18.03.1995 tarih ve 22231 sayılı Resmi Gazetede yer alan 4 SERİ NO'LU MUHASEBE SİSTEMİ UYGULAMA GENEL TEBLİĞİ’nde:
‘’ …1 sıra No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ile uygulamaya Konulan Muhasebe Usul ve Esasları, işletmelerin faaliyet sonuçlarının sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi; mali tablolar aracılığıyla ilgililere sunulan bilgilerin tutarlılık ve mukayese edilebilirlik niteliklerini koruyarak gerçek durumu yansıtmasının sağlanması ve işletmelerde denetimin kolaylaştırılması amacını taşımaktadır. Söz konusu düzenleme, vergi mevzuatı ve uygulamasından tamamen bağımsız olarak ve vergisel kaygılar ön planda tutulmaksızın hazırlanmıştır. Bu itibarla Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğlerinde vergi mevzuatına kıyasen farklılık gösteren düzenlemeler yer almaktadır.… vergi mevzuatında kıdem tazminatları için karşılık ayrılması öngörülmemişken Tebliğde, kıdem tazminatları karşılığı hesabının kullanılmasının zorunluluğu bu çelişkilere örnek olarak verilebilir. Keza, alınan ya da verilen ileri tarihli çekler vergi uygulamasında normal çek olarak kabul edilirken, Muhasebe Sisteminde "özün önceliği kuralı" gereğince alacak ya da borç senedi olarak kabul edilmekte ve reeskonta tabi tutulmaktadır.
Bu itibarla, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri ile yapılan düzenlemeler, vergi mevzuatı ve uygulaması ile ilgili hiçbir hususu düzenlememekte veya değiştirmemektedir. Bu düzenlemeler sadece muhasebe sisteminin işleyişini açıklamaya yöneliktir.
Mükelleflerin bu hususa özellikle dikkat etmeleri ve Tek Düzen Muhasebe Sisteminin bazen vergi mevzuatına aykırı hususları da içerdiğini gözden uzak tutmamaları gerekmektedir. …Buna göre, muhasebe usul ve esasları dikkate alınarak tanzim edilecek mali tablolarda yer alacak "Dönem Kâr'ı (Ticari Kâr) veya Zarar'ı ile vergiye matrah olacak Kar (Mali Kar) veya Zarar arasında meydana gelecek fark, bilanço ya da gelir tablosu üzerinde giderilmeyecek, vergiye tabi safi kazanç, mükellefler tarafından mali tablolar dışında hesaplanacaktır…’’ hükümleri yer almaktadır.
İşletmeler dönem içi muhasebe kayıtlarını, dış kurallar etkisinde değil, tamamen kendi kurallarıyla yaparlar… İşletme için bir harcama giderse, gider kaydedilir. Elde edilen gelir işletme için gelirse, gelir kaydedilir… Gider veya gelirin Vergi mevzuatı karşısında kabul edilip-edilmemesinin, dönem muhasebe kayıtlarına etkisi yoktur, olmamalıdır.
Asıl olan işletmenin gerçek Kâr/Zararının ortaya konmasıdır. İşletme sahipleri, kredi veren kuruluşlar ve işletmeye ilgi duyan kesimler açısından beklenen rapor bu olmalıdır.
İşletme, kendisi için gider olan her şeyi gider yazar, kendisi için gelir olan her şeyi de gelir yazar…
Gerek Tek Düzen Hesap Planı- Bilanço ve Gelir Tablosu ilkeleri, gerek se Türkiye Muhasebe Standartları ilkeleri doğrultusunda, işletme:
Bu örnekler çoğaltılabilir…
Sonuçta işletme, içbir vergisel etki altında kalmadan raporlama yapar.
Elbette, işletmelerin vergisel yükümlülükleri de vardır.
Vergi mevzuatımız açısından vergiye esas olacak kâr, mali kâr’dır.
İşletme, dönem içinde yaptığı gelir-gider-maliyet-kâr-zarar vb. kayıtlarını, Vergi mevzuatımıza uyarlanması noktasında tek tek elden geçirir, varsa vergisel farkları tespit eder.
Vergi Kanunlarımız uyarınca kabul edilmeyen giderlerini(KKEG), vergiye tabi olmayan gelirlerini, istisna ve indirim haklarını belirler… Bu işlemler dönem gelir/kurumlar vergisi beyannameleri üzerinde Ticari K/Z’dan Mali K/Z’a geçiş usul ve esaslarına göre ‘’özel’’ olarak yapılır. Bu hesaplamalar sonucunda varsa Mali Kâr üzerinden dönem vergisi hesaplanır, beyan edilir, ödenir.
İşletmelerde, Gelir Tablosunda yer alan ve dönem sonunda 690 hesaba aktarılan 600-689 kodlu hesaplarda izlenen tüm gelir, gider ve maliyet kayıtları, Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri hükümlerine uygun olarak, Vergi Kanunlarımızın ilgili işlemin gider/maliyet veya gelir yazılmasına izin verip-vermediğine bakılmaksızın muhasebeleştirilir. Ancak, muhasebe kayıtlarının vergisel etkileri, işlemin yapıldığı tarihte eş zamanlı olarak Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler (KKEG), ve/veya indirim/istisnalar şeklinde bilgi mahiyetinde ayrıca 9-Nazım Hesaplar’da izlenir.
Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 689-Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar(-) hesabında izlenemez! Veya, her hangi bir gider hesabında alt hesap olarak da yer alamaz. Aksine kayıtlar Tek Düzen Hesap Planına, uygulama Genel Tebliğlerine aykırıdır!
Unutmayalım lütfen!
Muhasebe, vergi için değil BİLGİ için vardır!
07.10.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.