Sağlık Uygulama Tebliğinde 18.01.2016 tarihinde yapılan değişiklik/ekleme ile tıbbi malzeme ile ilgili olarak barkod SUT kodu eşleştirmelerinde herhangi bir hata olması halinde malzeme bedellerinin ödenmeyeceği ve eğer ödenmiş ise ilgililerden yersiz ödeme kapsamında tahsil edileceği belirtilmiştir.
Buradaki ilgili kişinin kim olduğu belirtilmemiştir. Ama duruma göre medikal firma, özel sağlık hizmet sunucusu, mesul müdür, ilgili hekim veya vatandaş olabilecektir. Tabi burada barkod SUT eşleştirme işlemini medikal firma yapmaktayken neden ilgili kişi tanımında medikal firma haricinde birçok kişi girebilmekte olduğu kısaca anlatılmaya çalışılacaktır. Ama temel hareket noktası olarak özel sağlık hizmet sunucusu açısından olay değerlendirilecektir.
Sosyal Güvenlik Kurumu açısından barkod SUT kodu eşleştirmesinden kaynaklı bir zararın doğması için ilgili tıbbi malzemenin fatura edilmiş olması gerekmektedir. Faturalama işlemi de özel hastane veya tıp merkezi tarafından yapılmaktadır. Dolayısıyla hiç kusurları dahi olmasa medikal firma tarafından yapılan bir hatanın muhatabı olabileceklerdir. Bu muhataplığın temel kaynağı Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenmiş olan haksız fiil kavramıdır. Bu nedenle öncelikle haksız fiilden kaynaklı bir zarardan birçok kişinin sorumlu olma hali incelenecektir. Ardından tıbbi malzemenin fatura edilme ilkeleri ile tıbbi malzeme için barkod SUT eşleştirme işlemlerine değinilecek ve sonrasında akla gelen senaryolar ile özel sağlık hizmet sunucunun karşılaşacağı riskler örneklendirilecektir. Eğer genel mevzuat kısımlarını okumaktan sıkılıyorsanız direk üçüncü bölüm senaryolar kısmına geçebilirsiniz.
Bir Zarardan Birçok Kişinin Sorumluluğu[1]
Bir zarardan birçok kişinin sorumluluğu müteselsil sorumluluk ve müteselsil borçluluk başlıkları altında iki şekilde karşımıza çıkmaktadır. Müteselsil sorumluluk 6098 sayılı Borçlar Kanunun 61 ve devan eden maddelerinde, müteselsil borçluluk ise Borç İlişkinlerinde Özel Durumlar başlığı altında 162 ve 168. Maddeler arasında düzenlenmiştir. Burada konu itibariyle müteselsil sorumluluk hali değerlendirilecektir.
Türk Borçlar Kanunun 61. Maddesinde “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır” demektedir.
Madde metninde iki farklı durumdan bahsedilmektedir. Birincisi birlikte bir zarar sebebiyet verme ikincisi ise aynı zarardan değişik sebeplerle sorumlu olma halidir.
a. Birlikte bir zarar sebebiyet verme: Burada bir borçtan birlikte sorumlu olmak için, haksız fiilin işlenmesinde ortak kusurun varlığı gerekmektedir. Ortak kusur için fiilin kasten işlenmesi şartı aranmaz. Birlikte zarar veren kişiler, hukuka aykırı davranmayı ve bununla başkasına zarar vermeyi istemiş olmasalar dahi, gerekli tedbiri almadan yaptıkları davranışa isteyerek katılmışlarsa, ortak kusur veya haksız fiile katılma gerçekleşmiş olur. Buna karşılık birbirinden habersiz iki davranış birlikte bir zarara sebep olmuşsa Türk Borçlar Kanunu 61. Madde aranan ortak kusurun varlığından söz edilemez.[2]
Birlikte bir zarara sebebiyet vermeye medikal firmanın barkod SUT eşleştirmesini kasıtlı olarak yanlış yapması ve özel sağlık kuruluşunun da kullanılan tıbbi malzemelerin SUT kodu ile eşleştirmesinin yanlış olduğunu bilerek fatura etmesi hali örnek gösterilebilir. Burada Medikal firma ile özel sağlık hizmet sunucusu arasında bir anlaşma olup olmamasının bir önemi yoktur.
b. Aynı zarardan çeşitli sebeplerle sorumlu olma: Bu tür bir müteselsil sorumluluk için bir zarardan birden çok kişinin ayrı sebeplerle sorumlu olması gerekir. Bunlar, haksız fiil, sözleşmeden doğan bir borcu ihlal ve kanunda yer alan bir kusursuz sorumluluk halleri olabilir. Bu tür bir müteselsil sorumluluğun varlığı için faillerin birbirinin davranışından haberdar olması veya davranışlardan birinin diğerine bağımlı olması şart değildir.
Aynı zarardan çeşitli sebeplerle sorumlu olma haline, medikal firma ile özel sağlık hizmet sunucunun bilgisi ve dahli olmamasına rağmen kendi personelinden birinin medikal firma ile ortak hareket etmesi örnek gösterilebilir.
Müteselsil Sorumluluğun Sonuçları
Müteselsil sorumluluk Türk Borçlar Kanunu’nun 61. Maddesinde dış ilişkide ve iç ilişkide olmak üzere iki temel başlığa ayrılmıştır. Dış ilişkide sorumluluk halinde yukarıda sayılan birlikte bir zarara sebebiyet hali ile aynı zarardan çeşitli sebeplerle sorumlu olma hali olursa olsun, müteselsil sorumlulardan her biri zararın tamamından sorumlu olacaktır. Sorumlulardan birinin kusurunun hafif olması onun mağdura karşı sorumluluğunun azalmasına yol açmayacaktır.
Dış ilişki kapsamında müteselsil borçlulukta borçlular kural olarak zararın hepsinden sorumlu olmakla beraber bu durum mutlak bir kural değildir. Zira tazminat miktarı Türk Borçlar Kanunun 51 ve 52. Maddesinde yer alan prensipler çerçevesinde belirlenir. Örneğin mağdurun zararın gerçekleşmesinde bir kusuru var ise bu miktar veya oran tazminat miktarından indirilir.
Müteselsil sorumlulukta iç ilişki de ise müteselsil borçlular arasında borcun paylaştırılmasını ifade eder. Burada borçlulardan her birine yüklenilebilecek kusurun ağırlığı göz önünde tutulur.
Haksız fiillerden doğan borç ilişkileri kapsamında müteselsil sorumluluk özet olarak anlatılmıştır. Bu sorumluluk hali aşağıda senaryolar eşliğinde örneklendirilerek anlatılacaktır.
Halinde sağlık hizmet sunucu tarafından kullanılması ve fatura edilmesi halinde SGK tarafından ödeme yapılacaktır.
Birinci Senaryo: Fatura edilen tıbbi malzemenin TİTUBB/ÜTS kaydının sahte olması:
Bu durumun gerçekleşebilmesi için tıbbi malzemenin ilk ruhsat işlemlerinden itibaren yapılan işlemlerin geçersiz olması gerekmektedir. Bu durumda Sağlık Bakanlığının kayıt ve bilgi yönetim sistemine kayıtlı olmayan bir malzemenin kullanılması ve fatura edilmesi söz konusu olacaktır.
Kayıtsız bir tıbbi malzemenin kullanılmasından sağlık hizmet sunucunun haberi olması veya olmamasının bir önemi yoktur. Örneğin sağlık hizmet sunucunda çalışmakta olan doktor medikal firma ile kullanılan her bir malzeme için komisyon anlaşması yapmış olabilir ve anlaşmadan sağlık hizmet sunucusunun haberi olmayabilir. Bu durumda tıbbi malzemenin fatura edilmesi ve ödemenin de alınmasıyla birlikte SGK’nın zararı ortaya çıkmaktadır.
Zararın ortaya çıkmasında Medikal Firma ile doktor haksız fiillerinden dolayı, sağlık hizmet sunucusu ise hem adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında hem de sözleşmeye aykırılık (özel sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi) kapsamında sorumlu olacaktır. Bu senaryo aynı zarardan çeşitli sebeplerle sorumlu olma haline örnektir. Ayrıca sağlık hizmet sunucusunun mesul müdürü de Hususi Hastaneler Kanunu ile Özel Hastaneler Yönetmeliğinde sayılan görevleri yerine getirmemesi nedeniyle müşterek müteselsil sorumlu olacaktır.
Bu senaryoda ayrıca sağlık hizmet sunucusu SGK’nın zararından sorumlu olmanın yanı sıra Sağlık Hizmet Alım Sözleşmesinin 12.11 maddesinde yer alan ceza koşuluna ait fiil işlemiş olmasından ötürü fatura edilen her bir tıbbi malzeme için 30.000 TL ceza tutarı ile karşı karşıya kalacaktır. [3]
İkinci Senaryo: SUT EK:3 listelerinde yer almayan bir tıbbi malzemenin ek listelerde yer alan başka bir malzemenin SUT kodu ile eşleştirilmesi:
Bu senaryoda kullanılan tıbbi malzeme TİTUBB/ÜTS kayıt bildirim işlemi tamamlanmış olmakla beraber SUT Ek:3 de yer alan listelerde yer almadığı varsayımına dayanmaktadır.
