YAZARLARIMIZ
Dursun Ali Yaz
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir
Yeditepe Üniversitesi, MBA
aliyaz@suadiyedenetim.com.tr



Vergi Politikalarının Sürdürülebilir Toplumlar Üzerindeki,Dışsallık Etkisi

Giriş

İnsanlığın en büyük keşfi olan “devlet” kavramı, vergi ve adalet üzerine inşa edilmiştir. Hegel, devlet mefhumunu; “Sınırlama ve düzenleme güdüsünün beslediği tahakküm odağı” olarak tarif etmişti. Bilinen devlet yapısının oluşmaya başladığı klasik dönemden yaklaşık iki yüz elli sene sonra yani bugün, sosyal devlet anlayışı benimsenmiştir. Bu kabulden hareketle, sosyal bir varlık olan devlet, topladığı kaynakları yine bireylerinin güvenliği, sağlığı, eğitimi, altyapı yatırımları ve refahı için harcamak zorundadır.  Kamu maliyesi, aslen bu devasa gelir ve gider akımını inceleyen bilim dalıdır.

Özellikle son yüzyıl içerisinde kamu harcamalarının milli gelire oranının yüzde 10’lardan yüzde 60-70 seviyelerine yükselmesi, kamu gelirlerinin toplanması ve dağılımının insanların yaşam kalitesi üzerindeki etkisini hatırı sayılır düzeyde artırmıştır.    

Bu çalışmanın genel perspektifi maliye politikalarının, özelinde ise vergilendirme yetkisi kullanımı ile harcama tercihlerinin “dışşsalık” ilkesi bağlamında, toplum üzerindeki tesirlerine değinilecektir.

Vergi Politikalarının Dışsallık Etkisi

Vergi tahsilatı, hazineye faizsiz kaynak sağlamanın yanında toplanan kaynakların kullanımında toplumların iktisadi davranışlarını kontrol ve yönlendirme bakımında ilginç bir işlev görür. Buna vergi politikalarının “dışsallık etkisi” (externalities) denilmektedir.

Sözü uzatmadan ancak şu kadarı vurgulanabilir ki, dışsallık kavramı, ilk teorisyenlerinden olan Knut WİCKSELL (1851-1926) tarafından;  “Bir üretim ve tüketim biriminin başka bir üretim veya tüketim birimine fayda veya maliyet yüklemesi” şeklinde tanımlamıştır. Bu kavram, birçok ekonomist ve düşünürce günümüze kadar sayısız kere değişme ve gelişme göstermiştir.

Dışsallık etkisi, kamu maliyesi disiplini yoluyla, toplum bireyleri üzerinde iki farklı şekilde kendini göstermektedir. Negatif ve pozitif olarak adlandırılan bu etkiler şöyle açıklanabilir.

Negatif Dışsallık Etki

Sigara, alkol, kumar gibi kötü alışkanlıkların, sosyal güvenlik sisteminden yardım talep edecek hasta sayısını artıracağını öngören devletlerin; ilaç ve tedavi masraflarının bütçedeki payının yükselmemesi yanında vatandaşlarını zararlı madde bağımlılığından uzak tutarak ruh ve beden sağlıklarını korumak adına salınan yüksek vergilerin caydırıcı etkisine “negatif dışsallık” diyoruz.

Benzer şekilde, eskiden yurtdışına çıkışlarda aranan seyahat vergisi de, aynı amaca hizmet ederdi. O tarihlerde zaten döviz sıkıntısı yaşayan mali idare, insanların keyfi gerekçelerle yurtdışına çıkışını erteleterek döviz çıkışını azaltmayı hedefliyordu. Son bir örnek olarak, motorlu taşıtlardan alınan özel tüketim vergisini gösterebiliriz. Zira her arabanın, saldığı karbon ile atmosfere, yolların eskimesine, geri dönüşümsüz yedek parça veya sarf malzemeleri ile doğal ortama az veya çok mutlaka zararı bulunmaktadır. Sakin kafayla düşünüldüğünde, günümüzde konfor olarak algılanan pek çok enstrümanın insanlığın yaratılışına veya uzun dönemde dünyanın doğal ortamına aykırı olduğunu görmek mümkündür.

Sözünü ettiğimiz kişisel ve kamusal zarar örneklerini çoğaltmak mümkün olup hazineye veya toplumun yaşam kalitesine gelecekte zarar vermesi beklenen tutum ve alışkanlıkları ekstra vergilendirme yoluyla engellemek veya en azından caydırmak devletlerin en başat görevleri arasında yer almaktadır.

Pozitif Dışsallık Etki

Elbette, madalyonun bir de diğer yüzü var. Şimdi de onu açıklayalım. Kanun koyucu kimi tüketim kalemleriyle birlikte kimi gelir ve servet unsurlarını vergi dışı bırakarak destek ve teşvik mahiyetinde özendirmeyi tercih etmektedir. Bu sayede vatandaşlarının olumlu alışkanlıklarını artırarak daha kaliteli yaşam sürmesini arzu eder.

Vergi literatüründe bu amaçla getirilen yasal düzenlemeler ise, verginin “pozitif dışsallık” etkisi olarak adlandırılmaktadır.

Örnek olarak, ekmek, tiyatro, giyim, barınma, eğitim ve sağlık gibi harcamalar üzerinden tahakkuk edecek vergilerin genel oranın altında uygulanması vergilendirmenin pozitif dışsallık etkisi veya aktüel söylemle pozitif ayrımcılık olarak değerlendirilebilir. Ayrıca bu makalenin sınırlarını aşacak sayıdaki servet, harcama ile gelir ve kazanç çeşitlerine tanınan istisna veya muafiyet uygulamaları verginin pozitif dışsallık etkisine örnek gösterilebilir.

Kamu harcamalarının gayri safi milli gelire oranı son yüzyılda ciddi bir artış göstermiştir. Bu sonuç, sosyal devlet ilkesinin beraberinde getirdiği bir yansımadır. Günümüz devlet ilkesinde, vergi toplanırken veya kamu kaynakları yatırım, harcama, transfer veya sübvanse gibi yollarla halkın hizmetine sunulurken göz önünde tutulan ilkelerden olan “negatif dışsallık” ve “pozitif dışsallık” olgularının önemine kısaca değinmiş olduk.

Sonuç

Yukarıdaki açıklamalarımızdan anlaşılacağı üzere, ekonomik ve sosyal hayatın ürettiği birçok adaletsizlikler, gelir düzeyi düşük mükelleflerin servet, gelir ve harcama çeşitlerinden bir kısmının vergi dışı bırakılmasıyla giderilmeye çalışılmakta olup aynı zamanda kamu kaynaklarının ihtiyaç sahibi kişi ve kurumlara transfer edilmesiyle sosyal adaleti sağlamaya dönük daha eşitlikçi ve adil bir ortam oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Allegheny Koleji’nden Michael Maniates vatandaşların seçeneklerini düşük/yüksek vergiler, teşvik/harçlar vs. yoluyla belirlemenin uzun süredir devletlerin rolü olduğundan bahseder. Yeni olan ise, “seçenek yönetiminin” artık, sürdürülebilirlik seçeneğinin tasarım gereği, otomatikman seçilmesi yönünde kullanılmasıdır. Ruanda’daki plastik poşet yasağından Kanda’da akkor ampullerin aşamalı olarak yasaklanmasına, İsveçte’ki yüksek karbon vergilerinden Çin’deki güneş enerjisi sübvansiyonlarına dek dünyada pek çok devlet, insanların sürdürülebilir yaşamlar sürmelerini kolaylaştırma çalışmalarına başlamıştır. (Ruanda Çevre Yönetimi Otoritesinin www.rema.gov.rw sitesinden derlenmiştir.)

Sosyal devlet olgusunun yürürlükte olduğu anlayış, Platon’un hayal ettiği “Altın Çağı” yakalayamamış olsa bile, yukarıda bir kısmına yer verebildiğimiz insanlığın ortak stratejileri olan vergi politikaları eliyle, toplumların tutum ve davranışlarında olumlu yönde etki yaptığını görmek sevindiricidir.

17.08.2012

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM