Niyet, bir hedefe ulaşmaksa, o hedefe ulaşmakla ilgili usulü de işletmek gerekir. Bu bir zarurettir. Diğer bir ifade ile hiçbir usule/yönteme uymadan, bir metodolojiye sahip olmadan maksada varılmaz. Vergilendirme sürecinin de amacına ulaşması açısından, tebliğin usulüne uygun şekilde yapılması gerekmektedir.
Vergiyi doğuran olayın vuku bulmasıyla devam eden vergilendirme süreci tarh, tebliğ, tahakkuk, tahsil aşamalarıyla devam etmektedir. Verginin tahakkuk ve tahsil aşamalarına gelmesi için tebliğin usulüne uygun şekilde yapılmış olması gerekmektedir. VUK’da tebliğ hükümleri madde 21 ile 93-109 maddeleri arasında düzenlenmiştir.
VUK madde 21’e göre tebliğ, “Vergilendirmeyi ilgilendiren ve hüküm ifade eden hususların yetkili makamlar tarafından mükellefe veya ceza sorumlusuna yazı ile bildirilmesidir.” Madde 93’e göre ise, “Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilûmum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasıyla ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ilân yolu ile tebliğ edilir.” Görüldüğü itibariyle tebliğ genel itibariyle mükellefin bilinen adreslerinde yapılmaktadır. Bilinen adreste yapılan tebliğler dışında VUK 107/A’ya göre elektronik ortamda ve şartlar dahilinde tebliğde yapılabilmektedir.
A- Gerçek Kişilere Tebliğ: Gerçek kişilerin mükellef olması durumunda tebliğ, mükellefin kendisine, kanuni temsilcisine, umumi vekiline, ikametgahında bulunanlara veya işyerinde çalışan personeline yapılabilir.
Mükellefin Kendisine Tebliğ: Gerçek kişilerin mükellef, vergi sorumlusu veya adına ceza kesilmiş olması halinde esas olan tebliğin kendisine yapılmasıdır.
Kanuni Temsilcilere Tebliğ: Gerçek kişilerin vergi mükellefi olmalarında kanuni ehliyet şartı aranmadığından küçüklerin veya kısıtlıların vergi mükellefi olması durumunda bunlara düşen görevler kanuni temsilcileri olan veli, vasi veya kayyım tarafından yerine getirilir. Bu durumda yapılacak tebliğler mükellefin kendisine değil veli, vasi veya kayyıma yapılmalıdır. Ancak tebliğin konusu işe ayrı bir vasi veya kayyım bakmakta ise tebliğ bu kişilere yapılmalıdır.
Umumi Vekile Tebliğ: Mükellef tarafından noterden vekaletname ile kendisini temsil etme yetkisi verilen şahsa mükellefin umumi vekili olarak tebliğ yapılabilir. Burada önemli nokta verilen vekaletname de vergi ile ilgili tebliğ almaya yetkili olduğuna dair açık hüküm bulunması gerekir.
İkametgah veya İşyerinde Bulunanlara Tebliğ: Mükellefin bulunamaması halinde herhangi bir öncelik sıralaması olmadan tebliğin mükellefin adresinde bulunanlardan birine veya işyerinde bulunan personelinden birine de yapılması mümkündür.
İşyerinde bulunan personele tebliğ yapılırken kişinin o işyerinde çalıştığının belgelendirilmesine varsa sosyal güvenlik numarasının tebliğ alındısına yazılmasına dikkat edilmelidir.
Bu şekilde yapılacak tebliğlerde, tebliğ yapılacak kişinin görünüm itibariyle 18 yaşından küçük olmaması ve bariz bir şekilde ehliyetsiz bulunmaması gerekir. Burada belirtilen yaş ve görünüş tebliğ yapacak yetkilinin görüşüne bırakılmıştır.
Mirasçılara Yapılacak Tebliğ: 213 sayılı VUK'na göre mirasçılardan her biri ölünün vergi borçlarından miras hisseleri nispetinde sorumlu olacaklarından, mirası kabul eden mirasçılara, tebliğ miras hisseleri nispetinde ayrı ayrı yapılır.
Ölen kişinin amme borcu 213 sayılı VUK'nun kapsamında olmayan alacaklar olması halinde, mirasçılar müteselsil sorumluluğun sona erdiği tarihe kadar borcun tamamından sorumlu olacaklarından hakkında yapılacak tebliğ işlemleri toplam borç tutarı dikkate alınarak yapılır.
B- Tüzel Kişilere Yapılacak Tebliğ: Tüzel kişilere yapılacak tebliğ bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine yapılır. Eğer birden fazla müdür veya kanuni temsilci varsa tebliğin bunlardan birine yapılması yeterlidir.
Tüzelkişilerde de yetkilinin bulunmaması halinde işyerinde çalışan personele de tebliğ yapılabilir. Bu durumda yine tebliğ yapılacak kişinin görünüm itibariyle 18 yaşından küçük olmaması ve bariz bir şekilde ehliyetsiz bulunmaması ve o iş yerinde çalıştığının belgelendirilmesi gerekmektedir.
Vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde bunları idare edenlere veya temsilcilerine tebliğ yapılır.
Tüzel kişilerin tasfiyesi veya iflası halinde tebliğ tasfiye memurlarına veya iflas masasına yapılır.
C- Adi Ortaklık Halinde Tebliğ: Adi ortaklıklarda ortaklar, ortaklıktan hisselerine düşen kazancı şahsi gelir olarak beyan ettiklerinden bu beyanları ile ilgili tebliğlerin ortakların her birine ayrı ayrı yapılması gerekirken, ortaklık adına tahakkuk eden KDV, Gelir Stopaj gibi vergilere ait tebliğler ortaklardan herhangi birisine yapılabilir.
Ç- Kamu İdare ve Müesseselerine Tebliğ: Bu kurumlara yapılacak tebliğ, bu idare ve müesseselerin en büyük amirlerine veya bunların muavinlerine veya en büyük amirin yetkili kılacağı memurlara yapılır.
D- Yabancı Memlekette Bulunanlara Tebliğ:
Yabancı memlekette bulunanlara tebliğ o memleketin yetkili makamı vasıtasiyle yapılır. Bunun için anlaşma varsa veya o memleketin kanunları müsait ise o yerdeki Türk siyasi memuru veya konsolosu tebliğin yapılmasını yetkili makamdan ister.
Kendisine tebliğ yapılacak kişi Türk vatandaşı ise tebliğ Türk siyasi memuru veya konsolosu vasıtasiyle de yapılabilir. Bu hâlde bildirimi Türkiye elçiliği veya konsolosluğu veya bunların görevlendireceği bir memur yapar. Tebliğin konusu ile hangi merci tarafından çıkarıldığı bilgilerinin yer aldığı ve otuz gün içinde başvurulmadığı takdirde tebliğin yapılmış sayılacağı ihtarını içeren bildirim, muhataba o ülkenin mevzuatının izin verdiği yöntemle gönderilir. Bildirimin o ülkenin mevzuatına göre muhataba tebliğ edildiği belgelendirildiğinde, tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde Türkiye elçiliği veya konsolosluğuna başvurulmadığı takdirde tebligat otuzuncu günün bitiminde yapılmış sayılır. Muhatap, Türkiye elçiliği veya konsolosluğuna başvurduğu takdirde tebliğ evrakını almaktan kaçınırsa bu hususta düzenlenecek tutanak tarihinde tebliğ yapılmış sayılır. Evrak bekletilmeksizin merciine iade edilir.
Yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrak, tebligatı çıkaran merciin bağlı bulunduğu Bakanlık vasıtasiyle Dışişleri Bakanlığına, oradan da Türkiye elçilik veya konsolosluğuna gönderilir.)Şu kadar ki, vergi dairelerinin yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrakları, vergi dairesi başkanlıkları; vergi dairesi başkanlığı bulunmayan yerlerde ise defterdarlıklar tarafından doğrudan Türkiye elçilik veya konsolosluğuna gönderilir.
Yabancı memlekette resmi görevle bulunan Türk memurlarına tebliğ Dışişleri Bakanlığı vasıtasiyle yapılır.
Yabancı memlekette bulunan askeri şahıslara yapılacak tebliğ, bağlı bulundukları kara, deniz, hava kuvvetleri komutanlıklariyle Jandarma Genel Komutanlığı vasıtasiyle yapılır.
E-Vasıtalı Tebliğ: Kara, deniz, hava ve jandarma eratına yapılacak tebliğler kıta komutanı veya müessese amiri gibi en yakın üst vasıtasıyla yapılır.
Tebliğ evrakını derhal tebliğ olunacak kişiye vermediği takdirde üst tazminle mahkum olur. Ancak bunun tebliğ evrakında yazılı olması zorunludur.
A- Posta Yoluyla veya Memur Eliyle Tebliğ: Bu şekilde yapılacak tebliğlerde tebliğ evrakı ister posta vasıtasıyla ister memur eliyle gönderilsin mutlaka VUK'nun 101.maddesinde belirtilen bilinen adrese gönderilir ve posta idaresince veya memur eliyle muhatabına teslim edildiği tarihte tebliğ edilmiş sayılır.
VUK md 101'e göre bilinen adresler şunlardır:
1. Mükellef tarafından işe başlamada veya adres değişikliğinde bildirilen işyeri adresleri,
2. Yoklama fişinde veya ilgilinin imzası bulunmak şartıyla yetkili memurlar tarafından bir tutanakla tespit edilen işyeri adresleri,
3. 25/4/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre oluşturulan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi.
Birinci fıkranın (1) ve (2) numaralı bentlerinde yazılı bilinen adreslerden tarih itibarıyla tebligat yapacak makama en son olarak bildirilmiş veya bu makamca tespit edilmiş olanı dikkate alınır ve tebliğ öncelikle bu adreste yapılır.
İşyeri adresinde tebliğ yapılacak olanların bu adresinde bulunamaması, işin bırakılması veya işin bırakılmış addolunması hallerinde tebliğ, gerçek kişilerde kendisinin, tüzel kişilerde bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerinden birinin, tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise bunları idare edenler veya varsa temsilcilerinden herhangi birinin adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde yapılır.
İşyeri adresi olmayanlara tebliğ, doğrudan adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde yapılır.
B- Elektronik Ortamda Tebliğ:
Bilgi teknolojilerinin hayatın her alanında yaygınlaşması ve bilgiye erişimin bu kadar kolay olması kamu idarelerinin de teknolojiyi kullanmasını kaçınılmaz kılmaktadır. Vergi daireleri otomasyon projeleri kapsamında her geçen gün altyapısına yeni bir proje entegre eden Gelir İdaresi Başkanlığı mükelleflerin vergisel sorumluluklarından daha çabuk ve etkin haberdar olmalarını sağlamak adına E-Tebligat sistemini hayata geçirmiştir.
VUK’ nun Elektronik Ortamda Tebliğ başlıklı 107/A Maddesi “ Bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93 üncü maddede sayılan usullerle bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabilir. Elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır. Maliye Bakanlığı, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.” şeklindedir.
Mükellefin E-Tebligat yapılması için verdiği adres, normal e-posta adresinden farklı; elektronik imza temelinde işleyen bir e-posta adresidir. E-Tebligat yapılacak kişi de önceden belirlendiği ve tebligata elverişli Kayıtlı Elektronik Posta Sistemi (KEP3) adresi bildirildiği için tebligatın başka bir kişinin eline geçmesi söz konusu olmayacaktır E-tebligat, ilgilisine ulaşmaması neredeyse imkânsız gözükmektedir. Bu nedenle, fiziki tebligatta ortaya çıkan “muhatap yerine tebliği almaya yetkili kişi” belirlenmesi şeklinde sorunlar da hiçbir şekilde gündeme gelmeyecek, teslim fonksiyonu kesin bir şekilde yerine getirilmiş olacaktır.
