Maliye Bakanlığı tarafından 2019 yılı için Basit Usul ticari ve mesleki kazanç sahipleri için hazırlanan ve gib internet sitesinde (www.gib.gov.tr) bulunan “Basit Usul Vergi Rehberi” baz alınarak, konuyla ilgili açıklamalarımız aşağıda olduğu gibidir.
Gelir vergisine tabi olan ticaret ve sanat erbabı, kazancın tespit usulü bakımından ikiye ayrılmaktadır.
• Basit usulde gelir vergisine tabi olanlar.
• Gerçek usulde gelir vergisine tabi olanlar. Basit usulde ticari kazanç; bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların alış bedelleri arasındaki olumlu farktır. Basit usulde vergilendirme kapsamında bulunan mükelleflere, gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden farklı bir takım kolaylıklar sağlanmıştır.
Basit usulde vergilendirmenin sağladığı kolaylıklar aşağıda olduğu gibidir:
• Defter tutulmaz. Sadece her yıl şubat ayında yıllık gelir vergisi beyannamesi vermek zorundadırlar.
• Vergi tevkifatı yapılmaz ve muhtasar beyanname verilmez.
• Geçici vergi mükellefiyeti söz konusu değildir, buna ilişkin beyanname verilmez ve bildirimde bulunulmaz.
• Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin teslim ve hizmetleri katma değer vergisinden istisnadır.
• Ticari kazancın tespitinde amortismana tabi iktisadi kıymet alışları ve satışları dikkate alınmaz.
• Alınan ve verilen belgelerin kayıtları mükelleflerin bağlı oldukları meslek odalarındaki bürolarda tutulmaktadır. Ancak, isteyen mükellefler kayıtlarını hiçbir yerden izin almadan kendileri tutabilecekleri gibi meslek mensuplarına da tutturabilirler.
• Ticari kazançlarına yıllık 8.000 TL indirim yapılmaktadır.
• Engellilik indiriminden faydalanabilirler.
1.1. Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartları Nedir?
1. Kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak, (işinde yardımcı işçi ve çırak kullanmak, seyahat, hastalık, ihtiyarlık, askerlik, tutukluluk ve hükümlülük gibi zaruri ayrılmalar dolayısıyla geçici olarak bilfiil işinin başında bulunmamak bu şartı bozmaz. Ölüm halinde, iş sahibinin dul eşi veya küçük çocukları namına işe devam olunduğu takdirde, bunların bilfiil işin başında bulunup bulunmamalarına bakılmaz.)
2. İşyeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde emsal kira bedeli, kiralanmış olması halinde yıllık kira bedeli toplamı büyükşehir belediye sınırları içinde; 2017 takvim yılı için 6.500TL, 2018 takvim yılı için 7.400 TL* diğer yerlerde; 2017 takvim yılı için 4.300 TL 2018 takvim yılı için 4.900TL’yi aşmamak.* 3. Ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyla gerçek usulde gelir vergisine tabi olmamak.
1.2. Basit Usule Tabi Olmanın Özel Şartları Nelerdir?
1. Satın aldıkları malları olduğu gibi veya işledikten sonra satanların yıllık alımları tutarının; 2017 takvim yılı için 90.000 TL, (2018 takvim yılı için100.000 TL*) veya yıllık satışları tutarının 2017 takvim yılı için 130.000 TL, (2018 takvim yılı için148.000TL’yi aşmaması*) 2. (1) numaralı bentte yazılı olanların dışındaki işlerle uğraşanların bir yıl içinde elde ettikleri gayri safi iş hâsılatının; 2017 takvim yılı için 43.000 TL, (2018 takvim yılı için 49.000 TL’yi aşmaması*) 3. (1) ve (2) numaralı bentlerde yazılı işlerin birlikte yapılması halinde, yıllık satış tutarı ile iş hasılatı toplamının; * 2018 yılında beyanname verecek olan mükellefler 2017 takvim yılı için geçerli olan tutarları esas alacaklardır.
2017 takvim yılı için 90.000 TL, (2018 takvim yılı için100.000TL’yi aşmaması*) Milli Piyango bileti, akaryakıt, şeker ve bunlar gibi kâr hadleri emsallerine nazaran bariz şekilde düşük olarak tespit edilmiş bulunan emtia için, (1) ve (3) numaralı sıralarda yazılı hadler yerine ilgili Bakanlıkların görüşü alınmak suretiyle, Maliye Bakanlığınca belirlenecek alım satım hadleri uygulanır.
Buna göre, anılan maddelerin ticaretini yapan mükelleflerin 2018 takvim yılında da basit usulden yararlanabilmeleri için alış, satış veya hasılatlarının 31.12.2017 tarihi itibariyle 302 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde belirtilen hadleri aşmaması gerekmektedir. Örnek: Bartın ilinde öteden beri manavlık faaliyetinde bulunan ve basit usulde vergilendirilen Mükellef (A)’nın bu faaliyeti dolayısıyla; 01/01/2017 – 31/12/2017 tarihleri arasında yapmış olduğu alımlarının tutarı 82.000 TL, satışlarının tutarı 115.000 TL’dir. Mükellefin işyeri kira tutarı ise 01/01/2017 tarihi itibarıyla yıllık 3.900 TL’dir. 2017 yılında basit usule tabi mükellefler için belirlenen yıllık alım haddi 90.000 TL, yıllık satış haddi 130.000 TL, kira bedeli ise 4.300 TL’dir. Buna göre; manavlık faaliyetinde bulunan Mükellef (A)’nın yıllık alım, satım tutarı ile kira bedeli, belirtilen sınırları aşmadığından dolayı 2018 yılında da basit usulde vergilendirilmeye devam edecektir.
1. Kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerin komandite ortakları.
2. İkrazat (ödünç para verme) işleriyle uğraşanlar.
3. Sarraflar ile kıymetli maden ve mücevherat alım satımı ile uğraşanlar.
4. Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan kişi ve kurumlara karşı inşaat ve onarma işini taahhüt edenler ile bu mükelleflere karşı derece derece taahhütte bulunanlar.
5. Sigorta prodüktörleri.
6. Her türlü ilan ve reklam işleriyle uğraşanlar veya bu işlere tavassut (aracılık) edenler.
7. Gayrimenkul ve gemi alım satımı ile uğraşanlar.
8. Tavassut (aracılık) işi yapanlar. (dayıbaşılar hariç)
9. Maden işletmeleri, taş ve kireç ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları işletenler. * 2018 yılında beyanname verecek olan mükellefler 2017 takvim yılı için geçerli olan tutarları esas alacaklardır
10.Şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar ile treyler, çekici ve benzerlerinin sahip veya işleticileri. (Yapısı itibarıyla sürücüsünden başka on dört ve daha aşağı oturma yeri olan ve insan taşımaya mahsus motorlu kara taşıtları ile yolcu taşıyanlar hariç)
11.Maliye Bakanlığınca teklif edilen ve Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan iş grupları, sektörler, il ve ilçeler, büyükşehir belediyeleri dahil olmak üzere il ve ilçelerin belediye sınırları (mücavir alanlar dahil), belediyelerin nüfusları, yöreler itibarıyla veya sabit bir işyerinde faaliyette bulunulup bulunulmadığına göre gerçek usulde vergilendirilmesi gerekli görülenler. Bu yetkiye istinaden çıkarılan 8/5521, 92/2683 ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları ile bir kısım mükellefler gerçek usulde vergilendirilme kapsamına alınmıştır.
2.1. Bakanlar Kurulu Kararları (BKK) Uyarınca Gerçek Usulde Vergilendirilen Mükellefler Kimler Olacaktır?
95/6430 Sayılı BKK ile Gerçek Usulde Vergilendirme Kapsamına Alınan Mükellefler 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000’den az olan yerler ile 6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahil olmak üzere büyükşehir belediye sınırları içinde aşağıda belirtilen faaliyetleri yapan mükellefler, gerçek usulde vergilendirilme kapsamına alınmıştır.
a) Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar
b) Her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar
c) İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar
d) Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarım işleriyle uğraşanlar
e) Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işletenler
f) Eğlence ve istirahat yerlerini işletenler Bu mükellefler, basit usulden yararlanmaya ilişkin genel ve özel şartları taşıyıp taşımadıklarına bakılmaksızın gerçek usulde vergilendirileceklerdir.
Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinde yer alan esnaf muaflığına ilişkin şartları topluca taşıyanlar, 95/6430 sayılı Kararname kapsamına girmediklerinden, esnaf muaflığından yararlanabilmektedirler. 8/5521 Sayılı BKK ile Gerçek Usulde Vergilendirme Kapsamına Alınan Mükellefler Zirai mahsul satın alarak bu mahsulleri kısmen veya tamamen tüketici dışında kalanlara satan ticaret erbabı 8/5521 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01/01/1983 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmışlardır.
Canlı hayvan alım-satımı faaliyeti anılan Kararname kapsamında değerlendirildiğinden, bu şekilde faaliyette bulunan mükellefler gerçek usulde vergilendirilecektir. Zirai mahsulün toptancı hallerinden veya ticari faaliyette bulunan sebze komisyoncularından sonraki teslim aşamaları 8/5521 sayılı Kararname kapsamı dışındadır. 92/2683 Sayılı BKK ile Gerçek Usulde Vergilendirme Kapsamına Alınan Mükellefler Her türlü televizyon, video, radyo, teyp, müzik seti, disk-çalar, kamera, bilgisayar, soğutucu, çamaşır ve bulaşık makinesi, elektrikli süpürge, elektronik müzik aletleri, elektrikli dikiş makinesi ile elektrikle çalışan benzeri eşyaların alım-satımı ve üretimi ile uğraşan mükellefler 92/2683 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmışlardır. Kararda yazılı malların yanında, diğer mal ve hizmetleri satan mükellefler de gerçek usulde vergilendirilmektedir. Bakanlar Kurulu Kararında belirtilen “elektrikle çalışan benzeri eşyalar” ibaresinden, doğrudan elektrik enerjisiyle çalışan veya elektrikle şarj edildikten sonra çalışan emtianın anlaşılması gerekmektedir. Bu Kararda belirtilen emtianın alım-satımı yoluyla ticaretinin yapılmasında, eski, yeni veya kullanılmış olma ayrımına gidilmeksizin, Kararda yer alan emtiaların ticaretini yapanlar ile belirtilen işlerle uğraşan bütün mükellefler kapsama girmektedir.
Örnek: Gaziantep ilinde bilgisayar alım-satımı faaliyetinde bulunan Mükellef (B)’nin bu faaliyeti, 92/2683 sayılı Kararname kapsamında kaldığından bu mükellef gerçek usulde vergilendirilecektir
Ortaklıkların basit usule tabi olup olmadığının tespitinde, iş hacmi ölçüleri ile yıllık kira bedelleri toplu olarak dikkate alınır. Ortaklıklarda, ortakların birinin gerçek usule tabi olması diğer ortakları da gerçek usule tabi hale getirir. Aynı işte ortak olarak çalışanlar hakkında, Gelir Vergisi Kanununda belirtilen yıllık kira bedeli ve iş hacmi ölçüleri toplu olarak değerlendirilir.
Basit usulün şartlarına haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Diğer taraftan, Gelir Vergisi Kanununun 51 inci maddesi kapsamındaki faaliyetlere başlayan mükellefler, bu faaliyetlerine başladıkları tarihten itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olup, ticari kazançlarının basit usulde tespit edilmesi mümkün değildir. Yapılan denetimlerde basit usulde vergilendirilen mükelleflerden sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri veya kullandıkları tespit edilenler basit usulden yararlanamazlar. Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri veya kullandıkları tespit edilenler, bu hususun kendilerine tebliğ tarihini takip eden aybaşından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler.
Örnek: Eskişehir Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kuaförlük yapan ve basit usulde vergilendirilen Mükellef (C), vergi dairesine verdiği dilekçe ile 20/07/2017 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme talebinde bulunmuştur. Mükellef (C), dilekçesinde belirttiği tarihten (20/07/2017) itibaren gerçek usulde vergilendirilecek olup, gerçek ve basit usulde tespit edilen ticari kazançlarını 2018 yılının Mart ayında birlikte beyan edecektir.
Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı şartları topluca taşıyan ve arka arkaya son iki yıl alış, satış ve/veya hâsılat tutarlarının her biri aynı Kanunun 48 inci maddesinde yazılı hadlerden düşük olan gerçek usule tabi mükellefler, bu şartın gerçekleşmesini izleyen yılın Ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar yazılı olarak bağlı bulundukları vergi dairesine başvurmaları halinde basit usulde vergilendirmeye geçebileceklerdir. Bu uygulama kapsamında, 01/01/2018 tarihinden itibaren gerçek usulden basit usule geçmeye ilişkin şartların tespitine ve iki yıllık sürenin hesabına 01/01/2016 tarihinden itibaren başlanacaktır. Söz konusu mükelleflerin, anılan Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen faaliyetlerde bulunmaması ve diğer şartları da topluca taşımaları gerekmektedir.
Örnek: Bursa ilinde marangozluk faaliyeti nedeniyle öteden beri gerçek usulde vergilendirilen Mükellef (D)’nin 2016 ve 2017 yıllarında elde ettiği iş hâsılatı, ilgili yıllar için Gelir Vergisi Kanununun 48 inci maddesinde yer alan hâsılat haddinin altında gerçekleşmiştir. Mükellef (D)’nin, diğer şartları da topluca taşıması ve 2018 yılının Ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar bağlı bulunduğu vergi dairesine yazılı olarak başvurması kaydıyla 01/01/2018 tarihinden itibaren basit usulde vergilendirmeden yararlanması mümkündür. Gerçek usulde vergilendirilmekte iken basit usulde vergilendirmeye geçen mükelleflerin, ellerinde bulunan belgeleri 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 3.5 bölümündeki açıklamalar doğrultusunda iptal ettirmeleri gerekmektedir. Ayrıca, gerçek usule tabi mükellefler ile basit usule tabi olmanın şartlarını kaybeden mükelleflerin; kendi istekleriyle işlerini terk etmeleri ya da eş ve/veya çocuklarına devretmeleri hallerinde terk veya devir tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönmeleri mümkün değildir. Söz konusu iki yıllık sürenin nasıl hesaplanacağına ilişkin açıklamalar 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 3.4 bölümünde yer almaktadır. Gerçek usulde vergilendirmeden basit usulde vergilendirmeye geçiş ile ilgili ayrıntılı açıklamalar 283 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ve 93 Sıra No.lu Gelir Vergisi Sirkülerinde yapılmıştır.
Örnek: Mükellef (E), gerçek usulde gelir vergisi mükellefi iken faaliyetini 08.06.2016 tarihinde terk etmiştir. Mükellef (E), 2017 yılında basit usule tabi olmanın şartlarını taşıyan Mükellef (Z) ile ortak olarak kantin işletmeciliği faaliyetine başlamak istemektedir. Mükellef (E)’nin gerçek usulde vergilendirildiği faaliyetini terk ettiği tarihi takip eden takvim yılı başından itibaren iki yıl sonra, diğer bir ifadeyle 01/01/2019 tarihinden itibaren diğer şartları da topluca taşıması kaydıyla basit usulde vergilendirmeden yararlanması mümkün bulunmaktadır. Bu nedenle anılan tarihten önce (2017 yılında) faaliyete başlaması halinde kendisi ve ortağının ticari kazançlarının gerçek usulde tespit edilmesi gerekmektedir.
• Basit usule tabi mükelleflerin birden fazla araçla veya birden fazla işyerinde ticari faaliyette bulunmaları, Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı “kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak” şartının ihlali anlamına geleceğinden, bu şekilde faaliyette bulunan mükelleflerin basit usulde vergilendirmeden yararlanmaları mümkün bulunmamaktadır.
• Gelir Vergisi Kanununun 51 inci maddesinde basit usulden faydalanamayacak mükellefler bentler halinde sayılmıştır. Söz konusu maddenin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan ve büyükşehirlerde bazı faaliyetleri yapan mükelleflerin gerçek usulde vergilendirme kapsamına alındığı 12/01/1995 tarihli ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında, 02/07/2013 tarihli ve 2013/5080 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değişiklik yapılmıştır. Bu değişikliğe göre, 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler 95/6430 sayılı kararname kapsamı dışına çıkartılmıştır. Böylece, 6360 sayılı Kanunla büyükşehir kurulan yerler ile büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerde 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında sayılan iş grupları itibariyle faaliyette bulunan mükelleflerin, diğer şartları da taşımaları kaydıyla basit usulde vergilendirilmelerine devam olunacaktır. Örnek: Mükellef (G) Ankara ili Şereflikoçhisar ilçesinde manavlık faaliyetinde bulunmaktadır. 12/01/1995 tarihli ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre büyükşehir belediyesi olan illerde emtia alım satımı yapılması basit usulde vergilendirilmeye engel teşkil etmektedir. Ancak, 02/07/2013 tarihli ve 2013/5080 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan değişikliğe göre, 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamı dışına çıkartılmıştır. Bu nedenle, Mükellef (G) Gelir Vergisi Kanununun 47 ve 48 inci maddelerinde yer alan genel ve özel şartları topluca taşımak şartıyla basit usulde vergilendirmeden yararlanacaktır. Mükellef (G) için genel ve özel şartların tespitinde, büyükşehirler için geçerli olan tutarlar dikkate alınacaktır.
• Basit usule tabi mükelleflerin alım satım faaliyetlerini internet üzerinden yapmaları halinde, internet üzerinden yapılan her türlü alım satım faaliyeti büyükşehirler dahil tüm ülke genelini kapsaması nedeniyle bu şekilde faaliyette bulunan mükelleflerin Gelir Vergisi Kanununun 51 inci maddesindeki yetki uyarınca yayımlanan 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı kapsamında kalacaklarından basit usulde vergilendirilmeleri mümkün değildir.
• Gelir Vergisi Kanununun 46 ncı maddesinin son fıkrasında yer alan “…Herhangi bir şekilde gerçek usulde vergilendirilecek olanlar ve gerçek usulde vergilendirilen mükellefler, bir daha hiç bir şekilde basit usule dönemezler. Bu kişilerin aynı türden iş yapan eş ve çocukları da bu faaliyetleri nedeniyle basit usulden yararlanamazlar.” hükmü, 6322 sayılı Kanun ile kaldırılmıştır. Söz konusu değişiklik sonucu, gerçek usulde vergilendirilen kişilerin eş ve çocuklarının aynı türden faaliyette bulunmaları halinde, şartları dahilinde basit usulden yararlanmaları mümkün bulunmaktadır
Basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların alış bedelleri arasındaki müspet farktır. Bu fark, faaliyetle ilgili olarak alınması ve verilmesi mecburi olan alış ve giderler ve hâsılatlara ilişkin belgelerde yazılı tutarlara göre hesaplanır. Kazancın bu şekilde tespiti sırasında emtia ticareti ile uğraşanlarca;
• Hesap dönemi sonundaki emtia mevcudunun değeri hâsılata,
• Hesap dönemi başındaki emtia mevcudunun değeri giderlere ilave edilir. Ancak, kullanılan sabit kıymetler gider yazılmaz ve üzerlerinden amortisman hesaplanmaz. Kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerin defter tutma yükümlülükleri bulunmamaktadır. Basit usulde vergilendirilen mükellefler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanununun defter tutma hükümleri hariç; bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler, ceza hükümleri ile bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabidirler.
Örnek: 2017 yılında Yalova ilinde manavlık faaliyetinde bulunan ve basit usulde vergilendirilen Mükellef (H)’nin işletme hesabı özeti aşağıdaki gibidir: Dönem başı mal mevcudu 24.000 TL Dönem içi alışlar 33.000 TL Giderler 16.000 TL Dönem hasılatı 85.000 TL Dönem sonu mal mevcudu 20.000 TL (Dönem hasılatı + Dönem sonu mal mevcudu) – (Dönem başı mal mevcudu + Dönem içi alışlar + Giderler) = Kar/ Zarar (85.000 + 20.000) – (24.000 + 33.000 + 16.000) = 32.000 TL Mükellef (H), 2017 yılında 32.000 TL kar elde etmiş olup, yıl içinde 7.000 TL Sosyal Güvenlik Primi (Bağ-Kur Primi) ödemiştir.
