Bilindiği üzere, 09.06.2021 tarih ve 31506 sayılı Resmi Gazete’de “7326 Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun” yayımlanmıştır. Daha sonra 7326 sayılı Kanunu açıklamak adına, 14.06.2021 tarih 31511 sayılı Resmi Gazete’de “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 7326 Sayılı Kanun Genel Tebliği (Seri No: 1)” yayımlanmıştır.
7326 sayılı Kanun ile getirilen yapılandırma başvuruları 31.08.2021 tarihinde bitmekteydi, daha sonra 27.08.2021 tarih ve 31581 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile başvuru süreleri ve ilk taksit ödemeleri 1 ay uzatıldı. Sonuç olarak, başvuru süreleri 30.09.2021 tarihine, ilk taksit ödeme süreleri de 30.10.2021 tarihi Pazar gününe denk geldiğinden dolayı 01.11.2021 tarihine kadar uzatılmış oldu.
7326 sayılı Kanunda, daha önceki aflarda olduğu gibi en fazla matrah artırımı talep gördü. Dolayısıyla mükelleflerin çoğu, başvuru süreleri içerisinde matrah artırımı başvurularında bulundu. Başvurular sonrasında, makale konumu ilgilendiren hususta sorunlar yaşanmaya başlandı. Mükellefler 7326 sayılı Kanun ile düzenlenen matrah artırımı başvurularında oran konusunda, ne kadar Kanuna uygun hareket etmiş olsalar da sonrasında Maliye tarafından oranlar artırılarak işlem tesis edilmeye başlandı. Bu oran konusuna istinaden mükelleflere Maliyeden yazı gelerek oran artırılma işlemi devam edecektir. Dolayısıyla günümüzün en önemli konularından biri olması sebebiyle bu konuya açıklık getirmek istedim.
Bu makale ile 7326 sayılı Kanunda düzenlenen matrah artırımı konusunda yaşanan bir sorunu gündeme getirerek bu sorun karşısında hangi yolun izlenmesi gerektiğine açıklık getirilmeye çalışılacaktır.
Makale konumu, 7326 sayılı Kanun ve 7326 sayılı Kanun Genel Tebliği yönünden karşılaştırmalı olacak şekilde ele alacağım.
2.1. 7326 Sayılı Kanun Açısından Değerlendirme:
7326 Sayılı Kanunun Matrah ve Vergi Artırımı başlıklı 5. Maddesinin 1. fıkrasının “a” ve “ç” bendinde belirtildiği üzere;
a) Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri vermiş oldukları yıllık beyannamelerinde (ihtirazi kayıtla verilenler dâhil) vergiye esas alınan matrahlarını, 31/8/2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil), 2016 takvim yılı için %35, 2017 takvim yılı için %30, 2018 takvim yılı için %25, 2019 takvim yılı için %20, 2020 takvim yılı için %15 oranından az olmamak üzere artırırlar.
ç) Bu fıkra hükmüne göre artırılan matrahlar, %20 oranında vergilendirilir ve üzerinden ayrıca herhangi bir vergi alınmaz. Ancak, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, artırımda bulunmak istedikleri yıla ait yıllık beyannamelerini kanuni sürelerinde vermiş, bu vergi türlerinden tahakkuk eden vergilerini süresinde ödemiş ve bu vergi türleri için bu Kanunun 2 nci ve 3 üncü madde hükümlerinden yararlanmamış olmaları şartıyla bu fıkra hükmüne göre artırılan matrahları %15 oranında vergilendirilir. İstisna, indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması hâlinde de bu hüküm uygulanır.
Yukarıda “ç” bendinde belirtilen Kanunun 2. Ve 3. Maddeleri, kesinleşmiş alacaklar ile kesinleşmemiş veya dava safhasındaki alacakların yapılandırılmasına ilişkin hükümleri içeren maddelerdir.
7326 sayılı Kanunun 5. Maddesinde matrah artırımlarında uygulanacak oranlar belirtilmiştir. Ayrıca gerekli şartları sağlayan mükelleflere, vergi oranında indirim yapılarak oranın %15 uygulanacağı açıkça belirtilmiştir.
İndirimli oran uygulanabilmesi için aranan şartlar:
7326 sayılı Kanunda bu şartların sağlanması sonucunda artırılan matrahlara uygulanacak oranın %15 olacağı açıkça belirtilmiştir.
