Geçen haftaki tebliğ ve sirküler sağanağından sonra bu hafta son derece sakin başladı, ancak TÜRMOB Genel Başkanı’nın hafta ortasında yaptığı açıklamalardan sonra ortalık yine birden hareketlendi. Ne dersiniz, vergide bu haftanın olay ve gelişmelerini ele alarak, bir panorama çıkaralım mı?
Efendim, bugünlerde nedense “Dejavu” (Yeniden Yaşanmışlık) hissi içerisindeyim. Bildiğiniz üzere, vergi idaresi ikinci geçici vergi dönemine ilişkin beyannameler verilmeye başlandıktan sonra bir tebliğ çıkarmış, 2023 cirosu 50 milyonun altında olan mükelleflerin enflasyon düzeltmesi yapmasını yasaklamış, beyanname veren onbinlerce mükellefin beyannamelerini düzeltmesini istemiş, çarşı karışmış, ardından beyan ve ödeme süresi tam üç defa uzatılmak durumunda kalmıştı.
Meslek mensuplarının aylardır kendi arasında çok yoğun bir şekilde sürdürdüğü enflasyon düzeltmesi tartışmaları sırasında sessiz kalmayı tercih eden vergi idaresi, tam da üçüncü geçici vergi dönemi öncesinde, durup durduk yerde bu defa da sirküler bombasını patlattı. Ortalık doğal olarak yine karıştı, etraf tozdan dumandan görülmüyor.
Ülkemizde vergi koyma yetkisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne aittir. Vergi idaresi sirküler çıkararak böyle bir düzenleme yapamaz. Vergi koymak anlamına gelen kısımlarının Kanunla, usul ve esasları saptayan kısımların ise Tebliğ ile yapılması, en önemlisi de yapılan düzenlemenin geçmişe yürümemesi gerekir.
TÜRMOB Yönetimi tüm zorluklara rağmen, yasal düzenlemelere uyum sağlamak, topluma ve mesleki camiaya karşı olan sorumluğunu yerine getirmek için elinden gelen tüm çabayı harcıyor, en son yapılan eğitim çalışmasındaki açıklamalar da bunu gösteriyor.
TÜRMOB'un “Geçici Vergiyi Etkileyen Son Dönem Vergi Düzenlemeleri (23 Numaralı KVK Genel Tebliği ve 176 Numaralı VUK Sirküleri)” eğitimi 6 Kasım 2024 tarihinde yapıldı ve You-Tube’tan canlı yayınlandı.
TESMER Başkan Yardımcısı Levent Demiröz’ün moderatörlük yaptığı eğitim çalışmasında, GİB Grup Başkanı Emre Güler ile değerli meslektaşımız YMM İrfan Vural konuşmacıydı. Katılımcıların gönderdikleri soruların da yanıtlandığı eğitim çalışmasını gerçekten çok büyük bir ilgiyle izledik. Son derece doyurucu olan bu programı kaçıranlar ve tekrar izlemeyi arzu edenler için linkini paylaşalım. https://www.youtube.com/live/nIWZ0o09uCg
TÜRMOB Genel Başkanı Sn. Emre Kartaloğlu eğitim programının açılış konuşmasında; meslek mensuplarının enflasyon düzeltmesinde yaşadığı sıkıntıların bakanlık yetkililerine aktarılmaya devam edildiğini, yaşanan yoğunluk ve bilanço çıkarılması gereğinden ötürü üçüncü geçici vergi dönemi için süreye ihtiyaç olduğunu ve bakanlıktan resmen uzatma talep ettiklerini açıkladı.
Tesadüf müdür bilemiyorum, TÜRMOB Genel Başkanının uzatma talebinde bulunduklarını açıklamasının üzerinden yarım saat geçmedi ki, bu defa x’te Gelir İdaresi Başkanlığı Sosyal Medya hesabından adeta cevap gibi bir kamu spotu yayınlandı.
Kamu spotu aynen şöyle: “Hatırlatma - 2024 III. Geçici Vergi dönemine (Temmuz-Ağustos-Eylül) ait Gelir ve Kurum Geçici Vergisinin beyanı ve ödemesi için son gün 18 Kasım 2024.”
Zamanlaması bana çok manidar geldi. Bakalım üçüncü geçici vergi döneminde beyan ve ödeme süresi uzayacak mı? Uzarsa, kaç gün uzar? Umarım vergi idaresi açıklama yapmak için fazla beklemez. Meslektaşlarımıza şimdiden sabır ve kolaylıklar diliyorum.
Efendim, bakanlık geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapılması kararı aldıktan sonra, ikinci geçici vergi döneminde 563 Seri No.lu VUK tebliğini ve üçüncü geçici vergi dönemi öncesinde ise 176 Numaralı VUK Sirkülerini yayınlamış olup, ortaya çıkan kargaşa nedeniyle meslek mensuplarımızın bir kısmı “Tükenmişlik Sendromu” yaşıyor.
İster istemez bir ara duygularıma kapılıp yaptığım bir paylaşımda, enflasyon düzeltmesi kaldırılsın da gerekiyorsa yerine ek vergi gelsin demiştim.
A.Feridun Güngör üstadımız mesleğimizin duayenlerinden, çok tecrübeli ve değerli bir üstadımız. Üstadımızın geçen gün yaptığı bir paylaşım çok hoşuma gitti, sizinle paylaşmasam olmazdı. Üstadımız, bu iş Timur’un fillerine benzemesin, elinizdeki fili vermeye çalışırken, köye yeni fillerle dönmeyin uyarısında bulundu. Üstadımızın ders niteliğindeki uyarısını dikkate alıp, artık elimdeki file en iyi şekilde bakmaya çalışacağım.
Efendim, ben gençken evdeki aletleri kurcalamayı çok severdim. Araştırmak için içlerini açar, parçalarını söker, yeniden takmaya çalışırdım. Ama toparlama aşamasında çoğu zaman sıkıntı çıkar, bazı parçalar artar ve elimde kalırdı. Kendime göre burada edindiğim bazı tecrübeler var ki bunlar belki vergi düzenlemesi yapmaya çalışanlara yol gösterebilir.
Vergi düzenlemesi yapılması ile elektronik cihazlar arasında ne alaka olabilir ki demeyin lütfen. Biraz sabırlı olun, anlatınca göreceksiniz ve bana hak vereceksiniz, arada gerçekten bir bağlantı var.
Kompakt olan aletleri kurcalarken çok dikkat edilmesi gerekir. Bu aletler bütünleşik olduğu için, genelde bir yerinde bir arıza çıktığında, aletin tamamı çalışmaz hale gelir. Diyelim ki radyolu bir teybiniz var, parçalarını dağıtıp toplamaya çalıştınız, ama toparlayamazsanız, artık hem radyonuz, hem de teybiniz çalışmayacaktır.
Oysa set olanlarda durum öyle değildir. Radyo, deck, amfi ve hoparlör ayrıdır. Dolayısıyla, diyelim radyoyu açıp kurcalarsanız, sadece radyo bozulur, teybiniz çalışmaya devam eder. O nedenle bütünleşik olan cihazları fazla kurcalamamak ve hassas davranmak gerekir.
Son yıllarda nedendir bilinmez, kurumlar vergisinde inanılmaz derecede bütünleşik bir yapı oluştu. Yıllardır devam eden indirimli kurumlar vergisi uygulamasının yanına son dönemde ihracatta beş puan, halka açık şirketlerde iki puan, sanayi ürünü imal edenlerde bir puan indirim uygulaması eklendi.
Finansman gider kısıtlaması uygulamasının yanı sıra önümüzdeki yıl da asgari kurumlar vergisi uygulaması başlıyor. Bütün bunların üzerine enflasyon düzeltmesi katmanını da eklediğimizde, kurumlar vergisinde karşımıza inanılmaz derecede bütünleşik ve karmaşık bir yapı ortaya çıkıyor.
Elektronik aletleri kurcalamayı seven, parçalarını söktükten sonra toparlamakta zorlanan birisi olarak, vergisel düzenlemeleri yapanlara minik bir tavsiyem olacak. Mümkünse kendi başına çalışacak sistemler oluşturun, aksi takdirde bir ünite bozulduğunda, tüm cihaz çalışmaz hale geliyor.
Ne kastettiğimi daha net ortaya koymaya çalışayım. Örneğin, sanayi üretimini veya ihracatı teşvik etmek için firmaların kurumlar vergisi yükünü mü azaltmak istiyorsunuz, bunu kendi başına hesaplanabilir bir ölçüye bağlayın. Şöyle bir düzenleme yapabilirsiniz örneğin, 10 milyon doların üzerinde ihracat yapanlardan, yaptıkları ihracatın Türk Lirası karşılığının %1’i kurumlar vergisinden indirilir, diyebilirsiniz.
Ama siz öyle yapmıyorsunuz, ihracattan elde edilen kazanca uygulanacak kurumlar vergisi oranını beş puan indirdim diyorsunuz. Sonrasında kurum kazancı içerisinde yer alan ihracattan elde edilen kurum kazancını bulun, ona indirimli vergi uygulayın diyorsunuz. Bu durum ister istemez, birçok varsayımı içeren dağıtım anahtarları kullanılmasını gerektiriyor.
İndirimli kurumlar vergisi uygulamasının yanı sıra kurumlar vergisi oranında indirimler derken asgari kurumlar vergisi ve enflasyon düzeltmesi de dikkate alındığında, karşımıza bir sürü dağıtım anahtarları ve kablo yığınları arasında ana cihazın kendisi kaybolmuş bir yapı ortaya çıkıyor. Efendim, tüm meslektaşlarımıza ve paydaşlarımıza iyi hafta sonları diliyorum, kalın sağlıcakla.
08.11.2024
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.