Spor temelde ele alındığında insanların boş zamanlarını değerlendirebilmek için yaptığı ruhsal ve bedensel aktivitelerin bütünüdür.Spor kavramı ilk insanla başlar ve çok eski bir kavramdır. İlk insanların, avcılık ve toplayıcılık dönemini yaşadığı sıralarda hem avlanmak için hem de dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korunmak için yaptığı birçok hareket sporun temellerini oluşturmaktadır.
Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde spor kavramının bir tanımdan daha fazlasını veremediğini ve özellikle dünyada yaşanan sosyal ve siyasi olayların tetiklediği ekonomik bunalımlar, ülkemizde halkın henüz sporla tam manasıyla kucaklaşamadığını ifade etmektedir. II. Abdülhamid Dönemi, istibdat devri olarak kayıtlara geçmesine rağmen, kültür fizik hareketlerine verilen önemin artması, Osmanlı Devleti’nden olan sporcuların bazı uluslar arası müsabakalara ilk kez katılmaları, spor kulüplerinin kurulması, modern spor dallarının bazılarında yarışmalar düzenlenmesi, padişahın bedensel faaliyetlere ve spora verdiği değeri göstermektedir. Örneğin, padişahın himayesinde olan Mekteb-i Sultani, birçok spor etkinliğinin yapılmasına katkı sağlamıştır. Bunun yanında, şimdiki Beşiktaş Jimnastik Kulübü (1903), Galatasaray (1905), Fenerbahçe Kulübü (1907) gibi kulüpler bu dönemde kurulmuşlardır. Ancak, bir çok kişinin bir araya gelmesinin tehlike arz ettiği bu dönemde, kolektif faaliyetler denetim altında sürdürülmüştür. II. Meşrutiyet ilanıyla başlayan yeni dönem, her alanda olduğu gibi, sportif faaliyetler alanında da özgürlüklerin, yeni açılımların gündeme geldiği bir süreç olmuştur. İkinci Meşrutiyet’in ilanıyla birlikte 1908’den itibaren Türk Gençleri sporla daha yakından tanışmaya başlamıştır.
Cumhuriyet sonrası dönemde Kalkınma Planlarımızda spora verilen önem zamanla artmıştır. Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planı ve Dokuzuncu Beş Yıllık Kalkınma Planlarında spora yer verilmemiştir. Beş Yıllık Kalkınma Planları bir çok konuda olduğu gibi spor alanında ki düzenlemeler sayesinde sporun her dönem itibariyle bulunduğu konumu ve daha çok geliştirilebilmesi için neler yapılması gerekiyor ise bir takım ilke ve politikalar geliştirmiştir.
Gençliğin korunması spor ve sporcunun teşviki açısından ülkemizde yasal düzenlemeler mevcuttur. Devlet, toplumun günlük faaliyetleri arasına sporu teşvik edebilmek için kanunlarla bir takım düzenlemeler getirmiştir. Özellikle, yapılan spor tesislerinden geniş halk kitlesinin yararlanabilmesi için spor ve sporcular mali teşvikler yoluyla özendirilmiştir
Her dönemde olduğu gibi amatör sporun teşvik edilmesi ve desteklenmesi önemini Belediye Kanunu’nda da kendini hissettirmektedir.
Şöyle ki; 03.07.2005 tarihinde kabul edilen 5393 sayılı belediye kanunun 14. Maddesinin 1. Fıkrasının (b) bendindeki “Gerektiğinde, sporu teşvik etmek amacıyla gençlere spor malzemesi verir, amatör spor kulüplerine ayni ve nakdî yardım yapar ve gerekli desteği sağlar, her türlü amatör spor karşılaşmaları düzenler, yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan öğrencilere, sporculara, teknik yöneticilere ve antrenörlere belediye meclisi kararıyla ödül verebilir. Gıda bankacılığı yapabilir.” Denilerek sporun mahalli idareler tarafından da teşviki sağlanmaktadır.
Ülkemizde özellikle büyükşehir belediyelerinin spora ağırlık verdikleri, bu açıdan spor kulüpleri oluşturdukları görülmektedir. Bu kulüplerin bir çoğu futbol, güreş, hentbol, basketbol gibi ligleri olan faaliyetlerde yer aldıkları gibi karate, tekvando, boks gibi bireysel spor alanlarında da faaliyet göstermektedir. Yerel idarelere sporun teşviği açısından yapılan eleştirilere baktığımızda spor tesisi politikalarının, herkes için spora yönelik tesis planlaması şeklinde olması gerektiği ve yapılan masrafların katlanılan giderlerin sadece 35-40 sporcuya tahsis edilmemesi bütün belde sakinlerinin aktif spora katılacak şekilde planlanması gerektiğidir.
Gelir Vergisi Kanununun 23. Maddesinde “Aşağıda yazılı ücretler Gelir Vergisinden istisna edilmiştir” denmektedir. 23. maddenin 15. Fıkrasında ise “Yüz ve daha aşağı sayıda işçi çalıştıran işyerlerinde bir, yüzden fazla işçi çalıştıran işyerlerinde iki, amatör sporcu çalıştıranların, her yıl milli müsabakalara iştirak ettiklerinin belgelenmesi ve bu amatör sporculara ödenen ücretler. (Asgari ücretin iki katını aşmamak kaydıyla)” gelir vergisinden istisnadır. Bu istisnanın milli amatör sporculara özel olduğu düşünülmektedir ama amatör sporcuları istihdam edenleri teşvik eden (özendiren) bir yönü olduğu kabul edilebilir. Milli müsabakalara katılan amatör sporculara ödenen ücretlere ilişkin bu istisna, sporu teşvik etmek ve başarılı sporcuyu desteklemeye yönelik bir düzenleme olmasına rağmen sporcunun her türlü gelirinin değil yalnızca ücret gelirini istisna kapsamında tutmaktadır.
Gelir Vergisi Kanunu’nun 29. Maddesinde “Teşvik gayesiyle verilen aşağıda yazılı ikramiye ve mükafatlar Gelir Vergisinden müstesnadır.” Denilmiştir. 29. Maddenin 3. Fıkrasında “Spor yarışmalarına katılan amatör sporculara ödenen ödül ve ikramiyeler” ve 29. Maddenin 4. Fıkrasında “Spor yarışmalarını yöneten hakemlere ödenen ücretler” denilerek sporculara mali anlamda teşvik verilmektedir.Gelir Vergisi Kanunu’nda amatör sporcuların bu istisnadan faydalanacakları açıkça ifade edilmektedir. Aranan özellik ise spor yarışmasına katılan amatör sporcunun, ödül ve ikramiye anlamında kazanç sağlamasıdır. Profesyonel sporcuların ise kazandıkları ikramiye ve ödüller üzerinden vergi ödeme yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu nedenle, konusu geçen istisnadan yararlanabilmek için aranan ilk koşul amatör sporculuktur.
Günümüzde spor aktiviteleri, gündemin ilk sıralarındadır. Milyon dolarlarla telaffuz edilen kulüplerin bütçeleri ve transfer ücretleri, primler yanında sadece sponsorluk, ürün satışı, pazarlama ve reklam faaliyetleri ile ticari bir faaliyet olarak yeni bir sektör haline gelmiştir. Devletin vergilendirme yetkisi bakımından çok önemli olan spor faaliyetleri, bu yönüyle mali hukuk içinde yer alan vergi hukuku için ilgi çekici bir alandır.
Sporun geliştirilmesi birtakım kolaylıkların mevzuata eklenmesi ile spor bir anlamda teşvik edilmektedir. Sporun vergi hukuku içinde teşvik edilmesi; istisnalar, sporculara sağlanan menfaatler ile yerini bulmaktadır. Sporculara sağlanan menfaatlerden önce sporcuların vergilendirilmesi Gelir Vergisi Kanunu’nda açıkça yazmaktadır.
Spor faaliyetinde emek arz eden sporcunun, bu faaliyetlerinden dolayı maddi menfaat sağlaması doğaldır. Bu kişiler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu kapsamında gerçek kişi olarak sayılmışlardır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu 8/1 maddesine göre “mükellef, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terretüb eden gerçek veya tüzel kişilerdir” denmiştir. Aynı zamanda Vergi Usul Kanunu 9/1 maddesi “mükellefiyet için vergi sorumluluğu için kanuni ehliyet şart değildir” denmektedir. Buna göre hem sporcuların vergilendirilmesi 193 sayılı Türk Gelir Vergisi Kanunu 1. maddesine göre “gerçek kişilerin gelirleri, gelir vergisine tabidir” lafzıyla bu kanuna göre yapılacaktır.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun[3] 61. maddesi ücretleri düzenlemiş olup kanun hükmüne göre “sporculara transfer ücreti veya sair adlarla yapılan ödemeler ve sağlanan menfaatler” ücret olarak sayılmıştır.
07.12.2019 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7194 sayılı “Dijital Hizmet Vergisi İle Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile sporcu ücretlerinin ve hakemlerin vergilendirilmesinde de değişikliklere gidilmiştir. 7194 sayılı Kanunun 21. ve 22. Maddeleri ile yeni düzenlemeler yapılmıştır. 01.01.2020 tarihinden sonra elde edilecek sporcu ücretlerine uygulanmak üzere; Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 72’nci maddesinde yer alan; lig usulüne tabi olan ve en üst ligde yer alan spor dallarında faaliyet icra eden sporcuların ücret stopajları kesinti oranının %15 yerine % 20 olarak uygulanacağı ve belli bir tutarı aşan ücretlerin yıllık gelir vergisi beyannamesiyle beyan edileceği açıklanmıştır.
Ücretlerde beyan usulü olmasına karşın, temel vergileme vergi tevkifatıdır. Sporcu ücretlerinin vergilendirilmesinde ise Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 72. Maddesine göre beyana dayanan vergileme esası getirilmiştir.
Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçiçi 72. Maddesinde:
31/12/2028 tarihine kadar sporculara yapılan ücret ve ücret sayılan ödemelerden aşağıdaki oranlarda gelir vergisi tevkifatı yapılır.
a) Lig usulüne tabi spor dallarında;
1) En üst ligdekiler için % 20,
2) En üst altı ligdekiler için % 10,
3) Diğer liglerdekiler için % 5.
b) Lig usulüne tabi olmayan spor dallarındaki sporculara yapılan ödemeler ile milli
Sporculara uluslararası müsabakalara katılmaları karşılığında yapılan ödemelerden %5.
Bu madde kapsamındaki gelirler toplamının, 103 üncü maddede yazılı tarifenin dördüncü diliminde yer alan tutarı aşması hâlinde, bu gelirler yıllık beyannameyle beyan edilir. Yıllık beyanname verilmesi durumunda, beyan edilen bu gelirler üzerinden hesaplanan gelir vergisinden, tevkifat yapmakla sorumlu olanlarca vergi dairesine ödenmiş olması şartıyla, bu Kanuna göre kesilen vergiler mahsup edilir. Görüldüğü üzere mevcut düzenleme vergilendirme konusunda sporcunun performans gösterdiği ligi esas almıştır. Sporcu ücretlerinde gelir vergisi tevkifatı olup en üst ligdekiler için tevkifat oranı %20’dir. Ayrıca beyan esası vardır. Dolayısıyla 2024 yılında sporcuların elde etmiş oldukları ücret kapsamındaki gelirlerinin 3.000.000 TL’yi aşması durumunda beyanname verecekler, tevkif edilen vergilerin ödenmesi şartıyla da tevkif edilen vergiyi beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup edeceklerdir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 103’üncü maddesinde yer alan gelir vergisine tabi gelirlerin vergilendirilmesine ilişkin tarife 2024 takvim yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere aşağıdaki tutarlar belirlenmiştir
Gelir Dilimi |
Vergi Oranı |
110.000 TL'ye kadar |
Yüzde 15 |
230.000 TL'nin 110.000 TL'si için 16.500 TL, fazlası |
Yüzde 20 |
870.000 TL'nin 230.000 TL'si için 40.500 TL, fazlası |
Yüzde 27 |
3.000.000 TL'nin 870.000 TL'si için 213.300 TL, fazlası |
Yüzde 35 |
3.000.000 TL'den fazlasının 3.000.000 TL'si için 958.800 TL, fazlası |
Yüzde 40 |
Örnek 1 : Lig usulüne tabi spor dallarında en üst lig olan Süper Ligde faaliyet gösteren B Futbol Kulübünde görev yapan Futbolcu A’nın, 01.01.2024 tarihinde akdedilerek geçerlilik kazanan 1 yıllık sözleşmesi bulunmakta olup Futbolcu A’ya 01.01.2024 tarihinden itibaren 5.000.000 TL ücret ve benzeri ödeme yapılmış ve bu ödemeler üzerinden 1.000.000 TL gelir vergisi tevkifatı yapılmıştır. B Futbol Kulübü, çalışanlarının ücret gelirleri üzerinden tevkif ettiği vergilerin tamamını vergi dairesine yatırmıştır.
