Son birkaç yıldır, “Tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan çıkar” tartışmalarının günümüzdeki ekonomik olarak karşılığı “faiz neden, enflasyon sonuç” ya da “ enflasyon neden, faiz sonuç” olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunların temelinde; monetarizm yani parasalcı yaklaşım bulunmaktadır. Sözkonusu parasalcı yaklaşımın bir arka planı vardır. Bu arka planda yer alan klasik iktisat anlayışı ve Keynesyen iktisat anlayışının uygulandıkça ortaya çıkan eksikliklerine kendi bakış açılarından bir oluşturmaya çalışmışlardır.
Kısaca özetlemek gerekirse; " Enflasyon her zaman ve her yerde parasal bir olgudur" diyen Milton Friedman’ın bu söylemine bakmak yeterlidir. Buna göre, ekonomideki istikrarsızlıkların birçoğu parasal kökenlidir. Bu nedenle para politikasının iktisadi sorunlara karşı, diğer iktisat politikası araçlarından daha etkili olduğunu düşünülmektedir.
Parasalcı yaklaşıma göre; enflasyonu kontrol altına almak için en etkin araç para politikasıdır. Para arzındaki değişmeler, para talebinden bağımsız bir şekilde para otoritesince bağımsız olarak belirlenir. Bu para otoritesi kendisini merkez bankalarının değişen görevi ve bağımsızlığı olarak kendini gösterir.
Türkiye’de de 1930’larda merkez bankasının temel amacı[1] “ülkenin ekonomik kalkınmasına destek olmak” iken, 2001 yılında parasalcı politikalar ışığında ekonominin dümeni yani “fiyat istikrarı” amacı2 verilmiştir. İlerleyen süreçte de bu amacı gerçekleştirmek için merkez bankasının yetkileri attırılmıştır.
Bununla birlikte yasa koyucu, eklediği “Banka, fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla Hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler.” hükmüyle küresel kaynaklı etkilerin önüne geçilmesi için bir önlem alınmıştır.
Ancak parasal politikaların ekonomimiz üzerinde baskın olduğu 21. yüzyılın ilk çeyreği itibariyle rakamlar ne yazık ki hiç de iç açıcı değildir. Özellikle Covid sonrası dönemde TL’nin, yabancı paralar karşısında değerini yitirdiği, enflasyonun yükselişe geçtiği, işsizliğin görece yüksek olduğu ekonomimizde girişte sözü edilen tartışmalar da işte bu parasal politikalar, bu politikaların en etkin aracı olan faiz, üzerinden yapılmaktadır. (Tablo 1)
Tablo 1 |
||
Tarih |
Faiz Oranı (%) |
Değişim % |
18.08.2022 |
13,00 |
100,00 |
22.09.2022 |
12,00 |
92,31 |
20.10.2022 |
10,50 |
87,50 |
24.11.2022 |
9,00 |
85,71 |
22.12.2022 |
9,00 |
100,00 |
19.01.2023 |
9,00 |
100,00 |
23.02.2023 |
8,50 |
94,44 |
23.03.2023 |
8,50 |
100,00 |
27.04.2023 |
8,50 |
100,00 |
25.05.2023 |
8,50 |
100,00 |
22.06.2023 |
15,00 |
176,47 |
20.07.2023 |
17,50 |
116,67 |
24.08.2023 |
25,00 |
142,86 |
21.09.2023 |
30,00 |
120,00 |
Tablo 1’de son bir yıldaki hükümetin ve merkez bankasının uyguladığı faiz politika ortaya konulmuştur. Önce düşük faiz politikası uygulanıp para arzı genişletilmiş, Haziran 2023 dönemiyle bu politikadan dönülüp yüksek faiz politikasıyla sıkı para politikasına geçilip, “aşırı ısınan tencerenin altı kısılmıştır.”
Bu anlamda parasal politikalar ışığında para arzının arttırılması ya da azaltılması uygulamalarının beklenen çözüm olup olmadığına aşağıdaki, enflasyon, kur, rezerv ve dış ticaret konulu tablolar üzerinden de anlayabiliriz.
Tablo 2’de Tüketici Fiyat Endeksi, fiyat istikrarından çok uzak olunduğunu göstermektedir.