Bu varsayımda da sağlık hizmet sunucunun bu durumdan haberinin olması ve olmaması açısından sonucu değiştirmeyecektir. Eğer haberi var ise birlikte bir zarara sebebiyet vermek fiilinden, haber yok ise aynı zarardan çeşitli sebeplerle sorumlu olma halinden dolayı sorumlu olacaktır.
Bu senaryoda geçen fiilin sağlık hizmet sunucusu tarafından işlenmesi halinde Sağlık Hizmet Alım Sözleşmesinin 12.17 maddesi uyarınca 10.000 TL’den az olmamak üzere fatura edilen tıbbi malzemenin 10 katı tutarında fatura dönemi esas alınarak ceza uygulanacaktır.
Üçüncü Senaryo: Farklı listelerde yer almakla beraber yüksek fiyattan fatura edilmesi
Bu senaryoda aynı tıbbi malzemenin birden fazla branşta kullanılması ve her bir branş için farklı bir ödeme tutarı belirlenmiş olması durumunda ortaya çıkmaktadır. Kural olarak bir malzeme birden fazla alanda veya branşta kullanılmaktaysa fiyatı ucuz olanın esas alınması gerekmektedir. Buradaki Kurum zararı, tıbbi malzeme için ödenen tutar değil, düşük olan tutar ile yüksek olan tutar arasındaki farktır.
Üçüncü senaryoda sorulması veya aydınlatılması gereken husus sağlık hizmet sunucunsun bu faturalandırma işlemindeki kusurunun ne olduğudur. Çünkü, bahse konu barkod SUT kodu uyumsuzluğu fiilini işleyen gerçek veya tüzel kişi özel sağlık hizmet sunucusu değildir. Sunmuş olduğu sağlık hizmeti için SGK tarafından tanımlanan veya tanımlanmasına müsaade edilen barkod SUT eşleştirmesinin dışında bir işlemi fatura etmesi mümkün değildir. Fatura edilmiş olsa dahi örneklem dahilinde incelendiğinde kesinti konusu yapılacaktır. Dolayısıyla bu durumda ve aslında tüm durumlarda özel sağlık hizmet sunucunun hatalı barkod SUT eşleşmesindeki kusurunu SGK’ nın ispatlaması gerekmektedir.
Hatalı barkod SUT kodu eşleştirmesine ilişkin olarak eğer sağlık hizmeti gerçekten sunulmuş, ilgili tıbbi malzemelerin alışları fatura karşılığı alınmış ve kullanılan malzemelere ait barkodlardan bir tanesinin hasta dosyasında bulunması halinde Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi kapsamında ayrıca bir cezaya muhatap olunmaması gerekmektedir. Burada özel sağlık hizmet sunucusunun müşterek sorumluluğu sadece SGK’nın zararı ile sınırlı olacaktır.
Şimdiye kadar yapılan anlatımda barkod SUT kodu eşleştirmesinin yanlış olduğu iddiasının doğruluğu üzerine yorum yapılmıştır. Sonuç olarak söz konusu iddia yanlış olabilir. Ama bu yanlışlığa karar verecek olan merci mahkemelerdir. Ayrıca tıbbi malzemeye ait barkod SUT kodu eşleşmesinde SGK’nın kusurlu olma hali, müteselsil sorumluluğun başlangıç tarihi gibi hususlar göz ardı edilmiştir.
[1] Bu bölüm Prof. Dr. M. Kemal OĞUZMAN ve Prof. Dr. M. Turgut ÖZ Borçlar Hukuku Genel Hükümler Bir Zarardan Birden Fazla Kişinin Sorumluluğu (s. 296 – 310) konusundan özetlenmiştir.
[2] OĞUZMAN M. Kemal, ÖZ M. Turgut Borçlar Hukuku Genel Hükümler Cilt 2 s.300 19 numaralı dipnot, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 14.01.1982, 12393/393 (YKD, 1982/4 S 491)
[3] Burada 2018 yılı Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Alım Sözleşmesi kapsamında değerlendirme yapılmıştır. Eğer bu fiiller 2012 yılı sözleşmesinin yürürlükte olduğu dönemlerde (en son 31.12.2015) tarihinden önce işlenmiş olsaydı fiil sayısına bakılmadan sadece 30.000 TL ceza uygulanacaktı.
08.04.2022
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.