YAZARLARIMIZ
Emin Ural
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
eminural.1408@gmail.com



Şirket Ana Sözleşmesindeki Faaliyet Konunuz Bazı Vergi İstisnalarından Yararlanmanızı Engelleyebilir

Eski Türk Ticaret Kanununda şirketlerin esas sözleşmelerinde yazmayan konuları yok hükmünde kabul eden hüküm, Yeni Türk Ticaret Kanunu ile kaldırılmıştır.

Bu hükmün yerine yeni hükümler getirilerek boşluk doldurulmuştur. Örneğin 371/2’de “Temsile yetkili olanların, üçüncü kişilerle, işletme konusu dışında yaptığı işlemler de şirketi bağlar; meğerki, üçüncü kişinin, işlemin işletme konusu dışında bulunduğunu bildiği veya durumun gereğinden, bilebilecek durumda bulunduğu ispat edilsin. Şirket esas sözleşmesinin ilan edilmiş olması, bu hususun ispatı açısından, tek başına yeterli delil değildir.” hükmü ile işletme konusu dışında yapılan işlemlerin belirli şartlar altında şirketi bağlayacağına hükmetmiştir.

Günümüzde şirketlerin, hem eski TTK’dan da gelen bir alışıla gelmişlik hem de Ticaret sicil işlemlerinin kırtasiyeciliği ve masraflarından olsa gerek henüz gerçekleştirmeseler dahi kuruluş esnasında esas sözleşmeleri üzerinde faaliyet konularını geniş tuttuğu görülebilmektedir.

İdare, geniş tutulan esas faaliyet konuları sebebi ile bazı vergisel istisnalardan yararlanılmasına engel olabileceğine ilişkin 05.07.2023 tarih ve E-11355271-125.05[KV/5-2021/12]-36305 sayılı özelgede görüş bildirmiştir. Özelgede mükellef tarafından satın alınarak üzerine bina, iş merkezi, otopark gibi taşınmaz yapılarak kullanılması planlanan ancak ekonomik sebepler ile yapımından vazgeçilen arsanın daha sonra satılması halinde K.V.K 5/1-e taşınmaz satış kazancı istisnası ile K.D.V.K 17/4-r KDV istisnasından faydalanılıp faydalanılamayacağı sorulmuştur.

İdare cevabında mükellefin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde şirketinizin amaç ve konuları arasında her türlü otel, motel, kamping, tatil köyleri, dinlenme tesisleri ve her türlü sağlık kuruluşları, hastane ve poliklinik yatırımı yapmak, kiralamak, kiraya vermek, satmak ve satın almak; her türlü toplu konut, tatil köyleri ve binaları için arsa almak ve bu arsalar üzerine binalar yapmak, arsa karşılığı değiştirmek vb. faaliyetlerin yer alması nedeniyle Kurumlar Vergisi ve KDV istisnasından yararlanılamayacağı şeklinde görüş vermiştir.

İlgili istisnaların şartları arasında taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması sayılmıştır. Taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır. Ancak özelgenin lafzına bakıldığında görüş talep eden mükellefin fiilen gayrimenkul ticareti ile uğraşıp uğraşmadığına değinilmediği, yalnızca Ticaret Sicil Gazetesindeki esas sözleşmede gayrimenkul ticareti bulunması nedeniyle söz konusu istisnalardan faydalanılamayacağı anlaşılmaktadır.

Bilinildiği üzere 15.07.2023 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7456 sayılı Kanun uyarınca taşınamaz satış kazancı istisnası ise taşınmazların satışına ilişkin KDV istisnası kaldırılmıştır.

Ancak 15.07.2023 tarihinden önce iktisap edilen taşınmazlar için diğer şartların da sağlanması halinde Kurumlar Vergisi istisnası %25 oranında uygulanacaktır. KDV istisnası ise 15.07.2023 tarihinden önce iktisap edilen taşınmazlar için diğer şartların sağlanması halinde uygulanabilecektir.

İdarenin son görüşü temel alındığında 15.07.2023 tarihinden önce iktisap edilen taşınmazlar için istisnalardan faydalanmak isteyen mükelleflerin esas sözleşmelerini kontrol etmeleri gerekecektir.

Vergilendirmede vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olacağı Vergi Usul Kanununda hüküm altına alınmıştır. İstisnaların uygulanmasında da olayın gerçek mahiyetinin göz önünde bulundurulması yani mükellefin fiilen gayrimenkul ticaretiyle uğraşıp uğraşmadığı kriterini temel almak daha hakkaniyetli olacaktır.

Bu yönü ile özelge lafzına bakıldığında yalnızca şirket ana sözleşmesindeki faaliyet konularının istisna uygulamasına esas alınması mükellef açısından hak kaybı yaratmaktadır.

Şayet esas sözleşmedeki faaliyet konularını idarenin görüşü uyarınca istisnanın şekil şartı olduğunu yorumlarsak, esas sözleşmesinde binek araç alımı ve satımı faaliyeti yer alan ancak fiilen bu işle iştigal etmeyen mükellefin binek araç kısıtlamasını nasıl uygulaması gerektiği sorusunu akıllara getirmektedir.

07.11.2023

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM