6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununun[1] 19 uncu maddesinin (c) bendi hükmüne göre, özel tüketim vergisi (ÖTV) 1 Ağustos 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu Tebliğin konusunu, Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli (III) sayılı listede yer alan mallara ilişkin hükümler ile bu hükümlerle ilgili olmak üzere adı geçen Kanunun uygulanmasına dair usul ve esaslara yönelik açıklamalar oluşturmaktadır.
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 1.maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, (III) sayılı listede yer alan malların ithali veya imal edenler tarafından teslimi ile ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışı bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV’ye tabidir.
ÖTV, her mal için bir kez uygulandığından, malların vergi uygulandıktan sonraki el değiştirmeleri vergiye tabi değildir. Örneğin, rakının, imalatçısı tarafından pazarlama şirketine teslimi ÖTV’ye tabidir. Ancak, pazarlama şirketinin ve sonraki safhaların perakende veya toptan teslimi aşamalarında ÖTV aranmaz.
Etil alkol ve 22.01 G.T.İ.P. numarasında sınıflandırılan, ilave şeker veya diğer tatlandırıcı maddeler katılmamış veya lezzetlendirilmemiş sular (tabii veya suni mineral sular ve gazlı sular dahil) söz konusu listede yer almadığından, 20.09 G.T.İ.P. numarasında sınıflandırılan sebze suları ile Türk Gıda Kodeksine göre %100 meyve suları ve 22.02 G.T.İ.P. numarasında sınıflandırılan doğal mineralli doğal maden suyu ile üretilmiş, tatlandırılmış, aromalandırılmış meyveli gazlı içecekler parantez içi hükümle kapsam dışı bırakıldığından ÖTV’ye tabi değildir. (Ek paragraf: RG-1/1/2018-30288. Yürürlük:1/1/2018)
Toptan teslime konu edilenler hariç olmak üzere, anılan Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendinde tanımı yapılan şekilde perakendeci tarafından doğrudan satış için hazır ambalajlı hale getirilmiş içeceklerin teslimi ise ÖTV’ye tabi değildir. (Ek paragraf: RG-1/1/2018-30288. Yürürlük:1/1/2018)
(III) sayılı listenin (A) cetvelinde yer alan 20.09 ve 22.02 G.T.İ.P. numarasında sınıflandırılan bazı içecekler için verginin kapsamının belirlenmesi açısından öngörülen toptan teslimden maksat, teslimi yapılan içeceklerin aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlar ile işletmelerinde kullanacak olanlara teslimidir. Bunlar dışındakilere yapılan teslim, perakende teslim sayılır. İçeceğin ticari amaçla satılmak ya da işletmede kullanılmak üzere ithali de toptan teslim sayılır. Ek paragraf: RG-1/1/2018-30288. Yürürlük:1/1/2018)
Örneğin, içecek imalatçısı tarafından ambalajlanmış veya ambalajlanmamış olarak toptan teslime konu edilen limonata, meyve nektarı gibi içecekler ÖTV’ye tabi iken, bu içeceklerin pastane işletmesi tarafından imalathanesinde imal edilip, pastanede doğrudan satış için hazır ambalajlı hale getirilmiş şekilde perakende satışa sunulması ÖTV’ye tabi değildir. Aynı şekilde, soğuk kahve imalatçısı tarafından ambalajlanmış olarak toptan veya perakende satışa konu edilen soğuk kahve içeceği ÖTV’ye tabi iken, kafe işletmesi tarafından imalathanesinde imal edilip, kafede perakende satışa sunulan soğuk kahve ÖTV’ye tabi değildir.
Malın Sınıflandırıldığı G.T.İ.P. Numarasının veya Tanımının Değişmesi
Kanunun 1.maddesinin (2) nolu fıkrası uyarınca, Kanuna ekli listelerdeki malların tarife numaralarında veya tanımlarında, Kanuna ekli listeler dışında yapılacak değişiklikler ÖTV uygulamasında hüküm ifade etmez.
- TANIMLAR
Verginin konusuna giren malların Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesine girişi “ithalat” olarak tanımlanmıştır.
Kanununun 2.maddesinin (1) nolu fıkrasının (e) bendinde “teslim”, mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olarak tanımlanmıştır. Malın nakliyesinin başlatılması veya nakliyeci ya da sürücüye tevdi edilmesinin de teslim olduğu, trampanın iki ayrı teslim hükmünde olduğu, kap veya ambalajların geri verilmesinin mutat olduğu hallerde teslimin, bunların içinde bulunan mallar itibarıyla yapılmış sayılacağı, vergiye tabi olan malların imali dışında kullanılması, sarfı, işletmeden çekilmesi veya işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi ile mülkiyeti muhafaza kaydıyla yapılan satışlarda zilyetliğin devrinin teslim sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Teslim işleminde malın gönderildiği yere varmış olması şart değildir. Malın nakliyesine başlanması veya nakliyeci ya da sürücüye tevdi edilmesi ile teslim gerçekleşir. Trampa iki ayrı teslim sayıldığından, vergiye tabi bir malın karşılığının yine vergiye tabi bir mal olması halinde, her iki teslim ayrı ayrı ÖTV’ye tabidir.
Örneğin, işletmede imal edilen şarabın aynı işletmece vermut imalinde kullanılması durumunda, teslim gerçekleşmiş sayılmaz ve ÖTV aranmaz, şarabın girdi olarak kullanımıyla imal edilen vermutun teslimi ise ÖTV’ye tabi olur. Diğer taraftan, çikolata imalatçısının ÖTV’ye tabi olmayan çikolata imalinde kullandığı, kendi ürettiği likör için teslim gerçekleşmiş sayılır. Bu durumda, imalatta kullanılan likör için genel hükümler çerçevesinde ÖTV beyan edilip ödenir.
Vermut, alkolle takviye edilerek güzel kokulu bitki ve baharatlarla "aromatize" edilmiş bir tür şaraba verilen addır. Şarabın 'alkolle takviyesi'nden kasıt içerisine brandy veya benzeri bir distile alkollü içecek ilave edilmesidir. Popüler aromalı şarap ve fortifiye şarap türü sayılır.
C- VERGİYİ DOĞURAN OLAY
(III) sayılı liste kapsamındaki malların;
i. İmal edenler ile ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışını gerçekleştirenler tarafından teslimi,
ii. Tesliminden önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde
iii. Kısım kısım tesliminin mutat olduğu veya bu hususta mutabık kalındığı hallerde her bir kısmın teslimi,
iv. Komisyoncular vasıtasıyla veya konsinyasyon suretiyle satışda
v. İthalatında vergiyi doğuran olay, Gümrük Kanununa göre gümrük yükümlülüğünün
doğması, ithalat vergilerine tabi olmayan işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tescili anında meydana gelir.
Ç- MÜKELLEF VE VERGİ SORUMLUSU
1. Mükellef
Kanununun 4.maddesinin (1) nolu fıkrasının (a) bendi uyarınca, (III) sayılı listedeki malları imal veya ithal edenler ile ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışını gerçekleştirenler ÖTV mükellefidir.
V.U.K 160. maddesi uyarınca, ÖTV’ye ilişkin mükellefiyet kaydının terkin edilmesi, mükellefin işi bırakmasından önceki döneme ilişkin yükümlülüklerini ortadan kaldırmayacağı gibi, bu tarihten sonra faaliyette bulunduğunun tespiti halinde, bu dönemlere ilişkin vergilendirmeye ve sahte belge düzenleme fiilini işleyenler hakkında kovuşturma yapılmasına ve ceza uygulanmasına da engel teşkil etmez.
Kanunun 4.maddesinin (2) nolu fıkrası kapsamında, ÖTV mükellefinin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni ve iş merkezlerinin bulunmaması halinde, verginin konusuna giren malları mükelleften teslim alanlar veya adına hareket edenler, ÖTV’nin beyanı ve ödenmesiyle ilgili ödevlerin yerine getirilmesinden mükellef gibi sorumludur.
2-1 Belgesiz Mal Bulundurulması Halinde Sorumluluk
Belgesiz mal bulunduran mükelleflere, bu malların alış belgelerinin ibrazı için tespit tarihinden itibaren 10 günlük bir süre verilir. Alış belgelerinin ibraz edilememesi halinde, belgesi ibraz edilemeyen malın, tespit tarihindeki emsal bedeli üzerinden hesaplanan ÖTV, alışını belgeleyemeyen mükellef adına re’sen tarh edilir. Tarh edilecek ÖTV, asgari maktu vergi tutarına göre hesaplanan vergiden az olamaz. Bu tarhiyata vergi ziyaı cezası da uygulanır.
Belgesiz olarak bulundurulduğunun fiilî veya kaydî envanter neticesinde tespit edilmesi gerekmekte olup, bu yönde herhangi bir tespit bulunmadığı sürece mezkûr düzenleme kapsamında ÖTV tarhiyatı yapılmaz.
Öte yandan, belgesiz mal bulunduran mükelleflere bu malları satanlara, bu satışları ile ilgili vergi inceleme raporuna dayanılarak ÖTV tarhiyatı yapıldığı takdirde, bu kapsamda ayrıca alıcıdan ÖTV ve buna ilişkin ceza aranmaz. İrsaliyelerde teslim yerinin belirtilmesi önemlidir.
ÖTV’ye tabi olduğundan, belgesiz olarak bulundurulduğu tespit edilen malların söz konusu safhalarda vergilendirildiğinin tespiti halinde de bu uygulama kapsamında işlem tesis edilmez.
A- İHRACAT İSTİSNASI
- Teslimin yurt dışındaki müşteriye yapılması,
- Teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti Gümrük Bölgesinden çıkmış olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi halinde ÖTV’den istisnadır.
İstisna kapsamına giren teslimlere ilişkin işlem veya ödemelerin yabancı deniz ve hava yolu firmalarının Türkiye’deki acenteleri tarafından yapılması istisnanın uygulanmasına engel değildir.
İhraç edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden Türkiye’deki kişi ya da kuruluşlara veya bizzat alıcıya işlenmek ya da herhangi bir şekilde değerlendirilmek üzere Türkiye’de teslim edilen mallar için ihracat istisnası uygulanmaz.
İhracat teslimine ilişkin yurt dışındaki müşteri adına düzenlenen faturalar ile uluslararası taşımacılığa ilişkin olarak yabancı bayraklı gemilere, yabancı hava yolu firmalarının hava taşıma araçlarına ve yerli deniz ve hava taşıma araçlarına ihracat istisnası kapsamında yapılan teslimler dolayısıyla düzenlenen faturalarda ÖTV hesaplanmaz.
a-1 ÖTV Ödenerek Satın Alınan Malların İhracat Teslimleri
Örnek: İmalatçı (A)’nın ürettiği sigarayı ÖTV ödeyerek satın alan (B)’nin bu malı ihraç etmesi durumunda, (A)’nın satış faturasında gösterilen ve yine (A) tarafından beyan edilerek vergi dairesine ödenen ÖTV, (B) tarafından iade konusu yapılabilir. Ancak (B)’nin imalatçı (A)’dan satın aldığı söz konusu malı (C)’ye satması ve (C)’nin bu malı ihraç etmesi halinde, (A) tarafından beyan edilen ve (C)’nin satın aldığı sigaranın fiyatına dâhil edilmiş olan ÖTV, iade edilmez.
ÖTV ödenerek ithal edilen veya yurt içinde ÖTV mükellefinden satın alınan malların ihracatında, ödenen ÖTV’nin iadesi için söz konusu malın, ithalatçısı veya yurt içinden satın alan tarafından, olduğu gibi (aynen) ihraç edilmiş olması şartı aranır. Örneğin, imalatçısından ÖTV’si ödenerek satın alınan taze üzüm şarabının çeşitli aroma ve katkı maddeleri ile işlenerek ihraç edilmesi halinde taze üzüm şarabı için ödenen ÖTV iade edilmez.
a-2 İhraç Edilen Malların Geri Gelmesi
İhracatçıların ÖTV iadesinden yararlandığı ihracat işlemine konu malların veya ÖTV ödemeksizin ihraç kaydıyla satın alarak ihraç ettiği malların geri gelmesi halinde, gümrük idaresince geri gelen mallar için ithalatın yapıldığı tarih itibarıyla ÖTV uygulanır. Geri gelen mallar için gümrük idaresi tarafından, ihracatçının ÖTV iadesinden veya tecil-terkin uygulamasından yararlanıp yararlanmadığı, yararlanmışsa yararlandığı tutar ihracatçının bağlı olduğu vergi dairesinden tespit edilir ve buna göre işlem yapılır.
b- ÖTV Mükelleflerince Gümrüksüz Satış Mağazalarına Yapılan Teslimler
Kanununun (III) sayılı listedeki malların, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 95 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre faaliyette bulunan gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına teslimi vergiden müstesnadır.
ÖTV mükellefleri, istisna kapsamında gümrüksüz satış mağazalarına veya bunların depolarına yaptıkları teslimlerde hesaplanan ÖTV tutarını, fatura bedeline dahil etmez, ancak fatura bedeline dahil edilmeyen bu tutarı faturada “ÖTV Kanununun (5/2) Maddesi Kapsamında Hesaplanıp Fatura Bedeline Dâhil Edilmeyen ÖTV Tutarı ……… TL’dir.” şerhi ile gösterir.
Malın gümrüksüz satış mağazasına veya deposuna konulduğunu (fiilen işleticiye teslim edildiğini/işletici tarafından fiilen teslim alındığını) gösteren antrepo giriş sayım tutanağını da ihtiva eden antrepo beyannamesinin ilgili gümrük idaresi tarafından onaylandığı tarih itibariyle istisna kapsamındaki işlemin gerçekleştiği kabul edilir.
Kanunun 7.maddesinin birinci fıkrasının (7) nolu bendi uyarınca ÖTV'nin konusuna giren malların gümrüksüz satış mağazaları tarafından yurtdışından getirilerek bu mağazalara veya depolarına konmasının ve aynı fıkranın (6) numaralı bendi uyarınca gerçek kişiler tarafından bu mağazalardan (mağazanın malları yurt içinden mi yoksa yurt dışından mı tedarik ettiğine bakılmaksızın) satın alınan malların Gümrük Kanununun 167 nci maddesinin birinci fıkrasının 4 ve (6/a) bentleri kapsamında gümrük vergisinden muaf olarak yurda sokulmasının ÖTV’den müstesna olduğu tabiidir.
b-1 ÖTV Ödenerek Satın Alınan Malların Gümrüksüz Satış Mağazalarına Teslimleri
ÖTV ödenerek ithal edilen veya yurt içinde ÖTV mükellefinden satın alınan malların gümrüksüz satış mağazalarına veya bunların depolarına teslim edilmesi halinde, ödenen ÖTV’nin iadesi için söz konusu malın, ithalatçısı veya yurt içinden satın alan tarafından, olduğu gibi (aynen) teslime konu edilmiş olması şartı aranır.
c-Serbest Bölgelere Yapılan Teslimler
Yurt içinden serbest bölgelere yapılan teslimlerde, teslimin yurt dışındaki müşteriye yapılması şartı gerçekleşmediğinden, ihracat istisnası uygulanmaz. Öte yandan, serbest bölgelerden yurt dışına yapılan teslimler ÖTV’den müstesnadır. Serbest bölgelerden yurt dışına yapılan teslimlerde, gümrük beyannamesi düzenlenmemesi nedeniyle, (III) sayılı listedeki malların serbest bölgeden ihracatı, serbest bölgeye giren mallar için düzenlenen gümrük beyannamesi ile birlikte gümrük idaresince onaylı serbest bölge işlem formlarıyla tevsik edilir.
d-Türkiye’de İkamet Etmeyen Yolculara Yapılan Teslimler
Katma Değer Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin (1) numaralı fıkrası kapsamındaki, “Türkiye’de İkamet Etmeyenlere Özel Fatura ile Yapılan Satışlar (Bavul Ticareti)” ile “Yolcu Beraberi Eşya (Türkiye’de İkamet Etmeyenlere KDV Hesaplanarak Yapılan Satışlar)” uygulamalarına ilişkin olarak mezkûr Kanun ve Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan düzenlemelerin ÖTV uygulaması bakımından geçerliliği bulunmamaktadır.
Bu nedenle Türkiye’de ikamet etmeyen yolculara ÖTV kapsamına giren malların tesliminde ÖTV istisnası uygulanmaz veya tahsil edilen ÖTV iade edilmez.
E- DİPLOMATİK İSTİSNA
Karşılıklı olmak kaydıyla yabancı devletlerin Türkiye’deki diplomatik temsilciliklerine, konsolosluklarına ,diplomatik haklara sahip mensuplarına,
Uluslararası anlaşmalarla vergi muafiyeti tanınan uluslararası kuruluşlara ve bunların diplomatik haklara sahip mensuplarına,
Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’deki uluslararası kuruluşlara ve bunların yönetici kadrolarında görev yapan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan mensuplarına Türkiye’de görevde bulundukları süre içerisinde kendi ihtiyaçları için teslimi, ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışı ve bunlar tarafından ithali ÖTV’den istisnadır.
İstisna uygulamasından yararlanmak isteyen kişi veya kuruluşlarca, işlemi yapacak olan ÖTV mükelleflerine veya gümrük idaresine, Dışişleri Bakanlığınca verilen belge ibraz edilerek bu işlemde ÖTV uygulanmaması talep edilir. ÖTV mükellefleri veya gümrük idarelerince, kendilerine ibraz edilen belgedeki bilgilere, düzenledikleri faturada veya gümrük makbuzunda yer verilir. Bu suretle yapılan teslimler veya ithalat için ÖTV hesaplanmaz ve tahsil edilmez.
ÖTV mükellefleri, diplomatik istisna kapsamındaki teslimlerinde hesaplanan ÖTV tutarını, fatura bedeline dâhil etmez, ancak fatura bedeline dâhil edilmeyen bu tutarı düzenlenen faturada “ÖTV Kanununun 6 ncı Maddesi Kapsamında Hesaplanıp Fatura Bedeline Dâhil Edilmeyen ÖTV Tutarı ................ TL’dir.” şerhi ile gösterir.
F- DİĞER İSTİSNALAR
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi uyarınca, Gümrük Kanununun;
167.maddesi [5 numaralı fıkrasının (a) bendi ile 7 numaralı fıkrası hariç],
Geçici ithalat rejimine ilişkin, Hariçte işleme rejimine ilişkin, Geri gelen eşyaya ilişkin hükümleri kapsamında gümrük vergisinden muaf veya müstesna olan malların ithali ÖTV’den istisnadır.
Bu kapsamda (III) sayılı listede yer alan malların, Gümrük Kanununun 167 nci maddesinin birinci fıkrasının 4 ve (6/a) bentleri kapsamında gerçek kişiler tarafından gümrük vergisinden muaf olarak ithalinde ÖTV istisnası uygulanır.
f-1 Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci Maddesinin Birinci Fıkrasının (7) Numaralı Bendi Uygulaması
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralı bendi gereğince, Gümrük Kanununun,
-Transit, gümrük antrepo, dâhilde işleme, gümrük kontrolü altında işleme rejimlerine tabi tutulan mallar ile
-Serbest bölgeler ve geçici depolama yerleri hükümlerinin uygulandığı mallar ÖTV’den istisnadır.
Bu kapsamda, dâhilde işleme rejimi, ihracatı taahhüt edilen ürünlerin elde edilmesinde kullanılan malların, ithalat vergileri ödenmeksizin ithal edilmesine imkân sağlayan bir rejim olup, (III) sayılı listede yer alan malların dâhilde işleme rejimi kapsamında ithali, ÖTV’den istisnadır. Ancak, dâhilde işleme rejimi kapsamında olsa dahi; imalatta kullanılan malların yurt içinden temin edilmesi ile fiilen ihraç edilmeyen malların imalinde kullanılan malların ithal edilmesi hallerinde bu kapsamda ÖTV istisnası uygulanmaz.
Bunun yanı sıra, (III) sayılı listede yer alan malların söz konusu rejimler dışında kullanılması, sarfı veya yurt içine tesliminin genel hükümler çerçevesinde vergilendirileceği tabiidir.
g-İHRAÇ KAYITLI TESLİMLERDE VERGİNİN TECİLİ VE TERKİNİ
Kanunun 8.maddesinin (2) nolu fıkrasıyla, ihraç edilmek şartıyla ihracatçılara teslim edilen mallara ait ÖTV’nin, ihracatçılardan tahsil edilmemesi şartıyla, mükelleflerin talebi üzerine vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil edileceği, söz konusu malların ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihraç edilmesi halinde tecil edilen verginin terkin olunacağı hükme bağlanmıştır.
Bu uygulama, ihracatçının doğrudan ÖTV mükelleflerinden satın aldığı malların, olduğu gibi (aynen) ihraç edilmesi halinde geçerlidir.
İhraç kaydıyla yapılacak teslimler için cins, nitelik, tutar veya miktar konusunda bir sınırlama yoktur.
Serbest bölgelerden yurt dışına yapılan ihracat teslimleri ÖTV’den müstesna olduğundan, ihraç kaydıyla teslim edilen malların serbest bölgeden ihraç edilmesi durumunda, serbest bölgedeki alıcıya yapılan teslimlerde tecil-terkin uygulaması kapsamında işlem yapılması mümkündür.
Ancak, merkezi yurt içinde bulunan bir firma tarafından yurt içinden tecil-terkin uygulaması kapsamında satın alınıp serbest bölgedeki şubesi aracılığıyla ihraç edilen mallara ilişkin olarak mükellef tarafından beyan edilerek tecil edilen ÖTV, serbest bölgedeki şubenin merkezden ayrı mükellefiyetinin bulunmaması veya kendi adına müstakilen faaliyet göstermiyor olması kaydıyla, terkin edilir. Merkez tarafından serbest bölgedeki şubeye mal gönderimlerinin ilgili diğer mevzuat gereğince şube adına fatura düzenlenmek suretiyle yapılması bu yönde işlem tesisine engel teşkil etmez.
g-1 Verginin Tecili
İhraç kaydıyla teslimde bulunan ÖTV mükellefleri tarafından düzenlenen faturada, hesaplanan ÖTV ayrıca gösterilir ve faturaya “ÖTV Kanununun 8/2 maddesine göre ihraç edilmek üzere teslim edilmiş olup ÖTV tahsil edilmemiştir.” ibaresi yazılır.
g-2 Verginin Terkini
İhraç kaydıyla teslim edilen malın, ihracatçıya teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren üç ay içinde ihracının gerçekleşmesi halinde, tecil edilen verginin,
-Malın ihraç edildiğini gösteren gümrük beyannamesinin,
-Malın serbest bölgeden ihracında ayrıca örneği Tebliğ ekinde (EK:1) olarak yer alan Serbest Bölgelerden Yapılan İhracat Teslimlerine İlişkin Bildirim ile giriş ve çıkışla ilgili serbest bölge işlem formlarının aslı veya ilgili gümrük idaresi, noter ya da YMM tarafından onaylanmış örneği ile ÖTV mükellefinin ihraç kaydıyla teslimine ilişkin faturanın aslının aynı olduğu işletme yetkililerince imzalanarak ve kaşe tatbik edilerek onaylanmış fotokopisi vergi dairesine verilmek suretiyle terkini sağlanır.
Malın serbest bölgeden ihraç edilmiş olması halinde terkin işleminden önce, ihraç edilen malın serbest bölgeye girişi ve serbest bölgeden yurt dışına çıkışıyla ilgili serbest bölge işlem formlarındaki bilgiler, vergi dairelerince ilgili serbest bölge müdürlüğünden teyit edilir.
g-3 İhraç Kaydıyla Yapılan Teslimlerde İhracatın Süresinde Gerçekleşmemesi
İhracatın bu uygulama kapsamında belirlenen şartlara uygun olarak gerçekleşmemesi halinde tecil edilen vergi, vade tarihinden itibaren gecikme zammı ile birlikte ÖTV mükellefinden tahsil edilir.
İhracatın Vergi Usul Kanununda belirtilen mücbir sebepler nedeniyle süresinde gerçekleşmemiş olması halinde, tecil edilen vergi, tecil edildiği tarihten itibaren Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre ilgili dönemler için geçerli tecil faizi ile birlikte tahsil edilir.
İhraç kaydıyla teslim aldıkları malları yasal süresi içinde mücbir sebepler veya beklenmedik durumlara bağlı olarak ihraç edemeyen ihracatçıların ek süre talepleri ilgili vergi dairesi başkanlığı/defterdarlık tarafından Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II/A-8.6) bölümünde yapılan açıklamalara göre değerlendirilir.
g-4 İhraç Kayıtlı Teslim Edilen Malın ÖTV Mükellefine İadesi
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin (2) numaralı fıkrası kapsamında satın alınan malın, Tebliğin (II/Ç/4) bölümünde belirtilen süreler içerisinde veya bu süreler geçtikten sonra iade edilmesi durumu, tecil-terkin şartlarının ihlal edilmesi sonucunu doğurduğundan, bu uygulama kapsamında teslim edilen malın iade edilmesi halinde tecil edilen vergi vade tarihinden itibaren gecikme zammı (mücbir sebeplerin varlığı halinde tecil faizi) ile birlikte ÖTV mükellefinden tahsil edilir.
h- istisnaların sınırı
Diğer kanunlarda yer alan istisna veya muafiyet hükümleri ÖTV bakımından uygulanmaz.
