Vergi Usul Kanunu’nun 121. maddesinde, idarece tereddüt edilmeyen açık ve mutlak vergi hatalarının re’sen düzeltileceği kurala bağlanmıştır. Buna bağlı olarak, fazladan veya haksız yere yapıldığı belirtilen hallerde, verginin geri istenmesinde gerekli düzeltme işleminin vergi dairesince re’sen yapılması sık karşılaşılan bir durumdur.
Ancak, istisnalar, indirimler, indirimli oran uygulamaları, hatalı vergi hesaplamaları ve özellikle YMM Vergi İadesi Tasdik raporlarından kaynaklanan fazla ve yersiz vergi iade işlemlerinde tarhiyatın usulü özel bir önem taşımaktadır. Bu nedenle, vergi idaresinin geri istemenin usul ve şartlarına riayet etmemesi, geri istemek için yapılan cezalı vergi tarhiyatının iptaline yol açabilmektedir.
Vergi idaresinin re’sen düzeltme yetkisi, hiç bir kurala ya da belgeye bağlanmadan kullanılabilecek bir durum değildir. Verginin alınması da, iadesi de kurallara ve usullere bağlı olduğu gibi, fazladan yapılan iadelerin vergi ziyaı cezasıyla birlikte geri istenmesinde de usul hükümlerine uyulması bir zorunluluktur.
Bir çok olayda, özellikle YMM İade Tasdik Raporu üzerine yapılan iade işleminde, vergi dairelerince, konuyu açıklamaktan uzak bir ihbarname veya sadece bir düzeltme fişi tebliği ile fazladan yapılan iade tutarlarının geri istendiği görülmektedir.
Halbuki, haksız ve yersiz iade edilen vergiler nedeniyle yapılan tarhiyatın;
- Takdir komisyonu kararına veya
- İnceleme raporuna ya da
- Vergi inceleme elemanlarınca (buna vergi dairesi müdürleri de dahildir) düzenlenmiş bir tutanağa veya
- Vergi dairesince hazırlanmış bir düzeltme fişine
bağlanmış olması gerekmektedir.
İdarece yapılan re’sen düzeltme işlemleri ve geri isteme tarhiyatı için yukarda sayılan belgelerin varlığına ihtiyaç duyulmaktadır.
Yapılan işlem, genellikle bir re’sen tarhiyat niteliğinde olacağından, Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesine göre, öncelikle re’sen takdir nedenlerinin mevcut olup olmadığı araştırılır.
İhbarname yoluyla yapılan tarhiyatta, bu takdir nedenlerinin açıklanması ve belgelendirilmesi şarttır. Zira, ihbarnameli tarhiyat mükellefe, itiraz (düzeltme veya dava) hakkı veren bir idari işlemdir. Bu usulün uygulanması aynı zamanda savunma hakkını da yakından ilgilendirmektedir.
Bu nedenle Re’sen yapılan tarhiyatın, vergi inceleme raporuna veya takdir komisyonu kararına dayanması gerekmektedir. Ortada bir inceleme raporu veya inceleme elemanınca düzenlenmiş tespit tutanağı ya da takdir komisyonu kararına dayanak olan bilgi, belge ve tespitlerin bulunması zorunludur.
Fazladan veya haksız yere mükellefe iade edilen verginin idarece geri istenmesi konusunda, haksızlık ve yersizlik açıkça ve kolayca tespit edilebiliyor ve re’sen düzeltme hükümlerinin uygulanacağı bir durum ortaya çıkıyorsa düzeltme fişine dayalı geri isteme işlemi yapılabilir. Ancak, düzeltme fişine istinaden tarhiyat yapılabilmesi için ortada açık ve mutlak bir vergi hatası bulunması gerektiği unutulmamalıdır.
Öte yandan, vergi idaresince düzenlenen düzeltme fişinin bir örneğinin mükellefe tebliği şarttır. Re’sen yapılan düzeltmelerde, aleyhine düzeltme yapılanın dava açma hakkı bulunmaktadır.
Dava hakkının kullanılmasında, savunma hakkının tam olabilmesi için düzeltme fişi ekinde, bir tespit tutanağının ve geri isteme nedenlerini açıklayıcı belgelerin, vergi dairesince düzenlenmiş tutanakların bulunması zorunludur.
Danıştay 3 Dairesinin E. 2013/4059 K. 2015/3114 sayılı Kararı, oy çokluğuyla verilmesine rağmen bu konuda referans olabilecek bir karardır.
Kararda; “… idarece fazla iade alındığı belirtilen katma değer vergisinin düzeltme yoluyla geri istenildiği belirtilmiş ise de tutanak veya savunmaya düzeltme fişi eklenmediği gibi düzeltmenin açıkça tutanak adı altında vergi dairesi müdürünce düzenlenen işlemde de belirtilmediği ve iadesi istenilen katma değer vergisinin tamamının neden iade edilmediği ya da yeminli mali müşavir raporunda yüklenildiği belirtilen rakamın yanlışlığının ortaya konulamadığı gerekçesiyle..” tarhiyatı kaldıran vergi mahkemesi kararı uygun bulunarak onanmıştır.
Bu karara esas olan olayda, vergi idaresi, düzeltme işleminde 213 sayılı Kanun’un 121. maddesine dayanıldığını, davacı şirketin almış olduğu katma değer vergisi iade dosyalarının tetkiki sonucunda, bu fala ödemenin tespit edildiğini ileri sürmüşse de, mahkeme, (Dolayısıyla bu kararı onayan Danıştay 3. Dairesi) fazladan iade edilen katma değer vergisinin geri istenilmesini gerektirecek, re’sen tarhiyata ilişkin, kanun maddesinde yazılı şartların oluşmadığını, ayrıca, re’sen tarhiyata esas vergi inceleme raporu veya takdir komisyonu kararının da bulunmadığını belirterek tarhiyatın iptaline karar vermiştir. .
Kararda yer alan karşıt görüş, esas itibariyle, vergi iadesine esas alınan düzeltme işlemlerinden hareket ederek konuyu açıklamaya çalışmıştır. Ancak, vergi iadesi işleminde sadece bir düzeltme fişi ile işlemlerin tamamlandığı ve bunun idari yargıda hak arama konusuyla ilgisi bulunmadığı açıktır.
Özet olarak belirtmek gerekir ki, hangi nedenle veya hangi kaynaktan doğarsa doğsun vergi iadesi işlemlerinde, sonradan yapılan aleyhe re’sen düzeltmelerde, düzeltme fişine dava açılabileceği, düzeltme fişinin, bir inceleme raporuna, takdir kararına veya konuyu açıklayan bir tutanağa bağlanması hem savunma hakkı bakımından hem de şekil şartı olarak özel bir önem taşımaktadır.
25.06.2019
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.