Diğer ücretlerin vergileme biçimi ve kimlerin bu usule göre vergilendirileceği konuları 193 sayılı GVK’nın 64. Mad. Hükmünde belirlenmiştir.
Bilindiği üzere, diğer ücretler gerçek ücretlerin aksine yıllık bazda tahakkuk ettirilen ve her yıl şubat ayı içerisinde tarh edilerek şubat ve ağustos aylarında ödenmesi gereken bir ücret vergileme biçimidir. GVK’nın 109 mad. Hükmü gereği diğer ücretlerde tarh zamanı hizmetin ifa olunduğu bütçe yılının ikinci ayında yapılarak tahakkuk ettirilmektedir. Ödemeler ise yine bütçe yılının Şubat ve Ağustos aylarında gerçekleştirilmektedir.
Bu çalışmamızda diğer ücretlerin vergilendirme biçimleri, kimlerin bu usule göre vergilendirileceği ve gerçek ücretlerdeki vergilendirme biçiminden ayrılan yönleri bu çalışmada açıklamaya çalışılacaktır.
I. GENEL AÇIKLAMALAR
Ücret, GVK’nun 61. maddesinde işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir” şeklinde tanımlanmıştır. Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali Sorumluluk Tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmemektedir.
Bu hükme göre, muafiyet ve istisna kapsamında girmeyen ve her ne ad altında yapılırsa yapılsın ücret tanımı içine giren tüm ödemeler, ücret olarak vergilendirilecektir.
GVK’nun 61. maddesinde ücretin tanımı yapılmış ve tanımda, herhangi bir ödemenin ücret olarak kabul edilebilmesi için bazı unsurların varlığı aranmıştır. Ücretin unsurları olarak kavramlaştırılan bu unsurlar şu şekilde açıklanabilir.
II. DİĞER ÜCRETLER:
Bilindiği üzere GVK’nın 61. Maddesinde ücretin tarifi ve izleyen 62,63. Mad hükümlerinde işveren tarifi ile kimlerin gerçek usul ücret esasına göre vergilendirileceği konularında açıklamalara yer verilmiştir. Aynı yasanın 64. Maddesinde ise kimlerin diğer ücretler esasına göre vergilendirileceği konusu açıklanmıştır. Buna göre;
GVK’nun 61. maddesinde, ücretin tanımı genel olarak yapılmış olmakla birlikte kanunun uygulaması açısından aşağıda sayılan ödemelerin de ücret sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Kanunla kurulan emekli sandıkları ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun geçici 20. maddesinde belirtilen sandıklar tarafından ödenen emekli, maluliyet, dul ve yetim aylıkları gelir vergisinden istisnadır. (Genel, katma ve özel bütçelerden ödenen bu nevi aylıklar dahil). Ancak, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun geçici 20. maddesinde belirtilen sandıklar tarafından ödenen aylıkların toplamı, en yüksek Devlet memuruna en yüksek ödeme tutarından fazla ise aradaki fark ücret olarak vergiye tabi tutulur. [1]
Ücret geliri, hukuki tasarruf hakkının doğduğu tarih itibariyle elde edilmiş sayılır. Bununla birlikte hukuki tasarruf hakkı doğmuş olmakla ekonomik tasarruf hakkı doğmamış olan ücrette, ücret geliri elde edilmiş sayılmaz. Ancak, ekonomik tasarruf hakkı doğmuş ve nakden ödeme yapılması hizmet erbabının isteğine bağlı bulunan durumda da ücret geliri ekonomik tasarrufun doğumuyla elde edilmiş sayılacaktır.
Ücretler hakkından yukarıda açıkladığımız genel bilgilerden sonra aşağıda diğer ücretlerle ilgili bilgilere yer vermeye çalışacağız.
Diğer ücretler konusuna gelince;
III. DİĞER ÜCRETLERDE VERGİLEME:
GVK’ nun 64. maddesi hükmüne göre maddede sayılan türden ücret geliri elde edenlerin ücret gelirlerini gerçek tutarları yerine vergi matrahı olarak takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i esas alınarak vergilendirilme yapılacaktır. Madde hükmüne göre diğer ücretler kapsamında ücret geliri elde edenler şunlardır:
Yukarıda yazılı hizmet erbabının safi ücretleri takvim yılı başında geçerli olan
ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarının %25’i olarak dikkate alınmaktadır. [2]
Diğer ücretler için yıllık beyanname verilmeyecektir. Diğer gelirler nedeniyle beyanname verilmesi halinde ise diğer ücretler beyannameye ithal edilmeyecektir.
