Dünya nüfusunun artması, tüketim toplumlarında da ihtiyaçların artmasını tetikledi. Bununla birlikte tüm dünyada yaşanan iktisattaki büyük buhranlar, sanayi devrimleri ve teknolojik gelişmeler ile ekonomik kalkınma hedefleri artarken, insanların refah seviyesindeki artış talepleri ile sınırlı olan doğal kaynaklar hızlı bir şekilde yıkıma uğratılmıştır. Bu amaçla doğal kaynakların bir nebzede olsa korumak ve gelecek nesillere aktarmak amacıyla sürdürülebilirlik programları doğmuş ve insanların doğal yaşamı etkilemeden ya da en az zarar ile ekonomik büyümenin devam etmesi sağlanılmaya çalışılmaktadır.
Doğal yaşamın gördüğü tahribat ekolojik vergiler ile karşılanmaya çalışılmakta olup, bunun ülkelerin kendi bütçelerine yük getirmeden sağlanması amaçlanmaktadır. Dünya nüfusunun artması bir nevi atıkların da artması sağlıklı su ve doğal çevreye ulaşımda eşitsizliklere hatta sorunlara neden olmaktadır. Kısacası gelecek kuşakların hak ve yararları gözetilerek, çevrenin ve doğal kaynakların bilinçli bir şekilde kullanılması, doğaya zarar vermeden ekonomik gelişmenin sağlanması tüm toplumların görevi olarak tanımlayabiliriz.
Bu konuda insanlar kadar işletmelere de büyük görevler düşmektedir. Doğal kaynaklar üzerinde en fazla olumsuz etki yaratan sanayi işletmelerinin yani büyük hacimli üretim yapan fabrikaların öncelikle kaynakların verimli kullanılması, karbon ve su ayak izinin en aza indirilmesi hedefiyle yeşil programlara katılmaları büyük önem arz etmektedir. Öncelikle bu konuda en kapsamlı araştırmalardan birini yapan kurum olan Avrupa Çevre Ajansının tanımına göre potansiyel olarak pozitif çevresel etki sağlamasından dolayı, enerji, taşımacılık, kirlilik ve tükenmeye maruz kaynaklar üzerinden alınan vergilere “ekolojik vergiler” adı verilmektedir. Doğal kaynakların korunmasını sağlamak için vergilerin devre girme nedeni nedir? Aslında bunun birden fazla nedeni olmakla birlikte küresel boyutta bunu devreye alınabilmesi için ciddi bir maddi kaynak sağlanması gerekmektedir. Özellikle enerji tasarrufu, doğal kaynakların korunması, atıkların elden çıkarılması, bu programın öncelikli hedeflerinden biridir. Çünkü global ölçekte eşit olmayan ekonomik dağılım ülke bazlı uygulanabilirliğini zora sokmaktadır. Bu beş vergi kavramları ülke bazlı değişiklik gösterse de aslında amaç olarak aynı amaca hizmet etmeyi hedeflemektedir. Bunları kısaca özetleyecek olursak;
Devlet tarafından sağlanan bu vergi kaynakları, içme sularının temiz kalmasının sağlanması, mera ve otlak alanların genişletilmesi, barajlar, rüzgar santralleri, güneş enerjileri ve hidro elektrik santralleri gibi temiz enerji kaynakları ile tüketim ihtiyaçlarının temiz ve yenilebilir enerjilerden karşılanması sağlanılmaya çalışılmaktadır. Tüm dünya da yaşanması muhtemel olarak görünen kıtlık ve içme sularının azlığı, toplumlar arasında sorunlara ve eşitsizliklere yol açacaktır. Onlarca yıldır iktisat teorisinde bildiğimiz kıt kaynakların eşit şekilde kullanılması ve de israf kavramının tüketim toplumlarında tekrar devre alınması önem arz etmektedir.
Ülkeler, devletler, vatandaşlar ve en küçük birim olan ailelerimize mevcut kullanılan kaynakların ölçülü kullanılması, bizden sonraki nesillere daha yaşanılabilir bir ortam bırakılması açısından elzemdir. Yeşil vergi veya ekolojik vergiler adı altında toplanan vergilerin yine aynı şekilde ekolojik çevre için kullanılması ve bunu da akılcı çözümler ile programlar çerçevesince yürütülmesi gerekmektedir. Aksi takdirde ekolojik vergilerin amaçları dışında kullanılması sonucunda gelecekte maddi olarak bile karşılanamayacak problemler ile karşı karşıya kalınacağı aşikardır. Özetle vatandaşlarımızdan toplanan yeşil vergilerin yine vatandaşlarımızın yararına kullanılması ve gelecek nesillere doğal ve yaşanabilir bir çevre bırakılması tüm toplumumuzun asli görevidir.
Faydalı olması dileğiyle…
28.08.2023
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.