Ayrıca, mükellefin kazancına 29/01/2016 tarihli ve 6663 sayılı Kanunla getirilen (2017 yılı için 8.000 TL) kazanç indirimi uygulanmıştır. Mükellefin beyanı aşağıdaki gibi olacaktır. Ticari Kazanç 32.000 TL Sosyal Güvenlik Primi 7.000 TL Kazanç İndirimi 8.000 TL Kalan [32.000 TL – (7.000 TL + 8.000 TL)] 17.000 TL Vergiye Tabi Gelir (Matrah) 17.000 TL Hesaplanan Gelir Vergisi 2.750 TL Ödenecek Gelir Vergisi 2.750 TL
Ticari kazancı basit usulde vergilendirilen mükellefler, yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlerine ilişkin olarak Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde belirtilen unsurlara ait tutarları (şahıs sigorta primleri, eğitim ve sağlık harcamaları, bağış ve yardımlar, engellilik indirimi, 8.000 TL’lik kazanç indirimi vb.) indirim konusu yapabileceklerdir. Söz konusu indirimlerin yapılabilmesi için, yıllık beyanname ile bildirilecek bir gelirin bulunması ve yapılacak indirimlerin ilgili mevzuatta belirtilen şartları taşıması gerekmektedir.
2.1. Kazanç İndirimi Ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerin 2017 yılına ait olup 2018 yılında beyan edecekleri ticari kazançlarına 8.000 TL’lik kazanç indirimi uygulanacaktır.
Bu kapsamda;
• Ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerin beyan ettikleri ticari kazançlara herhangi bir süre sınırı olmaksızın indirim uygulanır.
• İndirim, basit usule tabi mükelleflerin sadece ticari kazançlarına uygulanacak olup beyana tabi diğer gelir unsurlarının da (kira geliri, menkul sermaye iradı vb.) bulunması halinde bu gelirlere indirim uygulanmayacaktır. Ayrıca, vergilendirme döneminde kazanç elde edilmemesi veya 8.000 TL’nin altında kazanç elde edilmesi nedeniyle yararlanılamayan indirim tutarı ertesi yıllara devredilmeyecektir.
• Ticari kazancı basit usulde vergilendirilen mükellefler, genç girişimcilere ilişkin 75.000 TL’lik kazanç istisnası ile 8.000 TL’lik kazanç indiriminden birlikte yararlanamazlar.
• Ticari kazancı basit usulde tespit edilen mükelleflerden genç girişimcilere ilişkin kazanç istisnası ile 8.000 TL’lik indirime ilişkin şartları birlikte taşıyanlar, söz konusu istisna veya indirimin hangisinden faydalanacaklarını kendileri belirler.
• Basit usule tabi mükelleflerin herhangi bir nedenle takvim yılı içerisinde gerçek usule geçmeleri durumunda, 8.000 TL’lik indirimden yararlanmaları mümkün değildir.
• Konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalar 292 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde açıklamalar yapılmıştır. Buna göre;
2.2. Engellilik İndirimi Basit usulde vergilendirilen engellilerin beyan edilen gelirlerine, Gelir Vergisi Kanununun 31 inci maddesinde yer alan esaslara göre hesaplanan yıllık indirim uygulanacaktır. Gelir Vergisi Kanununa göre çalışma gücünün asgari % 80’ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece engelli, asgari % 60’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece engelli, asgari % 40’ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece engelli sayılır. 2017 yılında elde edilen basit usule tabi ticari kazancın yıllık beyanname ile beyanında dikkate alınacak engellilik indirimi yıllık tutarları şöyledir:
• Birinci derece engelliler için (900 x 12) 10.800 TL
• İkinci derece engelliler için (470 x 12) 5.640 TL
• Üçüncü derece engelliler için (210 x 12) 2.520 TL Engellilik indiriminin uygulamasına ilişkin ayrıntılı açıklamalar 222 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer almaktadır. Örnek: Basit usulde vergilendirilen Mükellef (İ), çalışma gücünün asgari % 60’ını kaybetmiş olup, ikinci derece engellilik indiriminden yararlanmaktadır. 2017 yılında kendi şahsı için 7.500 TL sosyal güvenlik primi ile küçük çocuğu için 5.300 TL birikimli hayat sigortası primi ödemiştir. İkinci derece engelliler için yıllık indirim tutarı 2017 yılı için (470 x 12) = 5.640 TL olup, Mükellef (İ) beyan edeceği gelirden 5.640 TL indirim yapacaktır. Mükellefin küçük çocuğu için ödediği birikimli hayat sigorta priminin % 50’si, beyan edilen gelirin % 15’ini ve asgari ücretin bir yıllık tutarını aşmamak şartıyla, beyan edilen gelir tutarından indirim konusu yapılabilmektedir. Bu durumda Mükellef (İ)’nin ödediği birikimli hayat sigortası priminin % 50’si olan (5.300 x % 50) = 2.650 TL, beyan ettiği gelirin %15’ini ve 2017 yılı için esas alınacak asgari ücretin bir yıllık tutarı olan 21.330 TL’yi aşmadığından, indirim konusu yapılabilecektir. Ayrıca, mükellef 6663 sayılı Kanunla getirilen 8.000 TL’lik kazanç indiriminden yararlanmıştır. Mükellefin 2017 yılına ilişkin beyanı ise aşağıdaki gibi olacaktır: Gayri Safi Ticari Kazanç 65.000,00 TL Sosyal Güvenlik Primi 7.500,00 TL Ticari kazanç (65.000 – 7.500) 57.500,00 TL İndirilecek Hayat Sigortası Primi (5.300 x % 50) 2.650,00 TL Engellilik İndirimi (470 x 12) 5.640,00 TL Kazanç İndirimi 8.000,00 TL İndirimler Toplamı (2.650 + 5.640 + 8.000) 16.290,00 TL Kalan (57.500 - 16.290) 41.210,00 TL Vergiye Tabi Gelir (Matrah) 41.210,00 TL Hesaplanan Gelir Vergisi 8.376,70 TL Ödenecek Gelir Vergisi 8.376,70 TL 3. Genç Girişimcilerde Kazanç İstisnası
• Gelir Vergisi Kanununda 6663 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan ve mükellefiyet başlangıç tarihi itibarıyla 29 (yirmi dokuz) yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri bu kazançlarının 75.000 TL’sine kadar olan kısmı maddede belirtilen şartlarla gelir vergisinden müstesna tutulmuştur.
• İstisnadan, 6663 sayılı Kanunun Resmî Gazete’de yayımlandığı 10/02/2016 tarihinden itibaren ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunanlardan Kanunda öngörülen şartları taşıyanlar yararlanır. Dolayısıyla bu tarihten önce işe başlayan mükelleflerin söz konusu istisnadan yararlanmalarına imkân bulunmamaktadır.
• İstisna, her vergilendirme döneminde yıllık 75.000 TL olarak uygulanacak olup, bir vergilendirme döneminde istisna tutarının altında kazanç elde edilmesi durumunda ise istisnadan yararlanılmayan tutar ertesi yıla devredilmez.
• Genç girişimcilerde kazanç istisnasından yararlanma şartları ve uygulamaya ilişkin ayrıntılı açıklamalar 292 seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer almaktadır.
Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olan uyumlu mükelleflerin yıllık gelir vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’i, ödenmesi gereken gelir vergisinden indirilir. Söz konusu indirimden faydalanmak için belirlenen şartlar, Gelir Vergisi Kanunu Mükerrer 121 inci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre mükelleflerin;
• İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş ve bu beyannameler üzerine tahakkuk eden vergilerin kanuni süresinde ödenmiş olması, (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz. Her bir beyanname itibarıyla 10 Türk lirasına kadar yapılan eksik ödemeler bu şartın ihlali sayılmaz.)
• İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıl içerisinde haklarında beyana tabi vergi türleri itibarıyla ikmalen, re’sen veya idarece yapılmış bir tarhiyat bulunmaması (Yapılan tarhiyatların kesinleşmiş yargı kararlarıyla veya Vergi Usul Kanununun uzlaşma ya da düzeltme hükümlerine göre tamamen ortadan kaldırılmış olması durumunda bu şart ihlal edilmiş sayılmaz.),
• İndirimin hesaplanacağı beyannamenin verildiği tarih itibarıyla vergi aslı (vergi cezaları dâhil) 1.000 Türk lirasının üzerinde vadesi geçmiş borcunun bulunmaması gerekir. Hesaplanan indirim tutarı, her hâl ve takdirde 1 milyon Türk lirasından fazla olamaz. İndirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutar, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebilir. Bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarlar red ve iade edilmez. Gelir vergisi mükelleflerinin yararlanacağı indirim tutarı, ticari, zirai veya mesleki faaliyet nedeniyle beyan edilen kazançların toplam gelir vergisi matrahı içerisindeki oranı dikkate alınmak suretiyle hesaplanan gelir vergisi esas alınarak tespit edilir.
Vergi indiriminden yararlanan mükelleflerin, öngörülen şartları taşımadığının sonradan tespiti hâlinde ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilir.
Örnek: Basit usulde vergilendirilen ve vergi indiriminden yararlanma şartlarının tamamını taşıyan Mükellef (K)’nın 2017 takvim yılına ilişkin gelir vergisi matrahı 50.000 TL’dir. Buna göre, Mükellef (K) vergi indiriminden aşağıdaki şekilde yararlanacaktır. Gelir Vergisi Matrahı 50.000,00 TL Hesaplanan Gelir Vergisi 10.750,00 TL Hesaplanan Vergi İndirimi Tutarı (10.750 x % 5) 537,50 TL Ödenmesi Gereken Gelir Vergisi (10.750 – 537,50) 10.212,50 TL 5. 2017 Takvim Yılı Gelirlerine Uygulanacak Vergi Tarifesi 13.000 TL'ye kadar %15 30.000 TL’nin 13.000 TL’si için 1.950 TL, fazlası %20 70.000 TL’nin 30.000 TL’si için 5.350 TL, fazlası %27 70.000 TL’den fazlasının 70.000 TL’si için 16.150 TL, fazlası %35
6.1. Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesinin (Beyana Tabi Geliri Sadece Basit Usulde Tespit Edilen Mükellefler için) Doldurulmasında Dikkat Edilecek Hususla
r • Beyanname bir örnek doldurulacaktır.
• Mavi veya siyah tükenmez kalem kullanılarak BÜYÜK MATBAA HARFLERİ ile doldurulacaktır.
• Okunaklı bir şekilde silinti ve kazıntı yapılmadan düzenlenmesine özen gösterilecektir.
• Rakamlar arasına herhangi bir işaret konulmayacaktır.
• Sayısal ifadeler romen rakamı ile yazılmayacaktır.
• Alfabetik karakterler sola, sayısal karakterler sağa yanaşık olarak yazılacaktır.
• Elektronik ortamda beyanname verecek olan mükellefler beyannamelerini, https://ebeyanname.gib.gov.tr adresinde yer alan kılavuza uygun olarak dolduracaklardır.
6.2. Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesinin (Beyana Tabi Geliri Sadece Basit Usulde Tespit Edilen Mükellefler için) Doldurulması Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesinin 1 ve 2 numaralı satırlarına, mükellefin bağlı bulunduğu vergi dairesi, il veya ilçe adı yazılacaktır. Ayrıca, vergilendirme dönemi 3 numaralı satıra, vergi kimlik numarası veya T.C. kimlik numarası 4 numaralı satıra, mükellefin Bağ-Kur numarası 5 numaralı satıra yazılacaktır.
• Tablo-1’de yer alan 1-11 numaralı alanlara, mükellefin kimlik ve adres bilgileri eksiksiz olarak doldurulacaktır.
• Tablo-2’de yer alan “Ticari Kazançlara İlişkin Bildirim” bölümüne, teşebbüs veya ortaklığın ünvanı, faaliyetin konusu, teşebbüs veya ortaklıktaki pay oranı yazılacaktır. Ayrıca yıl içinde tevkif yoluyla kesilen gelir vergisi bildirimi ilgili bölüme yazılarak beyannamenin 5 No.lu tablosundaki “Vergi Bildirimi” bölümünün 38 numaralı satırına aktarılacaktır. Yıl içerisinde ödenen Sosyal Güvenlik (BAĞ-KUR) primi 16 numaralı satıra yazılacaktır. 15 numaralı satırda yer alan tutardan 16 numaralı satırda yer alan Sosyal Güvenlik (BAĞ-KUR) primi çıkartıldıktan sonra kalan tutar, 17 numaralı ticari kazançlar toplamı satırına yazılacaktır.
• Tablo-3’de yer alan “Gelir Bildirimi” bölümünün 18 numaralı satırına, Tablo-2’nin 17 numaralı satırında yer alan kar veya zarar yazılacaktır. Bu bölümün 19 numaralı satırına, Gelir Vergisi Kanununun 88 inci maddesi kapsamında değerlendirilen geçmiş yıl zararları yazılacaktır. Arka arkaya 5 yıl içinde indirilemeyen zarar bakiyesi müteakip yıllara devrolunmayacaktır. Bu tablonun 20, 21, 22, 23, 24, 25 ve 26 numaralı satırlarına Gelir Vergisi Kanununun 89 uncu maddesinde yer alan indirimler yazılacaktır. 19 numaralı satıra yazılan geçmiş yıl zararları ile 20, 21, 22, 23, 24, 25 ve 26 numaralı satırlarda yer alan indirimler toplamı 27 numaralı satıra yazılacaktır. 28 numaralı satıra, 18 numaralı satırdaki kardan, 27 numaralı satırdaki mahsup edilecek indirimler ve geçmiş yıl zararları toplamı çıkarıldıktan sonra kalan tutar yazılacaktır.
• Tablo-4’te yer alan “Geçmiş Yıl Zararları” bölümüne, son 5 yılın zararları yazılarak toplam zarar tutarı bulunacaktır. (2017 yılına ait olup 2018 yılında verilecek yıllık gelir vergisi beyannamesinde 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılı geçmiş yıl zararları yazılacaktır.)
• Tablo-5’te yer alan “Vergi Bildirimi” bölümünün 35 numaralı satırına vergiye tabi gelir yazılacaktır. 36 numaralı satıra hesaplanan gelir vergisi yazılacak, 37 numaralı satıra hesaplanan vergi indirimi tutarı, 38 numaralı satıra varsa kesinti yoluyla ödenen vergiler yazılacak, 39 numaralı satıra ödenmesi gereken gelir vergisi, 40 numaralı satıra vergi indiriminin mahsubundan sonra kalan tutar, 41 numaralı satıra iadesi gereken gelir vergisi yazılacaktır. Aynı tabloda yer alan 42 numaralı satıra ise kalan vergi indirimi tutarı yazılacaktır.
• Tablo-6 da yer alan “Hesap Özetinin” giderler bölümüne,dönem başı mal mevcudu, dönem içinde satın alınan emtia ve giderler, gelirler bölümüne ise dönem içinde elde edilen hasılat, diğer gelirler ve dönem sonu mal mevcudu yazılacak olup giderler ve gelirler arasındaki fark kar veya zarar olarak ilgili bölüme yazılacaktır.
• Tablo 7’de yer alan “Diğer Ortaklara Ait Bilgiler” bölümü doldurulacaktır.
• Bu bölümde yer alan “Faaliyet Kodu” alanına www.gib.gov.tr adresinin “yararlı bilgiler” bölümünün “faaliyet kodu ve adı listesi” nde yer alan ilgili faaliyet kodu, “araç plaka no” bölümüne ortaklık halindeki araç plaka numarası yazılacaktır.
• Tablo 8’de yer alan “Çalıştırılan İşçilere Ait Bilgiler” bölümüne, vergilendirme döneminde tam yıl veya kısmi olarak çalışanlar yazılacak olup çalıştırılan işçi sayısının ikiden fazla olması halinde bu tablo liste halinde beyannameye eklenecektir. Beyannamenin “Kayıtların meslek odaları tarafından tutulması halinde basit usulde hesap özetini imzalayan oda temsilcisi” bölümünü, kayıtlarını kendileri tutan veya serbest muhasebeci/serbest muhasebeci mali müşavirlere tutturan mükellefler boş bırakacak olup, kayıtları meslek odaları bünyesinde oluşturulan bürolarda tutulan mükellefler bu bölümü dolduracaklardır.
6.3. Basit Usule Tabi Mükellefler İçin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi Verilme Zamanı ve Yeri Nedir?
• Geliri sadece basit usulde tespit edilen ticari kazançlardan oluşan mükellefler, 1-25 Şubat 2018 tarihleri arasında yıllık beyannamelerini kayıtlı bulundukları vergi dairesine verirler. Ancak 2017 yılı kazançlarına ilişkin yıllık beyanname verme süresinin son günü hafta sonuna rastladığından, beyannameler 26 Şubat 2018 akşamına kadar verilecektir.
• Basit usulde tespit edilen ticari kazanç yanında beyana tabi başka bir gelir unsurunun bulunması halinde, 2017 yılı kazançlarına ilişkin yıllık beyanname 1-25 Mart 2018 tarihleri arasında verilir. Ancak 2017 yılı kazançlarına ilişkin yıllık beyanname verme süresinin son günü hafta sonuna rastladığından, beyanname 26 Mart 2018 akşamına kadar verilecektir.
• Beyanname, kayıtlı bulunulan vergi dairesine verilecektir.
• Beyanname elden verilebileceği gibi posta ile de gönderilebilecektir.
• Beyanname kayıtlı posta (taahhütlü, Acele Posta Servisi (APS) kurye vb.) ile gönderildiğinde, zarfın üzerine PTT tarafından tatbik edilen kabul tarihi beyannamenin verildiği tarih olarak kabul edilecektir.
• Beyanname kayıtsız (adi) posta ile gönderilmiş veya özel dağıtım şirketleri tarafından getirilmiş ise vergi dairesi evrak kayıt tarihi beyannamenin veriliş tarihi olarak kabul edilecektir.
• Mükellefler beyannamelerini, elektronik beyanname gönderme aracılık yetkisi almış olan, basit usul mükelleflerinin bağlı olduğu meslek odaları veya 3568 sayılı Kanun uyarınca yetki almış olup bağımsız çalışan serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler aracılığı ile elektronik ortamda gönderebilirler. Beyannamenizi posta yoluyla gönderecekseniz kayıtlı posta olmasını tercih ediniz!
Basit usule tabi mükelleflerin vergi dairesine bildirmek zorunda oldukları hususlar aşağıda olduğu gibidir:
• İşe başlama,
• Değişiklikler (adres değişikliği, iş değişikliği, işletmede değişiklik),
• İşi bırakma.
1.1. İşe Başlama İşe başlama bildirimi basit usule tabi mükellef tarafından imzalanarak kendilerince veya Avukatlık Kanununa göre ruhsat almış avukatlar veya 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarınca işe başlama tarihinden itibaren 10 gün içinde ilgili vergi dairesine yapılır. Beyannamenizi posta yoluyla gönderecekseniz kayıtlı posta olmasını tercih ediniz! İşe başlama bildiriminin, serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler aracılığıyla düzenlenmesi halinde, bildirim bu kişiler tarafından da ayrıca kaşe/mühür basılmak suretiyle imzalanır. Mükellefiyet tesisi işlemleri için, İşe Başlama/Bırakma Bildirimiyle birlikte gerekli kontrol ve teyit işlemlerinin yapılabilmesi amacıyla nüfus cüzdanının aslının vergi dairesi personeline ibraz edilmesi, işyeri bilgilerinin İşe Başlama/Bırakma Bildiriminde yer alan ilgili alanlara yazılması yeterlidir.
1.2. Değişiklikler (Adres Değişikliği, İş Değişikliği, İşletmede Değişiklik) Mükellefler adres, iş veya işyerlerinde meydana gelen değişiklikleri, değişikliğin meydana geldiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde dilekçeyle bağlı oldukları vergi dairesine bildirmek zorundadırlar.
1.3. İşi Bırakma Vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona ermesi işi bırakmayı ifade eder. Mükelleflerden işi bırakanların, bu durumu 1 ay içerisinde vergi dairesine bildirmesi gerekmektedir. Gerçek kişilerde ölüm işi bırakma hükmündedir. Mirası reddetmemiş mirasçılar tarafından bildirimde bulunulması gerekir. Mirasçılardan herhangi birinin ölümü bildirmesi diğer mirasçıları bu ödevden kurtarır.
2.1. Kullanılacak Belgeler Nelerdir?
Basit usulde vergilendirilen mükellefler, hasılatları ile ilgili olarak, Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre fatura, perakende satış vesikaları ve ilgili mevzuatta sayılan diğer belgeleri düzenlemek ve kullanmak zorundadırlar. Aynı zamanda kendilerine yapılan mal ve hizmet teslimleri için fatura, müstahsil makbuzu, gider pusulası ve Vergi Usul Kanunu gereğince uygun olan diğer belgeleri almak zorundadırlar. Mükellefler, vergi matrahlarının tesbiti ile ilgili giderlerini tevsike mecburdurlar.
2.2. Belge Temini Nasıl Uygulanacaktır?
• Basit usule tabi mükelleflerin kullandıkları belgeler ve zarflar sadece Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) tarafından bastırılmaktadır.
