YAZARLARIMIZ
İbrahim Karaduman
Vergi Müfettişi
E. Gelirler Kontrolörü
karaduman1983@yahoo.com



Kredi Derecelendirme Kuruluşunun Yerli ve Milli Olanı Mı, Yoksa Olmayanı Mı Makbul?

Oldukça uzun bir zamandır, biraz da uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarına olan tepki ve kaygıların da etkisiyle “yerli ve milli” kredi derecelendirme kuruluşunun kurulması konusunda girişimler sürüyordu. Hem siyasiler, hem de finansçılar tarafından konuya çok kafa yoruldu.

Girişimler geçtiğimiz hafta sonuca ulaştı ve bir kredi derecelendirme kuruluşumuz oldu. Ancak sıfırdan kurulmak suretiyle değil, satın alma yoluyla. Türkiye Bankalar Birliğinin (TBB) web sayfası üzerinden yapılan açıklamada; Türk banka ve finans kurumları tarafından JCR (Japan Credit Rating) Avrasya’nın % 85,05’lik hissesinin kurucu ortaklarından satın alındığı, Japonya kredi derecelendirme kurumu olan JCR-Japan Credit Rating Agency Ltd. ile de hali hazırda bulunan ortaklığın devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya vardığı belirtildi.

TBB'nin açıklamasına göre, satın almaya ilişkin hukuki sürecin tamamlanmasının ardından JCR Avrasya’nın yeni ortaklık yapısı şu şekilde olacak:

Ortak

Ortaklık Oranı

Borsa İstanbul AŞ.

% 18,50

Japan Credit Rating Agency Ltd.

% 14,95

Finansal Kurumlar Birliği

% 6,00

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği

% 6,00

Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği

% 6,00

Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye Halk Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye İş Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye Vakıflar Bankası T A O.

% 2,86

Türkiye Garanti Bankası A.Ş.

% 2,86

Yapı ve Kredi Bankası A.Ş.

% 2,86

Akbank T.A.Ş.

% 2,86

QNB Finansbank A.Ş.

% 2,86

Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. (Türk Eximbank)

% 2,86

Türk Ekonomi Bankası A.Ş.

% 2,86

Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş.

% 2,86

Albaraka Türk Katılım Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye Sınai Kalkınma Bankası A.Ş.

% 2,86

Ziraat Katılım Bankası A.Ş.

% 2.86

Vakıf Katılım Bankası A.Ş.

% 2,86

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası A.Ş.

% 2,86

Toplam

% 100

Not: % 6,00 ve % 2,86 olarak belirtilen oranlar sırasıyla % 5,9999 ve % 2.8559’dan yuvarlanmıştır. Birlikler alfabetik, bankalar 30.09.2019 tarihi itibariyle aktif büyüklüğüne göre sıralanmıştır.

 

Yukarıdaki tabloya bakıldığında, en büyük hissedarın % 18,50 ile Borsa İstanbul olduğu görülüyor. Yine sermaye piyasası kurumları olan Finansal Kurumlar Birliği, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği ve Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği de % 6’şar hisseye sahipler. Japan Credit Rating Agency Ltd.’ye ait olan % 14,95’lik hisseyi dışarıda bıraktığımızda geriye kalan kısım ise kamu bankaları, bazı özel bankalar ve katılım bankaları arasında eşit olarak paylaşılmış durumda.

Yine TBB tarafından yapılan açıklamada; “pay devir ve hissedarlar sözleşmesinin 28 Kasım 2019’da imzalandığı, bu yeni ortaklığın finansal piyasalardan borçlanmak isteyen şirketlerin kredi değerliliğini tespit edeceği, kuruluşun özellikle risk yönetimi ve borçlanma piyasalarının etkinliği açısından önemli bir görev üstleneceği, yerel şirketlerin kredi derecelendirilmesi konusunda daha aktif olacağı, JCR Avrasya'nın, yeni yönetim ekibi ile birlikte, derecelendirme faaliyetlerinin kapsamını önemli ölçüde genişleterek özel sektör tahvil piyasasının gelişimine ve Türk şirketlerinin finansal yapılarının güçlendirilmesine katkı sağlayacağı” vurgulandı. Açıklamaya bakıldığında; kuruluşun şirketler üzerinde çalışacağı vurgulanmış olmakla birlikte, en azından bu aşamada ülke değerlendirmeleri yapıp yapmayacağı konusunda bir bilgi yer almıyor. Ancak, BDDK Başkanı Mehmet Ali AKBEN tarafından “en azından bu aşamada, kuruluşun ülke notu vermeyeceği, Türkiye’deki şirketler, bankalar ve bankaların kredi kullandırdığı firmalara not vereceği” açıklandı.

Yeni oluşuma ilişkin temel bilgileri verdikten sonra gelelim değerlendirmelerimize.

Öncelikle şunu ifade edelim ki; kredi derecelendirmesi konusunda, tüm dünyanın yaklaşık % 90 ila % 95’i üç büyük kuruluşun elinde. Bunlar; Moody’s, Standart&Poors ve Fitch. Bunların içinde de yaklaşık % 80’lik pay Moody’s ve Standart&Poors’a ait. O nedenle, özellikle uluslararası piyasada, bugünden yarına bu kuruluşlarla rekabet etmek, başarılı olmak ve güven sağlamak neredeyse imkânsıza yakın. Ancak, bu alana dâhil olma isteği, isteğin ötesinde artık hayata geçiyor olması bizce önemli. Belki bu aşamada olmasa da, işler yolunda ve doğru giderse, bu şirket özellikle ülke içindeki kurum ve kuruluşlarımız için önemli bir alternatif haline gelebilir.

Ayrıca, hiçbir tecrübe ve birikime sahip olmadan sıfırdan bir şirket kurmak yerine; yetkin ve nitelikli personele, know-how’a, network’e ve hepsinden önemlisi hatırı sayılır bir veriye sahip bir kuruluşun satın alınması yoluyla işe başlanması da bize göre doğru bir yaklaşım.

Ancak, önemli ve yanlış olduğunu düşündüğümüz bir detaya da dikkat çekmekte fayda var. Acaba sürekli olarak, bu şirket için, özellikle medya başta olmak üzere, yapılan “yerli ve milli” vurgusu yerinde ve doğru mu? İlk etapta gurur verici gibi görünse de, bu söylem aslında bu tür kurumlar açısından pek de olumlu değil, hatta zarar verici ve işleri zorlaştırıcı.

Eğer hedefiniz büyükse; bu tür kuruluşlar için, dünya çapında kabul görmek ve gerekli lisanslara sahip olmak önemli. Uluslararası piyasada sözü dinlenen bir kurum olmak istiyorsanız, tarafsızlığınız ve bağımsızlığınız konusunda ikna edici olmalısınız. O nedenle, sürekli yapılan “yerli ve milli” vurgusu, belki gerçek olmasa da sizin yerli olana karşı farklı bir değerlendirme yapacağınız, kayıracağınız algısını oluşturuyor ve uluslararası kabulü zorlaştırıyor. Bu durumda da sizin verdiğiniz notların uluslararası piyasada ciddiye alınması ve değerlendirilmesi güçleşiyor. Hatta uluslararası piyasa hedefiniz olmasa da, özellikle finansın küreselleştiği, dış borç alan firma sayınızın ve yabancı sermayeye olan ihtiyacınızın arttığı bu dönemde, o firmalar için yapacağınız değerlendirmeler dahi kuşkuyla karşılanabilir. Çünkü herkes bilir ki maalesef; sermayenin dini, ırkı, milliyeti yok.

Tesadüf o ki; yukarıda belirttiğimiz hususlar, satın alınan JCR Avrasya’nın Yönetim Kurulu Başkanı Orhan ÖKTEM tarafından yıllar önce, 2012 yılında aşağıdaki cümlelerle vurgulanmış:[1]

Ben bunu kurdum, yarın uluslararası olacak demek kolay değil. Şu anda öne çıkan kredi derecelendirme kuruluşlarının hepsini ABD regüle ediyor. Neden? ABD'nin doğal bir tekel hakkı var. Örneğin biz JCR olarak Japon kökenli olsak bile, lisansımız ABD tarafından verilmiş. Dolayısıyla kurduğunuz kuruluş, eğer uluslararası olacaksa mutlaka eninde sonunda ABD'den lisans alması gerekiyor.

Kurulacak yerli derecelendirme kuruluşu, uluslararası anlamda olacaksa ki bunu çok zor görüyorum, o zaman mutlaka dünyada hangi ülke tahvil piyasasında, sermaye piyasası araçlarında etkinse onun lisanslarına ihtiyaç duyar. Bu durumda milli olmaktan çıkar.

Devletten aldığınız lisans o kadar önemli değil. Yeter ki piyasalardan lisans alın. Diğer taraftan Türkiye, tasarruf açığı olan bir ülke. Kuruluşun uluslararası düzeyde olması için cari açığını kapatması, tasarruf oranını yüzde 50'lere çıkarması lazım.

Eğer bir reyting kuruluşu başına “milli” kavramını koyarsa tarafsızlığını baştan kaybeder. Bir reyting kuruluşu, sahipliğine bağlı olarak karar alırsa tarafsız olamaz. Milliyetçi, duygusal gerekçelerle, etnik gerekçelerle karar alamaz, politik yelpazenin bir kenarında dursa da tarafsız olamaz. Kamunun sahibi olduğu bir kurumun Türk devletine verdiği notları kimse ciddiye almaz.”

O nedenle; sürekli, biraz da hamasi ve tepkisel olarak bu vurguyu yapmak yerine, çok fazla konuşmadan ama çok çalışarak, gerekli tüm uluslararası lisanslara sahip olarak, bu kuruluşu, kabul gören, saygın ve tarafsız bir kurum haline getirmek için çaba sarf etmek bizce daha akıllıca ve daha milli bir yaklaşım olacaktır.


[1] https://www.independentturkish.com/node/97636/ekonomi̇/yerli-ve-milli-kredi-derecelendirme-kuruluşu-ne-kadar-yerli-ve-milli-ulusal-ve (Erişim Tarihi: 04.12.2019)

06.12.2019

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM