YAZARLARIMIZ
Dr. Mustafa Alpaslan
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
m.alpaslan@windowslive.com



Boşandığı Halde Boşandığı Eşi İle Fiilen Yaşayanların Aldıkları Gelir ve Aylıkların Kesilip Kesilmeyeceği

SGK tarafından  5510 sayılı kanunun  56. maddesine göre eşinden boşandığı halde  boşandığı  eşi ile fiilen birlikte yaşadığı belirlenen  eş ve çocukların,  bağlanmış olan  gelir ve aylıkları kesilebilmektedir.   Bu kimselere ödenmiş olan tutarlar 96. md hükümlerine göre geri alınmaktadır.  

Uygulamada anne veya babasından aylık alabilmesi için eşinden boşanan ve fakat yine  eşi ile aynı adreste yaşayan  insanlar görülebilmektedir.

SGK kurumu görevlendireceği denetmenler vasıtası ile bu  şekilde şikeli veya anlaşmalı  boşanmalar ile ilgili  tespitler yapabilmektedir. Yapılan  tespitler sonucunda düzenlenen raporlara göre emekli aylıkları kesilmekte ve  bu gibi kimseler mahkemeye verilmektedir. (5510 sayılı kanunun 96. maddesinin 1. fıkrasının  (a) bendi hükmü).

Diğer taraftan,  22.07.2011 gün ve 2011/58 sayılı  genelge uyarınca muvazaalı  boşanmalar nedeniyle Cumhuriyet Savcılıklarına suç  duyurusunda bulunulmaktadır.  SGK tarafından alınan aylıklar geriye doğru  iptal edilerek  borç bildirim belgesi ile  bu  tutarlar  5510 sayılı kanunun 96. maddesine göre gecikme zammı  talep edilmektedir.

Oysaki, evlilik  akdi  bir sözleşmedir. Boşanma ise, bir mahkeme kararıdır.  Bu nedenle de,  boşanmanın  muvazaası olamaz. Sözleşmelerde  muvazaadan  söz edilebilir, ancak boşanma kararına muvazaalı denilemez. Ayrıca, 5510 sayılı kanunun, eski 5434 sayılı yasadan dolayı  aylık alanlara da bu  hüküm uygulanamaz. 

Bilindiği gibi, “Sosyal Güvenlik Reformu” da denilen ve 1 Ekim 2008 günü yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Gelir ve aylık bağlanmayacak haller” başlıklı 56’ncı maddesinin son fıkrasına göre; ”...Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir” denildiğinden  dul aylığı alan kadınların aylığı ancak resmi nikah yaparlarsa kesilir. SSK veya Bağ-Kur’lu olan ana-babalarından yetim aylığı alan kızlar sadece eski kocalarıyla beraber yaşamaya devam ediyorsa aylığı kesilir ama başka bir erkekle aynı evde yaşasa da aylığı kesilmez. Ancak ana-baba memur ise bu durumda kadın boşandığı eşiyle aynı evde yaşasa bile yetim aylığı kesilmez.[1]

Zira, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin 5434 sayılı Kanun için geçerli olamayacağı hususu  5510 sayılı Kanun'un geçici 4 üncü maddesinde belirtilmiştir. 5510 Sayılı Kanunu’nun 5434 sayılı Kanuna ilişkin geçiş hükümleri başlıklı  Geçici 4. maddesi 4. fıkrası şu şekildedir;

‘Bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde; iştirakçi iken, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamına alınanlar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Kanun hükümlerine tabi olarak çalışmış olup bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olarak yeniden çalışmaya başlayanlar ile bunların dul ve yetimleri hakkında bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre işlem yapılır.’

Görüldüğü üzere, boşandıktan sonra babasının, 5434 sayılı Kanuna tabi sigortalılığı olduğundan yetim aylığını alan annenizin aldığı aylık Emekli Sandığı olduğundan hakkında 5510 Sayılı Kanunun 56. maddesinin uygulanmayacağı ortadadır ama SGK bu yasayı falan takmaz, keser.

Öte yandan aynı kadın, eski kocasıyla değil ama bir başka erkekle aynı evde yaşamaya devam ederse aylığın kesilme riski yoktur. Kanun sadece boşandığı eşiyle birlikte yaşaması halinde yetim aylığının kesilmesini öngörmektedir.[2]


[1] TEZEL Ali, “Boşanmanın Muvazaası Olmaz”, 05.04.2011, www.alitezel.com

[2] Konu Anayasa Mahkemesine gitmiştir. Zonguldak  1. İş Mahkemesi tarafından   madde içeriğinin  Anayasanın  sosyal hukuk devletini içeren Cumhuriyetin nitelikleri başlıklı 2., Devletin temel amaç ve görevleri başlıklı 5., Kanun önünde eşitlik başlıklı 10.,  Temel hak ve hürriyetlerin niteliği başlıklı 12.,  Kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı başlıklı 17. ve özel  hayatın gizliliği başlıklı 20. maddelerine aykırı olduğu kanaatine varması üzerine itirazı  ciddi bularak konuyu Anayasa Mahkemesine taşımış ve bekletici niza yapmıştır. 

01.08.2022

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM