GİRİŞ
Ülkemizde ve dünyada yeni değerler yaratabilmek ve stratejik önceliklerine bir an önce ulaşabilmek için birçok şirket; birleşme, nevi değişikliği, devri, bölünme ve hisse değişimi müesseselerini etkin bir araç olarak kullana gelmiştir. Ancak değişmez bir gerçek var ki, şirketler kuruluş ve örgütlenmelerini tamamlama süreçlerinde her ne kadar ekonomik ve hukuki süreçleri eksiksiz takip etseler bile en önemli boyut insan faktörü olmaya devam edecektir. En nihayetinde yeni değerler yaratmanın en önemli stratejisi her daim insana yatırım yapmak olacaktır.
Bu girişten sonra çalışmamızı özetleyecek olursak; ilk bölümünde şirketlerin birleşme, nevi değişikliği, devri, bölünme ve hisse değişimi işlemlerinin vergisel boyutunu detaylı olarak incelemeye tabi tutmuştuk. Bugünkü son bölümünde ise yeni düzenlemelerden sonra Türk Ticaret Kanunu mevzuatı(kanun ve gerekçeler) çerçevesinde şirketlerin birleşme, nevi değişikliği, devri, bölünme ve hisse değişimi işlemleri detaya girilmeden ana hatlarıyla irdelenecektir.
YASAL DÜZENLEMELER
Şirketlerin; birleşme, bölünme ve tür değiştirmelerine ilişkin hükümler Türk Ticaret Kanununun 134 ve 194. Maddeler arasında düzenlenmiştir.[1]
BİRLEŞME VE DEVİR:
Bir şirketin diğer bir veya birden fazla şirketi devralması Devralma Şeklinde Birleşmedir. (A) Anonim Şirketi ve (B) Limited Şirketini (C) Anonim Şirketinin devralması ve (A) ve (B) şirketlerinin tasfiyesiz sona ermesi ve ticaret sicilinden kaydının silinmesi ayrıca sona eren şirketlerin ortaklarının (C) Anonim şirketinden pay alıp ortağı olması bu birleşmeye örnektir. A) ve (B) şirketleri malvarlıkları veya işletmelerinin aktif ve pasiflerini birer bütün halinde mevcut (C) Anonim Şirketine devretmişlerdir.
Mevcut en az iki şirketin tasfiyesiz sona ererek yeni kurulan bir şirkette bir araya gelmeleri ise Yeni Kuruluş Şeklinde Birleşmedir. (X) Limited Şirketi ve (Y) Limited Şirketi sona erip ticaret sicilinden kaydı silinerek Yeni kurulan (Z) Anonim şirketinde bir araya gelmeleri ve bu şirketin ortakları olması bu birleşmeye örnektir. Bu durumda X ve Y şirketleri malvarlıkları veya işletmelerinin aktif ve pasiflerini birer bütün halinde yeni kurulan (Z) Anonim Şirketine devretmişlerdir.
BİRLEŞMENİN KOŞULLARI NELERDİR?
1-Nevilerinin Aynı Olması Gerekir:
6102 sayılı TTK’nun 137. Maddesinde geçerli birleşmeler sayılmıştır. Buna göre A-Sermaye Şirketleri; Sermaye şirketleriyle, Kooperatiflerle ve Devralan şirket olmaları şartıyla, kollektif ve komandit şirketlerle birleşebilirler. B-Şahıs Şirketleri; Şahıs şirketleriyle, Devrolunan şirket olmaları şartıyla, sermaye şirketleriyle, Devrolunan şirket olmaları şartıyla, kooperatiflerle birleşebilirler. C-Kooperatifler; Kooperatiflerle,Sermaye şirketleriyle ve Devralan şirket olmaları şartıyla, şahıs şirketleriyle, birleşebilirler.