Örneğin; bir kurumun kuruluş kanununda alımlarının her türlü vergi, resim, harç, pay ve fondan muaf olduğuna dair hüküm bulunması, bu kurumun alımlarında ÖTV uygulanmasına engel teşkil etmez.
Öte yandan, mezkûr fıkrada, uluslararası anlaşmalardaki ÖTV’ye ilişkin istisna ve muafiyet hükümleri saklı tutulmuş olup, bu hükümler Özel Tüketim Vergisi Kanunu ile sınırlı olmaksızın uygulanır.
ı- VERGİ İNDİRİMİ
Vergiye tabi malların, yer aldıkları listedeki başka bir malın imalinde kullanılması halinde, ödenen verginin, Maliye Bakanlığınca belirlenen esaslara göre, imal edilen mal için ödenecek vergiden indirilmesi suretiyle, ÖTV’nin her mal için bir kez uygulanması öngörülmüştür.
Bu şekilde indirim konusu yapılabilecek azami ÖTV tutarı, satın alınan mala ait ödenen ÖTV tutarını aşamayacağı gibi, bu malın girdi olarak kullanılması suretiyle üretilen malın teslimine ilişkin hesaplanan ÖTV tutarını da geçemez.
ÖTV ödenerek satın alınan malın aynı listede yer alan vergiye tabi başka bir malın imalinde kullanılması sonucu, ödenen verginin tamamının hesaplanan vergiden indirilememesi durumunda indirilemeyen vergi iade edilmez.
İndirim uygulamasından yararlanılabilmesi için imal edilerek teslim edilen malın ÖTV’sinin beyan edilmesi gerekir. Ayrıca imal edilen malın istisna kapsamında teslim edilmesi halinde bu malın imalinde kullanılan mallar için yüklenilen ÖTV'nin indirim konusu yapılamayacağı tabiidir.
(III) sayılı listede yer alan bir malın imalinde kullanılmakla birlikte, Kanuna ekli diğer listeler kapsamında olan mallar dolayısıyla ödenen ÖTV’nin malın tesliminde hesaplanan ÖTV’den indirimi mümkün değildir.
Öte yandan, indirim konusu yapılamayan veya indirim yoluyla telafi edilemeyen ÖTV, ilgili mevzuata göre maliyet veya gider unsuru olarak dikkate alınabilir.
(III) sayılı listenin (A) cetvelindeki mallar için verginin matrahı, bu malların teslimi ve ithali ile ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışında, hesaplanan ÖTV hariç KDV matrahını oluşturan unsurlardan teşekkül eder.
(III) sayılı listenin (A) cetvelindeki mallar bakımından nispi vergi hesabının söz konusu olduğu durumlarda ÖTV matrahı, işlemin karşılığını teşkil eden bedel olup, teslim edilen mal karşılığında her ne nam adı altında olursa olsun alıcıdan alınan bedeller, teslim edilen malın ÖTV matrahına dâhildir.
Teslimi yapılan mala ilişkin satış anında veya daha sonraki bir tarihte ortaya çıkan vade farkı, fiyat farkı, faiz gibi çeşitli gelirler ÖTV matrahına dâhildir.
Mükellefin düzenlediği faturada ayrıca gösterdiği ticari teamüllere uygun iskontoların ÖTV matrahından indirilmesi mümkündür.
Gümrük depolarında ve müzayede mahallerinde yapılan satışlarda ÖTV matrahı kesin satış bedelidir.
İmalatçı satış bedelinin emsal bedeline göre açık bir şekilde düşük olduğu ve bu düşüklüğün mükellefçe haklı bir sebeple açıklanamadığı hallerde matrah olarak emsal bedel esas alınır.
ÖTV’ye tabi malların mükellefler tarafından kullanılması, sarfı, işletmeden çekilmesi veya işletme personeline ücret, prim, ikramiye, hediye, teberru gibi namlarla verilmesi durumunda da matrah olarak emsal bedel esas alınır.
3.2. İthalatta Matrah
İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan kıymeti, gümrük vergisinin kıymet esasına göre alınmaması veya malın gümrük vergisinden muaf olması halinde sigorta ve navlun bedelleri dâhil (CIF) değeri, bunun belli olmadığı hallerde malın gümrükçe tespit edilen değeri,
-İthalat sırasında ödenen her türlü vergi (ÖTV ve KDV hariç), resim, harç ve paylar,
-Gümrük beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan diğer giderler ve ödemelerden vergilendirilmeyenler ile malın bedeli üzerinden hesaplanan fiyat farkı, kur farkı gibi ödemelerden oluşmaktadır.
3-3 asgari ve maktu vergi tutarları
(III) sayılı listede yer alan maktu vergi tutarları veya Cumhurbaşkanınca bunlara ilişkin belirlenen en son maktu vergi tutarları, ocak ve temmuz aylarında, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından ilan edilen yurt içi üretici fiyat endeksinde son altı ayda meydana gelen değişim oranında, bu değişimin ilanı gününden geçerli olmak üzere yeniden belirlenmiş sayılır. Bu hesaplama sonucunda ortaya çıkan vergi tutarlarında virgülden sonraki dört hane dikkate alınır. Cumhurbaşkanı, uygulama dönemlerini gün veya ay olarak belirlemeye veya belirleyeceği mallar ve aylar itibarıyla yeniden belirlenmiş sayılan tutarların uygulanmamasına karar vermeye yetkilidir.
4-1 Özel Etiketi veya İşareti Olmayan Malların Tespitinde Müteselsil Sorumluluk
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin (5) numaralı fıkrasına göre, Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 .maddesinin verdiği yetki uyarınca kullanılma zorunluluğu getirilen özel etiketi veya işareti olmayan ÖTV’ye tabi malların bulundurulduğunun tespit edilmesi halinde, bu malları bulunduranlar adına; her bir tespit için bu Kanuna ekli (III) sayılı listenin (A) Cetvelinde yer alan malların 50 litreyi, (B) Cetvelinde yer alan malların 5.000 adedi aşması halinde ise müteselsilen sorumlu olmak üzere, bu malları bulunduranlar ile ithal veya imal edenlerden herhangi biri adına; malların tespit tarihindeki emsal bedeli veya miktarı üzerinden Kanunun 11 inci maddesindeki esaslara göre ÖTV re’sen tarh edilir ve bu tarhiyata ayrıca vergi ziyaı cezası uygulanır.
