Vergi hukukunda sorumluların özel hukuk şekillerini ve kurumlarını kötüye kullanmak suretiyle vergi kaçırmayı amaçladıkları takdirde bu amaca yönelik yaptıkları sözleşmelere peçeleme sözleşmeleri denmektedir.
Peçeleme sözleşmesi, vergi hukuku-özel hukuk ilişkisinin bir ürünü olarak da tanımlanabilir. Vergi kanunlarını dolanmak suretiyle başvurulan peçeleme bu yönüyle muvazaaya yaklaşmaktadır. Hem muvazaa da hem de peçeleme de kanunun özüne uygun davranılıyormuş gibi gözükse de aslında uygun davranılmayarak kanun dolanılmaktadır. Peçeleme ve muvazaa hukuk kurallarına uygun davranılmayarak, özünü ihlal etme konusunda bakımından birbirine çok benzese de aslında farklı kavramlardır.
VUK madde 3’de “Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır .” hükmü bulunmaktadır.
Bir işlemin peçeleme sözleşmesi olarak nitelendirmek için mükelleflerin özel hukukta bulunan bir kurumu kullanmış olması veya özel hukuk alanında gerçek veya tüzel kişiler tarafından yapılabilmesi mümkün bir işlemi yapmış olması gerekmektedir. Eğer bir peçeleme işlemi söz konusuysa ve bu özel hukuk tarafından kabul görse bile özel hukuktaki geçerliliği vergi hukukunu bağlayamayacaktır.
Tamamen veya kısmen veya haksız yere vergisel bir avantajdan yararlanarak vergi yüklerini en aza indirebilmek hatta hiç vergisel anlamda bir ödeme yapmamaktır.
Vergilendirme bir taraftan mükelleflerin gelir ve servetlerinde azalışa neden olurken, kamu geliri olarak devlete kaynak sağlamaktadır.
Verginin karşılığının olmaması mükelleflerin üzerinde baskı oluşturur.
Söz konusu baskıya bağlı olarak;
vergi grevi,
verginin reddi,
vergi planlaması,
kayıt dışı ekonomi ve vergi cennetleri,
vergi kaçakçılığı,
vergiden kaçınma gibi vergiye karşı direnme şekilleri ortaya çıkmaktadır.
Gelir Vergisi Kanunu madde 80’e ve devam eden maddelerine göre ‘’karşılıksız olarak iktisap edilenler hariç, bazı mal ve hakların beş yıl içinde elden çıkarılmasan dolayı ortaya çıkan değer artışları vergiye tabidir.’’ Burada önemli olan 5 yıl içinde malı elden çıkarmak olacaktır çünkü beş yıl sonra elden çıkarılan bir mal için değer artışı söz konusu olmayacaktır. Ayrıca kanun hükümlerine göre ivazsız olarak elde edilen bir taşınmazın elden çıkarılmasında değer artışı hesaplanmayacaktır.
Örneğin; X kişisi 3 yıl önce 5.000.000,00-TL ye almış olduğu taşınmazını bir şirkete 15.000.000,00 TL’ye satmak istemektedir. Burada kişi 5 yıl içinde malını elden çıkarmak istediğinden değer artışına tabi tutulacak olup, değer artışından dolayı da gelir vergisi ödemek durumunda kalacaktır. Bu durumda X kişisi gelir vergisi ödememek için taşınmazını oğlu Z’ye bağışlamış olup oğlu Z’nin de bu taşınmazı şirkete satmasını söylemektedir. Şirkete taşınmazı 15.000.000,00 TL’yi teslim etmiştir. Burada oğlu Z’nin taşınmazı ivazsız olarak iktisap etmesi konusudur. İvazsız iktisap edilen taşınmazın GVK’ ya göre herhangi bir değer artışı söz konusu olmayacağından bu yöntem seçilmektedir. Burada amaç vergisel yükümlülükten kaçınmak için peçeleme yapmaktır. Özel hukukun verdiği bir hak olan bağışlama kanun dolanılarak vergisel yükümlülükten kurtulmak için kullanılmıştır. Burada X kişisinin oğluna vermiş olduğu taşınmazı için yaptığı bağışlama peçeleme sözleşmesi olarak kabul edilmeli ve vergilendirilmelidir. X kişisine ortaya çıkan değer artışına göre bir gelir vergisi tarhiyatı yapılmalıdır.
Kişinin bağışlama durumunda ödeyeceği veraset ve intikal vergisi oranının daha az olması ve veraset – intikal vergisinin ödeme kolaylıklarının olması peçeleme sözleşmesi yapmayı cazip hale getirmiştir.
Bay Y eşine Gaziantep’ deki dört katlı villasını Bayan T’ye ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile devretmiştir. Yapılan ölünceye kadar bakma sözleşmesi özel hukuk bakımından geçerli ve sonuçlarını doğuran bir sözleşmedir. Bu sözleşme ile taraflardan biri bir edim ya da menfaat karşılığında karşı tarafa ölünceye kadar bakma borcu altına girmektedir. Bayan T, Bay Y’ye ölünceye kadar bakma borcu altına girmektedir. Vergi hukukuna göre, gayrimenkullerin devrinde bir karşılık yoksa bu durumda söz konusu devir işlemi veraset ve intikal vergisinin konusuna girecektir. Ancak burada karşılıklı bir edim söz konusu olduğu için veraset ve intikal vergisi oluşmayacaktır. Ancak burada önemli olan sözleşmenin esasıdır. Eşler TMK gereği zaten birbirlerine bakmaya yükümlüdürler. Bu evliliğin getirdiği bir durumdur. Bu noktada ekonomik yaklaşım ilkesi ile asıl amacın ne olduğu anlaşılmalıdır. Burada evli çift vergi yükümlülüğünden kurtulabilmek için özel hukukun izin verdiği ölünceye kadar bakma sözleşmesini gerçekleştirmişlerdir. Bu sözleşme vergi hukuku açısından bir peçeleme sözleşmesidir. Bu nedenle bu devir ivazsız olarak intikal kabul edilmeli ve vergilendirilmelidir.
Mülkiyeti altında konutu kiraya veren kişiler GMSİ istisnasından yararlanabilirler. İkinci evden elde ettikleri gayrimenkul sermaye gelirlerini başka bir kişiye aitmiş gibi gösterildiklerinde ortaya peçeleme sözleşmesi çıkmaktadır. Örneğin; Y kişisi mülkiyetinde olan Adana ili Güzelyalı semtindeki 2 evini kiraya vermek suretiyle kira geliri elde etmektedir.
Y kişisi ikinci konuttan elde ettiği kira geliri ile konut istisnasından yararlanmak istemektedir. Bu sebeple Y oğlu Z adına T Bankasında bir hesap açtırıp gelirlerini orada toplamaktadır. Aslında burada gerçek mükellef Y kişisi olmasına rağmen sanki Z kişisi, kira geliri elde ediyormuş gibi gösterilmektedir. Y ve Z ayrı ayrı beyanname vererek iki kere konut istisnasından yararlanmış olmaktadırlar.
Sonuç olarak Mükellefler vergisel yükümlülükten kaçınmak için bazı hukuk kurallarını dolanarak peçeleme işlemi gerçekleştirmektedirler. Peçeleme işlemleri teknoloji değiştikçe artmakta ve çeşitlenmektedir. Ancak Mali idarenin son dönemde popüleritesi artan Yapay Zeka gibi işlemler ile bu peçenin arkasındaki gerçek yüzü görebilecektir.
31.10.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.