Vergi ve Varlık Barışı İkisi Bir Arada – 2
I.GİRİŞ
Devletin gerçek ve tüzel kişilere yüklediği ekonomik yükümlülüğe vergi diyoruz. Kamu gelirlerimizin %80 – 90’lık kısmını vergi gelirleri oluşturmaktadır.
Bu bağlamda vergi ahlakı, devlete bağlılık, vergilerin kullanıldıkları alanlar, vergi adaleti, vergi afları, vergi sisteminin karmaşıklığı, vergilerin sayısı, cezalar ve denetim olasılığı ve vergi oranları gibi etkenler vergi politikasının etkinliğini en çok etkileyen unsurlar olarak dikkat çekmektedir.
Mükelleflerin ödedikleri vergiyi psikolojik ve sosyal yönden nasıl algıladıkları ve vergilendirmeye yönelik tutum ve davranışları uzun dönemli vergi politika aracı olan vergi bilincini çoğaltmak açısından çok önem arz etmektedir.
Şu da bir gerçektir ki, mükelleflerin vergi ödeme saiki değişiklikler arz edebilmektedir. İşte biz bunun tamamını ülke içindeki vergi bilinci olarak tanımlıyoruz. Bazıları vergiyi kamu hizmetinin fiyatı olarak algılar, vergi vermenin topluma yararını düşünerek hizmet olarak vatandaşa döneceğini düşünmektedir. Bazı bireyler ise vergiyi hala devlet tarafından zorla alınan bir yük bir ceza gibi algılamaya devam etmektedir.
İşte birinci durumda vergi bilinci arttıkça gönüllü uyum süreci hızlanarak vergisini eksiksiz ve zamanında ödeyerek sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getirmeye çabalayacaktır. İkinci durumda ise kişilerin ödeme istekleri azalmakta ve kayıt dışı ekonomi büyümeye devam etmektedir.
İşte bizde geçen makalemizin devamı olan stok affı ve Yeni Varlık Barışı uygulamasının iki önemli ayağında, özellik arz eden hususları irdelemiş olacağız.
II. YENİDEN YAPILANDIRMA’DA ÖZELLİK ARZ EDEN HUSUSLAR
50 SORU – 50 CEVAP
F.STOK AFFI VE İŞLETME KAYITLARININ DÜZELTİLMESİ KASA MEVCUTU VE ORTAKLAR CARİ’YE İLİŞKİN DÜZENLEMELER
Soru.35-Stok Affı Beyanlarına İlişkin Süre ve Ödeme Tarihleri Nedir?
Stok affından yararlanacak mükellefler 30 Kasım 2016 tarihi mesai saati bitimine kadar bağlı vergi dairesine başvuracaklardır. Elektronik ortamda verme mecburiyeti olan mükellef beyanını o ortamda yapacaktır.
Stok affına ilişkin beyan edilen KDV tutarları ilk taksit beyanname verme süresi içinde, izleyen taksitler beyanname verme süresini takip eden ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere 3 eşit taksitte ödenmesi gerekmektedir.
Soru.36- İşletmede Mevcut Ancak Kayıtlarda Olmayan Emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında Kanun Ne Getiriyor?
Bu düzenlemeden tüm gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecektir. Sabit kıymetlere ilişkin rayiç bedele kendilerince veya ilgili oldukları meslek kuruluşlarınca belirlenerek bu bedel beyan edilerek kayıtlara intikal ettirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca ilgili kanunda bu kıymetlerin ileride satılması halinde ise satış bedeli deftere kaydedilen değerden düşük olamaz denilmektedir.
Öte yandan stok affında beyan edilen kıymetler içinde Özel Tüketim Vergisine tabi olanlar varsa(alış belgelerini ibraz edemedikleri) 30 Kasım 2016 tarihine kadar rayiç bedel üzerinden ayrı bir beyanname ile beyan edip hesaplanan vergiyi ödemeleri halinde, bu vergiler için vergi cezası kesilmeyecektir.
Beyan edilerek ödenecek KDV, 1 No.lu KDV beyannamesinde indirim konusu yapılacaktır.
Bir de ilgili kanunda, beyana konu kıymetler için amortisman ayrılamaz hükmü getirilmiştir.
Teslimleri KDV’den müstesna olan emtia makine, teçhizat ve demirbaşlarla ilgili olarak bu af uygulamasından yararlanılması mümkün değildir.
Öte yandan kayıtlarda yer almayan makine, teçhizat ve demirbaşların rayiç bedelinden ödenen KDV’nin indirimi mümkün olmayıp, bu tutar vergi ödendiği yılın gelir veya kurumlar vergisi matrahlarının belirlenmesinde gider olarak dikkate alınabilir.
Buna göre; 3065 sayılı KDV kanununun 9/2. Maddesine göre, fiili veya kaydi envanter sırasında belgesiz mal bulundurulduğunun tespiti halinde, bu alışlar nedeniyle ziyaa uğratılan KDV’nin belgesiz mal bulunduran mükelleften aranacağı ve vergi ziyaı cezası uygulanacağı hükmüne istinaden eğer 6736 sayılı kanundan yararlanılarak stok affından yararlanan mükelleflere emsal bedeli üzerinden cezalı olarak re’sen tarhiyat yapılamayacaktır.
Soru.37-Stok Affı Beyanlarına Uygulanacak Vergi Nedir?
-Teslimleri genel orana(%18) tabi makine, teçhizat ve demirbaşlar ile emtianın rayiç bedeli üzerinden %10 oranı uygulanacak KDV hesaplanıp ödenecektir.
-Teslimleri indirimli orana(%1, %8) tabi makine, teçhizat ve demirbaşlar ile emtianın rayiç bedeli üzerinden tabi oldukları oranın %50’si olarak KDV hesaplanıp ödenecektir.
Soru.38-Stok Affına İstinaden Beyan Edilen Kıymetlerin Kayıtlara İntikali Nasıl Sağlanacaktır?
Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, aktiflerine intikal ettirdikleri emtia için ayrı; makine, teçhizat, ve demirbaşlar için ayrı olmak üzere pasifte karşılık hesabı açılması gerekmektedir.
Emtia için ayrılan karşılık, ortaklara dağıtılması veya işletmenin tasfiye edilmesi halinde, sermayenin unsuru sayılacak ve vergilendirilmeyecektir.
Öte yandan, makine, teçhizat ve demirbaşlar ayrıca envantere kaydedilecek ve ayrılan karşılık birikmiş amortisman olarak kabul edilecektir.
İşletme hesabı esasına göre defter tutanlar ise beyan ettikleri emtiayı defterin gider kısmına satın alınan mal olarak kaydetmesi gerekmektedir.
Ba formunda gösterimine gelince bu kıymetlerin; “Soyadı/Adı Unvanı” bölümüne “Muhtelif Satıcılar(6736 sayılı Kanun Madde 6/1)”, “Vergi Kimlik Numarası” bölümüne(3333 333 333) yazılmak suretiyle yapılacaktır.
Örnek11:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin stoklarında bulunan ancak kayıtlarında bulunmayan otomotiv yedek parçalarının listesini hazırlayıp 20 Ekim 2016 tarihinde beyan etmiştir. Genel orana tabi yedek parçaların rayiç bedelini 500.000 TL olarak beyan etmiştir. Bu bildirime ait muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olması gerekmektedir.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
153 Ticari Mallar 500.000
191 İndirilecek KDV 50.000
525 Kayda Alınan Emtia 500.000
Özel Karşılık Hesabı
(6736 sayılı Kanunun6/1 md.)
360 Ödenecek Vergi ve Fonlar 50.000
(Sorumlu sıfatı ile ödenecek KDV)
------------------------------------------ / -----------------------------------------------------------
Not: Bu emtianın satılması halinde ise kayıtlara intikal ettirilecek satış bedeli 500.000 TL’nin altında olmaması gerekmektedir.
Örnek12:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş. kayıtlarında yer almayan makineleri ve cihazları, demirbaşı kayıtlarına af kanunu kapamında almak için karar almıştır. Genel oran KDV ‘ne tabi bu kıymetlerin rayiç bedelini mükellef 1.000.000 TL olarak belirlemiştir. Buna ilişkin kayıtlar aşağıdaki gibi olacaktır.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
253 Tesis Makine ve Cihazlar 1.000.000
689 Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar 100.000
526 Demirbaş Makine ve Teçhizat 1.000.000
Özel Karşılık Hesabı
(6736 sayılı Kanunun6/1 md.)
