Bugün, yazımızı genel konulara tahsis edelim diyoruz.
Uzun zamandır çalışmaları devam eden Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve Bursa Ticaret Borsası seçimleri yapıldı. Her iki odada da devrim niteliğinde sonuçlara ulaşıldı. Bursa Ticaret ve Sanayi Odasında Sönmez ailesinin 40 yıldır devam eden idaresi, Bursa Ticaret Borsasında da 40 yıllık Rıza Aydın yönetimi sona erdi.
Bu seçimlerde, Türk sanayici ve iş adamlarının gayet centilmence mücadelesini gördük. Seçilen başkan ve ekipler hakikaten oda yönetimlerine layık, vizyonları olan isimler. Ancak, kaybeden isimler ve listeleri incelediğimizde aynı kalite ve kapasitede iş adamları olduklarını görüyoruz. Öyle veya böyle, seçim sonuçlarını ekip halinde çalışma etkiledi ve bugünkü ekipler yönetime geldiler. Yeni gelen yönetimlerden, Türkiye’nin 2023 hedeflerine uygun veya daha ileride olacak Bursa 2023 vizyonunu ve çalışmalarını bekliyoruz.
1. Bursa’ya en az 5 milyon turist getirilmelidir.
2. Bu 5 milyon turiste hitap edecek çarşılar, kafeler, gece gidebilecekleri yerler, tarihi gözler önüne serecek düzenlemeler konusunda çalışmalar yapılmalı, hele hele kongre turizmi hiç ama hiç unutulmamalıdır.
3. Dünyaya hitap edecek alışveriş fuarları düzenlenmelidir.
4. Sanayinin çevreyi kirletmesi önlenmelidir.
5. Odaların kaynaklarının gerek sanayi ve gerek tüccara , daha ucuza kullanılmasını sağlayacak projeler geliştirilmelidir.
6. Sanayinin ihtiyacı olan ara eleman ve teknik eleman yetiştirilmesi konusunda projeler ve ilgililerle işbirliği yapılmalıdır.
7. Üniversite-Sanayi işbirliği daha da artırılmalıdır.
8. Bursa’nın aynı zamanda büyük bir tarım potansiyeli olduğu unutulmamalı, bu konuda da çalışmalar yapılmalıdır.
9. Bugünkü sanayi otomotiv, tekstil ve makine sanayi olarak ortaya çıkmaktadır. Sanayinin dünyadaki talebe cevap verebilecek şekilde yapılanması konusunda çalışmalar ve araştırmalar yapılmalı, tedbirler alınmalıdır.
Oda seçim sonuçlarının şehrimize hayırlı olmasını candan diliyorum.
Bu haftanın en önemli konularından biri de Türkiyenin IMF ile ilişkilerini sona
erdirmesi, IMF mahkumiyetinin sona ermesi ve bu konuda Türkiyenin dünyaya model olması geliyor. Tabii, bu haftanın gazeteleri, düşünce tarzına göre bu konuyu işlemeye başladı. Bir kısmına bakıyorsunuz, Türkiye dünyanın en güçlü ülkesi, bir kısmına bakıyorsunuz, iktidar doğru söylemiyor, Türkiye çok kötü durumda.
Bu hafta bu konuda çok fazla bir şey yazmak istemiyorum. Bu hafta bir çok gazetede yazılan rakamları iki-üç hafta önceki bir yazımda vermiştim. Kısaca tekrar vereyim.
Türkiyenin dış borcu 336 milyar dolar. Bunun 90-100 milyar dolar arası devletin , geri kalanı özel sektörün borcu. Özel sektörün borcu içinde, 150 ila 160 milyar dolarlık kısmının vergi cenneti adalardaki özel sektörün kendi kendine borç olarak verdiği paralar olduğu iddia edilmektedir
Türkiyenin milli gelire göre borçluluk oranı. %42 seviyesindedir ve bu iyi bir orandır.
Bir ülkenin borç tutarı olması değil, ülkenin zenginliği ve borcu çevirebilirliği önemlidir.
Türkiyenin senelik 200 milyar dolar civarında yatırıma ihtiyacı bulunmakta ve bu yatırımı yaptığı takdirde 2023 hedeflerine ulaşması mümkün görülmektedir. Oysa Türkiyenin yıllık iç tasarrufu 100 milyar dolar yatırım yapacak seviyededir. Bu sebeple , ülkemiz ya yabancı yatırım ve sermaye veya sıcak para çekmek zorundadır.
Dünyada, yatırım için veya faiz kazanmak için trilyonlarca dolar dolaşmaktadır. Türkiye , bu fonları akıllıca kullanabilirse dünyadaki yeri ve etkinliği çok daha iyi olacaktır.
İleride bu konuları, tekrar işlemeyi düşünüyorum, fakat bu yazıda kısaca belirtmek istedim.
Türkiyenin borçluluğu oranında konuşanları, doğru sonuçlara varmaya davet ediyorum, herkesin bildiği gibi dünyadaki en büyük yalan istatistik veya matematiktir ve yine dünyada en büyük doğru da istatistik veya matematiktir.
Kullanmanıza bağlı.
Hadi, yine bir entel dantel hikayesi anlatayım da yazıma son vereyim.
Bundan birkaç sene önce, Türkiyenin iç ve dış borç durumunu belirten ve dünya ülkeleri ile karşılaştıran bir yazı yazmıştım. Tabii, ülkesine itimad etmeyen, kendisini yabancılar karşısında küçük görmeye alışan tipler, kıyameti kopardılar.
Bir toplantıda, çok sevdiğim bir bankacı arkadaşım geldi. Aramızda şu diyalog geçti.
-Cevdet Abi, sen Türkiyenin dış borcunun şu kadar olduğunu yazmışsın, ama gazete 500 milyar dolar yazıyor.
-Hangi gazete?
- ………. Gazetesi
-Peki be kardeşim, senin mesleğin ne idi?
-Biliyorsun abi, bankacıyım, hem de şu bankanın müdürüyüm.
-Sevgili (bu kızma ifade eden sevgili) kardeşim, senin bankanın her ay çıkan dergileri var, bunlarda Türkiyenin iç ve dış borçları detaylı olarak veriliyor, bunlara baktın mı? Bursa Ticaret ve Sanayi Odası dergisinin her sayısında
Türkiyenin iç ve dış borç durumu detaylı olarak veriliyor, bunu hatırlıyor musun? Hepsi bir yana, bankacı olarak senin bir görevin de bu tip rakamların doğruluğunu araştırarak ona göre , ileride olabilecekleri hesaplamak değil mi?
Diğer yandan sen Merkez bankası istatistiklerine, Tüik istatistiklerine girerek bu konunun doğruluğunu pekala araştırabilirdin değil mi?
-Doğru, abi, haklısın, hakikaten bunlar hiç aklıma gelmedi.
Sonuç, sevgili okuyucular, lütfen araştırın, gazete aydını olmayın.
21.05.2013
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.