Özel hastaneler ile Sosyal Güvenlik Kuruluşları arasında, sigortalıların özel hastanelerde teşhis ve tedavileri konusunda imzalanan protokol gereğince, vatandaşların diledikleri özel hastaneye müracaat ederek tedavi ve muayenelerini yaptırmalarına olanak sağlandı. Verilecek sağlık hizmetinin mahiyetine göre bedelin bir kısmı veya tamamı Sosyal Güvenlik Kuruluşları tarafından ödenecek olması nedeniyle özel hastanelerin Sosyal Güvenlik Kuruluşları ile ticari ilişkileri önem kazanmış bulunmaktadır.
Protokol gereği özel hastanelerde tedavi gören vatandaşların yararlandıkları tedavi hizmetleri faturasının bir kısmı hizmetten yararlanan adına diğer kısmı ise Sosyal Güvenlik Kuruluşları adına düzenlenmektedir. Söz konusu fatura bedelleri Sosyal Güvenlik Kuruluşlarının Provizyon Merkezinde görev yapan hekimler tarafından incelendikten sonra yapılan protokole uygun görüldüğü takdirde hizmeti veren özel hastaneye ödenmektedir. Ancak bazı durumlarda Provizyon hekimleri tarafından yapılan inceleme sonucunda protokole uygun olmayan hizmet bedeli özel hastaneye ödenmemekte ve ödenmeyen kısım için herhangi bir iade veya fiyat farkı faturası düzenlenmemektedir. Bu gibi durumlarda özel sağlık kuruşları yapacakları muhasebe kayıtları açısından tereddüde düşmektedirler. Mükelleflerin tereddüde düştüğü nokta eksik ödeme yapan sosyal güvenlik kuruluşunun eksik ödediği tutar kadar iade veya fiyat farkı faturası kesmemesi sebebiyle herhangi bir iade kaydı girilememesidir. Normal şartlarda özel hastaneler tarafından bu hizmet başka bir özel kuruluşa verilse kabul edilmeyen hizmet tutarı karşılığı iade veya fiyat farkı faturası düzenlenecek ya da alacak tahsil edilemezse gerekli şartların oluşmasıyla şüpheli hale gelerek karşılık ayrılmak suretiyle gider yazılacaktı. Peki bu durumda Sosyal Güvenlik Kuruluşları tarafından yapılan kesinti tutarı vergi kanunları çerçevesinde özel hastaneler tarafından nasıl değerlendirilmelidir? Eksik ödeme muhasebe kayıtlarında gider olarak mı dikkate alınacak ? Gider olarak dikkate alınacaksa ne tür bir giderdir? Tahsil edilemeyen alacak değersiz alacak mıdır yoksa şüpheli ticari alacak mıdır?
213 sayılı VUK 323 Md.de şüpheli ticari alacaklar şu şekilde tanımlanmıştır ;
“Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla
şüpheli alacak sayılır.
Bu tür alacakların zarar yazılabilmeleri için gerekli şartlar ;
Maliye bakanlığı tarafından verilmiş olan bir özelgeye göre Kamu idare ve müesseselerindeki alacaklar için karşılık ayrılması mümkün değildir. Bakanlığa göre teminatlı alacaklara karşılık ayrılamayacağından hareket ederek devletten büyük teminat olmayacağı sebebi ile kamu idare ve müesseselerinden alacağın tahsil edilememesi gibi bir durum söz konusu olamaz.( Maliye Bakanlığı Özelgesi Tarih : 29.06.1995 Sayı : 13000220/7897 ) Yalnız aksi görüşü savunan yargı karaları da mevcuttur.
Yukarıda ilgili kanun maddesinde de belirtildiği gibi bir alacağın şüpheli hale gelebilmesi için dava ve icra safhasında olması gerekmektedir. Söz konusu durumda herhangi bir dava veya icra safhası mevcut olmadığından aynı zamanda alacağın kamu idare ve müesseselerinden olan sosyal güvenlik kuruluşlarından olması sebebiyle bize göre de eksik ödenen tutar şüpheli ticari alacak olarak dikkate alınmamalıdır.
213 sayılı VUK’nun 322 md.de Değersiz Alacak şu şekilde tanımlanmıştır;
“Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacaktır. Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler. İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.”
Sosyal Güvenlik Kuruluşları tarafından iade faturası düzenlemeyerek özel sağlık kuruluşlarına verilen, sadece fatura edilen ve ödenen miktarları gösteren hesap dökümü VUK 227.md’ de sayılan ispat edici vesikalar hükmünde değerlendirilebileceğinden VUK 322 md’ deki “kanaat verici bir vesika” olarak kabul edilmeli ve Sosyal Güvenlik Kurumları tarafından ödenmeyen veya eksik ödenen tutar değersiz alacak olarak değerlendirilmelidir.
Bu konuda Maliye Bakanlığı tarafından verilen bir özelge de;
“… sağlık hizmetinden yararlanan kamu kurum ve kuruluşlarının fatura bedelini herhangi bir şekilde düşük ya da reddedilen miktar kadar ödemesi durumunda, ödenmeyen kısmın faturayı düzenleyen tarafından hasılattan çıkarılması, Vergi Usul Kanununun alacaklarda amortisman (şüpheli alacaklar veya değersiz alacaklar) hükümlerine göre mümkün bulunmaktadır.
