Bilişimin en sıkıntılı başlığıdır kurum içi (inhouse) ve kurum dışı (outsource) çözümler arasında bir denge oluşturulması. Bir dengeden bahsediyoruz çünkü ölçek planlaması yapmaya başlayan kurumsal bir yapıda birinin diğerini tamamen dışlamaması önemlidir. Kimine göre tekerleğin yeniden icadına gerek yoktur. Sorunu çözecek profesyonel bir ürün veya hizmet sunan bir firma varsa bu çözüm öncelenmelidir. Sonuçta böyle bir çözümün yönetimi oldukça kolaydır. Örneğin ürünle ilgili bir sıkıntı yaşanırsa ilgili firmadan istenildiği zaman destek alınabilir.
Kurumun teknolojik bir takım hedefleri yoksa veya piyasadaki ürünler ihtiyacı giderebiliyor ya da ücret karşılığı ihtiyaca göre şekillendirilebiliyorsa başka konulara odaklanmak yönetim tarafından daha makul görülebilecektir. Bununla beraber belli bir ölçeğin üzerindeki kurumlarda teknolojik olarak hedefsiz kalmak mümkün değildir. Çünkü bu kurumların tasarımında bazı başlıklar terzi işi müdahale gerektirir. Dahası ölçekle beraber kurum dışı çözümlerin maliyeti de artarak kurum kaynaklarının önemli bir kısmının lisans gibi ödemelere ayrılmasına sebebiyet vermektedir.
Buraya kadar bahsettiğimiz tüm sorunlar hayatımızda gördüğümüz en büyük kurumlardan biri olan devlet ve kamusal bilişim açısından da geçerlidir. Yanlış kararlar ileride baş ağrıtacağı gibi kamu kaynağının israfını veya ulaşılmak istenilen hedeflere ulaşılamamasını da beraberinde getirmektedir.
Yüzük Kardeşliği
Amerika Birleşik Devletleri ve onun güzide kurumlarından IRS de bu zor kararda belli başlıklar için kurum dışı çözümleri tercih etmiştir. ABD’deki gelir vergisi beyan sistem ve otomasyonu IRS tarafından işletilmemektedir. Elbette arka plandaki veri ve beyanların nihai adresi IRS’tir. Buna karşın mükellef beyan vermek istediğinde belli sayıda firmanın aracılığına başvurmak ve bunların sistemlerini kullanmak zorundadır. Yaklaşık 14 tane şirketten oluşan bir konsorsiyum tarafından beyanlar toplanmakta olup firmaların bu işten kazancı belli şartlar altında sundukları hizmetleri ücretlendirebilmeleridir.
Aynı firmalar örneğin geliri belli bir tutarın altındaki vatandaşlar için beyan sistemine ilişkin temel hizmetleri ücretsiz sunmakla mükelleftir. Yani geliri düşük vatandaş isterse beyanını ücretsiz verebilir veya isterse bu firmaların paralı hizmetlerini tercih edebilir. IRS’in bu işten kazancı bir beyan otomasyonun tasarım, bakım ve işletilmesine ilişkin maliyetlerin firmalara yüklenmesidir. Ücretsiz verileceğine söz verilen hizmet karşılığında IRS bu piyasaya girmemekte ve kendi beyan otomasyonunu ücretsiz olarak vatandaşlara sunmamaktadır.
Boşta Kalınca Turboyu Açan Firma
Sektörün lideri sayılabilecek Intuit firması bu 14 şirketten birisidir. Sahibi olduğu TurboTax paket programları bu alanda sunmuş olduğu hizmetler arasında yer almaktadır. Geride bırakılan yıllar Intuit firmasının belli bir gelirin altındaki vatandaşlara ücretsiz sunması gerektiği hizmeti vermemek için türlü taklalar attığını göstermiştir. Google aramalarında ücretli ürünü en üste taşımak, ücretsiz ürünün bulunduğu sayfanın görünümünün azaltılabilmesi için bu sayfanın arama motorları tarafından indekslenmemesini sağlayacak web ayarları yapmak, ücretli ürünü ücretsiz gibi göstermek, ücretsiz gibi görünen bir beyan sürecinde kullanıcıyı yanıltarak ücretli ürüne yönlendirmek marifetlerinden bazılarıdır.
Üstelik skandal patlayıp firmanın yaptıkları ortaya dökülünce firma yetkilileri tarafından herhangi bir pişmanlık belirtisi de gösterilmemiştir. Buna karşın gerçekleştirilen araştırmalar diğer firmaların da aynı yöntemleri kullandığını göstermiştir. Sonuç, ABD mükelleflerinin yaklaşık %70’i ücretsiz olarak beyanlarını verebilecekken sadece %4’lük bir kesimin bu hizmetten fiilen yararlanabilmesidir. Mükelleflerin önemli bir kısmı ücretsiz beyan verilebileceğinden bile bihaberdir.
İbretlik Bir Paylaşım
Öncelikle kendi Gelir İdaremizin hakkını teslim edelim. Bilişim personelinin istihdamı başlığında sıkıntılar olsa da bugüne kadar gerçekleştirdiği projelerde öncelikle mali hizmetlerin kendisi tarafından ve ücretsiz olarak sunulmasını tercih etmiştir. Tabi ki bazı konularda kurum dışı çözümlere başvurulması zorunluluk arz edebilir. Bununla beraber rehavete kapılmamak ve IRS’in tecrübesinden ders çıkarmak önemlidir.
Eğer kamusal alanda kurum dışı çözümler tercih ediliyorsa istismarın önlenmesinde anahtar kelime denetimdir. Bize göre, örneğin entegratör firmaların denetiminde mesafe kat edilmesi gerekmektedir. Sunulan hizmetlerde belli standart ve kalitenin yakalanmaması ve zararlı rekabet e-defter ve belge gibi mali alanın en önemli çıktısını etkilemektedir. Ayrıca mükelleflerin aldığı hizmetten memnun olması da önem arz etmektedir.
IRS’in içerisine düştüğü durum sadece bir ülkedeki mali idareyle sınırlı değildir. Bugün kendi sunması gereken hizmetleri özel sektöre havale etmiş, sorumluluğu üzerinden atmakla beraber bilerek ve isteyerek burada bir pazar oluşturmuş, bu pazarı yerine göre denetimsiz bırakmış, tasarruf destanları yazarken yarattığı sistemin nihai maliyetini bozuk bir düzen üzerinden dolaylı olarak vatandaşa ve hazineye yıkan başka kurumların var olması işten bile değildir.
17.12.2020
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.