4447 Sayılı Kanunu gereğince Mart 2002 tarihinden itibaren işsizlik sigortası ödenek ve yardımları başlayacaktır. İşsizlik sigortasına tabi işçilerin işten ayrılmaları halinde 15 gün içerisinde işveren; örneği İŞKUR tarafından hazırlanan İşten Ayrılma bildirgesinin bir suretini işçiye ve bir suretini de İŞKUR İl Müdürlüğüne vermek zorundadır. İşten Ayrılma bildirgesini vermemenin cezası aynı kanunun 54. maddesi gereğince 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin iki katıdır.
İşten Ayrılma Bildirgesi, 4447 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen hallerden birisine dayalı olarak 30.01.2002 tarihinden itibaren hizmet akitleri sona erecek olan sigortalılar hakkında düzenlenecektir. 01.06.2000-29.01.2002 tarihleri arasında hizmet akitleri feshedilen sigortalılar için bir hak sahipliği söz konusu olamayacağından, bu tarihler arasında İşten Ayrılma Bildirgesi düzenlenmeyecektir.
İşsizlik Sigortası
İşsizlik sigortası; bir işyerinde çalışırken, çalışma istek, yetenek, sağlık ve yeterliliğinde olmasına rağmen, kendi istek ve kusuru dışında işini kaybedenlere, uğradıkları gelir kayıplarını kısmen de olsa karşılayarak kendilerinin ve aile fertlerinin zor duruma düşmelerini önleyen, sigortacılık tekniği ile faaliyet gösteren, Devlet tarafından kurulan zorunlu bir sigorta koludur.
İşsizlik Sigortasının Faydaları
İşsizlik sigortası, ekonomik büyümenin yanı sıra sosyal gelişmenin sağlanması ve gelirin toplumda adil ve dengeli bir biçimde paylaştırılmasını amaçladığı için sosyal devlet olma ilkesinin bir gereğidir.
Ülkeler, işsizliğin sonuçlarını giderici, geçici gelir kayıplarını tazmin edici politikalar uygulamak zorundadırlar.
Bu politikaların temel araçlarından birisi de işsizlik sigortasıdır. İşsizlik sigortası aşağıdaki potansiyel faydaları sağlayabilmekte-dir.
1- İşsiz kalınan süre içinde; sigortalı işsizlerin gelir kaybı bir ölçüde işsizlik ödeneği ile karşılandığından, sigortalı işsizler niteliklerine daha uygun işler arayacaklardır. Bu işgücü verimliliğini olumlu yönde etkileyecektir. Ayrıca, işsizlerde ve aile fertlerinde gelir kaybı nedeniyle oluşabilecek olumsuzluklar bir ölçüde önlenecektir.
2- İşsizlik sigortası sağladığı gelir güvencesiyle, işsizlerin alım güçlerini belli ölçüde koruduğundan toplam talep üzerinde olumlu etki yapacaktır.
3- İşsizlik ödeneğine hak kazanabilmek için sigortalı çalışanlar ahlak ve iyi niyet kurallarına daha fazla sadakat göstermek zorunda kalacaklarından verimlilik artacak ve işgücü devri azalacaktır.
4- İşsizlik sigortası kapsamında verilecek olan eğitimler ile sigortalı işsizlerin nitelikleri artırılacaktır.
5- Kayıt dışı istihdamın kayda alınmasında etkili olacaktır.
6- İşgücü piyasasına yönelik (iş-çalışan-işyeri) veri tabanı oluşturulmasına olanak sağlayıp, doğru kişinin doğru işe yerleştirilmesi sağlanacak ve böylelikle verimlilik ve çalışanların mutluluğu artacaktır.
7- İşsizlik sigortası gelirleri ile oluşturulan Fon, üretken alanlarda, istihdam artışı sağlayan ve bölgeler arası dengesizliği giderici yatırımlara yönlendirildiğinde, ülke ekonomisine katkıda bulunacaktır.
