Birçok kurum ve kuruluş, kendisiyle yakın ya da dolaylı ilişkide bulunan kişilerin bilgilerini işlemek ve çeşitli amaçlarla kullanmak üzere faaliyette bulunmaktadır.
Kullanılan bilgiler, ilişkili kişilerin şahsına yönelik bilgiler olduğundan, bunların kullanılmasının da bir izne tabi olması gerekmektedir.
Kişisel verilerin uluorta kullanılmasını önlemek için getirilen 6698 sayılı Kanuna göre, çeşitli kaynaklardan toplanan kişisel bilgilerin, başkalarıyla paylaşılması, açıklanması, başka kişilerin kullanımına açık tutulması, izinsiz haberleşme, ilan reklam veya başka bir şekilde tanıtım amacıyla kullanılması yasaktır.
Bu nedenle bazı alış -veriş yerleri ile Bankalar vs. “bilgilerinizi kullanabilmek için izin” istemektedirler.
Kurum ve kuruluşlar, çalışanlarının kişisel bilgilerinin muhafazası ve izinsiz kullanıma açık tutulmaması bakımından bu Yasa kapsamında sorumluluk sahibidirler.
Ancak, bu bilgileri toplayıp işlemeyen yani kendisi dışında KULLANMAYAN ve başkalarının kullanımına sunmayan kuruluşların Kanun kapsamında sorumluluğu yoktur.
Öte yandan, Vergi Dairesi, İcra Daireleri, İstatistik Kurumu, benzeri diğer idari kurumların bilgi istemesi ve bunlara bilgi verilmesi bu konuyla ilgili değildir. O birimler kendi kanunlarına göre bilgi ister ve kullanırlar.
Toplanan kişisel veriler genellikle, iş ilişkisi içerisinde olan kişilerin hukuki ve teknik güvenliğinin temini, sunulan ürün ve/veya hizmetlerin tanıtımı, yürütülen ticari faaliyetlerin anlatılması, duyurulması amaçlarıyla kullanılmaktadır.
Kişisel veriler, elektronik posta kanalıyla (yöntemiyle) iş birliği kurulması, kurum lehine teminat alınması, sözleşme süreçlerinin yönetimi, risk değerlendirme ve fizibilite çalışmalarının gerçekleştirilmesi, performans ve verimliliğin takibi, memnuniyet ve bağlılığın artırılması, seyahat, toplantı, eğitim ve benzeri organizasyon veya etkinliklerin gerçekleştirilmesi amacıyla da kullanılabilmektedir.
6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanun’un 16.maddesine dayanılarak, kamuya açık bir “ Veri Sorumluları Sicili” oluşturulmuştur. Bu sicilin amacı, “kişisel veri işlemesi yapan” kurum ve kuruluşların bilinmesi ve sürekli kontrolünün yapılabilmesidir.
Kişisel verilerin toplanarak İŞLENMESİ ve KULLANILMASI şahıs hukukunu ilgilendirdiğinden, bu tarz çalışmaları yürüten kurum ve kuruluşların da envanterinin yapılabilmesi ve kayıt altına alınabilmesi için bir sicil kaydı oluşturulması ihtiyacı doğmuştur.
Veri sorumlusu, Kurul tarafından şöyle tanımlanmaktadır;
“Veri sorumlusu, kişisel verilerin işleme amaçlarını ve vasıtalarını belirleyen, veri kayıt sisteminin kurulmasından ve yönetilmesinden sorumlu olan gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder. Tüzel kişiler, kişisel verileri işleme konusunda gerçekleştirdiği faaliyetler kapsamında bizatihi kendileri “veri sorumlusu” olup, ilgili düzenlemelerde belirtilen hukuki sorumluluk tüzel kişinin şahsında doğacaktır. Bu konuda kamu hukuku tüzel kişileri ve özel hukuk tüzel kişileri bakımından bir farklılık gözetilmemektedir.
Kanuna göre veri sorumlusu, kişisel verilerin işlenme amacını ve yöntemini belirleyen kişidir. Yani işleme faaliyetinin “neden” ve “nasıl” yapılacağı sorularının cevabını verecek kişidir.”
Buradan şunu anlamaktayız; kişisel verilere sahip olan değil, bu verileri işleyen veya işlemek amacıyla veri toplayanlar sorumludurlar. Dolayısıyla bu sorumluluğa, “veri işleme faaliyeti sorumluluğu” demek daha doğru olacaktır.
