsamında alabilmesi için; ihraca konu kamyonların da tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, firmanızın kamyon alımının KDV den istisna olması halinde, kamyonlara monte edilen vinçlerin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında alınması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.20.15.01-40-MUK-2010-133-403
Tarih: 15/11/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
DENİZLİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.1.GİB.4.20.15.01-40-MUK-2010-133-403
15/11/2011
Konu: Ambalaj malzemelerinde tecil-terkin uygulaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kaydıyla satışı yapılan malların paletli olarak kolilendiği ve ihracatçı firmaya düzenlenen faturada palet satışının ayrıca gösterildiği belirtilerek bu paletli ambalaj maddesi veya malzemelerinin satışlarının ihraç kayıtlı satış olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hakkında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV, ihracatçılar tarafından ödenmemekte, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmaktadır.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği,
91 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (L) bölümünde, tecil-terkin sistemi kapsamında teslim alınan malların ihracatında ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan ve ihracat faturası ile gümrük beyannamesinde yer alan veya beyanname eklerinde gümrük makamlarınca doğruluğu konusunda meşruhat verilen malların Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem görebileceği,
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "1.İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde ambalaj maddesi ve malzemesi niteliğindeki malların da imalatçılardan tecil-terkin sistemi uygulanarak temin edilmesi halinde, KDV Kanunu'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği,
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, ambalaj maddeleri ve malzemelerinin alımında, tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için ihraca konu esas malın da, prensip olarak, tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınmayan (asıl malın tesliminin KDV den istisna olduğu durumlar hariç) ya da işletmede imal edilen ihraca konu ürünlerin ambalajlanmasında kullanılacak ambalaj maddeleri ile malzemelerinin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında satın alınması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/1503]-29095
Tarih: 25/05/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı: 37009108-130[11/1-C-2015/1503]-29095
25/05/2016
Konu: İhraç Kayıtlı Teslim Hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, 05/11/2014 tarihinde 1000 adet av tüfeğinin ihraç kayıtlı olarak satışını yaptığınız, ihracatçı firma tarafından 500 adet av tüfeğinin 28/11/2014 tarihinde ihraç edildiği, kalan 500 adet av tüfeğinin ise, 25/02/2015 tarihli gümrük çıkış beyannamesi ile yurt dışına çıkışının yapılması için ilgili gümrüğe teslim edildiği ancak, gümrük çıkış beyannamesinin 09/03/2015 tarihinde kapandığından bahisle ihracatın süresinde yapılıp yapılmadığı konusunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmıştır.
1) Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; imalatçıların imal ettikleri mallardan ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara yapacakları teslimler nedeniyle hesaplanan KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen, ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh, tahakkuk ve tecil olunacağı, ihracatın teslim tarihini takip eden 3 ay içinde gerçekleşmesi halinde tecil edilen bu verginin terkin edileceği, hüküm altına alınmıştır.
Yine aynı maddede, ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
-(II/A-8.1.) bölümünde, ihracatçılara mal teslim eden imalatçıların terkin ve iade işlemlerinin ihracatın gerçekleşmesinden sonra yapılacağı, ihracat; gümrük beyannamesinin kapanma tarihi itibarıyla gerçekleştiğinden, süresinde ihraç edilmek kaydıyla bu tarih itibarıyla ihraç kaydıyla teslim nedeniyle tecil edilen verginin, terkin edilebilir hale geleceği,
-(II/A-8.6.) bölümünde ise, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen ihracatçıların ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirileceği
ifade edilmiştir.
Buna göre, ihracatçı firma tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre (en geç 28/02/2015 tarihi) geçtikten sonra, ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan (09/03/2015 tarihinde), ihraç kaydıyla teslim edilen söz konusu 500 adet av tüfeğine ilişkin tecil edilen KDV'nin, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
2) Özel Tüketim Vergisi Kanunu Yönünden:
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun (8/2) maddesinde, ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait özel tüketim vergisinin, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin olunacağı, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunacağı, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir ebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, mezkûr Kanunun (5/1) maddesinde, bu Kanuna ekli listelerdeki malların ihracat teslimleri ile ilgili olarak, teslim konusu malın, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olması şartı da yer almaktadır.
Diğer taraftan, aynı Kanuna ekli (IV) sayılı liste kapsamındaki malların ihraç kayıtlı tesliminde tecil-terki nuygulamasının 1/9/2015 tarihinden önceki usul ve esaslarına ilişkin açıklamalar mülga 1 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin (9.1.2) bölümü ile mülga 19 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin (2 ve 3) bölümlerinde,1/9/2015 tarihinden itibaren usul ve esaslarına ilişkin açıklamalar ise 20/8/2015 tarihli ve 29451 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Özel Tüketim Vergisi (IV) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinin (II/C) bölümünde yapılmıştır.
Bu çerçevede, Kanunun (8/2) maddesi uygulamasında, ihracatçıya ÖTV'si tahsil edilmeden teslim edilen mallar dolayısıyla tecil edilen ÖTV'nin terkini, esas itibarıyla, malın ihracatının süresinde (ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içerisinde) gerçekleştirilmesine, dolayısıyla mezkûr süre içerisinde Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olmasına (gümrük beyannamesinin kapanmasına) ve bunun gümrük beyannamesi iletevsikine bağlı olarak mümkün bulunmakta olup, ihraç kaydıyla teslim edilen malların söz konusu süre içerisinde ihracatının gerçekleştirilmemiş olması halinde, KDV uygulaması açısından ek süre alınıp alınmadığına bakılmaksızın, ihracatçıya teslim aşamasında tecil edilmiş ÖTV gecikme zammı (mücbir sebeplerin varlığı halinde tecil faizi) ile birlikte tahsil edilmektedir.
Buna göre, ilgide kayıtlı başvurunuzda, Kanunun (8/2) maddesi kapsamında 5/11/2014 tarihinde ihraç kayıtlı olarak teslim edildiği ve ihracatçı tarafından kapanma tarihi 9/3/2015 olan 25/2/2015 tarihli Gümrük Çıkış Beyannamesi ile ihraç edildiği belirtilen 500 adet av tüfeğine ait ÖTV'nin, ihracatın Kanunun (8/2) maddesinde öngörülen süre içerisinde gerçekleşmemiş olması nedeniyle, gecikme zammı ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-ÖTV 8-2129
Tarih: 16/07/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-ÖTV 8-2129
16/07/2012
Konu: İhraç kayıtlı olarak teslim edilen malların ihracat gerçekleşmediği için iade edilmesi durumunda KDV ve ÖTV uygulaması,
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden; firmanızın .......Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün ...........vergi kimlik numaralı mükellefi.........'ye ihraç kayıtlı mal tesliminde bulunduğu, ancak adı geçen firmanın ihracatı gerçekleştirememesi nedeniyle söz konusu malların firmanıza iade edilmesi durumunda KDV ve ÖTV uygulaması yönünden yapılacak işlemler hususunda Başkanlık görüşümüzün talep edildiği anlaşılmaktadır.
I- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde;
- ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği; mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
- söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin edileceği,
- ihracatın yukarıdaki şartlara uygun gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51'inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil edileceği, ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48'inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
- ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceği,
hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, KDV Kanununun 29 uncu maddesinin 1 inci fıkrasına göre, mükellefler yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilmektedirler.
KDV Kanununun 35 inci maddesinde ise malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği; iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olmasının ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesinin şart olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihraç kaydıyla teslim edilmekle birlikte süresinde ihracı gerçekleşmeyen malların iade edilmesi halinde, ihracatın mücbir sebepler dolayısıyla gerçekleşmemiş olması kaydıyla, tecil edilen KDV, tahakkuk tarihinden itibaren ihraç kaydıyla teslimde bulunan şirketten 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi ile birlikte tahsil edilecektir.
Söz konusu işlem, ihraç kaydıyla teslimde bulunulan vergilendirme döneminde "Tevkifat Uygulanmayan İşlemler" tablosunda yurt içi satışlarla birlikte beyan edilip, vergisi zamanında tarh ve tahakkuk ettirildiğinden ilgili döneme ait KDV beyannamesinde herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır. İade edilen mallara ait daha önce hesaplanan KDV ise malların geri geldiği vergilendirme dönemine ait 1 No.lu KDV beyannamesinin "İndirimler" kulakçığı altındaki "103" kod numaralı "Satıştan İade Edilen, İşlemi Gerçekleşmeyen veya İşleminden Vazgeçilen Mal ve Hizmetler Nedeniyle İndirilmesi Gereken KDV" satırına yazılarak yeniden indirim hesaplarına alınmak suretiyle düzeltilecektir.
Öte yandan, ihracatçı......... tarafından ihraç kaydıyla alınmakla birlikte süresi içinde ihraç edilmeyen malların süresinin dolduğu vergilendirme döneminde imalatçıya iade edilmesi durumunda, daha önce söz konusu işleme ait KDV'nin indirim hesaplarına alınmadığı hususu da göz önünde bulundurularak, Kanunun 35 inci maddesi çerçevesinde defter kayıt ve belgeler üzerindeki gerekli düzeltme işlemlerinin yapılması gerekmekte olup, bu iade işlemi için bir iade faturası düzenlenmesine ve KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.
II- ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 8/2 nci maddesinde ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait ÖTV'nin, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin olunacağı, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde ise tecil olunan verginin vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil edileceği, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili usul ve esaslara ilişkin açıklamalar 1 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin 14 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliği ile değişik (9.1.2.) ve 19 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin (2.) ve (3.) bölümlerinde yer almaktadır.
1 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin (9.1.2.) bölümünde yer alan açıklamalara göre; ihraç kaydıyla teslimde bulunan ÖTV mükellefleri tarafından düzenlenecek faturada, mal bedeli üzerinden hesaplanan ÖTV ayrıca gösterilecek ve faturaya: "ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesi hükmüne göre ihraç edilmek üzere teslim edilmiş olup ÖTV tahsil edilmemiştir." ibaresi yazılacaktır. Bu döneme ait ÖTV beyannamesinde, ihraç kaydıyla yapılan teslim bedeli ve bu bedel üzerinden hesaplanan, ancak ihracatçıdan tahsil edilmeyen ÖTV de beyan edilecektir. Vergi daireleri mükellefin bu beyanına göre gerekli tarhiyat işlemini yaptıktan sonra, ihraç kaydıyla teslimlere ait ÖTV tutarını tecil edecektir.
Ayrıca bu kapsamda teslim edilen malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihracının gerçekleşmesi halinde, tecil edilen vergi, malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin aslı veya ilgili gümrük idaresi, noter ya da yeminli mali müşavir tarafından onaylanmış örneği vergi dairesine verilmek suretiyle terkin edilecektir.
Diğer taraftan 19 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Yapılan Teslimlerde Süre" başlıklı 2 nci bölümünde ihraç kaydıyla teslimlerde KDV yönünden tecil-terkin uygulamasına ilişkin KDV Kanununun 11/1 inci maddesinin (c) bendinde, ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren on beş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceğine dair hüküm bulunmasına rağmen, ÖTV Kanununda bu yönde bir hükmün yer almadığı belirtilmiştir.
Bu çerçevede, ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesi uyarınca ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmemesi halinde, ilgili vergi dairesinden KDV uygulaması açısından ek süre alınmış olsa dahi, tecil edilen ÖTV'nin gecikme zammı (mücbir sebeplerin varlığı halinde tecil faizi) ile birlikte tahsil edileceği tabiidir.
Söz konusu Tebliğin "Tecil-Terkin Kapsamında Satılan Malların İadesi" başlıklı 3 üncü bölümünde ise bu kapsamda satın alınan malların, gerek Kanunda belirtilen yasal süre içerisinde (3 ay), gerekse bu süre geçtikten sonra iade edilmesi durumunun, tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, anılan madde kapsamında teslim edilen malların iade edilmesi durumunda, tecil edilen verginin vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte tahsil edilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer alan düzenlemeler çerçevesinde, ihraç kaydıyla teslim edilen ÖTV Kanununa ekli (I) sayılı listede yer alan malların herhangi bir nedenle iade edilmesi, ihracatın usulüne uygun olarak gerçekleşmemesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, tecil edilen ÖTV'nin vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Öte yandan ihraç kaydıyla ÖTV tahsil edilmeksizin teslim edilen malların iadesi söz konusu olduğundan, ihracatın gerçekleşmemesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunda, vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte ödenmesi gereken ÖTV'nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Diğer taraftan iade alınan malların yurt içinde teslim edilmesi halinde, ÖTV tek aşamalı bir vergi olduğundan, söz konusu teslimlere ilişkin ÖTV hesaplanmaması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
GAZİANTEP VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
VERGİ VE ANLAŞMALAR UYGULAMA MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı: 16700543-130-17
14/04/2014
Konu : İhraç kaydıyla teslim
İlgide kayıtlı talep formunda,
Şirketinizin faaliyet konuları içerisinde preform (pet şişenin şişmemiş yarı mamul hali) ve pet şişe üretiminin yer aldığı,
Şişirme makine parkına sahip alıcılarınıza preform teslimi yapılacağı ve alıcının kendi bünyesinde preformu şişirme işlemi sonrası şişe elde etmek suretiyle bu şişelere dolum yapacağı,
Şirketinizden pet şişe alan alıcılarınızın direkt şişelere dolum yaptığı, yağ sektöründe faaliyet gösteren alıcılarınızın ihraç kayıtlı ham yağ alarak rafine işlemi sonrası elde edilen yağı dolum yaptıkları,
Rafine edilen yağın firmanızdan temin edilen ambalaj malzemelerine dolum yapıldığı,
belirtilerek, üretimini yapmış olduğunuz preform ve pet şişenin su, meşrubat ve yağ sektöründe bulunan alıcılarınıza ambalaj malzemesi olarak ihraç kaydıyla teslim edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan 23, 27, 87, 91 ve 104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde uygulamanın usul ve esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, "ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği,
91 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (L) bölümünde, tecil-terkin sistemi kapsamında teslim alınan malların ihracatında ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan ve ihracat faturası ile gümrük beyannamesinde yer alan veya beyanname eklerinde gümrük makamlarınca doğruluğu konusunda meşruhat verilen malların Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem görebileceği,
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 1 inci bölümünde ise, işlem görmeden oldukları gibi ihraç edilecek malları tecil-terkin sistemi kapsamında satın alanlar ile istisna nedeniyle bu sisteme göre işlem yapamayanlar arasında bir farklılık yaratılmaması amacıyla, KDV Kanununun 11 inci maddesinin (2) numaralı fıkrasının verdiği yetkiye dayanılarak, ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilmesinin uygun görüldüğü
açıklamalarına yer verilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalara göre, ambalaj maddeleri ve malzemelerinin alımında, tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için ihraca konu esas malın da, prensip olarak, tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınmayan (asıl malın tesliminin KDV den istisna olduğu durumlar hariç) ya da işletmede imal edilen ihraca konu ürünlerin ambalajlanmasında kullanılacak ambalaj maddeleri ile malzemelerinin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında satın alınması mümkün bulunmamaktadır.
Bu çerçevede;
- Şirketinizce şişirme makine parkına sahip alıcılara kendi bünyelerinde şişe elde etmek üzere yapılan preform teslimi (pet şişenin şişmemiş yarı mamul hali) iç piyasaya yapılan teslim kapsamında olduğundan tecil-terkin kapsamında değerlendirilmeyecektir.
- Şirketinizden pet şişe alarak direkt bu şişelere dolum yapanlara yapılan pet şişe teslimlerinde ise, şişenin içindeki asıl malın da KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınması halinde tecil-terkin uygulamasından yararlanılacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 21152195-130-464
Tarih: 02/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı: 21152195-130-464
02/08/2013
Konu: İhraç kayıtlı teslimde ihracatın gecikmesi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın 31/12/2011 tarihinde ihraç kaydıyla satın aldığı malların ihracatının 3/4/2012 tarihinde gerçekleştirildiği belirtilerek, imalatçı tarafından yapılacak düzeltme işleminin hangi ay itibariyle nasıl yapılacağı, 3 ay içinde ihracatın gerçekleşmemesi nedeniyle tecil edilen katma değer vergisi (KDV) ve buna ilişkin gecikme zammının firmanıza hangi belge ile hangi dönemde yansıtılacağı, söz konusu KDV nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı ile iade olarak alınıp alınamayacağı sorulmaktadır.
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç kaydıyla teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir. Bu malların ihracatının mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde ise en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilmesi mümkün bulunmaktadır.
112 Seri No.lu KDV Genel Tebliğiyle 1/1/2010 tarihinden itibaren, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen mükelleflerin ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür.
Firmanız tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre geçtikten sonra (3 gün gecikmeyle), ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan, ihraç kaydıyla satın aldığınız mallara ilişkin tahsil edilmeyen verginin tarh ve tahakkuk edilerek tecil edilmiş, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, tecil edilen KDV nin terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 25410040-135[8-2014-1]-9
Tarih: 09/04/2014
T.C.
BATMAN VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı :25410040-135[8-2014-1]-9
09/04/2014
Konu: İhraç Kayıtlı Teslim
İlgi :... tarih ve ... kayıt sayılı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ihraç kayıtlı satın aldığınız malların ....... Gümrük Antreposuna ........ tarihinde girdiği, hava muhalefeti nedeniyle emtiaları yurt dışına götürecek geminin ..... tarihinde limana yanaştığı, gümrük çıkış beyannamelerinin ....... tarihinde kapandığı ve .... günlük gecikme nedeniyle teminatınızın çözülmediği, KDV Kanununun 12. maddesi gereği malların yetkili gümrük antreposuna konulmasının ihracat sayılması gerektiği belirtilerek ihracatın süresinde yapılıp yapılmadığı konusunda Defterdarlığımız görüşü sorulmaktadır.
I. KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç kaydıyla teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir. Bu malların ihracatının mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde ise en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilmesi mümkün bulunmaktadır.
112 Seri No.lu KDV Genel Tebliğiyle 1/1/2010 tarihinden itibaren, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen mükelleflerin ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür.
Firmanız tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre geçtikten sonra (7 gün gecikmeyle), ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan, ihraç kaydıyla satın aldığınız mallara ilişkin tahsil edilmeyen verginin tarh ve tahakkuk edilerek tecil edilmiş, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, tecil edilen KDV nin terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
II. ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNUNU YÖNÜNDEN
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanununun ihracat istisnasını düzenleyen 5 nci maddesinin, (1/b)fıkrasında ihracatın gerçekleşme koşulları arasında "Teslim konusu mal, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olmalıdır." hükmüne yer verilmiştir.
Kanunun 8/2 nci maddesinde de "İhraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait özel tüketim vergisi, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur. Söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen vergi terkin olunur. İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir." hükmü yer almaktadır.
Buna göre; ihraç kaydıyla teslim alınan mallar ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesine istinaden teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmediğinden bu madde kapsamında tecil edilen ÖTV'nin gecikme zammı ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.
Sayı: 39044742-130-835
Tarih: 09/04/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130-835
09/04/2014
Konu : Demonte halde ihraç kayıtlı mal tesliminde tecil-terkin uygulaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz eki dilekçede, şömine imalatı faaliyeti ile iştigal eden firmanız tarafından 2011/Nisan ve Ağustos dönemlerinde Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi çerçevesinde ihraç kayıtlı olarak şömine tesliminde bulunulduğu, şömine teslime ilişkin olarak Firmanızca düzenlenen faturada şömineye ait parçaların tek tek gösterildiği belirtilmekte olup, bu şekilde düzenlenen faturaya istinaden tecil-terkin uygulamasından yararlanılıp yararlanılamayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV'nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuya ilişkin olarak yayımlanan 23 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde;
"... imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan katma değer vergisi ihracatçılar tarafından ödenmeyecektir. İmalatçılar tarafından bu şekilde yapılan teslimlerde malın cinsi, niteliği ve miktarı bakımından herhangi bir sınırlama söz konusu değildir. Ancak, ihracatçıların imalatçılar dışındaki kişilerden ihraç edilmek kaydıyla dahi olsa, satın aldıkları mallara ait katma değer vergileri için bu şekilde işlem yapılması mümkün değildir.
İmalatçılar tarafından bu kapsamda yapılan teslimlerle ilgili olarak düzenlenen faturalarda, hesaplanan katma değer vergisi, mal bedelinden ayrı olarak gösterilecektir. Ancak faturaya "3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, Katma Değer Vergisi tahsil edilmemiştir" ibaresi yazılacaktır.
Bu maddenin uygulanmasında imalatçı deyimi; bir maddenin şeklini, niteliğini veya terkibini; makina, alet veya el emeği yardımı ile kısmen veya tamamen değiştirilmesini sağlayanları ifade eder. Satın aldıkları malları işledikten sonra ihraç edenler, imalatçı-ihracatçı sayıldıklarından, bu malları vergi ödenmeksizin satın almaları mümkün değildir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde ise, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
Öte yandan, 99 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4 üncü bölümünde de, gümrük beyannamesi üzerinde bilgileri yer almayan imalatçıların ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan onaylı bir yazı alacakları, vergi dairelerinin gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneği ile birlikte ibraz edilecek bu yazıya istinaden imalatçıların terkin ve iade işlemlerini yerine getirecekleri ifade edilmiştir.
Buna göre, Firmanızca ihraç kaydıyla demonte olarak teslim edilen şöminenin ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan alınacak yazı ile ilgili gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneğinin bağlı bulunduğunuz vergi dairesine ibraz edilmesi, ihraç kayıtlı faturalarda yer alan malların asıl malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğinde olduğunun ve aynen ihraç edildiğinin vergi dairesince tespiti halinde tecil-terkin uygulamasından yararlanmanız mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130.12.27-203
Tarih: 25/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130.12.27-203
25/07/2013
Konu : İhraç kayıtlı satışlarda terkin işleminin gerçekleştirilmesi için ihracatçı adına düzenlenmiş olan döviz alım belgesinin gerekip gerekmediği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ... Ltd. Şti.'ye KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında teslim ettiğiniz ve ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan ettiğiniz malların adı geçen firma tarafından bavul ticareti kapsamında ihraç edildiği, malların ihraç edildiğine dair gümrükçe onaylanan özel faturaların örnekleri ihracatçı firma tarafından şirketinize ulaştırıldığı, şirketinizce ihraç kayıtlı satışlarınıza ilişkin fatura örnekleri, indirilecek KDV listesi ve malların yurtdışı edildiğine dair gümrükçe onaylı özel fatura örneklerini vergi dairesine ibraz ederek tecil edilen verginin terkinini talep ettiğiniz, ancak vergi dairesince ihracatçı tarafından özel fatura ile yapılan satış bedeline ait döviz alım belgesinin olmadığı belirtilerek terkin işleminin gerçekleştirilmediğinden bahisle, ihraç kayıtlı satışlarda terkin işleminin gerçekleştirilmesi için ihracatçı adına düzenlenmiş olan "döviz alım belgesi"nin aranmasının gerekip gerekmediği hususunda bilgi istenildiği anlaşılmıştır.
61 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde; istisna belgesine sahip mükelleflerin Türkiye'de ikamet etmeyenlere döviz karşılığı yaptıkları satışlarda katma değer vergisi tahsil etmeden işlem yapabilecekleri, bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği,
Aynı Tebliğin (3-c) bendinde ise, satış bedeline ait dövizin bankalara veya özel finans kurumlarına satılması üzerine düzenlenen döviz alım belgesinin aslının veya noter onaylı örneğinin ilgili döneme ait katma değer vergisi beyannamesine ekleneceği açıklamalarına yer verilmiştir.
Öte yandan, 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (1.1.3/v) bölümünde ihraç kaydıyla satışlarda mahsup talebinde aranılan belgeler sıralanmış ve bavul ticareti kapsamında ihracat yapanlara satış yapılması halinde, ihracatçıdan temin edilen ve münhasıran 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar veya özel finans kurumlarınca düzenlenmiş döviz alım belgesi aslı veya ilgili banka veya ilgili finans kurumu şubesince onaylanmış örneğinin olması gerektiği belirtilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Kanunun 11/1-c maddesi uyarınca Şirketiniz tarafından özel fatura kapsamında ihraç edilmek üzere teslim edilen malların fiilen ihraç edilmiş olması yeterli olup, 2011/Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül vergilendirme dönemi KDV beyannamelerinde beyan edilerek tecil edilmesi gereken KDV ninterkini için, ihracatçı ... Ltd. Şti. adına düzenlenmiş bulunan döviz alım belgelerinin ibraz edilmesine (aranmasına) gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-ÖTV 5 GENEL-1368
Tarih: 28/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV Grup Müdürlüğü)
: 39044742-ÖTV 5 GENEL-1368
28/08/2013
Konu : İhraç kayıtlı alınan malların aynen ihraç edilmemesi.
İlgi kayıtlı talep formunda, gerek ihraç kayıtlı gerekse katma değer vergisi (KDV) ve özel tüketim vergisi (ÖTV) ödenerek satın alınan kullanılmamış araçların; motor, şasi ve karoser olarak parçalanıp ihraç edilmesi ile serbest bölgeye yurtdışından getirilen araçların da parçalanıp ihraç edilmesi durumunda imalatçı mükellef açısından tecil-terkin işlemleri ile ödenen KDV ve ÖTV nin firmanıza iade edilip edilmeyeceği konusunda görüş talep edilmektedir.
1.Katma Değer Vergisi Kanunu Açısından
3065 sayılı KDV Kanununun;
11/1-a maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
12 nci maddesinde, bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için teslimin yurt dışındaki müşteriye yapılması ve teslim konusu malın T.C. gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye vasıl olması gerektiği,
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
16/1-c maddesinde, Gümrük Kanunundaki transit ve gümrük antrepo rejimleri ile geçici depolama ve serbest bölge hükümleri uygulanan malların tesliminin vergiden istina olduğu,
32 nci maddesinde, Kanunun 11, 13, 14 ve 15 inci maddeleri ile 17 nci maddenin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilen işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin, Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade edileceği,
hükme bağlanmıştır.
27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "7-Tecil-Terkin İşlemlerinin İhraç Edilen Nihai Ürünün İmalatçısına Uygulanması" başlıklı bölümünde; imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı malın, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işlemi uygulanmayacağı açıklanmıştır.
Buna göre, ihraç kayıtlı olarak satın aldığınız araçların, motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayırılarak ihraç edilmesi durumunda, söz konusu araçların alımında Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
KDV ödeyerek satın aldığınız kullanılmamış araçların motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayrılarak söz konusu araç parçalarının Kanunun 11/1-a maddesi kapsamında ihraç edilmesi halinde bu araçlar için yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV nin iadesinin talep edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Yurtdışından serbest bölgeye getirilen mallar için ithalat hükümleri uygulanmadığından bu işlem KDV ye tabi olmayacak, serbest bölgeden yurtdışına gönderilen mallar için ihracat hükümleri uygulanmadığından bu işlem Kanunun 11/1-a maddesindeki ihracat istisnası kapsamında değerlendirilmeyecektir. Öte yandan, yurtdışından serbest bölgeye getirilen araçların olduğu gibi veya parçalarına ayrılarak serbest bölgede teslimi Kanunun 16/1-c maddesi kapsamında KDV den istisnadır.
2.Özel Tüketim Vergisi Kanunu Açısından
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanununun 1/1-b bendiyle, bu Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabının bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.
Kanunun 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, bu Kanuna ekli listelerdeki malların ihracat teslimlerinin; teslimin yurt dışındaki bir müşteriye yapılması ve teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olması koşuluyla vergiden müstesna olduğu, 2 nci fıkrasında ise ihraç edilen malların alış faturaları ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen ve beyan edilen ÖTV nin ihracatçıya iade edileceği hüküm altına alınmıştır. Yurt dışındaki müşteri tabiri ise; ikametgahı, işyeri, kanuni ve iş merkezleri yurt dışında olan alıcılar ile yurt içinde bulunan bir işletmenin, yurtdışında faaliyet gösteren şubelerini ifade etmektedir.
Buna göre, ÖTV uygulanan malların ihraç edilmesi halinde bu verginin iadesi, sadece ÖTV mükelleflerinden satın alınan ve niteliği değiştirilmeden (olduğu gibi) ihraç edilen mallar için söz konusudur. ÖTV uygulanan safhadan sonraki satıcılardan alınan malların ihraç edilmesi halinde, alış belgelerinde görünmeyen ve malın maliyetine dahil edilmiş olan ÖTV iade edilemeyecektir.
Öte yandan ÖTV Kanununun 8 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, ihraç kaydıyla teslimlerde tecil-terkin uygulanması öngörülmüştür. Bu uygulama, ihracatçının doğrudan ÖTV mükelleflerinden satın aldıkları mallar için söz konusudur. Bu durumda ÖTV Kanununa ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi araçların olduğu gibi ihraç edilmek üzere ihracatçılara tesliminde hesaplanan ÖTV nin ihracatçıdan tahsil edilmemesi şartıyla, ÖTV mükellefinin talebi üzerine tecil edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Bu bağlamda, ihraç edilmek üzere gerek ÖTV ödenerek gerekse ihraç kayıtlı olarak satın alınan araçların, motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayrılarak söz konusu parçalarının ihracatının yapılması durumunda; ihraç edilen mallar, ihracatçının satın aldığı mallarla aynı mallar olmadığından, bahse konu araçlar için yüklenilen ÖTV nin iade edilmesi veya ihraç kaydıyla tecil-terkin kapsamındaki işlemlerden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Yine aynı Kanunun 7/7 nci maddesinde, 4458 sayılı Gümrük Kanununun transit, gümrük Antrepo, dahilde işleme, gümrük kontrolü altında işleme rejimlerine tabi tutulanlar ile serbest bölgeler ve geçici depolama yerleri hükümleri uygulanan malların tesliminin vergiden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ÖTV Kanununun 7/7 nci maddesi uyarınca serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar ÖTV den istisna edildiğinden, yurt dışından serbest bölgeye getirilen ÖTV Kanununa ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi araçlar serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar kapsamında olduğu sürece bu mallara ÖTV uygulanmayacaktır. Bu durumda söz konusu mallar olduğu gibi ihraç edilse bile vergi iadesine konu olmayacaktır.
Bununla birlikte bahse konu mallar serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar kapsamında değerlendirilmezler ise yine parçalarının ihracı durumunda bahse konu araçlar için yüklenilen ÖTV nin iade edilmesi mümkün olmayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28
Tarih: 31/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
İVEDİ
Sayı : B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28
31/01/2012
Konu : İhraç Kayıtlı Teslimlerde İmalatçı Fatura Tarihinin İhracatçı Faturası Tarihinden Sonraki Bir Tarih Olması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kaydıyla mal teslim ettiğiniz ihracatçı firmanın, gümrük işlemlerinde zaman kazanmak amacıyla ihraç edeceği malın miktar ve niteliğini dikkate alarak düzenlediği fatura ile gümrük beyannamesini açtırdığı, bu nedenle firmanız tarafından düzenlenen ihraç kayıtlı teslime ait fatura tarihinin, gümrük beyannamesindeki ihracatçı fatura tarihinden sonra, ancak fiili ihraç tarihinden de önceki bir tarihi taşıdığı belirtilerek, bu durumun izahı için münhasıran özel amaçlı YMM raporu düzenlenmesinin veya bu konuda vergi incelemesi yapılmasının zorunlu olup olmadığının bildirilmesi istenilmektedir.
Şirketinizin KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre, imalatçı sıfatıyla düzenlediği fatura tarihi, ihracatçı firmanın gümrük beyannamesi açılmaya esas düzenlediği fatura tarihinden sonra olmakla birlikte, fiili ihraç tarihinden önceki bir tarihi taşıması kaydıyla, bu kapsamda ortaya çıkan terkin ve iade taleplerinin 84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında sonuçlandırılması mümkündür.
Ancak bu konuda vergi dairesinin bilgi isteme, gerek gördüğü hallerde de vergi incelemesi yapma veya incelemeye sevk etme hakkı her zaman mevcuttur.
Öte yandan, firmanızın ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iadesini YMM tasdik raporu ile istemesi halinde, YMM nin düzenlediği raporda fatura tarihlerindeki uyumsuzluk nedeni hakkında açıklama yapması da mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I.13.189]-79
Tarih: 31/03/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I.13.189]-79
31/03/2014
Konu :İhracat işlemlerine aracılık hizmeti karşılığında ödenen komisyon bedelinin yansıtılmasında KDV
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; tekstil ürünleri imalatçısı olduğunuz, ihraç kaydıyla satışı yapılan ürünlerinizin ihracını gerçekleştiren firma ile aranızda yapılan anlaşma gereği yurt dışı komisyon ödemelerinin (ihracat işlemlerine aracılık hizmeti) tarafınıza yansıtıldığı, ancak ihracatçı firmanın katma değer vergisi (KDV) ödemeden yurt dışında ödediği komisyonu tarafınıza yansıtırken düzenlenen faturalarda KDV hesaplandığı belirtilerek,
- ihracatçı firmanın KDV ödenmeden yurt dışında ödediği komisyon bedelini tarafınıza yansıtırken KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı, hesaplanmaması halinde ödenen KDV lerin iadesinin mümkün olup olmadığı,
- komisyon faturalarına ilişkin yüklenilen KDV nin, yıllık indirimli orana tabi KDV İadesi YMM Raporu ile talep edilip edilemeyeceği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun;
-1/1 maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye‘de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
-4 üncü maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, birşeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
-6/b maddesinde, hizmetin Türkiye'de yapılmasının veya hizmetten Türkiye'de faydalanılmasının işlemlerin Türkiye'de yapıldığını ifade ettiği,
-8/2 inci maddesinde ise, vergiye tabi bir işlem söz konusu olmadığı veya KDV yi fatura ve benzeri vesikalarda göstermeye hakkı bulunmadığı halde, düzenlediği bu tür vesikalarda KDV gösterenlerin, bu vergiyi ödemekle mükellef oldukları, bu hususun Kanuna göre borçlu oldukları vergi tutarından daha yüksek bir meblağı gösteren mükellefler için de geçerli olduğu ve bu gibi sebeplerle fazla ödenen vergilerin, Maliye Bakanlığının belirleyeceği usul ve esaslara göreilgililere iade edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
117 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin " 2.1. İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye'de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler" başlıklı bölümünün 2.1.1 kısmında; KDV Kanununun 1 inci maddesine göre bir hizmetin KDV nin konusuna girebilmesi için Türkiye'de ifa edilmesinin gerektiği, aynı Kanunun (6/b)maddesinde ise Türkiye'de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye'de ifa edilmiş sayılacağı, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanların Türkiye'de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye'de faydalanılan hizmetlerin KDV ye tabi olacağı, bu gibi hizmet ifalarında mükellefin, esas olarak hizmet iifa eden olmakla birlikte, Türkiye'de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV nin tamamının, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödeneceği, hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde ise mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmeyeceği belirtilmiştir.
Öte yandan, KDV Kanununun 8/2 inci maddesindeki yetkiye dayanarak yayımlanan ve fazla veya yersiz ödenen vergilerin iadesine ilişkin düzenlemeleri içeren 116 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4. bölümünde; fazla veya yersiz hesaplanan verginin satıcı mükelleflere iadesinin mümkün olduğu, bunun için de fazla veya yersiz hesaplanan vergiye ilişkin olarak gerek satıcı gerekse alıcı nezdinde işlemin KDV uygulanmadan önceki hale döndürülmesinin esas olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, ihraç kaydıyla satışını yaptığınız ürünler için ihracatçı firma tarafından yurt dışındaki firmalardan alınan ihracat işlemlerine aracılık hizmeti, Kanunun 6/b maddesi uyarınca KDV nin konusuna girmediğinden, tarafınıza yansıtılan komisyon bedeli üzerinden KDV hesaplanmaması gerekir.
Diğer taraftan, ihracatçı firma tarafından şirketinize yansıtılan komisyon bedeli üzerinden fazla veya yersiz hesaplanan KDV nin 116 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde yapılan açıklamalar doğrultusunda iadesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2337
Tarih: 27/07/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2337
27/07/2012
Konu : İhraç kayıtlı alınan ancak süresinde ihraç edilememesi nedeniyle izleyen yıl rücu yoluyla ödenen verginin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Ekim/2009 döneminde ihraç kayıtlı aldığınız ve süresinde ihraç edememeniz nedeniyle Mart/2010 döneminde imalatçıya ödediğiniz verginin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilemeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içerisinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği,
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde, tecil olunan verginin, tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunacağı, ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirim konusu yapabilecekleri,
29/3 üncü maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
32 nci maddesinde ise, Kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV nin iade edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
İhraç kayıtlı alınan mallara ilişkin yüklenilen KDV, ihracatçı açısından ihracatın yapılması gereken 3 aylık sürenin sonu itibariyle indirilebilir hale geldiğinden, ihracatçının süresinde ihraç edemediği mallara yönelik yüklendiği KDV'yi enerken 3 aylık sürenin bitiş gününü takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılı içerisinde indirim konusu yapması mümkün bulunmaktadır. Diğer bir deyişle ihraç kayıtlı teslimlerde ihracatın gerçekleşmemesi halinde, ihracatçı için indirilecek KDV bakımından vergiyi doğuran olay ihracat için zorunlu olan sürenin bitimini takip eden gün itibariyle meydana gelmektedir.
Buna göre; Şirketiniz tarafından Ekim/2009 döneminde ihraç kaydıyla teslim alınan ancak, 3 aylık süre içerisinde ihraç edilemeyen mallara ilişkin KDV, üç aylık sürenin bitimini takip eden günün dahil olduğu vergilendirme döneminde, ilgili dönemin kapsayan takvim yılı aşılmamak suretiyle indirim konusu yapılabilecektir. Söz konusu dönemde indirim hesaplarına alınan ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV tutarının, malın daha sonra ihraç edilmesi durumunda iadeye konu edilebileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı:
73903997-130[11-2013/31]-4230
Tarih:
30/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ESKİŞEHİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : 73903997-130[11-2013/31]-4230
30/05/2014
Konu :İhraç Kaydıyla Teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; .......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. ye ihraç kaydıyla bir adet kamyon satışında bulunduğunuz, söz konusu satış işlemini Mart/2013 dönemi KDV beyannamesinde ihraç kaydıyla satış olarak beyan ettiğiniz, kamyonun ........ firması tarafından üzerine beton pompası monte edilerek ihraç edildiği, firmanızca ihraç kaydıyla teslim ettiğiniz kamyon üzerine beton pompası monte edilebilmesi için serviste bazı parçaların ilave edildiği belirtilerek, söz konusu kamyon satışının ihraç kaydıyla satış olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği sorulmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
- 11/1-c maddesinde de, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliği 26/4/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 1/5/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş ve KDV Genel Tebliğlerinin tümünü mülga etmiştir.