2-Birleşmeye Taraf Her Şirketin Yetkili Organlarınca Karar Alınması Gerekir:
Birleşme için birleşmeye taraf ilgili şirketlerin her biri, ayrı ayrı sözleşme değişikliği ve birleşmeye ilişkin karar alarak bunu tescil ve ilan ettirmesi zorunludur.
3- Birleşmeye Taraf Her Şirketin Bilanço Çıkarması ve İlan Ettirmesi Gerekir:
6102 sayılı TTK’nun 144. Maddesine göre; Birleşme sözleşmesinin imzalandığı tarih ile bilanço günü arasında altı aydan fazla zaman geçmişse veya son bilançonun çıkarılmasından sonra, birleşmeye katılan şirketlerin malvarlıklarında önemli değişiklikler meydana gelmişse, birleşmeye katılan şirketler bir ara bilanço çıkarmak zorundadır. Fizikî envanter çıkarılması gerekli değildir. Son bilançoda kabul edilen değerlemeler, sadece ticari defterdeki hareketler ölçüsünde değiştirilir; amortismanlar, değer düzeltmeleri ve karşılıklar ile ticari defterlerden anlaşılmayan işletme için önemli değer değişiklikleri de dikkate alınır.
BİRLEŞMEYE İLİŞKİN DİĞER HÜKÜMLER
-Tasfiye hâlindeki bir şirketin birleşmeye katılabilmesi; iki koşulun birlikte sağlanmasıyla mümkündür. Malvarlığı dağıtılmaya başlanmamış olması ve devrolunan şirket olması şartıyla, birleşmeye katılabilir.
-Sermayesiyle kanuni yedek akçeleri toplamının yarısı zararlarla kaybolan veya borca batık durumda bulunan bir şirket, kaybolan sermayeyi veya borca batıklık durumunu karşılayabilecek özvarlığa sahip bulunan bir şirket ile birleşebilir. Yani eksi ve borca batık bir şirketin bu koşullarda birleşmesine bir engel yoktur.
-Birleşmede dağılan şirketin ortaklarına, devralan veya yeni kurulan şirket tarafından eşitlik ilkesine bağlı kalarak(eşitlik hem parasal hem de haklar açısından geçerlidir.) bir değişim (değiş-tokuş) oranına göre hesaplanan devralan şirket payı verilmesi gerekir. Özel bir istisna olarak, devralan şirket devrolunan şirketin intifa senedi sahiplerine, eş değerli haklar tanımak ve intifa senetlerini, birleşme sözleşmesi günü gerçek değeri ile satın almak zorundadır. Değiştirme birimini bir örnekle açıklayalım.(Örneğimizde Anonim Şirketler iki ortaklı varsayılmıştır.) ABBA Tekstil A.Ş sona ererek, PİRSAN İplik A.Ş. ile birleşmeye karar vermiştir.
Devrolunan ABBA Tekstil A.Ş.’nin Nominal Sermayesi: 1.000.000.-TL, Özkaynağı: 3.000.000.-TL ve Bir hisse itibari değeri 100.-TL. Ortaklardan Ahmet: 600.000.-TL - 6000 adet paya ve Ortaklardan Basri:400.000.-TL - 4.000 adet Paya sahiptir.
Devralan PİRSAN İplik A.Ş.’nin Sermayesi: 2.000.000.-TL, Özkaynağı: 6.000.000.-TL ve Bir hisse itibari değeri 200.-TL. Ortaklardan Pınar: 1.600.000.-TL -8000 adet paya ve Ortaklardan Rasim:400.000.-TL - 2.000 adet Paya sahiptir.
Birleşme Sonrası Sermaye=Devrolunan Şirketin Sermayesi + Devralan Şirketin Sermayesi=1.000.000 + 2.000.000 = 3.000.000.-TL
Birleşme sonrası sermaye, şirketlerin özkaynaklarının birleşme sonrası toplam özkaynağa olan oranına göre her iki şirketin ortaklarına eşitlikçi değişim oranına göre dağıtılacaktır.