Tablo - 2 |
||
Tarih |
Enflasyon* Oranı Aylık % |
Enflasyon* Oranı Yıllık % |
Eylül 22 |
3,08 |
83,45 |
Ekim 22 |
3,54 |
85,51 |
Kasım 22 |
2,88 |
84,39 |
Aralık 22 |
1,18 |
64,27 |
Ocak 23 |
6,65 |
57,68 |
Şubat 23 |
3,15 |
55,18 |
Mart 23 |
2,29 |
50,51 |
Nisan 23 |
2,39 |
43,68 |
Mayıs 23 |
0,04 |
39,59 |
Haziran 23 |
3,92 |
38,21 |
Temmuz 23 |
9,49 |
47,83 |
Ağustos 23 |
9,09 |
58,94 |
Eylül 23 |
4,75 |
61,53 |
Tablo 3’ TL’nin bu dönemlerdeki yabancı paralar karşısındaki değer kayıplarını göstermektedir.
Tablo - 3 |
||||
Tarih |
Dolar (Döviz Alış Kuru) |
Değişim % |
Euro (Döviz Alış Kuru) |
Değişim % |
18.08.2022 |
17,9688 |
100,00 |
18,2694 |
100,00 |
22.09.2022 |
18,3401 |
102,07 |
18,0785 |
98,96 |
20.10.2022 |
18,5687 |
101,25 |
18,1860 |
100,59 |
24.11.2022 |
18,6045 |
100,19 |
19,3736 |
106,53 |
22.12.2022 |
18,6522 |
100,26 |
19,8354 |
102,38 |
19.01.2023 |
18,7742 |
100,65 |
20,3054 |
102,37 |
23.02.2023 |
18,8548 |
100,43 |
18,8887 |
93,02 |
23.03.2023 |
19,0223 |
100,89 |
20,7220 |
109,71 |
27.04.2023 |
19,4103 |
102,04 |
21,4403 |
103,47 |
25.05.2023 |
19,9027 |
102,54 |
21,3507 |
99,58 |
22.06.2023 |
23,6239 |
118,70 |
25,9732 |
121,65 |
20.07.2023 |
26,8878 |
113,82 |
30,1356 |
116,03 |
24.08.2023 |
27,0937 |
100,77 |
29,4057 |
97,58 |
21.09.2023 |
27,0020 |
99,66 |
28,7571 |
97,79 |
Tablo 4’te merkez bankasının net rezervleri gösterilmiştir.
Tablo - 4 |
|||||
Tarih |
Net Döviz Rezervi |
Swaplar |
Net Döviz Rezervi |
Net Döviz Rezervi |
Swaplar Değişim % |
19-08-2022 |
7.171.822,88 |
-39.029.000,00 |
-31.857.177,12 |
100,00 |
100,00 |
23-09-2022 |
3.039.787,27 |
-42.012.000,00 |
-38.972.212,73 |
122,33 |
107,64 |
21-10-2022 |
5.544.772,78 |
-45.657.000,00 |
-40.112.227,22 |
102,93 |
108,68 |
25-11-2022 |
12.968.306,60 |
-41.330.000,00 |
-28.361.693,40 |
70,71 |
90,52 |
23-12-2022 |
17.293.642,53 |
-43.094.000,00 |
-25.800.357,47 |
90,97 |
104,27 |
20-01-2023 |
14.108.629,74 |
-43.210.000,00 |
-29.101.370,26 |
112,79 |
100,27 |
24-02-2023 |
8.567.778,79 |
-35.271.000,00 |
-26.703.221,21 |
91,76 |
81,63 |
24-03-2023 |
5.796.696,89 |
-34.219.000,00 |
-28.422.303,11 |
106,44 |
97,02 |
28-04-2023 |
-9.336.553,04 |
-30.307.000,00 |
-39.643.553,04 |
139,48 |
88,57 |
26-05-2023 |
-18.763.616,86 |
-28.192.000,00 |
-46.955.616,86 |
118,44 |
93,02 |
23-06-2023 |
-3.861.803,29 |
-30.060.000,00 |
-33.921.803,29 |
72,24 |
106,63 |
21-07-2023 |
5.225.251,53 |
-32.845.000,00 |
-27.619.748,47 |
81,42 |
109,26 |
25-08-2023 |
5.902.740,80 |
-39.628.000,00 |
-33.725.259,20 |
122,11 |
120,65 |
22-09-2023 |
15.775.053,36 |
-45.027.000,00 |
-29.251.946,64 |
86,74 |
113,62 |
Tablo 5’te dış ticaret ile ilgili göstergeler verilmiştir.