Elektronik Tebligat, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 456 ve 511 Sıra No’ lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği hükümlerine göre tebliği gereken belgelerin, E-Tebligat sistemi ile mükelleflerin elektronik adreslerine tebliğ edilmesidir.
Söz konusu Tebliğ ile tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirilen ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılabilecek olanlar aşağıda belirtilmiştir.
a) Kurumlar vergisi mükellefleri
b) Ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar (Kazançları basit usulde tespit edilenlerle gerçek usulde vergiye tabi olmayan çiftçiler hariç)
c) İsteğe bağlı olarak kendilerine elektronik tebligat yapılmasını talep edenlerdir.
Elektronik tebligat’ a geçilmesinin birçok yararı bulunmaktadır
Bunlar;
- Bilgi güvenliğini ve kişisel verilerin korunmasını sağlar. E-Tebligat ile bildirilen her şey otuz yıl boyunca arşivlerde saklanabilmektedir.
- Hizmet kalitesini arttırır.
- Belgenin içeriğinin başkaları tarafından değiştirilemeyeceğini garanti eder, güvenilirdir.
- Fiziki ortamda haftalarca süren tebligat işlemi, elektronik tebligat sistemi ile saniyeler içinde gerçekleştirilir.
- Elektronik tebligat sisteminde, tebligatın ne zaman yapıldığı, gönderen kurumun ve alıcının kim olduğu, gönderilen tebligatın ve eklerinin ne olduğu, görüntülenebildiği için herhangi bir ihtilafa yer bırakmaz.
- Fiziki ortamda yapılan tebligatlar ücretli iken E-Tebligat ile yapılan tebligatlarda herhangi bir masraf bulunmadığından bütçeye katkı sağlar. Tebligatların elektronik ortamda yapılması, yargılama giderlerinde de önemli tasarruf sağlayabilecektir.
- E-Tebligat sistemiyle yapılan tebligatlar, kâğıt, zaman ve enerji tasarrufu sağladığı için doğanın, yeşilin ve insanlığın en büyük dostudur. Böylelikle, E-tebligatın. fiziki tebligat için kullanılan kağıtlar dikkate alındığında çevre korumaya katkısı da ön plana çıkmaktadır.
- E-Tebligat başvurusunu, mükellefler, bizzat kendisi veya kanuni temsilcisi aracılığıyla yapabileceği gibi E-Tebligat ile ilgili işlemleri yapmak üzere özel yetki içeren noterden alınmış vekâletnameyle vekili aracılığı ile de yapabilmektedirler.
- E-Tebligat başvurusu yapıldığında ve E-Tebligat gönderildiğinde Elektronik Tebligat Talep Bildiriminde belirtilen telefon numarasına SMS yoluyla ve/veya bildirilen e-posta adresine mail yolu ile bilgilendirme yapılmaktadır.
- E-Tebligat sistemi ile gönderilen belgeler, mükellefin elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebliğ edilmiş sayılır ve ayrıca posta yoluyla tebligat yapılmaz. Bu bakımdan, E-Tebligat ile hukuken tebliğ edilmesi gereken bilgi ve belgelerin zaman ve mekana bağlı olmaksızın muhatabına güvenli bir biçimde ulaşması sağlanmış olmaktadır.
