Bahar bir anda geldi. Şubat ve Marttaki yaprak dökümleri azaldı. Bu aylarda camilerde sıksık arkadaşlarla buluşur olmuştuk.
Son zamanda bir Yeminli Mali Müşavir arkadaşı, Bülent Çeliktaşı kaybettik. Bir de Bursanın eski sanayicilerinin iyi tanıdığı eski İş Bankası Müdürlerinden, İpekiş personel müdürlüğü de yapmış değerli dostum, babamın hac arkadaşı Kamil İnançer’i. Her ikisine de Allahtan rahmet , geride kalanlara sabır ve başsağlığı diliyorum.
Nisanla birlikte bazı dostlar için camilerde buluşmalar hakikaten azaldı, baharın coşkusu, yeşilliği her tarafı sarmaya başladı. Ama alerjik hastalıklar da başladı. Bu mevsimin ve bölgemizin özelliği bu.
Türkiye, bu bahar büyük atılımlarda. Atılımlarda da , bu atılımların ne kadar doğru olduğu konusunda korkunç bir şüphe ve belirsizlik konuşuluyor. Üstüne üstlük, bakıyorsunuz, duyuyorsunuz, şu firma iflas etmiş, bu firma güç durumda imiş, o firma iflas ertelemiş, haberiniz yok ama şu firma borçlarını ödeyemiyormuş, bu kapatıyormuş, muş muş muş.
Ben de çok gezen, çok okuyan, çok görenlerdenim ya ve şimdiki politikayı beğeniyorum ya. Aman da aman, sevsinler, kara propoganda yapanlar, bak gördün mü diye geliyorlar, bu politikaya inanmayanlar batıyoruz işte ispatı diye geliyor.
Geçen yılki %2,2 büyüme hiç iyi olmadı. Herhalde hükümetin aklı başına gelecek ve at şahlanacak ve hızlanacak şekilde, ekonominin dizginlerini serbest bırakacaktır.
Bu düşüncelere nereden geldim biliyor musunuz? Biraz hikaye anlatarak açıklayayım.
Dün, bir çok iş adamı ile görüştük, konuştuk, daha sonra, her haliyle ülkenin iyi olduğuna inanamayan bir eski arkadaşımla karşılaştık. Bu arkadaşım, meşhur 22 şubatçılardandır, yani o tarihlerde elektrik az olduğu için elektrik alamayarak gaza gelen, ve ihtilal yapmak isterken başaramayarak, askeri okuldan atılmış mecburen sivil olmuş, fakat askeriyenin öğretileri ve disiplini ile hayatta çok başarılı olmuş, ama hala askerliği üzerinden atamamış arkadaşlarımdan biri. Tabii, hemen ne olacak bu Türkiyenin hali konuşmalarına başladık.
Ben bile, bu açılım politikasının tutup tutmayacağı konusunda şüpheler içindeyim. Bir çok kimse gibi nereye gidiyoruz, acaba kötü mü olacak diyorum.
Arkadaşım, güdülen politikanın gayet iyi olduğunu, kesinlikle başarılı olacağını, PKK nın zaten gerek dünya konjönktürü ve gerekse Ortadoğu ile ilgili diğer faktörler sonucu bitmiş olduğunu, bizim hükümetin bu durumdan faydalandığını belirtti. Gerek iş hayatı, gerek Türkiyenin dünyada lider ülke olma yolunda adımlarının çok daha iyi olacağını, ülkenin dünyanın enerji devi olacağını ve Türkiyeyi kimsenin tutamayacağını anlattı. Söylediklerine inanamadım. Bunları sen mi söylüyorsun dedim. Evet, dünyanın gidişini görmek gerekiyor diye cevap aldım.
Peki son zamanlarda büyümenin düşmesi, batan firmalar konusunda ne düşünüyorsun dedim.
1. Kendi işi yerine yan işlerle, derneklerle cemiyetlerle siyasetle uğraşırsan batarsın veya işin azalır.
2. Dünyanın değişimini gözlemez ve tedbir almazsan batarsın veya düşersin.
3. Türkiyenin yıldızının parladığını görmelisin.
4. Her şey daha iyi olacak bilesin cevabını aldım.
Benim bunlara ilave edecek hiçbir sözüm yok. Sadece siz değerli okuyuculara aktarmak istedim.
09.04.2013
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.