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 13. maddesinin (5) numaralı fıkrasında, mezkûr fıkrada belirlenen hadleri aşmayan özel etiketi veya işareti olmayan malların tespitinde , imalatçı/ithalatçı bakımından müteselsil sorumluluk öngörülmediğinden, bu mallar için sadece malı aracında, işyerinde veya herhangi bir yerde bulundurdukları tespit edilenler adına işlem yapılır.
Söz konusu mallara ait ÖTV, tespit tarihindeki emsal bedeli ve/veya miktarı üzerinden Kanunun 11 inci maddesindeki esaslar ve Tebliğin (III/A ve B) bölümlerindeki açıklamalara göre re’sen tarh edilir. Bu tarhiyata ayrıca vergi ziyaı cezası da uygulanır.
Yapılacak tarhiyatlarda, tarhiyata esas perakende satış fiyatının, takdir komisyonları marifetiyle belirlenmesi mümkündür.
Daha önce TAPDK tarafından gönderilmiş değerlendirme raporu bulunmaması ve söz konusu malın yasal olarak piyasada satışının olmaması halinde ise emsal bedel (piyasaya arz edilen benzer malların piyasadaki en düşük perakende satış fiyatı) üzerinden hesaplanan nispi ÖTV tutarı, asgari maktu vergi tutarı ile yapılacak kıyaslamada dikkate alınabilir. Emsal bedelin ve alkollü içki tespitlerinde ayrıca alkol oranının, Vergi Dairesi Başkanlığı/Defterdarlık tarafından TAPDK’dan da temin edilmesi mümkündür.
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen hadleri aşan miktarlarda özel etiketi veya işareti olmayan ürünler hangi ithalatçı ve imalatçıya ait olduğunun tespiti için, TAPDK’ya gönderilir. TAPDK, numuneler üzerinde yapacağı analiz sonucunda malların miktarı, alkol derecesi, emsal bedeli gibi tespite konu mal türleri itibarıyla verginin hesabına esas bilgileri de içeren bir değerlendirme raporu düzenler.
Raporda ayrıca yakalanan/el konulan malların ithalatçı veya imalatçı bazında ayrımı ile aynı ithalatçı ya da imalatçıya ait malların miktar ve marka bilgileriyle, bulunması halinde ayırt edici ibare bilgileri itibarıyla tasnifi yapılır ve Kanunda belirtilen miktarların aşılıp aşılmadığı belirtilir.
TAPDK tarafından 30 gün içerisinde düzenlenecek bu rapor yakalama/el koyma işlemine ilişkin olarak düzenlenen tutanak ile birlikte aynı süre içerisinde yakalamanın/el koymanın gerçekleştiği yerdeki Vergi Dairesi Başkanlığına (bulunmayan yerlerde Defterdarlığa) gönderilir. Söz konusu analiz neticesinde numuneler TAPDK tarafından imha edilir ve yakalama/el koyma işlemini gerçekleştiren ilgili kolluk birimine bilgi verilir.
Kolluk kuvvetleri tarafından düzenlenen yakalama/el koyma tutanakları ile birden fazla kişinin söz konusu malları aracında, işyerinde veya herhangi bir yerde bulundurduğunun tespit edilmesi halinde, tarha yetkili vergi daireleri tarafından her biri adına ayrı ayrı tarhiyat yapılması mümkündür. Bu durumda, yapılacak tahsilata bağlı olarak diğer bulunduranlar adına yapılan tarhiyatların/tarhiyatlara ilişkin tahakkukların terkin edileceği açıktır.
İthalatçı/imalatçı hakkında bu kapsamda işlem yapılabilmesi, esas itibarıyla söz konusu malların TAPDK’ya kayıtlı firmalarca piyasaya arz edilen ürünler arasında yer alması, diğer bir ifade ile ithalatçının/imalatçının Türkiye’de faaliyette bulunan firmalar arasında olması halinde mümkündür. Ayrıca, ithalatçı/imalatçı firmanın sorumluluğu, yakalanan/el konulan mallardan sadece kendisine ait olduğu TAPDK tarafından belirlenen miktarla sınırlıdır. Dolayısıyla, yakalamalarda/el koymalarda birden fazla ithalatçı veya imalatçıya ait malların ele geçirilmesi durumunda müteselsil sorumluluk, her bir ithalatçı veya imalatçıya ait mallar bazında Kanunda belirtilen miktarların aşılması halinde uygulanır.
TAPDK tarafından düzenlenen değerlendirme raporlarında, ithalatçının/imalatçının belirlenemediği durumlarda, ithalatçı/imalatçı hakkında yapılacak bir işlem bulunmadığından, aksi yönde bir tespit bulunmadıkça, bu mallar için sadece malı aracında, işyerinde veya herhangi bir yerde bulundurdukları tespit edilenler adına işlem yapılır.
Kanunun 13 üncü maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirlenen hadleri aşan söz konusu mallara ilişkin tespitlerde kolluk kuvvetlerince mallara ilişkin numunenin TAPDK’ya gönderilmemiş olması durumunda, mezkûr maddede belirlenen limitleri aşmayan tespitler gibi işlem tesis edilir.
Özel etiketi veya işareti olmayan malların kargo şirketleri nezdinde yakalanması durumunda, gönderici hakkında işlem tesis edilir. Ancak, gönderen kişiye ilişkin bilgilerin (kimlik bilgileri, adres) bulunmaması nedeniyle gönderene ulaşılamadığı durumlarda taşıma yapan kargo şirketi hakkında işlem tesis edilir. Bununla birlikte, 21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu[2] kapsamında haklarında soruşturma gerektirmesine bağlı olarak, yakalama/el koyma tutanağında kargo şirketine ve/veya çalışanlarına yönelik tespitlere de yer verilmiş olması halinde, gönderen kişi ile birlikte kargo şirketi de sorumlu tutularak buna göre işlem tesis edilir.
4-2. İşleme Taraf Olanların Müteselsil Sorumluluğu
Vergi Usul Kanununun 11 inci maddesinde, mal alım-satımı ile hizmet ifası dolayısıyla vergi kesintisi yapmak ve vergi dairesine yatırmak zorunda olanların, bu yükümlülükleri yerine getirmemeleri halinde verginin ödenmesinden, alım-satıma taraf olanların, hizmetten yararlananların ve aralarında doğrudan veya hısımlık nedeniyle ya da sermaye, organizasyon veya yönetimine katılmak veya menfaat sağlamak suretiyle dolaylı olarak ilişkide bulunduğu tespit olunanların müteselsilen sorumlu olacağı, ancak müteselsilen sorumluluğun nihai tüketiciler için söz konusu olmayacağı, müteselsil sorumluluğun şartları, sınırları ve bu konuya ilişkin usul ve esasların Maliye Bakanlığınca belirleneceği hükme bağlanmıştır. Hazine'ye intikal etmeyen ÖTV’den, satıcı ile birlikte müteselsilen sorumlu tutulması uygun görülmüştür.
ÖTV, mükelleflerin yazılı beyanları üzerine tarh olunur. ÖTV mükellefleri, bir vergilendirme döneminde vergiye tabi işlemleri bulunmasa dahi bu dönemlerle ilgili olarak beyanname vermek zorundadır.
Vergi sorumluluğu yüklenenler ve faal mükellefiyeti bulunmayanlardan Kanunun 13 üncü maddesinin (5) numaralı fıkrası uyarınca özel etiketi veya işareti bulunmayan ÖTV’ye tabi malları bulundurmaları nedeniyle mükellefiyet tesis ettirilenlerin, vergiye tabi işlemlerin bulunmadığı vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak beyanname verme zorunlulukları yoktur.
(III) sayılı listedeki mallara ilişkin ÖTV beyannameleri, vergilendirme dönemini izleyen ayın 15 inci günü akşamına kadar, KDV yönünden bağlı bulunulan vergi dairesine verilir.
Sürekli ÖTV mükellefiyeti gerektiren faaliyeti olmayanların müzayede yoluyla yaptıkları satışlara ilişkin vergi, satış bedelinin tahsil edildiği günün mesai saati bitimine kadar beyan edilir ve bu süre içinde ödenir.
Elektronik ortamda veya kâğıt ortamında verilen beyannameler ve eklerinde, matrah ve vergi tutarı dışındaki bilgileri doğru olarak beyan etmeyen mükellefler hakkında Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca ikinci derece usulsüzlük cezası uygulanır.
ÖTV’ye tabi işlemlerin bulunmaması, ilgili döneme ait ÖTV beyannamelerinin verilmesine engel teşkil etmez. Bu durumda beyannamenin, “Genel Bilgiler” bölümünde yer alan “Beyannamede beyan edilecek bilgim bulunmamaktadır.” kutucuğu işaretlenmek suretiyle beyanname verilir.
Beyannamelerin “Matrah ve Vergi Bildirimi” bölümünde yer alan “Teslimler” tablosuna, ihraç kaydıyla yapılan teslimler de dâhil edilir. İhraç kaydıyla yapılan teslimler, ayrıca beyannamelerin “Tecil” bölümünde yer alan “İhraç Kaydıyla Satılan Mallara Ait Teciller” tablosunda da beyan edilir.
Alkollü içki üreticilerince, ilgili beyan dönemine ait bandrol bilgileri (3A) numaralı ÖTV Beyannamesinin “Ekler” bölümünde yer alan "Bandrol Bilgileri" başlıklı Tablo-1’e; aynı beyan dönemine ait bandrollü/kodlu alkollü içki ürünlerine (bira dâhil) ilişkin stok bilgileri ise “Bandrollü/Kodlu Ürün Bilgileri” başlıklı Tablo-2’ye girilir. Bira üreticilerince, Tablo-1’e sadece fıçı ambalajlı bira ürünlerine ilişkin bandrol bilgileri; Tablo-2’ye ise bandrollenmiş fıçı ambalajlı biralarla şişe, kutu, pet şişe ve benzeri ambalajlı diğer kodlu bira ürünlerine ilişkin stok bilgileri girilir.
Herhangi bir beyan döneminde, vergiye tabi işlemin bulunmaması nedeniyle matraha ve/veya hesaplanan vergiye ilişkin bilginin olmaması halinde de mükelleflerce, beyannamenin yukarıda belirtilen bandrol ve bandrollü/kodlu ürün bilgilerine ilişkin tabloların kendilerini ilgilendiren kısımları doldurulur.
ÖTV, beyanname verme süresi içinde ödenir.
5-1 VERGİNİN BELGELERDE GÖSTERİLMESİ
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin (1) numaralı fıkrası uyarınca, vergiye tabi işlemlere ait ÖTV, fatura veya benzeri belgelerde ayrıca gösterilir.
Örnek 2:13/7/2015 tarihinde, KDV ve ÖTV hariç imalatçı teslim fiyatı 80 TL, alkol derecesi 5 olan, 20 litre biranın imalatçısı tarafından teslimine ilişkin düzenlenen faturada aşağıdaki bilgilere yer verilir.
Satış bedeli (KDV ve ÖTV hariç) : 80 TL Hesaplanan ÖTV Tutarı* : 89,66 TL
KDV Matrahı (80 TL+ 89,66 TL=) : 69,66 TL
Hesaplanan KDV Tutarı (169,66TLx 0,18=) : 30,54 TL
GENEL TOPLAM : 200,20 TL
Yalnız ikiyüz Türk Lirası, yirmi Kuruştur.
* Örnekte, nispi olarak hesaplanan ÖTV tutarı, asgari maktu vergi tutarına göre hesaplanan ÖTV tutarından düşük olduğundan [(80 TL x 0,63)<(5⁰ x 0,8966 TL x 20 lt)], faturada asgari maktu vergi tutarına göre hesaplanan ÖTV tutarı dikkate alınmıştır.
ÖTV kapsamına giren malların ÖTV uygulanmadan önce müzayede yoluyla satışlarında düzenlenen belgelerde de ÖTV’nin ayrıca gösterilmesi zorunludur.
İthalatta uygulanan ÖTV gümrük makbuzunda ayrıca gösterilir. İthalat vergilerinin maktu tutarlarda veya sabit oranlı alındığı hallerde buna ilişkin tarife, ÖTV’yi de kapsayacak şekilde tespit olunur ve ayrıca ÖTV hesaplanmaz.
Özel Tüketim Vergisi Kanununun 15 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre, Vergiye tabi bir işlem söz konusu olmadığı veya bu Kanun kapsamına giren vergiyi fatura veya benzeri belgelerde göstermeye hakkı bulunmadığı halde, düzenlediği bu tür belgelerde bu vergiyi gösterenler, söz konusu vergiyi beyan ve ödemekle mükelleftirler.
-Fatura veya benzeri belgelerde Kanuna göre borçlu oldukları vergi tutarından daha yüksek bir tutarı gösterenler de bu belgelerde gösterilen vergi tutarını beyan etmek ve ödemekle mükelleftirler.
-Malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya diğer nedenlerle matrahta değişiklik vuku bulduğu ya da yersiz veya fazla vergi hesaplandığı hallerde vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellefler; bunlarla ilgili borçlandıkları ya da ödedikleri vergiler için değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve meydana geldiği dönem içinde düzeltme yapabilirler, bu vergiden mahsup edebilirler veya iade talebinde bulunabilirler.
-Şu kadar ki, iade olunan malların fiilen işletmeye girmiş olması, yersiz veya fazla ödenen verginin alıcıya iade edilmesi ve bu işlemlerin defter kayıtları, belgeler ile beyannamede gösterilmesi şarttır.
Vergiye tabi olmayan mallar için vergi hesaplanması veya vergiye tabi mallar için daha yüksek oranda ve/veya tutarda vergi hesaplanması halinde, bu verginin de beyan edilmesi ve ödenmesi zorunludur.
Fazla veya yersiz vergi uygulanması halinde, vergiye tabi işlemin yapıldığı döneme ait beyannamede gerekli düzeltme yapılır. Bu durumun işleme ait beyanname verme tarihinden sonra ortaya çıkması halinde ise değişikliğin meydana geldiği dönemde düzeltme, mahsup ve iade imkânı bulunmaktadır.
Fazla veya yersiz hesaplanan verginin beyan edilmiş ancak henüz ödenmemiş olması halinde, tahakkuk terkin edilir ve bu durumda iade söz konusu olmaz.
Düzeltme ve iade talebi, miktarına bakılmaksızın YMM raporu, inceleme raporu veya teminat aranılmadan sonuçlandırılır. İthalat sırasında fazla veya yersiz uygulanan ÖTV, Gümrük Kanununa göre bu vergiye muhatap olanlara iade edilir.
7-1 İTHAL EDİLEN MALLARA İLİŞKİN BİLDİRİM
(III) sayılı listedeki malların ithalini yapanlardan KDV mükellefi olanların, bir ay içinde ithal ettikleri, söz konusu liste kapsamında ÖTV’ye tabi mallara ilişkin, Tebliğ ekinde (EK:2) olarak yer alan bildirim formunu, takip eden ayın 20 nci günü akşamına kadar Gelir İdaresi Başkanlığı web adresinde hizmet veren “İnternet Vergi Dairesi” aracılığıyla Gelir İdaresi Başkanlığına göndermesi zorunludur.
Söz konusu malların ithalini yapanların, aynı zamanda bu malların imalatçısı olarak ÖTV mükellefiyetinin bulunması ve bu mükellefiyet kapsamında ÖTV beyannamesi vermesi, ithal edilen mallar için ÖTV bildirimi verilmesine engel teşkil etmez.
(III) sayılı listedeki malların (alkolsüz içecekler hariç) ithalatını yapanların, herhangi bir ayda ithalatları olmasa dahi bildirim vermeleri zorunludur. Ancak, bu listedeki alkolsüz içeceklerin ithalatının bulunmadığı aylar için bildirim verilmez.
TAPDK’dan tütün mamulü ve alkollü içki ithalatçısı olarak belge alan mükellefler, ilgili dönemde ithalat yapmış olup olmadıklarına bakılmaksızın, bildirim formlarındaki bandrol bilgileri ve bandrollü/kodlanmış etiketli ürünlere ilişkin bilgiler için oluşturulan bölümleri doldurur.
Bira dışındaki ithal alkollü içki ürünlerine ilişkin bandrol bilgileri ile ithal bira ürünlerine ilişkin kodlanmış etiket bilgileri, bildirimdeki “Bandrol Bilgileri” bölümüne; bandrollü/kodlanmış etiketli (bira dâhil) ithal alkollü içki ürünlerine ilişkin stok bilgileri ise “Bandrollü Ürün Bilgileri” bölümüne girilir. İthal tütün mamullerine ve ithal makarona ilişkin bandrol bilgileri, bildirimdeki “Bandrol Bilgileri” bölümüne; ithal tütün mamullerine ve ithal makarona ilişkin stok bilgileri ise bildirim formundaki “Bandrollü Ürün Bilgileri” bölümüne girilir.
Aynı mükellefin üretim ve ithalatı birlikte yapması durumunda;
-Alkollü içki üretimine ilişkin bandrol ve bandrollü/kodlanmış etiketli ürün bilgileri (3A) beyannamesi
ekinde,
-Alkollü içki, tütün mamulü ve makaron ithalatına ilişkin bandrol ve bandrollü/kodlanmış etiketli ürün bilgileri ise Tebliğin bu bölümünde öngörülen bildirim formlarıyla bildirilir.
İnternet ortamında düzenlenen bildirimler onaylanmak suretiyle Gelir İdaresi Başkanlığının internet vergi dairesine gönderilir. Gönderilen bildirimlerin içeriğinde mükelleflerce değişiklik yapılmak istenmesi halinde, yeniden düzenlenen bildirimler onaylanarak gönderilebilir.
Vergi Usul Kanununun 149 uncu ve mükerrer 257 nci maddelerinin verdiği yetkilere dayanılarak getirilen söz konusu bildirim yükümlülüğünü, süresinde yerine getirmeyen veya süresinde yerine getirmekle birlikte eksik ya da yanlış bildirimde bulunan mükellefler hakkında Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca özel usulsüzlük cezası uygulanır.
ÖTV mükellefleri yasal defter kayıtlarını ÖTV’nin hesaplanmasına ve kontrolüne imkân verecek şekilde tutar.
Bu maksatla tutulan defter kayıtlarında vergiye tabi işlemler, vergisiz tutarları ile gösterilir. Mükellefin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesapladığı ÖTV ve girdileri üzerindeki indirilebilir ÖTV tutarı ayrı hesaplarda izlenir.
Vergiden istisna edilmiş işlemlerin mevcut olması halinde, bu işlemler, ayrı hesaplarda izlenir. Malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi veya sair sebeplerle matrah, vergi veya indirim tutarlarında vuku bulan değişiklikler ile ödenen, iade olunan ve terkin edilen ÖTV kayıtlarda açıkça gösterilir.
23.12.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.