360 Ödenecek Vergi ve Fonlar 100.000
(Sorumlu sıfatı ile ödenecek KDV)
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Eğer şirket söz konusu bu kıymetleri 31.12.2016 tarihine kadar satarsa, bu satıştan önce; satmadığı takdirde ise 31 Aralık 2016 tarihinde aşağıdaki muhasebe kaydını yapması gerekmektedir.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
526 Demirbaş Makine ve Teçhizat 1.000.000
Özel Karşılık Hesabı
(6736 sayılı Kanunun6/1 md.)
257 Birikmiş Amortismanlar 1.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Eğer örneğimizde şirket bu kıymetleri 1.500.000 TL tutara satacak olursa muhasebe kayıtları ise aşağıdaki gibi olacaktır.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
100 Kasa Hesabı 1.770.000
257 Birikmiş Amortismanlar 1.000.000
253 Tesis Makine ve Cihazlar 1.000.000
391 Hesaplanan KDV 270.000
679 Diğer Olağandışı 1.500.000
Gelir ve Karlar
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Soru.39- Kayıtlarda Olduğu Halde İşletmede Mevcut Olmayan Emtia, makine, teçhizat ve demirbaşlar hakkında Kanun Ne Getiriyor?
Bu durumda yapılması gereken normal satış işleminden farklı olmayacaktır. Satış faturasında, emtianın veya kıymetin tabi olduğu oranda KDV hesaplanıp ilgili dönem beyannamesine dahil edilmesi gerekmektedir. Haliyle oluşan satış hasılatı ise yıllık gelir veya kurumlar vergisi matrahının hesabında dikkate alınacaktır. Ödenecek KDV ise ilk taksit beyanname verme süresinde, izleyen taksitler ise beyanname süresini takip eden ikinci ve dördüncü ayda olmak üzere 3 eşit taksitte ödenebilecektir.
Hangi oranda karlılık uygulanacağı hususunda ise işletmede söz konusu emtia ile aynı neviden olan emtiaların gayri safi kar oranına dayanılarak bir oran tespit edilecektir. Eğer yasal kayıtlardan tespit edilemiyorsa yine ilgili meslek odaların belirleyeceği oranlar esas alınması gerekmektedir.
Örnek13:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş. kayıtlarında yer aldığı halde stoklarında mevcut olmayan yedek parçalar için fatura kesip satış yapmış gibi göstererek kayıtlarını fiili duruma uygun hale getirmek üzere af kanundan yaralanmaya karar vermiştir.Bu durumda genel oran KDV’ye tabi mal tutarı 50 ton civarında olup, birim maliyetinin 30 TL/kg ve gayrisafi karlılığın %15 olduğunu tespit etmiştir.
Bu durumda düzenlenen faturada 1.725.000 TL satış bedeli ve (1.725.000 x %18 =) 310.500 KDV hesaplanacaktır. Bu satışa ilişkin kayıtlar aşağıdaki gibi olacaktır.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gid. ve Zar. 2.035.500
(Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler)
600 Yurtiçi Satışlar 1.725.000
(6736 sayılı Kanunun 6/2 maddesi)
391 Hesaplanan KDV 310.500
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Giderlerin nazım hesaplara (kanunen kabul edilmeyen gider olarak) kaydı:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
950 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 2.035.500
951 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 2.035.500
Alacaklı Hesabı
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Bu kayıtta yer alan 689 numaralı hesap yerine gerçek duruma uygun olması halinde diğer hesaplardan; kasa, bankalar, alınan çekler, alıcılar veya alacak senetleri hesaplarından biri kullanılabilecektir. Yani bu ne anlama geliyor? Kayıtsız yapılan satış karşılığında alacak senedi alınmış olması halinde kayıt aşağıdaki gibi olacaktır.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
121 Alacak Senetleri 2.035.500
600 Yurtiçi Satışlar 1.725.000
(6736 sayılı Kanunun 6/2 Maddesi)
391 Hesaplanan KDV 310.500
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Soru.40- Kayıtlarda Olduğu Halde İşletmede Mevcut Olmayan İlaçlar İçin Eczanelere Getirilen Avantajlar Nelerdir?
Eczaneler için özel bir düzenleme yapılmıştır bu af kanunuyla beraber. Buna göre, stoklarında kaydı olarak mevcut, ancak fiilen olmayan ilaçlar için yine 30 Kasım 2016 tarihi mesai saatine kadar maliyet bedeli üzerinden fatura düzenleyerek yani satış yapılmış gibi kayıtlardan çıkarabileceklerdir. Maliyet bedeli üzerinden %4 oranında KDV hesaplanıp ayrı bir beyannameyle beyan edilip, beyanname verme süresinde ödenecektir. Ödenen bu vergi KDV beyannamesinde indirim konusu yapılamaz, gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider konusu yapılamaz.
Soru.41- Kayıtlarda Olduğu Halde İşletmede Mevcut Olmayan Kasa Mevcudu ve Ortaklardan Alacakların Beyanında hangi Avantajlar mevcuttur?
Bu uygulaman sadece bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri yararlanabilecektir.
Kurumlar vergisi mükellefleri 31.12.2015 tarihi itibarıyla düzenledikleri bilançolarında görülen ancak işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve/veya işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla( ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklardan borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarlarını 30 Kasım 2016 tarihi mesai saati bitimine kadar bağlı vergi dairesine beyan ederek kayıtlarını düzeltmesi gerekmektedir.
Ayrıca bu kanuni düzenlemede ayrıca bir hüküm daha yer almıştır. “ Bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini” 30 Kasım 2016 tarine kadar vergi dairelerine beyan ederek kayıtlarını düzeltebileceklerdir. Bu ifadeden de anlaşılacağı üzere çoğu mükellef bu hesaplarda yer alan bakiyeleri İdarenin inceleme riskine karşı önlem olarak başka hesaplara aktarıp sene sonu 31. 12 …itibarıyla mali tablolarını makyajlama yöntemine gidebilmektedir. İşte kanun koyucu bu realiteden hareketle affın kapsamını geniş tutmak ve mağduriyetleri en aza indirmek üzere böyle bir düzenlemeyle kapsamı genişletmiştir.
Düzenlemeye göre ortaklar cari hesabının kalıntısının hesaplanmasında öncelikle aktif (ortaklardan alacaklar ve ilgili hesaplar) ve pasif (ortaklara borçlar ve ilgili hesaplar) hesaplar karşılaştırılarak net kalıntı esas alınacaktır. Bu durumda ((131 +231 + 1xx + 2xx) – (331 + 431 + 3xx + 4xx) şeklinde bir hesaplamanın yapılması öngörülmüştür.
Bazı hukuksuz fiiller nedeniyle kaydi kasada gerçek dışı gereğinden fazla nakit para durumu kasa fazlalığı olarak değerlendirilmektedir. Üstelik bu atıl paralar mali tablolarda gizlenmesi maksadıyla ortaklar cari hesabına veya başka aktif kalemlere virman etmektedirler. İşte bu durumları da gözeten kanun koyucu bu husustaki düzenlemeyi geniş tutmuştur.
Beyan edilen bu tutarlar üzerinden %3 oranında vergi hesaplanarak beyanname verme süresi içinde ödemeleri gerekmektedir.
Ödenen vergiler mahsup edilmez, kurum matrahı tespitinde gider kabul edilmez. Beyan edilen tutarlar için geriye yönelik inceleme yapılamaz, ilave tarhiyat önerilemez.
Bu beyandan dolayı 2016 yılı geçici vergi beyannamelerinde gerekli düzeltmeler gerektiğinde ise bu beyanname verme süresi içerisinde gerekli düzeltmeler yapılır. Ve bu düzeltme işlemleri için herhangi bir ceza ve faiz uygulanmayacaktır.
Örnek14:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 31 Aralık 2015 tarihli bilançosunda 1.000.000 görülmekle beraber fiilen kasada mevcut olmayan tutarın 900.000 TL olduğu tespit edilmiş olup af kanunu kapsamında kaydi ve fiili durumun birbirine denkleştirilmesine karar verilmiştir.30 Eylül 2016 tarihinde ise kaydi kasa mevcudu 1.200.000 TL olarak görünmektedir.
Şirket sadece 900.000 TL mevcut için af kanunundan yararlanabilecektir. 30 Kasım 2016 tarihine kadar beyan edip hesaplanan % 3 oranındaki vergiyi bu sürede ödemesi gerekmektedir.
Beyan tutarı : ………………………... 900.000 TL
Hesaplanan Vergi :……(900.000 x %3=) 27.000 TL
Muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olacak olup öncelikle; bilançoda görülen işletmede bulunmayan kasa mevcudunun kasa hesabından düşülmesi gerekmektedir:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gid. ve Zar. 900.000
(6736 sayılı Kanun 6/3 md.)
(Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler)
100 Kasa Hesabı 900.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Verginin hesaplanması:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gid. ve Zar. 27.000
(6736 sayılı Kanun 6/3 md.)
(Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler)
360 Ödenecek Vergi ve Fonlar 27.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Bilançoda görülmekle işletmede bulunmayan kasa mevcudundan kaynaklı giderlerin nazım hesaplara (kanunen kabul edilmeyen gider olarak) kaydı:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
950 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 927.000
951 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 927.000
Alacaklı Hesabı
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Örnek15:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin 31 Aralık 2015 tarihli bilançosunda ortaklardan alacak ve ortaklara borç tutarları 126.Diğer Çeşitli Alacaklar 500.000 TL, 131.Ortaklardan Alacaklar 1.000.000TL, 231.Ortaklardan Alacaklar 750.000TL ve 331.Ortaklara Borçlar 750.000TL, 431.Ortaklara Borçlar 500.000TL olarak bulunmaktadır.
Bu durumda beyan edilecek tutar ve vergi aşağıdaki gibi hesaplanacaktır.
Beyan Tutarı : (500.000+(1.000.000+750.000) – (750.000+500.000) =) 1.000.000 TL
Hesaplanan vergi : ……………………………………(1.000.000 x %3 =) 30.000 TL olacaktır.
Bilançoda görülmekle beraber işletmede olmayan ortaklardan alacakların düşülmesi kaydı:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gid. ve Zar. 1.000.000
(6736 sayılı Kanun 6/3 md.)
(Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler)
126 Diğer Çeşitli Alacaklar 500.000
131 Ortaklardan Alacaklar 250.000
231 Ortaklardan Alacaklar 250.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Verginin hesaplanması:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gid. ve Zar. 30.000
(6736 sayılı Kanun 6/3 md.)
(Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler)
360 Ödenecek Vergi ve Fonlar 30.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Bilançoda görülmekle işletmede bulunmayan kasa mevcudundan kaynaklı giderlerin nazım hesaplara (kanunen kabul edilmeyen gider olarak) kaydı:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
950 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 1.030.000
951 Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler 1.030.000
Alacaklı Hesabı
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Dileyen mükellefler “689.Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar” hesabı yerine bilançonun aktifinde herhangi bir geçici hesapta da izleyebilecektir. Ancak bu tutarın kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınmayacağı tabidir. Yukarıdaki örneğe dönecek olursak ilk muhasebe kaydı aşağıdaki gibi de olabilir:
Bilançoda görülmekle beraber işletmede olmayan ortaklardan alacakların düşülmesi kaydı:
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
296 Geçici Hesap 1.000.000
(6736 sayılı Kanun 6/3 md. Uyarınca düzeltme hesabı)
126 Diğer Çeşitli Alacaklar 500.000
131 Ortaklardan Alacaklar 250.000
231 Ortaklardan Alacaklar 250.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Diğer iki kayıt vergini hesaplanması ve nazım hesaplar kanunen kabul edilmeyen gider kayıtları aynen kullanılacaktır.
Öte yandan, mükelleflerce kar dağıtımı yapılması halinde, ticari bilanço açısından dağıtılabilir ticari kar tutarı, 6736 sayılı Kanunun 6 /3. Maddesi kapsamında beyan edilen ve “689.Diğer Olağandışı Gider ve Zararlar” hesabı altında muhasebeleştirilen tutarlar dikkate alınmaksızın tespit olunacaktır.
G.BAZI VARLIKLARIN MİLLİ EKONOMİYE KAZANDIRILMASINA İLİŞKİN YURTDIŞI VARLIK BARIŞI
Soru.42-Yurt Dışı Varlıklara İlişkin Hangi Avantajlar Getirilmiştir?
-Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye’ye getiren gerçek ve tüzel kişiler, getirdikleri varlıkları serbestçe tasarruf edebilirler. Bu düzenleme mükellef olsun olmasın tüm kişiler için geçerli bir düzenlemedir.
-213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre defter tutan mükellefler ise, kanun kapsamındaki varlıkları dönem kazancı ile ilişkilendirmeksizin ister işletmeye dahil edebilirler, isterlerse dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın direkt işletmeden çekip serbestçe tasarruf edebilirler.
- Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31 Aralık 2016 tarihine kadar kapatılmasında kullanılırsa eğer o zaman Türkiye’ye getirilme şartı aranmayacaktır.
- Eğer bu madde yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla af kanunundan yararlanmış olacaktır.
- Gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri sahip oldukları, Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarını, 31 Aralık 2016 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın kanuni defterlere kaydedebilirler. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilmesine izin verilmiştir.
-Türkiye’ye getirilen veya zaten Türkiye’de bulunan ve kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.
- Türkiye’ye getirilen veya zaten Türkiye’de bulunan ve kanuni defterlere kaydedilen varlıklar ve getirenler hakkında başkaca bir nedenle gerekli olması haricinde hiçbir şekilde vergi incelemesi, tarhiyatı, herhangi bir araştırma, inceleme, soruşturma veya kovuşturma yapılamayacak, vergi cezası ve idari para cezası kesilemeyecektir.
-Bakanlar Kurulu, belirlenen süreleri, 6 aya kadar uzatmaya yetkilidir. Maliye Bakanlığı varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, bildirim ve beyanı ile işletmeye dâhil edilmelerine ilişkin hususları, bildirim ve beyanların şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yere ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınmıştır.
-İşletme hesabı veya serbest meslek kazanç defteri tutan mükellefler defterlerde yer almayan varlıklarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar defterlerine kaydedebileceklerdir. Bu varlıklar dönem kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınmayacaktır.
-Varlıkların yurt dışından Türkiye’ye getirilmesi veya yurt içinde olup kanuni defterlere kaydedilmesi işlemleri devlet tarafından veya devlet güvencesinde tutulan kayıt ve siciller, yurt dışında veya yurt içindeki banka, banker, aracı kurumlar, ve benzeri mali kurumlar, posta idaresi, noter gibi kurum ve kuruluşların kayıt, makbuz ve belgeleri, Vergi Usul Kanununun ikinci kitabının üçüncü kısmında yer alan belgeler ve muadili belgeler ile bilgi değişiminde bulunulan yabancı ülkelerde yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik ya da konsoloslukları, yoksa mahallindeki Türk menfaatini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgeler ile diğer her türlü doğrulanabilir belge ile tevsik edilebilecektir.
Soru.43-Varlık Barışının Süresi, Kapsamı Nedir ve Beyanı Nasıl Olacaktır?
Yurt dışında bulunan ve bu kapsamda bildirilen para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye’ye getirilmesi gerekiyor.
Bu düzenlemeyle; 31/12/2016 tarihine kadar; Gerçek ve tüzel kişilerce; yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve sermaye piyasası araçlarının, Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince; Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarınbildirimi veya beyanı yapılabilecektir.
Kanunda beyan veya bildirime ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır. Bu konuda Maliye Bakanlığına yetki verilmiştir.
Buna göre; Maliye Bakanlığı, madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, bildirim ve beyanı ile işletmeye dâhil edilmelerine ilişkin hususları, bildirim ve beyanların şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri, maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınmıştır.
Soru.44-Varlık Barışında Varlıkların Sahipliğine İlişkin Tarih Sınırlaması Var mı?
Kanunda, bildirilecek olan varlığın belli bir tarihten önce yurt dışında olduğunun ispatı istenmemektedir.
Soru.45-Varlık Barışında Varlıkları Türkiye’ye Getirmeden Düzenlemeden Yararlanılması Mümkün mü?
Kanunda bunun sadece bir istisnası vardır. Buna göre, kanuni defterlere kaydedilen varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve düzenlemenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin, en geç 31 Aralık 2016 tarihine kadar, kapatılmasında kullanılabilecektir. Bu takdirde, borcun defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, ödemede kullanılan varlıkların Türkiye'ye getirilme şartı aranmaksızın bu düzenlemeden yararlanılabilecektir.
Öte yandan 19 Aralık 2016 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının 19/08/2016 tarihinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılabilecektir.
Soru.46-Varlık Barışında Varlıkların Kayıtlara İntikaline İlişkin İşlemler Nelerdir?