İşlemin yapıldığı dönemde geçerli olan ancak KDV Genel Uygulama Tebliği ile mülga olan KDV Genel Tebliğlerinden;
27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A/7) bölümünde, tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanamayacağı açıklamasına yer verilmiştir.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde, ihraç edilecek mallar ile bu malların eklentisi veya ayrılmaz parçası mahiyetindeki malların KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kaydıyla ve ayrı ayrı satın alınması halinde, eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde de tecil-terkin uygulamasından yararlanılabileceği; eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için asıl malın KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınmasının gerekmekte olduğu; ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında yapılabilmesinin uygun görüldüğü ifade edilmiştir.
Öte yandan, özelge talep formu ekinde bulunan ihraç kayıtlı satış faturası, iş emri, ihracat faturası ve gümrük çıkış beyannamesinin incelenmesi neticesinde, imalatını gerçekleştirmeden tedarikçi olarak satın aldığınız kamyonun üzerine ihracatçı firma tarafından beton pompası monte edildiği, söz konusu beton pompasının montajının firmanız tarafından gerçekleştirilmediği, beton pompası monte edilebilmesi için ön ayarlama ve kontrollere ilişkin işlemlerin yapıldığı, 28/03/2013 tarih ve 13350300EX050784 sayılı gümrük çıkış beyannamesinde de imalatçı firma olarak Betonstar Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin yer aldığı anlaşılmıştır.
Buna göre; firmanızın piyasadan tedarik ederek ......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. ye teslim ettiği ve ......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin üzerine mobil beton pompası ilave ederek ihraç ettiği kamyon, firmanız tarafından imal edilmediğinden(kamyonun imalatçısı firmanız olmadığından) söz konusu teslimin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.102-44
Tarih: 03/02/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜNE
Sayı :B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.102-44
03/02/2012
Konu : İhraç kayıtlı mal teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, piyasadan tedarik ettiğiniz ham iplik ve kumaşları sanayi sicil belgenizde belirtilen üretim konusu kapsamında boyama işlemine tabi tuttuktan sonra ihracatçılara veya DİİB sahibi mükelleflere ihraç kayıtlı olarak teslim etmenizin mümkün olup olmadığı konusunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi istenilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Konu ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde ise ancak sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip bulunan işletmelerin ihraç kaydıyla mal teslim edebilecekleri belirtilmiştir.
Öte yandan, KDV Kanunun 11/1-c maddesine göre imalatçı sayılan mükelleflerin aynı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında dahilde işleme iin belgesine sahip ihracatçılara da 83, Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğindeki esaslar çerçevesinde ihraç kaydıyla mal teslim etmesi mümkün bulunmaktadır.
Bu çerçevede, şirketinizin sanayi sicil belgesindeki üretim konusu kapsamında boyama işlemine tabi tuttuğu ham kumaş ve iplikleri ihraç edilmek üzere ihracatçılara veya dahilde işleme izin belgesi sahibi mükelleflere tecil-terkin sistemi kapsamında teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I.13.59]-236
Tarih: 15/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I.13.59]-236
15/08/2013
Konu: ihraç kaydıyla satılan kumaşların seccade olarak ihraç edilmesi halinde tecil-terkin
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; satışını yaptığınız döşemelik kumaşların ihracatçı firma tarafından seccade yapılarak yurt dışı edilmesi işleminin KDV Kanununun 11/1-c kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 27 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin (A/7) bölümünde, tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanmayacağı açıklamasına yer verilmiştir.
87 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin (F) bölümünde de, KDV Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemi ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin 7. bölümündeki açıklamalara göre, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre, Şirketiniz tarafından teslim edilen kumaşlar ihracatçı firma tarafından seccade yapılarak ihraç edildiğinden, söz konusu teslim dolayısıyla Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sisteminden yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 63611781-130[11-2019/12]-E.21256
Tarih: 12/08/2020
T.C.AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 63611781-130[11-2019/12]-E.21256
12.08.2020
Konu : Stoktan ihraç kayıtlı teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; Şirketinizin 31.12.2018 tarihli bilançosunda kayıtlı olarak stokta bulunan 1.557.253,83 TL tutarındaki 6252 ton blok mermerin, ülke ve dünya pazarındaki olumsuzluklar nedeniyle satışının yapılamadığı gerekçesiyle geçici tatil (üretime ara verme) talebi ile Maden İşleri Genel Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu, bu nedenle 14.5.2019 tarihinde süresi dolan 2.5.2017 tarih ve … sayılı Kapasite Raporunun yenilenmediği, söz konusu kapasite raporunda yer alan belirlemelere uygun olarak üretiminin yapıldığı belirtilen bu malların stokta kayıtlı miktarla sınırlı olarak, kapasite raporunun geçerlilik süresinin sona erdiği tarihten sonra (2019/Ağustos) ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapılıp yapılamayacağı hususunda bilgi verilmesinin istenildiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Teslimlerde Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (II/A-8.) bölümünde yer alan;
-"Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" alt başlıklı (8.3.) ayrımında;
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araçparkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması,
Gerekmektedir
Bu şartlara sahip olan imalatçılarca, ihraç kaydıyla ihracatçılara mal teslim edilen dönemde ve bir defa olmak üzere" imalatçı belgesi" ve ilgili meslek odasına üyelik belgesinin birer örneği, ilgili dönem KDV beyannamesinin verilme süresine kadar bağlı oldukları vergi dairesine bir dilekçe ekinde verilir.
İmalatçı niteliğindeki değişiklikler ve imalatçı niteliğinin kaybedilmesi halleri ayrıca vergi dairesine bildirilir.…",
-"Tecil Edilecek Verginin Hesabı ve Terkini" alt başlıklı (8.5.) ayrımında;
"…İhraç kaydıyla mal teslimlerine ait beyan edilen ve tecil edilen KDV, ihracata konu malın süresi içinde ihraç edildiğinin tevsik edilmesi kaydıyla terkin edilir.
Terkin işleminin yapılabilmesi için, ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesi veya listesinin ihraç kaydıyla satış faturaları ile birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi gerekir.…"
açıklamaları yapılmıştır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, 14.5.2019 tarihinde süresi dolan kapasite raporunda yer alan belirlemelere uygun olarak üretiminin yapıldığı belirtilen söz konusu malların, stokta kayıtlı miktarla sınırlı olarak, kapasite raporunun geçerlilik süresinin sona erdiği tarihten sonra Şirketiniz tarafından ihraç kayıtlı olarak satışı, bahse konusu malların üretiminin yapıldığı dönemde imalatçı sayılmanın koşullarının sağlanması şartıyla mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[Mük.257-2015/VUK1-19457]-256526
Tarih: 18/08/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı : 11395140-105[Mük.257-2015/VUK1-19457]-256526
18.08.2017
Konu : İhraç kayıtlı e-faturada KDV'nin hesaplanmaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; 30.09.2015 tarihinde e-fatura sisteminde oluşturulan ihraç kayıtlı faturada, KDV hesaplanmadığı ve fatura üzerinde gösterilmediği, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden KDV tahsil edilmemiştir ibaresi yazıldığı halde sehven KDV bildirilmediği ve 7 günlük itiraz ve düzeltme süresinden sonra bu hatanın fark edildiğini, ayrıca düzeltme işlemi yapılmadığından, Vergi Usul Kanunu hükümleri çerçevesinde muhasebe defter kayıtlarının nasıl yapılacağı söz konusu faturanın ihraç kayıtlı fatura olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve KDV Kanunun 11/1-c maddesi hükümlerine göre beyan edilerek iade talebine konu edilip edilemeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşleri talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuya ilişkin olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.) bölümünde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçılar tarafından ihraç kaydıyla yapılan teslimlerle ilgili olarak düzenlenen faturalarda, "3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, Katma Değer Vergisi tahsil edilmemiştir" ibaresinin yazılacağı, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından 3065sayılı Kanunun 32 nci maddesi hükmünün uygulanmayacağı açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 175 ve mükerrer 257. maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak;
a) Muhasebenin Temel Kavramları,
b) Muhasebe Politikalarının Açıklanması,
c) Mali Tablolar İlkeleri,
d) Mali Tabloların Düzenlenmesi ve Sunulması,
e) Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve İşleyişi, konularında düzenlemeler yapan 1 No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği 01/01/1994 tarihinden itibaren zorunlu olarak uygulanmak üzere 26/12/1992 tarihli ve 21447mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
Anılan Tebliğin, "Hesap Planı Açıklamaları" bölümünde "1-DÖNEN VARLIKLAR/ 19- DİĞER DÖNEN VARLIKLAR" başlığıa ltında;
"192. DİĞER KDV
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gerektiği halde ödenmeyip, fiilen indirilmesinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenen katma değer vergisinin, ertelemenin bir yıl içinde olması halinde kaydedildiği ve izlendiği hesaptır.
İşleyişi :
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde, gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi pasifteki ilgili hesabın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir."
denilmekte ve aynı Tebliğin "3-KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR / 39.DİĞER KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR" başlığı altında;
"392. DİĞER KDV
Bu hesap; teşvikli yatırım mallarının ithalinden doğan ve ertelenen Katma Değer Vergisi ve ihraç kaydiyle satış nedeniyle ertelenen ve terkin edilecek Katma Değer Vergisi gibi ihtiyaca göre bölümlenir.
İşleyişi :
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi, aktifteki ilgili hesabın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonunda aktifteki ilgili hesabın alacağı karşılığı bu hesaba borç kaydedilmek suretiyle işlem görür.
Yatırım teşvik belgelerinde öngörüldüğü şekilde gerçekleşmemesi halinde ertelenen katma değer vergisi bu hesaba borç, ödenmek üzere pasifteki tahakkuk hesabına alacak kaydedilir.
Vergi dairesince tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı" nın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonucunda borçlusunun alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.
İhracatın gerçekleşmemesi halinde ise, tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı"nın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.
denilerek söz konusu hesapların işleyişi açıklanmaktadır.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 242 nci maddesinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan ve faturanın elektronik belge olarak düzenlenmesi, elektronik ortamda iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin usul ve esasların açıklandığı 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; "elektronik belge" şekil hükümlerinden bağımsız olarak Vergi Usul Kanununa göre düzenlenmesi zorunlu olan belgelerde yer alan bilgileri içeren elektronik kayıtlar bütünü, "elektronik fatura" ise bu Tebliğde yer alan şartlara uygun olan ve elektronik belge biçiminde oluşturulmuş fatura olarak tanımlanmıştır. Aynı Tebliğin "3-Genel Olarak e-Fatura" başlıklı bölümünde e-faturanın yeni bir belge türü olmadığı, kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip olduğu belirtildikten sonra "5- e-Fatura Düzenlenmesi ve İletilmesi" başlıklı bölümünün üçüncü paragrafında mükelleflerin e-Fatura düzenlerken, bu Tebliğde belirtilmeyen hususlarda süreler başta olmak üzere Vergi Usul Kanunu ve ilgili diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan usul ve esaslara uymak zorunda oldukları açıklaması yapılmıştır.
Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, düzenlenen e-fatura ile fiili ihracatın süresinde gerçekleşmiş olması, söz konusu işleme ilişkin KDV'nin, Vergi Usul Kanununun 219 uncu maddesindeki hükümler dikkate alınarak kayıtlarınıza intikal ettirilmesi, usulüne uygun olarak ihraç kayıtlı teslim kapsamında ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilip tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil edilmesi, ihracatçının ise bu teslimleri ihraç kayıtlı teslim olarak kayıt sürelerini de dikkate alarak kayıtlarına intikal ettirmiş olması kaydıyla söz konusu işlemin ihraç kayıtlı teslim kapsamında değerlendirilmesi mümkündür.
Ayrıca , tecil veya iade edilebilir KDV'nin "192. Diğer KDV Hesabı" nın borcuna, tecil edilecek KDV veya iade edilecek KDV'nin de "392. Diğer KDV Hesabı" nın alacağına kayıt edilmesi gerektiği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1348
Tarih: 27/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.11-1348
27/08/2013
Konu : Rücu edilen verginin iadesinin talep edilip edilemeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda,
Şirketinizce ....... Teneke San. ve Tic. Ltd. Şti.'nden ihraç kaydıyla mal teslim alındığı,
İhracat gerçekleştikten sonra bu firmanın Ankara Ostim Vergi Dairesine iade talebinde bulunduğu ancak, ihraç kaydıyla şirketinize teslim edilen malların imalatçısı olmadığı gerekçe gösterilerek iade talebinin reddedildiği,
Bu mallara ilişkin hesaplanan KDV nin, firmanıza rucü edilmesi nedeniyle tarafınızca ödendiği
belirtilerek, ödenen KDV nin iadesinin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç kaydıyla imalatçılar tarafından ihracatçılara teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin tecil ve terkinine ilişkin hükümler yer almaktadır.
Bu hükümlere göre, ihracatın maddede belirtilen şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte imalatçıdan tahsil edilmektedir.
Öte yandan, konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 23 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "C" bölümü uyarınca; ihraç edecekleri malı bu uygulama kapsamında KDV ödemeksizin satın alan ihracatçıların, bu şekilde satın aldıkları mallar için hesaplanan KDV yi indirim ve iade hakları bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, KDV Kanununun 29/1 inci maddesinde; mükelleflerin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV ile ithal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV yi indirebilecekleri,
29/3 üncü maddesinde; indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
29/4 üncü maddesinde, Bakanlığımızın vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, bu Kanunun ana ilkelerine uygun olarak gidermeye ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenlemeye yetkili olduğu,
32 nci maddesinde ise; KDV Kanununun 11 inci maddesi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen katma değer vergisinin, Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı,
hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihraç kaydıyla Şirketinize teslimde bulunan imalatçı firmanın bu vasfının olmadığı gerekçe gösterilerek iade talebinin reddedilmesi nedeniyle, söz konusu mallara ilişkin olarak imalatçı tarafından hesaplanan verginin tarafınıza rücu edilmesi halinde, rücu yoluyla ödediğiniz verginin (vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak kaydıyla) ödemenin yapıldığı dönem beyannamesinde indirim konusu yapılması, indirimle giderilemeyen kısmın ise genel hükümler çerçevesinde iadesinin/mahsubunun talep edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Ancak, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılının aşılması durumunda söz konusu teslime ilişkin olarak tarafınıza rücu edilen verginin indirim konusu yapılamayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-25-2010-11
Tarih: 07/04/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TEKİRDAĞ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-25-2010-11
07/04/2011
Konu : İhraç kayıtlı satışta Gümrük Beyannamesinde imalatçı firmanın yanlış yazılması
İlgi dilekçenizde, firmanızın 27/7/2009 tarih ve 637329 numaralı faturası ile .... Vergi Dairesinin ... vergi kimlik numaralı mükellefi..... A.Ş. ye ihraç kayıtlı olarak sattığı fırınların ... tarihli ... sayılı Gümrük Beyannamesi ile yurtdışı edildiği, ancak gümrük beyannamesinde ihraç konusu fırınların üretici firmasının sehven .... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi..... Şti. olarak ve gümrük beyannamesinin kapanmış olması nedeni ile yanlışlığın gümrük beyannamesi üzerinde düzelttirilemediği belirtilmekte, söz konusu iadeye ilişkin yapılacak işlem hakkında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan Genel Tebliğlerle de uygulamanın usul ve esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
İmalatçılar tarafından ihraç edilmek üzere teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin vergi dairelerine ibraz edilmesi zorunludur.
99 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4 üncü bölümünde, imalatçıların ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan onaylı bir yazı alacakları, vergi dairelerinin gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneği ile birlikte ibraz edilecek bu yazıya istinaden imalatçıların terkin ve iade işlemlerini yerine getirecekleri belirtilmiştir. Ancak, Tebliğde gümrük beyannamesinde imalatçı adının yanlış yazılmasına ilişkin bir açıklama yer almamaktadır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesinin (B) fıkrasında; vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihracatçı .... A.Ş. tarafından ... tarih, ... no.lu gümrük beyannamesi ile yurt dışı edilen malların Firmanızın ...tarih ve ... numaralı faturası ile teslim edilen mallar olduğunun vergi inceleme raporu veya özel amaçlı YMM Raporu ile tevsik edilmesi şartıyla söz konusu ihraç kayıtlı teslime ilişkin iade talebinin sonuçlandırılması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 21152195-35-02-164
Tarih: 02/04/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı : 21152195-35-02-164
02/04/2015
Konu : İhraç kayıtlı teslimlerde vadeli alınan mallara ilişkin erken ödeme indirimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; şirketinizin imalatçı firmalardan ambalaj malzemelerini ihraç kaydıyla alıp yurt dışına ihraç ettiği, ancak yurt dışına ihraç edilen ambalaj malzemelerini imalatçılardan vadeli olarak satın aldığı ve vade tarihinden önce ödeme yaptığı belirtilerek, imalatçı firmaya düzenlenen erken ödeme indirimi faturasında KDV uygulanıp uygulanmayacağı konusunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi talep edilmektedir.
3065 Sayılı KDV Kanununun 11/1-a maddesinde; ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de verilen roaming hizmetlerinin KDV den istisna olduğu, 11/1-c maddesinde; imalatçıların imal ettikleri mallardan ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara yapacakları teslimler nedeniyle hesaplanan KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen, ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh, tahakkuk ve tecil olunacağı, ihracatın teslim tarihini takip eden 3 ay içinde gerçekleşmesi halinde tecil edilen bu verginin terkin olunacağı, 32 nci maddesinde de, Kanunun 11 inci maddesi kapsamındaki işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen vergilerin, bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 20 nci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu, bedel deyiminin, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği, 24/c maddesinde ise; vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dâhil olduğu hükme bağlanmıştır.
26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin "(II/A)-İHRACAT İSTİSNASI" başlıklı bölümünün "8.9. İmalatçı Aleyhine Matrahta Meydana Gelen Değişiklik" bölümünde;
"İmalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçılar tarafından imalatçıya bir fatura düzenlenerek KDV hesaplanır. Bu faturada hesaplanan KDV ihracatçı tarafından beyan edilir, imalatçı tarafından indirim konusu yapılır."
ifadesi yer almaktadır.
60 Seri No.lu KDV Sirkülerinin (4.5.) bölümünde ise;
"4.5.2. KDV Kanununun 11/1-c maddesi hükmü gereğince tecil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ihracatçı lehine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçı tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir."
denilmektedir.
Buna göre, tecil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında şirketiniz lehine ortaya çıkan erken ödeme indirimi için şirketiniz tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47
Tarih: 09/04/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47
09/04/2014
Konu : İthal edilen ürünün ihraç kayıtlı satışının yapılıp yapılamayacağı hak.
İlgide kayıtlı talep formunuzda; Şirketinizin imalat konusunun madeni eşya imalatı (alüminyum ve metal merdiven, ütü masası, çamaşır kurutmalığı) olduğu, aynı zamanda bu ürünlerin mamül olarak ithal edildiği, % 90-95 lik kısmı tamamlanmış olarak ithal edilen ürünlere tarafınızdan galvaniz kaplama ve ürünle birlikte ithali yapılan plastik takozların montajı işlemi yapıldığı belirtilerek, bu ürünlerin ihraç kayıtlı tesliminin yapılıp yapılmayacağı konusunda bilgi verilmesi istenilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "A-İmalatçılar Tarafından İhraç Kaydıyla Yapılan Teslimlerde 1.1.1988 Tarihinden İtibaren Geçerli Olacak Usul ve Esaslar" başlıklı bölümünde; "Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca yapılan tanıma göre imalatçının; Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması, Sanayi Odası, Ticaret Odası ve Esnaf ve Sanatkâr Derneklerine kayıtlı bulunması, Sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olması gerektiği" açıklamalarına yer verilmek suretiyle tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirtilmiştir.
Aynı Tebliğin A-7 bölümünde; "tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanmayacağı,"
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde ise, "KDV Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemi ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 7 nci bölümündeki açıklamalara göre, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi
gerektiği" açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, özelge talep formu eki sanayi sicil belgenizde; galvaniz kaplama ve plastik takozların montajı işleriyle ilgili bir belirlemeye yer verilmemekle birlikte, % 90-95 lik kısmı tamamlanmış olarak ithali gerçekleştirilen söz konusu madeni eşyalara galvaniz kaplama ve plastik takoz montajı yapılmak suretiyle bu ürünlerin Şirketiniz bünyesinde bir kez daha imalat sürecinden geçirildiği ve nihai mamul haline getirildiği anlaşılmaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, mamul olarak ithal ettiğiniz madeni eşyaya Şirketiniz tarafından galvaniz kaplanmak ve ürünle birlikte ithal edilen plastik takozlar monte edilmek suretiyle bir kez daha imalat sürecinden geçirildikten sonra nihai mamul olarak KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.13-1922
Tarih: 22/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.13-1922
22/07/2014
Konu : "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin ihraç kayıtlı teslimlerde tevsik edici belge olarak kabul edilip edilmeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kayıtlı teslimlerde "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin tevsik edici belge olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu'nun;
11/1-a maddesinde; ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler, serbest bölgedeki müşteriler için yapılan fason hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de verilen roaming hizmetlerinin KDV'den istisna olduğu,
12 nci maddesinin (a) bendinde; bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için, teslimin yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılması veya malların yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmesi gerektiği, (b) bendinde de; teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olması ya da yetkili gümrük antreposuna konulması gerektiği, teslim konusu malın ihraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki firmalar veya bizzat alıcı tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde değerlendirilmesinin durumu değiştirmeyeceği,
hüküm altına alınmıştır.
KDV Kanununun 11 inci maddesinde düzenlenen ihracat istisnası ve ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iadesi taleplerinin değerlendirilmesi ve sonuçlandırılmasına ilişkin usul ve esaslar 26/04/2014 tarihli ve 28983 sayılı KDV Genel Uygulama Tebliği ile düzenlenmiştir.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-1.1.1) "İstisnanın Kapsamı ve Beyanı" başlıklı bölümünde;
"Uluslararası taşımacılığa ilişkin olarak deniz ve hava taşıma araçlarına yapılan akaryakıt, kumanya, teknik ve diğer malzeme şeklindeki teslimler aşağıdaki açıklamalar çerçevesinde vergiden istisnadır:
a) Türkiye içinde taşıma hakkı bulunmayan yabancı bayraklı gemilere ve uçaklara yapılan akaryakıt, kumanya, teknik ve diğer malzeme şeklindeki teslimler ihracat teslimi kapsamında KDV'den istisnadır.
b) Uluslararası taşımacılık yapan yerli gemi ve uçaklar ise "yurtiçinde bulunan bir firmanın yurtdışında kendi adına müstakilen faaliyet gösteren şubesi" niteliği taşıdığından bu araçlara yapılan söz konusu teslimler ihracat istisnası kapsamına girer.
c) Yukarıda açıklanan ve istisna kapsamına giren teslimlere ilişkin işlem veya ödemelerin acenteler tarafından yapılması istisnanın uygulanmasına engel değildir.
ç) Söz konusu teslimlerin ihracat istisnası kapsamında değerlendirilebilmesi için gümrük çıkış beyannamesi ile tevsik edilmesi gerektiği tabiidir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Ayrıca, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 176/2 maddesi uyarınca, serbest dolaşımda bulunan yakıt ve yağlar ile kumanyaların dış sefere çıkan gemi, bot ve diğer deniz taşıtları ile hava gemilerine verilmesi ihracat hükmündedir.
Dış sefere çıkan Türk ve yabancı bayraklı deniz taşıtları ile hava gemilerine serbest dolaşımdaki eşyadan yapılan ve ihracat sayılan kumanya, yakıt ve yağlayıcı madde teslimlerinde gümrük beyanının yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü'nün 1/6/2007 tarihli ve 2007/23 sayılı Genelgesiyle belirlenmiştir.
Buna göre; ihraç kayıtlı teslim ettiğiniz kumanya ve yakıtların ihracının gümrük çıkış beyannamesi ile tevsik edilmesi gerekmekte olup, "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin tek başına ihracatta tevsik edici belge olarak kabulü mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1018
Tarih: 10/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-1018
10/07/2013
Konu : İhraç kaydı ile teslim edilen malların yangın sebebiyle zayi olması halinde yapılacak işlem
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, KDV Kanununun 11/1-c maddesi çerçevesinde ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracat gerçekleştirilemeden yangın sonucu kullanılamaz hale geldiği belirtilerek KDV açısından yapılacak işlemler sorulmaktadır.
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV ihracatçılar tarafından ödenmez, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilen bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmakta ve ihracatçılara teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde ise tecil edilen vergi terkin edilmektedir.
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde, tecil olunan vergi, tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
Buna göre, firmanızca ihraç edilmek kaydıyla ihracatçıya teslim edilen malların ihracat gerçekleşmeden çıkan yangın sonucu kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle ihracat usulüne uygun olarak gerçekleşmediğinden zamanında alınmayan KDV, 6183 sayılı Kanunun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte vergi dairesine ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 84974990-130[KDV.1/İ-11-2021/128]-382550
Tarih: 24/08/2022
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Kdv Ve Ötv Grup Müdürlüğü
Sayı :E-84974990-130[KDV.1/İ-11-2021/128]-382550 24.08.2022
Konu :Üretilerek aktife alınan makinanın ihraç kayıtlı teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, makine imalatı faaliyeti ile iştigal eden Firmanız tarafından üretilerek aktifinize kaydedilen "beton püskürtme makinesi"nin Firmanız işlemlerinde kullanıldıktan sonra herhangi bir değişiklik yapılmadan ihraç edileceği belirtilerek, söz konusu makinenin Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslime konu edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
-"Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı (II/A-8.3.) bölümünde,
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve HayvancılıkBakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçiçalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması,
gerekmektedir.”
-"Uygulama Kapsamına Giren Mallar" başlıklı (II/A-8.4.) bölümünde,
"Tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanır. Satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerekir. Bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işlemi uygulanmaz.
İhraç kaydıyla teslimi yapılan malın, ihracat faturası ve gümrük beyannamesinde yer alan malla aynı olması gerekir. Aynı olmasına rağmen fatura ve/veya gümrük beyannamesinde farklı belirtilmesi halinde, ihraç kaydıyla teslim edilen mal ile ihraç edilen malın aynı olduğunun, bu konuya münhasır vergi inceleme raporu veya YMM raporu ile tespiti istenir.
İhracatçı, ihraç kaydıyla aldığı malı imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmelidir. İhraç kaydıyla teslim edilen malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki mallar ile ihraç malı için ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan malların 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında teslimi mümkündür. Ancak, bu malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için, asıl malın 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınması ve yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen faturada ve gümrük beyannamesinde asıl malla birlikte bu nitelikteki malların da yer alması gerekir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Öte yandan, özelge talep formu ekinde bulunan belgelerin incelenmesinden, …/…/… tarih ve …… No.lu Sanayi Sicil Belgesinde Firmanızın üretim konuları arasında "yeraltı beton püskürtme makinesi" üretiminin yer aldığı, …/…/… tarih ve …/… sayılı Kapasite Raporunda ise "tünel, yeraltı ve yer üstünde kullanılan dizel ve elektrik motorlu iş makineleri" üretimi konusunda faaliyet gösterdiğiniz anlaşılmaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, Firmanız tarafından üretilerek aktifinize kaydedilen beton püskürtme makinesinin, sanayi sicil belgenizde yer alması ve imalatçı sayılmanın diğer şartlarının da taşınması kaydıyla, 3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.07.16.02-KDV.ÖZG.2010.212-47
Tarih: 24/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.07.16.02-KDV.ÖZG.2010.212-47
24/01/2012
Konu : İhraç kaydıyla teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, taze sebze ve meyve toptan alım satımı ve pazarlaması faaliyetinde bulunduğunuz ve şirketinizin toptancı halinde faaliyet gösteren firmalardan taze sebze ve meyve alarak ihraç etmeyi planladığı belirtilerek, söz konusu işlemlerde uygulanacak KDV oranı ile firmalardan ihraç kaydıyla taze sebze ve meyve ya da ihracata hazır hale getirilmiş narenciye alımında KDV uygulaması konusunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
KDV Kanununun 28 inci maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 2007/13033 sayılı Kararname ile KDV oranları; I sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %1, II sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %8, listelerde yer almayan vergiye tabi diğer işlemler için % 18 olarak belirlenmiştir.
Sözü edilen Bakanlar Kurulu Kararına ekli I sayılı listenin 6 ncı sırası uyarınca ilgili mevzuatına göre toptancı hallerinde faaliyette bulunanlara ve bunlar tarafından gerçek usule tabi KDV mükelleflerine yapılan taze sebze ve meyve (mamülleri hariç) teslimleri için % 1 oranında KDV uygulanması gerekmektedir.
Buna göre, toptancı hallerinde faaliyette bulunanlar tarafından gerçek usulde KDV mükellefiolan şirketinize yapılan taze sebze ve meyve teslimleri % 1 oranında KDV ye tabidir. Ancak şirketiniz tarafından gerçek usule tabi KDV mükelleflerine yapılacak taze sebze ve meyve teslimlerinde %1 oranında KDV uygulanabilmesi için şirketinizin de toptancı halinde faaliyet göstermesi gerekmektedir.
Dolayısıyla toptancı halinde faaliyet göstermeyen şirketinizin toptancı hallerinde faaliyette bulunanlara yapacağı taze sebze ve meyve teslimleri %1 oranında; toptancı halinde faaliyette bulunmayanlara yapacağı taze sebze ve meyve teslimleri ise teslime konu ürünler için belirlenen oranlarda KDV ye tabi tutulacaktır.
Öte yandan, KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1/c bendinde; "İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur." hükmü yer almaktadır.
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirlenmiş olup, imalatçının sanayi sicil belgesine sahip olması, ilgili meslek teşekkülüne kayıtlı olması, imalat işinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca belirlenen sayıda işçi çalıştırılması, sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olunması ve kapasite raporunun bulunması gerekmektedir. Ayrıca, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi zorunludur.
Buna göre, yukarıda belirtilen şartları taşıyan imalatçı firmaların Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında şirketinize ihraç kaydıyla mal tesliminde bulunmaları mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.29-1905
Tarih: 21/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.29-1905
21/07/2014
Konu : İndirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Firmanızca şekerleme ürünlerinin imalatının, toptan ve perakende ticaretinin yapıldığı ve indirimli oranda vergiye tabi malların ihraç kayıtlı satışının yapıldığı belirtilmiştir. İndirimli orana tabi işlemler kapsamında yapılacak iadelere ilişkin usul ve esasların yer aldığı mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde ihraç kaydı ile teslim nedeniyle yüklenilen vergi farkının iadesine ilişkin olarak Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesinde, indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarlarının Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan kısmının yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların da izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden ya da mahsuben iadesi imkanı getirilmiştir.
Aynı Kanunun 11/1-c maddesinde ise, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, indirimli orana tabi teslimler dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla giderilemeyenlerin iadesine ilişkin usul ve esasların belirlendiği mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (2.1) bölümünde, iade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesinin mümkün olmadığı; (2.2) bölümünde, izleyen yıl içerisinde nakden veya mahsuben iadesi talep edilecek tutarın, bir önceki takvim yılının bütün vergilendirme dönemleri için Tebliğin (2.1) bölümündeki açıklamalara göre hesaplanacağı ifade edilmiştir.
Diğer taraftan mülga Tebliğin (6.2.) bölümünde, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla tesliminde ihraç kaydıyla teslim faturasında hesaplanan ancak tahsil edilmeyen ve tecil de edilemeyen KDV'nin mükellefe iade edildiği, bu teslimler nedeniyle hesaplanan KDV tutarını aşan yüklenimlerin olması durumunda bu farkın Kanunun 29/2 maddesine göre mükellefe iade edilebileceği açıklanmıştır.
Bu açıklamalar çerçevesinde, indirimli orana tabi teslimler nedeniyle yüklenilen KDV ye ilişkin iade talebinin ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması ve indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı tesliminde yüklenilen KDV farkı iadesinin indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edilmesi gerektiğinden, söz konusu KDV farkı iadesinin, gerek yılı içinde mahsuben, gerekse izleyen yıl içinde mahsuben/nakden talep edilmesi halinde, diğer indirimli orana tabi teslimler de iade hesabına dahil edilecektir.
Mükellefler, bu yüklenim farklarını 1 No.lu KDV beyannamesinin "Matrah" kulakçığının "Tevkifat Uygulanmayan İşlemler" tablosu ile "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığının "İhraç Kaydıyla Teslimlere Ait Bildirim" tablosunda "İndirimli Orana Tabi Malların İhraç Kaydıyla Teslimlerinde İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Yüklenilen KDV Farkı" satırında beyan edeceklerdir.
Söz konusu yüklenim farklarının iadesi, indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edilecektir.
Buna göre, indirimli orana tabi işlemlerin ihraç kaydıyla tesliminde yüklenilen vergi farkının iadesi ihracatın gerçekleştiği dönem "İstisnalar ve Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" kulakçığının "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunun 405 kodlu satırına, ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem beyannamesinin ihraç kaydıyla teslimler tablosundaki hesaplanan KDV, yüklenilen KDV farkı yazılmak suretiyle talep edilmekle birlikte, Tebliğde bu satıra yazılan yüklenim farkının iadesinin indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edileceği belirtildiğinden söz konusu yüklenim farkının iadesi, en erken ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesi ile mahsuben, yılı içinde ihraç kayıtlı satışlar beyannamede gösterildiği halde, ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesinde indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı tesliminden doğan yüklenilen KDV farkı beyan edilmemesi halinde ise, en geç izleyen yılın Aralık ayı içinde verilecek olan Kasım dönemi beyannamesi ile yıllık olarak(mahsuben/nakden)talep edilebilecektir.
İndirimli orana tabi işlemlerin ihraç kaydıyla tesliminde yüklenilen vergi farkının yılı içinde iade talep edilmeyip izleyen yılda iadesinin talep edilmesi halinde ise, mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (5) bölümündeki usul ve esaslar çerçevesinde, indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen Ocak-Kasım beyannamelerinin herhangi birinde 439 kodlu satırda beyan edilerek işlem yapılacaktır.
Yüklenilen vergi farkının iadesinin ihracatın gerçekleştiği ve KDV iadesine ilişkin evrakların tamamlanıp vergi dairesine ibraz edildiği dönemde, ihraç kayıtlı satışın yapıldığı dönem beyannamesinde herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-143-2011-7
Tarih: 23/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TEKİRDAĞ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-143-2011-7
23/01/2012
Konu : İhraç Kayıtlı Teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; yarı mamül olarak alınan ham kumaştan boya ve aprelemeye tabi tutarak boyalı kumaş imal ettiğinizi, bazı durumlarda da iplik alıp bunu fason olarak ördürerek ham kumaş haline getirtip daha sonra boya ve aprelemeye tabi tutarak boyalı kumaş haline getirdiğinizi, çalıştığınız bazı firmaların şirketinizden ihraç kayıtlı ya da DİİB kapsamında mamül boyalı kumaş almak istediklerinden bahisle söz konusu mamül malların, ihraç kayıtlı olarak veya Dahilde İşleme Rejimi uyarınca imalatçı olarak ilgili mevzuata göre KDV tahsil edilmeksizin satışının yapılıp yapılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğin (A) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar;
1) Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine haiz olması,
2) Sanayi odası, ticaret odası ve esnaf ve sanatkarlar derneklerine kayıtlı bulunması,
3) İmalat işinde en az 5 işçi çalıştırması (99 no.lu KDV Genel Tebliğ ile 5 işçi çalıştırma şartı kaldırılmıştır.)
4) Sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olması
şeklinde belirlenmiştir.
Yine aynı Tebliğin A-7 bölümünde "Tecil-terkin işlemleri Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacaktır. Diğer bir ifadeyle imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamül olması gerekir. İmalatçıların ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal aynen ihraç edilen nihai mamül değilse, bu teslimde tecil-terkin işlemi uygulanmayacaktır." Denilmektedir.
Diğer taraftan, aynı Kanunun Geçici 17 nci maddesinde, "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Bu madde hükmünün uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ise 83, 95 ve 98 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır.
Buna göre, Şirketinizce yarı mamül olarak satın alınan veya alınan ipliğin fason olarak ördürülmesi suretiyle meydana getirilen ham kumaşın boya ve aprelemeye tabi tutularak mamül kumaş haline getirilmesi işleminin, imalat olarak kabul edilmesi ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığından bu işlerle ilgili sanayi sicil belgesi alınmış olması ve diğer şartların da sağlanması kaydıyla, bu kapsamda imal edilen ürünlerin ihracatçılara veya dahilde işleme izin belgesi sahibi mükelleflere ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 48816587-2013-KDV-ÖZE-07-13
Tarih: 10/04/2014
T.C.
ELAZIĞ VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 48816587-2013-KDV-ÖZE-07-13
10/04/2014
Konu : İmalatçı vasfını kaybeden firmanın imalatçı olduğu dönemde ürettiği mallar için tecil-terkine konu edilip edilmeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; sanayi sicil belgesine sahip olunan 2010 yılı önceki dönemlerinde imal edilen malların 2013 yılında ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapılıp yapılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan Genel Tebliğlerle de uygulamanın esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
Konu ile ilgili yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca tanımı yapılan imalatçı kapsamına girmeyen mükelleflerin, tecil-terkin uygulamasından yararlanamayacakları, ancak diğer şartları taşımakla beraber, sadece sanayi sicil belgesine sahip olmayan mükelleflerden, Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvuran ve bu Bakanlıktan söz konusu belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüş alanların da, sanayi sicil belgesi verilmesi beklenilmeden tecil - terkin uygulamasından yararlandırılabilecekleri belirtilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, ihraç kayıtlı teslimin gerçekleştirildiği dönemde sanayi sicil belgesi ya da ilgili Bakanlıktan alınan belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüşün olmaması durumunda Kanunun 11/1-c maddesi hükmünün uygulanmasına imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle sanayi sicil belgesine sahip olunan 2010 yılı öncesinde imal edildiği ifade edilen malların, 2013 ve takip eden dönemlerde ihraç kayıtlı teslimi mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1503
Tarih: 29/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-1503
29/05/2014
Konu :DİİB kapsamında ithal edilen saf altının imalatçı firmaya teslimi halinde imalatçı firma tarafından işlenen altının DİİB sahibi ihracatçı firmaya tecil-terkin sistemi kapsamında teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi ihracatçı bir firmanın yurt dışından 180 gün içerisinde işlenip geri gönderilmek üzere işlenmemiş has altın getireceğini, anılan ihracatçı firmanın söz konusu has altının tarafınızdan işlendikten sonra ihraç kayıtlı olarak kendilerine teslim edilmesini talep ettiğini, ayrıca kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip bulunduğunuz belirtilerek yapılacak bu işlemin KDV Kanunu açısından değerlendirilmesi talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 2/1 inci maddesinde teslim; bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olarak tanımlanmış, aynı maddede, bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin teslim hükmünde olduğu, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci veya sürücüye tevdi edilmesinin de mal teslimi olarak kabul edildiği belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 4/1 inci maddesine göre "hizmet"in, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği hüküm altına alınmıştır.
