Bilindiği gibi, 3065 sayılı KDVK’nun 29. maddesinin (2) nolu fıkrasının son hükmü 5838 sayılı kanunla 28.2.2009 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde değiştirilmiştir. Maddenin yeni şekli aşağıda olduğu gibidir:
“Yılı içinde mahsuben iade edilemeyen vergi izleyen yıl içinde talep edilmesi şartıyla nakden veya mükellefin yukarıda sayılan borçlarına mahsuben iade edilir. Bakanlar Kurulu, vergi nispeti indirilen mal ve hizmet grupları ile sektörler itibariyle, iade hakkını kısmen veya tamamen ya da amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yüklenilen KDV ile sınırlı olmak üzere kaldırmaya; Maliye Bakanlığı, bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.”
Bu yeni düzenleme öncesi duruma göre indirimli orana tabi işlemlerde KDV iadesi talebi için süre sınırlaması bulunmamakla beraber 5838 sayılı yasa ile yapılan düzenlemelerden sonra iade talebi açısından süre getirilmiştir. Bize göre, 5838 sayılı yasa ile yapılan düzenleme hukuka aykırı olup, başta Anayasa ve 213 sayılı VUK’nun düzeltme zamanaşımı ile ilgili hükümlerine aykırılık oluşturmaktadır. Zira, 213 sayılı VUK’nun zamanaşımı ile ilgili hükmünde zamanaşımı 5 yıldır.[1] İndirimli oranla ilgili KDV iadelerinde de düzeltme zamanaşımı hükümlerinin geçerli olduğu kanısındayız. 5838 sayılı yasa ile yapılan düzenlemeden önce Danıştay VDDK tarafından verilen bir kararda yasada öngörülmeyen bir süre sınırlamasının genel tebliğle düzenlenemeyeceğine karar verilmiştir. Bize göre, bu karar son derece isabetli olup, yasa ile iade talebine süre getirmek, tahdit koymak hukuka uygun değildir. Kaldı ki, Maliye Bakanlığına mükelleflerin haklarını ortadan kaldırıcı, iade taleplerine süre getirici veya koyucu düzenleme yapmak hukuka uygun olamaz. İade hakkı doğuran işlemlerle ilgili mükelleflerin yüksek nispette KDV ödeyerek tedarik ettikleri mal ve hizmetlerin üretimde kullanılması sonucu vücuda getirilen mamulün satış KDV nispetinin düşük oranlı olması sonucunda yüklenilen KDV’lerin mükelleflere iadesi gerektiği izahtan varestedir.
İade hakkı doğuran işlemlerle ilgili iade taleplerinin ertesi yılda talep edilebileceği yönünden, KDVK’nun 29/2. maddesi hükmüne göre sınırlama getirmek hem Anayasaya hem 213 sayılı VUK’nun 114-126. maddesi hükümlerine aykırılık oluşturmaktadır.
İade taleplerinin YMM raporu ile vergi dairesinden talebi üzerine, vergi dairsince talebin reddi halinde meselenin vergi yargısına intikal ettirilerek bu konuda yargının hakemliğinden olumlu sonuç alınacağı kuşkusuzdur.
Yapılan bu düzenleme ile, indirimli orana tabi işlemler yılı içinde mahsuben iade edilemeyen verginin izleyen yılda nakden iadesi yanında mahsuben iadesine de imkan sağlanmış, ayrıca nakden veya mahsuben iade izleyen yıl içinde talep etme şartına bağlanmıştır. Bu şekilde, işlemin gerçekleştirildiği yılı izleyen yılda nakden veya mahsuben iade talep edilmeyen KDV’nin sonraki yıllarda düzeltme yoluyla talep edilmesinin önü kapatılmıştır. Çünkü, Maliye Bakanlığı’nın 85 ve 99 seri Nolu KDV Genel Tebliğleri ile yaptığı bu yöndeki düzenleme ve uygulaması, Danıştay tarafından;
“vergi kanunlarında iade talepleri konusunda herhangi bir süre sınırlaması bulunmadığı, bu tür taleplerin vergi kanunlarındaki genel zamanaşımı süresi içinde her zaman yapılabileceği, kanunda öngörülmeyen bir süre sınırlamasının tebliğ ile düzenlenemeyeceği”
Görüşüyle iptal edilmekteydi.[2] 5838 sayılı kanunla madde hükmünde yapılan bu düzenleme, Maliye Bakanlığı’nın tebliğ ile yaptığı mevcut uygulamasını kanuna taşımasından ibaret bulunmaktadır.
Buna göre, indirimli orana tabi işlemin gerçekleştirildiği yılı izleyen yılda nakden veya mahsuben iade, talep edilmeyen KDV’nin sonraki yıllarda düzeltme yoluyla iade olarak talep edilmesi mümkün bulunmamaktadır.[3]
[1] Ayrıntılı açıklamalar için bkz. KIZILOT Şükrü, KDV Kanunu ve Uygulaması, 6. Baskı, Yaklaşım 2012, s.1329
[2] DVDDK’nın, 08.12.2006 tarih ve E:2006/129-K:2006/368 sayılı kararı.
[3] KIZILOT Şükrü, age, s.1329
26.03.2013
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.