İşsizlik Sigortası Kapsamı
İşsizlik sigortası aşağıda sayılan çalışma gruplarını kapsamak-tadır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 2 nci maddesine göre bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılan sigortalılar,
506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamına girip de memur ve sözleşmeli statüde olmayanlar,
Mütekabiliyet esasına dayalı olarak yapılan anlaşmalara göre Türkiye'de sigortalı olarak çalışan yabancılar,
4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkındaki Kanun'a göre çalıştırılan koruma bekçileri,
Ücretli ve sürekli olarak ev hizmetlerinde çalışanlar, Kamu sektörüne ait tarım ve orman işlerinde ücretle çalışanlar,
Özel sektöre ait tarım ve orman işlerinde ücretle ve sürekli olarak çalışanlar,
Tarım sanatlarına ait işlerde çalışanlar,
Tarım işyerlerinde yapılan ve tarım işlerinden sayılmayan işlerde çalışanlar,
Tarım işyeri sayılmayan işyerlerinin park, bahçe, fidanlık vb. işlerinde çalışanlar,
İşsizlik Sigortası Kapsamı Dışında Olanlar
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun, 3 üncü maddesinde belirtilen sigortalı sayılmayanlar,
Tarım işlerinde çalışanlar (Kamu sektörüne alt tarım ve orman işlerinde ücretle, özel sektöre ait tarım ve orman işlerinde ücretle ve sürekli olarak, tarım sanatlarına ait islerde, tarım işyerlerinde yapılan ve tarım işlerinden sayılmayan işlerde, tarım işyeri sayılmayan işyerlerinin park, bahçe, fidanlık vb. işlerinde çalışanlar hariç)
-İşverenin ücretsiz çalışan eşi,
-Aynı konutta birlikte yaşayan ve üçüncü dereceye kadar (üçüncü derece dahil) olan hısımlar arasında ve aralarında dışarıdan başka kimse katılmayarak konut içinde yapılan işlerde çalışanlar,
-Ev hizmetlerinde çalışanlar (ücretle ve sürekli olarak çalışanlar hariç)
-Askerlik hizmetlerini yapmakta olanlar,
-Ülkelerinde sigortalı olan yabancılar,
-Meslek okullarında pratik eğitim yapan öğrenciler,
-Cezaevlerindeki atölyelerde çalışan mahkumlar,-Rehabilitasyon tedbirlerine katılan hastalar,
-Herhangi bir işverene bağlı olmaksızın kendi nam ve hesabına çalışanlar,
-Köy sınırları içersinde kendi ihtiyaçları için yapılan inşaat işlerinde çalışanlar,
Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı alıp da sosyal güvenlik destek primi ödeyerek ya da ödemeksizin çalışanlar,
506 sayılı Kanunun 85 inci maddesine göre isteğe bağlı sigortalılar,
506 sayılı Kanunun 86 ncı maddesine göre topluluk sigortasına tabi sigortalılar,
506 sayılı Kanunun Geçici 20 nci maddesi kapsamında olmakla birlikte memur statüsünde çalışanlar,
506 sayılı Kanunun Ek-10 uncu maddesine göre, bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları, müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar, düşünür ve yazarlar,
506 sayılı Kanunun Ek-13 üncü maddesine göre, 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanununda belirtilen genel kadınlar,2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununun 2 nci maddesinde belirtilen isteğe bağlı sigortalılar,
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
3466 sayılı Uzman Jandarma Kanununa göre:. sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
2914 sayılı Yüksek Öğretim Personel Kanununa göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
233 ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile 190 sayılı 'Kanun Hükmünde Kararnameye tabi kamu kurum ve kuruluşlarının teşkilat kanunlarındaki hükümlere göre sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar,
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre geçici personel statüsünde çalıştırılanlar,
5590 sayılı "Ticaret ve Sanayi Odaları, Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, Deniz Ticaret Odaları,
Ticaret Borsaları, Türkiye Ticaret Sanayi Deniz Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları Birliği" Kanunu kapsamında çalışan sözleşmeli ve geçici personel ile hizmetliler.
Yıl içinde ortalama 3-4 ay çalışan geçici/mevsimlik orman işçileri ve işsizlik sigortası
Kanunda, işsizlik sigortası kapsamında oldukları belirtilen sigortalıların çalışma sürelerinde çalıştıkları işe göre bir ayırım getirilmediği görülmektedir. Bir yıl içinde 3-4 ay gibi kısa süre ile çalışan sigortalı işçiler, yılın geri kalan aylarında başka bir işte sigortalı olarak çalışabilmektedirler. Yıl içinde kısa süreli çalışan geçici/mevsimlik orman işçileri; Kanunun öngördüğü "son üç yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak çalışıp, işsizlik sigortası primi ödemiş olmak, işten ayrılmadan önceki son 120 gün içinde prim ödeyerek sürekli çalışmış olmak" şartını yerine getirdikleri takdirde Kanunla kendilerine tanınan; "işsizlik ödeneği, hastalık ve analık sigortası prim ödemeleri, yeni bir iş bulma, meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi" hizmetlerinden yararlanabileceklerdir.
İşsizlik Sigortası Fonu ile Tasarrufu Teşvik Fonu arasında ilişki
İşsizlik Sigortası Fonu ile Tasarrufu Teşvik Fonu arasında hiçbir ilişki bulunmamaktadır. İşçi ve işverenlere ve dolayısıyla istihdama ilave bir yük getirilmemesi amacıyla, Tasarrufu Teşvik Fonu kaldırılarak işsizlik sigortası yürürlüğe konmuştur.
İşsizlik sigortasının 1.6.2000 tarihinde uygulamaya başlaması ile birlikte, çalışanlardan ve işverenlerden yapılan tasarrufu teşvik kesintilerine son verilmiştir.
Çalışanları Tasarrufa Teşvik Fonu'nda biriken paraların İşsizlik Sigortası Fonuna aktarılması şeklinde bir düzenleme kesinlikle söz konusu değildir.
Kesintilere son verilmesi hiçbir şekilde çalışanların müktesep haklarının geri alınması anlamını taşımamaktadır. Çalışanların fonda birikmiş olan ana para ve nemaları eskiden olduğu gibi emeklilikte ve kanunun öngördüğü diğer şartların yerine getirilmesi halinde hak sahiplerine ödenmeye devam edecektir.
