Öncelikle Şunu belirtmek gerekir ki Kurumlar ve /veya Gelir Vergisinden Geçici Vergiyi mahsup etmek için Geçici Verginin mutlaka ödenmiş olma zorunluluğu GVK’nun mükerrer 120. Maddesi uyarınca tartışmasızdır. Ancak bu yazımızın konusu ola ki sehven ödenmeyen geçici vergi yıllık Kurumlar/Gelir vergisinden mahsup edildiğinde bunun müeyyidesi ne olmalıdır. Böyle bir yanlışlık sonucunda mahsup edilen tutar kadar vergi daireleri tarafından vergi ziyaı cezası kesebilir mi? Nitekim bazı vergi daireleri tarafından bu yönde vergi ziyaı cezası uygulanmakta olduğu görülmektedir.
Bilindiği üzere Geçici vergi, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32 nci maddesi ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun Mükerrer 120 nci maddesi gereğince uygulanmaktadır.
Kurumlar Vergisi Kanunu 32/2. maddesinde;
“Kurumlar vergisi mükelleflerince, (dar mükellefiyete tâbi kurumlarda ticarî ve ziraî kazançlarla sınırlı olarak) câri vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre ve câri dönemin kurumlar vergisi oranında geçici vergi ödenir. Tam mükellef kurumlar için geçerli olan esaslar, dar mükellef kurumlara da aynen uygulanır” Hükmü mevcuttur.
Gelir Vergisi Kanunu mükerrer madde 120 maddesinde ise;
“Ticari kazanç sahipleri (basit usulde vergilendirilenler hariç) ile serbest meslek erbabı cari vergilendirme döneminin gelir vergisine mahsup edilmek üzere, bu Kanunun ticari veya mesleki kazancın tespitine ilişkin hükümlerine göre (indirim ve istisnalar ile Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait hükümleri de dikkate alınarak) belirlenen ilgili hesap döneminin üçer aylık kazançları (42 nci madde kapsamına giren kazançlar ile noterlik görevini ifa ile mükellef olanların bu işlerden sağladıkları kazançlar hariç) üzerinden 103 üncü maddede yer alan tarifenin ilk gelir dilimine uygulanan oranda geçici vergi öderler. Geçici vergi matrahının hesaplanmasında dönem sonu mal mevcutları, kayıtlar üzerinden tespit edilebilir…
…Hesaplanan geçici vergi, üç aylık( dönemi izleyen ikinci ayın ondördüncü günü akşamına kadar bağlı olunan vergi dairesine beyan edilir ve onyedinci günü akşamına kadar ödenir. Aynı dönem içinde tevkif edilmiş bulunan gelir vergisi (42 nci maddede belirtilen kazançlardan yapılan tevkifat hariç) hesaplanan geçici vergiden mahsup edilir.
Yapılan incelemeler sonucunda, geçmiş dönemlere ait geçici verginin % 10'u aşan tutarda eksik beyan edildiğinin tespiti halinde, eksik beyan edilen bu kısım için re'sen veya ikmalen geçici vergi tarh edilir. Mahsup süresi geçtikten sonra, kesinleşen geçici vergiler terkin edilir, ancak gecikme faizi ve ceza tahsil edilir.
Bir önceki takvim yılında üç aylık dönemler halinde tahakkuk ettirilerek tahsil edilen geçici vergi, yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilir. Mahsup edilemeyen tutar, mükellefin diğer vergi borçlarına mahsup edilir. Bu mahsuplara rağmen kalan geçici vergi tutarı, o yılın sonuna kadar yazılı olarak talep edilmesi halinde mükellefe red ve iade edilir. işin bırakılması halinde, işin bırakıldığı dönemi izleyen dönemlerde geçici vergi ödenmez.” Hükmü mevcuttur.
213 sayılı VUK’nun 341. Maddesinde vergi ziyaı; “mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade eder.” Şeklinde tanımlanmıştır.
Mükellefin bütün geçici vergilerini zamanında beyan ettiğini varsayalım yani Vergi Dairesine beyan edilmeyen bir matrah söz konusu değildir. Yıl sonunda Geçici vergi matrahları ile yıllık Kurumlar veya Gelir Vergisi matrahları eşittir. Ancak 4. Geçici vergi döneminde ödenmesi gereken geçici vergi mükellef tarafından ödemediği halde muhasebeci tarafından vergi dairesinde tahakkuk etmiş ve borçlu gözüken geçici vergiyi yanlışlıkla yıllık Gelir/Kurumlar vergisinden mahsup etmiştir.
Bu durumda Ödenmesi gereken yıllık vergi fazla mahsup edilen geçici vergi kadar eksik ödenmiş durumdadır. Bu olayda yıllık kurumlar veya gelir vergisinin eksik beyanından söz etmek mümkün müdür? Mevcut duruma baktığımızda kurumlar/gelir vergisi matrahında eksik veya zamanında tahakkuk etmeme gibi bir durum söz konusu değildir. Zira Kurumlar/Gelir vergisi matrahı aynen beyan edilmiştir eksik beyan veya zamanında tahakkuk etmeme bir durum söz konusu değildir. Mükellefin geçici vergi dönemlerinde beyan dışı bıraktığı bir matrahı da bulunmamaktadır.
Hal böyleyken Vergi Usul Kanunu 341 inci maddesinde belirtilen vergi ziyaı kavramının hangi şartı yerine gelmektedir? Yada vergi ziyaı cezasını hangi fiilden dolayı keseceğiz? Eksik veya geç tarhiyata yönelik herhangi bir tespit bulunmadığından böyle bir fiil karşısında 213 sayılı VUK’nun 341 ve 344. Maddeleri uyarınca Vergi Ziyaı Cezası uygulamak ilgili kanun hükümleri ile uyarlı bulunmamaktadır.
Zira Geçici verginin, beyan edilen kurumlar/gelir vergisinden mahsubu işlemi, bir tahakkuk işlemi değildir sadece ödenecek verginin hesaplanmasına yönelik bir işlemdir. Bu durumda hatalı olarak fazladan yapılan mahsup işlemi tahakkuk ettirilmiş bir verginin eksik ödenmesine yol açmaktadır. Bunun müeyyidesi de yine vergi mevzuatında yer aldığı üzere gecikme zammı uygulamasıdır. Vergi mevzuatımızda , tahakkuk ettiği halde ödenmeyen verginin, vergi ziyaı cezası uygulanarak tahsil edileceğine yönelik olarak herhangi bir düzenleme de bulunmamaktadır.
Sonuç olarak ödenmeyen geçici verginin mahsubu sonucunda beyan dışı bırakılan bırakılmış bir matrah farkından ve vergi dairesinin ıttılaı dışında bir işlemden söz edilemeyecektir. Bu durumda da 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 341 ve 344 üncü maddeleri kapsamında vergi ziyaı uygulamasını gerektirecek beyan dışı bir matrah ve vergiden söz edilemeyeceğinden, vergi ziyaı cezası uygulanmayacaktır. Ancak hatalı ve haksız yere uygulanan mahsup işlemi nedeniyle 6183 sayılı AATUHK’nun 51. Maddesi uyarınca gecikme zammı uygulanacağı tabiidir.
26.09.2018
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.