Cazim Gürbüz
Yeminli Mali Müşavir
cazimgurbuz@yahoo.com

YMM İle Tasdik Sözleşmesi Yaptırmamanın Cezası Var Mı? Ne?..

4 Nolu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlere İmzalanması Hakkında Genel Tebliğ’de belirlenen aktif toplamı ve satış tutarı (yıllık ciro) sınırını aşanların bir Yeminli Mali Müşavirle tam tasdik sözleşmesi yapması gerektiğine dair yaygın bir kanı var. Çoğu kimse bu sözleşmeyi yaptırmamanın cezayı gerektiren bir fiil olduğunu da sanarak, uygulanacak cezai yaptırımı soruyorlar bize.

Bu soruya cevap verebilmek için 18 seri nolu SM, SMMM ve YMM Kanunu Genel Tebliği’nin II/C bölümüne bakmak gerek. İşte o bölüm:

“Bundan böyle, Bakanlığımızın yıllık vergi inceleme plan ve programları, yeminli mali müşavirlerle beyanname tasdik sözleşmesi düzenlemeyen ve beyannamelerini tasdik ettirmeyen mükelleflerin hesaplarının öncelikle incelenmesi esasına dayandırılacağından, defterdarlıklar her yıl Mayıs ayı sonuna kadar, aktif ve net satış toplamları daha sonra iç genelgelerle belirlenecek tutarları aşan mükelleflerin listelerini Bakanlığımıza (Gelirler Genel Müdürlüğü) göndereceklerdir. Ayrıca, 1995 hesap dönemi ile ilgili olarak tasdik sözleşmesi düzenlemeyenlerden, aktif ve/veya net satış toplamları belirlenecek meblağı aşanların bu yıla ilişkin beyannameleri, Mayıs/1996'dan itibaren genel revizyona tabi tutulacaktır.”

Evet sanırım anlaşılmayacak bir şey yok. Ama biz yine de tekrar edelim. Her kim ki, tasdik sözleşmesi yaptırması gerekirken, bundan imtina eder ise, ol kişi ya da kurumun defterleri Maliye Bakanlığı merkezi denetim elemanları tarafından öncelikle incelenecektir. Ve bu kişilerin takibi ile de defterdarlıklar (şimdi GİB) görevli olacaklardır. Yukarıda sözü edilen 4 Nolu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlere İmzalanması Hakkında Genel Tebliğde de koşut düzenlemeler bulunmaktadır:

“II - KAPSAM

A)  İmzalatma Kapsamındaki Mükellefler Kurumlar vergisi veya ticari, zirai ve mesleki kazancı nedeniyle gerçek usulde vergilendirilen gelir vergisi mükelleflerinden, 1997 yılı aktif toplamı 200 milyar ve net satışlar toplamı 400 milyar lirayı aşmayanlar, 1998 yılına ilişkin yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini 3568 sayılı Kanuna göre yetki almış meslek mensuplarına imzalatmak zorundadırlar. Bu zorunluluk, takip eden yıllarda Bakanlığımızca belirlenecek yeni hadleri aşmayan mükellefler için geçerli olacaktır. Sözkonusu hadlerin Bakanlığımızca belirlenmemesi halinde, bu hadler, her yıl Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca, tespit edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacaktır. Yukarıdaki hadlerin tespitinde adi ortaklık ve kollektif şirket ortakları için bu işletmelere ait aktif ve net satışlar toplamları gözönünde bulundurulacaktır. Bir önceki yıl aktif veya net satışlar toplamı yukarıda belirtilen hadleri aşan mükellefler ise, beyannamelerini 18 sıra numaralı "Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu Genel Tebliği" hükümlerine göre yeminli mali müşavirlere tasdik ettireceklerdir. Bu hadlerden birisinin aşılması, beyannamelerin yeminli mali müşavirlerce tasdik edilmesi için yeterli olacaktır. Bu Tebliğ kapsamına giren mükellefler diledikleri takdirde, yıllık gelir veya kurumlar' vergisi beyannameleri ile eklerini ilgili Tebliğ hükümleri çerçevesinde yeminli mali müşavirlere tasdik ettirebileceklerdir. Bu durumda sadece anılan Tebliğ hükümleri geçerli olacaktır.”

Biliyorum, aklınıza takılan soruyu. Diyorsunuz ki neden Vergi İdaresi bir cezai yaptırım öngörmemiş de böyle “aba altından sopa gösterme” yolunu seçmiş? İdare haklı. Yasal düzenleme yapıldı ama ne yazık ki yargıdan döndü. Yargı kararlarına uyulacak elbette ama eleştirilecek de. “Gönüllü olmalı, mecburiyet getirilemez” yaklaşımı, yanlıştı. Vergiyi zorla alıyorsun da, doğru vergi almayı amaçlarına hizmet eden bir mesleği yasal bir güvenceyi neden çok görüyorsun ki?... Bu mu hak, hukuk ve adalet? 

İdaremiz kendince (18 Nolu tebliğle) işte böyle bir çözüm yolu buldu bu işe ve birkaç yıl  “tam saha press” de uyguladı. Sonra, her alanda yaptığımız gibi gevşettik, tavsattık işi. Son yıllarda İdare, bu takip görevini gereğince ve yeterince yapmıyor. Bazı mükellefler de fırsat ganimet bilip “neden boşuna YMM’ye para vereyim” diyerek tam tasdikten kaçınıyorlar. Ve katmerli yarar sağlıyorlar, hem merkezi denetim elemanlarının incelemesinden kurtuluyorlar hem de YMM’ye tasdik yaptırmaktan.

Onlar kurtuladursunlar, bizim de kafamıza bazı sorular takılıp duruyor. Onları soralım ve bitirelim yazımızı:

1-YMM ile tasdik sözleşmesi yaptırmayan bu gibi kişi ve kurumlar, beyannamelerini bir SM ya da SMMM’ye de imzalatamayacaklarına göre, bunların beyannameleri İdare tarafından nasıl ve neden alınmaktadır? Yoksa takip edilmediği için bunların beyannameleri hâlâ SM ya da SMMM tarafından imza edilmeye devam mı ediliyor?

2-Tam tasdik sözleşmesi yaptırmaktan imtina edenler, yaptıranlara da kötü örnek olmuyorlar mı, bu durumun YMM mesleğini bitirebileceği düşünülmüyor mu?

3-Bazı vergi dairelerinin yetkililerinin, mükellefleri, tam tasdik sözleşmesi yaptırmama konusunda yönlendirdikleri iddiaları doğru mudur?

4- TÜRMOB bu bağlamda üzerine düşen izleme, uyarma ve tepki görevi ve işlevini yerine getirebiliyor mu?

13.11.2007

Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.