İşsizlik sigortası uygulaması ile çalışanların Tasarrufu Teşvik Fonunda biriken paralarına hiçbir suretle dokunulmamaktadır.
Hangi büyüklükteki işyerleri işsizlik sigortası kapsamına girer
Tasarrufu teşvik kesintisi uygulamasında, sadece 10'dan fazla işçi çalıştıran işyerlerinin kapsama alınmış olması, kayıt dışı istihdamı teşvik eden bir düzenleme olarak eleştirilmişti. İşsizlik sigortasının kapsamına 10'dan az işçi çalıştıran işyerleri de alınmakla bu sakınca ortadan kaldırılmış olmaktadır. Bu yeni düzenleme ile tüm işyerlerinde çalışan işçiler, işsizlik sigortasının koruması altına girmiş bulunmaktadır. Bu nedenle,10'un altında işçi çalıştıran işverenlere %3 ve yanlarında çalışan sigortalılara %2 prim oranında ilave bir prim yükü gelmiştir.
Kimler, işsizlik sigortasına prim ödeyecektir? Devletin sisteme katkısı
İşsizlik sigortası zorunlu olup, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun 77 nci ve 78 inci maddelerinde belirtilen prime esas aylık brüt kazançlar üzerinden; (01/01/2002 yılından itibaren)
Sigortalı % 1,
İşveren % 2,
Devlet % 1 oranında prim ödeyecektir.
Bir başka deyişle, işsizlik sigortası prim ödemelerinde; sadece işçi ve işveren değil, Devlet de bu sisteme her bir sigortalı için katkıda bulunacaktır. Ayrıca, İşsizlik Sigortası Fonu'nun olası açıkları da Devlet tarafından karşılanacaktır.
Primlerin Fon'a Aktarımı
Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), bir ay içinde tahsil ettiği prim, gecikme zammı, faiz ve cezaları, ayrı ayrı göstermek suretiyle tahsil edildiği ayı izleyen ayın 15'ine kadar İşsizlik Sigortası Fonu'na aktaracaktır.
Devlet payı ise, Türkiye İş Kurumu'nca, her ay SSK tarafından Fon'a aktarılan miktarın beşte ikisi oranında hesaplanarak Hazine Müsteşarlığından talep edilecektir. Talep edilen meblağ, Hazine Müsteşarlığı tarafından talep tarihini izleyen 15 gün içinde Fon'a aktarılacaktır
İssizlik Sigortasına Ödenen Primlerin İadesi
İşçinin sigortalılık durumunun herhangi bir nedenle sona ermesi durumunda; o ana kadar, işçiden ve işverenden kesilmiş bulunan işsizlik sigortası primleri ile Devlet katkı payı iade edilmeyecektir. Bu durum, sigortacılık ilkelerinin bir gereğidir.
İşsizlik sigortası için sigortalıların ve işyerlerinin tescil işlemi
Tescil işlemi yapılmayacaktır. Bu Kanun kapsamına girenlerden, 1.6.2000 tarihinde çalışmakta olanlar bu tarihten itibaren; bu tarihten sonra işe girecek olanlar ise, işe başladıkları tarihten itibaren işsizlik sigortası kapsamında sigortalı olacaktır.
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 8 inci ve 9 uncu maddeleri gereğince Sosyal Sigortalar Kurumunca tescili yapılan işyerlerinin ve sigortalıların aynı zamanda işsizlik sigortası uygulamasında tescillerinin de yapılmış olduğu kabul edilecektir
Özel emekli sandıklarına tabi olanlar
506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun Geçici 20 nci maddesi kapsamında sigortalılıkları sağlanan iştirakçilerin, 4447 sayılı Kanunun 46nci maddesi hükmü gereğince işsizlik sigortası kapsamında olmaları nedeniyle bunların çalıştırıldıkları işyerlerinin Sosyal Sigortalar Kurumunca tescil edilmesi gerekmektedir.
Bunlardan işyeri merkezleri İstanbul'da olan İşverenler, Beyoğlu Sigorta Müdürlüğü'ne;
Ankara'da olanlar, Çankaya Sigorta Müdürlüğü'ne ve işyeri merkezlen bu illerin dışında kalan işverenler de, Çankaya Sigorta Müdürlüğü'ne 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun Uygulanmasına İlişkin l nolu Tebliğ ekinde bulunan "İşyeri Tescil Belgesi"ni doldurarak işyeri tescillerini yaptıracaklardır. Bu tescil belgesinin üzerine "Geçici 20 nci maddeye tabi olup, 4447 sayılı Kanuna istinaden verilmiştir." şeklinde bir kaşe basılacaktır. Özel emekli sandıklarına tabi sigortalıların 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre tescilleri söz konusu olmadığından bunlar için işe giriş bildirgesi ve dört aylık sigorta primleri bordrosu alınmayacak, Tebliğ ekinde bulunan "İşsizlik Sigortası Bildirim Formu"nun ilgili sigorta müdürlüklerine verilmesi yeterli olacaktır.
İşsizlik sigortası primlerinin tahakkuk ve tahsili
Bu konuda 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun ilgili hükümleri uygulanacaktır. Tahakkuk ve tahsil SSK tarafından yapılacaktır.
