İvazsız şekilde intikal eden gayrimenkullerin elden çıkarılması ilk bakışta değer artış kazancı ancak Gelir Vergisi Kanunu mükerrer madde 80/6 da ki parantez içi hüküm gereği verginin konusuna girmemektedir diyebilirsiniz. Bazı durumlarda ivazsız intikal eden gayrimenkuller ticari kazanç kapsamında değerlendirilmektedir. İvazsız şekilde intikal eden gayrimenkullerin cins tahsisi yapılarak üzerinde bina inşa edilerek dairelerin satılması veya kat karşılığı müteahhide verilerek elde edilen dairelerin satılması halleri dışında, süreklilik arz etmesinden bahisle ticari kazanç kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği verilmiş bir özelge kapsamında açıklanacaktır.
Gelir Vergisi Kanunu’nun Değer Artış Kazançları başlıklı 80. maddesinin 6. bendinde “İktisap şekli ne olursa olsun (ivazsız olarak iktisap edilenler hariç) 70 inci maddenin birinci fıkrasının (1), (2), (4) ve (7) numaralı bentlerinde yazılı mal (gerçek usulde vergiye tâbi çiftçilerin ziraî istihsalde kullandıkları gayrimenkuller dahil) ve hakların, iktisap tarihinden başlayarak (5615 sayılı kanunun 5 inci maddesiyle değişen ibare Yürürlük; 1/1/2007 tarihinden geçerli olmak üzere 04.04.2007) beş yıl içinde elden çıkarılmasından doğan kazançlar (Kooperatiflerin ortaklarına bu sıfatları dolayısıyla tahsis ettikleri gayrimenkulleri tahsis tarihin de ortak tarafından satın alınmış sayılır.) hükmü yer almaktadır.
Daha önce de belirttiğimiz gibi yazımızın konusunu ivazsız şekilde elde edilen Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesinin 1, 2, 4 ve 7. maddesindeki gayrimenkuller, gayrimenkul olarak tescil edilen haklar, gemi ve gemi paylarının ivazsız olarak intikalinden itibaren beş yıl içerisinde elden çıkarılması halinde ticari kazanç kapsamına girip girmediğinin verilmiş bir özelge kapsamında değerlendirilmesi oluşturmaktadır. (Bundan sonra kısaca gayrimenkul olarak bahsedilecektir.)
Gelir Vergisi Kanunu’nun 70. maddesinin 1, 2, 4 ve 7. bentleri aşağıdaki gibidir.
1. Arazi, bina (Döşeli olarak kiraya verilenlerde döşeme için alınan kira bedelleri dahildir), maden suları, menba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların mütemmim cüzileri ve teferruatı;
2. Voli mahalleri ve dalyanlar;
4. Gayrimenkul olarak tescil edilen haklar;
7. (202 sayılı Kanunun 35'inci maddesiyle değişen bent) Gemi ve gemi payları (Motorlu olup olmadıklarına ve tonilatolarına bakılmaz) ile bilumum motorlu tahmil ve tahliye vasıtaları;
Yukarıda yer alan hükümlere göre ivazsız şekilde intikal eden gayrimenkullerin elden çıkarılması değer artış kazancının konusuna girmemektedir. İvazsız olarak intikal etmemiş olsa 5 yıl içerisinde elden çıkarılması değer artışı kapsamında değerlendirilecektir.
İvazsız olarak intikal eden gayrimenkullerin elde çıkarılması halinde ticari kazanç kapsamında değerlendirme yapılacak iki durum vardır. Bunlardan birincisi yıllardan beri idare ile yargı arasında ihtilaf konusu olan cins tahsisi sureti ile arsaların üzerinde bina yapılarak veya müteahhide kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile verilerek elde edilen dairelerin satılması hususu, diğeri ise ivazsız şekilde intikal eden gayrimenkullerin ticari bir organizasyon oluşturacak veya süreklilik arz edecek şekilde elden çıkartılmasıdır. Bizim burada üzerinde durduğumuz husus süreklilik hususunun aşağıda yer alan bir özelge kapsamında değerlendirilmesidir.
İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nca 14/08/2012 tarihinde 84098128- 120-762 sayı ile verilmiş özelge de yer alan hüküm şu şekildedir;
“Buna göre, alım ve satıma konu edilen gayrimenkulün ivazsız iktisap edilmesi nedeniyle, bu gayrimenkulün satışından elde edilen kazancın değer artışı kazancı olarak vergilendirilmesi söz konusu olmayacaktır.
Ancak, söz konusu gayrimenkulün satışının ticari bir organizasyon içerisinde yürütülmesi veya bu tür organizasyon içinde yürütülmemekle beraber aynı kişiye farklı tarihlerde veya farklı kişilere aynı tarihte satılması veya birbirini izleyen yıllarda satılması durumunda ise yapılan satışlar devamlı olarak gayrimenkul alım-satım işiyle uğraşıldığına karine teşkil edeceğinden, elde edilen kazancın Gelir Vergisi Kanunu'nun 37'nci maddesi çerçevesinde ticari kazanç olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.”
Söz konusu özelge de yer alan bu hükme göre, bir şahsa miras yolu ile 4 adet daire ile 3 adet arsa kalsa, ticari bir organizasyon oluşturmasa bile bunu aynı tarihte aynı kişiye veya farklı kişilere birbirini izleyen yıllarda satarsa bu ticari kazanç olarak gelir vergisine tabi tutulacak, ve söz konusu şahıs bu işlem neticesinde fatura düzenlemek zorunda olacak, KDV mükellefiyeti oluşacak ve KDV hesaplayacaktır.
Ancak biz bu özelgeye katılmıyoruz, çünkü Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesinin 4. fıkrasında gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleri ile devamlı olarak uğraşanların bu işlerden elde ettikleri kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiştir. Buna göre bedelsiz olarak, örneğin miras yoluyla intikal eden bir gayrimenkulde alım işlemi yoktur, bedelsiz bir edinme vardır, satım işleminin sürekliliği için alımında sürekli olması gerekmektedir, belirttiğimiz gibi burada alım değil bedelsiz bir edinim vardır, ayrıca Gelir Vergisi Kanunu’nun 1. maddesi gelirin safi olduğunu belirtmiştir. Bu özelgeye göre söz konusu gayrimenkullerin hasılat tutarının ne kadarı kazanç olarak vergiye tabi tutulacaktır, özelgenin mantığına göre bedelsiz bir edinim olduğuna göre hasılat tutarının tamamı kazanç olacaktır, böyle bir durum daha önce belirttiğimiz gibi Gelir Vergisi Kanunu’nun safilik ilkesine de ters düşecektir. Belirtiğimiz bu nedenlerle, verilmiş olan özelgenin Gelir Vergisi Kanunu’nun ilgili maddelerine ve kanunun temel ruhuna aykırı olduğunu düşünmekteyiz.
Kaynakça:
- 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu
- İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 14/08/2012 tarih ve 84098128- 120-762 sayılı özelgesi
04.01.2021
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.