1- GİRİŞ
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 148, 149 ve Mükerrer 257’nci maddelerinin Maliye Bakanlığı'na verdiği yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiştir.
Daha sonra, 362 ve 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle de bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmıştır. 04.02.2010 tarih ve 27483 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 396 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile de söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri açıklanmıştır.
Bu yazımızda, ikinci el araç ticareti yapanlar ile vergi mükellefi olan işletmelerin vergi mükellefi olmayanlardan aldıkları araçlara yönelik “Gider Pusulası” düzenlenip düzenlenemeyeceği ve bu alımlara yönelik “Ba” bildirimine konu edilmesinin kayıt dışılığı önleme konusunda gerekli olup olmadığı hususunda düşüncelerimize yer verilecektir.
2-“Ba-Bs” Formlarının Ortaya Çıkış Amacı:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun (148, 149 ve Mükerrer 257/4’üncü maddelerinin) Maliye Bakanlığı'na verdiği yetkiye dayanılarak, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflere belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiştir.
Söz konusu yükümlülük kayıt dışı ekonominin en büyük sorunu olan SMİYB düzenleme ve kullanma fillerinin tespitine yönelik vergi mükelleflerin çapraz denetime tabi tutularak risk odaklı denetimin yapılmasını sağlamaktır.
3-“Ba-Bs” Formlarının Bildirme Yükümlülüğü:
Belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs) ile bildirme yükümlülüğü, bilanço esasına göre defter tutan mükellefleri kapsamaktadır.
Bilanço esasına göre defter tutmakta iken, işletme hesabı esasına geçen mükellefler, işletme hesabına geçtikleri hesap döneminden itibaren bildirimde bulunmayacaklardır. Buna karşın, işletme hesabına göre defter tutmakta iken, bilanço esasına geçen mükelleflerin, bilanço esasına geçtikleri hesap döneminden itibaren bildirim formu verme zorunlulukları bulunmaktadır.
4- Gider Pusulasının Kanuni Düzenlemesi:
4.1- 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Öncesi Düzenleme:
Gider Pusulası, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) 234’üncü maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre; “Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin: Vergiden muaf esnafa; yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia içinde tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir. Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur.” hükmü ile gider pusulasını kimlerin, kimlere, nasıl düzenleyeceği ve fatura yerine geçeceği belirlenmiştir.
Maliye Bakanlığı, VUK’un mükerrer 257’nci maddesinin verdiği yetkiyi kullanarak gider pusulasının kullanım alanını yayımladığı çeşitli tebliğlerle genişletmiştir. VUK’un 234’üncü maddesine 141 Sıra No’lu VUK Genel Tebliği ile “Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir.” hükmü eklenmiştir. Bu hükümle gider pusulalarının şekil şartları belirlenerek seri ve sıra numarasının bulunması zorunlu kılınmıştır. VUK’un 173 Sıra No’lu Tebliği ile “oyun sonucu müşterilere dağıtılacak ikramiyeler ile müşteriler tarafından iade edilecek jeton bedelleri ise Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun olarak düzenlenecek "gider pusulası" ile belgelendirilebilecektir.” hükmü eklenmiştir.
01.02.1994 tarih ve 21536 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 225 Sıra No’lu VUK Genel Tebliği ile Gider Pusulasının şekil ve usulüne yönelik aşağıdaki düzenlemeler yapılmıştır;
Yukarıda belirtilen hükümler ile gider pusulasının içeriğinin, şekil şartlarının ve nasıl ve kimlerce düzenlenmesi gerektiği belirlenmiş olup bu şartlardan herhangi birisini sağlamayan belgenin gider pusulası olarak kabul edilmeyeceği ve hiç düzenlenmemiş sayılacağı açıkça hüküm altına alınmıştır.[1]
4.2- 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Sonrası Düzenleme:
213 sayılı Kanunun 234’üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabı ve çiftçiler, bu Kanun kapsamındaki belgeleri düzenleme zorunluluğu bulunmayanlara yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları mallar (gerçek usulde vergilendirilmeyen çiftçilerden satın aldıkları mallar hariç) için işi yapana veya malı satana imza ettirecekleri gider pusulası düzenlerler. Vergiden muaf esnaf için düzenlenen gider pusulası, bu kişiler tarafından verilmiş fatura hükmündedir.”
Gider pusulası, işin mahiyeti, emtianın cins ve nev'i ile miktar ve bedelini ve iş ücretini ve işi yaptıran ile yapanın veya emtiayı satın alan ile satanın adlarıyla soyadlarını (Tüzel kişilerde unvanlarını) ve adreslerini ve tarihi ihtiva eder ve iki nüsha olarak tanzim ve bir nüshası işi yapana veya malı satana tevdi olunur.
Gider pusulaları, seri ve sıra numarası dahilinde teselsül ettirilir.
“Gider pusulası, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen gider pusulası hiç düzenlenmemiş sayılır.
İkinci fıkrada belirtilen bilgileri ihtiva etmeleri kaydıyla;
a) Malın veya hizmetin bedelinin, dördüncü fıkrada belirtilen süre dâhilinde satıcıya; 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanununda tanımlanan banka, 20/6/2013 tarihli ve 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yetkilendirilmiş ödeme kuruluşları veya 9/5/2013 tarihli ve 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununa göre kurulan Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi aracılığıyla ödenmesi halinde, bu kurumlarca düzenlenen belgeler,
b) 7/11/2013 tarihli ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında satın alınan malların gider pusulası düzenlemek zorunda olanlara iade edilmesinde, 6502 sayılı Kanun uyarınca iade edilecek tutarların, (a) bendinde yer alan kurumlar aracılığıyla iadesinde bu kurumlarca düzenlenen belgeler,
c) Bu Kanuna göre belge düzenleme zorunluluğu bulunmayan kamu kurum ve kuruluşlarının, tabi oldukları ilgili mevzuat dâhilinde, yaptıkları işler veya sattıkları mallar için düzenledikleri belgeler, gider pusulası yerine geçer.
Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.”[2]
5- Araç Alımlarının “Gider Pusulası” İle “Ba” Bildirimi Hakkında Verilen Özelgeler :
Makalemizin konusunu oluşturacak kısma gelirsek, noterden Araç Satış Sözleşmesi ile satın alınan araçların bilanço esasına göre defter tutan mükellefler tarafından “Ba” bildirim formuna dahil edileceği hususunda bir tereddüt zaten söz konusu değildir. Zaten, konu ile ilgili Bakanlık tarafından verilen özelge de bu durumu teyit etmektedir. Özelgelerden bazıları şu şekildedir.
5.1- Araç Alımına Yönelik “Ba” Bildirimi Hakkında Özelge:
T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü tarafından 07.12.2011 tarihinde verilen özelge:
“….213 sayılı VUK’nun 229’uncu maddesinde; fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olarak tanımlanmıştır. Kanunun 231’inci maddesinin 5 numaralı bendinde de; faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami 7 gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmemiş olan faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı, 232’nci maddesinde ise, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin, birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, serbest meslek erbabına, kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere, vergiden muaf esnafa sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunların da fatura istemek ve almak mecburiyetinde oldukları hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun "İspat Edici Kağıtlar" başlıklı 227’nci maddesinin birinci fıkrasında; "Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir." hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan mezkur Kanun'un 234’ncü maddesinde; "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin: …
3. Vergiden muaf esnafa;
… Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir." hükmü mevcuttur.
Buna göre, şirketiniz tarafından vergi mükellefiyeti olmayan şahıslardan alınacak arsa veya ikinci el taşıtlar için gider pusulası düzenlenmesi ve bu kişilere imzalatılması gerekmektedir. Bununla birlikte vergi mükellefiyeti olmayan şahıslara yapılacak satışların da fatura ile belgelendirilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, 213 sayılı VUK’nun 148, 149 ve Mükerrer 257’nci maddelerinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirme yükümlülüğü getirilmiştir.
362 ve 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmış, 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile de söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden belirlenmiştir.
Söz konusu 396 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin, 1.2.1. bölümünde, bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edileceği belirtilmiştir.