Diğer yandan KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan KDV Kanununun geçici 17 nci maddesinde; "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." Hükmü yer almaktadır.
Dahilde işleme ve geçici kabul rejimleri kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılan girdilerin temininde tecil-terkin uygulaması ile ilgili açıklamaların yer aldığı KDV Genel Uygulama Tebliğinin II/A-9.4. bölümünde; DİİB sahibi mükelleflerin, bu belgede yer alan maddeleri, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinde hükme bağlanan tecil-terkin sisteminden yararlanarak teslim alabilecekleri, dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesinin esas olduğu, ayrıca tecil-terkin uygulamasının mal teslimleri bakımından geçerli olduğu ve hizmet ifalarının bu kapsama girmeyeceği açıklanmıştır.
Buna göre, DİİB kapsamında ihracatçı firma tarafından ithal edilen has altının firmanızca işlenerek DİİB sahibi ihracatçı firmaya verilmesi işleminin "teslim" mahiyetinde bir işlem olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamakta olup, firmanızca gerçekleştirilen işlemin, "altın işleme işçiliği hizmeti" olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu çerçevede firmanız tarafından ifa edilen söz konusu hizmetle ilgili olarak tecil-terkin sistemine göre işlem yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2177
Tarih: 06/12/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ KDV GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2177
06/12/2011
Konu : Sanayi Sicil Belgesine sahip olmayan firmanın fason olarak yaptırdığı malların ihraç kayıtlı olarak tesliminin KDV karşısındaki durumu
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip olmayan Firmanızca tamamı fason olarak bir başka firmaya imal ettirilen kozmetik ürünlerinin ihraç kaydıyla teslim edilip edilmeyeceği hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükmün uygulanmasına ilişkin olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A) bölümüne göre, ihraç kaydıyla mal tesliminde bulunacak "imalatçı"nın, sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip olması gerekmektedir. Aynı Tebliğin (B) bölümünde ise Dış Ticaret Sermaye Şirketleri ile Sektörel Dış Ticaret Şirketlerine imalatçı olmayan mükelleflerin de ihraç kaydıyla teslimde bulunmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, sanayi sicil belgesine sahip olmayan, dolayısıyla imalatçı sayılmayan Şirketinizin fason olarak bir başka firmaya imal ettirdiği kozmetik ürünlerini KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim etmesi mümkün değildir.
Diğer yandan, Şirketinizce bir başka firmaya fason olarak imal ettirilen kozmetik ürünlerini Dış Ticaret Sermaye Şirketleri ile Sektörel Dış Ticaret Şirketlerine ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I-13-222]-171
Tarih: 28/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I-13-222]-171
28/05/2014
Konu : Kartelanın KDV Oranı ve İhraç Kayıtlı teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, ..... Sanayi Sicil Belgenizde üretim konusu olarak suni ve sentetik kumaşlar ibaresinin yer aldığı, işletmeniz tarafından kartela imalatı yapıldığı, işlerin yoğunluğuna göre malzemeler firmanızca karşılanmak suretiyle fason olarak başka firmalara da kartela yaptırdığınız, firmanızca imal edilen veya fason yaptırdığınız kartelalar için ihraç kayıtlı teslim hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve söz konusu kartelaların tesliminde uygulanacak katma değer vergisi (KDV) oranı hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun (11/1-c) maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait KDV nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Kanununun 28 inci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 24/12/2007 tarih ve 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki Kararda, I sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için KDV oranı (%1), II sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için (%8), listelerde yer almayan vergiye tabi işlemler için (%18) olarak belirlenmiştir.
Söz konusu Karar Eki II sayılı listenin; "B-Diğer Mal ve Hizmetler" başlıklı bölümünün;
- 4 üncü sırasında; "Pamuklu, yünlü, ipekli, sentetik, suni veya bunların karışımlarından örme dahil her nevi mensucat (pamuk, keten, ipek, sentetik, suni, kauçuk iplik, lif ve benzerleriyle, hayvan kıllarıyla, dokumaya elverişli maddelerle veya bunların karışımları ile birlikte; el tezgahlarında veya diğer şekillerde dokunsun dokunmasın, ağartılmış, boyanmış, baskılı vb. şekillerde olsun olmasın), emdirilmiş, sıvanmış, kaplanmış veya lamine edilmiş dokumaya elverişli mensucat, dokunmamış mensucat, vatka, keçe ile her nevi dantela, kordela, kordon ve işlemeler,''
- 10 uncu sırasında ise "Fason olarak yapılan tekstil ve konfeksiyon işleri," yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin "II/A-8.3.Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde (01/05/2014 tarihinden önce 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin A bölümü); KDV Kanununun (11/1- c) maddesinde yer alan tecil-terkin uygulamasından,
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olan,
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunan,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olan veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olan İmalatçıların yararlanacağı,
İmalatçı belgesinde yer alan üretim kapasitesine göre imal edilebilecek mallar ile bu kapsamda fason olarak imal ettirilen mallar için tecil-terkin uygulamasından yararlanabileceği belirtilmiştir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığının yaptığı tanım kapsamına giren imalatçılardan, ihraç edilen nihai ürünün imalat safhalarından bir bölümünü bizzat yapan, diğer imalat safhalarını ise ham ve yardımcı maddelerini sağlayacak işin riskini ve işletme organizasyonunu üstlenip, başka firmalara fason ücreti karşılığında yaptıran mükelleflerin de imalatçı sayılacakları açıklanmıştır.
Buna göre; 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli listelerde yer almayan kartela tesliminin genel oranda (%18) katma değer vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, firmanız tarafından imal edilen kartela teslimleri ile Sanayi Sicil Belgenizde yazılı üretim konusu suni ve sentetik kumaşların, muhtelif firmalara gönderilmek suretiyle, kumaşların kesilmesi, dizilmesi ve başlıklı veya başlıksız olarak kartelaya yapıştırılarak imal edilen kartela üretim hizmetinin, ihraç edilecek nihai ürünün imalat safhalarından birisini teşkil etmediğinden Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2014/20-1179]-108
Tarih: 26/06/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 50426076-130[11-2014/20-1179]-108
26/06/2015
Konu : Sanayi Sicil Belgesine sonradan ekletilen ürünlerin önceki dönemlerde de ihraç kayıtlı olarak satışının yapılıp yapılamayacağı hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden, Şirketiniz tarafından Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında kapasite raporunda yer alan ancak imalatçı belgesinde yer almayan malların 07/07/2014 tarihinde satışının yapıldığı, söz konusu malların imalatçı belgesine ilave edilmek suretiyle ilgili kurum tarafından 04/11/2014 tarihinde imalatçı belgesinin revize işleminin yapıldığı belirtilerek söz konusu faturada yer alan malların ihraç kayıtlı satışının yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi istenmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesinde tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin "II/A-8.3. Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde; imalatçı kapsamına girmeyen mükelleflerin, tecil-terkin uygulamasından yararlanamayacakları, ancak, diğer şartlan taşımakla beraber, sadece imalatçı belgesine sahip olmayan mükelleflerden, ilgili Kuruma başvuran ve bu Kurumdan söz konusu belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüş alanların bu belgelerin verilmesi beklenilmeden tecil-terkin uygulamasından yararlanacakları, ilgili Kurumdan olumlu görüş alan mükelleflerin, olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki dönemlerde (ilgili kuruma başvuru tarihinden sonraki) diğer tüm şartları taşıdığının ilgili vergi dairesince tespit edilmesi kaydıyla, olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki söz konusu teslimlerinde de tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Bu çerçevede, imalatçı belgesinde yer almayan yeni malları imal etmeye başlayan mükelleflerin bu malları imalatçı belgesinde yer alan üretim konusu mallara ilave ettirmesi (var olan belgenin yeni malları kapsayacak şekilde revize ettirilmesi) halinde imalatçı belgesine yeni ilave edilen mallar yönünden tecil-terkin uygulamasından; ilgili kurumdan olumlu görüş alınması kaydıyla ilgili kuruma başvuru tarihi itibariyle yararlanılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, Şirketiniz tarafından ilgili kuruma revize işlemi için herhangi bir başvuru yapılmaksızın yeni üretilecek mallar için tecil-terkin uygulanmasından yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.38.15.01-KDV-20-853-36
Tarih: 16/05/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.38.15.01-KDV-20-853-36
16/05/2011
Konu : Üretim analizi ve randıman hesabı yapılırken dikkate alınacak fire nispetleri
İlgide belirtilen özelge talep formu ile ... Malmüdürlüğü ... vergi kimlik numarasında kayıtlı kurumlar vergisi mükellefiolduğunuz, dahilde işleme izin belgesi kapsamında almış olduğunuz soğuk hadde sacı, panel radyatör haline getirerek ihraç kayıtlı teslimde bulunduğunuz ve tecil terkin işlemi için ihracatçı tarafından düzenlettirilecek YMM Raporunda sanayi odası tarafından tanzim edilen fire nispetlerinin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
Bilindiği üzere, 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun geçici 17 nci maddesinde "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31.12.2010 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 98 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "2. Dahilde İşleme veya Geçici Kabul İzin Belgesi Kapsamındaki Teslimlerde Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı bölümünde "KDV Kanunu'nun geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin tesliminde aynı Kanunun 11/1-c maddesine göre işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmış; Bakanlar Kurulunca 98/11766 sayılı Kararnameyle tekstil ve konfeksiyon sektörü, 2000/1162 sayılı Kararnameyle demir-çelik, otomotiv ve otomotiv yan sanayi sektörleri, 2001/2325 sayılı Kararnameyle de 98/11766 ve 2000/1162 sayılı Kararnameler yürürlükten kaldırılarak sektör farkı gözetilmeksizin bütün sektörler uygulama kapsamına alınmıştır.
Madde hükmünün uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 83 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde düzenlenmiştir. Tebliğde, KDV Kanunu'nun geçici 17 nci maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerden doğan terkin ve iade işlemlerinin yapılabilmesi için, ihracatın gerçekleşmesinden sonra ihracatçı tarafından düzenlettirilecek bir Yeminli Mali Müşavir (YMM) tasdik raporunun ibrazı zorunluluğu getirilmektedir. Tebliğe göre bu raporda; dahilde işleme veya geçici kabul izin belgesi ile gümrük beyannamesinin tarih ve sayısı, belgelerin geçerlik süresi, fiili ihracat tarihi, ihraç edilen malların cins, miktar ve tutarı, ihracatın belgede belirtilen süre içinde yapılıp yapılmadığı ve ihraç edilen malların üretiminde kullanılan maddelerin satıcılar itibariyle ayrı ayrı olmak üzere cins, miktar ve tutarına ilişkin bilgilerin üretim analizi ve randıman hesabı da yapılmak suretiyle belirtilmesi gerekmektedir." şeklinde açıklamalara yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, Yeminli Mali Müşavir tasdik raporunun tanziminde, ihraç edilen malların üretiminde kullanılan maddelerin satıcılar itibariyle cins, miktar ve tutarına ilişkin bilgilerin üretim analizi ve randıman hesabı yapılırken ayrı ayrı olarak, firmaların faaliyet türleri itibariyle ilgili odalarınca tespit edilen fire nispetleri dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01- KDV.21-79404
Tarih: 08/09/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742- KDV.21-79404
08/09/2015
Konu : DİİB sahibi mükellefin ihraç kaydıyla yaptığı teslime ilişkin iade edilecek KDV.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, DİİB kapsamında yurt dışından KDV ödemeden teminat mektubu vererek KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında ithalatını yaptığınız hammaddeyi üretimde kullanarak aynı Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslimde bulunduğunuz belirtilerek, mükellef olarak müşteriden tahsil edilmeyen ancak KDV Beyannamesi düzenleme şekli gereği matraha eklenen ve iadesi alınamayan KDV tutarının indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (IV/A-1.5) bölümünde, DİİB sahibi mükelleflerin 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettikleri malzemeleri kullanarak ürettikleri malları Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslime konu edebilecekleri; DİİB kapsamında KDV ödemeksizin satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarının, ihraç kayıtlı teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu ürün için DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamayacağı açıklanmıştır.
1- KDV I Beyannamesinde 01/2/2015 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında 0cak/2015 dönemi KDV beyannamesinden başlamak üzere DİİB kapsamında KDV ödemeksizin satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malları Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden mükelleflerin beyanına ilişkin düzenleme yapılmıştır.
Buna göre, bu mükellefler DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemedikleri KDV tutarını KDV I Beyannamesinin "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığına eklenen "Yurtiçi ve Yurtdışından KDV Ödemeksizin Temin Edilen Mallar İçin Ödenmeyen KDV" satırına yazacaktır. Bu kayıt sonucu mükellefin iade alabileceği KDV tutarı sistem tarafından hesaplanarak "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığında yeni açılan "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek KDV" satırında görünecektir. Bu şekilde iade alınabilecek KDV hesaplandığından ihracatın gerçekleştiği dönemde "İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunda yer alan "107- Kanunun 11/1-c ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırına herhangi bir kayıt yapılmayacaktır.
2. Beyanname programında değişiklik yapılmadan önceki (0cak/2015 dönemi KDV beyannamesi öncesinde)dönemlerde ise iade aşağıdaki şekilde hareket edilecektir:
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin tamamı "Tecil Edilecek KDV" satırında yer alıyorsa mükellefe herhangi bir KDV iadesi yapılmayacak, ihracat gerçekleştiğinde tecil edilen vergi terkin edilecektir.
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin tamamı "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alıyorsa, ihraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplanan KDV ile KDV ödenmeyen alımlar nedeniyle satıcılar veya gümrük idaresi tarafından hesaplanan KDV arasındaki farkın iadesi talep edilecektir.
Bu hesaplama sonucu "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer almasına rağmen iadesi talep edilemeyen KDV tutarı ise, iade talep dilekçesinin verildiği dönem beyannamesinin "İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunun "107 Kanunun (11/1-c) ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırı aracılığıyla tekrar indirim hesaplarına alınacaktır.
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin bir kısmının "Tecil Edilecek KDV" bir kısmının "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alması halinde,
- "Tecil Edilecek KDV" satırında yer alan tutar ihracat gerçekleştiğinde terkin edilecektir.
- "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alan tutarla ilgili olarak aşağıdaki şekilde hareket edilecektir.
İhraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplanan KDV (A), KDV ödenmeyen alımlar nedeniyle satıcılar veya gümrük idaresi tarafından hesaplanan KDV (B) farkı bulunacaktır.
(A-B) farkı, ihraç kaydıyla teslimin beyan edildiği dönem KDV beyannamesindeki "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alan tutardan büyükse, "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırındaki tutar, küçükse (A-B) farkının iadesi talep edilebilecektir.
Bu şekilde yapılan hesaplama sonucu "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer almasına rağmen iadesi talep edilemeyen KDV tutarı ise, iade talep dilekçesinin verildiği dönem beyannamesinin" İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunun "107 Kanunun (11/1-c) ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırı aracılığıyla tekrar indirim hesaplarına alınacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.27.40.01-130[17-515-20]-67043
Tarih: 27/11/2020
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
GAZİANTEP VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü)
Sayı: 16700543-130[17-515-20]-67043
27.11.2020
Konu : Eşdeğer Eşya Kapsamındaki Girdi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Şirketinizin Dahilde İşleme İzin Belgesi (DİİB) sahibi olduğu, bu kapsamda DİİB belgesinde belirtilen emtiaları üretmek için yurtiçinden ve yurtdışından DİİB kapsamında girdi temini yapıldığı, üretim için gerekli olan şeker, glikoz ve yağ vs. girdilerin alınıp imalatının tamamlanarak ihraç kayıtlı olarak teslimde bulunulduğu, DİİB kapsamında da olsa katma değer vergisi (KDV) ödeyerek alınan girdilerden dolayı yüklenim konusu yapılan KDV'nin de iadesinin yapılması gerektiği, KDV Genel Uygulama Tebliğinde eşdeğer eşya kullanılarak üretilen ürünlerin belge sahibi tarafından doğrudan ihracı ile ilgili düzenlemelerin yer aldığı, bu şekilde üretilen ürünlerin ihraç kayıtlı olarak teslime konu edilmesine ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, yalnızca DİİB kapsamında KDV ödenmeden girdi temininden sonra bunlarla üretilen ürünlerin ihraç kaydıyla teslimi şeklindeki işlemlerle ilgili düzenlemeye yer verildiği belirtilerek, DİİB belgesinde belirtilen emtiaları üretmek için girdi temininin eşdeğer eşya uygulaması kapsamında yurt içinden KDV ödenerek yapılması durumunda, girdi temininde ödenen KDV'nin bu ihracata ilişkin iade hesabına dahil edilip edilemeyeceği hususunda bilgi verilmesi talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun;
-11/1-a maddesinde, ihracat teslimlerinin ve bu teslimlere ilişkin hizmetlerin, KDV'den istisna olduğu,
-32 nci maddesinde, bu Kanunun 11, 13, 14, 15 inci maddeleri ile 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV'nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV'den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV'nin, Hazine ve Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı,
-Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2020 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanının yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği, hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
- "Kapsam" başlıklı (II/A-9.1) bölümünde;
"Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim bedeli ile bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin teminettiği malların bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. Ayrıca bu kapsamda yapılan işlemlerde, imal edilen mallar ihraç edilmeden herhangi bir iade işlemi yapılamaz."
-"Uygulama Kapsamında Teslim Edilebilecek Mallar" başlıklı (II/A-9.4.) bölümünde;
"Dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesi esastır. Önceden satın alınan maddeler kullanılmak suretiyle vücuda getirilen ve söz konusu rejim kapsamında ihraç edilen malların bünyesine giren maddelerin (eşdeğer eşya) belge kapsamında olsa dahi sonradan belge sahiplerine tesliminde veya ithalinde KDV tahsil edilmeksizin işlem yapılması mümkündür. Ancak bu uygulama kapsamında DİİB sahibi mükellefin veya ihracatçının iade talebi DİİB kapatılmadan yerine getirilmez."
-"DİİB Sahibi Mükellefin İhraç Kaydıyla Tesliminde İade Edilecek KDV" başlıklı (IV/A-1.5) bölümünde ise;
"DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurtdışından satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı 3065 sayılı Kanunun(11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarı, ihraç kayıtlı teslim bedeliile DİİB kapsamında aldığı girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. Dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerine yapılan ihraç kaydıyla teslimlerde bu sınır uygulanmaz.
Eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle KDV ödeyerek satın aldığı girdileri kullanarak vücuda getirdiği ürünü ihraç eden ve bunun karşılığında da DİİB kapsamında KDV ödemeyerek söz konusu girdi veya eşdeğer eşyasını temin etme hakkı kazanan mükellefin KDV ödeyerek satın aldığı girdilere ilişkin KDV'yi başlangıçta iade olarak talep etmesi mümkün değildir. İade edilecek KDV'nin hesabı, eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle DİİB kapsamında KDV ödemeksizin girdi temininden sonra yapılır. Bu durumda iade edilecek KDV tutarı, ihracat bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurt içi ve yurt dışından temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, yurt içinden KDV ödenerek temin edilen girdilere ilişkin yüklenilen KDV'nin, yurt içi ve/veya yurt dışından eşdeğer eşya uygulaması kapsamında KDV ödenmeksizin temin edilmek suretiyle telafi edilmesi halinde, yapılan ihracat dolayısıyla yüklenilen KDV'nin eşdeğer eşyaya isabet eden kısmının iade edilebilecek KDV hesabına dahil edilmesinin mümkün olmadığı, aksi takdirde aynı işlem nedeniyle yüklenilen KDV'nin hem eşdeğer eşya kapsamında KDV ödenmemek suretiyle hem de iadeye konu edilmek suretiyle mükerrer alınmış olacağı tabiidir.
Bu itibarla, KDV ödenerek satın alınan girdi kullanılması ile imal edilen ürünün ihracı halinde söz konusu iade talebi, DİİB'in kapatılma tarihi itibarıyla sonuçlandırılabilecektir. KDV ödenerek satın alınan girdi kullanımıyla imal edilen ürün ihraç edilmekle birlikte, daha sonra DİİB kapsamında KDV ödemeksizin girdi temin edilmesi halinde, ihracat teslimlerine ilişkin yüklenilen KDV hesabına söz konusu girdilere ilişkin KDV tutarlarının dahil edilmesi mümkün değildir. Eşdeğer eşya uygulaması kapsamında KDV ödemeksizin girdi temin edilmesi hakkının kullanılmaması halinde ise DİİB'in kapatılma tarihinden sonra söz konusu girdilere ilişkin KDV tutarlarının iade hesabına dahil edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, bu kapsamda alınabilecek azami iade tutarı, ihracat bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurt dışından temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır.
Öte yandan, DİİB sahibi mükelleflerin belge kapsamında ürettikleri malları Kanunun geçici 17 nci maddesi ile 11/1-cmaddesi kapsamında tecil- terkin uygulayarak tesliminde iade alınacak KDV tutarı, ihraç kayıtlı teslim bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödenmeksizin temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV 2:2010-14011-21-937
Tarih: 27/10/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV 2:2010-14011-21-937
27/10/2011
Konu : İhraç kayıtlı teslimden doğan KDV iadesi alacağına ilişkin iade hakkının indirim yoluyla kullanılması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; ihraç kayıtlı teslimlerden doğan katma değer vergisi (KDV) iadesi alacağınızı nakden ve/veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla giderme hakkınızın zamanaşımı süresi içinde herhangi bir dönemde kullanılıp kullanılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı,
29/1-a maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura veya benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri
29/3 maddesinde; indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
32 nci maddesinde; bu kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, 96 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "İade Hakkını İndirim Yoluyla Kullanmak İsteyen Mükellefler" başlıklı (6.) bölümünde; iade hakkı doğuran işlemleri bulunan mükelleflerin bu işlemler dolayısıyla yüklendikleri vergileri nakden veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla giderme tercihinde bulunmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, ihraç kayıtlı teslimlerden doğan KDV iadesi alacağınızı nakden ve/veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla gidermeniz mümkün bulunmakta olup, bu durumda iade için istenilenler hariç olmak üzere ihraç kaydıyla teslimlerinizi tevsik eden belgelerinizi beyanname ekinde ibraz etmeniz gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.32-1446
Tarih: 06/09/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.32-1446
06/09/2013
Konu : İndirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın imalatçı firma olduğu belirtilerek, indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimleri ile ilgili olarak imalat aşamasında hammadde alımları ile ilgili yüklenilen KDV farkının ihraç kayıtlı teslimlerden doğan iade hesaplarında dikkate alınıp alınmayacağı hususunun bildirilmesi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesinde, indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarlarının Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan kısmının yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların da izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden ya da mahsuben iadesi imkanı getirilmiştir.
Aynı Kanunun 11/1-c maddesinde ise, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ye tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, indirimli orana tabi teslimler dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla giderilemeyenlerin iadesine ilişkin usul ve esaslara 64, 74, 76, 85, 99, 101, 105 ve 106 seri no.lu KDV Genel Tebliğlerinde yer verilmiş olup, iade uygulamasına, yayımından sonraki iade taleplerine uygulanmak üzere 23/06/2012 tarih ve 28332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımlandığı tarih itibarıyla söz konusu tebliğlerin ilgili hükümlerini (99 Seri No'lu KDV Genel Tebliğinin (1) numaralı bölümünün 1.7. ayrımı hariç) yürürlükten kaldıran 119 Seri No'lu KDV Genel Tebliğinde yer alan açıklamalar doğrultusunda yön verilmiştir.
Buna göre, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde tecil- terkin uygulamasından doğan iade talepleri bu işlemlere ilişkin olarak yayımlanmış genel tebliğlerdeki açıklamalara göre yerine getirilmektedir.
Söz konusu teslimlerden doğan ve indirim yoluyla giderilemeyen yüklenilen kdv farkı ise, işlemin gerçekleştiği döneme bağlı olarak 64, 99 veya 119 seri no.lu KDV Genel Tebliğlerinde yer alan açıklamalar doğrultusunda iade edilebilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.01.16.02-2010-KDV-2558-6
Tarih: 11/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ADANA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Diğer Vergiler ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.01.16.02-2010-KDV-2558-6
11/01/2012
Konu :Dahilde işleme izin belgesinde öngörülen süre
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, dahilde işleme izin belgesi kapsamında Adana İli Ulus Orman İşletmesi Müdürlüğünden 6/1/2010 tarihinde alınan malların 3 ay içerisinde ihraç edilmediği gerekçesiyle Ulus Mal müdürlüğünün, tecil edilen KDV nin ödenmesini Orman İşletmesi Müdürlüğünden talep ettiği, adı geçen Orman İşletmesi Müdürlüğünün de Şirketinizden işleme ait KDV nin kendisine ödenmesini istediği belirtilerek, KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında alınan malların ihracatında, Kanunun 11/1-c maddesinde yer alan 3 aylık sürenin mi yoksa belgede geçerli olan sürenin mi esas alınması gerektiği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç kaydıyla teslim edilen malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan KDV Kanununun geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Bu yetkiye dayanılarak yayımlanan 2001/2325 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de dahilde işleme ve geçici kabul izin belgesi kapsamında ihraç edilecek ürünlerin imalinde kullanılacak maddelerin dahilde işleme veya geçici kabul izin belgesine sahip mükelleflere tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemine göre işlem yapılması kararlaştırılmıştır.
Konuyla ilgili açıklamaların yapıldığı 83 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin "Terkin ve İade İşlemleri" başlıklı (1.4.) bölümünde de belirtildiği üzere, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınan mallardan üretilen malların izin belgesinde öngörülen süre ve şartlara uygun olarak ihraç edilmemesi halinde, zamanında alınmayan verginin, tecil tarihinden itibaren vergi ziyaı cezası da uygulanmak suretiyle gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilmesi gerekmektedir.
Buna göre, KDV Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında alınan malların ihracat süresi olarak dahilde işleme izin belgesinde öngörülen sürenin dikkate alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I-18-74]-126271
Tarih: 10/07/2019
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I-18-74]-E.126271
10.07.2019
Konu : İthal edilerek tadilatı yapılan minibüsün DİİB sahibi firmaya ihraç kayıtlı olarak teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Şirketiniz faaliyet konusunun karoser ve araç iç tasarım işi olduğu, Şirketinizin kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip olduğu, Şirketiniz …. Trz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. arasında minibüs tadilatı işine ilişkin protokol imzalandığı, ..Ltd. Şti.'nin dahilde işleme izin belgesi (DİİB) kapsamında iç tasarımını yapmak amacıyla ithal ettiği minibüsü söz konusu protokole istinaden Şirketinize teslim ettiği, Şirketinizin ise minibüsün iç tasarımını yaparak DİİB sahibi ihracatçı firmaya teslim ettiği belirtilerek, söz konusu minibüsün Şirketinizce tadilat işi yapıldıktan sonra DİİB sahibi ihracatçı firmaya ihraç kayıtlı olarak teslim edilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ne tabi olduğu,
- 2/1 inci maddesinde, "teslim"in bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu, bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin de teslim hükmünde olduğu, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci veya sürücüye tevdi edilmesinin de mal teslimi olarak kabul edildiği,
- 4/1 inci maddesinde, "hizmet"in teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
- Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2020 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11/1-c maddesi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanının yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-9.4.) bölümünde, DİİB sahibi mükelleflerin, bu belgede yer alan maddeleri, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinde hükme bağlanan tecil-terkin sisteminden yararlanarak teslim alabilecekleri, dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesinin esas olduğu, ayrıca tecil-terkin uygulamasının mal teslimleri bakımından geçerli olduğu ve hizmet ifalarının bu kapsama girmeyeceği açıklanmıştır.
Buna göre, DİİB kapsamında ihracatçı firma tarafından ithal edilen minibüsün Şirketinizce tadilatının yapılarak DİİB sahibi ihracatçı firmaya verilmesi işlemi "teslim" olarak değerlendirilmediğinden, Şirketinizce ifa edilen bu hizmetle ilgili olarak tecil-terkin uygulamasından yararlanılması mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1
Tarih: 11/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAKARYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
ÇOK İVEDİ
Sayı :B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1
11/01/2012
Konu :Adi ortaklıkta adi ortak adına alınan kapasite raporunun ihraç kayıtlı teslimlerde geçerli olup olmayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, adi ortaklığınız adına ihraç kaydıyla teslimde bulunacağınız belirtilerek, sanayi sicil belgesi ile kapasite raporunun ortaklardan biri adına düzenlenmiş olması halinde söz konusu ortaklığın imalatçı vasfı kazanıp kazanmayacağı, dolayısıyla Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu hükmün uygulanmasına ilişkin 27 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğine göre, ihraç kaydıyla teslimde bulunan mükellef sanayi sicil belgesine sahip olduğu taktirde "imalatçı" sayılmaktadır.
Bu çerçevede, iki ya da daha fazla kişinin emek ve sermayelerini ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeleri sonucunda ortaya çıkan ve tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklıkların, ortaklarından en az birisinin sanayi siciline kayıtlı olması ve sanayi sicil belgesine sahip bulunması halinde, imalatçı olmanın diğer şartlarını da taşıması kaydıyla tecil-terkin sistemi kapsamında mal teslim etmesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 96620903-130[11-14/1]-25
Tarih: 16/03/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
MUĞLA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : 96620903-130[11-14/1]-25
16/03/2015
Konu : Tarım alanında üretim yapan mükelleflerin ihraç kaydıyla teslimi hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Şirketinizin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen "Su Ürünleri Yetiştiricilik Belgesi" ve Milas Ziraat Odası Başkanlığı tarafından verilen "Çiftçi Belgesi" sahibi olduğu ifade edilerek söz konusu belgeler kapsamında KDV Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğine yönelik Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
26/04/2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.3.) "Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" bölümünde ;
"Tecil-terkin uygulamasından " imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması, gerekmektedir.
İmalatçılar, ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların bir kısmını piyasadan hazır olarak satın alabilirler. Bu durumda, imalatçıların bizzat ürettikleri mallar için tecil-terkin uygulaması yapılır. Piyasadan hazır olarak alıp sattıkları mallar için tecil-terkin işlemi uygulanmaz."
açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, özelge talep formu ekinde yer alan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan alınan "Su Ürünleri Yetiştiricilik Belgesi" ile Ziraat Odası Başkanlığı'ndan alınan "Çiftçi Belgesi" nin incelenmesinden, Şirketinizin üretim konusu su ürünleri yetiştiriciliğinin imalat kapsamında olduğu anlaşıldığından, diğer şartların da sağlanması koşuluyla Şirketinizce bizzat üretilen mallar için KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanması mümkündür. Ancak, söz konusu ürünlerin piyasadan hazır olarak alınıp, satılması halinde tecil-terkin uygulamasından faydalanılamayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.55.15.02-2011-VUK-ÖZE-06-296
Tarih: 23/08/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAMSUN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.55.15.02-2011-VUK-ÖZE-06-296
23/08/2012
Konu :Müşterilerden alınan çeklerin makbuz mukabili ciro edilmesi halinde ispat edici belge olup olmadığı
İlgide kayıtlı Özelge Talep Formunda ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi numarasında mükellef olduğunuz, ihraç kayıtlı satışlarınız nedeniyle oluşan KDV terkin/iade işlemlerinde vergi dairesince mal ve hizmet satın aldığınız kişilere yapılan ödemelerin belgelerinin istendiği, müşterilerden alıp kayıtlarınıza intikal eden çekleri yine mal ve hizmet satın aldığınız kişilere makbuz mukabili ciro ederek verdiğiniz, bu belgelerin ispat edici ödeme belgeleri yerine geçip geçmediği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
Bilindiği üzere, 1 seri nolu Vergi Usul Kanunu Sirkülerinde ''Banka sistemi içinde kaldığı müddetçe bir mal veya hizmet bedelinin müşterinin kendi çeki ya da ciro ettiği bir çek ya da beyaz ciro ile teslim ettiği bir çek ile ödenmesi imkan dahilindedir. Çekin tam ciro ve beyaz ciro ile devri mümkün bulunmaktadır.
Sattıkları mal veya hizmet bedellerini müşterilerinden aldıkları çeklerle tahsil eden ve ödemelerini de yine bu çeklerle yapan mükelleflerin çeklerini ciro etmelerinde uymaları gereken hususlar aşağıda açıklanmıştır.
Mal veya hizmet karşılığı alınan çekin tam ciro yapılması halinde çekin arkasında isim, unvan, vergi kimlik numarası ve adresinin yazılması yeterli olacaktır. Hamiline düzenlenen çekde aynı şekilde ciro edilebilecektir.
Mal veya hizmet bedellerini beyaz ciro ile tahsil edenler, bu çekleri için "çek alım bordrosu" düzenlemelidirler. Bu bordroda çeki düzenleyen yada çeki devredenin adı, soyadı, vergi kimlik numarası ile imza ve kaşesinin bulunması gerekmektedir.
Öte yandan, 82 seri nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nde açıklandığı üzere çekle yapılan ödemelerde müteselsil sorumluluk uygulamasına muhatap tutulmamak bakımından çekin tam ciro ile devri gerektiği tabiidir.
Çek alım bordrosu düzenledikten sonra bu çekler, satın alınan mal ve hizmet bedelleri karşılığı beyaz ciro ile verildiğinde " çek teslim bordrosu" düzenlenecektir. Bu bordrolarda da kendisine ciro yapılan satıcının veya yetkilisinin adı,soyadı vergi kimlik numarası ile imza ve kaşesinin bulunması zorunludur.
Çek alım veya teslim bordrosunda birden fazla çekin bulunması halinde çeki keşide veya son ciro edenlerin isim ve unvanları ile çek tutarları bordroya ayrı ayrı yazılmalıdır.'' denilmektedir.
Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 32 nci maddesi hükmü kapsamında yer alan iade taleplerinin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esaslar muhtelif tarihli KDV Genel Tebliğleri ile belirlenmiş, 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "Müteselsil Sorumluluk/İşleme Doğrudan Taraf Olanlar" başlıklı III/1.1. bölümünde ise mal alımlarına ait katma değer vergisi dahil toplam işlem bedelinin banka aracılığı ile yada çekle yapılmış olması halinde alıcıların müteselsil sorumluluk uygulaması ile muhatap tutulmayacakları açıklanmıştır.
Bununla beraber, söz konusu çeklerin kendi ödemelerinizde kullanıldığının yeminli mali müşavir tarafından düzenlenen KDV iadesi tasdik raporunda izah veya tevsik edilmesi şartıyla, bu ödemelerin de 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "III/1.1. bölümü kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Buna göre mal ve hizmet satın aldığınız kişilere, müşterilerinizden aldığınız çeklerle ödeme yapılması halinde çeklerin 1 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Sirkülerine uygun olarak düzenlenmesi halinde ödemeye ilişkin ispat edici belge olarak kabul edilmesi mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.24-979
Tarih: 04/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.24-979
04/07/2013
Konu : Kur farkı
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, dövize endeksli teslimlerde verilen çekin ödendiği tarih ile fatura tarihi arasında ortaya çıkan kur farklarının katma değer vergisi karşısındaki durumu hakkında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanununun 20 nci maddesine göre, katma değer vergisinin matrahı teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedeldir. Bedel deyimi ise, aynı maddede, alıcının ödediği veya borçlandığı para, mal ve diğer şekillerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamı olarak tanımlanmıştır.
Ayrıca, Kanunun 24/c maddesinde, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzeriadlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dahil olduğu; 26 ncı maddesinde de, bedelin döviz ile hesaplanması halinde, dövizin vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk Lirasına çevrileceği hükme bağlanmıştır.
Yukarıda yer alan açıklamalar uyarınca; mal teslimi ve hizmet ifalarına ait bedellerin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi halinde, döviz cinsinden belirlenen tutarın vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihteki cari kur üzerinden Türk Lirasına çevrilerek bulunacak bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan, 60 No.lu. KDV Sirkülerinin "4.5. Yurt İçi Teslimler ile İhraç Kayıtlı Teslimlerde Oluşan Kur Farkları" başlıklı böümünde;
"KDV Kanununun 26 ncı maddesinde, bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır.
Konu ile ilgili 105 Seri No. lu. KDV Genel Tebliğinin E bölümünde açıklama yapılmıştır.
4.5.1. Yurt içinde KDV uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ilişkin olarak,
-KDV dahil toplam bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farkı bedeline iç yüzde oranı uygulanarak,
-Dövize endeksli toplam bedele KDV'nin dahil edilmemesi durumunda vergiyi doğuran olay ile ödeme tarihiarasında ortaya çıkan kur farkları üzerinden lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanması ve kur farkının ortaya çıktığı dönemlerde her iki mükellef tarafından genel esaslar çerçevesinde işlem yapılması gerekmektedir. "açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, bedelin tahsil edildiği tarihte satıcı lehine kur farkı oluşması durumunda satıcı tarafından alıcı adına fatura düzenlenerek KDV hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan firmanız adına keşide edilen çekin firmanızca ciro edilmesi tahsil hükmünde olduğundan ciro edilen tarih ödeme tarihi olarak dikkate alınacak ve vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi (ciro edilme tarihi) arasında ortaya çıkan kur farkı üzerinden, lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.4.DEF.0.03.10.00-130[32-2017/7]-5244
Tarih: 21/02/2018
T.C.
AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 63611781-130[32-2017/7]-5244
21.02.2018
Konu : KDV iade alacağının mahsubu
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, bilanço usulüne göre defter tutan şahıs firmanızı 19/4/2017 tarihinde tüm aktif ve pasifi ile tür değişikliği yaparak tek kişilik ayni sermayeli …………Ltd.Şti'ne devrettiğiniz, şahıs firmanızın vergi dairesinden ihraç kayıtlı satışlardan doğan iade alacağı bulunduğu belirtilerek, KDV iade alacağınızın yeni kurulan şirketin vergi ve sosyal güvenlik prim borçlarına mahsup edilip edilemeyeceği sorulmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun 17/4-c maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemlerinin KDV den istisna olduğu, bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından KDV Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmünün uygulanmayacağı, işlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergilerin, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinin 2 nci fıkrasında; kazancı bilanço esasına göre tespit edilen ferdi bir işletmenin bilançosunun bir sermaye şirketine aktif ve pasifiyle bütün halinde devrolunması, devir alan şirketin bilançosuna aynen geçirilmesi ve devredilen ferdi işletmenin sahip veya sahiplerinin şirketten, devir bilançosuna göre hesaplanan öz sermayesi tutarında ortaklık payı alması (Bu ortaklık payını temsil eden hisse senetlerinin nama yazılı olması şarttır.) durumunda değer artışı kazancının hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği hükmü yer almaktadır.