Devrolunan ABBA Tekstil A.Ş.’nin Ortaklarının Devralan PİRSAN İplik A.Ş.’indeki yeni payları:
3.000.000 / 9.000.000 = 1/3 Birleşme sonrası sermayenin ortaklara dağıtılan kısmı;
Ahmet-(3.000.000x1/3=) 1.000.000x3/5 = 600.000.-TL - %20 paya sahip olacaktır.
Basri-(3.000.000x1/3=) 1.000.000x2/5 = 400.000.-TL - %13,33 paya sahip olacaktır.
Devralan PİRSAN İplik A.Ş.’nin Ortaklarının yeni payları:
6.000.000 / 9.000.000 = 2/3 Birleşme sonrası sermayenin ortaklara dağıtılan kısmı;
Pınar-(3.000.000x2/3=) 2.000.000x4/5 = 1.600.000.-TL - %53,33 paya sahip olacaktır.
Rasim-(3.000.000x1/3=) 2.000.000x1/5 = 400.000.-TL - %13,33 paya sahip olacaktır.
Birleşmelerde, gerek SPK mevzuatı açısından gerekse yeni TTK açısından devralan şirketin sermaye artırımının yapılması emredici nitelikte bir zorunluluktur. Sermaye artırımında aşağıdaki oranlar uygulanabilir.
Birleşme Oranı=Devralan Şirket Özkaynağı / Toplam Özkaynak
Sermaye Artırım Tutarı=Devralan Şirket Sermayesi / Birleşme Oranı
Değiştirme Ölçüsü=Sermaye Artırım Tutarı / Devrolunan Şirket Sermayesi
Ya da; Değiştirme Birimi=(Devrolan Özkaynak/Devrolan Sermaye) / (Devralan Özkaynak/Devralan Sermaye)
Devralan Şirket Artırılması Gereken Sermaye = Değiştirme Birimi x Devrolan Şirket Sermayesi
Daha önceki makalemizde de vurgulandığı üzere birleşmelerde hisse değiştirme ölçülerinin hesabı vergi mevzuatı açısından hassasiyet arz etmektedir. Çünkü sonradan ortaklar arasında servet transferi yapıldığı gerekçesiyle bir tarhiyatla karşılaşma ihtimali yüksektir.
-Birleşmelerde ortaklar isterse, birleşme sözleşmesinde öngörülen ayrılma akçesini alarak birleşmeye katılmayarak şirketten ayrılabilirler. Birleşmeyi istemeyen devrolunan şirketin ortağına böyle bir hak tanınması isabetli olmuştur.
-Birleşme sözleşmesi yazılı şekilde birleşmeye taraf şirketlerin yönetim organlarınca imzalanır(yönetim organı bu yetkisini başkasına; müdürlere veya devralan yönetime devredemez.) ve tarafların genel kurullarınca onaylanır.
- Birleşme Raporu, birleşmeye taraf şirketlerin yönetim organları tarafından ayrı ayrı veya birlikte hazırlanır. Yeni kuruluşta birleşme raporuna yeni şirketin sözleşmesinin de eklenmesi gerekmektedir. Birleşme raporunda, amaç, sözleşme, pay değişim oranları, ayrılma akçesi, alacaklılar üzerindeki etkiler, işçiler üzerindeki etkiler,..vs hususları yer alır. İstisnai olarak tüm ortakların onaylaması halinde küçük ve orta ölçekli şirketler birleşme raporu düzenlenmesinden vazgeçebilirler.
-Birleşmeye taraf şirketler(SPK’ya tabi şirketler dahil) genel kurul kararından önceki otuz gün içinde; sözleşmeyi, raporu, son üç yıl finansal tabloları, faaliyet raporları ve ara bilançolarını, menfaati bulunan kişilerin ve diğer ilgililerin incelemesine sunmaları zorunludur. Bu bilgiler şirketlerin internet sitelerinde de yayımlanması gerekmektedir. Ancak KOBİ’ler için istisnai olarak; tüm ortakların onaylaması halinde inceleme hakkının kullanılmasından vazgeçebilirler.