Bu itibarla; vergi mükellefiyeti olmayan şahıslara yapılan arsa, taşıt vb varlıkların alım ve satımlarının katma değer vergisi hariç 5.000-TL ve üzerinde olması halinde 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer alan esaslar çerçevesinde Ba - Bs bildirim formuna dahil edilmesi gerekmektedir.” şeklinde beyan edilmiştir.[3]
5.2- Araç Alımına Yönelik “Gider Pusulası” Düzenlenmesi Hakkında Özelgeler:
ÖZELGE:1 T.C. Maliye Bakanlığı, Gelirler Genel Müdürlüğü tarafından 16.11.1999 tarih ve B.07.0.GEL.0.44/4422-33/49938 sayılı özelge:
“ ...birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin vergiden muaf esnafa yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için gider pusulası düzenlemeleri ve bu belgeyi işi yapana veya emtiayı satana imza ettirmeleri gerekmektedir. Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinin 13 numaralı bendinde, 4108 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle “diğer kişilerden” satın alınan mal ve hizmet için yapılan ödemeler vergi tevkifatının kapsamı dışına çıkartıldığından esnaf muaflığı kapsamı dışında kalan diğer kişilere yapılan ödemelerden tevkifat yapılmayacaktır. Bu nedenle, şirketiniz tarafından nihai tüketiciden alınan otomobil için gider pusulası düzenlenmesi ancak, vergi tevkifatının yapılmaması gerekmektedir.” şeklinde görüş bildirmiştir.[4]
ÖZELGE:2 T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü tarafından 08.06.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.16.01-2010-GVK-94-70-373 sayılı özelge:
“...araç satış sözleşmesinin Vergi Usul Kanunu’nda yer alan vesikalardan biri olmaması nedeniyle, vergi mükellefiyeti olmayan kişiden araç satış sözleşmesi ile satın aldığınız taşıt için gider pusulası düzenlemeniz gerekmekte olup, Gelir Vergisi Kanunu’nun 94’üncü maddesinde, esnaf muaflığından yararlanmayan ve vergi mükellefiyeti bulunmayan şahıslardan yapılan alımlar için tevkifat yapılacağına dair hüküm bulunmadığından gelir vergisi tevkifatı yapmanıza gerek bulunmamaktadır.”[5]
ÖZELGE:3 T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü tarafından 15.02.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.18.02-32229-7763-77 sayılı Noter satış senedi ile alınan araçlara fatura düzenlenip düzenlenmeyeceği hakkında özelge:
“……. 234'üncü maddesinde; "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin:
...
3. Vergiden muaf esnafa;
...
Yaptırdıkları işler veya onlardan satın aldıkları emtia için tanzim edip işi yapana veya emtiayı satana imza ettirecekleri gider pusulası vergiden muaf esnaf tarafından verilmiş fatura hükmündedir. Bu belge, birinci ve ikinci sınıf tüccarların, zati eşyalarını satan kimselerden satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edilir." hükmü mevcuttur.
Öte yandan, aynı Kanun'un 353'üncü maddesinde; "Verilmesi ve alınması icabeden fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu ile serbest meslek makbuzlarının verilmemesi, alınmaması veya düzenlenen bu belgelerde gerçek meblağdan farklı meblağlara yer verilmesi halinde; bu belgeleri düzenlemek ve almak zorunda olanların her birine, her bir belge için 10.000.000 liradan (393 Sıra No.lu V.U.K Genel Tebliği ile 1.1.2010'dan itibaren 160 -TL) aşağı olmamak üzere bu belgelere yazılması gereken meblağın veya meblağ farkının % 10'u nispetinde özel usulsüzlük cezası kesilir." açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin işletmelerinde kayıtlı olan ve noter satış senedi ile aldığınız araçların kayıtlarınıza intikal ettirilebilmesi için mutlaka araç satışı yapan mükellefler tarafından tarafınıza fatura düzenlenmesi, nihai tüketicilerden alınan araçlar için ise tarafınızca nihai tüketiciler adına gider pusulası tanzim edilmesi ve bu kişilere imzalatılması gerekmektedir. ” şeklinde görüş bildirmiştir.[6]
ÖZELGE:4 T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü tarafından 13.08.2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[232-2012/VUK-1- . . .]—2532 sayılı özelge:
“…….Bu itibarla, vergi mükellefi olmayan kişilerden noter satış senedi ile satın aldığınız araçlar için gerçek satış bedeli üzerinden gider pusulası düzenlemeniz gerekmekte olup söz konusu araçlar için yapacağınız ödemelerden gelir vergisi tevkifatı yapılmasına gerek bulunmamaktadır.” şeklinde görüş bildirmiştir.[7]
ÖZELGE:5 T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü tarafından 20.04.2017 tarih ve 39044742-KDV.29-110372 sayılı özelge:
“…….Bu itibarla noter satış senedinin Vergi Usul Kanununda yer alan vesikalardan biri olmaması nedeniyle, vergi mükellefiyeti olmayan kişiden satın alınan araç için noter satış sözleşmesinin düzenlendiği tarihten itibaren yedi günlük süre içerisinde gider pusulası düzenlenmesi gerekmektedir.” şeklinde görüş bildirmiştir.[8]
6- Araç Alımında “Gider Pusulası” Düzenlenmesi Hakkında Yargının Düşüncesi:
13.12.2017 tarihli Resmi Gazete’de Danıştay Üçüncü Dairesisin nihai tüketiciden satın alınan araç için gider pusulası düzenlemediği nedeniyle VUK’un 353 üncü maddesinin birinci bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kararı yayımlandı.
