Bu yazımızı yaklaşan Türmob genel kurulu öncesi hem bir mesleğe katkı olarak hem de mesleki sorunlar içerisinde hangi sorunların öncelikli olarak çözülmesinin daha rantabıl olarak ele alınması konusuna katkı sağlamak için ele alacağız. Amacımız eleştiriden çok çözüm odaklı öneriler sunmak olacaktır.
Sadece sorunu eleştirirseniz sorunlar iki katına çıkar, sorunu düşünmekte kalırsanız yerinde sayar, soruna çare bulursanız sorun ortadan kalkar anlayışına sadık kalacağız.
Mali müşavir olabilmenin özel şartları vardır. Bunlardan biri de üniversite mezuniyet şartıdır. 3568 sayılı Yasada ilgili 5. Madde’nin “ veya diğer öğretim kurumlarından lisans seviyesinde mezun olmakla beraber bu fıkrada belirtilen bilim dallarından lüsansüstü seviyesinden diploma almış olmak.” kısmının acilen kaldırılması gerekmektedir.
Yani bu şu demek oluyor. Sosyoloji okuyan birinin iktisat, işletme veya maliye dalında yüksek lisans yapması halinde mesleğe girişine engel bir durum bulunmamaktadır. Sınavlara katılabilir ve başarılı olursa ruhsat alıp mesleğe başlayabilir demektir.
Bu meslek özel bir meslektir. Mesleğin ifası altyapı ve bazı temel derslerin bilinmesine bağlıdır. Bu nosyonu taşımayan yan dal olarak yüksek lisans yapanların mesleğe kabulü kaliteyi düşürür. Daralan piyasada zaten mesleğe talep hayli fazladır. Örneğin İstanbul da 17 bin civarı stajyer vardır.
Ayrıca son yapılan Yargı Reformunda da Hukuk Fakültelerinin dahi 5 yıla çıkarılması gündemde iken bizlerin odalarda meslektaş sayılarının kontrolsüz artışına sıcak bakmamız düşünülemez.
Bilindiği üzere Yeminli Mali Müşavirlik sınavlarında başarı oranı %2-3 dolaylarındadır. Bu da beraberinde belirli bir yetkinliğe ulaşan meslektaşların yeterli mevzuat bilgisi ve diğer konulara hakimiyeti ile mesleğe girişine olanak vermektedir.
Mali müşavirlik staja giriş sınavı belirli bir zorluk derecesine ulaşmış gibi gözükmekle beraber staj bitirme sınavı benzer bir zorluk seviyesinde yapılmalı. Staja giriş sınavını veren artık kesin mali müşavir oldum gözüyle bakmamalı işe gereken önemi vermelidir.
Bu staj bitirme sınavları öncesi meslektaşların verdiği kanaat notları hiç ama hiç gerçekçi değildir. Gönül kırmamak ve staj sürecindeki iyi ilişkiler neticesinde genelde 90 veya 100 gibi notlar verilmektedir. Bu notlar objektif değildir.
Ymm sınavları öncesi böyle bir kanaat notu bulunmamakta ki doğru olanda budur. Ymm sınavlarında toplam 10 dersin not ortalaması 65 üzeri olanlar başarılı sayılmaktadır.
Smmm sınavları öncesi verilen 100 notu bir adayın yaklaşık 4 dersinin not ortalamasını 60 düzeyine taşımakta sınavı kolayca geçmesini sağlamaktadır.
Mali müşavirlik ruhsatını alan her meslek bireyi illa büro açacak diye bir kural yoktur. Kamuda değişik kurumlarda mali konularda danışılacak ve bilgisinden faydalanılacak mali müşavirlere de ihtiyaç vardır.
Bugün Sgk ve Maliye gibi kurumlarda Avukat istihdam edilmektedir. Belediyeler ve diğer bağlı iktisadi kuruluşlarda kurum büyüklüklerine göre mali müşavir istihdamı şart ve zorunlu olmalıdır. Bu konuda çalışılmalıdır. Yeni iş alanlarını mesleğe açmamız şarttır.
Kamuda yapılan bazı sınavlar vardır. Muhasebe mesleği konusunda istihdam yaratılmak ve nitelikli mali müşavir temini için meslek ruhsatlı olanların öncelikli olarak tercih edilmesi sağlanabilir.
Türmob’un yapacağı girişimler ile KPSS sınavında belirli bir nota sahip olmanın yanında meslek ruhsatının da bulunması kamuda muhasebe personeli olarak istihdam edilecekler için aranan şart haline getirilebilir.
Bugün yanında staj yapılacak meslek mensubu konusunda bir standart yoktur. Henüz 1 aylık ruhsat ve büro sahibi bir meslektaşın yanında dahi staj yapılabilmektedir. Bunun bazı mahsurları bulunmaktadır.
Yanında staj yapılan meslek mensubu çok yetkin de olabilir ancak bu çok düşük bir oranda olacaktır. Mesleğimiz uygulamalı bir meslektir. Deneyimle yapılan işlerle tecrübe artmaktadır.
Kanaatimizce en az 10 yıllık bir meslek mensubu yanında staj yapılması zorunlu hale getirilmeli ve odaların staj yerini kendi çalışanlar kütüğünden belirli bir sıra ile tespiti daha doğru olacaktır. Ayrıca stajyerin ücreti en az bir asgari ücret düzeyinde olmalıdır.
Böylece meslektaşlarda lisans mezunu staj yapacak ve en az 3 yıllık yetiştireceği bir personele sahip olacaktır. Ticaret lisesi stajyerleri yanında bürolar için iyi bir alternatif çözüm olacaktır.
Meslek ruhsatını almış büro açmak isteyen meslek mensuplarının da bağımlı olarak en az 1 yıl süre ile 10 yıl deneyimli bir mali müşavir yanında çalışması artık mesleği kendi başına kendi ayakları üzerinde yapabileceği güven duygusunu aşılayacaktır. 1 yıl sonra işi tek başına yapacağını idrak eden meslek mensubu işe kendini verecek ve gerekli pratiği kazanmayı önemseyecektir.
Mali müşavirler birçok yükümlükte mükellef ile birlikte devlete karşı sorumlu olmaktadırlar. Denetimde sorumluluk raporları ile karşı karşıya kalmaktalar. Bu nedenle mesleklerinde gerekli özeni ve titizliği göstermek zorundadırlar.
Düşünün ki 400-500 defteri bir büroda tek başına her ne kadar kadrosu güçlü olsa da titizlikle ve usulüne uygun tutulması gerçekten zordur. Müşavirin bu defterlerin sorumluluklarını tek tek beyan ve bildirimlerine bakarak alması nerede ise imkansızdır. Hataları beraberinde getirecek olan böyle yapıda bürolar için ikinci hatta üçüncü mali müşavir istihdam zorunluluğu getirilmelidir.
Bu husus ymm büro ve şirketleri içinde söz konusudur. Belirli bir iş hacmini ve sayısını aşan tam tasdik hizmetleri içinde ilave ymm istihdamı düzenleme ile öngörülmelidir.
Bu hem yeni mesleğe giren smmm ve ymm arkadaşlara istihdam olarak imkan sağlayacak hem de meslekteki büro faaliyetlerindeki yığılmayı önleyecektir.
Maliye Bakanlığı’nın da verilen beyan ve bildirimlerde gerekli özen ve titizliğin bu tür yoğun mesleki bürolarda sağlanamadığını gösteren tespitleri de vardır.
Evet çok tarşılan bir konudur. 400-500 defter tutulan bürolar için böyle bir sınırlama yapılması kanaatimce şarttır. Türmob’un yapacağı çalışma ile makul müşteri sayısın konusunda bir belirleme yapma zamanı gelmiştir.
Uluslararası ymm ve denetim şirketleri kısmında da konu aynıdır. Bir ymm için de yıllık yapabileceği tam tasdik sözleşmesi sayısı konusunda bir standart getirilmedir. Dört büyükler dediğimiz firmalarda zaten daha başlangıçta ünvanlarını kullanarak yapılan haksız rekabet varken birde kapasitelerinin üzerinde tam tasdik sözleşmesi yapmaları ayrı bir haksız rekabet yaratmaktadır.
Tabi ki bu haksız rekabet yerli ymm ve denetim firmaları aleyhine tezahür etmektedir. 100 den fazla tam tasdik sözleşmesi yapan bir ymm müteselsil sorumluluğuna rağmen nasıl olur da bu firmaların tamamına her ay ya da üç ayda bir gidebilir.
Meslek yasamızın yeniden ele alınması zamanı gelmiştir. Zamanımızın bazı gereksinimlerini karşılamamaktadır. Meslekteki yığılma mesleki ücretler konusunda da haksız rekabete neden olacaktır ki bu konudaki makalemiz gelecek hafta burada olacaktır.
Meslekle ilgili yeni iş alanları ve yeni fırsatların da yaratılması yığılmayı engelleyecektir. Her meslektaşın da büro faaliyetinde bulunması da şart değildir. Bağımlı çalışma hususu da özendirilmelidir. İyi bir ücret ile istihdam edilebilmeleri konusunda da çalışmalar yapılabilir.
Not: Bir sonraki yazımız mesleki ücretlerdeki haksız rekabet nedenleri ve esnek ücret tarifesinin gerekliliği.
09.09.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.