Yurtdışından getirilen bu varlıklar, işletmelerin kanuni defterlerine kaydedilebilecektir. Kayıt işlemlerinde sınırlayıcı bir düzenleme yoktur. İşletmelere, sermayeye ilave etme, özel fon hesabında tutma veya işletme borçlarının ödenmesinde kullanma konusunda ihtiyarilik sağlanmaktadır.
Örnek16:Abba Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin kanuni temsilcisi Hikmet Bey tarafından 30 Aralık 2016 günü varlık barışından yararlanmak üzere Almanya’dan banka şubesi aracılığıyla 10 milyon euroyu Bakırköy Denizbank şubesindeki hesabına havale etmiştir. Bu durumda 1 euro=3.500 TL varsayıldığında muhasebe kayıtları aşağıdaki gibi olacaktır.
Bildirilen veya beyan edilen dövize ilişkin kayıt
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
102 Bankalar 35.000.000
549 Özel Fonlar 35.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Fonun sermayeye eklenmesine ilişkin kayıt
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
549 Özel Fonlar 35.000.000
500 Sermaye 35.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Ancak kanun İşletmelere, sermayeye ilave etme, özel fon hesabında tutma veya işletme borçlarının ödenmesinde kullanma konusunda ihtiyarilik sağlanmaktadır. Böyle bir zorunluluk yoktur. Ancak velev ki, firma tercihini bu yönde kullanırsa yukarıdaki kayıtları yapması gerekmektedir.
Ya da bu kayıt aşağıdaki gibide olabileceğini düşünmekteyiz.
Bildirilen veya beyan edilen dövize ilişkin kayıt
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
102 Bankalar 35.000.000
525 Varlık Barışı Fon Hesabı 35.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Fonun sermayeye eklenmesine ilişkin kayıt
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
525 Varlık Barışı Fon Hesabı 35.000.000
500 Sermaye 35.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Nazım Hesaplara ilişkin kayıtların ise aşağıdaki gibi olması gerekir.
----------------------------------------- / ----------------------------------------------------------
961 Yurtdışından Getirilecek Varlıklar 35.000.000
960 Yurtdışından Getirilecek Varlıklar 35.000.000
------------------------------------------ / -------------------------------------------------------
Soru.47-Varlık Barışında Varlıkların Elden Çıkarılması Durumunda Yapılacak İşlemler Nelerdir?
Bu varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.
Ayrıca, bildirim ve beyana konu edilen varlıklar için amortisman ayrılamayacaktır. Bu varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.
Soru.48- Bu Varlık Barışının Önceki Varlık Barışından Farkları Nelerdir?
-Beyan edilen veya bildirilen varlıklara ilişkin herhangi bir vergi ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır.
-Yurt dışındaki taşınmazlar uygulama kapması dışında tutulmuştur.
-Varlıkların sahipliğine ilişkin tarih sınırlaması yoktur.
Soru.49- Varlık Barışında Yurtdışı Varlıkları kimler Getirebilir?
Geçici ikinci madde ile önerilen tasarıda yer alan, “Gerçek ve tüzel kişiler, bu fıkrada sayılan varlıkları, diğer kişiler nam ve hesabına bildirin veya beyanda bulunabilirler.” hükmüne yer verilmiş ve bu durumun veraset ve intikal vergisi yönünden sorun olmaması için gerekli düzenleme öngörülmüştü. Sön düzenlemede diğer kişiler nam ve hesabına bildirim ve beyan imkanına yer verilmemiştir. Sadece madde hükmünden yararlanan gerçek ve tüzel kişilerle bunların kanuni temsilcileri esas alınmıştır.
Soru.50- Varlık Barışı Kanunu Hangi Değişikliklerle Yürürlüğe Girmiştir?
15 Temmuz 2016 günü yaşanılan olumsuzluklar neticesinde kanunun meclise gelişiyle kanunlaşması sürecinde aşağıdaki değişikliklerin yapılmasıyla sonuçlanmıştır.
-6728 Sayılı Kanun’un TBMM’de görüşülmesi sırasında geri çekilen Geçici 2’nci maddede yer alan öneride yurt dışında bulunan alacaklar ve rayiç bedeliyle gayrimenkuller vergi barışı kapsamında iken yeni düzenlemede yurt dışında bulunan alacaklar ve gayrimenkuller kapsamdan çıkarılmıştır. 7’nci maddenin yürürlük tarihi itibariyle kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması halinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla madde hükümlerinden yararlanılması kabul edilmiştir.