-Birleşme Kararı; Yönetim organınca genel kurula sunulur ve onaylanır. 1-Anonim şirketlerde esas veya çıkarılmış sermayenin çoğunluğu temsil şartıyla, genel kurul mevcut oyların ¾ onaylamalı. 2-Limited şirketlerde, sermayenin en az ¾ temsil eden paylara sahip olmak şartıyla, tüm ortakların ¾ onaylamalı. 3-Bir limited şirket tarafından devralınan anonim şirkette, devralma ile ek veya kişisel edim yükümlülük öngörüyorsa veya bunlar genişletiliyorsa, bütün ortakların oybirliği zorunludur.
-Birleşme tarafları; birleşme sözleşmesini genel kurullarda onaylatması sonucu oluşan birleşme kararı yönetim organlarınca tescil için ticaret sicile başvurulur. Başvuru için tüm şirketlerce şirket kararları onaylanmış olmalı. Devralan şirketin sermayesini artırmasıyla, ek olarak esas sözleşme değişiklikleri de ticaret sicile sunulur. Devrolunan şirket ise, birleşmenin ticaret siciline tescili ile son bulmuş olur.
-Birleşmenin istisnai bir durumu olarak taraf şirketlerin; sermaye şirketi olması veya kardeş şirket olmaları halinde her iki durumda da oy hakkı veren payların yüzde yüzüne sahip olması şartı ile devralan şirketin, devrolunan sermaye şirketinin tüm paylarına değilse bile oy hakkı veren payların yüzde doksanına sahip olması ve azınlıkta kalan pay sahiplerinin korunması şartıyla Kolay Birleşme yolunu seçebilecekleri hüküm altına alınmıştır. Bu şartlar mevcutsa Kanun Koyucu, birleşme sözleşmesini yeterli bulmuş ve birleşme raporuna, birleşmenin denetlenmesine, inceleme hakkı sağlanmasına, hatta bunun genel kurulun onayına sunulmasına gerek görmemiş, bu işlemlerin yapılıp yapılmamasını birleşen şirketlere bırakmıştır.
-Birleşme kararı ilan gününden üç ay sonra hüküm ifade etmektedir. Bu süre içerisinde alacaklıların itiraz hakları mevcuttur. Birleşmeye taraf şirketler; alacaklılarına, Sicil Gazetesinde, yedişer gün arayla üç defa yapacakları ilan ve internet sitesi ilanı ile haklarını bildirirler. Ancak bu yükümlülükten bağımsız denetleme kuruluşunun raporu ile kurtulabilmek mümkündür.
BÖLÜNME:
Bir şirket TTK’ya göre iki şekilde bölünebilir. Tam bölünmede, şirketin mal varlığı bölümlere ayrılıp diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirket ortakları, mevcut payları oranında, devralan şirketlerin pay ve haklarına sahip olurlar. Dolayısıyla tam bölünen şirket sona erer ve unvanı sicilden silinir. Kısmi bölünmede ise, şirketin malvarlığının tamamı değil de bir veya fazla bölümü diğer şirketlere devrolunur. Bölünen şirket ortakları, mevcut payları oranında, devralan şirketlerin pay ve haklarına sahip olarak yavru şirketini oluştururlar.
BÖLÜNMEYE İLİŞKİN DİĞER HÜKÜMLER:
-Kısmi bölünmede, şirketten ayrılan malvarlığı bölümünün oransal olarak sebebiyet verebileceği sermaye kaybından dolayı sermaye azaltımına gidilmesi mümkündür.
-Bölünüp devreden ortakların, devralan şirketten eşitlik ilkesi çerçevesinde paylarını alabilmesi için sermaye artırımı gereklidir.
-Bölünmeye ilişkin; ara bilanço, inceleme hakkı, sözleşme, rapor, karar, alacaklıların korunması ve tescil gibi diğer hükümler birleşme ile hemen hemen aynıdır.
TÜR DEĞİŞTİRME:
Bir şirketin hukuki şeklini değiştirerek yeni türe dönüşüp eski şirketin devamı olarak faaliyetini sürdürmesi mümkündür. Tür değiştirmede ortakların pay ve hakları korunmalıdır.
Tür değiştirmeye ilişkin; ara bilanço, inceleme hakkı, sözleşme, rapor, karar, alacaklıların korunması ve tescil gibi diğer hükümler birleşme ile hemen hemen aynıdır.
ORTAK HÜKÜMLER:
- Birleşmede, bölünmede ve tür değiştirmede ortaklık paylarının ve ortaklık haklarının gereğince korunmamış veya ayrılma karşılığının uygun belirlenmemiş olması hâlinde, her ortak, birleşme, bölünme veya tür değiştirme kararının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilanından itibaren iki ay içinde, söz konusu işlemlere katılan şirketlerden birinin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, uygun bir denkleştirme akçesinin saptanmasını isteyebilir. Davacı ile aynı hukuki durumda bulunmaları hâlinde, mahkeme kararı, birleşmeye, bölünmeye veya tür değiştirmeye katılan şirketlerin tüm ortakları hakkında da hüküm doğurur. Ortaklık paylarının veya ortaklık haklarının korunmasını inceleme davası birleşme, bölünme veya tür değiştirme kararının geçerliliğini etkilemez.
- 134 ilâ 190 ıncı maddelerin ihlali hâlinde, birleşme, bölünme ve tür değiştirme kararına olumlu oy vermemiş ve bunu tutanağa geçirmiş bulunan birleşmeye, bölünmeye veya tür değiştirmeye katılan şirketlerin ortakları; bu kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilanından itibaren iki ay içinde iptal davası açabilirler.
- Birleşme, bölünme ve tür değiştirmeye ilişkin işlemlerde herhangi bir eksikliğin varlığı hâlinde, mahkeme taraflara bunun giderilmesi için süre verir. Hukuki sakatlık, verilen süre içinde giderilemiyorsa veya giderilememişse mahkeme kararı iptal eder ve gerekli önlemleri alır.
- Birleşme, bölünme veya tür değiştirme işlemlerine herhangi bir şekilde katılmış bulunan bütün kişiler şirketlere, ortaklara ve alacaklılara karşı kusurları ile verdikleri zararlardan sorumludurlar. Kurucuların sorumlulukları saklıdır.
SONUÇ
İki bölüm halinde sunduğumuz bu çalışmamızda, şirketlerin vergisiz olarak; birleşmesi, devri, nevi değişikliği, bölünmesi ve hisse değişimi işlemlerini vergi hukuku yönünden daha geniş kapsamlı ve detaylı olarak, ticaret hukuku açısından ise detaya girmeden ana esaslar çerçevesinde incelemeye özen gösterdik. Aynı şekilde daha çok sermaye şirketleri üzerinde durulmuştur.
Ancak son söz olarak şirketlerinin bu yapısal değişimlerini gerçekleştirirken ilgili tebliğ ve/veya yönetmeliklere elzemle ihtiyaç duyulmaktadır. Tabi ki, 6102 sayılı Yeni TTK önümüzdeki süreçte bu yönleriyle de yoğun bir şekilde tartışmalara açık olacaktır.
[1] 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 14.01.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. 6335 sayılı Türk Ticaret Kanunu İle Türk Ticaret kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 30Haziran 2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanmıştır.
15.02.2013
Kaynak: www.MuhasebeTR.com
(Bu makale kaynak göstermeden yayınlanamaz. Kaynak gösterilse dahi, makale aktif link verilerek yayınlanabilir. Kaynak göstermeden ve aktif link vermeden yayınlayanlar hakkında yasal işlem yapılacaktır.)
>> YIL SONU KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL yerine 999 TL + KDV
Ayrıntılar için tıklayın.
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.