Maliyenin 01.04.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe koymuş olduğu e-tebligat yöntemi ile yapılan, tebligatlar HUKUKEN geçersiz olabilir. Neden maliye yanlış mı yapar diye soranlar olabilir, evet kurumlar da bazen yanlış UYGULAMA yapabilir. Yanlış olduğunu düşündüğümüz uygulama gerekçelerini belirtelim.
Halen yürürlükte olan 11/02/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat kanunu Uçak, telgraf ve diğer vasıtalarla tebligat ve ücretleri başlıklı bölümü:
Elektronik tebligat:
MADDE 7/a - (Ek madde : 11/1/2011-6099/3 md.) Tebligata elverişli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapılmasını isteyen kişiye, elektronik yolla tebligat yapılabilir.
Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere elektronik yolla tebligat yapılması zorunludur. Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır.
Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar yönetmelikle belirlenir denilmekte ve
19.01.2013 tarih ve 28533 sayılı Elektronik Tebligat Yönetmeliğinde de;
Tanımlar başlıklı MADDE 3’de – (1) Bu Yönetmelikte geçen;
a) Elektronik tebligat: Bu Yönetmelik kapsamına uygun olarak elektronik ortamda yapılan tebligatı,
b) Elektronik tebligat adresi: Muhatap ve tebligatı çıkaran merciye ait olan elektronik tebligata elverişli kayıtlı elektronik posta adresini,
Elektronik tebligat adresi edinme
MADDE 6 –
(3) Elektronik tebligat hizmetinden yararlanacak muhatap, elektronik tebligata elverişli kayıtlı elektronik posta adresi edinir.
Elektronik tebligat hizmetinden yararlanma
MADDE 7 – (1) Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere, elektronik yolla tebligat yapılması zorunludur. Gerçek kişiler ve diğer tüzel kişiler elektronik tebligattan isteğe bağlı olarak yararlanır.
(2) Kendilerine yalnızca elektronik yolla tebligat yapılması zorunlu olan muhatapların, tebligat çıkarmaya yetkili merciler nezdindeki işlemlerinde elektronik tebligat adreslerini bildirmeleri zorunludur.
(3) Kendilerine zorunlu olarak elektronik yolla tebligat yapılması gereken muhataplara, elektronik tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde, Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. Bu tebligatta ayrıca, müteakip tebligatların elektronik ortamda yapılacağı bildirilir.
(4) Kendilerine elektronik yolla tebligat yapılması isteğe bağlı olan muhatapların, elektronik yolla tebligat almak istemeleri halinde, tebligat çıkarmaya yetkili merciler nezdindeki işlemlerinde elektronik tebligat adresini bildirmeleri gerekir. Bu muhatapların, tebliğ çıkaran merciye bildirdiği adresin elektronik tebligata elverişli olmaması halinde, bunlara, Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır. Bu durumda gönderilecek tebligata, muhatabın bildirmiş olduğu adresin, elektronik tebligata elverişli olmadığına ilişkin şerh düşülür.
Muhatabın elektronik tebligatı alma usulü MADDE 12 de;
(1) Muhatap elektronik tebligat hesabına, güvenli elektronik imzasını kullanarak veya hizmet sağlayıcı tarafından verilen parola ve şifre ile birlikte telefonuna kısa mesajla gelen tek kullanımlık şifre vasıtasıyla erişir.
2) Hizmet sağlayıcı, elektronik tebligatı sadece bu tebliği almaya yetkili olan kişiye ulaştırmayı garanti eder. Tebliği almaya yetkili kişinin, kimlik doğrulaması hizmet sağlayıcı tarafından yapılır.
(3) Vekile veya kanuni temsilciye yapılacak elektronik tebligatlarda, Kanun hükümlerine uygun olarak ikinci fıkra hükümleri uyarınca işlem yapılır. Şeklinde tanımlamakta ve tarif etmektedir.
Oysaki Maliyenin uygulamış olduğu e-tebligatın yasal dayanağı 213 sayılı Vergi Usul Kanunun Madde 107/A maddesinde,
(6009 sayılı Kanunun 7 nci maddesiyle eklenen madde; Yürürlük; 01.08.2010) Bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93 üncü maddede sayılan usullerle bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabilir.
(6637 sayılı kanunun 5 inci maddesiyle eklenen fıkra yürürlük;07.04.2015) Elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.
Maliye Bakanlığı, Elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir, denilmekte ve yine bu maddeye ilişkin 456 sayılı Vergi Usul Kanunu tebliği ile uygulamayı yürürlüğe koymuş, 467 sayılı Vergi Usul Kanunu tebliği ile yürürlüğü 01.04.2016 tarihine ertelemiştir.
Maliyenin uygulamasına göre Anonim, Limited ve Sermayesi Paylara bölünmüş komandit şirketlerin yetkilileri, tebliğ ekinde yer alan ELEKTRONİK TEBLİGAT TALEP BİLDİRİMİ ile bağlı bulundukları vergi dairelerine gerekli bilgileri doldurmak suretiyle başvurmaları gerekiyor.
