Bu Yazımız’da, kamu ihale ve diğer ilgili mevzuat uyarınca, vergi ve SGK borcu olan firmaların kamu ihalelerine girememesi irdelenmiş olup, ihaleye girişi engelleyici bu faktörün, özellikle kriz ortamlarında doğru bir uygulama olmadığının kritiği yapılmaktadır.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “İhaleye katılımda yeterlik kuralları” başlıklı 10’ncu maddesinin 4’ncü fıkrasının “c” ve “d” bendi hükümlerine göre;
“c) Türkiye’nin veya kendi ülkesinin mevzuat hükümleri uyarınca kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olan.”
“d) Türkiye’nin veya kendi ülkesinin mevzuat hükümleri uyarınca kesinleşmiş vergi borcu olan.”
istekliler kamu ihaleleri dışında bırakılırlar. Daha açık bir tabirle vergi ve SGK prim borcu olanlar kamu ihalelerine katılamazlar.
Aynı maddenin 5’nci fıkrasına göre Kamu İhale Kurumu, dördüncü fıkranın;
“(c) bendi ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının uygun görüşünü alarak sosyal güvenlik prim borcunun kapsamı ve tutarını;
(d) bendi ile ilgili olarak, Gelir İdaresi Başkanlığının uygun görüşünü alarak vergi borcu kapsamına girecek vergileri; tür ve tutar itibariyle belirlemeye yetkilidir.”
Aynı maddenin 6’ncı fıkrasına göre de; “Bu madde kapsamında istenen belgelerden hangilerinin taahhütname olarak sunulabileceği Kurum tarafından belirlenir.”
İhaleye katılan istekliler Vergi ve SGK borcu olmadığına ilişkin taahhütnameyi teklif mektupları ile birlikte vermektedirler. Sözleşme imzalanan firmalar da ihale tarihi itibarıyla vergi ve SGK borçlarının olmadığına dair belgeleri ihaleyi yapan idarelere sunmaktadır.
İhale mevzuatı yönünden ihaleye girme ile ilgili vergi borcu sınırı 2019 yılı için 5.000 TL’dir.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin konu ile ilgili kısmı şu şekildedir: “17.4.1. Yıllık gelir, yıllık kurumlar, katma değer, özel tüketim, özel iletişim, motorlu taşıtlar, şans oyunları, damga, banka ve sigorta muameleleri vergileri, gelir ve kurumlar vergisine ilişkin tevkifatlar ve geçici vergiler ile harçlar ve bu alacaklara ilişkin vergi ziyaı cezaları, gecikme zammı ve faizleri bağlamında toplam 5.000 TL'yi aşan tutarlardaki borçlar vergi borcu olarak kabul edilecektir.”
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “17.3.2.2) no’lu maddesine göre; “5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre tespit edilen sigorta primine esas aylık kazancın üst sınırının 3 katını aşmayan (…) borçlar,” kesinleşmiş sosyal güvenlik prim borcu olarak değerlendirilmeyecektir. Buna göre, kamu ihalesine girebilme konusunda SGK borç sınırı şirketler için 2019 yılında 57.564.- TL’dir.
Yukarıda özetlenen mevzuat uyarınca belirtilen tutarın üzerinde vergi ve/veya SGK borcu bulunan firmalar, kamu ihalelerine katılamayacaklardır.
Diğer taraftan; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 90’ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre; “İşverenlerin hakedişleri, Kuruma [SGK] idari para cezası, prim ve prime ilişkin borçlarının olmaması kaydıyla ödenir. Kesin teminatları ise ihale konusu işle ilgili olarak Kuruma borçlarının bulunmadığının tespit edilmesinden sonra iade edilir.”
Benzer şekilde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 22/A maddesine göre de;
Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borcun bulunmadığına ilişkin belge aranılması ve yapılacak ödemelerden istihkak sahiplerinin amme borçlarının kesilerek ilgili tahsil dairesine aktarılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Konu ile ilgili olarak 6183 sayılı Kanun’a dayanarak hazırlanmış bulunan 1 seri no.lu Tahsilat Genel Tebliği’nde konu ile ilgili açıklamalar yapılmıştır. Tebliğ’in Birinci Kısım, Birinci Bölüm, “V. Amme Alacağı Ödenmeden Yapılmayacak İşlemler ile İşlem Yapanların Sorumlulukları” başlığı altında yapılan açıklamalara göre;
yapacakları ödemeler sırasında hak sahiplerinin, Maliye Bakanlığı’na bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borçlarının bulunmadığına ilişkin vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belge aranılacaktır.