İşsizlik sigortası primleri, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 79 uncu maddesi uyarınca yeniden düzenlenen "Aylık Sigorta Primleri Bildirgesi"nin işsizlik sigortası için açılmış olan bölümünde işverence beyan edilecektir.
İşveren, işsizlik sigortası için ayrıca dönem bordrosu düzenlemesi
İşverenler dönem bordrosu düzenlenmeyecektir. İşverenin Sosyal Sigortalar Kurumuna verdiği dönem bordrosunda kayıtlı olan malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları prim ödeme gün sayısı ile prime esas kazançlar aynı zamanda sigortalının işsizlik sigortası prim ödeme gün sayısı ile prime esas kazancını da oluşturacaktır. Bu nedenle, işverence işsizlik sigortası için ayrıca dönem bordrosu düzenlenmeyecektir.
Aynı işyerinde malullük, yaşlılık ve ölüm, sigortasına tabi olduğu halde, işsizlik sigortası kapsamı dışında olanların da bulunması söz konusu olabileceğinden işsizlik sigortası kapsamı dışında tutulanlar için ayrı dönem bordrosu düzenlenecek ve bu husus bordronun görünür bir yerine "İşsizlik Sigortasına Dahil Olmayanlar" şeklinde kaşe basılarak belirtilecektir.
İşsizlik sigortası primleri, ilgili sigorta müdürlüğünün veznesine veya sigorta primleri için açılmış olan banka hesaplarına yatırılacaktır.
Sigortalı İşsizlere Sunulacak Hizmetler
İşsizlik ödeneğine hak kazanan sigortalı işsizlere aşağıda belirtilen hizmetler sunulacaktır;
İşsizlik ödeneği ödenecektir. Bu ödenek, sigortalı işsizin çalışmış olduğu süre ile doğrudan ilişkilidir. Sigortalı işsizler prim ödeme sürelerine göre; en az 180, en fazla 300 gün süre ile işsizlik ödeneği alabileceklerdir.
İşsizlerin ödenek aldıkları süre içinde; hastalık ve analık sigortası primleri, Sosyal Sigortalar Kurumu 'na veya bağlı oldukları özel emekli sandıklarına yatırılacaktır. Dolayısıyla; sigortalı işsizler ve geçindirmekle yükümlü oldukları aile , fertleri, hastalanmaları halinde sağlık hizmetlerinden yararlanacaklardır.
İşsizlik ödeneği alan sigortalı işsizlere, doktor raporu ile istirahatlı kılındıkları süre içinde geçici iş göremezlik ödeneği ödenecektir.
İşsizlik ödeneği alan sigortalı işsizlere, işgücü piyasası ve mesleki eğitim alanında danışmanlık hizmeti verilecektir.
Meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi verilecektir.
İşsizlik ödeneği alan sigortalı işsizlere, yeni bir iş bulmalarında yardımcı olunacaktır.
Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri nedeniyle hizmet akitleri feshedilenlerin durumu
Hayır alamayacaklardır. İşyerinde üretimin ve verimliliğin olumsuz etkilenmemesi ve işçinin -çalışırken gerekli hassasiyeti göstermesi için, İşçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller nedeniyle işini kaybetmesi hali işsizlik ödeneği ödenecek haller arasında sayılmamıştır.
Örneğin: işçinin işveren hakkında şeref ve haysiyeti kırıcı asılsız ihbar ve isnatlarda bulunması, işçinin, işverenin güvenini kötüye kullanması, hırsızlık yapması, işverenden izin almaksızın veya haklı bir nedeni olmaksızın ardı ardına iki gün veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki işgünü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi, işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmaması, işçinin kendi isteği veya savsaklaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi v.b.
Diğer taraftan, işverenin ahlak ve iyi niyet , kurallarına aykırı davranışı dolayısıyla işçinin hizmet akdini feshetmesi halinde ise, işçiye , işsizlik Ödeneği alma hakkı verilmektedir, ;
Örneğin: İşverenin, hizmet akdinin yapıldığı sırada bu ahdin esaslı noktalarından biri . hakkında gerçeğe uygun olmayan bilgiler vererek işçiyi yanıltması, işçinin veya ailesinden birisinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söylemesi ve davranışlarda bulunması, işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır 1 isnat ve ithamlarda bulunması, işçinin ücretini | ödememesi, v.b.
İşsizlik Ödeneğinden Yararlanma Durumu
120 günü kesintisiz olmak üzere, son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile prim ödemiş olup da kendi istek ve kusurları dışında işsiz kalanlar,
Hizmet akitleri, ihbar önellerine uygun olarak işveren tarafından feshedilenler,
Hizmet akitleri; sağlık sebepleri, işverenin kanunda belirtilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışları ve işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler nedeniyle bizzat kendileri tarafından feshedilen sigortalı işçiler,
Sağlık sebepleri veya işyerinde işçiyi bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan bir zorlayıcı sebebin ortaya çıkması halinde işveren tarafından hizmet akdi feshedilenler,
Belirli süreli hizmet akdi ile çalışmakta olup da sürenin bitiminde işsiz kalanlar .
