Uygulamada taşınmaz satışlarında kimi zaman, alıcı düşük tapu harcı, satıcı da düşük vergi ödemek amacıyla taşınmazın değerini gerçek değerinden düşük göstererek taşınmaz devri gerçekleştirebilmektedir.
Tapu harcı taşınmazın tapuda tescili işleminin tamamlanması ile doğmaktadır. Tapu harcı taşınmazın rayiç bedelinden (emlak vergisi bedeli) az olmamak üzere beyan edilen değer üzerinden hesaplanır. Tapu harcı rayiç yahut beyan edilen bedel üzerinden binde 20 oranında ayrı ayrı alıcı ve satıcıdan tahsil edilir. Ancak, bedelin düşük gösterilmesi ve bunun tespiti halinde vergi idaresince ikmalen tarh yapılacak ve bu bedel üzerine vergi ziyaı cezası da eklenerek alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı tahsil edilecektir. Ayrıca tarh edilen harç tutarına normal vade tarihinden itibaren gecikme faizi de uygulanacaktır.
Elbette satıcının kurumlar vergisi mükellefi olması halinde harca ek olarak KDV ve Kurumlar Vergisi dahil olacak ve tahakkuk hesabı değişecektir. Şöyle ki, satıcı için KDV hariç bedel üzerinden hesaplanacak harç tutarının binde 20’sine ek olarak eksik gösterilen bedel üzerinden KDV ve Kurumlar Vergisi tahakkuk ettirilecek buna bir kat vergi ziyaı cezasıyla birlikte toplam tutarın %10’u oranında özel usulsüzlük cezası da eklenecektir.
Hesaba dikkat edildiğinde bu durumdan en yüksek oranda faydalananın satıcı olduğu görülmektedir. Peki bunun tahakkuk riski bulunan harç bedelinin dışında alıcıya bir zararı var mıdır? Elbette. Bu tip muvazaalı satışlarda, satıcının alacaklılarının tasarrufun iptali davası açması ve küçük bir kâr amacıyla hareket eden alıcının elinden tüm taşınmazın kaybolup gitmesi mümkündür. Her ne kadar alıcının satıcıya daha sonra yönelebilme imkânı olsa da, zor, uzun ve zahmetli bir süreçtir.
Son yıllarda vergi idaresinin re’sen tarh yoluyla mükelleflere yoğun şekilde ihbarname gönderdiği bir vergi türü de Değer Artış Kazancı Vergisidir. Bu vergi taşınmazın devirden 5 yıl içinde satışı halinde alış ve satış fiyatı arasındaki farktan bir kısım istisnaların arındırılması yoluyla hesaplanan bir vergidir ki, alışta değerin düşük gösterilmesi ile satışta beyan edilen değer arasındaki fark büyüyecek ve ödenmesi gereken DAKV olması gerekenden yüksek hesaplanacaktır.
Görüldüğü üzere taşınmaz bedelinin tapuda düşük gösterilmesinin vergisel ve hukuki sonuçları bulunmakta bundan en zararlı olarak alıcı çıkmaktadır. Bu halde dahi alıcının pişmanlık beyannamesi vererek, gerçek bedel üzerinden harç ve pişmanlık zammının tahakkuku ile diğer külfetlere katlanmadan riskleri bertaraf etmesinin yolu açıktır.
18.07.2022
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.