-6736 Sayılı Kanun’un 7’nci maddesinin 4’ncü fıkrasında, gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri sahip oldukları, Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarını, 31.12.2016 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın kanuni defterlerine kaydedebilirler. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilir. Yurt dışından Türkiye’ye getirilen ve ya kanuni defterlere kaydedilen Türkiye’deki varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar gelir ve kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmez.
-Son düzenlemede diğer kişiler nam ve hesabına bildirim ve beyan imkanına yer verilmemiştir. Sadece madde hükmünden yararlanan gerçek ve tüzel kişilerle bunların kanuni temsilcileri esas alınmıştır.
IV SONUÇ:
Aslında 6736 sayılı kanun bugüne kadar çıkan en yaygın ve geniş kapsamlı mali aflardan biri olarak anılacaktır. Bu kanun ile 90 milyar TL'lik vergi alacağının yeniden yapılandırılmasını öngören düzenlemeden 5 milyona yakın mükellefin yararlanması bekleniyor. Sosyal güvenlik primlerinde ise yaklaşık 72 milyar liralık tutarın yapılandırılması öngörülürken, vergi ve prim olarak toplamda yaklaşık 162 milyar TL'lik tutar yeniden yapılandırılacaktır.
Önceki varlık barışı tecrübelerine yeniden bakacak olursak resmi kaynakların açıklamalarına göre; 2008 yılındaki varlık barışı uygulamasında 64 bin 567 gerçek ve tüzel kişi 28 milyarı yurtdışı, 20 milyarı da yurtiçi olmak üzere 48 milyar liralık varlığı sisteme sokacağını bildirdi. Bu kişiler için 1.6 milyar lira vergi tahakkuk ettirildi. Bu tutarın en kötü ihtimal 600 milyon liralık kısmı ödenmemiş olabilir. Daha sonraki varlık barışındaki tecrübemizde ise; 31 Temmuz 2013 tarihi itibariyle sona eren ilk varlık barışı döneminde beyan edilen 50 milyar 45 milyon liralık varlığın neredeyse tamamı 49 milyar 550 milyon lirası vergi dairesine yapıldı. Kalan 495 milyon lirası banka ve aracı kurumlar aracılığıyla gerçekleştirildi. Banka ve aracı kurumlardan yapılan beyanlarda tahakkuk eden 9.9 milyon liralık verginin tamamı ödendi. Vergi dairelerine yapılan beyanların ise ancak 125 milyon lirası ödendi. Sonrasında 31 Ekim 2013 tarihine kadar süre uzatılmıştı.
Kişi yurt dışından varlığını getirmiş, bankaya bildirimde bulunmuş, vergi dairesine bildirimde bulunmuş. Sadece ve sadece bu bildirimde bulunulmuş olması veya bu bildirimden hareketle kişi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmayacaktır. Herhangi bir şekilde bu kişi hakkında soruşturma, kovuşturma, araştırma, inceleme yapılmasını gerektiren bu bildirim dışında bir bilgi, bir bulgu, bir delil, bir emare, bir gerekçe varsa bu düzenleme hiçbir şekilde bu bakımdan bir koruma getirmeyeceği de tabidir.
Eğer kişi; 'kara para' diyelim, 'suç geliri' diyelim vesaire bu tür bir kaynaktan bir gelir elde ettiğine dair devlet makamlarının bilgisinde olan bir sebep varsa, gerekçe varsa, bulgu varsa bu yasa çerçevesinde dahi olsa o getirilen para nedeniyle hakkında araştırma da, soruşturma da yapılacak. Türkiye olarak özellikle suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesine ilişkin uluslar arası anlaşmalara bağlı olarak yükümlülüklerini yerine getirmek zorundadır.
Son söz; memleket yurtdışından gelecek temiz parayla yatırım ve üretim yaparak, istihdam yaratacak, büyüyecek ve kalkınacaktır. Cumhuriyetin 100. Yılını ise bu gurur ve övünç ile kucaklayacaktır. Bu topraklarda yaşayan herkes bu güzel geleceğe inanıyor…
26.08.2016
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.