- E- Tebligat sisteminin uygulamaya girmesiyle idare ile mükellef arasındaki iletişim daha şeffaf, hızlı ve sağlıklı hale gelecektir. Vergi mükellefleri açısında büyük önem taşıyan tebliğlere ilişkin bilgilendirmelerin mail adresi, cep telefonu gibi araçlarla yapılması mükellef ile idare arasında tebligatın ulaşmadığına ilişkin ortaya çıkan uyuşmazlıkların giderilmesinde kayda değer bir rol oynayacaktır.
- Zorunlu veya ihtiyari olarak elektronik tebligat sistemine dahil olanların tebliğde belirtilen durumlar dışında sistemden çıkmaları mümkün değildir. Bu durumlar Tüzel kişilerde ticaret sicil kaydının silindiği (nevi değişikliği ve birleşme halleri dahil) tarih itibarıyla, elektronik tebligat adresi kapatılır. Gerçek kişilerde ise ilgilinin ölümü veya gaipliğine karar verildiğinin idare tarafından tespit edildiği durumlarda ölüm/karar tarihi itibarıyla ilgilinin elektronik tebligat adresi re'sen kapatılır. Mirasçıların bağlı olunan vergi dairesine başvurması halinde de müteveffanın elektronik tebligat adresi kullanıma kapatılır. Gerçek kişilerde muhatabın; tüzel kişilerde ise şirketin tek kanuni temsilcisi olması durumunda ilgili kanuni temsilcinin, birden çok kanuni temsilcisi olması durumunda tüm kanuni temsilcilerin görme engelli olduklarının ispat ve tevsik edilmesi durumunda, bu mükelleflere elektronik tebligat sistemi kullanılmadan Kanunun 93 üncü ve müteakip maddelerinde belirtilen diğer tebliğ usullerine göre tebligat işlemi yapılacaktır.
- E-Tebligat sistemine dahil olmak zorunda olan mükellefler, süresinde bildirimde bulunmaz ise Vergi Usul Kanununun Mükerrer 355. maddesi uyarınca özel usulsüzlük cezası ile cezalandırılır. Bu mükelleflerimize re' sen oluşturulan internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifresi tebliğ edilerek E-Tebligat gönderimi başlatılmaktadır.
C- Kapıya Asmak Suretiyle Tebliğ:
Vergi Usul Kanununun 101 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerinde sayılan işyeri adreslerine tebliğe çıkılan hallerde, tebliğ yapılacak olanların bu adreste bulunamaması durumunda (Bulunamama durumu o adresten geçici ayrılmaları da kapsar.) durum, posta memuru tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı gönderildiği idareye iade edilir. Bu durumda bu Kanunun 101 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre işlem yapılır.
Bu Kanunun 101 inci maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde sayılan adrese tebliğe çıkılan hallerde, tebliğ yapılacak kişinin adresinde bulunamaması durumunda (Bulunamama durumu o adresten geçici ayrılmaları da kapsar.) durum, posta memuru tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı gönderildiği idareye iade edilir.
Bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir süre sonra yeniden tebliğ çıkarılır. İkinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeplerle tebliğ edilemezse, tebliğ evrakının gönderildiği idareden alınabileceği şerhini içeren bir pusula kapıya yapıştırılır. Bu durum, posta memuru tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek, tebliğ evrakı, gönderildiği idareye iade edilir. Tebliğ evrakının pusulanın yapıştırıldığı tarihten itibaren 15 gün içerisinde muhatabı tarafından alınması hâlinde alındığı günde, bu süre içerisinde alınmaması hâlinde ise 15. günde tebliğ yapılmış sayılır.
Görüleceği üzere, adres kayıt sisteminde yer alan yerleşim yeri adresine ilk defa tebliğe çıkılan hallerde, geçici ayrılmalar da dahil olmak üzere tebliğ yapılacak olanların bu adreste bulunamaması halinde kapıya pusula yapıştırılmaz. Bulunamama durumu tebliğe çıkan memur tarafından tebliğ alındısı üzerine şerh ve imza edilerek tebliğ evrakı derhal gönderen vergi dairesine iade edilir.
