4 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete’de ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemek için 32 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ yayımlanmıştır. Söz konusu tebliğin neler getirdiğini ve ne gibi sorunlar doğurabileceğini ele alacağız.
İHRACAT BEDELİNİN YURDA GETİRİLMESİ VE BOZDURULMASI ZORUNLU HALE GELMİŞTİR
Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedeller, ithalatçının ödemesini müteakip doğrudan ve gecikmeksizin ihracata aracılık eden bankaya transfer edilir veya getirilir. Bedellerin yurda getirilme süresi fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçemez ve söz konusu bedellerin en az %80’inin bir bankaya satılması zorunludur.
İHRACAT BEDELLERİ NE ŞEKİLDE YURDA GETİRİLEBİLECEKTİR?
İhracat işlemlerine ilişkin bedeller aşağıdaki ödeme şekillerinden birine göre yurda getirilebilir.
a) Akreditifli Ödeme,
b) Vesaik Mukabili Ödeme,
c) Mal Mukabili Ödeme,
d) Kabul Kredili Akreditifli Ödeme,
e) Kabul Kredili Vesaik Mukabili Ödeme,
f) Kabul Kredili Mal Mukabili Ödeme,
g) Peşin Ödeme.
Ayrıca ihracat bedellerinin beyan edilen Türk parası veya döviz üzerinden yurda getirilmesi esas olup, Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesi mümkündür.
İhracat bedelinin yolcu beraberinde efektif olarak yurda getirilmesi halinde gümrük idarelerine beyan edilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
İNŞAAT, KONSİNYE İHRACAT GİBİ ÖZELLİKLİ İHRACATLARDA DURUM NASIL OLACAKTIR?
Yurt dışına müteahhit firmalarca yapılacak ihracatın bedelinin 365 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunluluğu getirilmiştir.
Konsinye yoluyla yapılacak ihracatta bedellerin kesin satışı müteakip; uluslararası fuar, sergi ve haftalara bedelli olarak satılmak üzere gönderilen malların bedellerinin ise gönderildikleri fuar, sergi veya haftanın bitimini müteakip 180 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
Yurt dışına geçici ihracı yapılan malların verilen süre veya ek süre içinde yurda getirilmemesi veya bu süreler içerisinde satılması halinde satış bedelinin süre bitiminden veya kesin satış tarihinden itibaren 90 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
Yürürlükteki İhracat Rejimi ve Finansal Kiralama (leasing) Mevzuatı çerçevesinde kredili veya kiralama yoluyla yapılan ihracatta, ihracat bedelinin kredili satış veya kiralama sözleşmesinde belirlenen vade tarihlerini izleyen 90 gün içinde yurda getirilerek bankalara satılması da zorunludur.
Peşin döviz karşılığında yapılan ihracatların ise 24 ay içinde gerçekleştirilmesi zorunluluğu getirilmiştir.
İHRACAT İŞLEMLERİNDE SORUMLULUK KİME AİT OLACAKTIR?
İhraç edilen malların bedelinin süresinde yurda getirilerek, bankalara satılmasından ve ihracat hesabının süresinde kapatılmasından ihracatçılar sorumludur. İhracatçılardan kasıt ihracatı gerçekleştiren firmalardır ve firmaların sorumluluğu ise şirket yetkililerine ait olacaktır.
Alacak hakkının satın alınması suretiyle ticari riskin bankalar veya faktoring şirketlerince üstlenilmesi durumunda, ihracat bedelinin yurda getirilmesi ile ilgili sorumluları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir. Bu belirleme ilerleyen zamanda yapılacaktır.
İhracata aracılık eden bankalar ihracat bedellerinin yurda getirilmesini ve satışının yapılmasını izlemekle yükümlüdür. İhracata aracılık eden firmalara da sorumluluk yüklenmiştir.
İHRACAT BEDELİNİN TAMAMI GETİRİLMEK ZORUNDA MIDIR?
İhracatla ilgili navlun, sigorta primi, komisyon, ardiye, depolama, antrepo, gümrük resmi, harç ve faktoring masrafları ile uluslararası para piyasalarında geçerli faiz oranlarını geçmemek üzere iskonto giderleri gibi masraflar için yapılacak indirimler ile konsinyasyon yoluyla ihraç edilen mallarla ilgili nakil, muhafaza, bakım ve fümügasyon, rafa (maniplasyon), satış ve benzeri masrafların ihracat bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılacaktır.
Ticari teamüllerin gereği olarak satış akdinde veya akreditiflerde ayrıca varış yerinde tartı ve analiz yapılması şartı bulunuyorsa, tartı ve analiz sonucunda tespit edilen vezin noksanlığı veya kalite farkı ile ekspertiz ve tahkim ücretleri ve rafa (maniplasyon) masraflarının (hariçteki gözetme şirketleri ücretleri dahil) mal bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılacaktır.
Bedel getirme süreleri içinde yurda getirilen ihracat bedelleri; ihracatçının ithalat bedelleri, sermaye hareketlerine ilişkin ödemeleri, görünmeyen işlemlere ilişkin giderleri ve transit ticaretinin alış bedeli ile söz konusu süreler içinde bankalarca mahsup edilebilecektir.
Dış ticaret mevzuatı hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilen mal ihraç ve ithalinde, tarafların aynı kişiler olması ve ihraç bedellerinin yurda getirilme süresi içinde kalınması kaydıyla, mal ihraç ve ithal bedellerinin bankalarca mahsubu mümkün olacaktır.
Yukarıda sayılan haller dışında kalan talepler Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılır. İhracat bedellerinden mahsuba izin verilen hallerde, ihracat bedelleri süresi içinde yurda getirilmiş sayılır. Mahsuba tabi tutulan kısım için mahsup tarihinde geçerli döviz alış kuru üzerinden döviz alım ve satım belgeleri düzenlenir.
HESAP KAPATMAYAN İHRACATÇILAR BANKALARCA HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞINA İHBAR EDİLECEKTİR!
Ticari amaçla mal ihracında, bedelleri yurda getirilme süresi içinde gelen ihracat ile ilgili hesaplar aracı bankalarca kapatılacaktır.
Süresi içinde kapatılmayan ihracat hesapları aracı bankalarca 5 iş günü içinde muamelenin safhalarını belirtecek şekilde yazılı olarak ilgili Vergi Dairesi Başkanlığına veya Vergi Dairesi Müdürlüğüne ihbar edilecektir.
İlgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce, ihbarı müteakip 10 iş günü içinde ilgililere hesapların kapatılmasını teminen 90 gün süreli ihtarname gönderilecek, bu süre içinde hesapların kapatılması veya mücbir sebep hallerinin ya da haklı durumun belgelenmesi gerekecektir.
Mücbir sebeplerin varlığı halinde, mücbir sebebin devamı müddetince altışar aylık dönemler itibarıyla ilgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce ek süre verilebilecektir.
Mücbir sebep halleri dışında kalan haklı durumların varlığı halinde, hesapların kapatılmasına ilişkin altı aya kadar olan ek süre talepleri, firmaların haklı durumu belirten yazılı beyanına istinaden üçer aylık devreler halinde ilgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce, altı aylık süreden sonraki ek süre talepleri Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılacaktır.
KAPATMA İŞLEMİ NASIL YAPILACAKTIR?
Her bir gümrük beyannamesi itibarıyla;
100.000 ABD doları veya eşitini aşmamak üzere, mücbir sebeplerin varlığı dikkate alınmaksızın beyanname veya formda yer alan bedelin %10’una kadar noksanlığı olan (sigorta bedellerinden kaynaklanan noksanlıklar dahil) ihracat hesapları doğrudan bankalarca ödeme şekline bakılmaksızın,
200.000 ABD doları veya eşitini aşmamak üzere, bu Tebliğin 9 uncu maddesinde belirtilen mücbir sebep halleri göz önünde bulundurulmak suretiyle beyanname veya formda yer alan bedelin % 10’una kadar açık hesaplar ilgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce,
terkin edilmek suretiyle kapatılır.
Her bir gümrük beyannamesi itibarıyla, 200.000 ABD doları veya eşitini aşan noksanlığı olan açık hesaplara ilişkin terkin talepleri bu Tebliğin 9 uncu maddesinde belirtilen mücbir sebepler ile haklı durumlar göz önünde bulundurulmak suretiyle Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılır.
UYGULAMA NE KADAR SÜRECEKTİR?
Bu Tebliğ hükümleri 4 Eylül 2018 itibariyle yürürlüğe girmiştir ve 4 Eylül 2018 tarihinden itibaren 6 ay süresince geçerlidir.
Türkiye’de yerleşik kişilerce bu Tebliğin yürürlükte bulunduğu süre içinde fiili ihracı gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedel getirme süresinin bu Tebliğin yürürlükten kalktığı tarihten sonra sona ermesi halinde bu Tebliğ hükümleri uygulanmaya devam edilecektir.
Söz konusu tebliğ düzenlemeleri normal koşullarda yapılmamıştır ancak bu tür düzenlemeler serbest piyasa ekonomisi için müdahale olarak yorumlanabilmektedir. Bu tebliğ öncesi 2008 yılından bu yana ihracat bedellerinin yurda getirilme zorunluluğu bulunmamakta ve istenirse bu bedeller yurt dışında bir hesapta tutulabilmekte idi. İşte tebliğ ile bu durum engellenmek istenmektedir. Dövizdeki yükseliş yurda daha fazla döviz girmesi ile düşebilecektir ve bu düzenleme ile döviz girişinde artış beklenmektedir.
Tebliğ düzenlemesinin en sıkıntılı yanlarından biri ihracat yapan firmaların girdilerinin de döviz cinsinden olmasıdır. Sektörler itibari ile farklılıklar göstermekle birlikte yapılan 100 TL ihracat için 80-90 TL ithalat yapılan sektörler bulunmaktadır. Bu sektörlerdeki firmalar ihracat bedelini bankada bozduracak ama ithalat yapabilmek için de bankalardan döviz almak zorunda kalacaklardır. Bugünlerde dövizdeki yüksek volatile dikkate alındığında alım satım arasındaki yükseklik firmalara ek yük doğuracaktır.
06.09.2018
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.