Gerçek kişiler de ise aynı yöntemi kullanarak başvuracakları gibi , Gelir İdaresi başkanlığının açmış olduğu e-tebligat portalından gerekli bilgileri girmek suretiyle de yapabilmektedirler. Bu başvuruya, e-tebligatın olduğunu bildiren mesaj için GSM numarası veya e-posta adresi yazılmakta olup bunlardan her ikisini yada sadece birini seçme şansı verilmektedir.
Peki sonra ne olacak? Gerçek kişilerin ve tüzel kişi yetkililerinin, e-tebligat başvurusu sırasında vermiş olduğu iletişim bilgilerine idare tarafından tebligatınız var, diye bir mesaj iletilecek.Bu mesaj sonrasında, muhatap https://intvrg.gib.gov.tr adresine erişim sağlayarak e-tebligat sistemine giriş yapıp kendisine tebliğ edilen belgeyi sistem üzerinden alabilecek.Uygulama idarenin yükünü alma hususunda oldukça faydalı ancak; e-tebligat yöntemi ile ilgili bir hayli sorun doğacak.
Şöyle ki; 7201 sayılı tebligat kanunu ve ilgili yönetmeliğinde e-tebligatın kullanımı ile Maliyenin kullanımı farklılık arz etmekte. Maliyenin yönteminde, e-mail veyahut GSM numarasına gönderilen tebliğiniz var içerikli bir mesajın/iletinin ulaştığı tarihi takip eden, beş gün içinde tebliğ edilmiş sayılmaktadır. Bugün ülke genelinde vergi mükelleflerinin hatrı sayılır bir bölümü e-mail kullanmamaktadır. Kullanılsa bile her gün aktif kullanıldığını söylememiz mümkün değildir. Dolayısıyla bir çok vergi mükellefi e-tebligat için GSM numaralarını kullanacaklar. Diğer taraftan kişiler GSM numaralarını da mail adreslerini de dilediği ve istediği gibi değiştirme hakkına da sahipler ve değiştirenler olacaktır. O halde bu durumdaki vergi mükellefleri için, değişmeden önceki e-mail yada Kısa mesaj Servisi yöntemleri ile tebligat yapılırsa ne olacak? Veyahut e-tebligat bildirimi geldi muhatap vergi mükellefi hiçbir şey yapmadı Gelir İdaresi başkanlığına göre tebliğ edilmiş sayılacak.
Oysaki; tebligat kanunun da temel ilke “MUTTALİ OLMAK (ÖĞRENME)” dir. Bu durumda muhatap vergi mükellefleri kendilerine yapılan e-tebligatı ne zaman öğrenmiş olacak? Sisteme girip e-tebligatı görünce. Bilinçli ya da bilinçsiz sisteme girilmedi, yani muhatap MUTTALİ OLMADI “ÖĞRENMEDİ” idare tebligatı yaptım saydı ve gerekli işlemleri yaptı. Bu tür durumlarda; İdareye karşı açılan davalarda, tebligatın usule uygun yapılmadığı gerekçesi ile tebligatın iptali veya hiç yapılmadığı yönünde kararların çıkması kuvvetle muhtemel olacaktır. Çünkü; tebligat kanununa göre e-tebligat yapılmadı. Yani 7201 sayılı kanunda belirtilen muhatap vergi mükelleflerinin KAYITLI ELEKTRONİK POSTALARINA tebligat yapılmadı. Böyle durumlar da hem Tebligat göndericisi Maliye, hem de muhatap vergi mükellefleri mağdur olacaklardır.
Maliye açısından;
-Yapılan tebligat geçersiz sayılıp sil baştan yeniden tebligat yapılacak,
-Süreli olan belgeler zamanında ulaşmamış sayılacak,
-Zamanaşımından dolayı vergi ve vergi cezaları tahsil edilemez duruma düşecek,
-İş yükü artacak vs. gibi nedenleri sıralayabiliriz.
Vergi mükellefleri açısından;
-Geçersiz tebligatlardan ötürü hesaplarına ve gayrimenkullerine haciz işlemi yapılabilir,
- İtiraz edebilecekleri vergi ve vergi cezalarına karşı, zamanında itiraz edilmedi diye itirazlarda bulunamayabilecekler, haklarından mahrum kalabilecekler,
-Haklarını aramak için hukuki bir mücadele vermek ve ek maliyetlere katlanmak gerekebilecek,
- İstenen defter ve belgeleri zamanında teslim etmeme gerekçesi ile ciddi sorunlarla karşılaşabilecekler. Bunlardan en önemlisi Vergi Usul Kanunu 359. Maddesine karşı sorumlu durumu gelmek olabilir. Uygulamada saymadığımız/sayamadığımız başkaca sorunlarla da karşılaşılabilir.
Sonuç olarak; uygulama bu hali ile devam ederse, gerek Maliye İdaresi, gerekse Vergi Mükellefleri açısından hak düşürücü sonuçlara yol açması, kaçınılmaz olabilir. Maliye uygulamayı, Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler yönünden tebligat kanununa uygun bir şekle getirmeli ya da eski usuller ile tebligat yapmaya devam etmeli. Aksi halde e-tebligat ile ilgili birçok davalık olaylar söz konusu olabilecektir.
12.04.2016
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.