Danıştay Üçüncü Dairenin 13 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan Kanun Yararına bozma kararları; nihai tüketiciden taşıt alımında noter satış senedinin ispat edici belge olarak yeterli olduğu, mükellefin bu işlem için ayrıca gider pusulası düzenlemesine ilişkin herhangi kanuni düzenleme ve bu konuda idareye verilmiş bir yetki de bulunmadığı gerekçesi ile nihai tüketiciden taşıt alımında gider pusulası düzenlenmediği için kesilen usulsüzlük cezasının hukuka uygun olmadığı yönünde hüküm tesis etmiştir.
Kararın ayrıntılarından önce, Kanun yararına bozma kavramına kısaca değinmek gerekir. Kanun yararına bozma, tüm hukuki yollar tüketildikten ve karar kesinleştikten sonra, Danıştay Başsavcılığı’nın verilen kararı hukuka uygun olmadığını düşündüğü durumlarda başvurulabilen yargı yoludur. Verilen karar somut olayda etki etmemekte ancak karardan sonraki olaylar için yol gösterici olmaktadır.
Dava Konusu Olay
Davacı şirket, nihai tüketiciden satın aldığı araç için gider pusulası düzenlememiş, bu husus şirket müdürü nezdinde tutulan tutanakla tespit edilmiş ve VUK 353’üncü madde uyarınca gider pusulası düzenlenmediği için özel usulsüzlük cezası kesilmiştir. Şirket, bunun üzerine konuyu yargıya taşımıştır. Vergi Mahkemesi; özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir.
Bu karara karşı yapılan itirazı reddederek kararı onayan Bölge İdare Mahkemesi’nin kararının düzeltilmesi istemini reddeden Bölge İdare Mahkemesi’nin kararının, Danıştay Başsavcılığı tarafından, davacı şirketin noter senedi ile nihai tüketiciden satın aldığı otomobil için gider pusulası düzenlenmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezasında kanuna uyarlık görülmediğinden kanun yararına bozulması istenmiştir.
Danıştay Başsavcısının Kanun Yararına Bozma Talep Gerekçesi
Kanun yararına bozma Danıştay Başsavcılığı tarafından yapılmıştır. Danıştay Başsavcılığının gerekçesi aşağıdaki gibidir:
“… Danıştay Başsavcılığı tarafından; 213 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (B) bendinde yer alan, vergiyi doğuran olay ve olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği hükmü ile vergilendirmede serbest delil sisteminin kabul edildiği, yükümlülerin öncelikle 213 sayılı Kanunda sayılan belgeleri, bu belgelerin kapsamadığı iş ve işlemler açısından hukuken geçerli her türlü belgeyi ispatlama vasıtası olarak kullanabilecekleri, yükümlülerin kullanmak mecburiyetinde oldukları, düzenlenmesi ve alınması gereken belgelerin Kanunun 229 ila 242’nci maddelerinde belirtildiği, Kanunun “Gider pusulası” başlıklı 234 üncü maddesinde de birinci ve ikinci sınıf tüccarlarla, kazancı basit usulde tespit edilenlerin ve defter tutmak mecburiyetinde olan serbest meslek erbabının ve çiftçilerin, vergiden muaf esnafa; yaptıkları işler veya onlardan satın aldıkları altın, mücevher gibi kıymetli eşya için de tanzim edileceğinin hüküm altına alındığı, mevcut düzenleme uyarınca; ticaret ve serbest meslek erbabı veya vergiden muaf esnaf olarak kabulü mümkün bulunmayan nihai tüketcilerden, altın ve mücevher gibi kıymetli eşya niteliği taşımayan diğer eşyanın alımında gider pusulası düzenlenmesi zorunluluğu bulunmadığından, davacı şirketin noter senedi ile nihai tüketiciden satın aldığı otomobil için gider pusulası düzenlenmediğinden bahisle kesilen özel usulsüzlük cezasında kanuna uyarlık görülmediğinden kanun yararına bozulması istenilmiştir. “
KARAR
Bu talep üzerine Danıştay Üçüncü Dairesi;
“Davacı şirketin, noter satış senediyle satın aldığı otomobilin, 213 sayılı Kanunun 234 üncü maddesinde belirtilen altın, mücevher gibi kıymetli eşya niteliği taşımadığının ve aracın satıcısının vergiden muaf esnaf olmadığının tartışmasız olduğu olayda, alım satıma konu araçla ilgili olarak gider pusulası düzenlemesi zorunluluğundan söz edilemeyeceğinden, ulaştığı aksi yöndeki yargıyı hükme esas alarak davayı reddeden vergi mahkemesi kararının onanmasına ilişkin kararı karşı yapılan karar düzeltme işleminin reddi yolundaki bölge idare mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. “şeklinde hüküm tesis etmiştir.[9]
7- SONUÇ
Makalemizdeki açıklamalar doğrultusunda, vergi mükellefiyeti olmayan kişilerden noterden (Noter, noterlik mesleğini yapan kişidir. Noterlik bir kamu hizmetidir. Noterler, hukuki güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirir ve kanunlarla verilen başka görevleri yaparlar.) Araç Satış Sözleşmesi ile satın alınan taşıtlar için;
[1] 225 SIRA NO'LU VERGİ USUL KANUNU GENEL TEBLİĞİ. Çevrimiçi: https://www.gib.gov.tr/gibmevzuat Erişim Tarihi:30.08.2022.
[2] 7338 SAYILI VERGİ USUL KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Çevrimiçi: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2021/10/20211026-1.htm Erişim Tarihi:30.08.2022.
[3] T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü 07.12.2011 Tarih ve B.07.1.GİB.4.33.15.02-2011/720-4-97 Sayılı Özelge. Çevrimiçi: https://gulbenkmusavirlik.com/tr_mukellefiyeti-olmayan-sahislardan-alinan-veya-bu-kisilere-satilan-arsa-tasit-vb-varliklarin-alim-satimlarinin-ba-ve-bs-formuna-dahil-edilip-edilmeyecegi-hk-4014.html Erişim Tarihi:
[4] T.C. MALİYE BAKANLIĞI Gelirler Genel Müdürlüğünün 16.11.1999 tarih ve B.07.0.GEL.0.44/4422-33/49938 sayılı özelge. Çevrimiçi: https://www.alomaliye.com/2000/11/16/sirket-tarafindan-nihai-tuketiciden-alinan-otomobil-icin-gider-pusulasi-duzenlenmesi-ancak-tevkifat-yapilmamasi-hk/ 30.08.2022.
[5] Cem Barlas ASLAN, TÜRK VERGİ SİSTEMİNDE GİDER PUSULASI UYGULAMASI RECEIPT FOR NON-TAXPAYERS IN TURKISH TAX SYSTEM, Çevrimiçi: http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/m2014-111-1366 Erişim Tarihi: 30.08.2022.
[6] T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü tarafından 15.02.2011 tarih ve B.07.1.GİB.4.06.18.02-32229-7763-77 sayılı Çevrimiçi: https://www.gib.gov.tr/node/96719 Erişim Tarihi: 30.08.2022.
[7] T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü tarafından 13.08.2012 tarih ve B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[232-2012/VUK-1- . . .]—2532 sayılı özelge. Çevrimiçi: https://www.gib.gov.tr/node/91302 Erişim Tarihi: 30.08.2022.
[8] T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü tarafından 20.04.2017 tarih ve 39044742-KDV.29-110372 sayılı özelge. Çevrimiçi: https://www.gib.gov.tr/noter-satis-sozlesmesi-ile-alinan-arac-bedeli-uzerinden-kdv-indirilip-indirilmeyecegi-ile-belge Erişim Tarihi:30.08.2022.
[9] Danıştay 3’üncü Daire Başkanlığı Kararı. Çevrimiçi: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2017/12/20171213-13.pdf Erişim Tarihi: 30.08.2022
01.09.2022
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.