Tablo - 5 |
||||||
Aylar |
İhracat |
Değişim % |
İthalat |
Değişim % |
Fark |
Karşılama Oranı % |
Ağustos 22 |
21.275.849,66 |
100,00 |
32 532 085 |
100,00 |
-11.256.235,45 |
0,65 |
Eylül 22 |
22.596.774,30 |
106,21 |
32 203 936 |
98,99 |
-9.607.162,01 |
0,70 |
Ekim 22 |
21.300.785,13 |
94,26 |
29 202 395 |
90,68 |
-7.901.609,87 |
0,73 |
Kasım 22 |
21.871.038,61 |
102,68 |
30 655 219 |
104,98 |
-8.784.180,76 |
0,71 |
Aralık 22 |
22.898.748,63 |
104,70 |
32 611 552 |
106,38 |
-9.712.803,44 |
0,70 |
Ocak 23 |
19.326.392,49 |
84,40 |
33 600 724 |
103,03 |
-14.274.331,34 |
0,58 |
Şubat 23 |
18.572.437,99 |
96,10 |
30 688 618 |
91,33 |
-12.116.179,81 |
0,61 |
Mart 23 |
23.562.729,07 |
126,87 |
31 926 867 |
104,03 |
-8.364.137,44 |
0,74 |
Nisan 23 |
19.258.791,26 |
81,73 |
28 060 953 |
87,89 |
-8.802.161,87 |
0,69 |
Mayıs 23 |
21.637.648,65 |
112,35 |
34 191 734 |
121,85 |
-12.554.085,55 |
0,63 |
Haziran 23 |
20.837.044,75 |
96,30 |
26 062 354 |
76,22 |
-5.225.309,58 |
0,80 |
Temmuz 23 |
19.983.642,97 |
95,90 |
32 294 459 |
123,91 |
-12.310.816,26 |
0,62 |
Ağustos 23 |
21.614.821,34 |
108,16 |
30 271 357 |
93,74 |
-8.656.535,66 |
0,71 |
Kasım 2021’de Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni ekonomi modeliyle, yüksek faiz verecek sıcak para çekme politikasını elimizin tersiyle itiyoruz. Düşük faizle, üretimi ve ihracatı destekleyeceğiz" diyerek düşük faiz yani para arzını arttırıcı nitelikteki para politikasını desteklediğini belirtmişti. Buna karşılık ekonomistlerin bir bölümü tam tersi bir tutumda bulunarak faizlerin arttırılması gerektiğinde ısrar etmişlerdi.
-Sonuç yerine
Geldiğimiz bu günlerde gerek para arzının arttırıldığı, gerekse de son dönemlerde sıkı politikasıyla para arzının daraltılarak uygulanan bu parasal politikalarla ekonomide ne fiyat istikrarı, ne TL’nin değer kazanabilmesi sağlanabilmiş, ne dış ticaret dengesi ne de rezervler artı duruma geçebilmiştir. Başka bir deyişle, ekonomik tartışmaların parasal yaklaşım temelli olması gerçek bir çözümü göstermemektedir. Şimdilerde, acı reçete, kemer sıkma söylemleri yine dillerde dolaşmaya başlamış durumdadır.
Murat Kalyoncu (Serbest Muhasebeci Mali Müşavir)
Kaynaklar
-TCMB verileri
-TÜİK verileri
(Tablolar, TCMB ve TÜİK verileri temel alınarak oluşturulmuştur)
-1715 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu
-1211 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu
[1] 11.06.1930 kabul tarihli 1715 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu (Madde 2)
214.01.1970 kabul tarihli 1211 Sayılı Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu (Madde 4)
** Vadeleri 4ay-1 yıl arası hariç
06.10.2023
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.