B Futbol Kulübü tarafından Futbolcu A’ya 01.01.2024 tarihinden yapılan sözleşme nedeniyle 01.01.2024 tarihinden itibaren yapılacak ücret ödemelerinden %20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacak ve ücret gelirleri toplamının 193 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü diliminde yer alan tutarı (2024 yılı için 3.000.000 TL) aşması nedeniyle, bu gelirler yıllık beyannameyle de beyan edilecektir. Yıl içinde kesilen vergilerin tamamı vergi dairesine yatırılmış olduğundan, beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden de Futbolcu A’ya yapılan ödemeler üzerinden kesilen vergilerin tamamı (1.000.000 TL) mahsup edilebilecektir.
2024 yılında elde edilen 5.000.000 TL. ücret geliri için, 2025 yılının Mart ayının son günü akşamına kadar beyanname verilmesi gerekir.
Vergiye Tabi Gelir (MATRAH) |
5.000.000 |
Hesaplanan Gelir Vergisi |
1.758.800 |
Kesinti Yoluyla Ödenen Vergi (5.000.000x%20) |
1.000.000 |
Ödenmesi Gereken Gelir Vergisi |
758.800 |
Örnek 2 : B Futbol Kulübü Futbolcu A’ya 5.000.000 TL ücret ve benzeri ödeme yaptığı ve bu ödemeler üzerinden 1.000.000 TL gelir vergisi tevkifatı yaptığı çalışanlarının ücret gelirleri üzerinden tevkif ettiği vergilerin ise yarısını vergi dairesine yatırdığı durumda yıl içinde kesilen vergilerin yarısı vergi dairesine yatırılmış olduğundan, beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden de Futbolcu A’ya yapılan ödemeler üzerinden kesilen vergilerin yarısı (500.000 TL) mahsup edilebilecektir.
Bu durumda ödenmesi gereken gelir vergisi aşağıdaki gibidir.
Vergiye Tabi Gelir (MATRAH) |
5.000.000 |
Hesaplanan Gelir Vergisi |
1.758.800 |
Kesinti Yoluyla Ödenen Vergi (5.000.000x%20/2) |
500.000 |
Ödenmesi Gereken Gelir Vergisi |
1.258.800 |
5.000.000 TL üzerinden 1.000.000 TL tevkifat yapılmasına rağmen, vergi dairesine ödenen 500.000 TL olduğu için bu tutar mahsup edilebilecek ve ödenmesi gereken tutar 1.258.800 TL olacaktır.
Örnek 3 : Lig usulüne tabi spor dallarında 1. Ligde faaliyet gösteren Z Futbol Kulübünde görev yapan Futbolcu C’nin, 01.01.2024 tarihinde akdedilerek geçerlilik kazanan 1 yıllık sözleşmesi bulunmakta olup Futbolcu C’ye 01.01.2024 tarihinden itibaren 1.000.000 TL ücret ve benzeri ödeme yapılmış ve bu ödemeler üzerinden 100.000 TL gelir vergisi tevkifatı yapılmıştır. Z Spor Kulübü, çalışanlarının ücret gelirleri üzerinden tevkif ettiği vergilerin tamamını vergi dairesine yatırmıştır.
Z Futbol Kulübü, en üst lig olan Süper Ligde olmadığı ve en üst altı ligde olduğu için Futbolcu C’ye 01.01.2024 tarihinden yapılan sözleşme nedeniyle 01.01.2024 tarihinden itibaren yapılacak ücret ödemelerinden %10 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılacak ve ücret geliri toplamı 193 sayılı Kanunun 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin dördüncü diliminde yer alan tutarı (2024 yılı için 3.000.000 TL) aşmaması nedeniyle, bu geliri yıllık beyannameyle beyan etmeyecektir.
Sporun gelişmesi teşvik edilmesi ve özendirilmesi anlamında devletin kanunlarla, kalkınma planlarıyla ve yasal düzenlemelerle spor ekonomisine müdahalesi olmuştur. 7194 sayılı Kanunda yapılan değişiklikle lig usulüne tabi spor dallarında %15 oranında tevkifata tabi vergi ödeyen spor kulüpleri için bu oran yüzde %20’ye çıkarılmıştır. Ayrıca, sporculara tevkifattan ayrı olarak beyanname verme mecburiyeti getirilmiştir. Uygulamada ise beyanname vermesi gereken sporcuların ve menajerlerinin birçoğu bu düzenlemeden habersiz ya da bu düzenlemeyle getirilen yükümlülüklerini yerine getirmiyor.
Kaynaklar
Belediye Kanunu
Gelir Vergisi Kanunu
DPT, Beş Yıllık Kalkınma Planları
Vergi Sorunları Dergisi
Türkiyat Arastirmalari Dergisi
31.05.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.