Vergi mükelleflerinin kullanımında ve saklanmasında özen göstermeleri gereken belgelerden biri olan fatura, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229’uncu maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre, fatura satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır. 6102 sayılı Türk ticaret kanununun 21.inci maddesinde ise fatura ve teyit mektubuna yer verilmiştir.
Fatura, mal veya hizmet tesliminin belgesi niteliğinde olup; malın alıcıya teslimi anında irsaliyeli fatura düzenlenebilmektedir. Malın alıcıya teslim edilmek üzere satıcı tarafından taşındığı ve taşıttırıldığı hallerde satıcının, teslim edilen malın alıcı tarafından taşınması veya taşıttırılması halinde alıcının , taşınan veya taşıttırılan mallar için sevk irsaliyesi düzenlemesi ve taşıtta bulundurması gerekmektedir.
213 s.VUK ‘nun 231.inci maddesinde fatura nizamına yönelik düzenlemeler yer almakta olup, faturaların seri ve sıra numarası halinde teselsül ettirileceği, muhtelif şube ve kısımlar için her biri ayrı numara ile başlamak üzere ayrı ayrı fatura kullanıldığı takdirde bu faturalara şube ve kısımlara göre özel tefrik yapılması ,faturaların mürekkeple,makine ile veya kopya kurşun kalemle doldurulması en az bir asıl bir örnek olarak düzenlenmesi ,birden fazla düzenlendiği takdirde her birine kaçıncı örnek olduğunun işaret edilmesi ,faturanın baş tarafına iş sahibinin veya namına imzaya yetkili olanların imzasının bulunması gerekmektedir.
Faturalar malın teslimi veya hizmetin ifa edildiği tarihten itibaren azami 7 gün içerisinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmemiş fatura hiç düzenlenmemiş sayılır.
Bu kanununun 232.inci maddesinin birinci fıkrasına göre fatura düzenlemek zorunda olanlar müşterinin ad ve soyadı, vergi numarası ve hesap numarasının doğruluğundan sorumludur. (Ancak bu sorumluluk aynı maddenin 2.fıkrasının uygulandığı halleri kapsamaz.)Fatura düzenleyenin istemesi halinde müşteri kimliğini ve vergi dairesi hesap numarasını gösterir belgeyi ibraz etmek zorundadır.
Vergi Usul Kanunu genel tebliğ ile belirlenen (2015 T. Yılı fatura düzenleme sınırı 880,00TL) sınırın altında kalsa bile 232.inci maddenin 1-5 bendinde sayılanlar dışında kalanların ve nihai tüketicinin istemesi halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir.
Gelir İdaresi Başkanlığı elektronik teknolojiyi kullanıma alarak e- fatura ve e- defter uygulamasına başlamış olup, zamanla kapsama girecek mükellef sayısını hızla artıracaktır.Bu durum yasal mevzuatında teknolojik gelişmelere uygun hale getirilmesini zorunlu kılmaktadır. Fatura nizamı hükümlerine ıslak imza yanında elektronik imzanın da bulunması, defter tasdikinde, elektronik deftere yer verilerek tasdik zorunluluğu kapsamında olmadığının ve benzeri hükümlere ilişkin düzenlemelerin torba madde yerine (VUK- mükerrer madde :242 elektronik ortamdaki kayıtlar ve elektronik cihazla belge düzenleme) ilgili maddelerde güncellenmesi gerekmektedir.
6102 sayılı Türk ticaret kanununun 21 .inci maddesindeki fatura tanımı;
1-) Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada ( peşin nakit , çek, senet, kredi kartı, veresiye, v.b. şekilde ) gösterilmesini isteyebilir.
2-) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Bu hükümle faturanın satıcı tarafından düzenlendiği tarihin değil alıcının faturayı aldığı tarihten itibaren faturanın miktarına ve tutarına itiraz etmesi gerekmektedir. 8 gün geçtikten sonra faturanın miktarına ve tutarına itiraz edilemez ancak faturada yazılı malın alıcıya veya temsilcisine teslim edildiğinin ayrıca kanıtlanması gerekmektedir.
Mükellefler genel olarak düzenledikleri faturayı kendisi veya imzaya yetkili kıldığı kişilerce imzalanarak müşterilerine vermektedirler.Elektronik fatura ise mali mühür ile onaylanmaktadır.Genel olarak müşteri adına düzenlenen faturalar kopyalı örneği ile imzalanmakta olup, sürekli form kullanan bazı firmalar müşteriye verdikleri faturayı firma kaşesi basarak imzalamakta kendilerinde kalan örnekleri ise imzalamamaktadırlar. Bu durumun Vergi müfettişlerince yapılan usul incelemelerinde tespiti halinde ise VUK -352 /II-7 bendi uyarınca usulsüzlük cezası kesilmektedir. Genel kabul görmüş ilke olarak mükellefler faturanın üst bölümünü imzalayıp kaşelediklerinde fatura bedelini tahsil etmedikleri, faturanın alt bölümünü imzalayıp kaşelediklerinde ise fatura bedelini tahsil ettikleri anlamı çıkmaktadır.
Çok sayıda fatura düzenleyen mükelleflere ıslak imza yerine basılı damga veya matbaada fatura üzerine matbu imza bulundurmak suretiyle fatura düzenleyebilecekleri konusunda GİB tarafından verilmiş özelgeler bulunmaktadır.Bu şekilde fatura kullanılması halinde faturayı basan matbaaya noterden alınan imza örneklerinin bulunduğu onaylı belgeyi vermeleri gerekmektedir. Fatura üzerinde imzası bulunan yetkilinin şirketten ayrılması veya vefatı halinde imzalı belgelerin kullanılmaması gerekmektedir.
2013 T. Yılında müşterisine hiç fatura düzenlemediği tespit edilen bir mükellefe azami 94.000TL tutarında özel usulsüzlük cezası kesilmektedir. Fatura düzenleyip faturanın birinci örneğini imzalayıp müşteriye veren ancak ikinci örneğinin üzerine imza atmayan mükellef ise bir yılda bu şekilde 10.000 adet fatura düzenlediği tespit edildiğinde; ilk fatura için 60,00 TL kalan diğer faturalar için 60,00: 1/4 =15.00TL olmak üzere toplam 150.045,00TL tutarında özel usulsüzlük cezasına muhatap tutulmaktadır. Yapılan bu işlem haksız ve hukuksuzdur. Çünkü hiç fatura düzenlemeyerek vergi kayıp ve kaçağına neden olan bir mükellef hakkında bu tespit yapıldığı takdirde en fazla yıllık 94.000,00TL ceza kesilebilirken faturasını düzenleyip, satış bedelini ve hesaplanan KDV tutarını defter kayıtlarına, beyan ve bildirimlerine intikal ettiren mükellef daha ağır bir yaptırım ile karşı karşıya kalmaktadır.
Danıştay benzeri bir ihtilafa ilişkin olarak verdiği kararda, faturada imza olmamasına ilişkin yapılan tespitin tek tespit olarak kabul edilerek ceza kesilmesi gerektiği yönünde karar vermiştir. Vergi kayıp ve kaçağına neden olmayan usul hatalarının sembolik şekilde cezalandırılmasının, işlendiği öne sürülen fiille orantısız bir ceza öngören 213 sayılı VUK nun 231/4. bendine ilişkin ceza uygulamasında “aynı takvim yılına ilişkin tespit edilen usulsüzlüğün tek fiil sayılması “şeklinde yasal değişlik yapılmasının hukuka ve hakkaniyete daha uygun olacağı görüşündeyim.
Mükelleflerin vergi usul kanununda yazılı bu konuları dikkate alarak, faturanın baş tarafını imzalamayı , sevk irsaliyesinde teslim edene , teslim alana ilişkin imzaları, serbest meslek makbuzunu imzalamayı, gider pusulasında işi yapan veya emtiayı satana imza attırmaları, müstahsil makbuzunu iki nüsha düzenleyerek, birini imzalayarak satıcı çiftçiye vermeye diğerini ona imzalatarak almaları gerekmektedir. Mal tüccar veya çiftçi adına bir adamı veya aracısı tarafından alındığı takdirde makbuz bunlar tarafından düzenlenip imza edilecektir.Ücret bordrosunda ise hizmet erbabının ücreti aldığına dair imzası veya mührü bulunması halinde usul hükümlerine uymuş olacaklardır.
Kaynak :
1-213 s. Vergi Usul Kanunu.
2- 21.10.2011 tarih ve GİB-03/45 sayılı özelge.
23.01.2015
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.