2.2. 7326 sayılı Kanun Genel Tebliği Açısından Değerlendirme:
7326 Sayılı Kanun Genel Tebliğinin V.C.3 (Gelir ve Kurumlar Vergisi Mükelleflerince Matrah Artırımı ve Matrah Beyanında Uygulanacak Vergi Oranları başlıklı) kısmında belirtildiği üzere;
Öte yandan, matrah artırımında bulunmak istedikleri yıllara ilişkin yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerini kanuni süresinde vermiş ve bu beyannameler üzerinden anılan beyannamelere ilişkin damga vergisi de dâhil olmak üzere tahakkuk eden vergilerin tamamını süresinde ödemiş bulunan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, bu vergi türlerine ilişkin olarak herhangi bir dönem için 7326 sayılı Kanunun 2 nci ve 3 üncü maddeleri hükümlerinden yararlanmamış olmaları şartıyla, Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre artırdıkları matrahlara %20 yerine %15 vergi oranı uygulanmak suretiyle ödenecek vergi tutarı hesaplanacaktır. %15 oranının belirlenmesinde, maddede öngörülen şartların her yıl için ayrı ayrı dikkate alınması gerekmektedir.
7326 sayılı Kanun Genel Tebliği’nde de %15 oran uygulaması için Kanunda belirtilen şartlar açıklanmıştır. Ayrıca tebliğde, mükelleflerin yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannameleri için doğan damga vergisinin de ödenme şartı eklenmiştir.
Yani, artırılan matrahlara indirimli vergi oranı uygulanması için Kanunda sadece artırımda bulunulan vergi türlerinden tahakkuk eden vergilerin süresinde ödenmesi şartı getirilmişken, Tebliğ ile bu şartın ötesine geçilip damga vergisi de eklenmiştir. Açıkça verginin kanuniliği ilkesine aykırı bir durumla karşı karşıya kalınmaktadır.
Matrah artırımına ilişkin indirimli vergi oranı uygulaması, yukarıda anılan Kanun ve Tebliğ açısından değerlendirilmiştir.
Her iki açıdan değerlendirildiği takdirde:
Kanunda sadece artırımda bulunan vergi türlerinin süresinde ödenmesi şartı getirilmişken, Tebliğ ile bu şartın ötesine geçilip damga vergisinin de ödenme şartı eklenmiştir. Matrahın çıkmadığı durumlarda verilen beyannameler nedeniyle damga vergisi tahakkuk etmektedir. Mükellefler, hayatın doğal akışı itibariyle bazen bu damga vergilerini ödemeyi unutabilmektedir. Matrahın çıkmadığı beyanlardan dolayı doğan damga vergisi ödenmedi diye, mükellefler yüksek tutardaki vergisel imkânlardan mahrum kalmaktadır. Kanunda bulunmayan damga vergisi ödenmesi şartı üzerinden haksız işlem tesis edilmektedir. Kaldı ki, kanunda istisna, indirim ve mahsuplar nedeniyle bu beyannameler üzerinden ödenmesi gereken verginin bulunmaması hâlinde de indirimli vergi oranı uygulanacağı hükmü yer alıyor. Fakat Tebliğ, damga vergisini ödemeyi unutan mükelleflere, artırılan matrahlar üzerinden indirimli vergi oranı (%15) uygulayamazsın diyor. İndirim uygulayan mükelleflere de, ilgili idareler tarafından aradaki fark için işlem tesis ediliyor ve etmeye de devam edileceğini düşünüyorum.
Tebliğ düzenlemesinin, matrah artırımına başvuran mükelleflerin haklarını kısıtladığını ve hukuka aykırı bir durum olduğu kanaatindeyim. Bu durum, Kanunda olmayan bir şartın idari düzenlemeyle getirilmesi olup açıkça verginin kanuniliği ilkesine aykırıdır. Kanunla getirilen bir hak, tebliğ ile sınırlandırılamaz.
Kanunda belirtilen şartları sağlayıp, artırılan matrahlar için %15 vergi oranı uygulayan mükelleflere, vergi daireleri tarafından oranın %5 eksik uygulandığı gerekçesiyle aradaki fark tahakkuk ettirilirse:
Kanunda damga vergisinin ödenmesi gerektiği yönünde bir şart bulunmadığından dolayı konunun yargıya taşınması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuya istinaden dava yoluna başvurulması, 7326 sayılı Kanun kapsamında yaptığımız matrah artırımı başvurumuza engel teşkil etmeyecektir.
12.11.2021
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.