• Bu mükelleflerin kayıtları ister odalar bünyesinde oluşturulan muhasebe bürolarında tutulsun, ister kendileri tarafından tutulsun, kullanılacak belgeler bağlı oldukları oda veya birlikten temin edilecektir.
• Mükelleflerin bulunduğu yerde bağlı oldukları oda veya birlik yoksa veya bulunduğu yerde bağlı olacağı oda veya birlik kurulmamış ise; en yakın oda veya birliğe veya karma odaya kayıt yaptıracaklardır. Belgelerini de kayıt yaptırdığı bu odadan temin edeceklerdir.
• Basit usulde vergilendirme kapsamında bulunup, meslek odalarına üye kayıtları yapılamayan, traktörle nakliyecilik yapanlar, hususi oto ile ticari faaliyette bulunanlar, biçerdöver işletmecileri ile inşaat ustaları gibi mükellefler, kullanacakları belgeleri ikinci sınıf tüccarların tabi oldukları esaslar çerçevesinde (anlaşmalı matbaalara bastırmak veya noterlere tasdik ettirmek suretiyle) temin edebilecekleri gibi diledikleri takdirde faaliyette bulundukları yerdeki herhangi bir oda veya birlikten de temin edebileceklerdir.
2.3. Belge Düzenlenmesinde Uyulacak Esaslar Nelerdir?
Basit usulde vergilendirilen mükellefler ikinci sınıf tüccarların tabi olduğu usul ve esaslar dahilinde belge düzenlemek durumundadırlar. Ancak; Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesindeki yetkiye istinaden çıkarılan 215 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, basit usulde vergilendirilen mükelleflerin;
• Belge vermedikleri günlük hasılatları için gün sonunda tek bir fatura düzenlemeleri,
• Düzenlenen faturanın alıcıya ilişkin bilgiler yerine “........tarihli toplam hasılat” ibaresinin yazılması, şeklinde kolaylık sağlanmıştır. Söz konusu uygulama, aynı usul ve esaslar dahilinde 302 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 31/12/2018 tarihine kadar uzatılmıştır. Bu imkandan yararlanmak isteyen mükellefler, müşterilerinin istemeleri halinde fatura veya perakende satış vesikası (dolmuş işletenler hariç) vermek zorundadırlar.
2.4. Belgelerin İptali Nasıl Yapılacaktır?
Basit usulde vergilendirilen mükelleflerden işlerini terk edenlerin kullanmadıkları belgelerin iptal işlemleri belgeleri veren oda veya birliklerce yapılacaktır. Ancak, belgelerini anlaşmalı matbaalara bastırmak veya noterlere tasdik ettirmek suretiyle temin eden mükelleflerin belgelerinin iptali ise vergi dairelerince yapılacaktır. İşini terk edenlerden, söz konusu belgeleri ibraz edemeyenler ile eksik belge ibraz edenler veya belgelerini kaybettiğini bildiren mükelleflerin durumu, belgeyi veren oda veya birliklerce düzenlenen tutanak ile tespit edilecektir. İşini terk edenlerden belgelerini anlaşmalı matbaalara bastırmak veya noterlere tasdik ettirmek suretiyle temin eden mükelleflerden, belgeleri ibraz edemeyenler ile eksik belge ibraz edenler veya belgelerini kaybettiğini bildiren mükelleflerin işlemleri ise vergi daireleri aracılığı ile yapılacaktır. Bu mükellefler hakkında bir taraftan usulsüzlük cezası kesilirken, diğer taraftan ilgili dönem vergi matrahlarının tespiti için takdir komisyonuna sevk işlemi yapılır.
2.5. Kayıtların Tutulması İşlemleri Nasıl Yapılacaktır?
213 sayılı Vergi Usul Kanununun defter tutma mecburiyetine ilişkin hükümleri, Gelir Vergisi Kanununa göre kazançları basit usulde tespit edilenler hakkında uygulanmaz.
• Basit usule tabi mükelleflerin kayıtları, bağlı oldukları oda veya birlikler bünyesinde kurulan muhasebe bürolarında tutulmaktadır.
• İsteyen mükellefler, kayıtlarını hiçbir izne gerek olmadan kendileri de tutabilmektedir. Bu takdirde, vergilendirme ile ilgili ödevlerin tamamı kendilerince yerine getirilecektir. İsteyen mükellefler ise kayıtlarını serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir gibi meslek mensuplarına tutturabilirler.
• Mükellefler, satış ve hizmetleri için düzenledikleri hasılat belgelerini bir zarfta, faaliyetleri ile ilgili olarak mal ve hizmet alışları ile giderleri için aldıkları gider belgelerini başka bir zarfta toplayıp saklayacaklardır. Kayıtları odalarda tutulan mükellefler ise her aya ait zarfları izleyen ayın 10’una kadar kaydının tutulduğu büroya teslim edeceklerdir.
• Mükelleflerden zarf içinde alınan belgeler bürolarda işletme hesabı defterinin gelir ve gider sayfalarındaki işlem başlıkları esas alınarak bilgisayar ortamına aktarılacaktır. Bu belgeler cari yıl sonuna kadar ofislerde muhafaza edilecektir.
2.6. İktisadi Kıymetlerin Satışında Belge Düzenlenmesi Nasıl Yapılacaktır?
Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin taşıt ve diğer sabit kıymetlerini satmaları dolayısıyla fatura düzenleme yükümlülükleri bulunmamaktadır. Bu mükelleflerce yapılan taşıt satışlarının noter satış sözleşmesi ile diğer sabit kıymet satışlarının ise söz konusu sabit kıymetleri satın alan mükellefler tarafından düzenlenecek gider pusulası ile tevsik edilmesi mümkündür.
2.7. Sahte veya Muhteviyatı İtibarıyla Yanıltıcı Belge (SMİYB) Düzenlediği veya Kullandığı Tespit Edilen Mükelleflerin Durumu Nedir?
Basit usule tabi ticaret erbabından, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği veya kullandığı tespit edilenler, bu hususun kendilerine tebliğ edildiği tarihi takip eden aybaşından itibaren gerçek usulde vergilendirilmeye ve ikinci sınıf tüccarlara ilişkin hükümlere tabi olmaya başlarlar.
3. Muhafaza ve İbraz Yükümlülüğü Nasıl Uygulanacaktır?
Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin, bir takvim yılı içinde aldıkları mallara ve hizmetlere ait alış belgeleri ve yaptıkları giderler ile hasılat belgeleri kayıtlarının tutulduğu bürolarda muhafaza edilecektir. Cari takvim yılına ilişkin belgelerin ibrazı da bu bürolardan talep edilecektir. Cari takvim yılı kayıtlarının tutulması ve vergilendirmeyle ilgili tüm ödevler bürolarca yerine getirilecektir. Yıllık beyannamenin verilmesinden sonra o yıla ilişkin belgeler muhafaza edilmek üzere mükellefe teslim edilecektir. Teslim alınan belgeler, ilgili bulundukları yılı takip eden takvim yılı başından başlayarak 5 yıl süre ile mükelleflerce muhafaza edilecektir. Mükelleflerce, bir takvim yılı içinde aldıkları mallara ve hizmetlere ait alış belgeleri ve yaptıkları giderler ile hasılat belgelerinin, ilgili bulundukları yılı takip eden yıldan başlayarak 5 yıl süresince saklanması ve yetkili makam ve memurların talebi üzerine ibraz edilmesi zorunludur.
Maliye Bakanlığına tanınan yetkiye istinaden;
• Birinci ve ikinci sınıf tüccarların,
• Kazancı basit usulde tespit edilenlerin,
• Defter tutmak zorunda olan çiftçilerin,
• Serbest meslek erbabının,
• Vergiden muaf esnafın kendi aralarında yapacakları ticari işlemler ile nihai tüketicilerden mal ve hizmet bedeli olarak yapacakları 7.000 TL’yi aşan tahsilat ve ödemelerini, aracı finansal kurumlar (5411 sayılı Kanunda tanımlanan banka, 6493 sayılı Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları, 6475 sayılı Kanuna göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.) kanalıyla yapmaları ve bu tahsilat ve ödemeleri söz konusu kurumlarca mevzuatlarına göre düzenlenen belgelerle (dekont, hesap bildirim cetveli, alındı vb.) tevsik etmeleri zorunludur.
Tahsilat ve ödemelerin tevsik zorunluluğu kapsamında aracı finansal kurumlar kanalıyla yapılması, bu zorunluluğu ortaya çıkaran işleme ilişkin olarak Vergi Usul Kanununda yer alan belgeleri düzenleme zorunluluğunu ortadan kaldırmamaktadır.
Basit usulde vergilendirilen mükellefler her yıl Mayıs ayının son gününe kadar vergi tarhına esas olan kazanç tutarları ile bunlara isabet eden vergi miktarlarını gösteren levhayı almak ve yetkililerce istenildiğinde ibraz etmek üzere bulundurmak zorundadırlar. Vergi levhaları sistem tarafından internet vergi dairesi hesaplarına aktarıldıktan sonra, basit usul mükellefleri, internet vergi dairesinden bizzat kendileri veya 3568 sayılı Kanun uyarınca yetki almış olup bağımsız çalışan serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir veya yeminli mali müşavirler (meslek mensupları) aracılığıyla 1 Nisan’dan itibaren 31 Mayıs günü sonuna kadar vergi levhalarını yazdıracaklar ya da vergi levhalarını bağlı oldukları vergi dairelerinden talep edebileceklerdir.
Basit usulde vergilendirilen mükelleflerden isteyenler ödeme kaydedici cihaz kullanabileceklerdir.
Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin kendi işyerlerinde bilfiil çalışmaları veya bulunmaları şarttır. Ancak, bu mükelleflerin işlerinde yardımcı işçi çalıştırmaları veya çırak kullanmaları bu şartı bozmayacaktır. Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin yanında çalışan kişiler diğer ücretli olarak vergilendirilecektir. Diğer ücret kapsamında vergilendirilenler vergi karnesi almaya mecbur olduklarından, kazançları basit usulde vergilendirilen ticaret erbabının yanında çalışanların vergi karnesi almalarını ve karnelerinde yazılı vergilerini ödemelerini temin etme yükümlülüğü bulunmaktadır.
İşyeri kiralamalarında miktar sınırlaması olmaksızın kira ödemelerinin banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. tarafından düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır
İşyeri kirasının, müşteriden alınan çek ile ödemesinin yapılması durumunda çekin elden kiralayan kişiye ciro edilmesi ve bu kişinin bankadan çeki tahsil etmesi ile tevsik şartı yerine getirilmiş sayılır. Banka veya Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş. aracı kılınmak suretiyle, para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinden bu belgeler tevsik edici belge kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır. Getirilen zorunluluklara uymayanlara kesilecek ceza, kazancı basit usulde tespit edilenler hakkında o yıl için belirlenen özel usulsüzlük cezası miktarından az olmamak üzere her bir işlem için bu işleme konu tutarın % 5’idir. Bu ceza kiracı ve kiralayana ayrı ayrı uygulanır.
Uygulaması Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin teslim ve hizmetleri katma değer vergisinden istisna tutulmuş olup, bu mükelleflerin KDV beyannamesi vermesine gerek yoktur.
• Basit usulde vergilendirilen mükellefler, mal teslimleri ve hizmet ifalarında katma değer vergisi hesaplamayacakları için bunlardan mal ve hizmet alan mükelleflerin indirim konusu yapacakları bir katma değer vergisi tutarı da söz konusu olmayacaktır.
• Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden mal ve hizmet satın alan basit usulde vergilendirilen mükellefler, ödedikleri katma değer vergisini gider veya maliyet olarak dikkate alacaklardır. Ancak, basit usulde vergilendirildikleri ve işlemleri katma değer vergisinden istisna olduğu halde düzenledikleri belgelerde katma değer vergisi gösteren veya “KDV dahildir” mealinde bir şerhe (belgenin KDV satırını çizerek “KDV dahildir” yazılması veya KDV satırı yerine belgenin herhangi bir yerine “KDV dahildir” yazılması durumu değiştirmeyecektir.) yer veren mükellefler, bu belgelerde ayrıca gösterilen veya iç yüzde yoluyla hesaplanan katma değer vergisini takip eden ayın yirmi dördüncü günü akşamına kadar beyan edip, yirmi altıncı günü akşamına kadar ödemek zorundadırlar.
ÖTV Kanununa ekli;
• (I) sayılı listedeki malların ithalatçısı veya imalatçılarının,
• (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olanları ilk iktisap kapsamında teslim edenlerin,
• (II) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tabi olmayan mallar ile (III) ve (IV) sayılı listelerde yer alan malların imalatçılarının, ithalatçılarının veya müzayede yoluyla satışını gerçekleştirenlerin, basit usule tabi olmanın şartlarını taşımaları nedeniyle gelir vergisi yönünden basit usulde vergilendirilen mükellef olması, bunların ÖTV mükellefi olarak 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununda belirtilen sürelerde ÖTV beyan edip ödemelerini etkilememektedir.
Gelirin toplanmasında gelir unsurlarının bazılarından doğan zararlar (Gelir Vergisi Kanununun 80 inci maddesinde yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç) diğer kaynakların kazanç ve iratlarına mahsup edilir. Bu mahsup neticesinde kapatılmayan zarar kısmı, müteakip yılların gelirinden indirilir. Arka arkaya 5 yıl içinde mahsup edilmeyen zarar miktarı sonraki yıllara devredilemez. Bir vergilendirme döneminde geçmiş yıl zararı bulunmasına rağmen, ilgili dönemde kar beyan edilerek geçmiş yıl zararları indirim konusu yapılmamışsa, daha sonraki yıllarda bu dönem için indirim yapılamaz. Geçmiş yıl zararları ile ilgili indirim hakkından vazgeçilmiş kabul edilecektir.[1]
[1] 2019 yılı Maliye Bakanlığı Basit Usul Rehberi.
29.01.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.