Söz konusu işlemin tevsiki ile ilgili olarak kamu kurum ve kuruluşlarının ödemeyi yaptığına dair düzenlenen belgenin, Vergi Usul Kanununun 227’nci maddesinde yer alan hüküm uyarınca kayıtların tevsikinde geçerli bir belge olarak kabul edilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.” denilmektedir.(İVDB Sayı : B.07.1.GİB.4.34.19.02/VUK-1-229-12373, Tarih : 02/08/2006*6024 )
Bu konu ile ilgili olarak diğer bir sorun ise faturada hesaplanan KDV’nin tahsil imkanın ortadan kalkması nedeniyle oluşmaktadır. Çünkü sosyal güvenlik kuruluşu eksik ödeme ile ilgili bir iade veya fiyat farkı faturası düzenlememesi nedeniyle özel hastaneler üzerinde haksız bir KDV yükü oluşmaktadır. Peki bu durumda işletmeler beyan ettikleri fakat Sosyal Güvenlik Kuruluşlarından tahsil edemedikleri KDV nedeniyle nasıl bir işlem gerçekleştirecekler? Yine aynı özelgede KDV ile ilgi şunlara değinilmiştir ;
“… Katma Değer Vergisi Kanununun 35 inci maddesinde, malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde, vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükelleflerin bunlar için borçlandıkları vergiyi, değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu dönem içinde düzeltebilecekleri hükme bağlanmıştır.
Buna göre, özel sağlık kurum ve kuruluşları tarafından düzenlenen faturalarda hizmet bedellerinde bir değişiklik olması halinde, değişikliğin gerçekleştiği dönem içinde Kanunun 35 inci maddesi kapsamında gerekli düzeltme işlemini yapmaları mümkün bulunmaktadır.”
Aynı zamanda imzalanan Protokolün Mali Hükümler başlıklı bölümünün 1. maddesinde de şu şekilde bir açıklama yer almaktadır;
“Fatura ve raporların değerlendirilmesi sonucunda ödenecek bedellerin belirlenmesi yetkisi ödeme yapacak kurumlara aittir. Ödemeden Talimat/Protokol hükümlerine uyulmaması nedeniyle kesinti yapılacak olması halinde kesinti gerekçesi sağlık kurum ve kuruluşuna bildirilerek alınacak bilgiye göre fatura iade edilir ya da eksik ödeme yapılır. Ödemenin eksik yapılması halinde eksik ödenen tutarın KDV’den düşülebilmesi için eksik ödenen faturaya ilişkin belge verilir.”
Fakat uygulamada eksik ödenen kısım için herhangi bir belge verilmemektedir. Yalnızca sosyal güvenlik kuruluşu tarafından fatura edilen ve ödenen miktarları gösteren hesap dökümü verilmektedir.
Sonuç olarak Sosyal Güvenlik Kuruluşları tarafından sağlık işletmelerine eksik ödenen tutarlar ilgili işletmeler tarafından hasılattan düşürülmeli aynı zamanda mükellefler tarafından fazla ödenen Kdv indirim konusu yapılmalıdır.
Yukarıda yapılan açıklamaları bir örnek ile somutlaştırmak gerekirse:
Örneğin; Ahmet Bey’in bel fıtığı rahatsızlığı vardır ve 6 aydır sürekli olarak tedavi görmektedir. Tedavi sonucunda ağrıları kesilmemiş ve hastalığında bir iyileşme söz konusu olmamıştır. Bu sebeple Beyin ve Sinir Cerrahı, Ahmet Bey’i muayene etmek amacıyla MR çektirir ve MR’ı inceledikten sonra ameliyata karar verir. Ameliyat neticesinde Ahmet Bey tamamen iyileşir, hastalığından eser kalmaz. Özel hastane verilen bu tedavi hizmetini Soysal Güvenlik Kurumuna 10.000,00 + 800,00 KDV olarak fatura etmiş olsun. SSK’nın Provizyon Merkezinde görev yapan Beyin ve Sinir Cerrahı Ahmet Bey’in dosyasında bulunan MR filmini inceledikten sonra yapılan bel fıtığı ameliyatının endikasyonunu tartışmalı gördüğü için bu ameliyatın gereksiz olduğuna ve bu ameliyat tutarının özel hastaneye ödenmemesi gerektiğine karar vermiş olsun. Sosyal Güvenlik Kurumu yapılan bu kesintiye ilişkin sebebi hastaneye bildirmiş fakat herhangi bir iade veya fiyat farkı faturası düzenlememiştir. Bu durumda özel sağlık kuruluşunun yapacağı kayıt şu şekilde olmalıdır;
SSK ya Kesilen Faturanın kaydı;
120. SSK 10.000,00
600. 10.000,00
391. 800,00
Kesintiye ilişkin yapılacak kayıt;
191. İade Kdv 800,00
654. Sosyal Güvenlik Kuruluşlarından 10.000,00
Tahsili İmkansız hale gelen Alacaklar
120. SSK 10.800,00
Not: Bu makale Lebib Yalkın Aralık 2007 Sayı: 48 'de yayınlanmıştır.
14.01.2008
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.