Buna göre, bilanço esasına göre defter tutan şahıs firmanızın ………….Ltd.Şti’ne devri 3065 sayılı KDV Kanununun 17/4-c maddesi çerçevesinde KDV den istisna olup, devrolan şahıs firmanızın bilançosunda yer alan ve sonraki döneme devreden KDV’nin devralan şirketiniz tarafından indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır. Öte yandan, devrolan şahıs firmanızın KDV iade alacağının devralan şirketinizin vergi ve sosyal güvenlik prim borçlarına mahsubu mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.06.17.01-130[2011-1-11-13]-383
Tarih: 15/03/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.17.01-130[2011-1-11-13]-383
15/03/2012
Konu :Döviz üzerinden düzenlenen faturada teslim bedelinin belirlenmesi
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; ihraç kayıtlı satışlara ilişkin olarak döviz üzerinden düzenlenen faturalarda, teslim bedelinin TL karşılığının belirlenebilmesi için hangi kurun esas alınacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
10/a maddesinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın, malın teslimi ve hizmetin yapılması ile meydana geleceği,
20/1 inci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,
24/c maddesinde; vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dahil olduğu,
26 ncı maddesinde ise; bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre; ihraç kayıtlı satışlara ilişkin olarak döviz üzerinden düzenlenen faturalarda teslim bedelinin TL karşılığının belirlenmesinde faturanın düzenlendiği tarihteki Merkez Bankası döviz alış kurunun esas alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17-130-64784
Tarih: 30/06/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130-64784
30/06/2015
Konu :Miras kalan ferdi işletmenin iade alacaklarının mirasçısı tarafından mahsup talep edilip edilemeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ferdi işletmenin sahibi …'ın … tarihinde vefatı sonrasında tek mirasçısı olarak tarafınızca işletmenin faaliyetine devam edildiği, babanızın vefatı öncesinde ihraç kayıtlı satışlardan doğan KDV iade alacağının vergi borçlarınıza mahsubunun mümkün olup olmadığının bildirilmesi istenmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c bendi ile ihraç kayıtlı satışlar düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 32 nci maddesinde ise bu Kanunun 11 inci maddesi kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirimle giderilemeyen KDV'nin iade edileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 17/4-c maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemlerinin KDV'den istisna olduğu, bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından KDV Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmünün uygulanmayacağı, işlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergilerin, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, işletmenin faaliyetine devam etmesi nedeniyle murisin son dönem KDV beyannamesinde “Sonraki Döneme Devreden KDV” bulunması halinde bu vergi mirasçılar tarafından yürütülen ticari faaliyet nedeniyle hesaplanan vergiden indirilebilecektir.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, ferdi işletmenin sahibi …'ın vefatı sonrasında tarafınızca tek mirasçı olarak tüm aktif ve pasifiyle devralınarak faaliyetine devam edilen işletmenin devir işlemi KDV Kanununun 17/4-c maddesine göre KDV den istisna olup, tarafınızca devir alınmadan önceki ihraç kayıtlı satışlardan doğan KDV iade alacağının devir alındıktan sonraki doğacak vergi borçlarına mahsubu mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.29-178409
Tarih: 24/10/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.29-178409
24.10.2016
Konu : İndirimli orana tabi teslimlere ilişkin iade talebinin tüm işlemleri kapsaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formu ile ekinde alınan dilekçenizde;
- Şirketinizin iştigal konusunun PVC branda üretimi ve ticareti olduğu,
- Satışlarınızın, ihracat teslimi, ihraç kayıtlı teslim ve İndirimli oranda KDV tahsil edilerek yapılan teslimlerden oluştuğu,
- İhracat satışlarına ait yüklenimlerin iadesinin tam istisnaya ilişkin yasal düzenlemelere göre, ihraç kayıtlı satışlara ait yüklenimler ile yurt içi indirimli orana tabi satışlara ait yüklenimlerin iadesinin ise mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde yer verilen düzenlemelere göre talep edildiği,
- Mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "Yılı İçinde Mahsuben Talep Edilecek İade Tutarlarının Hesaplanması" başlıklı bölümünde yer alan "İade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir." ibaresi doğrultusunda aşağıda belirtilen mal satışı ve diğer gelirlerinizin aylık ve yıllık beyanname ve tablolara aktarılması konusu ile ilgili olarak;
1- İhraç kayıtlı satışlar ile diğer satışların aylık beyannameler ile aylık ve yıllık hesaplama tablolarına birlikte mi, ayrıştırılarak mı alınacağı, ayrıştırılmayacaksa iadesi istenen verginin hesaplanmasına ilişkin aylık ve yıllık yüklenim tablolarında, ihraç kayıtlı satışlar üzerinden hesaplanan vergiye denk yüklenim tutarı ile hesaplanan ve yüklenen vergi arasındaki yüklenim farkının hangi dönem (ay) veya dönemlerin (ayların) tablolarına geçirileceği,
2- İhraç kayıtlı satışların maliyet unsurlarının da diğer indirimli satışlara ait maliyet unsurları gibi izleyen yılda iade talebinin dillendirildiği dönemin yüklenim listesine yıllık olarak yüklenip yüklenmeyeceği, şayet yüklenecekse satış yılında mı, fiili ihracat gerçekleştiği yılda mı yükleneceği,
3- Hasarlı ve defolu olduğu için üretim firesi olarak adlandırılan düşük kaliteli mallar nedeniyle yüklenen vergi bunların üretildiği dönemde iade olarak alındığından, müşteri çıkarsa, vergili satılması halinde satış bedellerinin diğer hasılatlarla birlikte mi, yoksa bağımsız olarak mı değerlendirilmesi gerekeceği, birlikte değerlendirilecekse satışın gerçekleştiği dönemin hasılatına olan oranına göre bunlara yansıtılan ve iadesi alınmayan gider paylarının vergisinin hesaplama tablosuna yüklenen vergi olarak yansıtılıp yansıtılamayacağı,
4- Satış bedellerini zamanında ödemeyen alıcılardan vade farkı, kur farkı ve faiz adı altında alınan gelirlerinizin diğer satışlarla birlikte mi yoksa ayrıştırılarak mı değerlendirilmesi gerekeceği, şayet birlikte değerlendirilmesi gerekecekse yukarıda bahsedildiği şekilde bu gelirlere yansıtılan gider paylarının vergisinin iade olarak alınıp alınmayacağı,
5- Yıl içinde yapılan ihraç kayıtlı teslimlere ait verginin; diğer indirimli orana tabi işlemlerde olduğu gibi yıl içinde sadece mahsup yoluyla mı iade alınabileceği, yoksa nakden de iade alınıp alınamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Konu ile ilgili olarak gerek mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ve gerekse 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup, söz konusu KDV Genel Uygulama Tebliğinde;
- (II/A.8.12) bölümünde; " Ancak, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla tesliminde, teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergi kısmen ya da tamamen tecil edilemezse, genel orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde olduğu gibi, tecil edilemeyen tutar beyanname programı tarafından "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV Hesabı" satırında gösterilir. Bu tutarın iadesi ihracat gerçekleştiğinde yukarıda anlatıldığı şekilde vergi dairesinden talep edilir. Söz konusu işlemlere ilişkin (Yüklenilen KDV-Hesaplanan KDV) farkı ise yine program tarafından "Teslimin Yapıldığı Dönemde İade Edilecek Yüklenilen Vergi Farkı" satırında gösterilir. Bu tutarın iadesine ilişkin talepler, 3065 sayılı Kanunun (29/2) nci maddesi kapsamında değerlendirilir.
Bu tutar, ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem KDV beyannamesinde "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunda 405 kod numaralı işlem türü satırı kullanılarak yılı içinde mahsuben iade konusu yapılabilir. Bu tutarın izleyen yıl içinde nakden veya mahsuben iadesinin istenmesi halinde, iade talebinde bulunulan dönem KDV beyannamesinin "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunda 439 kod numaralı işlem türü satırına kayıt yapılmalıdır. İade Tebliğin (III/B-3) bölümdeki açıklamalara göre gerçekleştirilir."
- (III/B.3.) bölümünde; "İndirimli oran kapsamında yer almakla birlikte verginin konusuna girmeyen veya KDV'den istisna edilen işlemler dolayısıyla yüklenilen vergiler bu bölüm kapsamında değerlendirilmez.
Buna göre indirimli oran kapsamındaki işlemlerden;
-KDV'nin konusuna girmeyenler KDV beyannamesine dâhil edilmez,
-Kısmi istisna kapsamına girenler dolayısıyla yüklenilen vergilerin indirim ve iadesi söz konusu olmadığından, yüklenilen bu vergiler işin mahiyetine göre gider veya maliyet olarak dikkate alınır,
-Tam istisna kapsamına girenler (ihraç kaydıyla teslimler hariç) dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyenler ise ilgili işleme ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde iade edilir."
- (III/B.3.1.1) bölümünde; "İndirimli orana tabi işlemleri bulunan mükellefler, bu işlemleri nedeniyle yüklendikleri ve indirim yoluyla telafi edemedikleri için yılı içinde mahsuben iadesini talep edecekleri KDV tutarını aylar itibarıyla ve kümülatif olarak hesaplarlar. İade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibarıyla indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalara göre;
1. İndirimli oran kapsamındaki işlemlerden tam istisna kapsamına girenler (tecil-terkin uygulanan ihraç kaydıyla teslimler bu düzenleme dışındadır.) dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyenler ilgili işleme ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde iade edilecektir. Dolayısıyla, indirimli orana tabi işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV iade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibarıyla indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılarak sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir.
2. İhraç kayıtlı satışların maliyet unsurlarının ihraç kayıtlı teslimin yapıldığı döneme ilişkin yüklenim listesine dahil edilmesi gerekir.
İade talebinin, ilgili vergilendirme döneminde gerçekleşen indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerektiğinden, ihraç kayıtlı teslimler nedeniyle yüklenilen vergi farkı iadesinin gerek yılı içinde mahsuben gerek seizleyen yıl nakden/mahsuben talep edilmesi halinde diğer indirimli orana tabi teslimlerin de iade hesabına dahil edilmesi zorunludur.
3. Hasarlı ve defolu malların satışa konu edilmediği sürece indirimli orandan iadesi ve bunlara ilişkin yüklenilen KDV nin diğer indirimli oranda satışlara ilişkin yüklenilen KDV ye dahil edilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, hasarlı ve defolu malların indirimli oranda satışa konu edilmesi halinde ise bunlara ilişkin yüklenilen ve daha önce indirimli oranlı satışlara ilişkin yüklenilen KDV ye dahil edilmeyen katma değer vergilerinin indirimli orandan iade hesabına dahil edilmesi mümkündür.
4. KDV Kanununun 24/c maddesine göre vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler matraha dahil olup, satış bedellerini zamanında ödemeyen alıcılardan vade farkı, kur farkı ve faiz adı altında alınan gelirlerinizin de diğer satışlarla birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği tarihten sonra meydana gelen söz konusu gelirler için yüklenilen vergilerin iade hesabına dahil edilemeyeceği tabiidir.
5. İhraç kayıtlı teslime ilişkin yüklenilen vergi farklarından doğan iade yılı içinde yalnızca mahsuben alınabilir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.35.17.01-35-02-746
Tarih: 11/08/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı : .4.35.17.01-35-02-746
11/08/2012
Konu : Reklamasyon faturasında KDV
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ihracatı gerçekleştirilen ürünler için reklamasyon nedeniyle tarafınıza eksik ödeme yapıldığı bu nedenle, yurt içinde ihraç kaydıyla aldığınız bu mal için imalatçı firmaya kesilecek reklamasyon faturasında katma değer vergisi hesaplanıp hesaplanmayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 35 inci maddesinde malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellefin ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği hüküm altına alınmıştır.
Satışı yapılan malların evsafına uygun olmaması veya kusurlu olmalarından dolayı ortaya çıkan reklamasyon adı verilen fiyat indirimleri matrahta değişiklik meydana getirdiği için Kanunun 35 inci maddesi gereğince işlem yapılacaktır. Alıcı tarafından reklamasyon bedeline ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, reklamasyonun ilgili olduğu teslim veya hizmet ifasının tabi olduğu oranda katma değer vergisi hesaplanmalıdır.
Reklamasyonun ihracı gerçekleştirilen mallarla ilgili olarak ortaya çıkması halinde, ihraç edilen mallar Kanunun (11/1-a) maddesi gereğince katma değer vergisinden istisna olduğundan, yurt dışındaki alıcı tarafından düzenlenecek fatura veya ilgili ülke mevzuatına göre fatura yerine geçen belgelerdeki reklamasyon bedeli üzerinden katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.
Ancak, yurt dışındaki alıcıdan bu tür bir belgenin alınamadığı durumda ihracatçı firmanın, yeni bir belge düzenleyerek önceki faturayı iptal etmesi ve reklamasyon bedeline isabet eden kısmın iade edildiğini gösterir bir belgeyi de ispat vesikası olarak kullanılması mümkündür.
Söz konusu reklamasyon bedelinin şirketiniz tarafından imalatçıya yansıtılmasında KDV Kanununun 35 inci maddesine göre işlem yapılacağından, şirketiniz tarafından reklamasyon bedeline ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, reklamasyonun ilgili olduğu teslim veya hizmet ifasının tabi olduğu oranda katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan, ihraç kayıtlı teslimlere ilişkin iade işlemlerinin yukarıda belirtilen çerçevede yapılacak düzeltmeler sonrasında ortaya çıkan yeni tutarlar esas alınarak sonuçlandırılacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.0.57/5711-661-73472
Tarih: 22/09/2006
T.C
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı SAYI: B.07.1.GİB.0.57/5711-661 22.09.2006 * 73472
KONU: İLGİ: 14 Mart 2006 tarih ve 255 sayılı yazınız.
İlgide kayıtlı yazınızın incelenmesinden,.... Vergi Dairesi Başkanlığının 06.02.2006 tarih ve 756 sayılı özelgesinde 2005/1 Seri No.lu KDV İç Genelgesine aykırılık teşkil ettiği belirtilerek; mükelleflerin ihraç kaydıyla almış oldukları malları Türkiye'de ikamet etmeyen yolculara teslim edip edemeyecekleri hususunda tereddüde düşüldüğü anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-b maddesinde Türkiye'de ikamet etmeyen yolculara yapılan teslimler ihracat istisnası kapsamına alınmış ve bu istisnanın uygulamasına ilişkin usul ve esaslar, aynı maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak 43 ve 61 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğlerinde düzenlenmiştir.
Birbirinden farklı iki rejim şeklinde yapılan bu düzenlemelerden,
61 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında yapılan düzenlemeye göre, Türkiye'de ikamet etmeyenlere döviz karşılığı yapılan satışlarda katma değer vergisi istisnası uygulanmakta ve satış sırasında vergi tahsil edilmemektedir. Ayrıca aynı tebliğde bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, Katma Değer Vergisi Kanunu 'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği belirtilmiştir.
43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında yapılan düzenlemeye göre ise istisna, verginin satış sırasında tahsil edilip, malın yurt dışına çıkarılışını müteakip alıcıya iade edilmesi şeklinde uygulanmaktadır. Ancak bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, Katma Değer Vergisi Kanunu 'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Bu nedenle, 43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunan mükelleflerin alışlarında kanunun 11/1-c maddesinin uygulanması mümkün değildir.
Diğer taraftan, 2005/1 Seri No.lu KDV İç Genelgesinde ise 43 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında düzenlenen fatura veya fatura/çeklerin Dış Ticaret Müsteşarlığının (İhracat 2003/3) sayılı Tebliği kapsamında değerlendirilerek, Belgesiz İhracat Kredisi, Dahilde İşleme İzni, Dahilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi Resim Harç İstisnası Belgesi ile ilgili işlemlerde gümrük beyannamesi yerine kabul edileceği belirtilmiştir.
Buna göre, 43 ve 61 sayılı Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunanların, yaptıkları bu teslimler Dış ticaret Müsteşarlığının ihracat 2003/3 sayılı tebliği kapsamında değerlendirilecektir ancak, 43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunan mükelleflerin alışlarında kanunun 11/1-c maddesinin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2382
Tarih: 28/12/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2382
28/12/2011
Konu : Rücu yoluyla ödenen KDV'nin hangi dönem indirim konusu yapılacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Şirketinizin KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında 2005 yılında satın aldığı mallara ait ihraç kayıtlı düzenlenen faturanın, 2010 yılında satıcı firma tarafından yurt içi satışa çevrildiği ve Şirketiniz tarafından bu satışa ait ödenen KDV nin indirim konusu yapılmasının mümkün olup olmadığının bildirilmesi istenmektedir.
Bilindiği gibi, imalatçılar tarafından Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c ve geçici 17 nci maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ait düzenlenen faturada hesaplanan, ancak tahsil edilmeyen KDV nin, ihracatçılar tarafından Kanunun belirtilen hükümleri kapsamında indirim ve iade konusu yapılması söz konusu değildir. Ancak, bu kapsamda teslim edilen mallara ait KDV nin çeşitli nedenlerle imalatçılara ödenmesi suretiyle yurtiçi teslime dönüştürülmesi halinde ise ödenen KDV nin Kanunun ilgili hükümleri çerçevesinde indirimine imkan tanınmaktadır.
Diğer taraftan, KDV Kanunun 29/1-a ve 34/1 inci maddelerine göre, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV ile ithal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılabilmesi için, fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilmesi, bu belgelerin de kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir.
Aynı Kanunun 29/3 üncü maddesi gereğince ise indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilmektedir.
Yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde, Şirketinizin KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında 2005 yılında ihraç kaydıyla teslim aldığı aseptik varillere ait 2010 yılında ödenen KDV nin, KDV Kanununun 29/3 üncü maddesi uyarınca vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den indirilmesi mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 84974990-130[11-2013-20]-663
Tarih: 04/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : 84974990-130[11-2013-20]-663
04/07/2014
Konu : Sistem tasarımı ve proje uygulamasının 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Enstitünüz ile ... San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan sözleşmeye istinaden adı geçen şirket tarafından ...'a ihraç edilmek üzere Adli Tıp Laboratuvarları için Balistik Görüntü Analiz ve Tanıma Sistemi (Balistika) projesi gerçekleştirileceği belirtilmiş olup söz konusu proje kapsamında Enstitünüzün ihraç kayıtlı fatura düzenleyip düzenleyemeyeceğine ilişkin Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II-A/8) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirlenmiş olup, imalatçının sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine haiz olması, ilgili meslek teşekkülüne kayıtlı olması, sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olunması gerektiği belirtilmiş olup aynı Tebliğin (II-A/8-4) bölümünde tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği, bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işlemi uygulanmayacağı ifade edilmiştir.
Özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; Balistik Görüntü Analizi ve Tanıma Sisteminin; ateşli silahların ateşlenen çekirdek ve kovanlar üzerinde bıraktıkları izlerin, farklı çekirdek veya kovanlar üzerindeki izler ile karşılaştırılması sonucu bu çekirdek veya kovanın aynı silahtan ateşlenip ateşlenmediğine karar verebilen teknik özelliklere sahip bir sistem olduğu anlaşılmıştır.
Buna göre, Enstitünüz tarafından ... San. Tic. A.Ş.ne yapılan teslimin, projede kullanılan çekirdek kovan görüntüleme donanımı, özel tasarımlı BALİSTİKA mobilyası, veri depolama birimi, ekran, yazıcı ve gerekli diğer malzemelerin piyasadan hazır olarak tedarik edilerek projeye uygun olarak montajının gerçekleştirilerek, işlemlerin büyük kısmının görüntü işleme, sorgulama, verileri kaydetme, ilişkilendirme, raporlama, analiz, yüksek kalite ve çözünürlükte görüntü sağlama vb. hizmetlerinden oluştuğu anlaşıldığından, bu işlemin ihraç kaydıyla teslim hükümleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/2575]-102012
Tarih: 31/12/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 37009108-130[11/1-C-2015/2575]-102012
31.12.2016
Konu : Bilgisayar yazılımlarının 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilemeyeği hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; bilgisayar programlama faaliyeti ile iştigal ettiğiniz ve bu kapsamda bilgisayar yazılımları üretip satışını gerçekleştirdiğiz, ülke genelinde satışların bayiler tarafından gerçekleştirildiği, bazı bayi ve satış noktalarınızın sizin üretiminiz olan bilgisayar yazılımlarını yurt dışına ihraç ettiği ve sizden ihraç kayıtlı satış faturası talep ettiği belirtilerek ihraç kayıtlı fatura düzenleyip düzenleyemeyeceğinize ilişkin Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
(II-A/8.3.) "Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde,
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması, gerekmektedir. ... "
(II-A/8.4.) "Uygulama Kapsamına Giren Mallar" başlıklı bölümünde,
"Tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanır. Satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerekir. Bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işleminin uygulanmaz" açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, firmanız tarafından üretilerek internet üzerinden "download" edilmek suretiyle müşteriye sunulan bilgisayar yazılımlarının, hizmet niteliği taşıması nedeniyle ihraç kaydıyla teslime konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.4.DEF.0.58.10.00-2010-24-100-10
Tarih: 19/11/2011
T.C.
SİVAS VALİLİĞİ
Defterdarlık DEFTERDARLIK GELİR MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.4.DEF.0.58.10.00-2010-24-100-10
19/11/2011
Konu : KDV İADESİNİN MAHSUBU
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın ihracattan doğan katma değer vergisi (KDV) iadesinin ....... Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğüne olan borçlarına mahsup edilip edilemeyeceği sorulmaktadır.
KDV Kanununun;
11 inci maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
32 nci maddesinde, Kanunun 11, 13, 14, 15 inci maddeleri ile 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı, Maliye Bakanlığının KDV iadesini, hak sahiplerinin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli daireler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51 i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmelerden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsup suretiyle sınırlayabileceği
hükme bağlanmıştır.
İhracat istisnası ve ihraç kaydıyla teslimlerden doğan iadeler 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "I. Genel Esaslar" bölümünde yapılan açıklamalara göre yerine getirilmektedir.
Tebliğin (I/1.1.1) bölümünde "Mahsup Edilebilecek Borçlar" sayılmış, KDV iade alacağının öncelikle mükellefin ithalde alınanlar dışındaki vergi borçlarına mahsup edileceği, artan bir miktar olursa mükellefin isteğine bağlı olarak; kendisinin ve adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklık payı ile orantılı olmak üzere ortakların (komandit şirketlerde sadece komandite ortakların) ithalde alınanlar dahil vergi borçlarına veya SSK prim borçlarına mahsup edileceği belirtilmiştir.
Buna göre, KDV Kanununun 11/1-a maddesi kapsamında yapmış olduğunuz ihracattan doğan KDV iadesinin, firmanızın ...... Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğüne olan borçlarına mahsup edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Katma Değer Vergisi Kanununda karşılaşılan en karmaşık işlemlerden bir tanesi olan İhraç Kayıtlı Teslimler, imalatçı vasfı bulunan mükelleflerin imal etmiş olduğu ürünleri, 3 ay içerisinde ihraç edilmek şartı ile ihracatçı firmalara KDV tahsil etmeden teslim etmesini ifade etmektedir.
KDV Kanunu 11/1-c maddesinde
“İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur.
Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen vergi terkin olunur.
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
Tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından bu Kanunun 32 nci maddesi hükmü uygulanmaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek Katma Değer Vergisi, ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan tutardan fazla olamaz.
İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Katma Değer Vergisi, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır. İade veya tecil olunacak vergi miktarı, mükellefin ilgili dönem beyannamesinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.
İhracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebilir.
Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Katma Değer Vergisi tahsil edilmeden teslim edilecek mal miktarını; ihracatçı ve ihracatçıya mal teslim edenlerin her biri için bir önceki yıl iş hacmi, cari yıldaki işlemler ve vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla gerekli görülen hallerde sınırlamaya ve bu istisnaların uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ile istisnanın uygulanacağı asgari miktarları tespite yetkilidir.” Denilmektedir.
*** Bu yazımız, İhraç Kayıtlı Teslimlere ilişkin Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verilen Özelgelerin derlemesi niteliğindedir. Söz konusu Özelgeler İhraç Kayıtlı Satışlarda karşılaşılacak sorunlar dikkate alınarak seçilmiştir.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-366
Tarih: 30/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-366
30/01/2012
Konu : DİİB kapsamında ithal edilen iplikten üretilen kumaşın, DİİB'i olmayan firmalarca ihraç kaydıyla satın alınarak konfeksiyon ürünü haline dönüştürüldükten sonra ihracında tecil-terkin uygulaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, dahilde işleme izin belgesi (DİİB) kapsamında ithal ettiğiniz iplikten ürettiğiniz kumaşların, dahilde işleme izin belgesi olmayan firmalarca ihraç kaydıyla satın alınarak konfeksiyon ürünü haline dönüştürüldükten sonra ihraç edilmek istendiği belirtilerek;
-Bu şekilde satışlarınızın olması halinde dahilde işleme rejiminden faydalanıp faydalanamayacağınız,
-İhraç kaydıyla kumaş sattığınız firmaların DİİB'e haiz olmasının zorunlu olup olmadığı,
-Ek süre talep etmenize rağmen alıcının süresinde ihracat yapmaması halinde, Şirketinizin zor duruma düşmemesi açısından, bu kapsamda alıcıyı zorlayıcı düzenlemenin olup olmadığı,
konularında görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
71 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Dahilde İşleme veya Geçici Kabul Rejimi Kapsamında İthal Edilen Maddelerle Üretilen Malların İhraç Kaydıyla Teslimi" başlıklı 2 nci bölümünde; KDV Kanununun 11 inci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak, geçici kabul ve dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen ham veya yardımcı maddeler kullanılarak üretilen malların ihracatçılara ihraç kaydıyla teslimlerinde tecil-terkin sisteminin uygulanması uygun görülmüştür.
Buna göre, dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen ipliklerin kullanılması suretiyle üretilen kumaşın, firmanızın sanayi sicil belgesine sahip olması kaydıyla firmanız tarafından dahilde işleme izin belgesine sahip olmayan bir alıcıya KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre ve tecil-terkin sistemi kapsamında teslim edilmesi mümkündür.
Ancak, kumaşı ihraç kaydıyla teslim alan firmanın, kumaş üzerinde herhangi bir değişiklik yapmadan, teslim aldığı haliyle ve teslim tarihini takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ihraç etmesi gerekmektedir.
Öte yandan, firmanız tarafından DİİB kapsamında ithal edilen iplikler kullanılarak üretilen kumaşın, DİİB sahibi olmayan bir firmaya KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi ile 83 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (1.) bölümündeki esaslar dahilinde ihraç kaydıyla teslim edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ayrıca, KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen malların süresinde ihraç edilmemesi halinde hesaplanan ancak tahsil edilmeyen KDV firmanızdan, geçici 17 nci maddesi kapsamında gerçekleşen ihraç kaydıyla teslimlere ilişkin hesaplanan ve tahsil edilmeyen KDV ise alıcı firmadan aranılmaktadır. Şirketinizden ihraç kaydıyla mal teslim alan firmaların ihracatlarını süresinde gerçekleştirmelerine yönelik mevzuatta zorlayıcı bir düzenleme bulunmamakta olup, bu hususu dikkate alarak alıcılarla özel sözleşmeler yapmanız mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-5875
Tarih: 06/01/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-5875
06.01.2017
Konu :İmalatçılar tarafından ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ait KDV'nin terkin ve iadesi için ihracatçıdan alınacak belge.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kayıtlı satışlardan doğan katma değer vergisi (KDV) iade/mahsup işlemlerinin gerçekleştirilmesi için gümrük beyannamesinde imalatçı bilgilerinin yer alması durumunda ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan alınan onaylı yazının vergi dairesine ibraz edilmesine gerek bulunup bulunmadığı hakkında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.5.) bölümünde;
"… İhraç kaydıyla mal teslimlerine ait beyan edilen ve tecil edilen KDV, ihracata konu malın süresi içinde ihraç edildiğinin tevsik edilmesi kaydıyla terkin edilir.
Terkin işleminin yapılabilmesi için, ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesi veya listesinin ihraç kaydıyla satış faturaları ile birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi gerekir.
Gümrük beyannamesi üzerinde imalatçı firma bilgilerine ilişkin kayıt bulunmaması halinde, imalatçılar ihraç kaydıyla teslimettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan bir yazı alarak gümrük beyannamesi veya listesine eklerler. Buyazıda;
- İhracata ilişkin gümrük beyannamesinin tarihi ve sayısı,
- Belgeyi talep eden imalatçının; adı-soyadı veya unvanı, bağlı olduğu vergi dairesi ve vergi kimlik numarası,
- İhraç kayıtlı teslim edilen mala ilişkin fatura tarihi, numarası, malın cinsi, miktarı, bedeli, KDV oranı ve hesaplanan KDVtutarı, gösterilir.
İmalatçılara ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine ilişkin yazı veren ihracatçılar, bir ay içerisinde bu yazıyı verdikleri imalatçılara ait bir listeyi (Bu listede en az, yazı verilen imalatçıların adı-soyadı, unvanı, bağlı bulunduğu vergidairesi ve vergi kimlik numarası ile adres bilgilerine yer verilir.), izleyen ayın 15 inci günü akşamına kadar kendilerinin bağlıbulunduğu vergi dairelerine verirler.
Vergi daireleri, imalatçı tarafından verilen gümrük beyannamesi listesi ve ihracatçının yazısına istinaden terkin işleminiyapar.
…"
açıklamaları yer almaktadır.
Buna göre, 3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimde bulunan imalatçı vasfınahaiz mükelleflerin terkin ve iade işlemleri yapılması için ibraz edilen gümrük beyannamesinde imalatçı bilgilerinin yeralması ve söz konusu bilgilerin yeterli olması ile başkaca bir tereddüt bulunmaması şartıyla ihraç kayıtlı teslim edilenmalların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan bir yazı alınarak vergi dairesine ibraz edilmesine gerekbulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2010/5-66
Tarih: 02/12/2010
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2010/5-66
02/12/2010
Konu :İHRAÇ KAYITLI TESLİM
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; imalatçı olduğunuz, 2008 yılı Ağustos döneminden günümüze kadar ihraç kayıtlı olarak satış yaptığınız, kapasite raporunu imalata başlamadan aldığınız, sanayi sicil belgesini ise yeni aldığınız belirtilerek, sanayi sicil belgesi almadan önceki dönemlerde yapmış olduğunuz ihraç kayıtlı satışlarınız nedeniyle Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde belirtilen uygulama kapsamında ihracatçılara teslimde bulunup bulunamayacağınız hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde; tecil-terkin uygulamasından yararlanacak imalatçıların nitelikleri belirlenmiş ve bunların sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip olmaları gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca yine aynı Genel Tebliğ ile sanayi sicil belgesine sahip olmamakla beraber sanayi sicil belgesi almak için Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvurup, sanayi sicil belgesi verileceği konusunda bu Bakanlıktan olumlu görüş alanların, diğer nitelikleri taşımaları şartıyla sanayi sicil belgesinin verilmesini beklemeden imalatçı kabul edilerek tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmaları sağlanmıştır.
Öte yandan, sanayi sicil belgesine ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı tarih itibariyle sahip olmayan mükelleflerin, bu belgeyi daha sonra almaları ve ihraç kaydıyla yapılan teslim tarihi itibariyle de söz konusu belgeye sahip olmak dışındaki imalatçı sayılmanın diğer şartlarını taşıdıkları bir vergi dairesi müdür yardımcısı, bir şef ve iki memurdan oluşan yoklama grubu tarafından tespit edilen mükelleflerin, tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapması mümkün görülmektedir.
Bu durumda, firmanız tarafından ihraç kayıtlı teslimde bulunulan dönemde sanayi sicil belgesine sahip olunmaması, ancak belgeye sahip olmak dışındaki imalatçı sayılmanın diğer şartlarının yukarıda belirtilen yoklama grubu tarafından tespit edilmesi halinde, sanayi sicil belgesine sahip olunmayan dönemlerden önceki dönemlerde de tecil-terkin uygulamasından faydalanılması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 97726449-130[1410259917]-84525
Tarih: 04/07/2023
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Kocaeli Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü
Sayı : E-97726449-130[1410259917]-84525
04.07.2023
Konu : İhraç kayıtlı satışta ihracatın gerçekleşmemesi
… tarihli ve … gelen evrak sayılı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, firmanızca yurt içinde ihracat yapan bir firmaya ihraç kayıtlı satış yapıldığı, ihraç kayıtlı ürünlerin projesinin iptal olması nedeniyle ihracatçı firma tarafından ihraç kayıtlı satışlara ilişkin katma değer vergisi (KDV) işlemlerinin başlatılmasının istenildiği, söz konusu vergi tutarlarının ihracatçıya nasıl rücu edileceği hususunda tereddüt hasıl olduğundan Başkanlığımız görüşünün istenildiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı KDV Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,
- 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı,
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil olunacağı, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A.8.7.) bölümünde;
"İhracatçıların ihraç kaydıyla aldıkları malları hiç ihraç edememeleri ya da süresinden sonra ihraç etmeleri durumunda, ihraç kaydıyla yapılan teslim mahiyet itibarıyla yurtiçi mal teslimine dönüşür.
Bu durumda, ihraç kaydıyla teslim bedeli üzerinden hesaplanan ve tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte imalatçıdan tahsil olunur.
Ancak, ihraç kaydıyla teslim edilen malların 213 sayılı Kanunda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil olunur.
İhraç kaydıyla teslim edilen malın ihracatının gerçekleşmemesi üzerine imalatçının ödediği vergi için ihracatçıya rücu etmesi halinde, ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ilişkin hesaplanan KDV, ihracatçı açısından ihracatın gerçekleşmesi gereken sürenin (ek süre verilmişse bu süre) sonu itibarıyla indirilebilir hale gelmektedir. Bu kapsamda, ihracatçının süresinde ihraç edemediği mallara yönelik olarak imalatçıya ödediği KDV'yi en erken ihraç süresinin (ek süre verilmişse bu süre) sona erdiği tarihi takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılını takip eden takvim yılı içerisinde indirim konusu yapması mümkündür. Malların ihraç edilmesi durumunda ise indirim hesaplarına alınan bu tutarlar, ihracattan kaynaklanan KDV iade taleplerinde iade hesabına dâhil edilebilir."
açıklamaları yer almaktadır.
Buna göre, firmanız tarafından ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracatının gerçekleşmemesi halinde, ihracatçıdan tahsil edilmeyen KDV için ihracatçı firmaya fatura düzenlemek suretiyle rücu edilebilecek olup, söz konusu faturada; ihraç kaydıyla teslim nedeniyle düzenlenen ilk faturaya atıf yapılıp teslim bedeline yer verilmeyerek, sadece bu teslime ilişkin KDV tutarı gösterilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-130[Özelge]-268375
Tarih: 26/03/2021
T.C.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları KDV-ÖTV Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130[Özelge]-268375
26.03.2021
Konu : DİİB de yan sanayici olan şirket tarafından üretilen malın ihraç kayıtlı teslimi
11/09/2019 tarihli ve 2888295 evrak kayıt numaralı dilekçeniz.
İlgide kayıtlı dilekçe eki özelge talep formunda; X A.Ş. ye ait dahilde işleme izin belgesinde (DİİB) Şirketinizin yan sanayici olarak yer aldığı, X A.Ş. tarafından yurt dışından belge kapsamında KDV ödenmeksizin ithal edilen malların KDV hesaplanmak suretiyle Şirketinize teslim edildiği, Şirketiniz tarafından da girdi olarak kullanılan bu mallarla üretilen yeni malların Y Tic. A.Ş.ye ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapıldığı ve Y Tic. A.Ş. tarafından yapılan ihracata ilişkin gümrük çıkış beyannamesinde Şirketinizin yan sanayici olarak adının geçtiği belirtilerek,
- DİİB sahibi X A.Ş. tarafından KDV ödenmeksizin satın alınan malların yan sanayici olan Şirketinize KDV hesaplanmak suretiyle satışının yapılıp yapılmayacağı,
- Şirketiniz tarafından DİİB sahibi X A.Ş.den KDV ödenerek satın alınan ham maddelerle üretilen malların ihraç kayıtlı olarak satışının yapılıp yapılamayacağı,
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2025 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanı yetkili kılınmış, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-9.1.) bölümünde;
"3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi ile dahilde işleme rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin tesliminde bölgeler, sektörler veya mal grupları itibarıyla 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi hükmüne göre işlem yaptırma konusunda Bakanlar Kuruluna yetki verilmiştir.
Söz konusu yetkiye dayanılarak yayımlanan 16/4/2001 tarih ve 2001/2325 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla dahilde işleme izin belgesi kapsamında ihraç edilecek ürünlerin imalinde kullanılacak maddelerin dahilde işleme izin belgesine sahip mükelleflere tesliminde sektörel ayrım yapılmaksızın 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesinde düzenlenen tecil-terkin kapsamında işlem yapılabileceği karara bağlanmıştır.
3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinin uygulanmasında ihracat süresi olarak 3065 sayılı Kanunun (11/1-c)maddesindeki üç aylık süre yerine dahilde işleme izin belgesinde öngörülen süreler esas alınır.
Dahilde işleme rejimi kapsamında ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir.
Dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi mükelleflerin, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettiği malları kullanarak ürettiği malların DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimi mümkündür. Ancak, bu kapsamda teslim edilen malların diğer DİİB'nin girdisi mahiyetinde olması ve her bir DİİB'nin dahilde işleme mevzuatına uygun olarak kapatılması gerekir."
açıklamaları yer almaktadır.
2006/12 sayılı Dahilde İşleme Rejimi Tebliğinin 17 nci maddesinde, "(6) Dahilde işleme izin belgesi/dahilde işleme izni sahibi imalatçı-ihracatçılar, belge/izin ihraç taahhüdündeki işlem görmüş ürünün üretiminin bir kısmını veya bir aşamasını, yan sanayiciye yaptırabilirler." denilmektedir.
Buna göre; DİİB sahibi X A.Ş. nin yurt dışından KDV ödemeksizin ithal ettiği malların X A.Ş. tarafından üretimde kullanılması gerekmekte olup, bu malların yan sanayici konumunda olan Şirketinize KDV hesaplanarak veya ihraç kaydıyla teslimi mümkün değildir.
Öte yandan, X A.Ş.nin, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettiği veya KDV ödenmeksizin ithal ettiği malları kullanarak ürettiği malların; DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimi ile ihracatçılara 3065 sayılı Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında teslimi mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778
Tarih: 01/06/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-1778
01/06/2012
Konu: Kamyon üzerine monte edilen vinçlerin ihraç kayıtlı alınıp alınamayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda 2. el kamyonların üzerine vinç monte ettirip bunları muayene istasyonlarında vinçli kamyon olarak tescil ettirerek kamyonları yurt dışına ihraç ettiğiniz belirtilerek, ihraç ettiğiniz kamyonlara monte edilen vinçlerin ihraç kayıtlı alınıp alınmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV, ihracatçılar tarafından ödenmemekte, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmaktadır.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "1.İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde, ihraç edilecek mallar ile bu malların eklentisi veya ayrılmaz parçası mahiyetindeki malların KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kaydıyla ve ayrı ayrı satın alınması halinde, eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde de tecil-terkin uygulamasından yararlanılabileceği; eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için asıl malın KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınmasının gerekmekte olduğu; ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilmesinin uygun görüldüğü ifade edilmiştir.
Buna göre, kamyonların üzerine vinç monte ederek ihraç eden firmanızın söz konusu vinçleri tecil-terkin uygulaması kapsamında alabilmesi için; ihraca konu kamyonların da tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, firmanızın kamyon alımının KDV den istisna olması halinde, kamyonlara monte edilen vinçlerin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında alınması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.20.15.01-40-MUK-2010-133-403
Tarih: 15/11/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
DENİZLİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.1.GİB.4.20.15.01-40-MUK-2010-133-403
15/11/2011
Konu: Ambalaj malzemelerinde tecil-terkin uygulaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kaydıyla satışı yapılan malların paletli olarak kolilendiği ve ihracatçı firmaya düzenlenen faturada palet satışının ayrıca gösterildiği belirtilerek bu paletli ambalaj maddesi veya malzemelerinin satışlarının ihraç kayıtlı satış olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hakkında Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV, ihracatçılar tarafından ödenmemekte, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmaktadır.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği,
91 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (L) bölümünde, tecil-terkin sistemi kapsamında teslim alınan malların ihracatında ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan ve ihracat faturası ile gümrük beyannamesinde yer alan veya beyanname eklerinde gümrük makamlarınca doğruluğu konusunda meşruhat verilen malların Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem görebileceği,
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "1.İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde ambalaj maddesi ve malzemesi niteliğindeki malların da imalatçılardan tecil-terkin sistemi uygulanarak temin edilmesi halinde, KDV Kanunu'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği,
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, ambalaj maddeleri ve malzemelerinin alımında, tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için ihraca konu esas malın da, prensip olarak, tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınmayan (asıl malın tesliminin KDV den istisna olduğu durumlar hariç) ya da işletmede imal edilen ihraca konu ürünlerin ambalajlanmasında kullanılacak ambalaj maddeleri ile malzemelerinin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında satın alınması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/1503]-29095
Tarih: 25/05/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı: 37009108-130[11/1-C-2015/1503]-29095
25/05/2016
Konu: İhraç Kayıtlı Teslim Hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, 05/11/2014 tarihinde 1000 adet av tüfeğinin ihraç kayıtlı olarak satışını yaptığınız, ihracatçı firma tarafından 500 adet av tüfeğinin 28/11/2014 tarihinde ihraç edildiği, kalan 500 adet av tüfeğinin ise, 25/02/2015 tarihli gümrük çıkış beyannamesi ile yurt dışına çıkışının yapılması için ilgili gümrüğe teslim edildiği ancak, gümrük çıkış beyannamesinin 09/03/2015 tarihinde kapandığından bahisle ihracatın süresinde yapılıp yapılmadığı konusunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmıştır.
1) Katma Değer Vergisi Kanunu Yönünden:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; imalatçıların imal ettikleri mallardan ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara yapacakları teslimler nedeniyle hesaplanan KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen, ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh, tahakkuk ve tecil olunacağı, ihracatın teslim tarihini takip eden 3 ay içinde gerçekleşmesi halinde tecil edilen bu verginin terkin edileceği, hüküm altına alınmıştır.
Yine aynı maddede, ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren onbeş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
-(II/A-8.1.) bölümünde, ihracatçılara mal teslim eden imalatçıların terkin ve iade işlemlerinin ihracatın gerçekleşmesinden sonra yapılacağı, ihracat; gümrük beyannamesinin kapanma tarihi itibarıyla gerçekleştiğinden, süresinde ihraç edilmek kaydıyla bu tarih itibarıyla ihraç kaydıyla teslim nedeniyle tecil edilen verginin, terkin edilebilir hale geleceği,
-(II/A-8.6.) bölümünde ise, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen ihracatçıların ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirileceği
ifade edilmiştir.
Buna göre, ihracatçı firma tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre (en geç 28/02/2015 tarihi) geçtikten sonra, ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan (09/03/2015 tarihinde), ihraç kaydıyla teslim edilen söz konusu 500 adet av tüfeğine ilişkin tecil edilen KDV'nin, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
2) Özel Tüketim Vergisi Kanunu Yönünden:
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun (8/2) maddesinde, ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait özel tüketim vergisinin, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin olunacağı, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunacağı, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir ebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, mezkûr Kanunun (5/1) maddesinde, bu Kanuna ekli listelerdeki malların ihracat teslimleri ile ilgili olarak, teslim konusu malın, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olması şartı da yer almaktadır.
Diğer taraftan, aynı Kanuna ekli (IV) sayılı liste kapsamındaki malların ihraç kayıtlı tesliminde tecil-terki nuygulamasının 1/9/2015 tarihinden önceki usul ve esaslarına ilişkin açıklamalar mülga 1 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin (9.1.2) bölümü ile mülga 19 Seri No.lu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğinin (2 ve 3) bölümlerinde,1/9/2015 tarihinden itibaren usul ve esaslarına ilişkin açıklamalar ise 20/8/2015 tarihli ve 29451 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Özel Tüketim Vergisi (IV) Sayılı Liste Uygulama Genel Tebliğinin (II/C) bölümünde yapılmıştır.
Bu çerçevede, Kanunun (8/2) maddesi uygulamasında, ihracatçıya ÖTV'si tahsil edilmeden teslim edilen mallar dolayısıyla tecil edilen ÖTV'nin terkini, esas itibarıyla, malın ihracatının süresinde (ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içerisinde) gerçekleştirilmesine, dolayısıyla mezkûr süre içerisinde Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olmasına (gümrük beyannamesinin kapanmasına) ve bunun gümrük beyannamesi iletevsikine bağlı olarak mümkün bulunmakta olup, ihraç kaydıyla teslim edilen malların söz konusu süre içerisinde ihracatının gerçekleştirilmemiş olması halinde, KDV uygulaması açısından ek süre alınıp alınmadığına bakılmaksızın, ihracatçıya teslim aşamasında tecil edilmiş ÖTV gecikme zammı (mücbir sebeplerin varlığı halinde tecil faizi) ile birlikte tahsil edilmektedir.
Buna göre, ilgide kayıtlı başvurunuzda, Kanunun (8/2) maddesi kapsamında 5/11/2014 tarihinde ihraç kayıtlı olarak teslim edildiği ve ihracatçı tarafından kapanma tarihi 9/3/2015 olan 25/2/2015 tarihli Gümrük Çıkış Beyannamesi ile ihraç edildiği belirtilen 500 adet av tüfeğine ait ÖTV'nin, ihracatın Kanunun (8/2) maddesinde öngörülen süre içerisinde gerçekleşmemiş olması nedeniyle, gecikme zammı ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-ÖTV 8-2129
Tarih: 16/07/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-ÖTV 8-2129
16/07/2012
Konu: İhraç kayıtlı olarak teslim edilen malların ihracat gerçekleşmediği için iade edilmesi durumunda KDV ve ÖTV uygulaması,
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden; firmanızın .......Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün ...........vergi kimlik numaralı mükellefi.........'ye ihraç kayıtlı mal tesliminde bulunduğu, ancak adı geçen firmanın ihracatı gerçekleştirememesi nedeniyle söz konusu malların firmanıza iade edilmesi durumunda KDV ve ÖTV uygulaması yönünden yapılacak işlemler hususunda Başkanlık görüşümüzün talep edildiği anlaşılmaktadır.
I- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde;
- ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği; mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
- söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin edileceği,
- ihracatın yukarıdaki şartlara uygun gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan verginin tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51'inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte tahsil edileceği, ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen vergi tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48'inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
- ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceği,
hükme bağlanmıştır.
Ayrıca, KDV Kanununun 29 uncu maddesinin 1 inci fıkrasına göre, mükellefler yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilmektedirler.
KDV Kanununun 35 inci maddesinde ise malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği; iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olmasının ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmesinin şart olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihraç kaydıyla teslim edilmekle birlikte süresinde ihracı gerçekleşmeyen malların iade edilmesi halinde, ihracatın mücbir sebepler dolayısıyla gerçekleşmemiş olması kaydıyla, tecil edilen KDV, tahakkuk tarihinden itibaren ihraç kaydıyla teslimde bulunan şirketten 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi ile birlikte tahsil edilecektir.
Söz konusu işlem, ihraç kaydıyla teslimde bulunulan vergilendirme döneminde "Tevkifat Uygulanmayan İşlemler" tablosunda yurt içi satışlarla birlikte beyan edilip, vergisi zamanında tarh ve tahakkuk ettirildiğinden ilgili döneme ait KDV beyannamesinde herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır. İade edilen mallara ait daha önce hesaplanan KDV ise malların geri geldiği vergilendirme dönemine ait 1 No.lu KDV beyannamesinin "İndirimler" kulakçığı altındaki "103" kod numaralı "Satıştan İade Edilen, İşlemi Gerçekleşmeyen veya İşleminden Vazgeçilen Mal ve Hizmetler Nedeniyle İndirilmesi Gereken KDV" satırına yazılarak yeniden indirim hesaplarına alınmak suretiyle düzeltilecektir.
Öte yandan, ihracatçı......... tarafından ihraç kaydıyla alınmakla birlikte süresi içinde ihraç edilmeyen malların süresinin dolduğu vergilendirme döneminde imalatçıya iade edilmesi durumunda, daha önce söz konusu işleme ait KDV'nin indirim hesaplarına alınmadığı hususu da göz önünde bulundurularak, Kanunun 35 inci maddesi çerçevesinde defter kayıt ve belgeler üzerindeki gerekli düzeltme işlemlerinin yapılması gerekmekte olup, bu iade işlemi için bir iade faturası düzenlenmesine ve KDV hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.
II- ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun 8/2 nci maddesinde ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait ÖTV'nin, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin olunacağı, ihracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde ise tecil olunan verginin vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil edileceği, ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili usul ve esaslara ilişkin açıklamalar 1 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin 14 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliği ile değişik (9.1.2.) ve 19 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin (2.) ve (3.) bölümlerinde yer almaktadır.
1 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin (9.1.2.) bölümünde yer alan açıklamalara göre; ihraç kaydıyla teslimde bulunan ÖTV mükellefleri tarafından düzenlenecek faturada, mal bedeli üzerinden hesaplanan ÖTV ayrıca gösterilecek ve faturaya: "ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesi hükmüne göre ihraç edilmek üzere teslim edilmiş olup ÖTV tahsil edilmemiştir." ibaresi yazılacaktır. Bu döneme ait ÖTV beyannamesinde, ihraç kaydıyla yapılan teslim bedeli ve bu bedel üzerinden hesaplanan, ancak ihracatçıdan tahsil edilmeyen ÖTV de beyan edilecektir. Vergi daireleri mükellefin bu beyanına göre gerekli tarhiyat işlemini yaptıktan sonra, ihraç kaydıyla teslimlere ait ÖTV tutarını tecil edecektir.
Ayrıca bu kapsamda teslim edilen malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihracının gerçekleşmesi halinde, tecil edilen vergi, malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin aslı veya ilgili gümrük idaresi, noter ya da yeminli mali müşavir tarafından onaylanmış örneği vergi dairesine verilmek suretiyle terkin edilecektir.
Diğer taraftan 19 Seri No.lu ÖTV Genel Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Yapılan Teslimlerde Süre" başlıklı 2 nci bölümünde ihraç kaydıyla teslimlerde KDV yönünden tecil-terkin uygulamasına ilişkin KDV Kanununun 11/1 inci maddesinin (c) bendinde, ihracatın mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde, en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren on beş gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilebileceğine dair hüküm bulunmasına rağmen, ÖTV Kanununda bu yönde bir hükmün yer almadığı belirtilmiştir.
Bu çerçevede, ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesi uyarınca ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmemesi halinde, ilgili vergi dairesinden KDV uygulaması açısından ek süre alınmış olsa dahi, tecil edilen ÖTV'nin gecikme zammı (mücbir sebeplerin varlığı halinde tecil faizi) ile birlikte tahsil edileceği tabiidir.
Söz konusu Tebliğin "Tecil-Terkin Kapsamında Satılan Malların İadesi" başlıklı 3 üncü bölümünde ise bu kapsamda satın alınan malların, gerek Kanunda belirtilen yasal süre içerisinde (3 ay), gerekse bu süre geçtikten sonra iade edilmesi durumunun, tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, anılan madde kapsamında teslim edilen malların iade edilmesi durumunda, tecil edilen verginin vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte tahsil edilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer alan düzenlemeler çerçevesinde, ihraç kaydıyla teslim edilen ÖTV Kanununa ekli (I) sayılı listede yer alan malların herhangi bir nedenle iade edilmesi, ihracatın usulüne uygun olarak gerçekleşmemesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, tecil edilen ÖTV'nin vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Öte yandan ihraç kaydıyla ÖTV tahsil edilmeksizin teslim edilen malların iadesi söz konusu olduğundan, ihracatın gerçekleşmemesi nedeniyle tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunda, vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebep durumunda tecil faizi) ile birlikte ödenmesi gereken ÖTV'nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Diğer taraftan iade alınan malların yurt içinde teslim edilmesi halinde, ÖTV tek aşamalı bir vergi olduğundan, söz konusu teslimlere ilişkin ÖTV hesaplanmaması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
GAZİANTEP VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
VERGİ VE ANLAŞMALAR UYGULAMA MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı: 16700543-130-17
14/04/2014
Konu : İhraç kaydıyla teslim
İlgide kayıtlı talep formunda,
Şirketinizin faaliyet konuları içerisinde preform (pet şişenin şişmemiş yarı mamul hali) ve pet şişe üretiminin yer aldığı,
Şişirme makine parkına sahip alıcılarınıza preform teslimi yapılacağı ve alıcının kendi bünyesinde preformu şişirme işlemi sonrası şişe elde etmek suretiyle bu şişelere dolum yapacağı,
Şirketinizden pet şişe alan alıcılarınızın direkt şişelere dolum yaptığı, yağ sektöründe faaliyet gösteren alıcılarınızın ihraç kayıtlı ham yağ alarak rafine işlemi sonrası elde edilen yağı dolum yaptıkları,
Rafine edilen yağın firmanızdan temin edilen ambalaj malzemelerine dolum yapıldığı,
belirtilerek, üretimini yapmış olduğunuz preform ve pet şişenin su, meşrubat ve yağ sektöründe bulunan alıcılarınıza ambalaj malzemesi olarak ihraç kaydıyla teslim edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan 23, 27, 87, 91 ve 104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde uygulamanın usul ve esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, "ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği,
91 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (L) bölümünde, tecil-terkin sistemi kapsamında teslim alınan malların ihracatında ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan ve ihracat faturası ile gümrük beyannamesinde yer alan veya beyanname eklerinde gümrük makamlarınca doğruluğu konusunda meşruhat verilen malların Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem görebileceği,
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 1 inci bölümünde ise, işlem görmeden oldukları gibi ihraç edilecek malları tecil-terkin sistemi kapsamında satın alanlar ile istisna nedeniyle bu sisteme göre işlem yapamayanlar arasında bir farklılık yaratılmaması amacıyla, KDV Kanununun 11 inci maddesinin (2) numaralı fıkrasının verdiği yetkiye dayanılarak, ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında işlem yapılabilmesinin uygun görüldüğü
açıklamalarına yer verilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalara göre, ambalaj maddeleri ve malzemelerinin alımında, tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesi için ihraca konu esas malın da, prensip olarak, tecil-terkin uygulaması kapsamında alınması gerekmektedir. Ancak, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınmayan (asıl malın tesliminin KDV den istisna olduğu durumlar hariç) ya da işletmede imal edilen ihraca konu ürünlerin ambalajlanmasında kullanılacak ambalaj maddeleri ile malzemelerinin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında satın alınması mümkün bulunmamaktadır.
Bu çerçevede;
- Şirketinizce şişirme makine parkına sahip alıcılara kendi bünyelerinde şişe elde etmek üzere yapılan preform teslimi (pet şişenin şişmemiş yarı mamul hali) iç piyasaya yapılan teslim kapsamında olduğundan tecil-terkin kapsamında değerlendirilmeyecektir.
- Şirketinizden pet şişe alarak direkt bu şişelere dolum yapanlara yapılan pet şişe teslimlerinde ise, şişenin içindeki asıl malın da KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınması halinde tecil-terkin uygulamasından yararlanılacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 21152195-130-464
Tarih: 02/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı: 21152195-130-464
02/08/2013
Konu: İhraç kayıtlı teslimde ihracatın gecikmesi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın 31/12/2011 tarihinde ihraç kaydıyla satın aldığı malların ihracatının 3/4/2012 tarihinde gerçekleştirildiği belirtilerek, imalatçı tarafından yapılacak düzeltme işleminin hangi ay itibariyle nasıl yapılacağı, 3 ay içinde ihracatın gerçekleşmemesi nedeniyle tecil edilen katma değer vergisi (KDV) ve buna ilişkin gecikme zammının firmanıza hangi belge ile hangi dönemde yansıtılacağı, söz konusu KDV nin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı ile iade olarak alınıp alınamayacağı sorulmaktadır.
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç kaydıyla teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir. Bu malların ihracatının mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde ise en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilmesi mümkün bulunmaktadır.
112 Seri No.lu KDV Genel Tebliğiyle 1/1/2010 tarihinden itibaren, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen mükelleflerin ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür.
Firmanız tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre geçtikten sonra (3 gün gecikmeyle), ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan, ihraç kaydıyla satın aldığınız mallara ilişkin tahsil edilmeyen verginin tarh ve tahakkuk edilerek tecil edilmiş, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, tecil edilen KDV nin terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 25410040-135[8-2014-1]-9
Tarih: 09/04/2014
T.C.
BATMAN VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı :25410040-135[8-2014-1]-9
09/04/2014
Konu: İhraç Kayıtlı Teslim
İlgi :... tarih ve ... kayıt sayılı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ihraç kayıtlı satın aldığınız malların ....... Gümrük Antreposuna ........ tarihinde girdiği, hava muhalefeti nedeniyle emtiaları yurt dışına götürecek geminin ..... tarihinde limana yanaştığı, gümrük çıkış beyannamelerinin ....... tarihinde kapandığı ve .... günlük gecikme nedeniyle teminatınızın çözülmediği, KDV Kanununun 12. maddesi gereği malların yetkili gümrük antreposuna konulmasının ihracat sayılması gerektiği belirtilerek ihracatın süresinde yapılıp yapılmadığı konusunda Defterdarlığımız görüşü sorulmaktadır.
I. KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç kaydıyla teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir. Bu malların ihracatının mücbir sebepler veya beklenmedik durumlar nedeniyle üç ay içinde gerçekleştirilememesi halinde ise en geç üç aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren 15 gün içinde başvuran ihracatçılara, Maliye Bakanlığınca veya Bakanlığın uygun görmesi halinde vergi dairelerince üç aya kadar ek süre verilmesi mümkün bulunmaktadır.
112 Seri No.lu KDV Genel Tebliğiyle 1/1/2010 tarihinden itibaren, ihraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen mükelleflerin ek süre taleplerinin ilgili vergi dairesi başkanlıkları ve defterdarlıklar tarafından değerlendirilmesi Bakanlığımızca uygun görülmüştür.
Firmanız tarafından ek süre talebinde bulunulmamakla birlikte, ihracatın gerçekleşmesi için tanınan yasal süre geçtikten sonra (7 gün gecikmeyle), ancak; Kanunda mükelleflerin yararlanmasına imkan tanınan 15 günlük ek süre talep müddeti içinde fiili ihracat gerçekleştirilmiş olduğundan, ihraç kaydıyla satın aldığınız mallara ilişkin tahsil edilmeyen verginin tarh ve tahakkuk edilerek tecil edilmiş, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olması ve mevzuata aykırı başkaca bir hususun bulunmaması halinde, tecil edilen KDV nin terkin edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
II. ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNUNU YÖNÜNDEN
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanununun ihracat istisnasını düzenleyen 5 nci maddesinin, (1/b)fıkrasında ihracatın gerçekleşme koşulları arasında "Teslim konusu mal, Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olmalıdır." hükmüne yer verilmiştir.
Kanunun 8/2 nci maddesinde de "İhraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait özel tüketim vergisi, mükelleflerce ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, bu mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur. Söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen vergi terkin olunur. İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi vade tarihinden itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Ancak, ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir." hükmü yer almaktadır.
Buna göre; ihraç kaydıyla teslim alınan mallar ÖTV Kanununun 8/2 nci maddesine istinaden teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmediğinden bu madde kapsamında tecil edilen ÖTV'nin gecikme zammı ile birlikte ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.
Sayı: 39044742-130-835
Tarih: 09/04/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130-835
09/04/2014
Konu : Demonte halde ihraç kayıtlı mal tesliminde tecil-terkin uygulaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz eki dilekçede, şömine imalatı faaliyeti ile iştigal eden firmanız tarafından 2011/Nisan ve Ağustos dönemlerinde Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi çerçevesinde ihraç kayıtlı olarak şömine tesliminde bulunulduğu, şömine teslime ilişkin olarak Firmanızca düzenlenen faturada şömineye ait parçaların tek tek gösterildiği belirtilmekte olup, bu şekilde düzenlenen faturaya istinaden tecil-terkin uygulamasından yararlanılıp yararlanılamayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV'nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuya ilişkin olarak yayımlanan 23 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde;
"... imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan katma değer vergisi ihracatçılar tarafından ödenmeyecektir. İmalatçılar tarafından bu şekilde yapılan teslimlerde malın cinsi, niteliği ve miktarı bakımından herhangi bir sınırlama söz konusu değildir. Ancak, ihracatçıların imalatçılar dışındaki kişilerden ihraç edilmek kaydıyla dahi olsa, satın aldıkları mallara ait katma değer vergileri için bu şekilde işlem yapılması mümkün değildir.
İmalatçılar tarafından bu kapsamda yapılan teslimlerle ilgili olarak düzenlenen faturalarda, hesaplanan katma değer vergisi, mal bedelinden ayrı olarak gösterilecektir. Ancak faturaya "3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, Katma Değer Vergisi tahsil edilmemiştir" ibaresi yazılacaktır.
Bu maddenin uygulanmasında imalatçı deyimi; bir maddenin şeklini, niteliğini veya terkibini; makina, alet veya el emeği yardımı ile kısmen veya tamamen değiştirilmesini sağlayanları ifade eder. Satın aldıkları malları işledikten sonra ihraç edenler, imalatçı-ihracatçı sayıldıklarından, bu malları vergi ödenmeksizin satın almaları mümkün değildir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde ise, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
Öte yandan, 99 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4 üncü bölümünde de, gümrük beyannamesi üzerinde bilgileri yer almayan imalatçıların ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan onaylı bir yazı alacakları, vergi dairelerinin gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneği ile birlikte ibraz edilecek bu yazıya istinaden imalatçıların terkin ve iade işlemlerini yerine getirecekleri ifade edilmiştir.
Buna göre, Firmanızca ihraç kaydıyla demonte olarak teslim edilen şöminenin ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan alınacak yazı ile ilgili gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneğinin bağlı bulunduğunuz vergi dairesine ibraz edilmesi, ihraç kayıtlı faturalarda yer alan malların asıl malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğinde olduğunun ve aynen ihraç edildiğinin vergi dairesince tespiti halinde tecil-terkin uygulamasından yararlanmanız mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130.12.27-203
Tarih: 25/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130.12.27-203
25/07/2013
Konu : İhraç kayıtlı satışlarda terkin işleminin gerçekleştirilmesi için ihracatçı adına düzenlenmiş olan döviz alım belgesinin gerekip gerekmediği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ... Ltd. Şti.'ye KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında teslim ettiğiniz ve ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan ettiğiniz malların adı geçen firma tarafından bavul ticareti kapsamında ihraç edildiği, malların ihraç edildiğine dair gümrükçe onaylanan özel faturaların örnekleri ihracatçı firma tarafından şirketinize ulaştırıldığı, şirketinizce ihraç kayıtlı satışlarınıza ilişkin fatura örnekleri, indirilecek KDV listesi ve malların yurtdışı edildiğine dair gümrükçe onaylı özel fatura örneklerini vergi dairesine ibraz ederek tecil edilen verginin terkinini talep ettiğiniz, ancak vergi dairesince ihracatçı tarafından özel fatura ile yapılan satış bedeline ait döviz alım belgesinin olmadığı belirtilerek terkin işleminin gerçekleştirilmediğinden bahisle, ihraç kayıtlı satışlarda terkin işleminin gerçekleştirilmesi için ihracatçı adına düzenlenmiş olan "döviz alım belgesi"nin aranmasının gerekip gerekmediği hususunda bilgi istenildiği anlaşılmıştır.
61 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde; istisna belgesine sahip mükelleflerin Türkiye'de ikamet etmeyenlere döviz karşılığı yaptıkları satışlarda katma değer vergisi tahsil etmeden işlem yapabilecekleri, bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği,
Aynı Tebliğin (3-c) bendinde ise, satış bedeline ait dövizin bankalara veya özel finans kurumlarına satılması üzerine düzenlenen döviz alım belgesinin aslının veya noter onaylı örneğinin ilgili döneme ait katma değer vergisi beyannamesine ekleneceği açıklamalarına yer verilmiştir.
Öte yandan, 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (1.1.3/v) bölümünde ihraç kaydıyla satışlarda mahsup talebinde aranılan belgeler sıralanmış ve bavul ticareti kapsamında ihracat yapanlara satış yapılması halinde, ihracatçıdan temin edilen ve münhasıran 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan bankalar veya özel finans kurumlarınca düzenlenmiş döviz alım belgesi aslı veya ilgili banka veya ilgili finans kurumu şubesince onaylanmış örneğinin olması gerektiği belirtilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Kanunun 11/1-c maddesi uyarınca Şirketiniz tarafından özel fatura kapsamında ihraç edilmek üzere teslim edilen malların fiilen ihraç edilmiş olması yeterli olup, 2011/Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül vergilendirme dönemi KDV beyannamelerinde beyan edilerek tecil edilmesi gereken KDV ninterkini için, ihracatçı ... Ltd. Şti. adına düzenlenmiş bulunan döviz alım belgelerinin ibraz edilmesine (aranmasına) gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-ÖTV 5 GENEL-1368
Tarih: 28/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV Grup Müdürlüğü)
: 39044742-ÖTV 5 GENEL-1368
28/08/2013
Konu : İhraç kayıtlı alınan malların aynen ihraç edilmemesi.
İlgi kayıtlı talep formunda, gerek ihraç kayıtlı gerekse katma değer vergisi (KDV) ve özel tüketim vergisi (ÖTV) ödenerek satın alınan kullanılmamış araçların; motor, şasi ve karoser olarak parçalanıp ihraç edilmesi ile serbest bölgeye yurtdışından getirilen araçların da parçalanıp ihraç edilmesi durumunda imalatçı mükellef açısından tecil-terkin işlemleri ile ödenen KDV ve ÖTV nin firmanıza iade edilip edilmeyeceği konusunda görüş talep edilmektedir.
1.Katma Değer Vergisi Kanunu Açısından
3065 sayılı KDV Kanununun;
11/1-a maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
12 nci maddesinde, bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için teslimin yurt dışındaki müşteriye yapılması ve teslim konusu malın T.C. gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye vasıl olması gerektiği,
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
16/1-c maddesinde, Gümrük Kanunundaki transit ve gümrük antrepo rejimleri ile geçici depolama ve serbest bölge hükümleri uygulanan malların tesliminin vergiden istina olduğu,
32 nci maddesinde, Kanunun 11, 13, 14 ve 15 inci maddeleri ile 17 nci maddenin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilen işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin, Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade edileceği,
hükme bağlanmıştır.
27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "7-Tecil-Terkin İşlemlerinin İhraç Edilen Nihai Ürünün İmalatçısına Uygulanması" başlıklı bölümünde; imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı malın, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işlemi uygulanmayacağı açıklanmıştır.
Buna göre, ihraç kayıtlı olarak satın aldığınız araçların, motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayırılarak ihraç edilmesi durumunda, söz konusu araçların alımında Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
KDV ödeyerek satın aldığınız kullanılmamış araçların motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayrılarak söz konusu araç parçalarının Kanunun 11/1-a maddesi kapsamında ihraç edilmesi halinde bu araçlar için yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV nin iadesinin talep edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Yurtdışından serbest bölgeye getirilen mallar için ithalat hükümleri uygulanmadığından bu işlem KDV ye tabi olmayacak, serbest bölgeden yurtdışına gönderilen mallar için ihracat hükümleri uygulanmadığından bu işlem Kanunun 11/1-a maddesindeki ihracat istisnası kapsamında değerlendirilmeyecektir. Öte yandan, yurtdışından serbest bölgeye getirilen araçların olduğu gibi veya parçalarına ayrılarak serbest bölgede teslimi Kanunun 16/1-c maddesi kapsamında KDV den istisnadır.
2.Özel Tüketim Vergisi Kanunu Açısından
4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) Kanununun 1/1-b bendiyle, bu Kanuna ekli (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanların ilk iktisabının bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.
Kanunun 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, bu Kanuna ekli listelerdeki malların ihracat teslimlerinin; teslimin yurt dışındaki bir müşteriye yapılması ve teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olması koşuluyla vergiden müstesna olduğu, 2 nci fıkrasında ise ihraç edilen malların alış faturaları ve benzeri belgeler üzerinde gösterilen ve beyan edilen ÖTV nin ihracatçıya iade edileceği hüküm altına alınmıştır. Yurt dışındaki müşteri tabiri ise; ikametgahı, işyeri, kanuni ve iş merkezleri yurt dışında olan alıcılar ile yurt içinde bulunan bir işletmenin, yurtdışında faaliyet gösteren şubelerini ifade etmektedir.
Buna göre, ÖTV uygulanan malların ihraç edilmesi halinde bu verginin iadesi, sadece ÖTV mükelleflerinden satın alınan ve niteliği değiştirilmeden (olduğu gibi) ihraç edilen mallar için söz konusudur. ÖTV uygulanan safhadan sonraki satıcılardan alınan malların ihraç edilmesi halinde, alış belgelerinde görünmeyen ve malın maliyetine dahil edilmiş olan ÖTV iade edilemeyecektir.
Öte yandan ÖTV Kanununun 8 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, ihraç kaydıyla teslimlerde tecil-terkin uygulanması öngörülmüştür. Bu uygulama, ihracatçının doğrudan ÖTV mükelleflerinden satın aldıkları mallar için söz konusudur. Bu durumda ÖTV Kanununa ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi araçların olduğu gibi ihraç edilmek üzere ihracatçılara tesliminde hesaplanan ÖTV nin ihracatçıdan tahsil edilmemesi şartıyla, ÖTV mükellefinin talebi üzerine tecil edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Bu bağlamda, ihraç edilmek üzere gerek ÖTV ödenerek gerekse ihraç kayıtlı olarak satın alınan araçların, motor, şasi ve karoser gibi parçalara ayrılarak söz konusu parçalarının ihracatının yapılması durumunda; ihraç edilen mallar, ihracatçının satın aldığı mallarla aynı mallar olmadığından, bahse konu araçlar için yüklenilen ÖTV nin iade edilmesi veya ihraç kaydıyla tecil-terkin kapsamındaki işlemlerden yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Yine aynı Kanunun 7/7 nci maddesinde, 4458 sayılı Gümrük Kanununun transit, gümrük Antrepo, dahilde işleme, gümrük kontrolü altında işleme rejimlerine tabi tutulanlar ile serbest bölgeler ve geçici depolama yerleri hükümleri uygulanan malların tesliminin vergiden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ÖTV Kanununun 7/7 nci maddesi uyarınca serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar ÖTV den istisna edildiğinden, yurt dışından serbest bölgeye getirilen ÖTV Kanununa ekli (II) sayılı listedeki kayıt ve tescile tabi araçlar serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar kapsamında olduğu sürece bu mallara ÖTV uygulanmayacaktır. Bu durumda söz konusu mallar olduğu gibi ihraç edilse bile vergi iadesine konu olmayacaktır.
Bununla birlikte bahse konu mallar serbest bölge hükümlerinin uygulandığı mallar kapsamında değerlendirilmezler ise yine parçalarının ihracı durumunda bahse konu araçlar için yüklenilen ÖTV nin iade edilmesi mümkün olmayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28
Tarih: 31/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
İVEDİ
Sayı : B.07.1.GİB.4.41.15.01-KDV-2011/6-28
31/01/2012
Konu : İhraç Kayıtlı Teslimlerde İmalatçı Fatura Tarihinin İhracatçı Faturası Tarihinden Sonraki Bir Tarih Olması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kaydıyla mal teslim ettiğiniz ihracatçı firmanın, gümrük işlemlerinde zaman kazanmak amacıyla ihraç edeceği malın miktar ve niteliğini dikkate alarak düzenlediği fatura ile gümrük beyannamesini açtırdığı, bu nedenle firmanız tarafından düzenlenen ihraç kayıtlı teslime ait fatura tarihinin, gümrük beyannamesindeki ihracatçı fatura tarihinden sonra, ancak fiili ihraç tarihinden de önceki bir tarihi taşıdığı belirtilerek, bu durumun izahı için münhasıran özel amaçlı YMM raporu düzenlenmesinin veya bu konuda vergi incelemesi yapılmasının zorunlu olup olmadığının bildirilmesi istenilmektedir.
Şirketinizin KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre, imalatçı sıfatıyla düzenlediği fatura tarihi, ihracatçı firmanın gümrük beyannamesi açılmaya esas düzenlediği fatura tarihinden sonra olmakla birlikte, fiili ihraç tarihinden önceki bir tarihi taşıması kaydıyla, bu kapsamda ortaya çıkan terkin ve iade taleplerinin 84 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında sonuçlandırılması mümkündür.
Ancak bu konuda vergi dairesinin bilgi isteme, gerek gördüğü hallerde de vergi incelemesi yapma veya incelemeye sevk etme hakkı her zaman mevcuttur.
Öte yandan, firmanızın ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iadesini YMM tasdik raporu ile istemesi halinde, YMM nin düzenlediği raporda fatura tarihlerindeki uyumsuzluk nedeni hakkında açıklama yapması da mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I.13.189]-79
Tarih: 31/03/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I.13.189]-79
31/03/2014
Konu :İhracat işlemlerine aracılık hizmeti karşılığında ödenen komisyon bedelinin yansıtılmasında KDV
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; tekstil ürünleri imalatçısı olduğunuz, ihraç kaydıyla satışı yapılan ürünlerinizin ihracını gerçekleştiren firma ile aranızda yapılan anlaşma gereği yurt dışı komisyon ödemelerinin (ihracat işlemlerine aracılık hizmeti) tarafınıza yansıtıldığı, ancak ihracatçı firmanın katma değer vergisi (KDV) ödemeden yurt dışında ödediği komisyonu tarafınıza yansıtırken düzenlenen faturalarda KDV hesaplandığı belirtilerek,
- ihracatçı firmanın KDV ödenmeden yurt dışında ödediği komisyon bedelini tarafınıza yansıtırken KDV hesaplanıp hesaplanmayacağı, hesaplanmaması halinde ödenen KDV lerin iadesinin mümkün olup olmadığı,
- komisyon faturalarına ilişkin yüklenilen KDV nin, yıllık indirimli orana tabi KDV İadesi YMM Raporu ile talep edilip edilemeyeceği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun;
-1/1 maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye‘de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
-4 üncü maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu ve bu işlemlerin bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, birşeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
-6/b maddesinde, hizmetin Türkiye'de yapılmasının veya hizmetten Türkiye'de faydalanılmasının işlemlerin Türkiye'de yapıldığını ifade ettiği,
-8/2 inci maddesinde ise, vergiye tabi bir işlem söz konusu olmadığı veya KDV yi fatura ve benzeri vesikalarda göstermeye hakkı bulunmadığı halde, düzenlediği bu tür vesikalarda KDV gösterenlerin, bu vergiyi ödemekle mükellef oldukları, bu hususun Kanuna göre borçlu oldukları vergi tutarından daha yüksek bir meblağı gösteren mükellefler için de geçerli olduğu ve bu gibi sebeplerle fazla ödenen vergilerin, Maliye Bakanlığının belirleyeceği usul ve esaslara göreilgililere iade edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
117 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin " 2.1. İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye'de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler" başlıklı bölümünün 2.1.1 kısmında; KDV Kanununun 1 inci maddesine göre bir hizmetin KDV nin konusuna girebilmesi için Türkiye'de ifa edilmesinin gerektiği, aynı Kanunun (6/b)maddesinde ise Türkiye'de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye'de ifa edilmiş sayılacağı, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanların Türkiye'de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye'de faydalanılan hizmetlerin KDV ye tabi olacağı, bu gibi hizmet ifalarında mükellefin, esas olarak hizmet iifa eden olmakla birlikte, Türkiye'de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV nin tamamının, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödeneceği, hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde ise mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmeyeceği belirtilmiştir.
Öte yandan, KDV Kanununun 8/2 inci maddesindeki yetkiye dayanarak yayımlanan ve fazla veya yersiz ödenen vergilerin iadesine ilişkin düzenlemeleri içeren 116 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4. bölümünde; fazla veya yersiz hesaplanan verginin satıcı mükelleflere iadesinin mümkün olduğu, bunun için de fazla veya yersiz hesaplanan vergiye ilişkin olarak gerek satıcı gerekse alıcı nezdinde işlemin KDV uygulanmadan önceki hale döndürülmesinin esas olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, ihraç kaydıyla satışını yaptığınız ürünler için ihracatçı firma tarafından yurt dışındaki firmalardan alınan ihracat işlemlerine aracılık hizmeti, Kanunun 6/b maddesi uyarınca KDV nin konusuna girmediğinden, tarafınıza yansıtılan komisyon bedeli üzerinden KDV hesaplanmaması gerekir.
Diğer taraftan, ihracatçı firma tarafından şirketinize yansıtılan komisyon bedeli üzerinden fazla veya yersiz hesaplanan KDV nin 116 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde yapılan açıklamalar doğrultusunda iadesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2337
Tarih: 27/07/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2337
27/07/2012
Konu : İhraç kayıtlı alınan ancak süresinde ihraç edilememesi nedeniyle izleyen yıl rücu yoluyla ödenen verginin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Ekim/2009 döneminde ihraç kayıtlı aldığınız ve süresinde ihraç edememeniz nedeniyle Mart/2010 döneminde imalatçıya ödediğiniz verginin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilemeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı,
Söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içerisinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği,
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde, tecil olunan verginin, tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunacağı, ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilememesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edileceği,
29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirim konusu yapabilecekleri,
29/3 üncü maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
32 nci maddesinde ise, Kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV nin iade edileceği,
hüküm altına alınmıştır.
İhraç kayıtlı alınan mallara ilişkin yüklenilen KDV, ihracatçı açısından ihracatın yapılması gereken 3 aylık sürenin sonu itibariyle indirilebilir hale geldiğinden, ihracatçının süresinde ihraç edemediği mallara yönelik yüklendiği KDV'yi enerken 3 aylık sürenin bitiş gününü takip eden günün dahil olduğu dönem içinde ve nihai olarak o dönemi kapsayan takvim yılı içerisinde indirim konusu yapması mümkün bulunmaktadır. Diğer bir deyişle ihraç kayıtlı teslimlerde ihracatın gerçekleşmemesi halinde, ihracatçı için indirilecek KDV bakımından vergiyi doğuran olay ihracat için zorunlu olan sürenin bitimini takip eden gün itibariyle meydana gelmektedir.
Buna göre; Şirketiniz tarafından Ekim/2009 döneminde ihraç kaydıyla teslim alınan ancak, 3 aylık süre içerisinde ihraç edilemeyen mallara ilişkin KDV, üç aylık sürenin bitimini takip eden günün dahil olduğu vergilendirme döneminde, ilgili dönemin kapsayan takvim yılı aşılmamak suretiyle indirim konusu yapılabilecektir. Söz konusu dönemde indirim hesaplarına alınan ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV tutarının, malın daha sonra ihraç edilmesi durumunda iadeye konu edilebileceği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı:
73903997-130[11-2013/31]-4230
Tarih:
30/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ESKİŞEHİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : 73903997-130[11-2013/31]-4230
30/05/2014
Konu :İhraç Kaydıyla Teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; .......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. ye ihraç kaydıyla bir adet kamyon satışında bulunduğunuz, söz konusu satış işlemini Mart/2013 dönemi KDV beyannamesinde ihraç kaydıyla satış olarak beyan ettiğiniz, kamyonun ........ firması tarafından üzerine beton pompası monte edilerek ihraç edildiği, firmanızca ihraç kaydıyla teslim ettiğiniz kamyon üzerine beton pompası monte edilebilmesi için serviste bazı parçaların ilave edildiği belirtilerek, söz konusu kamyon satışının ihraç kaydıyla satış olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği sorulmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,
- 11/1-c maddesinde de, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliği 26/4/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak 1/5/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş ve KDV Genel Tebliğlerinin tümünü mülga etmiştir.
İşlemin yapıldığı dönemde geçerli olan ancak KDV Genel Uygulama Tebliği ile mülga olan KDV Genel Tebliğlerinden;
27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A/7) bölümünde, tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanamayacağı açıklamasına yer verilmiştir.
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Tecil Terkin Uygulaması" başlıklı (F) bölümünde, ihraç edilecek mal ile bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların ihraç kaydıyla teslim edilmesi ve bunların ihracının tek bir mal olarak gerçekleştirilmesi halinde, asıl malın yanı sıra eklenti veya ayrılmaz parça niteliğindeki malların yurtdışındaki müşteriye kesilen faturada ve gümrük beyannamesinde ayrıca yer almasına bağlı olarak tecil-terkin sistemi kapsamında işlem yapılmasının mümkün olduğu ve bu şekilde gerçekleşen işlemlere ait gümrük beyannamelerinde ihracatçılara ihraç kaydıyla mal teslim eden imalatçı-tedarikçi firmaların isim ve unvanlarının yer alması gerektiği belirtilmiştir.
104 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Teslimler" başlıklı bölümünde, 87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde, ihraç edilecek mallar ile bu malların eklentisi veya ayrılmaz parçası mahiyetindeki malların KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kaydıyla ve ayrı ayrı satın alınması halinde, eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde de tecil-terkin uygulamasından yararlanılabileceği; eklenti veya ayrılmaz parça mahiyetindeki malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için asıl malın KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınmasının gerekmekte olduğu; ihraç edilecek asıl malın istisna kapsamında satın alınması halinde, ambalaj maddeleri ve malzemeleri de dahil olmak üzere bu malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki malların alımında KDV Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında yapılabilmesinin uygun görüldüğü ifade edilmiştir.
Öte yandan, özelge talep formu ekinde bulunan ihraç kayıtlı satış faturası, iş emri, ihracat faturası ve gümrük çıkış beyannamesinin incelenmesi neticesinde, imalatını gerçekleştirmeden tedarikçi olarak satın aldığınız kamyonun üzerine ihracatçı firma tarafından beton pompası monte edildiği, söz konusu beton pompasının montajının firmanız tarafından gerçekleştirilmediği, beton pompası monte edilebilmesi için ön ayarlama ve kontrollere ilişkin işlemlerin yapıldığı, 28/03/2013 tarih ve 13350300EX050784 sayılı gümrük çıkış beyannamesinde de imalatçı firma olarak Betonstar Makine Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin yer aldığı anlaşılmıştır.
Buna göre; firmanızın piyasadan tedarik ederek ......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. ye teslim ettiği ve ......... Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin üzerine mobil beton pompası ilave ederek ihraç ettiği kamyon, firmanız tarafından imal edilmediğinden(kamyonun imalatçısı firmanız olmadığından) söz konusu teslimin KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.102-44
Tarih: 03/02/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜNE
Sayı :B.07.1.GİB.4.16.16.02-300.10.102-44
03/02/2012
Konu : İhraç kayıtlı mal teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, piyasadan tedarik ettiğiniz ham iplik ve kumaşları sanayi sicil belgenizde belirtilen üretim konusu kapsamında boyama işlemine tabi tuttuktan sonra ihracatçılara veya DİİB sahibi mükelleflere ihraç kayıtlı olarak teslim etmenizin mümkün olup olmadığı konusunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi istenilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Konu ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde ise ancak sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip bulunan işletmelerin ihraç kaydıyla mal teslim edebilecekleri belirtilmiştir.
Öte yandan, KDV Kanunun 11/1-c maddesine göre imalatçı sayılan mükelleflerin aynı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında dahilde işleme izin belgesine sahip ihracatçılara da 83, Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğindeki esaslar çerçevesinde ihraç kaydıyla mal teslim etmesi mümkün bulunmaktadır.
Bu çerçevede, şirketinizin sanayi sicil belgesindeki üretim konusu kapsamında boyama işlemine tabi tuttuğu ham kumaş ve iplikleri ihraç edilmek üzere ihracatçılara veya dahilde işleme izin belgesi sahibi mükelleflere tecil-terkin sistemi kapsamında teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I.13.59]-236
Tarih: 15/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I.13.59]-236
15/08/2013
Konu: ihraç kaydıyla satılan kumaşların seccade olarak ihraç edilmesi halinde tecil-terkin
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; satışını yaptığınız döşemelik kumaşların ihracatçı firma tarafından seccade yapılarak yurt dışı edilmesi işleminin KDV Kanununun 11/1-c kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 27 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin (A/7) bölümünde, tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanmayacağı açıklamasına yer verilmiştir.
87 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin (F) bölümünde de, KDV Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemi ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin 7. bölümündeki açıklamalara göre, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre, Şirketiniz tarafından teslim edilen kumaşlar ihractçı firma tarafından seccade yapılarak ihraç edildiğinden, söz konusu teslim dolayısıyla Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sisteminden yararlanmanız mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 63611781-130[11-2019/12]-E.21256
Tarih: 12/08/2020
T.C.AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 63611781-130[11-2019/12]-E.21256
12.08.2020
Konu : Stoktan ihraç kayıtlı teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; Şirketinizin 31.12.2018 tarihli bilançosunda kayıtlı olarak stokta bulunan 1.557.253,83 TL tutarındaki 6252 ton blok mermerin, ülke ve dünya pazarındaki olumsuzluklar nedeniyle satışının yapılamadığı gerekçesiyle geçici tatil (üretime ara verme) talebi ile Maden İşleri Genel Müdürlüğüne başvuruda bulunduğu, bu nedenle 14.5.2019 tarihinde süresi dolan 2.5.2017 tarih ve … sayılı Kapasite Raporunun yenilenmediği, söz konusu kapasite raporunda yer alan belirlemelere uygun olarak üretiminin yapıldığı belirtilen bu malların stokta kayıtlı miktarla sınırlı olarak, kapasite raporunun geçerlilik süresinin sona erdiği tarihten sonra (2019/Ağustos) ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapılıp yapılamayacağı hususunda bilgi verilmesinin istenildiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin "İhraç Kaydıyla Teslimlerde Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı (II/A-8.) bölümünde yer alan;
-"Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" alt başlıklı (8.3.) ayrımında;
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araçparkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması,
Gerekmektedir
Bu şartlara sahip olan imalatçılarca, ihraç kaydıyla ihracatçılara mal teslim edilen dönemde ve bir defa olmak üzere" imalatçı belgesi" ve ilgili meslek odasına üyelik belgesinin birer örneği, ilgili dönem KDV beyannamesinin verilme süresine kadar bağlı oldukları vergi dairesine bir dilekçe ekinde verilir.
İmalatçı niteliğindeki değişiklikler ve imalatçı niteliğinin kaybedilmesi halleri ayrıca vergi dairesine bildirilir.…",
-"Tecil Edilecek Verginin Hesabı ve Terkini" alt başlıklı (8.5.) ayrımında;
"…İhraç kaydıyla mal teslimlerine ait beyan edilen ve tecil edilen KDV, ihracata konu malın süresi içinde ihraç edildiğinin tevsik edilmesi kaydıyla terkin edilir.
Terkin işleminin yapılabilmesi için, ihraç kaydıyla teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesi veya listesinin ihraç kaydıyla satış faturaları ile birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi gerekir.…"
açıklamaları yapılmıştır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, 14.5.2019 tarihinde süresi dolan kapasite raporunda yer alan belirlemelere uygun olarak üretiminin yapıldığı belirtilen söz konusu malların, stokta kayıtlı miktarla sınırlı olarak, kapasite raporunun geçerlilik süresinin sona erdiği tarihten sonra Şirketiniz tarafından ihraç kayıtlı olarak satışı, bahse konusu malların üretiminin yapıldığı dönemde imalatçı sayılmanın koşullarının sağlanması şartıyla mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[Mük.257-2015/VUK1-19457]-256526
Tarih: 18/08/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı : 11395140-105[Mük.257-2015/VUK1-19457]-256526
18.08.2017
Konu : İhraç kayıtlı e-faturada KDV'nin hesaplanmaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; 30.09.2015 tarihinde e-fatura sisteminde oluşturulan ihraç kayıtlı faturada, KDV hesaplanmadığı ve fatura üzerinde gösterilmediği, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden KDV tahsil edilmemiştir ibaresi yazıldığı halde sehven KDV bildirilmediği ve 7 günlük itiraz ve düzeltme süresinden sonra bu hatanın fark edildiğini, ayrıca düzeltme işlemi yapılmadığından, Vergi Usul Kanunu hükümleri çerçevesinde muhasebe defter kayıtlarının nasıl yapılacağı söz konusu faturanın ihraç kayıtlı fatura olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve KDV Kanunun 11/1-c maddesi hükümlerine göre beyan edilerek iade talebine konu edilip edilemeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşleri talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Konuya ilişkin olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.) bölümünde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçılar tarafından ihraç kaydıyla yapılan teslimlerle ilgili olarak düzenlenen faturalarda, "3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu hükümlerine göre, ihraç edilmek şartıyla teslim edildiğinden, Katma Değer Vergisi tahsil edilmemiştir" ibaresinin yazılacağı, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, tecil veya terkin edilen bu vergiler hakkında ihracatçılar bakımından 3065sayılı Kanunun 32 nci maddesi hükmünün uygulanmayacağı açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 175 ve mükerrer 257. maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak;
a) Muhasebenin Temel Kavramları,
b) Muhasebe Politikalarının Açıklanması,
c) Mali Tablolar İlkeleri,
d) Mali Tabloların Düzenlenmesi ve Sunulması,
e) Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve İşleyişi, konularında düzenlemeler yapan 1 No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği 01/01/1994 tarihinden itibaren zorunlu olarak uygulanmak üzere 26/12/1992 tarihli ve 21447mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
Anılan Tebliğin, "Hesap Planı Açıklamaları" bölümünde "1-DÖNEN VARLIKLAR/ 19- DİĞER DÖNEN VARLIKLAR" başlığıa ltında;
"192. DİĞER KDV
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde ödenmesi gerektiği halde ödenmeyip, fiilen indirilmesinin mümkün olacağı tarihe kadar ertelenen katma değer vergisinin, ertelemenin bir yıl içinde olması halinde kaydedildiği ve izlendiği hesaptır.
İşleyişi :
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde, gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi pasifteki ilgili hesabın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir."
denilmekte ve aynı Tebliğin "3-KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR / 39.DİĞER KISA VADELİ YABANCI KAYNAKLAR" başlığı altında;
"392. DİĞER KDV
Bu hesap; teşvikli yatırım mallarının ithalinden doğan ve ertelenen Katma Değer Vergisi ve ihraç kaydiyle satış nedeniyle ertelenen ve terkin edilecek Katma Değer Vergisi gibi ihtiyaca göre bölümlenir.
İşleyişi :
Teşvikli yatırım mallarının ithalinde gümrük idareleri tarafından tarh ve tahakkuk ettirilerek ertelenen katma değer vergisi, aktifteki ilgili hesabın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonunda aktifteki ilgili hesabın alacağı karşılığı bu hesaba borç kaydedilmek suretiyle işlem görür.
Yatırım teşvik belgelerinde öngörüldüğü şekilde gerçekleşmemesi halinde ertelenen katma değer vergisi bu hesaba borç, ödenmek üzere pasifteki tahakkuk hesabına alacak kaydedilir.
Vergi dairesince tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı" nın borcu mukabili bu hesaba alacak, mevzuat gereği yapılacak terkin sonucunda borçlusunun alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.
İhracatın gerçekleşmemesi halinde ise, tecil olunan katma değer vergisi "391. Hesaplanan Katma Değer Vergisi Hesabı"nın alacağı mukabili bu hesaba borç kaydedilir.
denilerek söz konusu hesapların işleyişi açıklanmaktadır.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 242 nci maddesinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan ve faturanın elektronik belge olarak düzenlenmesi, elektronik ortamda iletilmesi, muhafaza ve ibraz edilmesine ilişkin usul ve esasların açıklandığı 397 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde; "elektronik belge" şekil hükümlerinden bağımsız olarak Vergi Usul Kanununa göre düzenlenmesi zorunlu olan belgelerde yer alan bilgileri içeren elektronik kayıtlar bütünü, "elektronik fatura" ise bu Tebliğde yer alan şartlara uygun olan ve elektronik belge biçiminde oluşturulmuş fatura olarak tanımlanmıştır. Aynı Tebliğin "3-Genel Olarak e-Fatura" başlıklı bölümünde e-faturanın yeni bir belge türü olmadığı, kağıt fatura ile aynı hukuki niteliklere sahip olduğu belirtildikten sonra "5- e-Fatura Düzenlenmesi ve İletilmesi" başlıklı bölümünün üçüncü paragrafında mükelleflerin e-Fatura düzenlerken, bu Tebliğde belirtilmeyen hususlarda süreler başta olmak üzere Vergi Usul Kanunu ve ilgili diğer kanun ve düzenlemelerde yer alan usul ve esaslara uymak zorunda oldukları açıklaması yapılmıştır.
Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, düzenlenen e-fatura ile fiili ihracatın süresinde gerçekleşmiş olması, söz konusu işleme ilişkin KDV'nin, Vergi Usul Kanununun 219 uncu maddesindeki hükümler dikkate alınarak kayıtlarınıza intikal ettirilmesi, usulüne uygun olarak ihraç kayıtlı teslim kapsamında ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilip tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil edilmesi, ihracatçının ise bu teslimleri ihraç kayıtlı teslim olarak kayıt sürelerini de dikkate alarak kayıtlarına intikal ettirmiş olması kaydıyla söz konusu işlemin ihraç kayıtlı teslim kapsamında değerlendirilmesi mümkündür.
Ayrıca , tecil veya iade edilebilir KDV'nin "192. Diğer KDV Hesabı" nın borcuna, tecil edilecek KDV veya iade edilecek KDV'nin de "392. Diğer KDV Hesabı" nın alacağına kayıt edilmesi gerektiği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1348
Tarih: 27/08/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.11-1348
27/08/2013
Konu : Rücu edilen verginin iadesinin talep edilip edilemeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda,
Şirketinizce ....... Teneke San. ve Tic. Ltd. Şti.'nden ihraç kaydıyla mal teslim alındığı,
İhracat gerçekleştikten sonra bu firmanın Ankara Ostim Vergi Dairesine iade talebinde bulunduğu ancak, ihraç kaydıyla şirketinize teslim edilen malların imalatçısı olmadığı gerekçe gösterilerek iade talebinin reddedildiği,
Bu mallara ilişkin hesaplanan KDV nin, firmanıza rucü edilmesi nedeniyle tarafınızca ödendiği
belirtilerek, ödenen KDV nin iadesinin gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç kaydıyla imalatçılar tarafından ihracatçılara teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin tecil ve terkinine ilişkin hükümler yer almaktadır.
Bu hükümlere göre, ihracatın maddede belirtilen şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde, tecil olunan vergi tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammıyla birlikte imalatçıdan tahsil edilmektedir.
Öte yandan, konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 23 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "C" bölümü uyarınca; ihraç edecekleri malı bu uygulama kapsamında KDV ödemeksizin satın alan ihracatçıların, bu şekilde satın aldıkları mallar için hesaplanan KDV yi indirim ve iade hakları bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, KDV Kanununun 29/1 inci maddesinde; mükelleflerin vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV ile ithal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV yi indirebilecekleri,
29/3 üncü maddesinde; indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
29/4 üncü maddesinde, Bakanlığımızın vergi indirimi uygulamasında doğabilecek aksaklıkları, vergi mükerrerliğine ve vergi muafiyetine meydan vermeyecek şekilde, bu Kanunun ana ilkelerine uygun olarak gidermeye ve indirimle ilgili usul ve esasları düzenlemeye yetkili olduğu,
32 nci maddesinde ise; KDV Kanununun 11 inci maddesi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen katma değer vergisinin, Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı,
hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihraç kaydıyla Şirketinize teslimde bulunan imalatçı firmanın bu vasfının olmadığı gerekçe gösterilerek iade talebinin reddedilmesi nedeniyle, söz konusu mallara ilişkin olarak imalatçı tarafından hesaplanan verginin tarafınıza rücu edilmesi halinde, rücu yoluyla ödediğiniz verginin (vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak kaydıyla) ödemenin yapıldığı dönem beyannamesinde indirim konusu yapılması, indirimle giderilemeyen kısmın ise genel hükümler çerçevesinde iadesinin/mahsubunun talep edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Ancak, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılının aşılması durumunda söz konusu teslime ilişkin olarak tarafınıza rücu edilen verginin indirim konusu yapılamayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-25-2010-11
Tarih: 07/04/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TEKİRDAĞ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-25-2010-11
07/04/2011
Konu : İhraç kayıtlı satışta Gümrük Beyannamesinde imalatçı firmanın yanlış yazılması
İlgi dilekçenizde, firmanızın 27/7/2009 tarih ve 637329 numaralı faturası ile .... Vergi Dairesinin ... vergi kimlik numaralı mükellefi..... A.Ş. ye ihraç kayıtlı olarak sattığı fırınların ... tarihli ... sayılı Gümrük Beyannamesi ile yurtdışı edildiği, ancak gümrük beyannamesinde ihraç konusu fırınların üretici firmasının sehven .... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik numaralı mükellefi..... Şti. olarak ve gümrük beyannamesinin kapanmış olması nedeni ile yanlışlığın gümrük beyannamesi üzerinde düzelttirilemediği belirtilmekte, söz konusu iadeye ilişkin yapılacak işlem hakkında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan Genel Tebliğlerle de uygulamanın usul ve esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
İmalatçılar tarafından ihraç edilmek üzere teslim edilen malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin vergi dairelerine ibraz edilmesi zorunludur.
99 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 4 üncü bölümünde, imalatçıların ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların ihraç edildiğine dair ihracatçı firmadan onaylı bir yazı alacakları, vergi dairelerinin gümrük beyannamesinin aslı veya noter, YMM ya da gümrük idaresince onaylı örneği ile birlikte ibraz edilecek bu yazıya istinaden imalatçıların terkin ve iade işlemlerini yerine getirecekleri belirtilmiştir. Ancak, Tebliğde gümrük beyannamesinde imalatçı adının yanlış yazılmasına ilişkin bir açıklama yer almamaktadır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesinin (B) fıkrasında; vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ihracatçı .... A.Ş. tarafından ... tarih, ... no.lu gümrük beyannamesi ile yurt dışı edilen malların Firmanızın ...tarih ve ... numaralı faturası ile teslim edilen mallar olduğunun vergi inceleme raporu veya özel amaçlı YMM Raporu ile tevsik edilmesi şartıyla söz konusu ihraç kayıtlı teslime ilişkin iade talebinin sonuçlandırılması mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 21152195-35-02-164
Tarih: 02/04/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı : 21152195-35-02-164
02/04/2015
Konu : İhraç kayıtlı teslimlerde vadeli alınan mallara ilişkin erken ödeme indirimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; şirketinizin imalatçı firmalardan ambalaj malzemelerini ihraç kaydıyla alıp yurt dışına ihraç ettiği, ancak yurt dışına ihraç edilen ambalaj malzemelerini imalatçılardan vadeli olarak satın aldığı ve vade tarihinden önce ödeme yaptığı belirtilerek, imalatçı firmaya düzenlenen erken ödeme indirimi faturasında KDV uygulanıp uygulanmayacağı konusunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi talep edilmektedir.
3065 Sayılı KDV Kanununun 11/1-a maddesinde; ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler ile yurtdışındaki müşteriler için yapılan hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de verilen roaming hizmetlerinin KDV den istisna olduğu, 11/1-c maddesinde; imalatçıların imal ettikleri mallardan ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara yapacakları teslimler nedeniyle hesaplanan KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen, ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh, tahakkuk ve tecil olunacağı, ihracatın teslim tarihini takip eden 3 ay içinde gerçekleşmesi halinde tecil edilen bu verginin terkin olunacağı, 32 nci maddesinde de, Kanunun 11 inci maddesi kapsamındaki işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen vergilerin, bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 20 nci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu, bedel deyiminin, malı teslim alan veya kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği, 24/c maddesinde ise; vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dâhil olduğu hükme bağlanmıştır.
26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan KDV Genel Uygulama Tebliğinin "(II/A)-İHRACAT İSTİSNASI" başlıklı bölümünün "8.9. İmalatçı Aleyhine Matrahta Meydana Gelen Değişiklik" bölümünde;
"İmalatçı aleyhine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçılar tarafından imalatçıya bir fatura düzenlenerek KDV hesaplanır. Bu faturada hesaplanan KDV ihracatçı tarafından beyan edilir, imalatçı tarafından indirim konusu yapılır."
ifadesi yer almaktadır.
60 Seri No.lu KDV Sirkülerinin (4.5.) bölümünde ise;
"4.5.2. KDV Kanununun 11/1-c maddesi hükmü gereğince tecil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ihracatçı lehine ortaya çıkan kur farkları için ihracatçı tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir."
denilmektedir.
Buna göre, tecil-terkin uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ait vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında şirketiniz lehine ortaya çıkan erken ödeme indirimi için şirketiniz tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir. Söz konusu KDV imalatçı tarafından genel esaslara göre indirim konusu yapılabilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47
Tarih: 09/04/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 37009108-130[2013-11. Md-2568]-47
09/04/2014
Konu : İthal edilen ürünün ihraç kayıtlı satışının yapılıp yapılamayacağı hak.
İlgide kayıtlı talep formunuzda; Şirketinizin imalat konusunun madeni eşya imalatı (alüminyum ve metal merdiven, ütü masası, çamaşır kurutmalığı) olduğu, aynı zamanda bu ürünlerin mamül olarak ithal edildiği, % 90-95 lik kısmı tamamlanmış olarak ithal edilen ürünlere tarafınızdan galvaniz kaplama ve ürünle birlikte ithali yapılan plastik takozların montajı işlemi yapıldığı belirtilerek, bu ürünlerin ihraç kayıtlı tesliminin yapılıp yapılmayacağı konusunda bilgi verilmesi istenilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "A-İmalatçılar Tarafından İhraç Kaydıyla Yapılan Teslimlerde 1.1.1988 Tarihinden İtibaren Geçerli Olacak Usul ve Esaslar" başlıklı bölümünde; "Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca yapılan tanıma göre imalatçının; Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması, Sanayi Odası, Ticaret Odası ve Esnaf ve Sanatkâr Derneklerine kayıtlı bulunması, Sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olması gerektiği" açıklamalarına yer verilmek suretiyle tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirtilmiştir.
Aynı Tebliğin A-7 bölümünde; "tecil-terkin işlemlerinin Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, diğer bir ifade ile imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği belirtilmiş, imalatçının ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal, aynen ihraç edilen nihai mamul değilse, bu teslimde tecil-terkin işleminin uygulanmayacağı,"
87 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (F) bölümünde ise, "KDV Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemi ile ilgili olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin 7 nci bölümündeki açıklamalara göre, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi
gerektiği" açıklamalarına yer verilmiştir.
Diğer taraftan, özelge talep formu eki sanayi sicil belgenizde; galvaniz kaplama ve plastik takozların montajı işleriyle ilgili bir belirlemeye yer verilmemekle birlikte, % 90-95 lik kısmı tamamlanmış olarak ithali gerçekleştirilen söz konusu madeni eşyalara galvaniz kaplama ve plastik takoz montajı yapılmak suretiyle bu ürünlerin Şirketiniz bünyesinde bir kez daha imalat sürecinden geçirildiği ve nihai mamul haline getirildiği anlaşılmaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, mamul olarak ithal ettiğiniz madeni eşyaya Şirketiniz tarafından galvaniz kaplanmak ve ürünle birlikte ithal edilen plastik takozlar monte edilmek suretiyle bir kez daha imalat sürecinden geçirildikten sonra nihai mamul olarak KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.13-1922
Tarih: 22/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.13-1922
22/07/2014
Konu : "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin ihraç kayıtlı teslimlerde tevsik edici belge olarak kabul edilip edilmeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ihraç kayıtlı teslimlerde "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin tevsik edici belge olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu'nun;
11/1-a maddesinde; ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler, serbest bölgedeki müşteriler için yapılan fason hizmetler ve karşılıklı olmak şartıyla uluslararası roaming anlaşmaları çerçevesinde yurt dışındaki müşteriler için Türkiye'de verilen roaming hizmetlerinin KDV'den istisna olduğu,
12 nci maddesinin (a) bendinde; bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için, teslimin yurt dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılması veya malların yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmesi gerektiği, (b) bendinde de; teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye veya bir serbest bölgeye vasıl olması ya da yetkili gümrük antreposuna konulması gerektiği, teslim konusu malın ihraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki firmalar veya bizzat alıcı tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde değerlendirilmesinin durumu değiştirmeyeceği,
hüküm altına alınmıştır.
KDV Kanununun 11 inci maddesinde düzenlenen ihracat istisnası ve ihraç kaydıyla teslimlerden doğan KDV iadesi taleplerinin değerlendirilmesi ve sonuçlandırılmasına ilişkin usul ve esaslar 26/04/2014 tarihli ve 28983 sayılı KDV Genel Uygulama Tebliği ile düzenlenmiştir.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-1.1.1) "İstisnanın Kapsamı ve Beyanı" başlıklı bölümünde;
"Uluslararası taşımacılığa ilişkin olarak deniz ve hava taşıma araçlarına yapılan akaryakıt, kumanya, teknik ve diğer malzeme şeklindeki teslimler aşağıdaki açıklamalar çerçevesinde vergiden istisnadır:
a) Türkiye içinde taşıma hakkı bulunmayan yabancı bayraklı gemilere ve uçaklara yapılan akaryakıt, kumanya, teknik ve diğer malzeme şeklindeki teslimler ihracat teslimi kapsamında KDV'den istisnadır.
b) Uluslararası taşımacılık yapan yerli gemi ve uçaklar ise "yurtiçinde bulunan bir firmanın yurtdışında kendi adına müstakilen faaliyet gösteren şubesi" niteliği taşıdığından bu araçlara yapılan söz konusu teslimler ihracat istisnası kapsamına girer.
c) Yukarıda açıklanan ve istisna kapsamına giren teslimlere ilişkin işlem veya ödemelerin acenteler tarafından yapılması istisnanın uygulanmasına engel değildir.
ç) Söz konusu teslimlerin ihracat istisnası kapsamında değerlendirilebilmesi için gümrük çıkış beyannamesi ile tevsik edilmesi gerektiği tabiidir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Ayrıca, 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 176/2 maddesi uyarınca, serbest dolaşımda bulunan yakıt ve yağlar ile kumanyaların dış sefere çıkan gemi, bot ve diğer deniz taşıtları ile hava gemilerine verilmesi ihracat hükmündedir.
Dış sefere çıkan Türk ve yabancı bayraklı deniz taşıtları ile hava gemilerine serbest dolaşımdaki eşyadan yapılan ve ihracat sayılan kumanya, yakıt ve yağlayıcı madde teslimlerinde gümrük beyanının yapılmasına ilişkin usul ve esaslar Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü'nün 1/6/2007 tarihli ve 2007/23 sayılı Genelgesiyle belirlenmiştir.
Buna göre; ihraç kayıtlı teslim ettiğiniz kumanya ve yakıtların ihracının gümrük çıkış beyannamesi ile tevsik edilmesi gerekmekte olup, "Kumanya ve Yakıt Teslim Listesi" nin tek başına ihracatta tevsik edici belge olarak kabulü mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1018
Tarih: 10/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-1018
10/07/2013
Konu : İhraç kaydı ile teslim edilen malların yangın sebebiyle zayi olması halinde yapılacak işlem
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, KDV Kanununun 11/1-c maddesi çerçevesinde ihraç kaydıyla teslim edilen malların ihracat gerçekleştirilemeden yangın sonucu kullanılamaz hale geldiği belirtilerek KDV açısından yapılacak işlemler sorulmaktadır.
KDV Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV ihracatçılar tarafından ödenmez, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilen bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunmakta ve ihracatçılara teslim edilen malların teslim tarihini takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde ise tecil edilen vergi terkin edilmektedir.
İhracatın yukarıdaki şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde, tecil olunan vergi, tahakkuk ettirildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte tahsil olunur. Ancak ihraç edilmek şartıyla teslim edilen malların Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle ihraç edilmemesi halinde, tecil edilen verginin tecil edildiği tarihten itibaren 6183 sayılı Kanunun 48. maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
Buna göre, firmanızca ihraç edilmek kaydıyla ihracatçıya teslim edilen malların ihracat gerçekleşmeden çıkan yangın sonucu kullanılamaz ale gelmesi nedeniyle ihracat usulüne uygun olarak gerçekleşmediğinden zamanında alınmayan KDV, 6183 sayılı Kanunun 51. maddesine göre belirlenen gecikme zammı ile birlikte vergi dairesine ödenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 84974990-130[KDV.1/İ-11-2021/128]-382550
Tarih: 24/08/2022
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Kdv Ve Ötv Grup Müdürlüğü
Sayı :E-84974990-130[KDV.1/İ-11-2021/128]-382550 24.08.2022
Konu :Üretilerek aktife alınan makinanın ihraç kayıtlı teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, makine imalatı faaliyeti ile iştigal eden Firmanız tarafından üretilerek aktifinize kaydedilen "beton püskürtme makinesi"nin Firmanız işlemlerinde kullanıldıktan sonra herhangi bir değişiklik yapılmadan ihraç edileceği belirtilerek, söz konusu makinenin Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslime konu edilip edilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
-"Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı (II/A-8.3.) bölümünde,
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve HayvancılıkBakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçiçalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması,
gerekmektedir.”
-"Uygulama Kapsamına Giren Mallar" başlıklı (II/A-8.4.) bölümünde,
"Tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanır. Satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerekir. Bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işlemi uygulanmaz.
İhraç kaydıyla teslimi yapılan malın, ihracat faturası ve gümrük beyannamesinde yer alan malla aynı olması gerekir. Aynı olmasına rağmen fatura ve/veya gümrük beyannamesinde farklı belirtilmesi halinde, ihraç kaydıyla teslim edilen mal ile ihraç edilen malın aynı olduğunun, bu konuya münhasır vergi inceleme raporu veya YMM raporu ile tespiti istenir.
İhracatçı, ihraç kaydıyla aldığı malı imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmelidir. İhraç kaydıyla teslim edilen malın eklentisi veya ayrılmaz parçası niteliğindeki mallar ile ihraç malı için ambalaj maddesi veya malzemesi olarak kullanılan malların 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında teslimi mümkündür. Ancak, bu malların tesliminde tecil-terkin uygulanabilmesi için, asıl malın 3065 sayılı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanarak satın alınması ve yurtdışındaki müşteri adına düzenlenen faturada ve gümrük beyannamesinde asıl malla birlikte bu nitelikteki malların da yer alması gerekir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Öte yandan, özelge talep formu ekinde bulunan belgelerin incelenmesinden, …/…/… tarih ve …… No.lu Sanayi Sicil Belgesinde Firmanızın üretim konuları arasında "yeraltı beton püskürtme makinesi" üretiminin yer aldığı, …/…/… tarih ve …/… sayılı Kapasite Raporunda ise "tünel, yeraltı ve yer üstünde kullanılan dizel ve elektrik motorlu iş makineleri" üretimi konusunda faaliyet gösterdiğiniz anlaşılmaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, Firmanız tarafından üretilerek aktifinize kaydedilen beton püskürtme makinesinin, sanayi sicil belgenizde yer alması ve imalatçı sayılmanın diğer şartlarının da taşınması kaydıyla, 3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.07.16.02-KDV.ÖZG.2010.212-47
Tarih: 24/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.07.16.02-KDV.ÖZG.2010.212-47
24/01/2012
Konu : İhraç kaydıyla teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, taze sebze ve meyve toptan alım satımı ve pazarlaması faaliyetinde bulunduğunuz ve şirketinizin toptancı halinde faaliyet gösteren firmalardan taze sebze ve meyve alarak ihraç etmeyi planladığı belirtilerek, söz konusu işlemlerde uygulanacak KDV oranı ile firmalardan ihraç kaydıyla taze sebze ve meyve ya da ihracata hazır hale getirilmiş narenciye alımında KDV uygulaması konusunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
KDV Kanununun 28 inci maddesinin Bakanlar Kuruluna verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 2007/13033 sayılı Kararname ile KDV oranları; I sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %1, II sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için %8, listelerde yer almayan vergiye tabi diğer işlemler için % 18 olarak belirlenmiştir.
Sözü edilen Bakanlar Kurulu Kararına ekli I sayılı listenin 6 ncı sırası uyarınca ilgili mevzuatına göre toptancı hallerinde faaliyette bulunanlara ve bunlar tarafından gerçek usule tabi KDV mükelleflerine yapılan taze sebze ve meyve (mamülleri hariç) teslimleri için % 1 oranında KDV uygulanması gerekmektedir.
Buna göre, toptancı hallerinde faaliyette bulunanlar tarafından gerçek usulde KDV mükellefiolan şirketinize yapılan taze sebze ve meyve teslimleri % 1 oranında KDV ye tabidir. Ancak şirketiniz tarafından gerçek usule tabi KDV mükelleflerine yapılacak taze sebze ve meyve teslimlerinde %1 oranında KDV uygulanabilmesi için şirketinizin de toptancı halinde faaliyet göstermesi gerekmektedir.
Dolayısıyla toptancı halinde faaliyet göstermeyen şirketinizin toptancı hallerinde faaliyette bulunanlara yapacağı taze sebze ve meyve teslimleri %1 oranında; toptancı halinde faaliyette bulunmayanlara yapacağı taze sebze ve meyve teslimleri ise teslime konu ürünler için belirlenen oranlarda KDV ye tabi tutulacaktır.
Öte yandan, KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1/c bendinde; "İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur." hükmü yer almaktadır.
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirlenmiş olup, imalatçının sanayi sicil belgesine sahip olması, ilgili meslek teşekkülüne kayıtlı olması, imalat işinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca belirlenen sayıda işçi çalıştırılması, sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olunması ve kapasite raporunun bulunması gerekmektedir. Ayrıca, ihracatçının ihraç kaydıyla aldığı malı değiştirmeden, başka bir deyişle imalatçının teslim ettiği şekilde ihraç etmesi zorunludur.
Buna göre, yukarıda belirtilen şartları taşıyan imalatçı firmaların Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında şirketinize ihraç kaydıyla mal tesliminde bulunmaları mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.29-1905
Tarih: 21/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
Sayı : 39044742-KDV.29-1905
21/07/2014
Konu : İndirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Firmanızca şekerleme ürünlerinin imalatının, toptan ve perakende ticaretinin yapıldığı ve indirimli oranda vergiye tabi malların ihraç kayıtlı satışının yapıldığı belirtilmiştir. İndirimli orana tabi işlemler kapsamında yapılacak iadelere ilişkin usul ve esasların yer aldığı mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde ihraç kaydı ile teslim nedeniyle yüklenilen vergi farkının iadesine ilişkin olarak Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesinde, indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarlarının Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan kısmının yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların da izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden ya da mahsuben iadesi imkanı getirilmiştir.
Aynı Kanunun 11/1-c maddesinde ise, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, indirimli orana tabi teslimler dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla giderilemeyenlerin iadesine ilişkin usul ve esasların belirlendiği mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (2.1) bölümünde, iade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesinin mümkün olmadığı; (2.2) bölümünde, izleyen yıl içerisinde nakden veya mahsuben iadesi talep edilecek tutarın, bir önceki takvim yılının bütün vergilendirme dönemleri için Tebliğin (2.1) bölümündeki açıklamalara göre hesaplanacağı ifade edilmiştir.
Diğer taraftan mülga Tebliğin (6.2.) bölümünde, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla tesliminde ihraç kaydıyla teslim faturasında hesaplanan ancak tahsil edilmeyen ve tecil de edilemeyen KDV'nin mükellefe iade edildiği, bu teslimler nedeniyle hesaplanan KDV tutarını aşan yüklenimlerin olması durumunda bu farkın Kanunun 29/2 maddesine göre mükellefe iade edilebileceği açıklanmıştır.
Bu açıklamalar çerçevesinde, indirimli orana tabi teslimler nedeniyle yüklenilen KDV ye ilişkin iade talebinin ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması ve indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı tesliminde yüklenilen KDV farkı iadesinin indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edilmesi gerektiğinden, söz konusu KDV farkı iadesinin, gerek yılı içinde mahsuben, gerekse izleyen yıl içinde mahsuben/nakden talep edilmesi halinde, diğer indirimli orana tabi teslimler de iade hesabına dahil edilecektir.
