5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6. maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37. maddesinde ticari kazanç “her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır” şeklinde tanımlanmış . Gelir Vergisi Kanunu’nun “Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti” başlıklı 38. maddesinde ise bilanço esasına göre ticari kazancın, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve başındaki değerleri arasındaki müspet fark olduğu, bu dönem zarfında işletmeye ilave olunan değerlerin bu farktan indirileceği, işletmeden çekilen değerlerin ise bu farka ilave olunacağı, ticari kazancın bu surette tespit edilmesi sırasında Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ait hükümleri ile aynı Kanun’un 40 ve 41. maddeleri hükümlerine uyulacağı hükmüne yer verilmiştir. GVK’ nın 40. maddesinde ise safi kazancın tespitinde indirilecek giderler sayılmıştır. İlgili maddenin 3 no’lu bendinde, “işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye, ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların ticari kazancın tespitinde gider olarak indirileceği” hükme bağlanmıştır. Buna göre;
Zarar, ziyan ve tazminat ödemelerinin GVK ve KVK yönünden gider olarak dikkate alınabilmesi için,
- İşle İlgili Olması
- Mukavelenameye, ilama veya kanun emrine dayanması,
- Ödenmiş olması
- İşletme sahibinin şahsi kusurundan kaynaklanmamış olması (işletme sahibinin suçlarından doğan tazminatlar GVK.nın 41/6. maddesine göre gider kabul edilmeyen ödeme olarak değerlendirilmektedir.)
gerekmektedir.
Konuya ilişkin Görüşler;
1- Kıdem tazminatının ödeme tarihinden önce tahakkuk ettiği tarihte gider yazılabileceği şeklinde görüşler
• Kıdem tazminatları Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin 3 numaralı bendi çerçevesinde tahakkuk ettiği tarih itibariyle gider kaydedilir. (Maliye Bakanlığı’nın 05.01.1993 tarih ve 02/113-1487/00354 sayılı muktezası)
• Kıdem tazminatının tahakkuk tarihi, işçi tarafından kıdem tazminatına hak kazanıldığı tarih itibariyle gerçekleşir. Bu tarih itibariyle hak kazanılan tazminat tutarının ücret olarak tahakkukunun yapılması ve gider kaydedilmesi gerekir. (İstanbul Defterdarlığının 08.04.1993 tarih ve GVK-3035-5744 sayılı muktezası)
2- Kıdem tazminatının ödeme tarihi itibariyle gider yazılabileceği şeklinde görüşler
• GVK 40/3. maddesinde ; “İşle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatlar” gider olarak dikkate alınabilir denildiği için kıdem tazminatının da gider olarak dikkate alınabilmesi için mutlaka ödenmiş olması gerekir. Bu nedenle kıdem tazminat tutarlarının, ödemenin yapıldığı vade tarihi itibariyle kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması gerekmektedir. (Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesindeki özelge havuzundaki; 23/02/2012 tarihli, B.07.1.GİB.4.34.16. 01-KVK 6-719 sayılı özelgesi )
• “Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalar çerçevesinde; kıdem ve ihbar tazminatının gider kaydı konusunda Gelir Vergisi Kanununun 40'ıncı maddesinde özel bir hüküm olmamakla birlikte maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi çerçevesinde kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için İş Kanununa göre işçinin kıdem tazminatına hak kazanması ve hak edilen kıdem tazminatının da işçiye ödenmiş olması gerekir. Tahakkuk etmiş olsa da ödenmemiş kıdem tazminatının gider yazılması mümkün değildir. Bu nedenle, iş akdinin fesih sözleşmesi ile sona erdirilmesi veya mahkeme kararı dolayısıyla şirketiniz tarafından çalışanlarınıza ödenecek kıdem ve ihbar tazminatı giderlerinin, yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde ödemenin yapıldığı dönemde kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır. Ayrıca, söz konusu ödemeler dolayısıyla yapılan vergi tevkifatlarının, Gelir Vergisi Kanununun 98'inci maddesine istinaden ödemenin yapıldığı ayı takip eden ertesi ayın yirmiüçüncü günü akşamına kadar muhtasar beyanname ile bildirilmesi gerekmektedir. Öte yandan, söz konusu tazminatın 1475 sayılı Kanunun 14'üncü maddesine göre hesaplanacak kıdem tazminatına tekabül eden kısmı gelir vergisinden istisna olup, kıdem tazminatının istisnayı aşan kısmı ile ihbar tazminatının tamamı ise Gelir Vergisi Kanununun 61'inci maddesi uyarınca ücret olarak kabul edilecek ve gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacaktır.” (Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesindeki özelge havuzundaki; 20/03/2015 tarihli, 84098128-120.01.02.07[40-2013-3]-143 sayılı özelgesi)
Sonuç ve Değerlendirme
6009 sayılı Kanunun 9’uncu maddesi kapsamında eskiden herhangi bir kanunla düzenlemesi yapılmamış olan “rapor değerlendirme komisyonları” adı altında yeni bir birim oluşturuldu. Vergi müfettişleri tarafından düzenlenen vergi inceleme raporları, işleme konulmak üzere ilgili vergi dairesine tevdi edilmeden önce, rapor değerlendirme komisyonları tarafından vergi kanunları ile bunlara ilişkin kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ, sirküler ve özelgelere uygunluğu yönünden değerlendirilmektedir. Değerlendirme aşamasında güncel mevzuat hükümleri dikkate alınmaktadır. Bu bağlamda idare konuya ilişkin olarak 20.03.2015 tarihli muktezasında Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin 3. bendinde, işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar¸ ziyan ve tazminatların safi ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği hükmüne atıfta bulunarak tahakkuk esasının değil ödeme esasının geçerli olduğunu belirtmiştir.
Kıdem tazminatının gider kaydı konusunda Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde özel bir hüküm olmamakla birlikte aynı maddenin 3 üncü bendi çerçevesinde kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için İş Kanununa göre işçinin kıdem tazminatına hak kazanması ve hak edilen kıdem tazminatının da işçiye ödenmiş olması gerekir. Tahakkuk etmiş olsa da ödenmemiş kıdem tazminatının gider yazılması mümkün değildir.
11.09.2015
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.