İşyerlerinde işçilerin işleyen nafaka haczi, birikmiş nafaka haczi ve ayrıca icra haczinin bulunduğu, uygulamada ise bu hacizlere ilişkin yapılacak ücret kesintilerinin ve bordro işlemlerinin hatalı ya da eksik yapıldığı görülmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun Ücretin Saklı Kısmı başlıklı 35’inci maddesinde aynen; “İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hâkim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.” düzenlemesi yer almaktadır.
5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesi; “Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez. Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” hükmünü içermekte olup, nafaka borçları için haczedilmezlik kuralı uygulanmaz. Yine birikmiş nafaka borçları için İcra İflas Kanunu’nun 83. maddesinde aynen; “Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Kanuni düzenlemeler gereği işçi ücretlerinden aylık ücretinin 1/4 ‘ünden fazlası haczedilemez. Bununla birlikte aynı maddenin devamında işçi ücretinin 1/4’ünden fazlası haczedilemeyeceği ancak bunun istisnasının ise nafaka borcu olduğu belirtilmiştir. Bu düzenleme gereği işçi ücretlerinden 1/4 kuralına bakılmaksızın bazı kıstaslar altında nafaka borcunun kesinti yapılabileceği anlaşılmaktadır.
Bir işçinin işleyen nafaka borcu ve icra kesintisi olması halinde yapılacak işlem, önce işçi ücretinden hâlihazırda işleyen nafaka borcu kesilmeli, kalan ücretinin 1/4’ü ise icra kesintisi yapılmalıdır. Ücret hesap pusulasında ise “Yasal Kesintiler” başlığı altında “Nafaka Borcu” ve “İcra Kesintisi” başlıkları altında kesintiler gösterilecektir. Aynı işçiye birden fazla icra gelmesi halinde ise işverene icra yazılarının tebliğ edilme tarihlerine göre icralar sıraya koyularak ilk tebliğ edilen icradan itibaren icra kesintileri yapılacaktır. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe, sonraki haciz için kesinti yapılması kanuni düzenlemelere aykırılık oluşturacaktır. Konuya ilişkin Yargıtay içtihat ve uygulaması da bu yöndedir: Borçlu işçi olup, 4857 sayılı Kanun’un 35. maddesine göre, işçinin almakta olduğu ücretlerin dörtte birinden fazlası haczedilemez. Ancak nafaka borcunun özelliği nedeniyle öncelikle aylık nafakanın tamamının, borçlunun almakta olduğu ücretinden her ay kesilmesinden sonra ücretin geri kalan kısmının ¼’ü, diğer adi alacaklar için kesilebilir. Nafakaya ilişkin yürütülmekte olan bir icra takibi olmadığına göre haricen ödenen nafaka miktarı dışında kalan maaşın ¼'ü üzerinden haciz uygulaması yapılabileceği göz önünde tutularak şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. (Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, Esas Numarası: 2015/875 Karar Numarası: 2016/16496 Karar Tarihi: 05.12.2016)
İşçinin birikmiş nafaka ve işleyen nafaka borcu ile icra kesintisi olması halinde öncelikle işçi ücretinden işleyen nafaka borcu kesilmeli, kalan ücretinden 1/4 icra kesintisi yapıldıktan sonra birikmiş nafaka borcu sıraya girecektir. Konuya ilişkin Yargıtay içtihat ve uygulaması da bu yöndedir: Eğer borçlunun maaş ve ücreti üzerinde daha önce bir başka borcundan dolayı haciz varken, nafaka alacaklısı hem «işleyecek» ve hem de «işlemiş» nafaka alacağı için haciz isteminde bulunursa; önce borçlunun maaş ve ücreti «işleyecek nafaka alacağı» için kesilir, sonra; maaş ve ücretin kalan bölümünün 1/4'ü nafaka alacaklısından önce haciz koydurmuş olan alacaklı için kesilir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, Esas Numarası: 2011/28350, Karar Numarası: 2012/14460, Karar Tarihi: 30.04.2012)
Somut olayda, takibe konu edilen alacağın nafaka alacağı olduğuna ve aylık nafaka miktarı da mahkeme tarafından belirlendiğine göre, işleyen aylık nafakanın tamamı için ve birikmiş nafaka alacağı için de bakiye maaşın ¼’ü oranında haczinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. (Yargıtay 12. HD., 2018/3738 E., 2018/8845 K., 27.09.2018 T.)
01.08.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.