Şu halde, işin tabiatı icabı, ellerinde, çalışanların veya ilişkili kişilerin bilgileri bulunan işletmelerde, bu veriler sadece işletme içinde kullanıldığı sürece “veri işleme faaliyeti sorumluluğu” söz konusu olamayacaktır. Burada geçerli olan, kişisel verilerin korunması işlemidir.
Yasaya göre, Kişisel verileri işleyen ve kullanan gerçek ve tüzel kişiler, veri işlemeye başlamadan önce Veri Sorumluları Siciline kaydolmak zorundadır. Ancak, işlenen kişisel verinin niteliği, sayısı, veri işlemenin kanundan kaynaklanması veya üçüncü kişilere aktarılma durumu gibi nedenler göz önüne alındığı için, bu işle ilgili Kurul tarafından, Veri Sorumluları Siciline kayıt zorunluluğuna bazı istisnalar getirilmiştir.
Kanımızca bu istisnaların daha açık ve tartışmasız biçimde anlatılması, örneklenmesi gerekmektedir. Zira, yapılacak hatalar “Kabahat” olarak değerlendirilecek ve önemli para cezaları söz konusu olabilecektir.
Biz burada, Kanunun 28. Maddesinde yer alan “genel” istisnaları açıklamakla yetinmeliyiz. Zira, sorumluluğun sınırının belirlenmesinde bu bilgilere öncelikle ihtiyaç bulunmaktadır. Zira, bu istisnalar, veri işlenmesinin sınırını belirlemektedir. (Dolayısıyla, veri sorumlusu olmanın sınırlarını…)
Yasanın 28. maddesinin 1 numaralı fıkrasına göre “ Bu Kanun hükümleri aşağıdaki hâllerde uygulanmaz”:
a) Kişisel verilerin, üçüncü kişilere verilmemek ve veri güvenliğine ilişkin yükümlülüklere uyulmak kaydıyla gerçek kişiler tarafından tamamen kendisiyle veya aynı konutta yaşayan aile fertleriyle ilgili faaliyetler kapsamında işlenmesi.
b) Kişisel verilerin resmi istatistik ile anonim hâle getirilmek suretiyle araştırma, planlama ve istatistik gibi amaçlarla işlenmesi.
c) Kişisel verilerin millî savunmayı, millî güvenliği, kamu güvenliğini, kamu düzenini, ekonomik güvenliği, özel hayatın gizliliğini veya kişilik haklarını ihlal etmemek ya da suç teşkil etmemek kaydıyla, sanat, tarih, edebiyat veya bilimsel amaçlarla ya da ifade özgürlüğü kapsamında işlenmesi.
ç) Kişisel verilerin millî savunmayı, millî güvenliği, kamu güvenliğini, kamu düzenini veya ekonomik güvenliği sağlamaya yönelik olarak kanunla görev ve yetki verilmiş kamu kurum ve kuruluşları tarafından yürütülen önleyici, koruyucu ve istihbari faaliyetler kapsamında işlenmesi.
d) Kişisel verilerin soruşturma, kovuşturma, yargılama veya infaz işlemlerine ilişkin olarak yargı makamları veya infaz mercileri tarafından işlenmesi.
Görüldüğü gibi elde mevcut kişisel bilgileri sadece işletme içinde kalmak ve yukarıda belirtilen hallerde kullanmak kaydıyla, veri işleme ve veri sorumluluğu söz konusu olmayacaktır. Dolayısıyla sicile kayıt da söz konusu olmayacaktır.
Bu konu önemlidir zira, 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanun’un Kabahatler başlıklı 18.maddesine göre Veri Sorumluları Siciline kayıt ve bildirim yükümlülüğüne aykırı hareket edenler 20.000 TL’den 1.000.000 TL’ye kadar idari para cezası ile cezalandırılabileceklerdir.
Şahsi düşüncemizi belirtmeden önce, getirilen “sicil oluşturulması ve sicile kayıt” konularında şu hususların altının çizilmesi gerekmektedir;
Bize göre;
Kişisel verilerinizin nasıl, ne zaman, ne şekilde, kime verildiği veya hangi amaçla ya da platformda kullanıldığını her zaman sorabilme hakkı bulunmaktadır. Haksız, izinsiz ve toplanma amacına aykırı bilgi kullanımlarında, kişilerin, İtiraz etme ve zarar görürse tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır
11.09.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.