İşyerinin el değiştirmesi veya başkasına geçmesi, j;kapanması veya kapatılması, işin veya işyerinin niteliğinin değişmesi nedenleriyle işten çıkarılmış olanlar,
Özelleştirme nedeniyle hizmet akdi sona erenler, işsizlik ödeneğine hak kazanırlar.
İşsizlik ödeneğine hak kazananların, bu ödenekten faydalanmak üzere İşten Ayrılma Bildirgesi ile birlikte hizmet akdinin feshedildiği tarihi izleyen günden itibaren 30 gün içinde, İŞKUR' un en yakın ünitesine başvurmaları " gerekmektedir.
İşten Ayrılma Bildirgesinin Verilme Süresi
İşveren, hizmet akdinin Kanunda öngörülen hallerden birisine dayalı olarak feshedilmesi durumunda, örneği Türkiye İş Kurumunca hazırlanacak üç nüsha İşten Ayrılma Bildirgesini düzenleyerek, 15 gün içinde birini Türkiye İş Kurumuna göndermek, bir nüshasını hizmet akdi feshedilene vermek ve bir nüshasını da işyerinde saklamakla yükümlüdür.
İşten Ayrılma Bildirgesi, 4447 sayılı Kanunun 51 inci maddesinde belirtilen hallerden birisine dayalı olarak 30.01.2002 tarihinden itibaren hizmet akitleri sona erecek olan sigortalılar hakkında düzenlenecektir.
01.06.2000-29.01.2002 tarihleri arasında hizmet akitleri feshedilen sigortalılar için bir hak sahipliği söz konusu olamayacağından, bu tarihler arasında İşten Ayrılma Bildirgesi düzenlenmeyecektir.
İşsizlik Ödeneğinin Yararlanılmadığı Durumlar
Aşağıda belirtilen koşullarda, işsizlik ödeneğine hak kazanılamaz;
Son 120 günü kesintisiz olmak üzere, işsiz kalmadan önceki son üç yıl içinde 600 gün süre ile prim ödememiş olanlar,
Hizmet akitlerini kendi istek ve iradeleri ile feshedenler,
Muvazzaf askerlik görevi nedeniyle hizmet akitleri feshedilenler,
Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı alanlar,
Hizmet akitleri grev, lokavt veya kanundan doğan Ödevler nedeniyle askıya alınmış olanlar,
Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri nedeniyle hizmet akitleri işverenler tarafından feshedilmiş bulunanlar.
İşsizlik Ödeneği Hesaplanması ve Ödenmesi
Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak bulunacak günlük ortalama net kazancının yüzde ellisi olarak hesap edilecektir
Bu şekilde günlük olarak hesaplanan işsizlik ödeneği aylık olarak her ayın sonunda ödenecektir.
Kanun gereğince, işsizlik ödeneği miktarının asgari ücretin netini geçmesi mümkün değildir.
İşsizlik ödeneği, aylık olarak işsiz adına açılacak banka hesabına havale edilecektir. İlk işsizlik ödeneği hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonunda ödenecektir. 0l.07.2000 tarihinden itibaren, asgari ücret brüt 118.800.000 TL'ye yükseltilmiştir. Bu tarihte belirlenmiş olan brüt asgari ücret üzerinden işini kaybeden sigortalı işsizin işsizlik ödeneğine hak kazandığı varsayıldığında; asgari ücretten prim ödenmiş ise, %50'sini alması mümkün olacağından; işsizlik ödeneğinde aylık tutar 43.461.450 TL olmaktadır. Ayrıca, tavandan prim Ödemiş olanlar için, alınabilecek işsizlik ödeneği asgari ücretin netini geçemeyeceğinden bugün için en yüksek işsizlik Ödeneği miktarı 86.922.900 TL’dir.
İşsizlik Ödeneğinden Yararlanma Süresi
İşsizlik ödeneği alabilmek için dört temel koşul öngörülmüştür.
1- Hizmet akdinin sona erdiği tarihten önceki son 3 yıl içinde en az 600 gün sigortalı olarak prim ödenmiş olması,
2- İş akdinin feshedildiği tarihten geriye doğru kesintisiz hizmet aktinin 120 gün prim ödenmiş olması,
3- Hizmet akdinin, İşsizlik Sigortası Kanununun 51 inci maddesinde sayılan hallerden birisine dayalı| olarak sona ermiş olması,
4- Sigortalı işsizin, İşten Ayrılma Bildirgesini işten ayrıldığı tarihten itibaren 30 gün içinde İŞKUR’ UN ilgili ünitesine doğrudan başvurarak vermesi. Yukarıda öngörülen şartları taşıyanlardan;
600 gün prim ödemiş olanlara 180 gün,
900 gün prim ödemiş olanlara 240 gün,
1080 gün ve daha fazla prim ödemiş olanlara 300 gün, süre ile işsizlik ödeneği ödenecektir.
Sigortalı işsizler, işsizlik ödeneğinden yararlanma süresini doldurmadan tekrar işe girer ve işsizlik ödeneğinden yararlanmak için Kanunun öngördüğü şartlan yerine getiremeden yeniden işsiz kalırlarsa, daha önce hak ettikleri sürelerini dolduruncaya kadar bu haktan
işsizlik ödeneğinden yararlanmak için Kanunun öngördüğü şartları yerine getirmek suretiyle yeniden işsiz kalırlarsa, sadece bu yeni hak sahipliğinden doğan süre kadar işsizlik ödeneği alacaklardır.
İşsizlik Ödeneği Kesilmesi Durumları
İşsizlik ödeneği; Kurum tarafından mesleklerine uygun ve son çalıştıkları işin ücret ve çalışma koşullarına yakın ve ikamet edilen yerin belediye mücavir alanı sınırları içinde teklif edilen bir işin haklı bir neden olmaksızın reddedilmesi,
Gelir getirici bir işte çalışıldığının tespit edilmesi, hallerinde kesilir ve kalan işsizlik ödeneği hak sahipliği kaybedilir.
Haklı bir neden olmadan, Kurum tarafından önerilen bir meslek eğitim tedbirine iştirak edilmemesi veya tedbirin yarıda bırakılması ya i da Kurumun çağrılarına zamanında icabet ' edilmemesi hallerinde işsizlik ödeneği kesilir. Ancak, bu hallerin sona ermesi durumunda, ödemelere yeniden başlanır. Şu kadar ki, bu suretle yapılacak ödemenin süresi başlangıçta belirlenmiş olan toplam hak sahipliği süresinin sona erdiği tarihi geçemez.
Muvazzaf askerlik dışında herhangi bir nedenle silah altına alınanlarla hastalık ve analık .nedeniyle geçici işgöremezlik ödeneği almaya hak kazananların ödenekleri bu durumlarının devamı süresince durdurulur. *
Sistem gereği muvazzaf askerlik nedeniyle işinden ayrılan kişi işsizlik ödeneğinden faydalanmayacaktır. Zira sistem, işsizin gösterilen işi her an almaya hazır olmasını zorunlu kılmaktadır.
İşsizlik ödeneği, damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmayacak, nafaka borçları dışında haciz veya başkasına devir ve temlik edilemeyecektir.
Sigortalı işsizin kusurundan kaynaklanan fazla ödemeler yasal faizi ile birlikte, diğerleri ise faizsiz olarak kendisinden tahsil edilecektir.
İşsizlik Ödeneği alırken hastalanan ve İstirahatlı kılınan sigortalının işsizlik ödeneği kesilecek ve geçici işgöremezlik ödeneği ödenmeye başlanacaktır. Bu durum, işsizlik ödeneği alırken işsizin her an iş almaya hazır olması gerekliliğinin doğal bir sonucudur.
Geçici iş göremezlik ödeneği alan sigortalı işsiz için hastalık ve analık sigortası primleri ile işsizlik sigortası primleri ödenmeyecektir.
İşsizlik ödeneği ödenirken geçen süre emeklilik yönünden hizmetten sayılmayacaktır.
Sigortalı İşsizin, Hastalık ve Analık Sigorta Primlerinin Ödenmesi
Hastalık ve analık sigortası primleri, Türkiye İş Kurumu tarafından ilk 6 ay için ödenmesi gereken toplam prim tutarı olan % 12'nin 2/3 oranında (%8), izleyen aylar için tam olarak, İşsizlik Sigortası Fonundan Sosyal Sigortalar Kurumuna, 506 sayılı Kanunun Geçici 20 nci maddesi kapsamındaki sigortalılar için de ilgili sandıklara aktarılacaktır.
Aynı anda hem iş kaybı tazminatından hem de işsizlik ödeneğinden yararlanma durumu
İş kaybı tazminatı ile işsizlik ödeneğini birlikte almaya hak kazananlara öncelikle iş kaybı tazminatı ödenecektir.
İş kaybı tazminatı almak üzere yapılan başvurular aynı zamanda işsizlik ödeneği talep başvurusu yerine de geçecektir.
İş kaybı tazminatı ödeme süresi bittiği halde bir işe yerleştirilemeyenlere, iş kaybı tazminatı alınan süreler mahsup edilmek şartıyla kalan süre için işsizlik ödeneği ödenecektir.
Örneğin: İşyerinin özelleştirilmesi sonucu işsiz kalan sigortalı en fazla 8 ay iş kaybı tazminatından yararlanabilecektir. Son üç yılda 1080 gün işsizlik sigortası prim Ödemesi var ise, bu sigortalı işsizlik ödeneğine hak kazandığı 10 aya karşılık (iş kaybı tazminatı aldığı süre mahsup edildikten sonra) 2ay işsizlik ödeneği alabilecektir.
İşsizlik sigortası primleri gider olarak yazılması
işveren, çalışanları için süresi içinde ödemiş olduğu işsizlik sigortası primlerini SSK işveren sigorta primi hissesinde olduğu gibi kazançlarının tespitinde gider olarak kabul edilecektir.
İşsizlik sigortası primleri gelir vergisi matrahından düşülmesi
İşçinin ücretinden kesilecek olan işsizlik sigortası primi de, SSK işçi sigorta primi hissesinde olduğu gibi, gerçek ücretin hesaplanmasında gelir vergisi matrahından indirilecektir.