Tebliğ’in aynı bölümünün “5.5.” ayrımında da şu açıklamalar yapılmıştır: “Vadesi geçmiş borcun bulunması halinde, borçlunun talebinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın ödenecek tutardan, vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgede belirtilen borç tutarını aşmamak üzere kesinti yapılarak ilgili tahsil dairesi hesabına aktarılması zorunluluğu getirilmiştir.”
Özetlemek gerekir ise;
a) yukarıda belirtilen tutarda vergi ve SGK borcu bulunan firmalar kamu ihalelerine giremeyecek,
b) kamu ihalesine girip işi bitiren ve hakediş alma safhasında bulunan firmaların vergi ve SGK borçlarının bulunması halinde de ilgili kurumlar tarafından bu borçlar kesildikten sonra bakiye kısmın ödemesi yapılacaktır.
Sistem iki aşamalı olarak vergi ve SGK borçlarının tahsilini güvenceye almaktadır.
Bu Yazımız’da kamu ihalelerine gerek işin alınmasında yüklenicinin vergi ve SGK borcunun bulunmaması şartı ve gerekse de iş bitimi sonucunda hakediş ödemesi aşamasında yüklenicinin vergi SGK borcunun bulunması halinde söz konusu borçların kesildikten sonra geriye kalan tutarın ödenmesi ile ilgili mevzuat özetle aktarılmıştır.
Ancak belirtmemiz gerekir ki; vergi ve SGK borçları ile ilgili söz konusu “ikili” tedbirden birincisinin (kişisel görüşümüze göre) esnetilmesi gerekir. Özellikle kriz ortamlarında çoğu firmanın vergi ve SGK borcu bulunabilmektedir. Vergi ve SGK borcu bulunan firmaları kamu ihale sisteminin dışına çıkarmak tam rekabet ortamını da bozmaktadır. Sistem zaten hakediş ödemesi aşamasında vergi ve SGK borcu bulunan yüklenicinin bu tür borçlarını keserek ilgili kuruma aktarmaktadır. Buna rağmen daha ihalenin başlangıcında bu tür borçları olanları ihaleden engellemek kanaatimize göre gereksiz ve aşırı bir tedbirlilik olmaktadır. Ekonomik kriz ortamlarında şu veya bu şekilde vergi ve SGK borcunu ödeyememiş firmalara bir de bu sebeple iş vermemek ikinci bir ceza vermek anlamına gelmektedir. Öte taraftan söz konusu firmaların bahse konu ihale işini almaları halinde belirtilen borçlarını da ödemeleri mümkün olacaktır.
Kanaatimize göre bu tür firmalardan söz konusu ihaleyi açan kuruma verilecek bir “taahhütname” ile sorun çözülebilir. Bu “taahhütname” ile ihaleyi alan yüklenicinin vergi ve SGK borcunun ihale sonucu hakediş aşamasında borçlarının kesilebileceği garantisi alınabilir. Aslında bu tür taahhütname alınmasa da yürürlükteki mevzuat uyarınca zaten bu kesinti yapılmaktadır.
Diğer taraftan ikinci bir çözüm önerisi olarak da, vergi ve SGK borcu olan firmalardan borcun belli bir oranı (örneğin yüzde 10’u gibi) tutarında teminat mektubu alınabilir.
Şu veya bu şekilde, neticede bu sorunun çözülmesi, vergi ve SGK borcu olan iyi niyetli firmaların sistem dışına itilmemesi gerektiği kanaatindeyiz.
T.C. Yasalar. 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu. Ankara. Resmi Gazete (22.01.2002 – 24648).
T.C. Yasalar. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun. Ankara. Resmi Gazete (28.7.1953 – 8469).
T.C. Yasalar. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu. Ankara. Resmi Gazete (16.06.2006 – 26200).
Kamu İhale Genel Tebliği. Ankara. Resmi Gazete (22.08.2009 – 27327).
Tahsilat Genel Tebliği. Ankara. Resmi Gazete (30.06.2007 – 26568).
01.03.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.