Mükellefler, bu yüklenim farklarını 1 No.lu KDV beyannamesinin "Matrah" kulakçığının "Tevkifat Uygulanmayan İşlemler" tablosu ile "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığının "İhraç Kaydıyla Teslimlere Ait Bildirim" tablosunda "İndirimli Orana Tabi Malların İhraç Kaydıyla Teslimlerinde İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Yüklenilen KDV Farkı" satırında beyan edeceklerdir.
Söz konusu yüklenim farklarının iadesi, indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edilecektir.
Buna göre, indirimli orana tabi işlemlerin ihraç kaydıyla tesliminde yüklenilen vergi farkının iadesi ihracatın gerçekleştiği dönem "İstisnalar ve Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" kulakçığının "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunun 405 kodlu satırına, ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem beyannamesinin ihraç kaydıyla teslimler tablosundaki hesaplanan KDV, yüklenilen KDV farkı yazılmak suretiyle talep edilmekle birlikte, Tebliğde bu satıra yazılan yüklenim farkının iadesinin indirimli orana tabi işlemlerden kaynaklanan iade esaslarına göre talep edileceği belirtildiğinden söz konusu yüklenim farkının iadesi, en erken ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesi ile mahsuben, yılı içinde ihraç kayıtlı satışlar beyannamede gösterildiği halde, ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesinde indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı tesliminden doğan yüklenilen KDV farkı beyan edilmemesi halinde ise, en geç izleyen yılın Aralık ayı içinde verilecek olan Kasım dönemi beyannamesi ile yıllık olarak(mahsuben/nakden)talep edilebilecektir.
İndirimli orana tabi işlemlerin ihraç kaydıyla tesliminde yüklenilen vergi farkının yılı içinde iade talep edilmeyip izleyen yılda iadesinin talep edilmesi halinde ise, mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (5) bölümündeki usul ve esaslar çerçevesinde, indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği yılı izleyen Ocak-Kasım beyannamelerinin herhangi birinde 439 kodlu satırda beyan edilerek işlem yapılacaktır.
Yüklenilen vergi farkının iadesinin ihracatın gerçekleştiği ve KDV iadesine ilişkin evrakların tamamlanıp vergi dairesine ibraz edildiği dönemde, ihraç kayıtlı satışın yapıldığı dönem beyannamesinde herhangi bir düzeltme yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-143-2011-7
Tarih: 23/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TEKİRDAĞ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-143-2011-7
23/01/2012
Konu : İhraç Kayıtlı Teslim
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; yarı mamül olarak alınan ham kumaştan boya ve aprelemeye tabi tutarak boyalı kumaş imal ettiğinizi, bazı durumlarda da iplik alıp bunu fason olarak ördürerek ham kumaş haline getirtip daha sonra boya ve aprelemeye tabi tutarak boyalı kumaş haline getirdiğinizi, çalıştığınız bazı firmaların şirketinizden ihraç kayıtlı ya da DİİB kapsamında mamül boyalı kumaş almak istediklerinden bahisle söz konusu mamül malların, ihraç kayıtlı olarak veya Dahilde İşleme Rejimi uyarınca imalatçı olarak ilgili mevzuata göre KDV tahsil edilmeksizin satışının yapılıp yapılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, ancak tahsil edilmeyen KDV nin imalatçı mükelleflerce ilgili dönem beyannamesinde beyan edileceği ve bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde de tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Konuya ilişkin açıklamaların yer aldığı 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğin (A) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar;
1) Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine haiz olması,
2) Sanayi odası, ticaret odası ve esnaf ve sanatkarlar derneklerine kayıtlı bulunması,
3) İmalat işinde en az 5 işçi çalıştırması (99 no.lu KDV Genel Tebliğ ile 5 işçi çalıştırma şartı kaldırılmıştır.)
4) Sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olması
şeklinde belirlenmiştir.
Yine aynı Tebliğin A-7 bölümünde "Tecil-terkin işlemleri Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca tanımı yapılan imalatçı kapsamına giren mükelleflerin (imalatçıların), ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacaktır. Diğer bir ifadeyle imalatçının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamül olması gerekir. İmalatçıların ihraç kaydıyla da olsa satışını yaptığı mal aynen ihraç edilen nihai mamül değilse, bu teslimde tecil-terkin işlemi uygulanmayacaktır." Denilmektedir.
Diğer taraftan, aynı Kanunun Geçici 17 nci maddesinde, "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Bu madde hükmünün uygulamasına ilişkin usul ve esaslar ise 83, 95 ve 98 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır.
Buna göre, Şirketinizce yarı mamül olarak satın alınan veya alınan ipliğin fason olarak ördürülmesi suretiyle meydana getirilen ham kumaşın boya ve aprelemeye tabi tutularak mamül kumaş haline getirilmesi işleminin, imalat olarak kabul edilmesi ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığından bu işlerle ilgili sanayi sicil belgesi alınmış olması ve diğer şartların da sağlanması kaydıyla, bu kapsamda imal edilen ürünlerin ihracatçılara veya dahilde işleme izin belgesi sahibi mükelleflere ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 48816587-2013-KDV-ÖZE-07-13
Tarih: 10/04/2014
T.C.
ELAZIĞ VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 48816587-2013-KDV-ÖZE-07-13
10/04/2014
Konu : İmalatçı vasfını kaybeden firmanın imalatçı olduğu dönemde ürettiği mallar için tecil-terkine konu edilip edilmeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; sanayi sicil belgesine sahip olunan 2010 yılı önceki dönemlerinde imal edilen malların 2013 yılında ihraç kayıtlı olarak tesliminin yapılıp yapılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesi ile ihracatçılara KDV ödemeksizin imalatçılardan mal temin etme imkanı getirilmiş, konuyla ilgili olarak yayımlanan Genel Tebliğlerle de uygulamanın esasları belirlenmiştir. Bu kapsamda imalatçılar tarafından, imal ettikleri mallardan ihraç edilmek kaydıyla ihracatçılara yapılan teslimler nedeniyle hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemektedir.
Konu ile ilgili yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca tanımı yapılan imalatçı kapsamına girmeyen mükelleflerin, tecil-terkin uygulamasından yararlanamayacakları, ancak diğer şartları taşımakla beraber, sadece sanayi sicil belgesine sahip olmayan mükelleflerden, Sanayi ve Ticaret Bakanlığına başvuran ve bu Bakanlıktan söz konusu belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüş alanların da, sanayi sicil belgesi verilmesi beklenilmeden tecil - terkin uygulamasından yararlandırılabilecekleri belirtilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, ihraç kayıtlı teslimin gerçekleştirildiği dönemde sanayi sicil belgesi ya da ilgili Bakanlıktan alınan belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüşün olmaması durumunda Kanunun 11/1-c maddesi hükmünün uygulanmasına imkan bulunmamaktadır. Bu nedenle sanayi sicil belgesine sahip olunan 2010 yılı öncesinde imal edildiği ifade edilen malların, 2013 ve takip eden dönemlerde ihraç kayıtlı teslimi mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.11-1503
Tarih: 29/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.11-1503
29/05/2014
Konu :DİİB kapsamında ithal edilen saf altının imalatçı firmaya teslimi halinde imalatçı firma tarafından işlenen altının DİİB sahibi ihracatçı firmaya tecil-terkin sistemi kapsamında teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi ihracatçı bir firmanın yurt dışından 180 gün içerisinde işlenip geri gönderilmek üzere işlenmemiş has altın getireceğini, anılan ihracatçı firmanın söz konusu has altının tarafınızdan işlendikten sonra ihraç kayıtlı olarak kendilerine teslim edilmesini talep ettiğini, ayrıca kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip bulunduğunuz belirtilerek yapılacak bu işlemin KDV Kanunu açısından değerlendirilmesi talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 2/1 inci maddesinde teslim; bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olarak tanımlanmış, aynı maddede, bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin teslim hükmünde olduğu, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci veya sürücüye tevdi edilmesinin de mal teslimi olarak kabul edildiği belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 4/1 inci maddesine göre "hizmet"in, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği hüküm altına alınmıştır.
Diğer yandan KDV Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem KDV beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan KDV Kanununun geçici 17 nci maddesinde; "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." Hükmü yer almaktadır.
Dahilde işleme ve geçici kabul rejimleri kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılan girdilerin temininde tecil-terkin uygulaması ile ilgili açıklamaların yer aldığı KDV Genel Uygulama Tebliğinin II/A-9.4. bölümünde; DİİB sahibi mükelleflerin, bu belgede yer alan maddeleri, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinde hükme bağlanan tecil-terkin sisteminden yararlanarak teslim alabilecekleri, dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesinin esas olduğu, ayrıca tecil-terkin uygulamasının mal teslimleri bakımından geçerli olduğu ve hizmet ifalarının bu kapsama girmeyeceği açıklanmıştır.
Buna göre, DİİB kapsamında ihracatçı firma tarafından ithal edilen has altının firmanızca işlenerek DİİB sahibi ihracatçı firmaya verilmesi işleminin "teslim" mahiyetinde bir işlem olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamakta olup, firmanızca gerçekleştirilen işlemin, "altın işleme işçiliği hizmeti" olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu çerçevede firmanız tarafından ifa edilen söz konusu hizmetle ilgili olarak tecil-terkin sistemine göre işlem yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2177
Tarih: 06/12/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ KDV GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2177
06/12/2011
Konu : Sanayi Sicil Belgesine sahip olmayan firmanın fason olarak yaptırdığı malların ihraç kayıtlı olarak tesliminin KDV karşısındaki durumu
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip olmayan Firmanızca tamamı fason olarak bir başka firmaya imal ettirilen kozmetik ürünlerinin ihraç kaydıyla teslim edilip edilmeyeceği hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hükmün uygulanmasına ilişkin olarak yayımlanan 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (A) bölümüne göre, ihraç kaydıyla mal tesliminde bulunacak "imalatçı"nın, sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine sahip olması gerekmektedir. Aynı Tebliğin (B) bölümünde ise Dış Ticaret Sermaye Şirketleri ile Sektörel Dış Ticaret Şirketlerine imalatçı olmayan mükelleflerin de ihraç kaydıyla teslimde bulunmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, sanayi sicil belgesine sahip olmayan, dolayısıyla imalatçı sayılmayan Şirketinizin fason olarak bir başka firmaya imal ettirdiği kozmetik ürünlerini KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim etmesi mümkün değildir.
Diğer yandan, Şirketinizce bir başka firmaya fason olarak imal ettirilen kozmetik ürünlerini Dış Ticaret Sermaye Şirketleri ile Sektörel Dış Ticaret Şirketlerine ihraç kaydıyla teslimi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I-13-222]-171
Tarih: 28/05/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I-13-222]-171
28/05/2014
Konu : Kartelanın KDV Oranı ve İhraç Kayıtlı teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, ..... Sanayi Sicil Belgenizde üretim konusu olarak suni ve sentetik kumaşlar ibaresinin yer aldığı, işletmeniz tarafından kartela imalatı yapıldığı, işlerin yoğunluğuna göre malzemeler firmanızca karşılanmak suretiyle fason olarak başka firmalara da kartela yaptırdığınız, firmanızca imal edilen veya fason yaptırdığınız kartelalar için ihraç kayıtlı teslim hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve söz konusu kartelaların tesliminde uygulanacak katma değer vergisi (KDV) oranı hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun (11/1-c) maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait KDV nin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
KDV Kanununun 28 inci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 24/12/2007 tarih ve 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki Kararda, I sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için KDV oranı (%1), II sayılı listede yer alan teslim ve hizmetler için (%8), listelerde yer almayan vergiye tabi işlemler için (%18) olarak belirlenmiştir.
Söz konusu Karar Eki II sayılı listenin; "B-Diğer Mal ve Hizmetler" başlıklı bölümünün;
- 4 üncü sırasında; "Pamuklu, yünlü, ipekli, sentetik, suni veya bunların karışımlarından örme dahil her nevi mensucat (pamuk, keten, ipek, sentetik, suni, kauçuk iplik, lif ve benzerleriyle, hayvan kıllarıyla, dokumaya elverişli maddelerle veya bunların karışımları ile birlikte; el tezgahlarında veya diğer şekillerde dokunsun dokunmasın, ağartılmış, boyanmış, baskılı vb. şekillerde olsun olmasın), emdirilmiş, sıvanmış, kaplanmış veya lamine edilmiş dokumaya elverişli mensucat, dokunmamış mensucat, vatka, keçe ile her nevi dantela, kordela, kordon ve işlemeler,''
- 10 uncu sırasında ise "Fason olarak yapılan tekstil ve konfeksiyon işleri," yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin "II/A-8.3.Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde (01/05/2014 tarihinden önce 27 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin A bölümü); KDV Kanununun (11/1- c) maddesinde yer alan tecil-terkin uygulamasından,
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olan,
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunan,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olan veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olan İmalatçıların yararlanacağı,
İmalatçı belgesinde yer alan üretim kapasitesine göre imal edilebilecek mallar ile bu kapsamda fason olarak imal ettirilen mallar için tecil-terkin uygulamasından yararlanabileceği belirtilmiştir.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığının yaptığı tanım kapsamına giren imalatçılardan, ihraç edilen nihai ürünün imalat safhalarından bir bölümünü bizzat yapan, diğer imalat safhalarını ise ham ve yardımcı maddelerini sağlayacak işin riskini ve işletme organizasyonunu üstlenip, başka firmalara fason ücreti karşılığında yaptıran mükelleflerin de imalatçı sayılacakları açıklanmıştır.
Buna göre; 2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli listelerde yer almayan kartela tesliminin genel oranda (%18) katma değer vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, firmanız tarafından imal edilen kartela teslimleri ile Sanayi Sicil Belgenizde yazılı üretim konusu suni ve sentetik kumaşların, muhtelif firmalara gönderilmek suretiyle, kumaşların kesilmesi, dizilmesi ve başlıklı veya başlıksız olarak kartelaya yapıştırılarak imal edilen kartela üretim hizmetinin, ihraç edilecek nihai ürünün imalat safhalarından birisini teşkil etmediğinden Kanununun (11/1-c) maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[11-2014/20-1179]-108
Tarih: 26/06/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 50426076-130[11-2014/20-1179]-108
26/06/2015
Konu : Sanayi Sicil Belgesine sonradan ekletilen ürünlerin önceki dönemlerde de ihraç kayıtlı olarak satışının yapılıp yapılamayacağı hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden, Şirketiniz tarafından Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında kapasite raporunda yer alan ancak imalatçı belgesinde yer almayan malların 07/07/2014 tarihinde satışının yapıldığı, söz konusu malların imalatçı belgesine ilave edilmek suretiyle ilgili kurum tarafından 04/11/2014 tarihinde imalatçı belgesinin revize işleminin yapıldığı belirtilerek söz konusu faturada yer alan malların ihraç kayıtlı satışının yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi istenmektedir.
KDV Kanununun 11/1-c maddesinde imalatçılar tarafından ihracatçılara ihraç edilmek şartıyla teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, imalatçı mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesinde tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olarak KDV Genel Uygulama Tebliğinin "II/A-8.3. Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde; imalatçı kapsamına girmeyen mükelleflerin, tecil-terkin uygulamasından yararlanamayacakları, ancak, diğer şartlan taşımakla beraber, sadece imalatçı belgesine sahip olmayan mükelleflerden, ilgili Kuruma başvuran ve bu Kurumdan söz konusu belgenin verileceğine ilişkin olumlu görüş alanların bu belgelerin verilmesi beklenilmeden tecil-terkin uygulamasından yararlanacakları, ilgili Kurumdan olumlu görüş alan mükelleflerin, olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki dönemlerde (ilgili kuruma başvuru tarihinden sonraki) diğer tüm şartları taşıdığının ilgili vergi dairesince tespit edilmesi kaydıyla, olumlu görüş yazısının verildiği tarihten önceki söz konusu teslimlerinde de tecil-terkin uygulamasından yararlandırılmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Bu çerçevede, imalatçı belgesinde yer almayan yeni malları imal etmeye başlayan mükelleflerin bu malları imalatçı belgesinde yer alan üretim konusu mallara ilave ettirmesi (var olan belgenin yeni malları kapsayacak şekilde revize ettirilmesi) halinde imalatçı belgesine yeni ilave edilen mallar yönünden tecil-terkin uygulamasından; ilgili kurumdan olumlu görüş alınması kaydıyla ilgili kuruma başvuru tarihi itibariyle yararlanılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, Şirketiniz tarafından ilgili kuruma revize işlemi için herhangi bir başvuru yapılmaksızın yeni üretilecek mallar için tecil-terkin uygulanmasından yararlanılması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.38.15.01-KDV-20-853-36
Tarih: 16/05/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.38.15.01-KDV-20-853-36
16/05/2011
Konu : Üretim analizi ve randıman hesabı yapılırken dikkate alınacak fire nispetleri
İlgide belirtilen özelge talep formu ile ... Malmüdürlüğü ... vergi kimlik numarasında kayıtlı kurumlar vergisi mükellefiolduğunuz, dahilde işleme izin belgesi kapsamında almış olduğunuz soğuk hadde sacı, panel radyatör haline getirerek ihraç kayıtlı teslimde bulunduğunuz ve tecil terkin işlemi için ihracatçı tarafından düzenlettirilecek YMM Raporunda sanayi odası tarafından tanzim edilen fire nispetlerinin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
Bilindiği üzere, 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun geçici 17 nci maddesinde "Dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31.12.2010 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen süreler esas alınır. İhracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan vergi, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Konuyla ilgili olarak yayımlanan 98 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "2. Dahilde İşleme veya Geçici Kabul İzin Belgesi Kapsamındaki Teslimlerde Tecil-Terkin Uygulaması" başlıklı bölümünde "KDV Kanunu'nun geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin tesliminde aynı Kanunun 11/1-c maddesine göre işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmış; Bakanlar Kurulunca 98/11766 sayılı Kararnameyle tekstil ve konfeksiyon sektörü, 2000/1162 sayılı Kararnameyle demir-çelik, otomotiv ve otomotiv yan sanayi sektörleri, 2001/2325 sayılı Kararnameyle de 98/11766 ve 2000/1162 sayılı Kararnameler yürürlükten kaldırılarak sektör farkı gözetilmeksizin bütün sektörler uygulama kapsamına alınmıştır.
Madde hükmünün uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar 83 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde düzenlenmiştir. Tebliğde, KDV Kanunu'nun geçici 17 nci maddesi kapsamındaki ihraç kaydıyla teslimlerden doğan terkin ve iade işlemlerinin yapılabilmesi için, ihracatın gerçekleşmesinden sonra ihracatçı tarafından düzenlettirilecek bir Yeminli Mali Müşavir (YMM) tasdik raporunun ibrazı zorunluluğu getirilmektedir. Tebliğe göre bu raporda; dahilde işleme veya geçici kabul izin belgesi ile gümrük beyannamesinin tarih ve sayısı, belgelerin geçerlik süresi, fiili ihracat tarihi, ihraç edilen malların cins, miktar ve tutarı, ihracatın belgede belirtilen süre içinde yapılıp yapılmadığı ve ihraç edilen malların üretiminde kullanılan maddelerin satıcılar itibariyle ayrı ayrı olmak üzere cins, miktar ve tutarına ilişkin bilgilerin üretim analizi ve randıman hesabı da yapılmak suretiyle belirtilmesi gerekmektedir." şeklinde açıklamalara yer verilmiştir.
Bu hükümlere göre, Yeminli Mali Müşavir tasdik raporunun tanziminde, ihraç edilen malların üretiminde kullanılan maddelerin satıcılar itibariyle cins, miktar ve tutarına ilişkin bilgilerin üretim analizi ve randıman hesabı yapılırken ayrı ayrı olarak, firmaların faaliyet türleri itibariyle ilgili odalarınca tespit edilen fire nispetleri dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01- KDV.21-79404
Tarih: 08/09/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742- KDV.21-79404
08/09/2015
Konu : DİİB sahibi mükellefin ihraç kaydıyla yaptığı teslime ilişkin iade edilecek KDV.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, DİİB kapsamında yurt dışından KDV ödemeden teminat mektubu vererek KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında ithalatını yaptığınız hammaddeyi üretimde kullanarak aynı Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslimde bulunduğunuz belirtilerek, mükellef olarak müşteriden tahsil edilmeyen ancak KDV Beyannamesi düzenleme şekli gereği matraha eklenen ve iadesi alınamayan KDV tutarının indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (IV/A-1.5) bölümünde, DİİB sahibi mükelleflerin 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettikleri malzemeleri kullanarak ürettikleri malları Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslime konu edebilecekleri; DİİB kapsamında KDV ödemeksizin satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarının, ihraç kayıtlı teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu ürün için DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamayacağı açıklanmıştır.
1. KDV I Beyannamesinde 01/2/2015 tarihinde yapılan değişiklikler sonrasında 0cak/2015 dönemi KDV beyannamesinden başlamak üzere DİİB kapsamında KDV ödemeksizin satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malları Kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden mükelleflerin beyanına ilişkin düzenleme yapılmıştır.
Buna göre, bu mükellefler DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemedikleri KDV tutarını KDV I Beyannamesinin "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığına eklenen "Yurtiçi ve Yurtdışından KDV Ödemeksizin Temin Edilen Mallar İçin Ödenmeyen KDV" satırına yazacaktır. Bu kayıt sonucu mükellefin iade alabileceği KDV tutarı sistem tarafından hesaplanarak "İhraç Kaydıyla Teslimler" kulakçığında yeni açılan "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek KDV" satırında görünecektir. Bu şekilde iade alınabilecek KDV hesaplandığından ihracatın gerçekleştiği dönemde "İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunda yer alan "107- Kanunun 11/1-c ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırına herhangi bir kayıt yapılmayacaktır.
2. Beyanname programında değişiklik yapılmadan önceki (0cak/2015 dönemi KDV beyannamesi öncesinde)dönemlerde ise iade aşağıdaki şekilde hareket edilecektir:
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin tamamı "Tecil Edilecek KDV" satırında yer alıyorsa mükellefe herhangi bir KDV iadesi yapılmayacak, ihracat gerçekleştiğinde tecil edilen vergi terkin edilecektir.
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin tamamı "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alıyorsa, ihraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplanan KDV ile KDV ödenmeyen alımlar nedeniyle satıcılar veya gümrük idaresi tarafından hesaplanan KDV arasındaki farkın iadesi talep edilecektir.
Bu hesaplama sonucu "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer almasına rağmen iadesi talep edilemeyen KDV tutarı ise, iade talep dilekçesinin verildiği dönem beyannamesinin "İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunun "107 Kanunun (11/1-c) ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırı aracılığıyla tekrar indirim hesaplarına alınacaktır.
- İhraç kaydıyla teslimin ilgili dönem beyannamesinde beyanı sonucunda hesaplanan KDV'nin bir kısmının "Tecil Edilecek KDV" bir kısmının "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alması halinde,
- "Tecil Edilecek KDV" satırında yer alan tutar ihracat gerçekleştiğinde terkin edilecektir.
- "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alan tutarla ilgili olarak aşağıdaki şekilde hareket edilecektir.
İhraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplanan KDV (A), KDV ödenmeyen alımlar nedeniyle satıcılar veya gümrük idaresi tarafından hesaplanan KDV (B) farkı bulunacaktır.
(A-B) farkı, ihraç kaydıyla teslimin beyan edildiği dönem KDV beyannamesindeki "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer alan tutardan büyükse, "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırındaki tutar, küçükse (A-B) farkının iadesi talep edilebilecektir.
Bu şekilde yapılan hesaplama sonucu "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV" satırında yer almasına rağmen iadesi talep edilemeyen KDV tutarı ise, iade talep dilekçesinin verildiği dönem beyannamesinin" İndirimler" kulakçığının "İndirimler" tablosunun "107 Kanunun (11/1-c) ve Geçici 17 nci Maddelerinden Doğan İadelerin İndirim Yoluyla Telafisi Nedeniyle İndirilecek KDV" satırı aracılığıyla tekrar indirim hesaplarına alınacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.27.40.01-130[17-515-20]-67043
Tarih: 27/11/2020
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
GAZİANTEP VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü)
Sayı: 16700543-130[17-515-20]-67043
27.11.2020
Konu : Eşdeğer Eşya Kapsamındaki Girdi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Şirketinizin Dahilde İşleme İzin Belgesi (DİİB) sahibi olduğu, bu kapsamda DİİB belgesinde belirtilen emtiaları üretmek için yurtiçinden ve yurtdışından DİİB kapsamında girdi temini yapıldığı, üretim için gerekli olan şeker, glikoz ve yağ vs. girdilerin alınıp imalatının tamamlanarak ihraç kayıtlı olarak teslimde bulunulduğu, DİİB kapsamında da olsa katma değer vergisi (KDV) ödeyerek alınan girdilerden dolayı yüklenim konusu yapılan KDV'nin de iadesinin yapılması gerektiği, KDV Genel Uygulama Tebliğinde eşdeğer eşya kullanılarak üretilen ürünlerin belge sahibi tarafından doğrudan ihracı ile ilgili düzenlemelerin yer aldığı, bu şekilde üretilen ürünlerin ihraç kayıtlı olarak teslime konu edilmesine ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, yalnızca DİİB kapsamında KDV ödenmeden girdi temininden sonra bunlarla üretilen ürünlerin ihraç kaydıyla teslimi şeklindeki işlemlerle ilgili düzenlemeye yer verildiği belirtilerek, DİİB belgesinde belirtilen emtiaları üretmek için girdi temininin eşdeğer eşya uygulaması kapsamında yurt içinden KDV ödenerek yapılması durumunda, girdi temininde ödenen KDV'nin bu ihracata ilişkin iade hesabına dahil edilip edilemeyeceği hususunda bilgi verilmesi talep edilmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun;
-11/1-a maddesinde, ihracat teslimlerinin ve bu teslimlere ilişkin hizmetlerin, KDV'den istisna olduğu,
-32 nci maddesinde, bu Kanunun 11, 13, 14, 15 inci maddeleri ile 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV'nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV'den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV'nin, Hazine ve Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı,
-Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2020 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanının yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği, hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
- "Kapsam" başlıklı (II/A-9.1) bölümünde;
"Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim bedeli ile bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin teminettiği malların bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. Ayrıca bu kapsamda yapılan işlemlerde, imal edilen mallar ihraç edilmeden herhangi bir iade işlemi yapılamaz."
-"Uygulama Kapsamında Teslim Edilebilecek Mallar" başlıklı (II/A-9.4.) bölümünde;
"Dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesi esastır. Önceden satın alınan maddeler kullanılmak suretiyle vücuda getirilen ve söz konusu rejim kapsamında ihraç edilen malların bünyesine giren maddelerin (eşdeğer eşya) belge kapsamında olsa dahi sonradan belge sahiplerine tesliminde veya ithalinde KDV tahsil edilmeksizin işlem yapılması mümkündür. Ancak bu uygulama kapsamında DİİB sahibi mükellefin veya ihracatçının iade talebi DİİB kapatılmadan yerine getirilmez."
-"DİİB Sahibi Mükellefin İhraç Kaydıyla Tesliminde İade Edilecek KDV" başlıklı (IV/A-1.5) bölümünde ise;
"DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurtdışından satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı 3065 sayılı Kanunun(11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarı, ihraç kayıtlı teslim bedeliile DİİB kapsamında aldığı girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. Dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerine yapılan ihraç kaydıyla teslimlerde bu sınır uygulanmaz.
Eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle KDV ödeyerek satın aldığı girdileri kullanarak vücuda getirdiği ürünü ihraç eden ve bunun karşılığında da DİİB kapsamında KDV ödemeyerek söz konusu girdi veya eşdeğer eşyasını temin etme hakkı kazanan mükellefin KDV ödeyerek satın aldığı girdilere ilişkin KDV'yi başlangıçta iade olarak talep etmesi mümkün değildir. İade edilecek KDV'nin hesabı, eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle DİİB kapsamında KDV ödemeksizin girdi temininden sonra yapılır. Bu durumda iade edilecek KDV tutarı, ihracat bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurt içi ve yurt dışından temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, yurt içinden KDV ödenerek temin edilen girdilere ilişkin yüklenilen KDV'nin, yurt içi ve/veya yurt dışından eşdeğer eşya uygulaması kapsamında KDV ödenmeksizin temin edilmek suretiyle telafi edilmesi halinde, yapılan ihracat dolayısıyla yüklenilen KDV'nin eşdeğer eşyaya isabet eden kısmının iade edilebilecek KDV hesabına dahil edilmesinin mümkün olmadığı, aksi takdirde aynı işlem nedeniyle yüklenilen KDV'nin hem eşdeğer eşya kapsamında KDV ödenmemek suretiyle hem de iadeye konu edilmek suretiyle mükerrer alınmış olacağı tabiidir.
Bu itibarla, KDV ödenerek satın alınan girdi kullanılması ile imal edilen ürünün ihracı halinde söz konusu iade talebi, DİİB'in kapatılma tarihi itibarıyla sonuçlandırılabilecektir. KDV ödenerek satın alınan girdi kullanımıyla imal edilen ürün ihraç edilmekle birlikte, daha sonra DİİB kapsamında KDV ödemeksizin girdi temin edilmesi halinde, ihracat teslimlerine ilişkin yüklenilen KDV hesabına söz konusu girdilere ilişkin KDV tutarlarının dahil edilmesi mümkün değildir. Eşdeğer eşya uygulaması kapsamında KDV ödemeksizin girdi temin edilmesi hakkının kullanılmaması halinde ise DİİB'in kapatılma tarihinden sonra söz konusu girdilere ilişkin KDV tutarlarının iade hesabına dahil edilmesi mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, bu kapsamda alınabilecek azami iade tutarı, ihracat bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurt dışından temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır.
Öte yandan, DİİB sahibi mükelleflerin belge kapsamında ürettikleri malları Kanunun geçici 17 nci maddesi ile 11/1-cmaddesi kapsamında tecil- terkin uygulayarak tesliminde iade alınacak KDV tutarı, ihraç kayıtlı teslim bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödenmeksizin temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamayacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV 2:2010-14011-21-937
Tarih: 27/10/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.17.01-KDV 2:2010-14011-21-937
27/10/2011
Konu : İhraç kayıtlı teslimden doğan KDV iadesi alacağına ilişkin iade hakkının indirim yoluyla kullanılması.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; ihraç kayıtlı teslimlerden doğan katma değer vergisi (KDV) iadesi alacağınızı nakden ve/veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla giderme hakkınızın zamanaşımı süresi içinde herhangi bir dönemde kullanılıp kullanılamayacağı hususunda görüş talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;
11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafindan kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin, ihracatçılar tarafindan ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde, tecil edilen verginin terkin olunacağı,
29/1-a maddesinde; mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura veya benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi indirebilecekleri,
29/3 maddesinde; indirim hakkının, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabileceği,
32 nci maddesinde; bu kanunun 11, 13, 14, 15 ve 17/4-s maddeleri uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin Maliye Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, 96 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "İade Hakkını İndirim Yoluyla Kullanmak İsteyen Mükellefler" başlıklı (6.) bölümünde; iade hakkı doğuran işlemleri bulunan mükelleflerin bu işlemler dolayısıyla yüklendikleri vergileri nakden veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla giderme tercihinde bulunmalarının mümkün olduğu belirtilmiştir.
Buna göre, ihraç kayıtlı teslimlerden doğan KDV iadesi alacağınızı nakden ve/veya mahsuben iade olarak talep etmek yerine indirim yoluyla gidermeniz mümkün bulunmakta olup, bu durumda iade için istenilenler hariç olmak üzere ihraç kaydıyla teslimlerinizi tevsik eden belgelerinizi beyanname ekinde ibraz etmeniz gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.32-1446
Tarih: 06/09/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.32-1446
06/09/2013
Konu : İndirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimi.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın imalatçı firma olduğu belirtilerek, indirimli orana tabi malların ihraç kayıtlı teslimleri ile ilgili olarak imalat aşamasında hammadde alımları ile ilgili yüklenilen KDV farkının ihraç kayıtlı teslimlerden doğan iade hesaplarında dikkate alınıp alınmayacağı hususunun bildirilmesi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesinde, indirimli orana tabi işlemler dolayısıyla yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV tutarlarının Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı aşan kısmının yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle mahsuben, yılı içinde mahsuben iade edilemeyen tutarların da izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden ya da mahsuben iadesi imkanı getirilmiştir.
Aynı Kanunun 11/1-c maddesinde ise, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin vergi dairesince tarh ye tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin edileceği hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, indirimli orana tabi teslimler dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla giderilemeyenlerin iadesine ilişkin usul ve esaslara 64, 74, 76, 85, 99, 101, 105 ve 106 seri no.lu KDV Genel Tebliğlerinde yer verilmiş olup, iade uygulamasına, yayımından sonraki iade taleplerine uygulanmak üzere 23/06/2012 tarih ve 28332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımlandığı tarih itibarıyla söz konusu tebliğlerin ilgili hükümlerini (99 Seri No'lu KDV Genel Tebliğinin (1) numaralı bölümünün 1.7. ayrımı hariç) yürürlükten kaldıran 119 Seri No'lu KDV Genel Tebliğinde yer alan açıklamalar doğrultusunda yön verilmiştir.
Buna göre, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde tecil- terkin uygulamasından doğan iade talepleri bu işlemlere ilişkin olarak yayımlanmış genel tebliğlerdeki açıklamalara göre yerine getirilmektedir.
Söz konusu teslimlerden doğan ve indirim yoluyla giderilemeyen yüklenilen kdv farkı ise, işlemin gerçekleştiği döneme bağlı olarak 64, 99 veya 119 seri no.lu KDV Genel Tebliğlerinde yer alan açıklamalar doğrultusunda iade edilebilecektir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.01.16.02-2010-KDV-2558-6
Tarih: 11/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ADANA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Diğer Vergiler ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.01.16.02-2010-KDV-2558-6
11/01/2012
Konu :Dahilde işleme izin belgesinde öngörülen süre
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, dahilde işleme izin belgesi kapsamında Adana İli Ulus Orman İşletmesi Müdürlüğünden 6/1/2010 tarihinde alınan malların 3 ay içerisinde ihraç edilmediği gerekçesiyle Ulus Mal müdürlüğünün, tecil edilen KDV nin ödenmesini Orman İşletmesi Müdürlüğünden talep ettiği, adı geçen Orman İşletmesi Müdürlüğünün de Şirketinizden işleme ait KDV nin kendisine ödenmesini istediği belirtilerek, KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında alınan malların ihracatında, Kanunun 11/1-c maddesinde yer alan 3 aylık sürenin mi yoksa belgede geçerli olan sürenin mi esas alınması gerektiği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesine göre, ihraç kaydıyla teslim edilen malların, ihracatçıya teslim tarihini takip eden ay başından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir.
Öte yandan KDV Kanununun geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2015 tarihine kadar tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin 1 numaralı fıkrasının (c) bendi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
Bu yetkiye dayanılarak yayımlanan 2001/2325 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de dahilde işleme ve geçici kabul izin belgesi kapsamında ihraç edilecek ürünlerin imalinde kullanılacak maddelerin dahilde işleme veya geçici kabul izin belgesine sahip mükelleflere tesliminde Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil-terkin sistemine göre işlem yapılması kararlaştırılmıştır.
Konuyla ilgili açıklamaların yapıldığı 83 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinin "Terkin ve İade İşlemleri" başlıklı (1.4.) bölümünde de belirtildiği üzere, tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınan mallardan üretilen malların izin belgesinde öngörülen süre ve şartlara uygun olarak ihraç edilmemesi halinde, zamanında alınmayan verginin, tecil tarihinden itibaren vergi ziyaı cezası da uygulanmak suretiyle gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edilmesi gerekmektedir.
Buna göre, KDV Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında alınan malların ihracat süresi olarak dahilde işleme izin belgesinde öngörülen sürenin dikkate alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 45404237-130[I-18-74]-126271
Tarih: 10/07/2019
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-130[I-18-74]-E.126271
10.07.2019
Konu : İthal edilerek tadilatı yapılan minibüsün DİİB sahibi firmaya ihraç kayıtlı olarak teslimi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden, Şirketiniz faaliyet konusunun karoser ve araç iç tasarım işi olduğu, Şirketinizin kapasite raporu ve sanayi sicil belgesine sahip olduğu, Şirketiniz …. Trz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. arasında minibüs tadilatı işine ilişkin protokol imzalandığı, ..Ltd. Şti.'nin dahilde işleme izin belgesi (DİİB) kapsamında iç tasarımını yapmak amacıyla ithal ettiği minibüsü söz konusu protokole istinaden Şirketinize teslim ettiği, Şirketinizin ise minibüsün iç tasarımını yaparak DİİB sahibi ihracatçı firmaya teslim ettiği belirtilerek, söz konusu minibüsün Şirketinizce tadilat işi yapıldıktan sonra DİİB sahibi ihracatçı firmaya ihraç kayıtlı olarak teslim edilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşünün talep edildiği anlaşılmaktadır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
- 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ne tabi olduğu,
- 2/1 inci maddesinde, "teslim"in bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu, bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin de teslim hükmünde olduğu, malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci veya sürücüye tevdi edilmesinin de mal teslimi olarak kabul edildiği,
- 4/1 inci maddesinde, "hizmet"in teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan işlemler olduğu, bu işlemlerin; bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak, temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
- Geçici 17 nci maddesinde, dahilde işleme ve geçici kabul rejimi kapsamında ihraç edilecek malların üretiminde kullanılacak maddelerin 31/12/2020 tarihine kadar tesliminde KDV Kanununun 11/1-c maddesi hükümlerine göre, bölgeler, sektörler veya mal grupları itibariyle işlem yaptırmaya Cumhurbaşkanının yetkili olduğu, bu maddenin uygulanmasında ihracat süresi olarak anılan bentteki süre yerine bu rejimlerle öngörülen sürelerin esas alınacağı, ihracatın şartlara uygun olarak gerçekleştirilmemesi halinde zamanında alınmayan verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak gecikme faizi ile birlikte alıcıdan tahsil edileceği hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-9.4.) bölümünde, DİİB sahibi mükelleflerin, bu belgede yer alan maddeleri, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesinde hükme bağlanan tecil-terkin sisteminden yararlanarak teslim alabilecekleri, dahilde işleme rejimi kapsamında alınan maddelerin, işlendikten sonra elde edilen mamul mal içerisinde ihraç edilmesinin esas olduğu, ayrıca tecil-terkin uygulamasının mal teslimleri bakımından geçerli olduğu ve hizmet ifalarının bu kapsama girmeyeceği açıklanmıştır.
