Başlığı okur okumaz çoğunuzun bu de nerden çıktı şimdi dediğini duyar gibiyim. Hemen içinizi rahatlatalım, köprü krediler için adat faizi hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır. Vergi idaresinin bu yöndeki bakış açısında ve mevzuatta aksine bir değişiklik yoktur. O zaman neden böyle bir soru sorduk da sizleri tedirgin ettik. Konu şu, evet eskiden olduğu gibi köprü krediler için adat faizi hesaplanmayacak ancak komisyon faturası kesilecek. Bunu kim mi diyor, vergi inceleme elemanları.
Öteden beri özellikle muhasebe uygulayıcıları köprü krediler için adat faizi hesaplanmayacağını, faiz ve komisyonların orijinal vadelerinde ve orijinal oranlarından hesaplanarak grup firmasından tahsil edilmesinin bunun için yeterli olacağını düşünerek uygulamalarına bu şekilde yön vermektedirler. Aslına bakılırsa bu bakış açısında ve uygulamada herhangi bir hata yok. Ancak son zamanlarda vergi inceleme elemanlarının yapmış oldukları incelemelerde köprü kredilerin eleştiri konusu yapıldığı görülmüş ve farklı yorumlar ile resen tarhiyat yoluna gidilmiştir.
Konuyu daha net açıklamak adına kısaca köprü kredilerin tanımını yapmakta fayda olduğunu düşünüyorum. Buna göre köprü krediler, genellikle holding şirketlerinin veya ana şirketlerin grup şirketlerine kullandırmak amacıyla kendi teminat imkanları ve mali verilerinden faydalanarak finans kurumlarından aldıkları ve doğrudan doğruya aynı şartlarda grup firmalarına tamamen veya kısmen kullandırdıkları kredilerdir. Köprü krediler kullanılırken genellikle şirketler grubu içindeki teminat ve mali verileri en iyi firması tarafından finans kurumundan kullanılmakta ve diğer grup firmalarına aynı komisyon, faiz ve vade şartlarıyla aktarılmaktadır. Yine genel olarak kredi sözleşmesine diğer grup firmalarının da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaları alınmaktadır.
Kurumlar Vergisi 1 Seri Nolu Genel Tebliği’nin 12.2.2. maddesinde köprü kredilerin örtülü sermaye hesaplamasında dikkate alınmayacağı açıklanmıştır, keza grup şirketi tarafından diğer bir grup şirketine aktarılan kredi aslen borç veren şirketin kendi kaynaklarından gelmemiştir. Bu noktada tereddüt edilen herhangi bir husus olmadığı gibi vergi incelemelerinde de köprü kredilerin örtülü sermayeyle ilişkilendirilmesi yönünde eleştirilere rastlanmamaktadır. Bu vesileyle köprü krediler için adat faizi hesaplanmasına gerek bulunmamaktadır.
Ancak son zamanlarda yapılan vergi incelemelerinde, inceleme elemanları ana firma tarafından grup firmalarına kullandırılan köprü krediler için bunun bir finansman hizmeti olduğu yönünde yorumlarda bulunarak bunun bir finansman hizmeti taşıdığı iddiasıyla resen tarhiyat yapmaktadırlar. İnceleme elemanları bu eleştirilerini ana firmanın krediyi kullanırken kendi mali verileri ve teminat imkanlarından faydalandıklarını, aynı imkanı grup firması olmayan başka bir firma için bedelsiz olarak kullandırmayacak olmaları nedeniyle bu işlemin bir finansman hizmeti olduğu ve bedelsiz verilemeyeceği iddiasına dayandırmaktadırlar. Yine vergi inceleme elemanları bu finansman hizmeti için hizmet bedelinin ne olması gerektiği yönündeki araştırmalarında ana firmanın krediyi kullanırken kendi teminatlarını vermiş olmalarından dolayı bu işlemin aslında Kredi Garanti Fonunun yerine getirdiği işleve benzer bir işlevi yerine getirdiğini savunmakta ve uygulanması gereken komisyon oranının da KGF’nin (Kredi Garanti Fonu) uyguladığı komisyon oranında olması gerektiğini iddia etmektedirler.
İnceleme elemanları aslen kredi aktarılan grup firmasının kendi imkanları yeterli olsaydı zaten krediyi kendisinin kullanacağını, ancak kendi mali verilerinin ve teminatlandırma şartlarının uygun olmaması nedeniyle ana firmanın grup firmasına finansman hizmeti sunduğunu ileri sürmektedirler. Ancak inceleme elemanlarının bu noktada gözden kaçırdıkları önemli hususlardan bir tanesi köprü kredilerde dahi finans kurumlarının çoğunlukla sadece krediyi kullanan firmanın değil tüm grup firmalarının asıl borçluyla aynı dereceden ve müteselsilen sorumluluk altına alıyor olmalarıdır. Ki bu durumda asıl borçlu ana firma olmakla birlikte kredi aktarılan grup firması da aynı dereceden asıl borçluyla birlikte krediden sorumlu olmaktadır.
Bu hususlar ışığında bahsettiğimiz yönde bir eleştiriye maruz kalmamak ve cezalı tarhiyata muhatap olmamak adına köprü krediler için de ayrı bir komisyon faturasıyla KDV hesaplanarak grup firmasından komisyon gelirinin tahsil edilmesi yerinde olacaktır. Komisyon oranının ne olacağıyla ilgili olaraksa faiz oranlarının sürekli olarak değişiyor olmasından dolayı ve istikrarlı bir uygulamaya imkan verebilmesi adına köprü kredi faiz ve komisyonlarının %10’nu tutarındaki bir oranın kabul edilebilir bir oran olabileceği ve KGF komisyon oranıyla uyumlu olacağı yönünde görüşler vardır.
Özetle eskiden beridir uygulana gelen köprü krediler için ayrıca bir komisyon geliri elde edilmemesi ve kredinin orijinal faiz, komisyonlarının orijinal vadelerinde grup firmasından tahsil edilmesi yönündeki uygulamaya vergi inceleme elemanları tarafından eleştiriler getirilmeye başlanmış ve bu uygulamanın bir finansman hizmeti olduğu yönünde cezalı tarhiyatlar uygulanmıştır. Bu şekilde bir eleştiriye maruz kalınmaması adına köprü krediler için ödenen faiz ve komisyonların %10’nu veya her işlemin özelliğine uygun bir oranda komisyon faturasının KDV hesaplanarak kredi aktarılan grup firmasına kesilerek komisyon geliri hesaplanması cezalı tarhiyata maruz kalınmaması adına en uygun yol olacaktır.
18.04.2016
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.