Tebliğ evrakını gönderen vergi dairesi kendisine iade edilen tebliğ evrakını münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarmadan önce mükellefin adres kayıt sisteminde yer alan yerleşim yeri adresini kontrol eder, adresin aynı olması durumunda mevcut tebliğ evrakının, farklı olması durumunda yeni düzenlenecek tebliğ evrakının üzerine ikinci defa tebliğ kaşesi vurmak suretiyle yerleşim yeri adresinde ikinci defa tebliğ çıkartılır. İkinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeplerle tebliğ edilemezse, tebliğ evrakının gönderildiği idareden alınabileceği şerhini içeren bir pusula kapıya yapıştırılır.
Tebliğ evrakının pusulanın yapıştırıldığı tarihten itibaren on beş gün içerisinde muhatabı tarafından alınması hâlinde alındığı günde, bu süre içerisinde alınmaması hâlinde ise on beşinci günde tebliğ yapılmış sayılır.
D- İlanen Tebliğ:
Tebliğin İlanla Yapılacağı Haller
Aşağıda yazılı hallerde tebliğ ilan yoluyla yapılır:
1. Muhatabın bu Kanunun 101 inci maddesi kapsamında bilinen adresi yoksa,
2. Bu Kanunun 101 inci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (2) numaralı bentlerinde sayılan bilinen adreste tebliğ yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde kayıtlı bir adresi bulunmazsa,
3. Yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkân bulunmazsa,
4. Başkaca nedenlerden dolayı tebliğ yapılmasına imkân bulunmazsa.
İlanın Şekli
İlan aşağıdaki şekilde yapılır:
1.İlan yazısı tebliğ yapan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılır ve (3) numaralı bende göre ilana çıkarılır. Tebliğin konusu, her biri için ayrı ayrı olmak üzere, 17.000-TL liradan az vergi veya vergi cezasına taalluk ettiği takdirde ayrıca (3) numaralı bende göre ilan yapılmaz ve ilan yazısının askıya çıkarıldığı tarihi izleyen onbeşinci gün ilan tarihi olarak kabul edilir.
2. İlan yazısının bir sureti mükellefin bilinen son adresinin bağlı olduğu muhtarlığa gönderilir.
3.İlan ile yapılan tebliğin konusu 17.000 -TL - 1.700.000 arasındaki vergi veya vergi cezasına taalluk ettiği takdirde ilan, ilgili vergi dairesinin bulunduğu yerin belediye sınırları içinde çıkan bir veya daha fazla gazetede ve bir internet haber sitesinde yayımlanır. Tutarın 1.700.000-TL aşması halinde ilan, Türkiye genelinde yayın yapan günlük gazetelerden birinde (ve bir internet haber sitesinde ayrıca yapılır.
4. İlan yolu ile yapılan tebliğin konusu her biri için ayrı ayrı olmak üzere 17.000-TL fazla vergi veya vergi cezasına taalluk ettiği takdirde ilan ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı vergi daireleri açısından Gelir İdaresi Başkanlığının, diğerleri için ilgili idarenin resmi internet sitesinde de duyurulabilir.
Tebliğ olunacak evrakın örnekleri yabancı memlekette bulunan mükellefin bilinen adresine ayrıca posta ile gönderilir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı, birinci fıkranın (4) numaralı bendinde yer alan tutarı on katına kadar artırmaya, sıfıra kadar indirmeye, duyurunun kapsamı, şekli, zamanı ve süresi ile maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.
Vergilendirmede birçok işlem tebliğ ile başlar. Gerek mükellef yönünden, gerekse idare yönünden, çok önemli hüküm ve sonuçlar doğuran tebligatın, vergi hukukunda çok önemli bir yeri vardır. Bu sebepten vergi alacağının tehlikeye girmemesi için tebligat işlemlerinin usulüne uygun şekilde yapılması gerekmektedir.
KAYNAKÇA
07.06.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.