İşsizlik sigortası ile ilgili işlemlere karşı itirazlar
İşsizlik sigortasının uygulanmasına ilişkin olarak primlerin ve cezaların toplanması ve İşsizlik Sigortası Fonuna aktarılmasından SSK;diğer her türlü işlemlerin yapılmasından da Türkiye İş Kurumu yetkili, görevli ve sorumlu tutulmuşlardır.
Sosyal Sigortalar Kurumuna verilen görevlerle ilgili itirazlar, bu kuruma yapılacak ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun ilgili madde hükümlerine göre sonuçlandırılacaktır.
Türkiye İş Kurumu tarafından yürütülen işlemlere karşı itirazlarda bu Kuruma yapılacaktır. Bu itirazların tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde yapılması ve yapılan itirazların da Kurum tarafından 30 gün içinde sonuçlandırılması gerekmektedir. Yapılan itirazlar, itiraz konusu işlemlerin uygulanmasını durdurmayacaktır. İtiraz yoluna başvurulmuş olması ilgililerin yargı yoluna başvurma haklarını ortadan kaldırmaz.
İşsizlik Sigortası Kanununda İdari Para Cezaları
İşsizlik sigortasına ilişkin yükümlülükleri nedeniyle, sigortalıların ücretlerinden indirim veya kesinti yapan işverenlere, her bir sigortalı için asgari ücret tutarında idari para cezası öngörülmüştür.
İşten Ayrılma Bildirgesini Türkiye İş Kurumu'na (30.01.2002 tarihinden itibaren) süresi içinde vermeyen işverenlere her bir fiili için ayrı ayrı olmak üzere asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanacaktır.
Cezalara Karşı İtiraz
İdari para cezaları tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde Türkiye İş Kurumuna ödenecek veya aynı süre içinde Kurumun ilgili ünitesine itiraz edilebilecektir. İtiraz takibi durdurur. Kurumca itirazı reddedilenler, kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine itiraz edebileceklerdir. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. Mahkemeye başvurulması cezanın takip ve tahsilini durdurmaz.
işsizlik Sigortası Fonu'nun gelirleri
Fon'un gelirleri;
İşsizlik sigortası primlerinden,
Bu primlerin değerlendirilmesinden elde edilen kazanç ve iratlardan,
Fon'un açık vermesi halinde Devletçe sağlanacak katkılardan,
Bu Kanun gereğince sigortalı ve işverenlerden alınacak ceza, gecikme zammı ve faizlerden,
Diğer gelir ve kazançlar ile bağışlardan, oluşmaktadır.
İşsizlik Sigortası Fonu'nun giderleri
İşsizlik ödeneklerinden,
Hastalık ve analık sigortası primlerinden,
Meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi giderlerinden,
İşsizlik sigortası hizmetlerinin yerine getirilebilmesi için Fon Yönetim Kurulu'nun onayı üzerine Türkiye İş Kurumu tarafından yapılan giderler ile hizmet binası kiralanması, hizmet satın alınması, bilgisayar, bilgisayar yazılımı ve donanımı alınması ile Yönetim Kurulu üyelerinin ücret ve yolluk ödemelerinden, oluşmaktadır.
İşsizlik Sigortası Fonu’nun Yönetimi
İşsizlik Sigortası Fonu Fon Yönetim Kurulu kararları çerçevesinde Türkiye İş Kurumu tarafından işletilir ve yönetir. Fon Yönetim Kurulu;
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanın önerisi üzerine müşterek kararname ile atanan birer temsilci ile,
En fazla işçi ve işvereni temsil eden işçi ve işveren konfederasyonları tarafından seçilen birer üyeden, oluşmaktadır.
İŞSİZLİK SİGORTASI UYGULAMASI ÖZEL PROFİL A.Ş ÖRNEK ÇALIŞMASI
Araştırmanın Konusu
Bu araştırmanın konusu; İşsizlik sigortası uygulamasının Özel Profil A.Ş çalışanlarının üzerindeki etkisi, çalışanların uygulama hakkında bilgileri ve düşüncelerini yansıtmaktadır.
Araştırmanın Amacı
Bu araştırmanın amacı; işsizlik sigortası uygulamasının Özel Profil A.Ş çalışanları tarafından nasıl algılandığı ve Türkiye’deki uygulamasına örnek teşkil etmek üzere yapılmıştır.
2002 den beri uygulanan işsizlik sigortasının amacı, iş görenleri işsiz kaldığı dönemde kısmen de olsa güvence altına almaktır. Bu nedenle konunun iyi anlaşılması ve iş görenlerin bu konuda aydınlatılması bakımından bu çalışmaya ihtiyaç hissettik.
Araştırmanın Kapsam ve Sınırları
Bu araştırma Özel Profil A.Ş çalışanları ile sınırlandırılmıştır. Toplam 150 çalışanı bulunan firmada 75 kişi üzerinde çalışma yapılmıştır.
Araştırmanın Yöntemi
Bu araştırmada tümevarım yöntemi kullanılmıştır. Belirli sayıdaki iş görenler üzerinde yapılan anket çalışması ile işsizlik sigortası uygulamasının iş görenler tarafından bilinip bilinmediği, uygulamada ki noksanlar ve Türkiye’deki uygulamaya örnek teşkil etmek üzere çalışma yapılmıştır. Araştırma örnekleme yoluyla ve yüz yüze görüşme metoduyla anket çalışması yapılarak yüz elli çalışanı bulunan Özel Profil A.Ş’de yetmiş beş kişi üzerinde uygulanmıştır. Anket sonuçları tablolar yoluyla açıklanmıştır.
Tablo:1 Ankete katılan personelin cinsiyet durumu
|
Sayı |
Oran |
Kadın |
24 |
% 32 |
Erkek |
51 |
% 68 |
Ankete katılan yetmiş beş personelden 24’ü kadın ve 51’i erkeklerden oluşmaktadır. İşyerinde çalışanların üçte ikisini teşkil etmektedir.
Tablo:2 İşsizlik Sigortası Uygulaması Bilinme Derecesi;
|
Biliyor |
Az Biliyor |
Hiç Bilmiyor |
Erkek |
21 |
21 |
9 |
Kadın |
14 |
7 |
3 |
Toplam |
35 |
28 |
12 |
Oran |
%47 |
%37 |
%16 |
İşsizlik sigortası uygulamasının iş görenler arasında bilinme derecesini ölçmeye yönelik yapılan çalışmada; iş görenlerin % 16’sı uygulamayı hiç bilmediğini, %47’si bildiğini, %37 oranında ise az bilgisi olduğunu ifade etmişlerdir.
Tablo:3 İşsizlik Sigortası Uygulamasının Yeterliliği;
|
Yeterli |
Kısmen Yeterli |
Yetersiz |
Erkek |
13 |
20 |
18 |
Kadın |
3 |
14 |
8 |
Toplam |
16 |
34 |
26 |
Oran |
%21 |
%45 |
%34 |
İşsizlik sigortası uygulaması ve ödeneğinin yeterliliği konusunda sorduğumuz bu soruya ise; %21 oranında yetersiz, %45 oranında kısmen yeterli, %34 oranında ise yetersiz cevabını aldık. İş görenler ödeneğin az olduğunu ve süresinin de kısa olduğunu ifade etmişlerdir.
Tablo:4 İşsizlik Sigortası Uygulaması Kapsamı;
|
Sadece işsizlik Dönemi |
Bütün işsizlik Dönemi |
Erkek |
24 |
26 |
Kadın |
9 |
16 |
Toplam |
33 |
42 |
Oran |
%44 |
%56 |
İşsizlik sigortası uygulamasının kapsamı konusunda sorulan soruya; %56 oranında bütün işsizlik dönemini kapsaması gerektiği cevabını vermişlerdir. Türkiye’de sadece işsizlik döneminde 180 gün, 240 gün ve 300 gün yapılan ödemlerin Avrupa’daki gibi bütün işsizlik dönemini kapsayan bir süreç olmasını ifade etmişlerdir.
Tablo:5 İşsizlik sigortası Ödeneği Güvencesi;
|
Güven veriyor |
Kısmen güven veriyor |
Güven vermiyor |
Erkek |
5 |
21 |
24 |
Kadın |
2 |
12 |
11 |
Toplam |
7 |
33 |
35 |
Oran |
%9 |
%44 |
%47 |
İşsizlik sigortası ödeneğinin güven verip vermemesi konusunda sorulan soruya büyük bir çoğunluk, %47 oranında güven vermediğini, %44 oranında da az güven verdiğini ifade etmişlerdir. Ayrıca işsizlik sigortası uygulama alanının genişlemesi gerektiğini ve aylık ödeneğin artırılmasının gerekliliğini ifade etmişlerdir.
Tablo:6 İşsizlik Sigortası Uygulaması Hakkında İşverenin Bilgi Verme Derecesi
|
Bilgi Veriyor |
Bilgi Vermiyor |
Erkek |
28 |
22 |
Kadın |
19 |
6 |
Toplam |
47 |
28 |
Oran |
%63 |
%37 |
İşsizlik sigortası uygulaması hakkında işverenin, iş görenlere gerektiğinde bilgi verdiği ortaya konulmuştur. Ankete katılan iş görenlerden %63’ü kendisine yeterli bilgi verildiğini ifade etmişlerdir. İşsizlik sigortası uygulamasının zamanla yaygınlaşacağı ve uygulama alanının genişleyeceği sonucuna varmış bulunmaktayız.
2002’den bu yana uygulanan işsizlik sigortası ödeneği eksikleriyle beraber elbette zamanla mükemmelleşeceği bizce bir gerçektir. Türkiye de sadece işsizlik döneminde 180 gün, 240 gün ve 300 gün ödeme yapılmaktadır. Avrupa’daki işsizlik sigortası uygulamasına yaklaştıkça iş görenlerin bu konuda ki mağduriyetleri de giderilmiş olacaktır.
Uygulamanın eksikleri olmakla beraber çalışanları kısa sürede de olsa maddi anlamda desteklemesi olumlu görülebilir. Bu uygulamanın özellikle İşkura kayıtlı olan işsizlerin eğitimi ve iş edindirilmesi bakımından kullanılması ve işverenlere tavsiyede bulunulması gerekir.
20.10.2006
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.