Bu safi ücret aynı zamanda diğer ücretleri elde eden hizmet erbabının vergi matrahıdır. Vergi bu miktar üzerinden GVK’nun 103. maddesinde belirtilen oranların uygulanması suretiyle hesaplanacaktır.
Diğer ücretleri elde eden hizmet erbabı, bağlı bulundukları vergi dairelerine takvim yılının ikinci ayında yani Şubat ayında, yeni işe başlayanlar da bir ay içinde başvurarak vergilerini tarh ettirmek ve karnelerine yazdırmak zorundadırlar. [3]
Diğer ücretlerin sigortalılık yönünden ücret bordrolarının yapılması ve SGK’ya aylık prim bildirgelerinin verilmesi gerekmektedir. Bu kimseler vakti geldiği zaman emekli olmaları mümkündür. Apartmanlarda çalışan kimseler de, diğer ücretli olarak vergilendirilmektedir. Bunların da SGK kurumuna bildirgeleri verilerek sigortalandırılması zorunludur.
Yasal düzenleme gereği, diğer ücretler eski gelir vergisi yasası hükümlerine göre “götürü ücret” şeklinde vergilendirilmekte idiler. Bu defa, GVK’nun 64. maddesi hükmünde 3946 sayılı yasa ile yapılan düzenlemeler sonucunda 1/1/1994 tarihinden itibaren diğer ücretler hükmü yasaya monte edilmiştir. Böylece, vergi sistemimizde diğer ücret erbabı ücret vergilerini bunları çalıştıran işverenleri tarafından diğer ücret kapsamında vergileri ödenecektir. Diğer ücret erbabına yapılacak cezalı tarhiyatlarda muhatap işveren olacaktır.
IV. SONUÇ
Sonuç olarak, 2019 yılı için Şubat ayı sonuna kadar (1-28 Şubat), diğer ücret erbabı tarafından vergi karnesine vergilerin işlenerek 2019 yılı tarh ve tahakkukları yaptırılmalıdır. Bununla ilgili ödemeler ise birinci taksit Şubat sonuna kadar olup, diğer ikinci ve son taksit 31 Ağustosa kadar gerçekleştirilecektir.
KAYNAKLAR
[1] GVK md.23/11
[2] Ayrıntılı açıklamalar için bkz. GVK GT 265.
[3] Vergi Karnesi: ücretleri diğer ücretler usulünde saptanacak olan hizmet erbabı vergi karnesi almak zorundadır. Mükellefler, vergi karnelerinin kendileri tarafından yazılması gereken kısımlarını doldurduktan sonra vergi bakımından durumlarını kayıt ve tescil ve karneye işaret ettirmek üzere bağlı bulundukları vergi dairesine ibraz ederler. Ücretleri bu usulde saptananların doldurdukları karneyi vergi dairesine ibraz etmeleri veya içinde bulundukları durum değişikliklerini karneye işaret ettirmelerinin süresi, işe başladıkları veya değişikliğin vuku bulduğu tarihten başlayarak bir aydır.
Verginin Tarh Ettirilmesi: GVK’nun 109. maddesine göre diğer ücretlerin vergisi, hizmetin ifa olunduğu takvim yılının ikinci ayında, takvim yılı içinde işe başlanması halinde, işe başlama tarihinde itibaren 1 ay içinde tarh edileceği hüküm altına bağlanmıştır. Tarhiyatı yapacak vergi dairesi ise diğer ücret sahibinin ikametgahının bulunduğu yer vergi dairesi, bu daire tarafından tarh olunmamışsa faaliyetlerini icra ettikleri yer vergi dairesidir. Ücret sahipleri, yukarıda belirtilen zamanlarda vergi karnelerini bağlı bulundukları vergi dairesine ibraz ederek, vergilerini tarh ettirmek zorundadır.
29.01.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.