Buna göre, DİİB kapsamında ihracatçı firma tarafından ithal edilen minibüsün Şirketinizce tadilatının yapılarak DİİB sahibi ihracatçı firmaya verilmesi işlemi "teslim" olarak değerlendirilmediğinden, Şirketinizce ifa edilen bu hizmetle ilgili olarak tecil-terkin uygulamasından yararlanılması mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1
Tarih: 11/01/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAKARYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
ÇOK İVEDİ
Sayı :B.07.1.GİB.4.54.15.01-110-2011-35-1
11/01/2012
Konu :Adi ortaklıkta adi ortak adına alınan kapasite raporunun ihraç kayıtlı teslimlerde geçerli olup olmayacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, adi ortaklığınız adına ihraç kaydıyla teslimde bulunacağınız belirtilerek, sanayi sicil belgesi ile kapasite raporunun ortaklardan biri adına düzenlenmiş olması halinde söz konusu ortaklığın imalatçı vasfı kazanıp kazanmayacağı, dolayısıyla Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde, ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait katma değer vergisinin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu hükmün uygulanmasına ilişkin 27 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğine göre, ihraç kaydıyla teslimde bulunan mükellef sanayi sicil belgesine sahip olduğu taktirde "imalatçı" sayılmaktadır.
Bu çerçevede, iki ya da daha fazla kişinin emek ve sermayelerini ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeleri sonucunda ortaya çıkan ve tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklıkların, ortaklarından en az birisinin sanayi siciline kayıtlı olması ve sanayi sicil belgesine sahip bulunması halinde, imalatçı olmanın diğer şartlarını da taşıması kaydıyla tecil-terkin sistemi kapsamında mal teslim etmesi mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 96620903-130[11-14/1]-25
Tarih: 16/03/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
MUĞLA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : 96620903-130[11-14/1]-25
16/03/2015
Konu : Tarım alanında üretim yapan mükelleflerin ihraç kaydıyla teslimi hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Şirketinizin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından verilen "Su Ürünleri Yetiştiricilik Belgesi" ve Milas Ziraat Odası Başkanlığı tarafından verilen "Çiftçi Belgesi" sahibi olduğu ifade edilerek söz konusu belgeler kapsamında KDV Kanunun 11/1-c maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğine yönelik Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
26/04/2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.3.) "Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" bölümünde ;
"Tecil-terkin uygulamasından " imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması, gerekmektedir.
İmalatçılar, ihraç kaydıyla teslim ettikleri malların bir kısmını piyasadan hazır olarak satın alabilirler. Bu durumda, imalatçıların bizzat ürettikleri mallar için tecil-terkin uygulaması yapılır. Piyasadan hazır olarak alıp sattıkları mallar için tecil-terkin işlemi uygulanmaz."
açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, özelge talep formu ekinde yer alan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan alınan "Su Ürünleri Yetiştiricilik Belgesi" ile Ziraat Odası Başkanlığı'ndan alınan "Çiftçi Belgesi" nin incelenmesinden, Şirketinizin üretim konusu su ürünleri yetiştiriciliğinin imalat kapsamında olduğu anlaşıldığından, diğer şartların da sağlanması koşuluyla Şirketinizce bizzat üretilen mallar için KDV Kanununun 11/1-c maddesi kapsamında tecil-terkin uygulanması mümkündür. Ancak, söz konusu ürünlerin piyasadan hazır olarak alınıp, satılması halinde tecil-terkin uygulamasından faydalanılamayacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.55.15.02-2011-VUK-ÖZE-06-296
Tarih: 23/08/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAMSUN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.55.15.02-2011-VUK-ÖZE-06-296
23/08/2012
Konu :Müşterilerden alınan çeklerin makbuz mukabili ciro edilmesi halinde ispat edici belge olup olmadığı
İlgide kayıtlı Özelge Talep Formunda ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi numarasında mükellef olduğunuz, ihraç kayıtlı satışlarınız nedeniyle oluşan KDV terkin/iade işlemlerinde vergi dairesince mal ve hizmet satın aldığınız kişilere yapılan ödemelerin belgelerinin istendiği, müşterilerden alıp kayıtlarınıza intikal eden çekleri yine mal ve hizmet satın aldığınız kişilere makbuz mukabili ciro ederek verdiğiniz, bu belgelerin ispat edici ödeme belgeleri yerine geçip geçmediği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edilmektedir.
Bilindiği üzere, 1 seri nolu Vergi Usul Kanunu Sirkülerinde ''Banka sistemi içinde kaldığı müddetçe bir mal veya hizmet bedelinin müşterinin kendi çeki ya da ciro ettiği bir çek ya da beyaz ciro ile teslim ettiği bir çek ile ödenmesi imkan dahilindedir. Çekin tam ciro ve beyaz ciro ile devri mümkün bulunmaktadır.
Sattıkları mal veya hizmet bedellerini müşterilerinden aldıkları çeklerle tahsil eden ve ödemelerini de yine bu çeklerle yapan mükelleflerin çeklerini ciro etmelerinde uymaları gereken hususlar aşağıda açıklanmıştır.
Mal veya hizmet karşılığı alınan çekin tam ciro yapılması halinde çekin arkasında isim, unvan, vergi kimlik numarası ve adresinin yazılması yeterli olacaktır. Hamiline düzenlenen çekde aynı şekilde ciro edilebilecektir.
Mal veya hizmet bedellerini beyaz ciro ile tahsil edenler, bu çekleri için "çek alım bordrosu" düzenlemelidirler. Bu bordroda çeki düzenleyen yada çeki devredenin adı, soyadı, vergi kimlik numarası ile imza ve kaşesinin bulunması gerekmektedir.
Öte yandan, 82 seri nolu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği'nde açıklandığı üzere çekle yapılan ödemelerde müteselsil sorumluluk uygulamasına muhatap tutulmamak bakımından çekin tam ciro ile devri gerektiği tabiidir.
Çek alım bordrosu düzenledikten sonra bu çekler, satın alınan mal ve hizmet bedelleri karşılığı beyaz ciro ile verildiğinde " çek teslim bordrosu" düzenlenecektir. Bu bordrolarda da kendisine ciro yapılan satıcının veya yetkilisinin adı,soyadı vergi kimlik numarası ile imza ve kaşesinin bulunması zorunludur.
Çek alım veya teslim bordrosunda birden fazla çekin bulunması halinde çeki keşide veya son ciro edenlerin isim ve unvanları ile çek tutarları bordroya ayrı ayrı yazılmalıdır.'' denilmektedir.
Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 32 nci maddesi hükmü kapsamında yer alan iade taleplerinin yerine getirilmesine ilişkin usul ve esaslar muhtelif tarihli KDV Genel Tebliğleri ile belirlenmiş, 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "Müteselsil Sorumluluk/İşleme Doğrudan Taraf Olanlar" başlıklı III/1.1. bölümünde ise mal alımlarına ait katma değer vergisi dahil toplam işlem bedelinin banka aracılığı ile yada çekle yapılmış olması halinde alıcıların müteselsil sorumluluk uygulaması ile muhatap tutulmayacakları açıklanmıştır.
Bununla beraber, söz konusu çeklerin kendi ödemelerinizde kullanıldığının yeminli mali müşavir tarafından düzenlenen KDV iadesi tasdik raporunda izah veya tevsik edilmesi şartıyla, bu ödemelerin de 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "III/1.1. bölümü kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Buna göre mal ve hizmet satın aldığınız kişilere, müşterilerinizden aldığınız çeklerle ödeme yapılması halinde çeklerin 1 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Sirkülerine uygun olarak düzenlenmesi halinde ödemeye ilişkin ispat edici belge olarak kabul edilmesi mümkündür.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 39044742-KDV.24-979
Tarih: 04/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.24-979
04/07/2013
Konu : Kur farkı
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, dövize endeksli teslimlerde verilen çekin ödendiği tarih ile fatura tarihi arasında ortaya çıkan kur farklarının katma değer vergisi karşısındaki durumu hakkında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Katma Değer Vergisi Kanununun 20 nci maddesine göre, katma değer vergisinin matrahı teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedeldir. Bedel deyimi ise, aynı maddede, alıcının ödediği veya borçlandığı para, mal ve diğer şekillerde sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamı olarak tanımlanmıştır.
Ayrıca, Kanunun 24/c maddesinde, vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzeriadlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dahil olduğu; 26 ncı maddesinde de, bedelin döviz ile hesaplanması halinde, dövizin vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk Lirasına çevrileceği hükme bağlanmıştır.
Yukarıda yer alan açıklamalar uyarınca; mal teslimi ve hizmet ifalarına ait bedellerin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi halinde, döviz cinsinden belirlenen tutarın vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarihteki cari kur üzerinden Türk Lirasına çevrilerek bulunacak bedel üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan, 60 No.lu. KDV Sirkülerinin "4.5. Yurt İçi Teslimler ile İhraç Kayıtlı Teslimlerde Oluşan Kur Farkları" başlıklı böümünde;
"KDV Kanununun 26 ncı maddesinde, bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır.
Konu ile ilgili 105 Seri No. lu. KDV Genel Tebliğinin E bölümünde açıklama yapılmıştır.
4.5.1. Yurt içinde KDV uygulanmak suretiyle teslim edilen mallara ilişkin olarak,
-KDV dahil toplam bedelin dövize endeksli olarak belirlenmesi durumunda vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi arasında ortaya çıkan kur farkı bedeline iç yüzde oranı uygulanarak,
-Dövize endeksli toplam bedele KDV'nin dahil edilmemesi durumunda vergiyi doğuran olay ile ödeme tarihiarasında ortaya çıkan kur farkları üzerinden lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanması ve kur farkının ortaya çıktığı dönemlerde her iki mükellef tarafından genel esaslar çerçevesinde işlem yapılması gerekmektedir. "açıklamasına yer verilmiştir.
Buna göre, bedelin tahsil edildiği tarihte satıcı lehine kur farkı oluşması durumunda satıcı tarafından alıcı adına fatura düzenlenerek KDV hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan firmanız adına keşide edilen çekin firmanızca ciro edilmesi tahsil hükmünde olduğundan ciro edilen tarih ödeme tarihi olarak dikkate alınacak ve vergiyi doğuran olayın meydana geldiği tarih ile ödeme tarihi (ciro edilme tarihi) arasında ortaya çıkan kur farkı üzerinden, lehine kur farkı ortaya çıkan mükellef tarafından düzenlenecek faturada KDV hesaplanacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.4.DEF.0.03.10.00-130[32-2017/7]-5244
Tarih: 21/02/2018
T.C.
AFYONKARAHİSAR VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 63611781-130[32-2017/7]-5244
21.02.2018
Konu : KDV iade alacağının mahsubu
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, bilanço usulüne göre defter tutan şahıs firmanızı 19/4/2017 tarihinde tüm aktif ve pasifi ile tür değişikliği yaparak tek kişilik ayni sermayeli …………Ltd.Şti'ne devrettiğiniz, şahıs firmanızın vergi dairesinden ihraç kayıtlı satışlardan doğan iade alacağı bulunduğu belirtilerek, KDV iade alacağınızın yeni kurulan şirketin vergi ve sosyal güvenlik prim borçlarına mahsup edilip edilemeyeceği sorulmaktadır.
3065 sayılı KDV Kanununun 17/4-c maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemlerinin KDV den istisna olduğu, bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından KDV Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmünün uygulanmayacağı, işlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergilerin, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinin 2 nci fıkrasında; kazancı bilanço esasına göre tespit edilen ferdi bir işletmenin bilançosunun bir sermaye şirketine aktif ve pasifiyle bütün halinde devrolunması, devir alan şirketin bilançosuna aynen geçirilmesi ve devredilen ferdi işletmenin sahip veya sahiplerinin şirketten, devir bilançosuna göre hesaplanan öz sermayesi tutarında ortaklık payı alması (Bu ortaklık payını temsil eden hisse senetlerinin nama yazılı olması şarttır.) durumunda değer artışı kazancının hesaplanmayacağı ve vergilendirilmeyeceği hükmü yer almaktadır.
Buna göre, bilanço esasına göre defter tutan şahıs firmanızın ………….Ltd.Şti’ne devri 3065 sayılı KDV Kanununun 17/4-c maddesi çerçevesinde KDV den istisna olup, devrolan şahıs firmanızın bilançosunda yer alan ve sonraki döneme devreden KDV’nin devralan şirketiniz tarafından indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır. Öte yandan, devrolan şahıs firmanızın KDV iade alacağının devralan şirketinizin vergi ve sosyal güvenlik prim borçlarına mahsubu mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.06.17.01-130[2011-1-11-13]-383
Tarih: 15/03/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.06.17.01-130[2011-1-11-13]-383
15/03/2012
Konu :Döviz üzerinden düzenlenen faturada teslim bedelinin belirlenmesi
İlgide kayıtlı özelge talep formunda; ihraç kayıtlı satışlara ilişkin olarak döviz üzerinden düzenlenen faturalarda, teslim bedelinin TL karşılığının belirlenebilmesi için hangi kurun esas alınacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
10/a maddesinde; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde vergiyi doğuran olayın, malın teslimi ve hizmetin yapılması ile meydana geleceği,
20/1 inci maddesinde; teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın, bu işlemlerin karşılığını teşkil eden bedel olduğu,
24/c maddesinde; vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerlerin matraha dahil olduğu,
26 ncı maddesinde ise; bedelin döviz ile hesaplanması halinde dövizin vergiyi doğuran olayın meydana geldiği andaki cari kur üzerinden Türk parasına çevrileceği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre; ihraç kayıtlı satışlara ilişkin olarak döviz üzerinden düzenlenen faturalarda teslim bedelinin TL karşılığının belirlenmesinde faturanın düzenlendiği tarihteki Merkez Bankası döviz alış kurunun esas alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17-130-64784
Tarih: 30/06/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-130-64784
30/06/2015
Konu :Miras kalan ferdi işletmenin iade alacaklarının mirasçısı tarafından mahsup talep edilip edilemeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; ferdi işletmenin sahibi …'ın … tarihinde vefatı sonrasında tek mirasçısı olarak tarafınızca işletmenin faaliyetine devam edildiği, babanızın vefatı öncesinde ihraç kayıtlı satışlardan doğan KDV iade alacağının vergi borçlarınıza mahsubunun mümkün olup olmadığının bildirilmesi istenmektedir.
3065 sayılı KDV Kanununun 11/1-c bendi ile ihraç kayıtlı satışlar düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 32 nci maddesinde ise bu Kanunun 11 inci maddesi kapsamına giren işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirimle giderilemeyen KDV'nin iade edileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun 17/4-c maddesinde, Gelir Vergisi Kanununun 81 inci maddesinde belirtilen işlemler ile Kurumlar Vergisi Kanununa göre yapılan devir ve bölünme işlemlerinin KDV'den istisna olduğu, bu kapsamda vergiden istisna edilen işlemler bakımından KDV Kanununun 30 uncu maddesinin (a) bendi hükmünün uygulanmayacağı, işlem sonunda faaliyetini bırakan, bölünen veya infisah eden mükelleflerce yüklenilen ve indirilemeyen vergilerin, faaliyete başlayan veya devir ve bölünme sonrasında devredilen veya bölünen kurumların varlıklarını devralan mükellefler tarafından mükerrer indirime yol açmayacak şekilde indirim konusu yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Öte yandan, işletmenin faaliyetine devam etmesi nedeniyle murisin son dönem KDV beyannamesinde “Sonraki Döneme Devreden KDV” bulunması halinde bu vergi mirasçılar tarafından yürütülen ticari faaliyet nedeniyle hesaplanan vergiden indirilebilecektir.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, ferdi işletmenin sahibi …'ın vefatı sonrasında tarafınızca tek mirasçı olarak tüm aktif ve pasifiyle devralınarak faaliyetine devam edilen işletmenin devir işlemi KDV Kanununun 17/4-c maddesine göre KDV den istisna olup, tarafınızca devir alınmadan önceki ihraç kayıtlı satışlardan doğan KDV iade alacağının devir alındıktan sonraki doğacak vergi borçlarına mahsubu mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.29-178409
Tarih: 24/10/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : 39044742-KDV.29-178409
24.10.2016
Konu : İndirimli orana tabi teslimlere ilişkin iade talebinin tüm işlemleri kapsaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formu ile ekinde alınan dilekçenizde;
- Şirketinizin iştigal konusunun PVC branda üretimi ve ticareti olduğu,
- Satışlarınızın, ihracat teslimi, ihraç kayıtlı teslim ve İndirimli oranda KDV tahsil edilerek yapılan teslimlerden oluştuğu,
- İhracat satışlarına ait yüklenimlerin iadesinin tam istisnaya ilişkin yasal düzenlemelere göre, ihraç kayıtlı satışlara ait yüklenimler ile yurt içi indirimli orana tabi satışlara ait yüklenimlerin iadesinin ise mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinde yer verilen düzenlemelere göre talep edildiği,
- Mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliği'nin "Yılı İçinde Mahsuben Talep Edilecek İade Tutarlarının Hesaplanması" başlıklı bölümünde yer alan "İade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibariyle indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir." ibaresi doğrultusunda aşağıda belirtilen mal satışı ve diğer gelirlerinizin aylık ve yıllık beyanname ve tablolara aktarılması konusu ile ilgili olarak;
1- İhraç kayıtlı satışlar ile diğer satışların aylık beyannameler ile aylık ve yıllık hesaplama tablolarına birlikte mi, ayrıştırılarak mı alınacağı, ayrıştırılmayacaksa iadesi istenen verginin hesaplanmasına ilişkin aylık ve yıllık yüklenim tablolarında, ihraç kayıtlı satışlar üzerinden hesaplanan vergiye denk yüklenim tutarı ile hesaplanan ve yüklenen vergi arasındaki yüklenim farkının hangi dönem (ay) veya dönemlerin (ayların) tablolarına geçirileceği,
2- İhraç kayıtlı satışların maliyet unsurlarının da diğer indirimli satışlara ait maliyet unsurları gibi izleyen yılda iade talebinin dillendirildiği dönemin yüklenim listesine yıllık olarak yüklenip yüklenmeyeceği, şayet yüklenecekse satış yılında mı, fiili ihracat gerçekleştiği yılda mı yükleneceği,
3- Hasarlı ve defolu olduğu için üretim firesi olarak adlandırılan düşük kaliteli mallar nedeniyle yüklenen vergi bunların üretildiği dönemde iade olarak alındığından, müşteri çıkarsa, vergili satılması halinde satış bedellerinin diğer hasılatlarla birlikte mi, yoksa bağımsız olarak mı değerlendirilmesi gerekeceği, birlikte değerlendirilecekse satışın gerçekleştiği dönemin hasılatına olan oranına göre bunlara yansıtılan ve iadesi alınmayan gider paylarının vergisinin hesaplama tablosuna yüklenen vergi olarak yansıtılıp yansıtılamayacağı,
4- Satış bedellerini zamanında ödemeyen alıcılardan vade farkı, kur farkı ve faiz adı altında alınan gelirlerinizin diğer satışlarla birlikte mi yoksa ayrıştırılarak mı değerlendirilmesi gerekeceği, şayet birlikte değerlendirilmesi gerekecekse yukarıda bahsedildiği şekilde bu gelirlere yansıtılan gider paylarının vergisinin iade olarak alınıp alınmayacağı,
5- Yıl içinde yapılan ihraç kayıtlı teslimlere ait verginin; diğer indirimli orana tabi işlemlerde olduğu gibi yıl içinde sadece mahsup yoluyla mı iade alınabileceği, yoksa nakden de iade alınıp alınamayacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
Konu ile ilgili olarak gerek mülga 119 Seri No.lu KDV Genel Tebliği ve gerekse 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup, söz konusu KDV Genel Uygulama Tebliğinde;
- (II/A.8.12) bölümünde; " Ancak, indirimli orana tabi malların ihraç kaydıyla tesliminde, teslim bedeli üzerinden hesaplanan vergi kısmen ya da tamamen tecil edilemezse, genel orana tabi malların ihraç kaydıyla teslimlerinde olduğu gibi, tecil edilemeyen tutar beyanname programı tarafından "İhracatın Gerçekleştiği Dönemde İade Edilecek Tecil Edilemeyen KDV Hesabı" satırında gösterilir. Bu tutarın iadesi ihracat gerçekleştiğinde yukarıda anlatıldığı şekilde vergi dairesinden talep edilir. Söz konusu işlemlere ilişkin (Yüklenilen KDV-Hesaplanan KDV) farkı ise yine program tarafından "Teslimin Yapıldığı Dönemde İade Edilecek Yüklenilen Vergi Farkı" satırında gösterilir. Bu tutarın iadesine ilişkin talepler, 3065 sayılı Kanunun (29/2) nci maddesi kapsamında değerlendirilir.
Bu tutar, ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem KDV beyannamesinde "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunda 405 kod numaralı işlem türü satırı kullanılarak yılı içinde mahsuben iade konusu yapılabilir. Bu tutarın izleyen yıl içinde nakden veya mahsuben iadesinin istenmesi halinde, iade talebinde bulunulan dönem KDV beyannamesinin "Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler" tablosunda 439 kod numaralı işlem türü satırına kayıt yapılmalıdır. İade Tebliğin (III/B-3) bölümdeki açıklamalara göre gerçekleştirilir."
- (III/B.3.) bölümünde; "İndirimli oran kapsamında yer almakla birlikte verginin konusuna girmeyen veya KDV'den istisna edilen işlemler dolayısıyla yüklenilen vergiler bu bölüm kapsamında değerlendirilmez.
Buna göre indirimli oran kapsamındaki işlemlerden;
-KDV'nin konusuna girmeyenler KDV beyannamesine dâhil edilmez,
-Kısmi istisna kapsamına girenler dolayısıyla yüklenilen vergilerin indirim ve iadesi söz konusu olmadığından, yüklenilen bu vergiler işin mahiyetine göre gider veya maliyet olarak dikkate alınır,
-Tam istisna kapsamına girenler (ihraç kaydıyla teslimler hariç) dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyenler ise ilgili işleme ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde iade edilir."
- (III/B.3.1.1) bölümünde; "İndirimli orana tabi işlemleri bulunan mükellefler, bu işlemleri nedeniyle yüklendikleri ve indirim yoluyla telafi edemedikleri için yılı içinde mahsuben iadesini talep edecekleri KDV tutarını aylar itibarıyla ve kümülatif olarak hesaplarlar. İade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibarıyla indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılıp sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Söz konusu hüküm ve açıklamalara göre;
1. İndirimli oran kapsamındaki işlemlerden tam istisna kapsamına girenler (tecil-terkin uygulanan ihraç kaydıyla teslimler bu düzenleme dışındadır.) dolayısıyla yüklenilen vergilerden indirim yoluyla telafi edilemeyenler ilgili işleme ilişkin usul ve esaslar çerçevesinde iade edilecektir. Dolayısıyla, indirimli orana tabi işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV iade talebinin, ilgili vergilendirme dönemleri itibarıyla indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerekmekte olup, işlemlerin ayrıştırılarak sadece bir kısmına yönelik hesaplama yapılması ve bu şekilde iade talep edilmesi mümkün değildir.
2. İhraç kayıtlı satışların maliyet unsurlarının ihraç kayıtlı teslimin yapıldığı döneme ilişkin yüklenim listesine dahil edilmesi gerekir.
İade talebinin, ilgili vergilendirme döneminde gerçekleşen indirimli orana tabi tüm işlemleri kapsaması gerektiğinden, ihraç kayıtlı teslimler nedeniyle yüklenilen vergi farkı iadesinin gerek yılı içinde mahsuben gerek seizleyen yıl nakden/mahsuben talep edilmesi halinde diğer indirimli orana tabi teslimlerin de iade hesabına dahil edilmesi zorunludur.
3. Hasarlı ve defolu malların satışa konu edilmediği sürece indirimli orandan iadesi ve bunlara ilişkin yüklenilen KDV nin diğer indirimli oranda satışlara ilişkin yüklenilen KDV ye dahil edilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, hasarlı ve defolu malların indirimli oranda satışa konu edilmesi halinde ise bunlara ilişkin yüklenilen ve daha önce indirimli oranlı satışlara ilişkin yüklenilen KDV ye dahil edilmeyen katma değer vergilerinin indirimli orandan iade hesabına dahil edilmesi mümkündür.
4. KDV Kanununun 24/c maddesine göre vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler matraha dahil olup, satış bedellerini zamanında ödemeyen alıcılardan vade farkı, kur farkı ve faiz adı altında alınan gelirlerinizin de diğer satışlarla birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak indirimli orana tabi işlemin gerçekleştiği tarihten sonra meydana gelen söz konusu gelirler için yüklenilen vergilerin iade hesabına dahil edilemeyeceği tabiidir.
5. İhraç kayıtlı teslime ilişkin yüklenilen vergi farklarından doğan iade yılı içinde yalnızca mahsuben alınabilir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.35.17.01-35-02-746
Tarih: 11/08/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı : .4.35.17.01-35-02-746
11/08/2012
Konu : Reklamasyon faturasında KDV
İlgide kayıtlı dilekçenizde, ihracatı gerçekleştirilen ürünler için reklamasyon nedeniyle tarafınıza eksik ödeme yapıldığı bu nedenle, yurt içinde ihraç kaydıyla aldığınız bu mal için imalatçı firmaya kesilecek reklamasyon faturasında katma değer vergisi hesaplanıp hesaplanmayacağı hususunda bilgi istenilmektedir.
Katma Değer Vergisi Kanununun 35 inci maddesinde malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefin bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellefin ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzelteceği hüküm altına alınmıştır.
Satışı yapılan malların evsafına uygun olmaması veya kusurlu olmalarından dolayı ortaya çıkan reklamasyon adı verilen fiyat indirimleri matrahta değişiklik meydana getirdiği için Kanunun 35 inci maddesi gereğince işlem yapılacaktır. Alıcı tarafından reklamasyon bedeline ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, reklamasyonun ilgili olduğu teslim veya hizmet ifasının tabi olduğu oranda katma değer vergisi hesaplanmalıdır.
Reklamasyonun ihracı gerçekleştirilen mallarla ilgili olarak ortaya çıkması halinde, ihraç edilen mallar Kanunun (11/1-a) maddesi gereğince katma değer vergisinden istisna olduğundan, yurt dışındaki alıcı tarafından düzenlenecek fatura veya ilgili ülke mevzuatına göre fatura yerine geçen belgelerdeki reklamasyon bedeli üzerinden katma değer vergisi hesaplanmayacaktır.
Ancak, yurt dışındaki alıcıdan bu tür bir belgenin alınamadığı durumda ihracatçı firmanın, yeni bir belge düzenleyerek önceki faturayı iptal etmesi ve reklamasyon bedeline isabet eden kısmın iade edildiğini gösterir bir belgeyi de ispat vesikası olarak kullanılması mümkündür.
Söz konusu reklamasyon bedelinin şirketiniz tarafından imalatçıya yansıtılmasında KDV Kanununun 35 inci maddesine göre işlem yapılacağından, şirketiniz tarafından reklamasyon bedeline ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, reklamasyonun ilgili olduğu teslim veya hizmet ifasının tabi olduğu oranda katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan, ihraç kayıtlı teslimlere ilişkin iade işlemlerinin yukarıda belirtilen çerçevede yapılacak düzeltmeler sonrasında ortaya çıkan yeni tutarlar esas alınarak sonuçlandırılacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.0.57/5711-661-73472
Tarih: 22/09/2006
T.C
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı SAYI: B.07.1.GİB.0.57/5711-661 22.09.2006 * 73472
KONU: İLGİ: 14 Mart 2006 tarih ve 255 sayılı yazınız.
İlgide kayıtlı yazınızın incelenmesinden,.... Vergi Dairesi Başkanlığının 06.02.2006 tarih ve 756 sayılı özelgesinde 2005/1 Seri No.lu KDV İç Genelgesine aykırılık teşkil ettiği belirtilerek; mükelleflerin ihraç kaydıyla almış oldukları malları Türkiye'de ikamet etmeyen yolculara teslim edip edemeyecekleri hususunda tereddüde düşüldüğü anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-b maddesinde Türkiye'de ikamet etmeyen yolculara yapılan teslimler ihracat istisnası kapsamına alınmış ve bu istisnanın uygulamasına ilişkin usul ve esaslar, aynı maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak 43 ve 61 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğlerinde düzenlenmiştir.
Birbirinden farklı iki rejim şeklinde yapılan bu düzenlemelerden,
61 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında yapılan düzenlemeye göre, Türkiye'de ikamet etmeyenlere döviz karşılığı yapılan satışlarda katma değer vergisi istisnası uygulanmakta ve satış sırasında vergi tahsil edilmemektedir. Ayrıca aynı tebliğde bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, Katma Değer Vergisi Kanunu 'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceği belirtilmiştir.
43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında yapılan düzenlemeye göre ise istisna, verginin satış sırasında tahsil edilip, malın yurt dışına çıkarılışını müteakip alıcıya iade edilmesi şeklinde uygulanmaktadır. Ancak bu kapsamda satış yapan mükelleflere imalatçılar tarafından yapılacak ihraç kaydıyla teslimlerde, Katma Değer Vergisi Kanunu 'nun 11/1-c maddesi kapsamında işlem yapılabileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.
Bu nedenle, 43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunan mükelleflerin alışlarında kanunun 11/1-c maddesinin uygulanması mümkün değildir.
Diğer taraftan, 2005/1 Seri No.lu KDV İç Genelgesinde ise 43 Seri No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında düzenlenen fatura veya fatura/çeklerin Dış Ticaret Müsteşarlığının (İhracat 2003/3) sayılı Tebliği kapsamında değerlendirilerek, Belgesiz İhracat Kredisi, Dahilde İşleme İzni, Dahilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi Resim Harç İstisnası Belgesi ile ilgili işlemlerde gümrük beyannamesi yerine kabul edileceği belirtilmiştir.
Buna göre, 43 ve 61 sayılı Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunanların, yaptıkları bu teslimler Dış ticaret Müsteşarlığının ihracat 2003/3 sayılı tebliği kapsamında değerlendirilecektir ancak, 43 seri No' lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliği kapsamında teslimde bulunan mükelleflerin alışlarında kanunun 11/1-c maddesinin uygulanması mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2382
Tarih: 28/12/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.11-2382
28/12/2011
Konu : Rücu yoluyla ödenen KDV'nin hangi dönem indirim konusu yapılacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, Şirketinizin KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında 2005 yılında satın aldığı mallara ait ihraç kayıtlı düzenlenen faturanın, 2010 yılında satıcı firma tarafından yurt içi satışa çevrildiği ve Şirketiniz tarafından bu satışa ait ödenen KDV nin indirim konusu yapılmasının mümkün olup olmadığının bildirilmesi istenmektedir.
Bilindiği gibi, imalatçılar tarafından Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c ve geçici 17 nci maddesi kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen mallara ait düzenlenen faturada hesaplanan, ancak tahsil edilmeyen KDV nin, ihracatçılar tarafından Kanunun belirtilen hükümleri kapsamında indirim ve iade konusu yapılması söz konusu değildir. Ancak, bu kapsamda teslim edilen mallara ait KDV nin çeşitli nedenlerle imalatçılara ödenmesi suretiyle yurtiçi teslime dönüştürülmesi halinde ise ödenen KDV nin Kanunun ilgili hükümleri çerçevesinde indirimine imkan tanınmaktadır.
Diğer taraftan, KDV Kanunun 29/1-a ve 34/1 inci maddelerine göre, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV ile ithal olunan mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılabilmesi için, fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilmesi, bu belgelerin de kanuni defterlere kaydedilmiş olması gerekmektedir.
Aynı Kanunun 29/3 üncü maddesi gereğince ise indirim hakkı, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılı aşılmamak şartıyla ilgili belgelerin kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilmektedir.
Yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde, Şirketinizin KDV Kanununun geçici 17 nci maddesi kapsamında 2005 yılında ihraç kaydıyla teslim aldığı aseptik varillere ait 2010 yılında ödenen KDV nin, KDV Kanununun 29/3 üncü maddesi uyarınca vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den indirilmesi mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: 84974990-130[11-2013-20]-663
Tarih: 04/07/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü)
Sayı : 84974990-130[11-2013-20]-663
04/07/2014
Konu : Sistem tasarımı ve proje uygulamasının 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Enstitünüz ile ... San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan sözleşmeye istinaden adı geçen şirket tarafından ...'a ihraç edilmek üzere Adli Tıp Laboratuvarları için Balistik Görüntü Analiz ve Tanıma Sistemi (Balistika) projesi gerçekleştirileceği belirtilmiş olup söz konusu proje kapsamında Enstitünüzün ihraç kayıtlı fatura düzenleyip düzenleyemeyeceğine ilişkin Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV'nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II-A/8) bölümünde, tecil-terkin uygulamasından yararlanabilecek imalatçılarda aranan şartlar belirlenmiş olup, imalatçının sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine haiz olması, ilgili meslek teşekkülüne kayıtlı olması, sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip olunması gerektiği belirtilmiş olup aynı Tebliğin (II-A/8-4) bölümünde tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanacağı, satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerektiği, bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işlemi uygulanmayacağı ifade edilmiştir.
Özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; Balistik Görüntü Analizi ve Tanıma Sisteminin; ateşli silahların ateşlenen çekirdek ve kovanlar üzerinde bıraktıkları izlerin, farklı çekirdek veya kovanlar üzerindeki izler ile karşılaştırılması sonucu bu çekirdek veya kovanın aynı silahtan ateşlenip ateşlenmediğine karar verebilen teknik özelliklere sahip bir sistem olduğu anlaşılmıştır.
Buna göre, Enstitünüz tarafından ... San. Tic. A.Ş.ne yapılan teslimin, projede kullanılan çekirdek kovan görüntüleme donanımı, özel tasarımlı BALİSTİKA mobilyası, veri depolama birimi, ekran, yazıcı ve gerekli diğer malzemelerin piyasadan hazır olarak tedarik edilerek projeye uygun olarak montajının gerçekleştirilerek, işlemlerin büyük kısmının görüntü işleme, sorgulama, verileri kaydetme, ilişkilendirme, raporlama, analiz, yüksek kalite ve çözünürlükte görüntü sağlama vb. hizmetlerinden oluştuğu anlaşıldığından, bu işlemin ihraç kaydıyla teslim hükümleri kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.1.GİB.4.42.16.02-130[11/1-C-2015/2575]-102012
Tarih: 31/12/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KONYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 37009108-130[11/1-C-2015/2575]-102012
31.12.2016
Konu : Bilgisayar yazılımlarının 11/1-c maddesi kapsamında değerlendirilemeyeği hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; bilgisayar programlama faaliyeti ile iştigal ettiğiniz ve bu kapsamda bilgisayar yazılımları üretip satışını gerçekleştirdiğiz, ülke genelinde satışların bayiler tarafından gerçekleştirildiği, bazı bayi ve satış noktalarınızın sizin üretiminiz olan bilgisayar yazılımlarını yurt dışına ihraç ettiği ve sizden ihraç kayıtlı satış faturası talep ettiği belirtilerek ihraç kayıtlı fatura düzenleyip düzenleyemeyeceğinize ilişkin Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 11/1-c maddesinde; ihraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait KDV nin ihracatçılar tarafından ödenmeyeceği, mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak, ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu verginin, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunacağı hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin;
(II-A/8.3.) "Tecil-Terkin Uygulamasından Yararlanacak Satıcılar" başlıklı bölümünde,
"Tecil-terkin uygulamasından "imalatçı" vasfını haiz satıcılar yararlanabilir.
İmalatçının;
- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesini haiz olması veya Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından alınmış çiftçi kayıt belgesi, gıda işletmesi kayıt belgesi ve işletme onay belgelerinden (üretici belgesi) herhangi birine sahip olması, (Bu belgeler sonraki bölümlerde "imalatçı belgesi" olarak anılacaktır.)
- İlgili meslek odasına kayıtlı bulunması,
- Üretimin yapıldığı dönemde yürürlükte bulunan Sanayi Sicil Tebliğlerinde öngörülen sayıda işçi çalıştırması ve gerekli araç parkına sahip olması veya kapasite raporundaki üretim altyapısına sahip olması, gerekmektedir. ... "
(II-A/8.4.) "Uygulama Kapsamına Giren Mallar" başlıklı bölümünde,
"Tecil-terkin işlemleri imalatçıların ihraç kaydıyla satışını yaptıkları mal teslimlerine uygulanır. Satıcının ihraç kaydıyla satışını yaptığı malın, ihraç edilen nihai mamul olması gerekir. Bu şartı taşımayan teslimlerde tecil-terkin işleminin uygulanmaz" açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, firmanız tarafından üretilerek internet üzerinden "download" edilmek suretiyle müşteriye sunulan bilgisayar yazılımlarının, hizmet niteliği taşıması nedeniyle ihraç kaydıyla teslime konu edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Sayı: B.07.4.DEF.0.58.10.00-2010-24-100-10
Tarih: 19/11/2011
T.C.
SİVAS VALİLİĞİ
Defterdarlık DEFTERDARLIK GELİR MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : B.07.4.DEF.0.58.10.00-2010-24-100-10
19/11/2011
Konu : KDV İADESİNİN MAHSUBU
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, firmanızın ihracattan doğan katma değer vergisi (KDV) iadesinin ....... Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğüne olan borçlarına mahsup edilip edilemeyeceği sorulmaktadır.
KDV Kanununun;
11 inci maddesinde, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler, yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetlerin KDV den istisna olduğu,
32 nci maddesinde, Kanunun 11, 13, 14, 15 inci maddeleri ile 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (s) bendi uyarınca vergiden istisna edilmiş bulunan işlemlerle ilgili fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin, mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanacak KDV den indirileceği, vergiye tabi işlemlerin mevcut olmaması veya hesaplanan verginin indirilecek vergiden az olması hallerinde indirilemeyen KDV nin, Maliye ve Gümrük Bakanlığınca tespit edilecek esaslara göre bu işlemleri yapanlara iade olunacağı, Maliye Bakanlığının KDV iadesini, hak sahiplerinin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli daireler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin % 51 i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmelerden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsup suretiyle sınırlayabileceği
hükme bağlanmıştır.
İhracat istisnası ve ihraç kaydıyla teslimlerden doğan iadeler 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "I. Genel Esaslar" bölümünde yapılan açıklamalara göre yerine getirilmektedir.
Tebliğin (I/1.1.1) bölümünde "Mahsup Edilebilecek Borçlar" sayılmış, KDV iade alacağının öncelikle mükellefin ithalde alınanlar dışındaki vergi borçlarına mahsup edileceği, artan bir miktar olursa mükellefin isteğine bağlı olarak; kendisinin ve adi, kollektif ve komandit şirketlerde ortaklık payı ile orantılı olmak üzere ortakların (komandit şirketlerde sadece komandite ortakların) ithalde alınanlar dahil vergi borçlarına veya SSK prim borçlarına mahsup edileceği belirtilmiştir.
Buna göre, KDV Kanununun 11/1-a maddesi kapsamında yapmış olduğunuz ihracattan doğan KDV iadesinin, firmanızın ...... Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğüne olan borçlarına mahsup edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
09.12.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.